28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA Pazartesi 25 Mayıs 2015 Sarandon: Nepal’e gelin ABD’li aktris Susan Sarandon 7.8’lik deprem sonrası kriz yaşayan Nepal’a gitti. 8500 insanın can verdiği faciayla turizm gelirinden olan ülke için yabancı turistlere “Nepal’e gelin” diye seslendi. EDİTÖR: CEYDA KARAN TASARIM: ZARİFE SELÇUK Yoksulların azizi Romero 1980’de ABD destekli diktanın ölüm mangalarınca öldürülen Kurtuluş Teolojisi’nin öncüsü piskapos Oscar Romero, azizlik ilanı öncesi El Salvador’da kutsandı. Törene 300 bin Katolik ve Marksist katıldı. 17 MALEZYA Toplu göçmen mezarları bulundu Malezya’nın Tayland sınırında bulunan Perlis eyaletinde terkedilmiş mülteci kamplarına ulaşan polis yeni toplu mezarlar ortaya çıkardı. Kimlik doğrulama çalışmaları başlarken, mezarların Myanmar’dan kaçma umuduyla insan kaçakçılarına başvuran Arakan Müslümanları ve Bangladeşli mültecilere ait olduğu sanılıyor. İçişleri Bakanı Zahid Hamidi, mezarlarda kaç kişinin bulunduğunu bilmediklerini söyledi. Malezya basını 30 mezardan yüzlerce iskelet çıkarıldığını yazarken, bazı gazeteler salt bir mezarda 100’e yakın ceset bulunduğunu kaydetti. İnsan kaçakçıları “yüzen tabut” diye nitelenen mülteci teknelerine bindirmek karşılığında haraçlarını alana kadar mültecileri kamplarda tutuyor. Yetkililer bu kampların en az beş yer aldığını düşünüyor. Kara bayrak dikildi 400 kişi katledildi ŞİD, Suriye’de ele geçirdiği Tedmur kentindeki 2 bin yıllık antik kent Palmira’nın kalesine kara bayrağını dikip müzeye girerken, Suriye katliam alarmı verdi. Suriye devlet televizyonu, militanların Palmira’da çoğu kadın ve çocuk en az 400 kişiyi öldürdüğünü duyurdu. Muhalif aktivistler de sokaklarda hükümet sempatizanı oldukları gerekçesiyle öldürülen yüzlerce insanın cesetlerinin olduğuna dair paylaşımlarda bulundu. Suriye ordusu Palmira’yı geri almak için taarruza hazırlanıyor. Hums eyaletinin valisi Talal Barazi, IŞİD’in Palmira’ya girdiği çarşambadan beri katliam yaptığını, kadın ve çocukları bilinmeyen yerlere götürdüğünü söyledi. BM’ye göre, Tedmür ve çevresindeki 200 binlik nüfusun sadece üçte biri kaçabildi. Suriye Tarihi Eserler ve Müzeler Müdürü Mahmud Abdülkerim, müzedeki tüm taşınabilir tarihi eserleri Şam’a naklettiklerini, sadece tonlarca ağırlıktaki lahitler gibi eserlerin kaldığını, antik kentin de Irak’taki Hatra ve Nimrud gibi yıkılmaya açık olduğunu belirtmişti. Abdülkerim, militanların müzeye girdiği, alçı kopyaları ve tarihi dönemlerin canlandırıldığı panoları yıktığı, sonra kapılara kilit vurup muhafız diktiği bilgisini verdi. IŞİD’in Palmira’yı IŞİD antik kent Palmira’nın dibindeki Tedmur’da en az 400 kişiyi öldürdü. Militanlar antik kente zarar vermeye başladı Suudi Arabistan’daki Şiiler için dün Bahreynliler destek gösterisi yaptı. I IŞİD, Palmira’da yakaladığı Suriye ordusu askerlerinin fotoğraflarını yayımladı. Kral Salman Şiileri öldüren IŞİD’e kızdı İSPANYA Hasar verdiler yıkması kadar paha biçilemeyen eserleri karaborsada satıp gelirlerine gelir katmasından korkuluyor. Palmira çatışmalardan zaten hasar görmüştü. 2014’te Suriye hükümetinin UNESCO’ya sunduğu raporda, çevredeki çatışmalar yüzünden Bel Tapınağı sütunlarına mermi ve top mermilerinin isabet ettiği, güneydeki iki sütunun çöktüğü ve pek çok yağmalama yapıldığı belirtilmişti. Abdülkerim de yağmalanıp yurtdışına kaçırılan eserlerin sayısının 6300’ü geçtiğini söyledi. Şam’ın günler önce antik kentin kurtarılması için hava saldırısına çağırdığı ABD öncülüğündeki koalisyon dün Palmira yakınındaki IŞİD mevzilerini vurup 6 uçaksavar ile topları imha ettiğini duyurdu. Uzmanlar, bunun Esad yönetimi lehine bir müdahale olsa da, çok geç ve yetersiz kaldığını belirtti. “Atlar kaçtıktan sonra ahırı kapamak gibi” diyen Suriyeli tarihi eser uzmanı Amr el Azm, hükümetin müzeyi tümüyle boşalttığı savına da şüpheyle yaklaştı. Azm, militanların yerel tarihi eser uzmanları ve kaçakçılarını getirtip antik kenti yağmalayacağını, Bel Tapınağını ise yıkacağı öngörüsünde bulundu. Babil tanrı(ça)larına tapınılan yapının daha sonra kiliseye çevrildiği ve duvarlarının fresklerle süslendiğini hatırlatan Azm, “IŞİD’in kültürel tarih katliamının poster çocuğu olacaktır” dedi. Carter: Iraklılar savaşmıyorlar! Şii milisler destekli Irak ordusu, IŞİD’in ele geçirdiği Anbar vilayetinin başkenti Ramadi’yi geri almak için operasyon başlatırken, ABD’den kentin kaybı için sert eleştiri geldi. Savunma Bakanı Ashton Carter, “Irak güçleri Ramadi için savaşma arzusu ve iradesi göstermedi. Sayıca kat be kat fazlaydılar, ama savaşmayı beceremeyip çekildiler” dedi. Irak ordusu, militanların 3 gün önce Suriye tarafını ele geçirdikleri el Tenef’in Irak tarafındaki El Velid kapısından da çekildi. Iraklı yetkili Fuad Casem “Askeri destek yoktu. Savaşan güçlerin de yeterli gücü de yoktu” dedi. Böylee IŞİD Suriye ile Irak’ın arasındaki iki ana yolun kontrolünü ele geçirdi. Suudi Kralı Salman, cuma günü Şii nüfus ağırlıklı doğusundaki Katif Bölgesi’nin Kudeyh kentinde, İmam Ali camisinde 21 kişinin canını alan intihar saldırısını üstlenen IŞİD’a sert çıktı. Kral, İçişleri Bakanı ve veliaht prens Nayef’e gönderdiği mesajında, “İslami ve insani değerlerle çelişen bu terörist saldırganlığın şerri yüzünden kederliyiz” diyerek şu mesajı verdi: “Bu tiksindirici suçun her katılımcısı, planlayıcısı, destekçisi, işbirlikçisi yahut sempatizanı bulunup yargılanacak. Hak ettikleri cezaları alacaklar.” Suudi İçişleri Bakanlığı IŞİD’in Suudi topraklarında üstlendiği ilk saldırıyı yapan bombacıyı “Suudi vatandaşı Salih bin Abdülrahman el Kaşami” diye duyurdu. Bu kişinin ay başında bir polisi öldüren ve 26 üyesi tutuklanan IŞİD hücresinin aktif üyesi olduğu belirtildi. IŞİD’in Nijerya, Libya ve Mısır’ın ardından Arabistan’da da uzantılarıyla etkisini artıracağı kaygıları arttı. Suudi ulema tüm vatandaşlara itidal telkin eden mesajlar yayınlarken, kralın sözleri Şii vatandaşlarını teskin çabası olarak yorumlandı. 2 çocuğun da can verdiği saldırıda ölenler için toplu cenaze planlanırken, cumartesi Kudeyh sakinleri polisi Şii toplumu korumamakla suçlayan bir gösteri düzenledi. Yine de sınırlı kalması Şii toplumun itidaline yoruluyor. Saldırıda üç yakınını yitirmiş bir Kudeyh sakini, “Hayır, hayır, hayır. Eylem yok” derken, Katif kentinden Nasime Assada, bombalamada 7 üyesini yitiren bir aileyi ziyaret ettiğini belirterek, “Daiş ve radikal Sünnilere öfkeliler ama bütün Sünnilere değil” vurgusu yaptı. Şiiler tepkili ama... Bel alarmı Ahora Madrid’in adayı Carmena, pop yıldızı gibi ilgi gördü. İş işten geçince İspanya’da yerellik merkezi sallıyor İspanya 8100 belediye meclisi ile 17 özerk bölge parlamentosundan 13’ünü belirlemek için dün sandığa gitti. AB’yi de ilgilendiren kasımdaki genel seçimler öncesi kritik sınav niteliğindeki yerel seçimlerde gözler yolsuzluk ve kemer sıkma karşıtı halk hareketlerinde. İflastan kurtulmak için AB ve IMF’den alınan para karşılığı sosyal devletin bitmesine tepki olarak solda ve sağda doğan iki yurttaş partisi Podemos (Yapabilirz) ve Ciudadanos (Yurttaşlar)ana akım partileri gölgede bıraktı. Ve bunların şemsiyesine giren veya dışardan destek aldığı onlarca irili ufaklı halk hareketi var. Başkent Madrid dahil pek çok sandıktan koalisyon çıkması beklenirken, Barcelona’da Podemos’un Katalan milliyetçilerinin iktidarını sallaması ihtimal dahilinde. Örneğin mortgage ödeyemeyip evlerinden atılanlar ‘Barcelona en Comú’ ve ‘Ahora Madrid’ hareketlerinde birleşti. Dün ‘Ahora Madrid’in adayı Manuela Carmena sandık başında pop yıldızı gibi ilgi gördü. Anayasa değişikliğiyle ilk eşcinsel nikâhların eylülde kıyılması bekleniyor. İrlanda’da gökkuşağı devrimi kiliseyi şoka soktu Kürtajın bile yasak olduğu koyu Katolik İrlanda, eşcinsel evliliklerini referandumla onaylayan ilk ülke olarak dünyayı sallarken, kendi içinde deprem yaşıyor. Önceki gün 3 milyon seçmenin çağrıldığı referandumda evet oyu vermek için yurt dışında yaşayanların ülkeye akın etmesinin etkisiyle eşcinsel evliliklere 1.2 milyon (%62) evet, 734 bin (%38) hayır oyu çıktı. Dün İrlanda basını “gökkuşağı devrimi olduğu, hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı” manşet ve yorumlarıyla çıkarken, Katolik Kilisesi şoktaydı. Dublin Paşpiskoposu Diarmuid Martin, devlet televizyonuna şöyle konuştu: “Kilise durup düşünmeli ve inkâr yerine gerçeklikle ilişkisini kontrol etmeli. Eşcinsel erkek ve kadınların sonuçla ilgili hissettiklerini takdirle karşılıyorum. Yaşam biçimlerinin zenginleştiğini hissediyorlar. Bence bu toplumsal bir devrim.” İrlandalı eşcinsel hakları savunucuları bayram yapıyor. Adalet ve Eşitlik Bakanı Aodhan O’Riordain “Gururluyum” derken, Sinn Fein lideri Garry Adams “Eşitlik için muazzam gün” diye ekledi. Britanya Başbakanı David Cameron İrlanda halkını tebrik etti. Eşcinsel evliliklerinin yasal olduğu 20 ülke arasına katılmak için İrlanda anayasayı değiştirip yeni evlilik yasası çıkaracak. İlk resmi nikâhların eylülde kıyılması bekleniyor. BRİTANYA Bakan maaşları yine donduruldu Britanya Başbakanı David Cameron, bütçe açığını azaltmak için kolları sıvarken, bakan maaşlarına yönelik dondurma kararını beş yıl daha uzattı. Bakanlar milletvekilliği maaşları dahil yılda 208 bin dolar kazanıyor. 2010’da kemer sıkma tedbirleri ile maaşları 5 yıllığına dondurulmuştu. Bu ay başındaki seçimleri kazanan Başbakan Cameron önümüzdeki iki yılda bütçe açığını kapatmak için “zorlu kararlar almak durumunda kaldıklarını” belirterek, “Sıkı çalışırken, hepimizin payımıza düşeni yapmamız gerektiğinden bakanların maaşlarını dondurmaya karar verdim” dedi. Vekillerinin maaş ve harcamalarını ele alan bağımsız kurul bakanlar dahil 650 üye için bu yıl % 10 artış salık vermişti. Barış kadınları sınırı aştı Nobel ödüllü isimlerin de yer aldığı kadın aktivistler, Amerikalı feminist Gloria Steinem öncülüğünde ‘düşman kardeşler’ Kuzey ve Güney Kore’yi ayıran ‘askersiz bölgeyi’ aşıp barış mesajları verdi. 30 kişilik kadın gru bu, Kuzey Kore’nin başkenti Pongyang’da basın toplantısı yapıp savaşın ayırdığı Koreli ailelerin birleşmesini hedeflediklerini duyurdu. Grup daha sonra 1953’teki ateşkesinin imzalandığı terk edil miş Panmunjom köyü boyunca şarkılar söyleyerek yürümek istese de Güney’in engeline takıldı. Grup Güney Kore’nin gönderdiği otobüslerle sınırı geçti. Polislere her yer Teksas ABD’de polisin silahsız siyahları öldürmesinin yanına kar kalmasının son örneği, 2012’de Cleveland’da bir araçtaki çiftin polis tarafından öldürülmesiyle ilgili davada beraat kararı çıkması oldu. Kararın yine protestolarla karşılanmasıyla arbede çıktı ve 71 kişi gözaltına alındı. Karakolun önünden geçerken aracın motor patlamasını silah sanan polisin takibe aldığı Timothy Russell ve Malissa Williams çifti, 30 km kovalamaca sonrası polis tarafından kuşatılmıştı. Silahsız çifti, araca 137 el ateş ederek öldüren 13 polisten sadece 31 yaşındaki beyaz memur Michael Brelo kasten adam öldürmekten yargılandı. 49 el ateş eden eski deniz piyadesi, Chevy Malibu’nun kaportasına çıkıp tehdit teşkil etmeyen çifte öncamdan son 15 el ateşi açan memurdu. Çift 20’şer el isabetiyle öldü. Ama yargıç John O’Donnell, Brelo’nun ölümlere bilerek yol açmadığına, dolayısıyla mahkumiyete yetecek kanıt olmadığına hükmetti. Adams: Muazzam gün Cleveland’da karar sonrası ‘Adalet yoksa barış da yok’ sloganlarıyla düzenlenen gösterilerde 71 kişi tutuklandı. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle