23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 14 Mayıs 2015 yorum TASARIM: TÜLES HASDEMİR 24 Savcıyım”dan önce “Ben pazarlamacıyım!” da demişti. Bisküvi ve gofret işindeki deneyimini de konuşturmak istiyordu. Haklıydı. Demirel’in ünlü sözüdür: “Siyasetteki başarı herkesin kendi müktesabatını (bilgi birikimini) konuşturmasındadır!” HHH Cumhurbaşkanı Erdoğan ya da daha gerçekçi unvanı ile “Cumhur’un yarıdan azıcık fazlasının başı” iç politikada kantarın topuzunu iyice kaçırdı. Bunu kendisi de fark etti. Seçime girerken eski balonunu şişirmek yeniden “Dünya (o da olmazsa bölge) lideri” havası basmaya karar verdi. İngilizlerin malum sözdür: “Politikacı yurtdışına çıkınca ‘devlet adamı’ sıfatı kazanır!” HHH Dışişleri Bakanlığı, büyükelçilerimiz eliyle epeydir AB ülkelerini yokluyordu. Yüz veren çıkmayınca, son çare gurbetçilere sığınmak oldu. Her zamanki gibi bir taş iki kuş. Zaten onlar aynı zamanda seçmendi. Belçika ve Almanya’da tutulan salonları doldurup taşırmak gerekiyordu. “ [email protected] www.ahmettan.com Çocuk yapmazsan destek yok! ç çocuk desteğini ve teşvikini duymayanımız kalmamıştır sanırım. Son dönemde ailelerden en çok istenen şey üçüncü çocuk sahibi olmalarıydı. Türkiye’de ekonomik anlamda yaşanılan sıkıntıların çözümü için herhangi bir çözüm ya da talep dile getirilmezken bu konuda somut adımlar şimdiden atılmaya başlandı. Bunlardan biri de üçüncü çocuk sahibi ücretliler için uygulanacak vergi desteği. 23.04.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 6645 sayılı kanun ile Gelir Vergisi Kanunu’nun 32. maddesinin ikinci fıkrası değiştirilerek RTE ve çılgın Ege planı Bu görev din ataşelerine verildi: “Çevrenizdeki cami cemaatlerinden en az 50 kişi ile toplantıya katılmanız!” Ataşelerin görevi gurbetçilere Kuran hükümlerini iletmektir. “Milletin Adamı” da elde Kuran gezdiğine göre, onun emirlerini yerine getirmek de sevaptı. Böylece salonlar doldu taştı. Gurbetçileri vatan milletdiniman nutuklarıyla coşturdu. Aldığı alkışlardan moral depolayıp yurda döndü. Artık “devlet adamı” görevine hazırdı. HHH NATO toplantısı için Antalya’ya gelen Yunanistan Dışışleri Bakanı Nikos Kocias’la hızlı bir Ankara randevusu ayarlandı. Konuk Yunan Bakan ile önce mevkidaşı Mevlut Çavuşoğlu, sonra da Başbakan Ahmet Davutoğlu görüştü. Kıbrıs’a şöyle bir değindiler. Ama öncelikle Ege Denizi’ni ve “bazı bölgelerle ilgili tereddütlerin giderilmesini” konuştular. Toplantı bitti. Ve Konuk Bakan “Türk Hükümeti Başbakan Çipras’ı Türkiye’ye davet etti!” dedi. Ve ekledi: “Çipras memnuniyetle gelecektir. İki ülke de böyle başbakanlara sahip olduğu icin çok şanslıdır!” HHH Ama yine de asıl şanslı olan, Yunanistan. Hayır Çipras dolayı Ü mayıs ayı ücretlerinin bordroları düzenlenirken bu oranlar esas alınacak. Bu değişiklik sonrası uygulanacak asgari geçim indirimi tutarları şöyle oldu. üçüncü çocuk için uygulanan asgari geçim indirimi tutarında artış yapıldı. Buna göre, değişiklik öncesi üçüncü çocuk için asgari geçim indirimi tutarı, asgari ücretin yıllık brüt tutarının yüzde 5’i oranında iken, yeni düzenlemeyle bu oran yüzde 10 olarak belirlendi. Fark sadece 18.02 TL Bu değişiklik 1 Mayıs 2015 tarihinde yürürlüğe girdi. Yani Nisan ayında, evli olup eşi çalışmayan 3 çocuklu ücretliler için uygulanan indirim tutarı 135.17 TL idi. Fark, yani üçüncü çocuğa destek tutarı 18.02 TL. Sizce yeterli mi? Yeterli değil! Asgari ücretin tutarının ve vergisinin yoğun olarak tartışıldığı bu seçim döneminde, üç çocuklu ücretliye sağlanan destek tutarı aylık 18.02 TL. Israrla konu edilen “üç çocuk” talebine karşılık sağlanan tutarlara bakınca hiç de yeterli olmadığını görüyoruz. Öyleyse, hayatın her alanında işsizliğin giderek arttığı, cari açığın büyüdüğü, faizlerin yükseldiği bir dönem yaşanırken geçinme derdi yaşayan yurttaşlardan hiç de ekonomik olmayan bir talepte bulunmak ve kanunlarda değişiklik yapmak ne kadar doğru! Geçen haftalarda bu köşede, asgari ücretlilerden alınan gelir vergisinin kaldırılabileceği yönünde görüşlerimizi ifade etmiştik. Bu verginin kaldırılması, bu tür küçük desteklerle oyalanmamamızı da sağlayacaktır. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] sıyla değil... Davutoğlu gibi birine sahip olduğumuz için komşumuz çok daha şansılıdır. Ki Tayyip Erdoğan da aynı fikirdedir. Davutoğlu’nu arkadan idare etmeyi sürdürmesi de bundandır. HHH Daveti genellikle davet eden ülke açıklar. Oysa tersi oldu. Bizim daveti Yunanlı bakan açıkladı. “Türk Hükümeti Çipras’ı davet etti” beyanının arkasını azıcık karıştırdım. Davetin fikir babası Erdoğan! Zaten “Türk Hükümeti” demesi bundan. Hükümetin gerçek başkanının Erdoğan olduğu Yunanlıların da malumu. Daveti Davutoğlu yapsa, Çipras’ın adını zikrettiği gibi onun da adını anardı. HHH Erdoğan’ın amacı seçim öncesinde bir “çılgın diplomasi atağı” gerçekleştirmek. Başbakan Çipras’ı Savarona Yatı’na almak... Ege Denizi’nde Yunan AdalarıMarmarisKuşadası turu yapmak. Bu plan için aylardır hazırlık yapılıyor. İlk “egzersiz” Çanakkale Zaferi’nin 100. yıldönümüne katılan yabancı devlet konukları ile Çanakkale Boğazı’nda gerçekleşti. Ama asıl plan, Yunanistan Başbakanı Çipras’ı Savarona’da ağırlayarak, Venizelos’la görüşen Atatürk gibi tarih yazmak! HHH Ne diyelim Allah yazdı ise bozmasın! HHH Tayyip Bey’in gönlünde yatan aslanlardan, kırk tane hayvanat bahçesi kurulur. Önceki gün Rize’de sadece birini açıklamıştı. Ama en vahşi, en cerbezeli, en yeleli olanı artık herkesin malumu. Aslanından da kendisinden de kurtulmak için milletin HDP’ye bile sarılmaya razı olması bundan. HDP ise Erdoğan’ın Çipras Planı’nı belli ki hissetti. Ondan önce davranıp Çipras’ı İzmir’de yapacakları mitinge resmen davet etti. Ama bunun gerçekleşme şansı sıfırın altında. “Radikal solculuğu” sayesinde iktidar olan siyasetçi, ilk ziyaretini baraj mücadelesi veren bir partinin mitingine katılacak kadar radikal olamaz. Tersten radikal Erdoğan’ın Savarona davetini kabul edip onunla Ege’de balığa çıkması çok daha mümkündür. Ama o da seçimden sonra! SOSYAL GÜVENLİK ŞANS TOPU 2, 13, 17, 27, 31 ve +13 Durdurulan BağKur sigortası geri kazanılır mı? orba Kanun ile birlikte, BağKur’luları ilgilendiren en önemli husus, sigortalılık süresini durdurabilmeleri ve borçlarını sildirebilmeleri. Bu şekilde 30.4.2015 tarihi itibarıyla 12 ay ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunan BağKur’luların borçlarının durdurulmasıyla birlikte; hem emeklilik hakkını elde etti HARBİ SEMİH POROY T 30.04.2015 tarihi itibarıyla 12 ay ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunması nedeniyle sigortalılıkları durdurulanların, daha sonra kendileri ya da hak sahipleri tarafından, müra BağKur’un canlandırılması ği halde borçlarından dolayı emekli olamayanların emekli olmaları mümkün olabilecek, hem de sağlıktan yararlanmayan sigortalılara sağlıktan yararlanma fırsatı verilecek. Sigortalılıkları durdurulanlardan BağKur kapsamında çalışmaya devam edenlerin sigortalılıkları 1.5.2015 itibarıyla yeniden başlatıldı. caat ederek ihya talebinde bulunmaları halinde, durdurulan sigortalılık sürelerinin tamamı için talep tarihindeki prime esas kazanç tutarı üzerinden ihya borcu hesaplanacak. İhya edilecek süreler belirlenirken yeni torba ile önceki kanunlara dayanarak durdurulan sürelerin tamamı dikkate alınacak. Hesaplanan ihya borç tutarının tamamı borcun tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde ödendiği takdirde, bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilecek. Tarımsal faaliyette bulunanlar (5510/4/Ib) hariç olmak üzere; İhya tutarı = Durdurulan Gün X Beyan Edilen Prime Esas Günlük Kazanç X yüzde 34.5 formülüyle hesaplanacak. Tebliğ edilen borç tutarının üç ay içerisinde tamamen ödenmemesi halinde bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmeyecek ve ödenmiş olan tutarlar ilgilinin prim ve prime ilişkin borcunun bulunmaması kaydıyla faizsiz olarak iade edilecek. Eksik ya da süresi dışında yapılan ödeme nedeniyle ihya talebi geçersiz hale gelen sigortalı ya da hak sahipleri yeniden ihya talebinde bulunabilecekler. 5+1 BİLEN: 441 biner TL (5 kişi) 5 bilen: 1211’er TL 4+1 bilen: 197’şer TL 4 bilen: 23.05’er TL 3+1 bilen: 15.90’ar TL 3 bilen: 3.70’er TL 2+1 bilen: 5.40’ar TL 1+1 bilen: 3.40’ar TL İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ORHAn ERİnÇ İcra Kurulu Başkanı AKIn ATALAY Genel Yayın Yönetmeni CAn DünDAR ‘Ben kim, başbakan olmak kim?’ aniel Lerner adlı bir Amerikalı araştırıcı, 1950’lerde Ankara’ya yakın Balgat köyünde (şimdi bir mahalle) “Türkiye’nin en önemli sorunu nedir? Başbakan olsanız nasıl çözersiniz?” diye sorduğunda muhtar ve bir bakkal dışında tüm köy sakinleri, kendilerini başbakan olarak düşünemeyeceklerini yansıtan cevaplar vermişlerdi. Demokrasi, ancak yurttaşların çoğu, kendisini bakan olarak düşünebilip memleket meseleleri konusunda (doğru ya da yanlış olması önemsizdir) düşünce açıkladıkları yerde gelişir. Türkiye 1950’lerden bu yana bu açıdan değişti mi? Evet, yaklaşık o tarihe kadar başkent ve İstanbul’dan bir avuç demokratik erginliğe erişmiş kimsenin yönettiği ülkede bu kentler dışında da bu açıdan gelişmişler belirmiş ve “Biz de yönetiriz!” demeye başlamışlardı: Bunların niteliklerinin o güne kadar yurdu yönetmişlerinkilerden farklı olması doğaldı. DP kurucularından çoğu böyleydi. Sonra iller geliştikçe, buralar Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Tahir Özyurtseven Haber Koordinatörü Murat Sabuncu Yazıişleri Müdürü Ayşe Yıldırım Başlangıç Sorumlu Müdür Abbas Yalçın Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Reklam Genel Müdürü Özlem Ayden Şalt Reklam Genel Müd. Yrd. nazende Körükçü Reklam Grup Koordinatörü Hakan Çankaya Rezervasyon Yönetmeni Onur Tunalı D Sorularınız için [email protected] adresine mail atabilirsiniz. Tüm sorular eposta ile tek tek cevaplanacaktır. dan gelenler Köylü, Millet, ardından Refah Partisi’ne varan partileri kurdular. En sonunda demokratik erginliğe en geç varan Kürt vatandaşların yaşadıkları yerlerin halkı da “Yönetime biz de katılmak isteriz!” dediler. Türkiye’de halkın çoğunun bunu söyleyebilmesinin önemi büyüktür! “Bakan olabilirim” ya da “Bakan gibi düşünebilirim” diyenlerin demokrasiyi eksiksiz sindirmiş olmaları beklenemez: Adı Demokrat olan partinin üyeleri iktidara geldikten kısa bir süre sonra antidemokratik davranışlar sergilemeye başlamışlardı. Ancak gerçek demokrasiye giden yolun başında “Bakan olsaydım” diyebilenlerin çoğaldığı bir aşama mutlaka yer alır. Bu olmasa bakın ne olur? Belçika Kralı II. Leopold, ülkesinde yapmış olduğu devrimlerle bilinir: Birçok Avru pa ülkesinden önce kızlara orta eğitim olanağı sağlamış,1889’da 12 yaşından küçüklerin işçi olarak çalışmasını engellemiş ve işçilere grev hakkı tanımıştı. Ancak ülkesinde böylesine hak, hukuk gözetmiş olan Kral’ın sömürgesi olan Kongo’da madenler ve kauçuk elde etmek için çalıştırdığı zencilere insanlıkla bağdaşmaz işkenceler uygulanmış, diklenenler öldürtülmüş ya da elleri ayakları kesilmişti. Kongo’yu Leopold’dan çok sonra yönetmiş Kongolular da (örneğin Mobutu) da böyle davranmışlardı. Neden? Halkı demokratik erginliğe kavuşmuş ya da yaklaşmış, bir ülkede baştakilerin hak ve hukuktan ayrılmaları güçtür de ondan. Öyleyse şimdi? Halkının, Kongoluluktan Belçikalılığa evrilmiş olduğunu kavrayamayan çağdaş diktatör bozuntuları, memleketi hâlâ 18. yüzyılda Leopold’un Afrika’daki sömürgesini yönettiği gibi gütmeye kalktıklarında başlarına gelecekleri de öngörememektedirler. l Haber Merkezi Müdürü: Aykut Küçükkaya l Dış Haberler: Ceyda Karan l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Kültür Sanat: Evrim Altuğ l Spor: Arif Kızılyalın l Grafik: Ahmet Sungur l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner Web Koordinatörü: Oğuz Güven [email protected] Ankara Temsilcisi: Erdem Gül İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık Halit Ziya Bulvarı 1352 S. 2/3 Ahmet Rasim Sok. No: 14 İzmir Tel: (0232) 441 12 20 Çankaya 06550 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Can Dündar, Cüneyt Arcayürek, Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Mali İşler Müdürü: Bülent Yener l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Cumhuriyet Caddesi Beşler Apartmanı No: 44 Kat:3 Daire:4 34367 Elmadağ/İstanbul Tel: (0212) 251 98 74 75 81 82 Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: YAYSAT Doğan Medya Tesisleri Hoşdere 34850 Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. nAMAZ VAKİTLERİ İmsak İstanbul 03.54 Ankara 03.44 İzmir 04.14 Güneş Öğle 05.41 13.07 05.28 12.52 05.55 13.15 İkindi 17.00 16.43 17.04 Akşam 20.22 20.04 20.23 Yatsı 22.00 21.39 21.54 C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle