13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 2 Temmuz 2015 EDİTÖR: SERKAN OZAN / ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ TBMM Başkanlık seçiminde ortaya çıkan tablonun ardından kulislerde erken seçim ve AKP ile MHP’nin oluşturacağı savaş koalisyonu olasılıkları konuşulmaya başlandı HP lideri Devlet Bahçeli’nin TBMM Başkanlığı seçiminde, milletvekillerine “geçersiz oy kullandırma” kararı, bir kaç gün öncesine kadar esen “AKPCHP koalisyonu” rüzgârını tersine çevirirken, “hemen seçim” veya “AKPMHP” “savaş koalisyonu” seçeneğini gündemin ön sıralarına oturttu. TBMM Başkanlığı oylaması öncesinde ve sonrasında yaşanan gelişmeler ve bundan Ayşe sonrasına ilişSayın kin şekillenebilecek gelişmelere ilişkin değerlendirmeler ana başlıklarıyla şöyle dile getirildi: Kasımda erken seçim Bahçeli’nin “muhalefet” görevinde ısrar etmesi ve TBMM Başkanlığı’ndaki tavrı nedeniyle CHP’nin de AKP ile koalisyonu reddedeceği yorumları yapılıyor. Bu durumda hükümetin kurulamayabileceği ve her partiden oylarına göre üyenin yer alacağı “seçim hükümeti”nin kurulup, 6 ya da Bahçeli’nin ifade ettiği gibi 15 Kasım’da “hemen erken seçim”e gidilmesi olasılığının yüksek olduğuna dikkat çekiliyor. Türkiye’nin Suriye sınırındaki PYD varlığından rahatsız olan Bahçeli’nin özellikle “tampon bölge” konusunda başta ABD olmak üzere bölgesinde yalnız kalan AKP hükümetine bu konuda destek vereceğine dikkat çekildi. Bahçeli’nin, dünkü grup konuşmasında da “ Güney hudutları Erken seçim mi savaş kabinesi mi? R RÜZGÂ TERSE Ü DÖND haber 5 M Ç Çocuklar ölsün, sorun yok!... ocuklarımız niçin öldürülür, kızlarımız, kadınlarımız neden vahşetin kurbanı olur? Bir genç, sokak ortasında sopalarla, demir çubuklarla saldırıya uğrar... Bir başka çocuk hayata tutunmaya çalışırken tecavüze uğrar! Devletin görevi o çocukları korumak ve kollamak değil midir? Bazen 13 yaşındaki bir erkek ya da kız çocuğu... Bazen kocasından boşanmış bir kadın... Sahi kaç çocuk, kaç genç kız, kaç kadın öldürüldü 2015 yılının ilk altı ayında... 150 kadın öldürüldü, sokaklarda, zindanlarda; çocuklar, kızlar, kadınlar cinsel saldırıya uğradı. Işıkların söndürüldüğü kentler, karanlıkta parlayan gözler, savaşlar, kıtlıklar, sınırımızın yanı başında yaşanan katliamlar... Hayat böyle sürüp gidiyor, tamam! Peki, devlet kendi çocuklarına, gençlerine, cinsel saldırıya uğrayanlara niçin sahip çıkmıyor? Doğu, batı, güney, kuzey hiç fark etmez... Ha Batman’da olmuş ha Muğla Ortaca’da... Adı Cansu Kaya olmuş, Özgecan, Necla, Semiha, Uğur, Baran, Elvan... Onlar bizim çocuklarımız! HHH Çocuklarımızı cinsel saldırıya uğratan, öldüren, demir çubuklarla döven bir kirli bir düzen... Faili belli olan ama olmamış gibi görülen, ezen... Vicdanları paramparça eden, vicdansızları sevindiren, Van’da deprem olunca ak troller gibi sevinç çığlıkları atan... Sevgiden yoksun, insanlıktan yoksun düzenbazlar sultanı sen! Yıllardır yaşanan acıların üzerinden sözde Müslüman, kelle avcılarına kucak açan! Umutlarımızı çalan! Sivas Madımak’ı cayır cayır yakan; aydınları, şairleri öldüren... Mezhep ayrımcılığının daniskasını yapan, köktendincileri ağırlayıp karnını doyuran... Uğur Mumcu, Hrant Dink cinayetlerinin üzerini örten, belli güçlerin asit kuyularını görmezden gelen, Roboski’de çocuk bedenleri cayır cayır yakan... Sen, evet sen! 30 yıl önce, 30 yıl sonra! Cansu’yu koruyamayan, zalim bir düzenin nöbetçilerinin sırtını sıvazlayan, ölü çocuklara “terörist” diyebilen senin “failmağdur” demeye hakkın yok! Çünkü devletin asit kuyularına attığı o çocukları unutturdun topluma, “vatan elden gidiyor” yalanıyla... Ve ölümlerin kol gezdiği, hayatın durduğu, anaların gözyaşı döktüğü bu coğrafyanın kanla sulanmasına hep göz yumdun. Faili meçhul cinayetleri aydınlatmadın ey yüce devlet! Ey iktidar! Ey vicdansızlar! Tüm milleti “paralellitaralelli” yapıp uyuttun... Uğur Mumcu öldürüldüğünde Başbakan Demirel, Hrant Dink katledildiğinde Erdoğan... Senin valin, senin polisin, müdürün vardı... Paralel ve taralel sarmaş dolaştı... Birlikte yürüyorlardı o yollarda... 2009 yılıydı anımsatayım... Efsane savcın, efsane yargıcın... Kahraman polisin... Onlar şimdi neredeler? HHH 12 Eylül’e yüzde 90 oy veren o düşünceyi aklınıza getirin ve adını siz koyun... Aradan geçen bunca yıl! Demokrasi ve özgürlük mücadelesi... Şöyle 90’lı yıllara gidip 25 yıl öncesini uzun uzun düşünüp bugünlere gelin. Değişen nedir sizin için... Ha şunu söyleyebilirsiniz: “Biz AKP’yi muhafazakâr demokrat bir parti sanmıştık vallahi!” Biz de şöyle demiştik: “Ne muhafazakâr demokratı, bal gibi dinci, milliyetçi bir parti...” Çok değil beş yıl önce halk oylaması yapıldı değil mi? Yapıldı! Yetmez ama evetçiler vardı değil mi? Hem de nasıl? Bu tuzağa nasıl düşmüşlerdi? Paraleltaralel yani! Rıza yoktu, kasalar, para sayma aygıtları ortada yoktu ki! Sadece çocuklar ölüyor, kadınlar, kızlar cinsel saldırıya uğruyordu! Davutoğlu ve İsmet Yılmaz seçim sonrası birlikte sevinç pozu verdi. Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ mızın öbür yakasında sınır ve derinliği net olarak belirlenecek bir alan üzerinde güvenlik kuşağı gecikmeksizin tesis edilmelidir” sözleri bu tezin güçlenmesine gerekçe gösteriliyor. MHP’nin Suriye ve “çözüm sürecinin rafa kaldırılması” koşuluyla koalisyonda yer alabileceği konuşuluyor. Ancak Çözüm Süreci’nden AKP’nin tümüyle vazgeçemeyeceği için bu hükümetin de uzun süreli olmayacağı ve 11.5 yıl sonra erken seçime gidilebileceğine dikkat çekiliyor. TBMM Başkanlık seçimi tamamlandığında, CHP’de hayal kırıklığı, MHP’ye öfke vardı. Sonuçları “Yeni MC hayırlı olsun” diye değerlendiren CHP’liler de MHP’nin “koalisyon kartını son dakikaya kadar kapalı tutarak, koalisyon senaryolarında birinci sıraya yerleştiği” değerlendirmesini yaptılar. CHP Mersin Milletvekili Fikri Sağlar, “MHP 7 Haziran sonuçlarını okuyamadı 13 yıllık AKP iktidarını devam ettiriyor, HDP’yi yok saymak Kürt düşmanlığıdır” dedi. değerlendirmesi yapıldı. Yılmaz’ın “kuvvetler ayrılığı”na dikkat çekerek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın anayasal sınırlarına çekilmesi koşulunu dillendiren olası koalisyon ortaklarına karşı mesaj olarak nitelendirildi. Yılmaz’ın Meclis Başkanı seçilmesiyle, boşalan Milli Savunma Bakanlığı’na hükümet seçim nedeniyle istifa ettiği için AKP’deki genel eğilim, söz konusu bakanlığı “vekâletle” götürme yönünde. Özellikle Suriye’deki gelişmeler nedeniyle Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’a ilk etapta vekalet verilebileceği dillendiriliyor. l ANKARA Ortaklara mesaj CHP’de özeleştiri Savaş koalisyonu Yeni MC Sonuçlar, CHP yönetiminde “özeleştiri”ye yol açtı. Parti içinde “CHP olarak koalisyona çok hevesli davrandık, hatta iş bakanlık paylaşımına kadar gitti. Biz ilkelerimizi koyup, koalisyona mesafeli olduğumuz mesajı vermeliydik, aceleci olmamalı, AKP’nin bize gelmesini beklemeliydik. MHP geride durdu ve hükümet seçeneklerinde ve TBMM başkanlığında belirleyici oldu” MSB vekâletle Bir çok konuda AKP’ye doğrudan ya da dolaylı olarak destek verdi anayasa değişikliğine MHP evet TBMM seçimi dedi. İki partinin imzasıyla veTBMM Başkanlık seçiminAynı saftalar rilen anayasa değişikliği TBMM de 4’üncü turunda İsmet Yılmaz 258 oyla seçildi. Seçimlerde 29 boş oy kullanılırken, 78 oyun geçersiz sayılması, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin TBMM Başkanlığı seçimleri için yaptığı açıklama parti içinde destek gördüğü, MHP’nin AKP adayını desteklediği yorumlarına neden oldu. Genel Kurulu’nda kabul edildi. Anayasa Mahkemesi, söz konusu değişikliği iptal etti. Meclis’teki görüşmeleri sırasında CHP ve HDP’nin yoğun muhalefetine karşın AKP’ye destek verdi. Seçmeli Kur’anıkerim dersiyle ilgili genel kurulda AKP’nin verdiği önergeye de imza attı. 2011 seçimlerinin ardından TBMM Genel Kurulu’nda tutuklu vekiller sorunu nedeniyle CHP, yemin törenine katılmazken, MHP, AKP ve HDP ile aynı safta yer aldı. Suriye’ye asker gönderilmesine ilişkin tezkereye HDP ve CHP karşı çıkarken, MHP, AKP ile birlikte hareket etti. MHP bir öyle, bir böyle 4+4+4’e destek 2007 yılında Anayasa Mahkemesi’nin Cumhurbaşkanlığı seçiminde oylamaya en az 367 milletvekilinin katılması gerektiği yönündeki kararı üzerine Gül, Cumhurbaşkanı seçilemeyince erken seçime gidildi. Barajı geçen MHP oylamaya katıldı, AKP’nin 367 koşulunu sağlamasına yardımcı oldu ve Gül seçildi. 2008 yılında AKP’nin çağrısı üzerine üniversitelerde türban yasağının kaldırılmasına ilişkin Gül’ün seçilmesi Tutuklu vekiller Türban değişikliği Tezkereler Bahçeli, pek çok konuda HDP ile aynı safta yer aldı. İç güvenlik paketi: Sert tartışmalar ve kavgalar arasında 40 günde geçebilen iç güvenlik paketine MHP, HDP ve CHP ile birlikte muhalefet etti. Yüce Divan oylamaları: 4 eski bakanla ilgili soruşturma komisyonu raporunun oylamalarında MHP, HDP’yle birlikte Yüce Divan yönünde oy kullandı. Milletvekillerine kıyak: Özlük haklarıyla ilgili yasa önerisi, AKP, CHP, MHP ve HDP’nin ortak imzasıyla verildi. Mayın tasarısı: AKP’nin 2009’da gündeme getirdiği Suriye sınırındaki mayınların temizlenmesine ilişkin yasa tasarısının görüşmeleri sırasında MHP, HDP ve CHP ile “hayır” dedi. Anayasa ve İçtüzük komisyonu: MHP, iki komisyonda da Bahçeli’nin tercihi başkanı belirledi. HDP’li üye ile birlikte çalıştı. Davutoğlu’ndan MHP’ye ‘kapıları kapatma’ çağrısı aşbakan Ahmet Davutoğlu, “En büyük partinin içinden bir milletvekili, doğal olarak ve Türkiye’deki teamüllere uygun olarak kazandı” dedi. CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun sözlerini anımsatan Davutoğlu, “Türkiye’de blok siyaseti artık bitmiştir. Ümit ederim bir daha kimse bu ülkede bloktan bahsetmez. Kimse bu oyunda yokuz demez. Hepimiz aynı geminin içindeyiz. Ümit ederim ki kimse bir daha seçimin daha ilk gününde kapıları kapatmaz” diyerek MHP’ye çağrıda bulundu. AKP Genel Merkezi’nde yabancı ülkelerin büyükelçilerine iftar veren Davutoğlu, parti olarak ilkeli bir tutum sergilediklerini belirterek, “Koalisyon müzakereleri ile TBMM Başkanlık seçimlerini ayırt ettik” dedi. Koalisyon görüşmeleri ile ilgili olarak Davutoğlu, “CHP ve MHP’ye her türlü ihtimali konuşma çağrısında bulunuyoruz. HDP’ye ise çağrımız daha net özgürlükler karşısında daha açık olmalılar” dedi. Meclis başkanı İsmet Yılmaz için verilen resepsiyona katılan B Davutoğlu, hükümet kurma görevinin, Cumhurbaşkanı tarafından gelecek hafta kendisine verileceğini söyledi. HDP’nin bilinçaltı luslararası Şeffaflık Derneği öncülüğünde, “Açık Koalisyon” katılımcısı 16 sivil toplum kuruluşunun yürüttüğü “Açık Siyaset” kampanyası kapsamında 19 milletvekili mal beyanını ve seçim kampanya bütçelerini açıklamasının ardından, milletvekillerinin mal varlığını açıklamaya devam ediyoruz. CHP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi: 1 adet Mercedes C 180 marka arabam, eşimin de iki adet dairesi var. Nakitte param yok. CHP Balıkesir Milletveki U Şeffaf vekillerin mal varlığını yayımlıyoruz li Namık Havutça: Bandırma’da 200 bin TL değerinde mesken, Savaştepe’de 750 bin TL değerinde tavukhane, Bandırma’da 200 bin TL değerinde tarla, 100’er bin TL değerinde iki ev, Nevşehir Avanos’ta 200 bin TL değerinde arsa, 75 bin TL değerinde 2012 model Nissan marka jeep, 30 bin TL değerinde 2013 model Ford Fiesta otomobil. Enise Güneyli HDP Mardin: 210 bin TL değerinde Diyarbakır Kayapınar’da daire, 50 bin TL tutarında mahkeme sürecinde olan bir arsa, 2013 model 40 İhtimaller konuşulsun Feleknas Uca Enise Güneyli bin TL tutarında bir otomobil, 2007 model 20 bin TL tutarında binek araç, eşi Hasan Güneyli adına 264 bin TL, 12 bin TL tutarında banka borcu, eşinin kişisel olarak 10 bin TL borcu ve eşi ile birlike ayrı olarak 50 bin TL kişisel borcu.Seçim kampanyası boyunca da kullanılmak üzere ayırdığı kaynak 5 bin TL bağış, ayrıca 25 bin TL’lik ayrılan bütçe. Feleknas UcaHDP Diyarbakır: Almanya Kadın ve Çocuklar Derneği Feleknas Uca Derneği 5.100 Avro, Feleknas Uca Kadın ve Çocuklar Derneği sahibi tutarı 5.100 Avro. Seçim kampanyası sırasında ise herhangi bir kaynak ayırmadığını, halk yardımı ile seçim kampanyasını yürüttüğü görülüyor. Remzi ÖzgökçeHDP Van: Kalecik Köyü’nde 3 adet tarla, yine aynı yerde samanlık, Halilağa Mahallesi’nde kagir bina, 2003 model opel marka otomobil, 50 bin TL tutarında muhtelif banka kredisi. Seçimler sürecinde ise kullanılmak üzere 20 bin TL tutarında bağış. SÜRECEK Davutoğlu iftar sonrasında gazetecilere yaptığı açıklamada ise Suriye için Genelkurmay Başkanlığına yazılı talimat verilmesi ile ilgili olarak HDP yönetiminin “Savaş Hükümeti” eleştirilerine “Savaş, HDP’nin bilinçaltında, Bilinçaltındakileri ifade ediyorlar” dedi. Koalisyon görüşmelerine ilişkin tüm partilere eşit mesafede olacaklarını dile getiren Davutoğlu’nun “Gizli protokol olmayacak” demesi dikkat çekti. Davutoğlu, TBMM Başkanlık seçimlerinde MHP’nin tavrından yola çıkarak koalisyonun MHP ile kurulacağı yorumlarının da doğru olmadığını açıkladı. Davutoğlu, TBMM Başkanı seçilen Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın bakanlık koltuğunun yerine vekaleten görevlendirme olacağını, ancak bunun çok uzun sürmeyeceğini asli atamanın yapılacağını dile getirdi. l ANKARA Kamer Genç hastanede P Genç ankreas kanseri teşhisiyle uzun süre Amerika’da tedavi gören eski CHP milletvekili Kamer Genç, hastalığının ağırlaşması nedeniyle Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Ankara’da özel bir hastaneye nakledilen ve durumu ağır olan Genç’i CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ziyaret etti. l Haber Merkezi C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle