23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 5 NİSAN 2015 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Sonuna dek arkanızdayız Basın meslek örgütleri, gazetemizin Başbakan Davutoğlu’na açtığı davaya destek verdi, Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın da yasalara uyması gerektiğini vurguladı aşbakan Ahmet Davutoğlu’nun savcı Mehmet Selim Kiraz’ın cenaze törenine gazetemizin de aralarında bulunduğu yayın kuruluşlarının alınmaması emrini kendisinin verdiğinin açıklamasının ardından gazetemiz tarafından açılan davaya basın meslek örgütleri de destek verdi. Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Ahmet Abakay: Cumhurbaşkanı ve Başbakan’a demokrasi, basın ve ifade özgürlüğünü birilerinin anlatması gerekiyor. Basın özgürlüğünü hiçe sayanlar ve meydanı boş sananlar, dersini almalıdır. Cumhuriyet Gazetesi’nin yaptığı budur. Cumhuriyet Gazetesi’nin sonuna kadar arkasındayız. 8 B Çözümü silaha havale ettiler Saldırganlarla müzakerelere katılan avukatlar: Savcı ölmeyebilirdi umhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ı rehin alan eylemcilerle görüşen heyette yer alan avukat Şükriye Erden, savcının odasında keşif yaptığı yönündeki iddialara sert bir dille yanıt verdi. Erden, “Devlet, halka, rahatça silah sıktıramam diye Cumhuriyet Savcısının hayatını feda etti, polisini korudu. Aslında, Savcı Kiraz ölmeyebilirdi” dedi. Halkın Hukuk Bürosu avukatları Şükriye Erden ve Ebru Timtik dün Taksim Hill Otel’de basın toplantısı düzenlediler. Timtik, hakim ve savcıları eleştirerek “Bir meslektaşınız rehin alınmış, yaşamı tehdit altında, siz ise işinizi yapmaya devam ediyorsunuz, servislerinize binip evlerinize dönüyorsunuz. Olayın çözümünü tamamen silahlı güçlere havale etmiş durumdasınız. Hiçbir şey olmamış gibi cenazeye gidiyorsunuz. Hâkimler ve savcılar hemen örgütlenip, eylemcilere ve kamuoyuna yönelik, “Berkin Elvan’ın katillerinin yargılanmasını biz de istiyoruz, olayın takipçisi olacağız” diye bir açıklama yapamazlar mıydı? Partiler, aydınlar, hâkim ve savcılar; sorumluluk almazsanız, işi silahlı kuvvetlere devrederseniz böyle olur. Gözünüzün önün C de silahlarını kuşanırlar, bomba düzeneklerini bağlarlar, size de cenaze törenlerine gitmek kalır. Savcılar kendi meslektaşlarına sahip çıkmada eksik davrandı.” Timtik, eylemcilerin taleplerinin karşılanabilir olduğunu ancak “başka şeyler de isterler” diye savcının hayatının tehlikeye atıldığını söyledi. Timtik, “Avukatlara saldırarak, sonucun üzerini örtmeye çalışıyorlar. Berkin Elvan’ın faili polislerden biri, savcının hayatını kurtarmak adına suçunu itiraf edemez miydi? Eylemciler bir kaç kez ‘kendimizi feda edeceğiz’ dediler. Bana kalırsa, teslim olmazlardı ama savcıyı bırakabilirlerdi” dedi. Erden ise saldırganların muhtemelen teslim olmayacağını ama savcının hayatının kurtarılabileceğini belirterek “Ama devlet bunu yapsaydı, tetikçilerini nasıl koruyacaktı? Rahatlıkla halka silah sıktıramayacaklardı. O nedenle savcısını feda etti, polisini korudu” Erden, olay günü saat 09.30’da adliyeye gittiğini ve savcıyla hiç görüşmediğini söyledi. l İstanbul / Cumhuriyet Cumhuriyet haklı Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Sibel Güneş: Okurların neyi okuyup, neyi okumayacaklarına Başbakanlık makamı karar vermeye çalışmaktadır. Bunlar demokratik bir ülkede kabul edilemez. Cumhuriyet Gazetesi’nin açtığı bu dava haklıdır. DHKPC’de 10 tutuklama Okmeydanı’nda DHKPC’ye yönelik operasyonda gözaltına alınan 24 kişiden 2’si 18 yaşından küçük biri İngiliz vatandaşı S.S.K.’nin de aralarında bulunduğu 7 kişi tutuklandı. Operasyon sırasında gözaltına alınan Grup Yorum üyeleri ise serbest bırakıldı. Nöbetçi İstanbul 4. Sulh Ceza Hâkimliği’nce şüpheliler V.O., C.Y., S. S., B.E. ve İngiliz vatandaşı S.S.K. “Terör örgütüne üye olma” suçlamasıyla tutuklandı. Antalya’da DHKPC’ye yönelik operasyonda gözaltına alınan 19 kişiden 3’ü tutuklandı. Zonguldak’ta gözaltına alınan E.T. ve A.A. serbest bırakıldı. Karabük’te H.Ö, Ü.T.K. ve M.Y. ise mahkemece adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. Örtme çabası Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Uğur Güç: Adaletin ve hukukun zedelenmesinin ne kadar vahim olaylara yol açtığı görülmüştür. Hukuk ve yasalar tüm vatandaşları bağlar. Cumhurbaşkanı da, Başbakan da yasalara uymak zorundadır. Yasaları ihlal ettiklerinde de bunun hesabını yargı önünde vermelidir. Basın Konseyi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Bahattin Yücel: Basına yasak konularak halkın bilgilenme hakkının elinden alınmasına tanık oluyoruz. Bu tür baskılar, hükümetin kendine ilişkin gündemini hayata geçirebilmek amacıyla, başvurduğu kabul edilemez yöntemlerdir. Avukatlara, basına görevleri başında, zor kullanılıyor. Bu tablodan bir demokrasi çıkmaz. Basın Konseyi 2. Başkanı Murat Önok: Basın Konseyi olarak, basında ayrımcılığa karşı olduğumuzu ve çağdaş Türkiye söylemine yakışmayan antidemokratik uygulamalara son verilmesi çağrımızı yeniliyoruz. Hukuka aykırı akreditasyon uygulamasına karşı açılan davaları desteklediğimizin ve bunların takipçisi olacağımızın da bilinmesini isteriz. Basın İş Sendikası Genel Başkanı Yakup Akkaya: Savcı yanlış operasyon sonucu şehit olmuş durumda. İyice sinirlendiler. AKP’nin zihniyetinde basının özgür olma anlayışı da zaten yok. Hukuk herkesi bağlar Başbakan Davutoğlu kanunsuzluğun arkasında umhuriyet’in şehit Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın cenazesine alınmamasının ardından kendisi hakkında aldığı dava açma kararını değerlendiren Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Vicdanlarına sorsunlar ve kendi eşleri, çocukları, anneleri, babaları bu durumda olmuş olsaydı acaba ne tepki verirlerdi? Bizi mi yoksa o yayın organlarına mı dava açarlardı?” dedi. Davutoğlu, AKP Genel Merkezi’nde seçim çalışmalarını sürdür Savcıya gitmedim Demokrasi çıkmaz Cumhuriyet’in davasını ‘Kim nereye giderse gitsin’ diye değerlendirdi C Takipçisiyiz... düğü sırada, basın toplantısı düzenledi. Akreditasyon uygulamasına ilişkin gazetemizin kendisi hakkında açtığı dava ile ilgili olarak Davutoğlu, “O açıklamayı okudum. İnsani boyutta hiçbir atıf yok. Önce kendi vicdani sorgulamalarını yapmak durumundalar. Yine çağrıda bulunuyorum. Vicdanlarına sorsunlar ve kendi eşleri, çocukları, anneleri, babaları bu durumda olmuş olsaydı acaba ne tepki verirlerdi? Bizi mi mahkemeye verirlerdi, dava açarlardı, yoksa o yayın organlarına mı dava açarlardı” dedi. Doğan Grubu’nun yayınları ile ilgili olarak da Davutoğlu, “Demokrasi dersi vermeye kalkıyorlar. 12 Eylül Darbesi’ni nasıl karşıladılar? 28 Şubat Postmodern Darbesi’nde hangi başlıkları attılar? Emuhtıra, 27 Nisan yaşandığında hangi başlıkları attılar. AK Parti kapatılmaya kalkışıldığında hangi başlıklar atıldı? ‘411 el kaosa kalktı’ diye hangi başlık atıldı? Ahmet Kaya hakkında hangi başlıklar atıldı? Eğer bir arşiv taraması yapılırsa önce o kendi etik komisyonlarından geçemezler” dedi. Davutoğlu, kendisi ve çocukları hakkında asılsız haberler yapıldığını, ama şimdiye kadar basın hakkında bir açıklamada bulunmadığını ifade ederek, “Şehit bir savcının resmini, şehit olduğu gün, cenazesinin kalkacağı gün yayınlamayı sürdüren bir tavrı sineye çekmeyiz. Kim nereye giderse gitsin. Şu veya bu grup diye bir ayrım söz konusu değildir” dedi. Akreditasyon uygulamasının o güne yönelik etik bir tedbir olduğunu belirten Davutoğlu, “Orada olabilecek infialide hesap ettiğinizde aslında o infiali de önlemeye dönük bir tedbirdir” dedi. İnfiale karşı Erdoğan hedef saptırma peşinde Feyzioğlu’ndan, Cumhurbaşkanı’nın avukatlara yönelik sözlerine tepki Demokrasi dersi... Davutoğlu, özel güvenlik şirketlerinin lağvedilmesi önerisiyle ilgili olarak “Stratejik önem taşıyan kamu binaları başta olmak üzere, bu korumanın en etkili bir şekilde nasıl yapılacağı konusunda İçişleri Bakanlığımız, ilgili birimlerimiz bir çalışmayı zaten başlattılar. Emniyet birimlerimizde koordinasyonun artırılması ve kamu binalarının korunması yönünde düzenlemeler yapabiliriz” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet Türkiye Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu ve yöneticiler, 5 Nisan Dünya Avukatlar Günü öncesinde Anıtkabir’i ziyaret etti. Özel güvenliğe yeni düzen Savcının odası delik deşik HKPC eylemcileri tarafından rehin alındıktan sonra İstanbul Adliyesi’nde öldürülen Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın odasında kurşun değmeyen yer kalmadığı ortaya çıktı. Adliye kaynaklarından edinilen bilgiye göre savcı Kiraz’ın odasında eylemcilere ait 2 adet silah 4 tane de şarjör buCANAN COŞKUN lunduğu iddia edildi. Kiraz’ın kaldırıldığı hastane tarafından düzenlenen raporda Kiraz’ın bedenine 10 adet kurşun isabet ettiği tespit edildiği iddiasını Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu yalanladı. Cumhuriyet Savcısı, Kiraz hakkındaki ilk raporun kaldırıldığı hastanede hazırlandığı ortaya çıktı. Raporda, Kiraz’ın bedenine 10 adet kurşunun isabet ettiği öne sürüldü. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Salihoğlu ise dün akşam yaptığı açıklamada, Öldürülen savcı Kiraz’ın vücudunda 10 kurşun yarası bulunduğu iddiasını Başsavcılık yalanladı D 166 internet sitesi haberine yasak Savcı Mehmet Selim Kiraz’’ın rehin alınmasının ardından başlayan yasaklar genişliyor. Operasyon esnasında yayın yasağı olarak başlayan ve gazetecilerin Kiraz’ın cenaze törenine akreditasyonlarına izin verilmemesiyle devam eden yasaklar kapsamında şimdi de 166 internet sitesinin haberine Kiraz’ın vücudunda 5 adet ateşli silah mermi giriş deliği olduğunu, 3 adet ise ateşli silah mermi sıyrığının bulunduğunu, vücuttan 2 adet 7.65 mm çaplı çekirdek çıkarıldığını, atışlardan bir tanesinin kafaya bitişik şekilde yapıldığını belirtti. Salihoğlu, “5 değil 10 kurşun yarası olduğu, polislere gelen talimat üzerine bilinçsizce operasyona başlandığı, polislerin bomba patlattıktan sonra teröristlerin silahla karşılık verdiği” haberlerinin gerçeği yansıtmadığını belirtti. erişim engeli getirildi. Sayfaları engellenen medya kuruluşları arasında birçok haber sitesi yanı sıra Cumhuriyet, Radikal, Milliyet, Birgün, Sözcü, HaberSol, Taraf gibi gazeteler ve The İndependent, The Mirror ile Hollanda merkezli The Post’a ait siteler de bulunuyor. l İSTANBUL/Cumhuriyet DHKPC eylemcisi Şafak Yayla’nın Adli Tıp Kurumu’nda yapılan otopsisine katılan avukat Özgür Yılmaz, Yayla’nın vücudundan 9 tane mermi çıkarıldığını söyledi. Yılmaz, 9 mermiden 2’sinin yüzünün sağ tarafından, diğerlerinin ayak, karın ve boynun sağ tarafından girdiğini kaydedetti. Sağ boyun kısmında 2 bitişik atış olduğunu aktaran Yılmaz, diğer eylemci Bahtiyar Doğruyol’un arka ensesinden 1 mermi çıkarıldığını anlattı. l İSTANBUL Yayla’nın köyünde gerilim sürüyor Savcı Kiraz’ı rehin alan 2 DHKPC militanından Şafak Yayla’nın toprağa verildiği Giresun’un Karabörg köyünde gerginlik sürüyor. Cenaze evinin taşlanmasının ardından dün gece de evinin yakınlarında havaya ateş açılması panik yarattı. Aileye ziyarete izin verilmedi. l AHMET ŞEFİK ‘Ya siz kapatın ya da CHP kapatsın’ Hukukçular Derneği tarafından verilen “Yılın Hukukçusu Ödülü” İstanbul Adalet Sarayı’nda şehit olan Savcı Mehmet Selim Kiraz’a verildi. Ödülü veren Eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ Türkiye Barolar Birliği için “Bizim Barolar Birliği, CHP Genel Merkezi gibi çalışıyor. CHP var. Ya siz ya CHP kapatsın” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet ürkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Çağlayan Adliyesi saldırısı ile ilgili olarak Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın avukatları hedef göstermesine “Şahsi sorumluluğunu da sorumsuzluğuyla kapatıp, hedef saptırmak anlamında avukatları gösteriyor, sanki sorumluymuş gibi” tepkisini gösterdi. TBB yönetimi 5 Nisan Dünya Avukatlar Günü öncesinde Anıtkabir’i ziyaret etti. Feyzioğlu, adliye güvenliğine ilişkin tartışmaların anımsatılması üzerine “Türkiye’deki güvenlik açığını, istihbarat zaafını, Türkiye’nin terör örgütlerinin oyun alanı haline getirilmiş olmasını bir kenara bırakıyor, bu konulardaki şahsi sorumluluğunu da sorumsuzluğuyla kapatıp, hedef saptırmak anlamında avukatları gösteriyor, sanki sorumluymuş gibi. Niyeymiş? Bir terörist, piyasadan 20 liraya bir avukat cübbesi almış, koluna takmış, onunla girmiş. Peki sizin adliyeyi emanet ettiğiniz kimlik sormuş mu, kimliğini okuyucu T dan geçirtmiş mi?” dedi. Bir kenarda durun Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ve Başsavcılığın, savcı Mehmet Selim Kiraz’ın üzerinden 5 kurşun çıktığını açıklamasına karşın, kurşun sayısının 10 olduğuna ilişkin iddiaların anımsatılması üzerine de Feyzioğlu, “Şu siyasiler biraz sussalar da işin sorumluları işlerini yapsalar, her şey Türkiye’de doğru düzgün gidecek. Bir durun, bir kenarda durun” dedi. Avukatlar Günü nedeniyle bugün Bursa’da miting yapılacak. 11 Nisan’da da İzmir’de “Türkiye Adaletini Arıyor” yürüyüşü gerçekleştirilecek. İzmir Barosu’ndan yapılan açıklamada, Çağlayan Adliyesi’nde yaşanan saldırının avukatlara mal edilmesi ve avukatlara yönelik saldırılar kınandı. Aydın Barosu’ndan yapılan açıklamada ise “Bu karanlık günler bizleri hukukun, adaletin yolundan asla ayıramayacak” denildi. l Haber Merkezi Avukatlar ayakta C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle