23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA Cumartesi 18 Nisan 2015 Japon yazarın özür çağrısı Ünlü yazar Haruki Murakami, Japonya’nın 20. asırda işgal ettiği ülkelerden, kurbanlardan “Bu kadarı yeterli” yanıtı alana dek özür dilemesi gerektiğini söyledi. Murakami “Tarihsel anlayış büyük anlam taşır. Özür dilemek utanılacak bir şey değil” dedi. EDİTÖR: GÜLRİZ ERGÖZ TASARIM: BETÜL BERİŞE Ukrayna’ya 300 ABD askeri Doğu Ukrayna iç savaşa sahne olurken, ABD Ukrayna’ya hükümet güçlerine savaş eğitimi vermek üzere yüzlerce asker gönderdi. 173. Hava İndirme Tugayı’ndan 300 asker, Rus milislerle savaşan Ulusal Muhafızlara 6 ay eğitim verecek. Misyonun adı Korkusuz Gardiyan. ‘IŞİD’in beyni öldü’ Saddam’ın sağ kolu ve IŞİD’in askeri beyni Duri’nin Tıkrit yakınındaki çatışmada öldürüldüğü iddia edildi ‘Nusra ile Türkiye tek ordu gibi’ ŞİD’in Irak’ın Sünni bölgelerinden çıkarılmasına yönelik operasyonlarda devrik Devlet Başkanı Saddam Hüseyin’in sağ kolu İzzet İbrahim el Duri’nin öldürüldüğü iddia edildi. Irak’ta Şii ağırlıklı hükümete karşı IŞİD safına geçen Duri’nin öldürüldüğü haberi, Saddam’ın ve kendisinin memleketi Tıkrit’in kurtarılması sonrası geldi. Salahaddin eyaleti Valisi Raid el Cuburi, Irak güçlerinin Tıkrit’in doğusunda, Hemrin Dağları’ndaki Allas petrol kuyularında IŞİD’le girdiği çatışmalarda, Duri ve korumalarının öldürüldüğünü duyurdu. 19 nilgun@cumhuriyet.com.tr w I 72 yaşındaki Duri’nin cesedine ait olduğu söylenen fotoğraflar servis edildi. Cesedin Duri’ye ait olup olmadığını belirlemek için DNA testi yapılacak. Laik Baasçı yönetiminin son devlet başkanı Saddam, yardımcısı Taha Yasin Ramazan ve Irak Devrim Komuta Konseyi Başkan Yardımcısı sıfatıyla en üst düzey askeri yetkilisi İzzet İbrahim Duri’ydi. Dolayısıyla Halepçe gibi katliamlardan sorumluydu. Kızını Saddam’ın oğlu Uday’la evlendiren, Saddam’la ilişkisi bakımından 2. adam DNA testi yapılacak Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Ankara’nın Suriye’nin kuzeydoğusundaki İdlib’i ele geçiren Kaide’nin kolu Nusra Cephesi’ne destek verdiğini ve Suriye’de barışı sağlayacak anlaşmaların imzalanmasını baltaladığını söyledi. İsveç’in Expressen gazetesine konuşan Esad, Türkiye’ye 55 km mesafedeki İdlib’in Nusra’nın eline geçmesiyle ilgili şunları söyledi: “Nusra ve Türk hükümeti, kurumları ya da istihbarat servisi tek ordu gibiydi. Çatışmada tek ordu gibiydiler.” Dolayısıyla İdlib’in düşmesinin Suriye ordusunun zayıflamasıyla ilgili olmadığını, ana etkenin Türkiye’den gelen muazzam lojistik ve askeri destek ile Suudi Arabistan ve Katar’dan gelen maddi destek olduğunu söyleyen Esad, sözlerinin istihbarata dayalı olduğunun altını çizdi. olan Duri, 2003’teki ABD işga işbirliği yapmasını organize etti. Hatta IŞİD’in Musul’u ele linde Saddam ile Ramazan’ın yakalanmasına rağmen, yaka geçirme harekat planının başındaydı. Geçen hafta Baas’ın yı ele vermedi, dire68. kuruluş yıldönümünde nişin başını çekSuudi öncülüğündeki Sünti ve ABD’nin “en ni Arap koalisçok arananlar” isyonun Yemen kambil destesinde operasyonu3sinek papazı” olana destek rak yer aldı, başımesajı yayımna 10 milyon dolar ladı. ödül kondu. Nakşibendi Ordusu adı altında çok iyi savaşçıları biraraya getiren ve bölgeyi avucunun içi gibi bilen Duri, Irak hükümetine karşı Sünni aşiretlerin ayak İbrahim lanması ve aşiretlerin IŞİD’le el Duri Soykırım Krizi (II) in savaşlarının vahşeti, açık denizler ortasında açlık ve susuzluk, dalgalarla boğuşan kaçak göçmen işçi teknelerini dahi teslim aldı. Şok… şok… şok…haber, Çizme’de bir yangın hızıyla yayıldı. Libya’dan İtalya’ya tekneyle ulaşmaya çalışan göçmenler, savaş, sömürü, sefalet, çaresizliğin ortak kurbanları olduklarını unutarak, açık denizde aralarına “Apartheid/ayrımcılık” duvarı çekiyor: Hıristiyanlar bir yana… Müslümanlar beri yana kümeleniyor. Sefer sırasında iki grup arasında “din tartışması” çıkıyor. “Cihat” açan Müslümanlar, Hıristiyanları denize fırlatıyor. Bilanço, düzineyle Hıristiyan ölü! Dün İtalyan gazetelerinin manşetlerinde hep aynı çığlık vardı: “Hıristiyan oldukları için denize atıldılar!”… Dinler savaşının denizde böyle kaçaklara dek sirayet ettiği bir ortamda işte cumhurbaşkanımız çıkıyor “Türkiye’nin, isterse yüz bin (Hıristiyan) Ermeni’yi de ‘deport’ edebileceğini, ama bunu (alicenapça) yapmadığını” söylüyor. D ABD Konsolosluğu ve Türk kafesi hedef ŞİD, “askeri yapılanmasının beyni” İzzet İbrahim Duri’nin öldürüldüğünün iddia edilmesinden bir kaç saat sonra Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) başkenti Erbil ve Irak başkenti Bağdat’ta bombalı saldırılar düzenledi. Erbil’in Hıristiyanların yaşadığı Ankawa semtinde beton duvarlar ve ağır silahlı güvenlikçilerce korunan ABD Başkonsolosluğu’nun yakınındaki Nili Cafe’nin önünde bir intihar saldırganı patlayıcı yüklü araç infilak ettirdi: En az 3 kişi öldü, 14 kişi yaralandı. I Bugün bu lafı eden… BM’nin Halep’te çatışmaların dondurulması planının hayata geçmesini Türkiye, Katar ve Suudi Arabistan’ın engellediğini belirten Suriye lideri, “Suriye krizi Suriyeli gruplar arasındaki iç sorundan ibaret değil. Türkler, destek verdikleri ve yönettikleri teröristlerden oluşan gruplara BM’nin Suriye Temsilcisi Staffan de Mistura ile anlaşmayı reddetmelerini söyledi. Dolayısıyla Mistura, bu ülkeleri teröristlere desteği kesmeye ikna etmeden Suriyelilerin kendi sorunlarını çözemeyeceğini anladı” dedi. Dışişleri sözcüsü Tanju Bilgiç Esad’ın İdlib’le ilgili iddialarını yalanladı. ‘Barışı önlediler’ AA ve Rudaw sitesi, Türkiyelilerin işlettiği Nili Cafe’ye daha çok yabancıların, özellikle de Türkiyelilerin gittiğini, ölenlerden birinin ve yaralananlardan birinin Türkiyeli olduğunu duyurdu. ABD, konsolosluk personelinin zarar görmediğini açıkladı, ancak yaralılardan biri Amerikalı bir kadın. Tamamen yandıklarından kurbanların kimliği hemen teşhis edilemedi. IŞİD, “Kerkük birliğinin ABD Konsoloslu Bir Türk öldü, biri yaralandı Erbil’de Türkiyelilerin işlettiği Nili Kafe önünde bombalı araçla saldırı düzenlendi. ğu önünde bombalı araç infilak ettirmesiyle pek çok kişinin ölümü ve yaralanmasına yol açtığını” duyurdu. ABD Dışişleri, patlamanın doğrudan konsolosluk girişlerinden birinin çevre sinde meydana geldiğine dikkat çekti. Bağdat’ta Şii semtlerindeki çarşı pazarları hedef alan bir dizi bombalı saldırıda da en az 40 kişi ölürken, sorumluluğu yine IŞİD üstlendi. IŞİD kafası göçmen teknelerine sıçradı Libya’dan İtalya’ya giden bir göçmen teknesinde bir grup Müslüman 12 Hıristiyanı denize attı. İtalya’da hükümete ‘Ülkeyi teröristlerle dolduruyorsunuz’ tepkisi yükseldi kdeniz’deki göçmen trajedilerinden bu kez din kavgası çıktı. Libya’dan 105 göçmenle hareket eden teknede bir grup Müslüman’ın 12 Hıristiyan’ı denize attığı iddiası, İtalya’yı karıştırdı. İtalya’nın yabancı karşıtı, aşırı sağcı cephesi başta olmak üzere çeşitli kesimlerinden hükümete “Göçmenlere kollarınızı açıp ülkeyi cihatçılarla dolduruyorsunuz” tepkisi yükseldi. SURİYE Klor videosu BMGK’yi ağlattı Nusra’nın 28 Mart’ta ele geçirdiği İdlib’te 16 Mart’ta hükümetin gerçekleştirdiği öne sürülen klor gazı saldırısının görüntülerini izleyen BM Güvenlik Konseyi üyeleri göz yaşlarını tutamadı. Vidoda 1, 2 ve 3 yaşlarında üç çocuğun, annebabaları ve babaannelerinin tüm çabalara rağmen hayatlarını kaybettikleri görülüyor. ABD’nin BM Temsilcisi Samantha Power toplantının “çok duygusal” geçtiğini söyleyip “Ağlamayan olduysa da ben görmedim” dedi. A Hıristiyan Avrupa’ya eşzamanlı ulaşan iki haberin sokaktaki adamın kafasındaki tercümesi şudur: 1. “Apartheid teknesindeki” Müslümanlar gibi tıpkı, Türkiye de “bizim dindaşlarımızı fırlatıp atmak” arzusu taşıyor… 2. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin başı, zamanında Mussolini İtalyası, Hitler Almanyası’nda Yahudiler için kullanılan “deport etme terminolojisine” başvuruyor. Aynı dille konuşuyor… 3. Bunu “1915 trajedisi”nin 100. yılında, ülkesine dört yandan “soykırım” suçlamasında bulunulduğu sırada yapıyor. Vatikan’dan Avrupa Parlementosu’na “soykırım” iddialarının yöneltildiği sırada tam, Erdoğan “Ermenileri deport etmek”ten bahsediyor. RTE bu talihsiz ifadeyi, T.C. vatandaşı olmayan “kaçak Ermeni göçmenler” için kullanmış olsa da, mevcut iklimde telaffuz edilen bu sözler, Papa’nın “soykırımı ayini” etkisindeki İtalya’ya, “Vay anasına! Türk Cumhurbaşkanı ülkede sağ kalan Ermenileri de atmak istiyor!” şeklinde ulaşıyor. Sıradan İtalyanlar bu yüzden, “Bu laflar 100 yıl sonra söylenebiliyorsa, kim bilir 100 yıl önce neler oldu?” diye düşünüyor. Kendi ayağını kurşunlamak Dini nefretle cinayet İtalyan polisi, salı günü Libya’dan açılan teknede din kavgası yaşandığının, hayatta kalanların gözyaşları içindeki anlatımlarıyla ortaya çıktığını duyurdu. Hıristiyanları önce tehdit edip, ardından denize attığı iddia edilen 15 Müslüman Sicilya’da gözaltına alındı. Denize atılan Nijerya ve Ganalı 12 Hıristiyan’ın öldüğü sanılıyor. Gözaltına alınan Senegal, Mali, Fildişi Sahili’nden 15 Müslüman “dini nefretle cinayet işlemekle” suçlanıyor. Teknedeki diğer Hıristiyanlar denize atılmamak için yardım gelene kadar bir saat insan zinciri oluşturmuş. ABD Sony’nin derin ilişkileri ifşa oldu Sony Pictures’ın siber saldırıyla ifşa edilen yazışmaları ve belgelerini WikiLeaks “Sony Arşivleri”ne dönüştürdü. 170 bin eposta ve 30 bin belge, Sony’nin “ABD Başkanı Barack Obama ve Beyaz Saray’la bağlarını, politika ve kanunları etkileme gücünü ve Amerikan askeri sanayisiyle ilişkilerini” gösteriyor. Yazışmalardaki yaklaşık 100 adres, ABD hükümetine ait. Belgelerden, yapımcılar istemese de BBC’nin Sony ile birlikte bilimkurgu dizisi Doctor Who’yu filmleştirme kararı aldığı ortaya çıktı. Su paylaşılamadı İtalyan La Stampa gazetesi, kavganın Hıristiyan grubun içme suyunun idaresi üzerinde hak iddia etmesi ve bazı Müslümanlara su vermeyi reddetmesi üzerine patlak verdiğini, ancak daha sonra “Hıristiyan avına” dönüştüğünü yazdı. Görgü tanıkları, Müslümanların teknede “Hıristiyanların varlığına tahammül edemiyoruz” dediğini aktardı. Gazetedeki “İnsan zinciri” başlıklı makalede “Kendileriyle aynı talihsizliklerden kaçan Hıristiyanları denize atan bu göçmenler bizim kültürümüze nasıl uyum sağlayabilir? Tek nedeki Hıristiyanlar kavgaİtalya’da “Köktendincileri ya girmek yerine birbirlerine almayın” kampanyası başladı. kenetlenerek bir insan zinciri oluşturdu. Biz de bunu yapmalıyız” denildi. Il Messaggero “Teknede Hıristiyan katliamı”, Libero “Cihat teknelerde”, Il Giornale “Sicilya geçidinde cihat: İslamcılar artık Hıristiyanları bizim evimizde öldürüyorlar” manşeti attı. Eski Başbakan Silvio Berlusconi’nin Forza Italia partisinden senatör Maurizio Gasparr, solc hüGüney Afrika’nın Durkümeti “İslamcı köktendincileban kentinde 6 Afrikalı göçri ülkeye getirmek, potansiyel menin öldürülmesinin ardıncihatçılar için İtalyan gemileridan göçmenlere yönelik saldıni taksi gibi kullanrılar Johannesburg’a sıçradı. makla” suçladı. Durban’da binlerce kişi “AfriDiğer sağcılar ka düşmanlığına hayır”, “Hepida, hükümetin miz Afrikalıyız”, “Hepimiz başka yerköktendincileri de yabancıyız” diyerek yürüdü. Muhaiçeri alarak üllefet Devlet Başkanı Jacob Zuma’nın kenin sosoğlu Edward ve mensupu olduğu Zulu yal dokukabilesinin tüm yabancı uyrukluların sunu bozgitmesi söylemine dikkat çekti. Komşu duğunu saülkeler Güney Afrika’dan vatandaşlarıvundu. nı tahliye ediyor. Afrikalı kendine karşı Ayağına kurşun sıkmakta Türkiye’nin üstüne yok gerçekten. “Ülkemde vatandaş olan ve olmayan 100 bine yakın Ermeni var… Ermeni vatandaşlarımıza olumsuz bir tavrımız oldu mu? Ülkemizin her türlü imkânından faydalanmak konusunda bir sıkıntıları yok. (Vatandaş olmayanları) deport edebiliriz. Ama etmedik. ‘Bunları’ ülkemizde hâlâ misafir ediyoruz…” diyor Cumhurbaşkanı. “Vatandaş olan” Ermeni’nin, “ülkenin tüm imkânlarından yararlanmasından” daha doğal ne olabilir? Adı üzerinde “vatandaş” değil mi? “Vatandaşlık”, “din, dil, ırk” ayrımı gözetmeyen eşit haklar üzerine kurulan bir bağdır. “Vatandaş olmayanlara” gelince, onlar da sadece “illegal” oldukları için sınır dışı edilebilirler. Bu kategorideki kişilerin sorunu “etnik köken/dini aidiyet” değil “illegal göçmen” olmalarıdır. “İllegal Ermeni”nin, “illegal Nijeryalı/ Çeçen”den farkı yoktur. “İllegal göçmenleri deporte etmek” noktasında, “din ayrımı”na girerseniz, kendinizi Hitler/ Mussolini kulvarında bulursunuz. Muhataplarınız bu kez “Öyle mi? O zaman biz de Avrupa’daki Türkleri deport edelim! Müslümanları geri gönderelim!” yorumları yapmaya başlarlar ki… olan bu. Öyle zehirli bir “uygarlık çatışması” iklimi var ki artık; Erdoğan’ın aba altından sopa gösteren bu “istersek deport ederiz” tehdidine karşılık Avrupa kamuoyunda böyle yorumlar yapılıyor bugün. Bir, Ermeni diyasporasının 70’lerden beri sistemli propaganda ile geldiği şu yere bakın, bir de ucuz “deportasyon” retorikleriyle içine batılan çukura… Yemen’de bir bölge El Kaide kontrolünde Suudi Arabistan’ın Yemen’de Şii Husilere yönelik hava saldırıları 3. haftasındayken, nihayet BM Genel Sekreteri Ban Kimun’dan ateşkes çağrısı geldi. Ama bu arada Yemen merkezli Arap Yarımadası Kaidesi Hadramavt bölgesinde Mukalla Limanı, Riyan Havaalanı ve petrol terminallerini ele geçirdi. Kaide militanları son olarak 27. Mekanize Tugay’ın üssünü alarak tank, roket gibi ağır silahlarına da el koydu. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle