12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Kur Türkleri vuracak Fitch raporuna göre, gelişen piyasalarda dolar ve ABD faiz artışına bağlı olarak en kırılgan şirketler Türkiye’de luslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, gelişen piyasalar arasında ABD’deki faiz artışına ve güçlenen doların yol açacağı risklere en fazla Türk şirketlerinin maruz kalacağı uyarısında bulundu. Fitch raporunda, Türk şirketlerinin borçlarının yüzde 85’ten fazlasının döviz cinsinde, gelirlerin büyük bir kısmının ise Türk lirası cinsinden olduğuna dikkat çekildi. Rapora göre, döviz kurlarına karşı korunmayan bu riskler, TL’nin değer kaybetmesiyle birlikte finansal oranlarda ciddi bir bozulmaya yol açabilecek. Raporda, “Döviz piyasalarına erişimin sınırlı olabileceği durumlarda bazı şirketlerin hızlıca para bulma ihtiyacının yol açtığı tek kalemde yapılan ödemeler, riskleri artırıyor” denilerek, Fitch’in Türk şirketlerine genellikle B notu vermesinin de bu risklerden kaynaklandığı vurgulandı. Fitch, AvrupaOrtadoğuAf EKONOMİ 8 rika (EMEA) gelişmekte olan piyasalarda Türk şirketleriyle birlikte Kazak şirketlerinin de büyük risk altında olduğunu duyurdu. Merkez Bankası’nın açıkladığı son verilere göre, Türkiye’de finansal kesim dışındaki firmaların nisan ayında net döviz pozisyon açığı 1 milyar 26 milyon dolar artarak 175 milyar 683 milyon dolara yükseldi. Varlıklar dağılımı incelendiğinde, nisanda bir önceki aya göre yurtiçi bankalardaki mevduat, yurtdışına doğrudan sermaye yatırımları ve ihracat alacakları sırasıyla 2 milyar 271 milyon dolar, 271 milyon dolar ve 1 milyar 100 milyon dolar yükseldi. Sonuç olarak nisan ayında bir önceki aya göre döviz varlıkları 3 milyar 628 milyon dolar arttı. Yükümlülükler dağılımında ise, bir önceki aya göre yurtiçinden sağlanan nakdi krediler, yurtdışından sağla DOLAR AVRO FAİZ BORSA CUMHURİYET ALTIN ALTIN 24 AYAR 2.6870 0.2 kuruş 2.9820 0.4 kuruş 9.74 0.03 puan 81.761 573 puan 673.61 1.65 lira 101.00 25 kuruş EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: SERPİL ÜNAY Cumartesi 4 Temmuz 2015 U Merkez’in rezervleri geriledi Firmaların döviz varlık ve yükümlülükleri* 201412 20153 20154 Varlıklar 99.320 99.214 102.842 Borçlar 280.506 273.871 278.525 Döviz açığı 181.186 174.657 175.683 Kısa vadeli varlıklar 80.177 79.132 82.489 Kısa vadeli borçlar 91.473 87.759 88.223 Kısa vadeli net 11.296 8.627 5.734 döviz pozisyonu *(Milyon $) nan nakdi krediler ve ithalat borçları sırasıyla 3 milyar 116 milyon dolar, 1 milyar 270 milyon dolar ve 268 milyon dolar yükseldi. Bunlara bağlı olarak yükümlülükler 4 milyar 654 milyon dolar arttı. Nisan 2015 döneminde kısa vadeli varlıklar 82 milyar 489 milyon dolar, kısa vadeli yükümlülükler 88 milyar 223 milyon dolar olarak gerçekleşti. Kısa vadeli net döviz pozisyon açığı ise 5 milyar 734 milyon dolar gerçekleşerek bir önceki aya göre 2 milyar 893 milyon dolar daha az açık verdi. Kısa vadeli yükümlülüklerin toplam yükümlülükler içindeki payı yüzde 32 düzeyinde oldu. l Ekonomi Servisi Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri de 26 Haziran’da biten haftada 956 milyon dolar azalarak 119 milyar 910 milyon dolara geriledi. Toplam rezervler 19 Haziran’da 120 milyar 866 milyon dolardı. Aynı dönemde, brüt döviz rezervleri 956 milyon dolar azalarak 100 milyar 771 milyon dolar hesaplandı. Brüt döviz rezervleri bir önceki hafta 101 milyar 727 milyon dolar düzeyindeydi. Altın rezervleri ise 26 Haziran haftasında bir önceki haftaya göre herhangi bir değişim göstermeyerek 19 milyar 139 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti. Lufthansa’nın kuş korkusu uşların davranışları ve yaşam koşullarını konu alan bilime ornitoloji; hayatını bu alana adamış bilim insanlarına da ornitolog adı veriliyor. Meraklısı hatırlar: Hukuksal, finansal ve teknik sorunlarıyla pek çok kez gündeme gelen 3. havalimanındaki bir tartışmalı alan da projenin dünyanın en önemli kuş göç yollarından biri üzerinde olması. Hukukun ayak bağı sayıldığı bütün “mega” projeler gibi, 3. havalimanının da “kuş yolu” değişkeni hiç dikkate alınmadan hazırlandığı ortaya çıkınca büyük eleştiri aldı. Konsorsiyum ortağı Limak’ın patronu Nihat Özdemir’in, bundan iki ay önce Murat Çelik’e, Kuşların göç rotası konusunda çok özel bir çalışma yürüttüklerini” açıklamıştı. Buna göre, sinyaller kullanarak kuşların rotasını değiştirecek bir sistem için uzmanlarla çalışılıyordu. O gün, projenin fizibilite ve ÇED aşamasında çalışılması gereken bu işin, neden ihaleden iki yıl sonra yapıldığını merak etmiştim. Bugün artık bu çalışmanın, kuşların vebalini üstlenmeme kaygısı taşındığı için yapılmadığını biliyorum. Meğer Lufthansa, çekince bildirmiş. 150 milyon yolcu kapasitesiyle “dünyanın en büyüğü” iddiasındaki bir havalimanına Lufthansa’nın inişkalkış yapmayı reddettiğini bir düşünün.... Kelime oyunlarıyla verilen devlet garantisine rağmen, 22.1 milyar Avro’luk bir projeye, böyle bir meydan okuma, herhalde baştan zarar anlamına gelecektir.... “Kulis” bilgisi olarak aktardığım Lufthansa’nın bu çekincesi, boşuna değil: Uçuş güvenliği ile maliyet olmak üzere, iki boyutlu bir arka plana dayanıyor. Uzun anlatımlara gerek yok: İnternete “Lufthansa ve kuş” sözcüklerini yanyana yazmanız, bu havayolu devinin atlattığı sayısız tehlike hakkında yeterince fikir veriyor: Yolcuların can güvenliği, uçak filosunda meydana gelen hasarlar, zaman kaybı ve şirket bilançosuna yansıyan onarım maliyetleri, yolcu sigorta bedelleri... Kaldı ki, görünen köy kılavuz istemez: “Sorun”un çözülmemesi durumunda; sefer yapmakta tereddüt edecek havayolu şirketinin Lufthansa ile de sınırlı kalmayacağı da açık... İşte bu endişe; CengizKolinLimakKalyonMapa OGG’yi Türkiye’nin alanında en önemli isimlerden biri kabul edilen bir “ornitolog” bilim adamı ve ekibiyle çalışma yapmaya yöneltmiş. Ekip, hayli meşakkatli bir iş olan “kuş gözlemi”ni halihazırda sürdürüyor. Özel ses sinyali ve radar sistemleriyle, kuşların, binlerce yıllık doğal göç güzergâhlarını, değiştirmenin ne kadar olanaklı olduğunu araştırıp bir rapor sunacak. Gerçekten de dünyanın pek çok yerinde, kuşların uçuş güvenliğine dönük “tehdidini” en aza düşürecek “kuş kovucu” sistemler geliştiriliyor. Dahası, DHMİ (Devlet Hava Meydanları İşletmesi) ile TÜBİTAK’ın bu konuda ortak geliştirdiği KUŞRAD projesinde sona yaklaşıldığı haberlerini de okuyoruz. Ancak yapılan çalışmanın; göçmen kuşların dünyadaki üç büyük göç güzergâhından biri olan İstanbul Boğazı’nda, bu “tehlikeyi” sıfırlayacak bir sisteme ne kadar geçit vereceği ancak rapor bittiğinde ortaya çıkacak. Havacılık tarihi, göç rotalarının bu kadar yoğun olmadığı coğrafyalarda bile, motora kuş girmesi, kokpite kuş çarpması gibi örneklerle doluyken, 3.havalimanı için “sorun yok” raporu çıkar mı? Çözüm bulunup Lufthansa’nın itirazı ortadan kalkacak olsa da kuşların hassas kulaklarına özel sinyaller göndererek yollarından kovmak anlamına gelecek “çözüm”ün vicdani yükünün nasıl taşınacağı ise tabii ki teferruat. K Haziranda 147 kişi iş cinayeti kurbanı aziran ayında en az 147 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. En fazla iş cinayeti tarım işkolunda yaşanırken, İzmir iş cinayetinde ilk sırada yer aldı. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, haziran ayı iş cinayetleri raporunu açıkladı. 2015’in ilk altı ayında 794 işçi hayatını kaybetti. 2012’den bugüne haziranda yaşanan iş cinayetlerinin son iki yılda büyük bir artış gösterdiği belirtildi. 2012’de 59 işçi, 2013’te 104 işçi, 2014’te 151 işçi iş cinayetine kurban gitti. İş cinayetleri en fazla 40 iş cinayeti ile tarım, orman işkolunda inşaat ve yol işkolunda 33 iş cinayeti işlendi. Haziran ayında yaşamını yitiren 147 emekçinin 121’i işçi, memur statüsünde çalışan ücretlilerden; 24’ü çiftçilerden/küçük toprak sahiplerinden ve 2’si esnaftan olmak üzere 26’sı kendi nam ve hesabına çalı H şanlardan oluşuyor. İş cinayetlerinin nedenlerine göre ise 42 işçi trafik ve servis kazası, 33 işçi ise ezilme, göçük nedeniyle yaşamını yitirdiği İSİG raporunda belirtildi. Rapora göre haziranda yaşanan iş cinayetlerinda yaşamını yitirenlerin 6’si kadın 141’i ise erkek işçi. Haziranda iş cinayetlerinde 8 çocuk ve 47 yaşlı işçi hayatını kaybetti. Ayrıca 3 göçmen işçi de iş cinayetine kurban gitti. İş cinayetleri en fazla 9 iş cinayeti ile İzmir’de 8 iş cinayeti ile İstanbul’da yaşandı. İSİG, yeni oluşan Meclis’ten şu taleplerin acil olarak yerine getirilmesini istedi: İş cinayetlerinin sorumlusu siyasiler, patronlar, bürokratlar yargılanmalı. İşçiler üzerinde örgütlenme özgürlüğüne dair her türlü baskı sona ermeli. İşyerlerinde işçi sağlığı ve iş güveliği kurulları kurulmalı. l İSTANBUL (Cumhuriyet) Üreticiden tüketiciye makas açılıyor Türkiye Ziraat Odaları Birliği’ne göre haziran ayında üretici ve market fiyatları arasındaki fark en fazla yüzde 470.91 ile kuru incirde görülürken, maydanozdaki fark yüzde 468.3, salatalıkta yüzde 365.45, karpuzda 353.63, sivri biberde 293.32, patlıcanda yüzde 288.64, domateste yüzde 273.03 oldu. Üretici ile tüketici fiyatları arasındaki makasın bu kadar açık olmasından en fazla tüketici etkileniyor. Metal işçileri yeni bir sendika kurdu etal direnişiyle hem işverene hem sendikaya tepki gösteren işçiler, kendi örgütledikleri direnişin ardından sendikalarını da kurdu. Türkiye Otomotiv ve Metal İşçileri Sendikası adıyla dün kuruluş dilekçesi verilen sendikanın Bursa, Kocaeli, Adapazarı, Tekirdağ, Gebze, Ankara ve Eskişehir’de 17 fabrikada 25 bin işçiye ulaştığı belirtildi. Bursa Valiliği İl Dernekler Müdürlüğü’ne yapılan başvuru sırasında açıklama yapan Tofaş işçisi Atakan Aksu, “Sırtımızdan geçinip bizi satan sendikaları istemiyoruz. Çün Gıda stokçuları en çok yurttaşın canını yaktı “Fiyatlar artacak” beklentisiyle ürün stoklayanlar bu yıl gıda fiyatlarında yaşanan artıştan sorumlu tutuldu. Stokçuluğun arkasında ise devletin başarısız tarım politikaları yatıyor. PINAR YILDIZ M kü artık sözümüzü hiçe sayan, ağzımızı açtığımızda işten attıran sendika beylerine boyun eğmek istemiyoruz. Onlar sefa sürsün diye aidat ödemek istemiyoruz. Çocuklarımızın rızkını onlara yedirmek istemiyoruz” dedi. Sendikanın kurucularından metal işçisi Erhan Sarıbal, sendikanın başkanı olmayacağını, kararları toplu halde alacaklarını anlatarak, mevcut sendikaların durumu nedeniyle kendi sendikalarını kendileri kurmaya karar verdiklerini söyledi. l Yurt Haberleri umhuriyet tarihinin en C yüksek sebzemeyve fiyatları bu yıl içerisinde görü lürken; uzmanlar fiyatların yükselişini stokçuluğa bağladı. Kuru gıda ve dayanıklı tarım ürünlerinde kendini gösteren stokçular özellikle bu yıl patates, kuruyemiş ve zeytinyağında ciddi fiyat artışlarına neden oldu. Türkiye İstatistik Kurumu’na göre son bir yılda zeytinyağı fiyatı yüzde 75 yükselerek 22.1 TL’ye çıkarken fındık fiyatlarında da yüzde 107 artış yaşandı. Stokçuların rağbet gösterdiği ürünlerden biri olan patatesin fiyatı da bir dönem 5 liraya kadar çıktı. Türkiye Ziraatçiler Derneği Başkanı İbrahim Yetkin, stokçuluğun ürünün üreticinin elinden çıkmasından sonra başladığını söyleyerek; “Stokçuluk özellikle arztalep dengesinin bozulduğu ürünlerde oluşuyor. Stokçular stokladıkları ürünleri 23 katı pahalıya satabiliyorlar” dedi. Stokçuluğun devletin başarısız ta 3 kat pahalı rım politikalarının bir sonucu olduğunu kaydeden Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık da devletin politikaları yüzünden piyasanın aracılara kalmış durumda olduğunu belirtti. Bazı aracıların üretimdeki en ufak bir düşmeyi hissettikleri anda daha fazla para kazanmak için stok yaptıklarına dikkati çeken Atalık, stokçuları durdurmak için ithalata izin veren her adım çiftçiyi cezalandırır, stokçu ise yalnızca kârdan zarar eder” dedi. Meal Box’a 3.6 milyon dolar yatırım Türkiye’nin önde gelen gurme ev yemekleri zinciri Meal Box’ın, Haziran 2015’te Aslanoba Capital’le yaptığı son yatırım turu ile kurulduğu günden bu yana aldığı toplam yatırım tutarı 3.6 milyon dolara ulaştı. Meal Box Genel Müdürü Murat Demirhan şu anda 20 şubelerinin bulunduğunu yıl sonunda bunun 42’e ulaşacağını söyledi. Migros yeniden Balıkpazarı’nda En çok şekeri Doğu tüketiyor Türkiye’de bayram şekeri alışverişinin üçte birinden fazlası, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde gerçekleşiyor. Bu bölgeleri İç Anadolu ve Marmara bölgeleri izliyor. Bünyesinde First, Falım, Kent, Olips ve Jelibon markalarını barındıran Mondelez International, yaklaşan bayram için hazırlıklara başladı. Kent markalı ürünler bu bayramda yaklaşık 10 milyon haneye girecek. Mondelez International Türkiye Genel Müdürü Joost Vlaanderen, Türkiye’de hediyelik ve ikramlık kategorisinin pazar büyüklüğünün 500 milyon TL civarında olduğunu belirterek, her yıl bayram dönemlerinde yaklaşık 11 bin kişiye geçici istihdam Joost Vlaanderen yarattıklarını söyledi. Migros, ilk mağazasını açtığı Balıkpazarı’na Migrosjet ile geri dönüyor. Migros ilk mağazasını 16 Aralık 1957’de Beyoğlu Balıkpazarı’nda açmıştı. Balıkpazarı MigrosJet’in açılışıyla, Migros’un 1957’de başladığı mağazalaşma çalışmaları 70 ilde, 1257 mağazaya ulaşacak. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle