28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 5 Kasım 2015 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 1 Kürt siyasal hareketi sarı kart gördü KIR DİYARBA LARINI NUÇ SEÇİM SO IŞIYOR TART T ORAL MAHMU haber 13 Kasım seçimlerinden tek başına ikivil toplum örgütlerinin temsilcitidar olarak çıkan AKP başta Diyarleri bölge halkının silah ve şiddet bakır olmak üzere Doğu ve Güneydoistemediğini, çatışmaların şehirlere ğu Anadolu’daki 14 ilde oylarını artı yayılmasının, hendeklerin ve silahlı rırken, HDP yüzde 2.5 oy kaybetti. grupların tepki çektiğini vurguluyor. S A KP’nin seçimden tek başına iktidar olarak çıkmasının ve HDP’nin barajı geçmesinin önemine dikkat çekilirken çözüm sürecine bir an önce dönülmesi çağrısı yapılıyor. İki turlu seçimin sonucu Barış isteğine yanıt verilmeli Eğitim Sen Diyarbakır Eşbaşkanı Yıldırım Aslan: Bölgede bazı AKP’liler de küskünlükten vazgeçip geri döndü. Kürt seçmenin oyunun da paket oy olduğu ortaya çıktı. Artık ateşkes süreci ile ilgili de AKP’nin bir giYıldırım Aslan rişimde bulunması gerekliliği de ortaya çıktı. Barış, demokrasi ve özgürlük gibi talepler artık daha çok öne çıkacak ve AKP’nin de bunları karşılaması gerekecek. Bölgede son dönemde dile getirilen özerklik, özyönetim ile ilgili de AKP’nin bölge halkını dinlemesi gerekli. Tek başına iktidar olan AKP, çözüm sürecini hedef saptırmadan, açıkça İmralı ile diyalog kurarak, HDP’yi de içine katarak yeniden başlatmalı. En azından bölge halkı bunu istiyor ve bekliyor. Çünkü artık onun kendilerine engel olduğunu söyleyebileceği muhalefeti de kalmadı. ÜTOPİK TALEPLERDEN VAZGEÇİLMELİ Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi: Kürt siyasi hareket artık şunu görmeli. Kürt toplumunun silah ve şiddete açtığı bir kredi artık yok. Kürt toplumu demokratik çözüm istiyor. Çatışmasızlık süreci ve Kürt sorununun demokratik yollarla çözümü meselesine Kürtlerin büyük kesiminden destek geldi. Silahların devreye girmesiyle ise ciddi bir “ama” ortaya çıktı. Dolayısıyla Kürt siyasi hareketi bunu görmeli. Bir milyonluk oy kaybı, Kürt siyasetçilere bir sarı kart gösterilmesi olarak değerlendirilmeli. Kürtler silahlı süreçten mutlu olmadığını gösterdi. AKP’nin de artık korkularını geride bırakması gerekli. Gezi gibi, 17/25 Aralık, Suriye’deki gelişmeler gibi, AKP’nin bir önceki seçimde bu bölgeden silinmesi gibi faktörler AKP’yi ciddi bir korkuya sevk etmişti. Artık AKP’nin, Türkiye toplumunu tanıdığını, bu destekle daha rahat, korku ve endişeden uzak ve serin kanlı kararlar verebileceğini düşünüyorum. Demokratik çözüm sürecinin devreye girmesi gerekiyor. Kürt siyasi hareketinin de hendek kazılması, özyönetim ilanları, silahlı grupların yaşam alanlarında ortaya çıkması gibi ütopik bazı taleplerden vazgeçmesi gerekir. Kazanımları sahiplenip bunları demokratik yollardan pekâlâ kaybedebileceğini de akıldan çıkarmayarak, toplumun kaygılarını gözden ırak tutmayarak, Türkiye toplumunun beklentisini dikkate alan gerçekçi siyaset yürütmelidir. Tahir Elçi Halkın gündemi özerklik değil ÇözümDer Genel Başkanı avukat Ercan Ezgin: HDP de 7 Haziran’da kendisine verilen şansı iyi değerlendiremedi. Halkın beklentisi şuydu: Silahlar sussun, sorunlar Meclis’te çözülsün. Ancak maalesef bölgemizde gerek kaErcan Engin zılan hendekler, gerek patlayan bombalar, yola döşenen mayınlar, özyönetim, özerk yönetim siyasetleri halkın gündeminde değildi ve tasvip etmediği bir durumdu. Türkiye sorunlarını ancak güçlü bir yönetim güçlü bir iktidar ile çözer. Halk, silahla muhatap olmak yerine, bir siyasi parti ile muhatap olunmasını, o iradenin Meclis’te olmasını, kalmasını istiyordu. HDP için 80 veya 60 milletvekili çok da büyük bir anlam ifade etmiyordu. Siyasi temsil noktasında HDP’ye halk yine şans verdi bu şansı değerlendirip ve geçmişte yapılan hatalarına artık düşmesin. Diyarbakır ve bölgedeki bir çok kentte yurttaşlar sandığa polislerin gözetiminde gitti. HALKIN GÜNDEMİ BARIŞ Hakan Altındağ/Optisyen: Yaşanan bunca olayların ve can kayıplarının olmaması gerekiyordu. Şimdi milletin iradesine herkesin saygı göstermesi, huzur ve sükunetin yeniden şehrimize gelmesini temenni ediyorum. 7 Haziran seçimlerinden sonra HDP’yi tebrik etmiş ama bu oyların kendilerine emanet olarak verildiğini belirtmiştim. Bu seçimden sonra artık hepimizin birlik, beraberlik, barış ve de kardeşlik için el ele verip çalışmamız gerekiyor. M. Zülküf Yakşi/Kasap: Halk, 7 Haziran’da HDP ve MHP’ye verdiği krediyi geri çekti. Bu sonuçla halkın ülke genelinde şiddet istemediği ortaya çıktı. Kimse milletin aklını hafife almasın. Diyarbakır’a gelince; Diyarbakır’da HDP’nin 7 Haziran’daki seçimlere oranla oy kaybettiğini görüyoruz. Buna rağmen Diyarbakır’da kullanılan oy oranı Türkiye genelinin altında kaldı. Yani sandığa gitmeyenler var. HDP’nin 7 Haziran’dan sonraki politikasını gözden geçirmesi gerektiğine inanıyorum. Bayram Kanak/Terzi: “Bu sonuçla kitlelerin istikrardan yana seçim yaptığına inanıyorum. HDP’nin oy kaybı da 7 Haziran sonrasındaki politikalarına bağlıyorum. Bu nedenle HDP şapkasını önüne koyup, ‘Biz nerede hata yaptık?’ diye düşünmeli. Tek başına iktidarla Türkiye’de ekonomik anlamda bir canlanmanın yaşanacağına ve bunun da dövizlerin düşmesine kadar gideceğini düşünüyorum. Bedevi Tırak/Dönerci: HDP barajı aştı ve şimdi ortada tek bir hükümet var. Bir vatandaş olarak barış sürecinin hızlanarak devam etmesini bekliyorum. Barışla sonuçlanmasını umut ediyorum. Barış insanlık adına huzur ve güven demektir diye düşünüyorum. ÇÖZÜM İÇİN İKİNCİ FIRSAT YAKALANDI Dicle Toplumsal AraşKürtlerin de ürkmesine ve tek tırmalar Merkezi Başkanı başına iktidar için AKP’ye yönelMehmet Kaya: HDP’nin 80 ilmesine neden oldu. HDP’nin bölde oy kaybına uğramasında 57 gedeki başarısızlığının altında Eylül’de Kürtlere ve işlerine yöçatışmalar var. Bu süreç iyi okunelik saldırıların etkisi var. Bu namadı. PKK’nin çatışma baskısaldırılara AKP’nin ve muhasına yeterince direnmedi. AKP lefetin sessiz kalması, özellikaçısından Kürt sorununun çözüle de batıdaki Kürt seçmenlerde mü için ikinci bir fırsat ele geçiyaşamlarına yönelik bir endişe Mehmet Kaya rilmiştir. Eğer 7 Haziran sonraoluşturdu. Batıdaki Kürtler ya sındaki gibi heba edilirse Türkisandığa gitmedi ya da kaotik ortamdan ye toplumu ağır yara alır. Çözüm süreçekinerek tek başına iktidar için AKP’ye ci yeni bir şekliyle, yeni bir formatta ele oy verdi. Bölgede ise şiddetle yüzleşmek, alınmalıdır. HDP’nin de yapısal bir değimuhafazakâr ve kent kimlikli orta sınıf şime gidilebileceğini de düşünüyorum. ayyip Erdoğan, 7 Haziran seçimlerini tekrarlatarak, bir bakıma, Türkiye’de iki turlu seçim denemesi yaptı. Seçmenlerin ikinci tercihlerini ifade edebildikleri bir ikinci tura oynadı. Ve kazandı. Oynadı derken, yapılanın ağırlığını hafifletmek için değil, bunun kazanma ve kaybetme risklerinin inceden hesaplandığı bir hamle olduğunu kastetmek için söylüyorum. Kanlı, çok kanlı bir oyun olduğu şüphesiz. Seçimleri tekrar ettirmeye zorlarken AKP reisinin 7 Haziran’daki durumdan daha fazlasını kaybetme riski vardı ama zayıf bir ihtimaldi. Karşısında üç benzemezden oluşan muhalefet bir blok oluşturmuyordu. Bu nedenle yeni seçimde birkaç puan daha kaybetse bile, partisinin içinde yer almayacağı bir koalisyonun Meclis’te oluşması ihtimali sıfıra yakındı. Seçimi ikinci tura zorlayarak, arada kaos tehdidinin kuvveden fiile dönüşmesini düzenleyerek ya da en azından destekleyerek, bunu fırsata çevirerek, kazanma ihtimalini güçlendirdi. Beklediğinin üstünde bir başarı elde etti. 7 Haziran ertesi, AKP ile koalisyon fikrini “ihanet” çığlıklarıyla karşılayanlar belki şimdi memnundurlar. 1 Kasım’da iki turlu seçimin Türkiye genelinde şimdi ve yakın gelecekte büyük kazananının Sünni, milliyetçi, muhafazakâr blokun merkez partisi AKP olacağı kanıtlandı. MHP kurmayları kendilerinin Türkiye’nin en büyük ikinci tercih partisi oldukları inancıyla avunabilirler. Kendi seçmenlerinin ikinci tercihi, Erdoğan tepkisine rağmen, AKP, MHP, HDP’yi, seçmeniyle birlikte iç düşman olarak görüyor. Bunu biliyoruz. Ama belli ki, CHP’yi de, bir arkadaşımın çok doğru tespitiyle, Kürt muhibbi “light HDP” olarak görüyor. HDP seçmeninin önemli bir kısmının da ikinci tercihinin AKP olduğu biliniyordu. Somut olarak görüldü. Kentli, orta sınıf Türkiyeli Kürtlerin içinde, yeni bir umutla yüzü 7 Haziran’da HDP’ye dönen kesim, 1 Kasım’da ikinci tercihini kullandı. HDP’ye son seçimde 5 milyon oy verenler içinde bunu yapma eğiliminde olan bir seçmen topluluğunun olduğunu hem HDP, hem AKP yöneticileri biliyor. Özsavunma/özerklik ilanlarının, kurtarılmış bölge ve mahalle stratejilerinin, yüzde on barajı kalktığında HDP’yi çok daha aşağı çekecek olma ihtimali güçlü. 1 Kasım’da yeniden AKP’ye dönen oylar, “kötünün iyisi” oyudur. AKP ideologlarının kurguladıkları medeniyet ihyası projesine katılım oyu değildir. Ama Meclis’te rahat bir AKP çoğunluğu oluşmasına yol açtığı için, bu medeniyet ihyası projesinin hayata geçirilmesini kolaylaştırmıştır. Önümüzdeki dönemde, Erdoğan’ın partisi Meclis’te 1520 milletvekillik bir ek destek bularak, ki bu çok zayıf bir ihtimal değil, sivrilikleri biraz törpülenmiş bir başkanlık rejimi anayasasının son üç ayda yaşadığımıza benzer koşullarda halkoylamasında kabul edilmesini sağlayabilir. Evet, zor günler, aylar, yıllar önümüzde. Kanun devleti bile olmamaya başlayan iktidar gücünün uygulamalarının, hâkim parti rejiminin parti devletine dönüşmesinin önünde parlamenter demokrasi ve hukuk devletinin kurumsal engelleri kalmadı. Fiili başkanlık rejiminin arkasında bütün kamu kurum ve kuruluşlarına hâkim, rahat bir Meclis çoğunluğuna sahip bir parti var. İktidar gücü kendi seçmen kitlesine medya aracılığıyla aykırı ses ve bilgilerin ulaşmasını engellemeyi büyük ölçüde başarmış durumda. 1 Kasım seçimleri için geçerli olan, “seçim temizdi ama seçim kampanyası bütünüyle adaletsiz ve baskıcıydı” değerlendirmesinin halkoylaması için de geçerli olması muhtemeldir. Buna karşı neler yapılabileceğini düşünmek ve hayata geçirmek zamanı şimdi. T Hendek siyaseti ters tepti DiyanetSen Şube Başkanı Ömer Evsen: 5 ay süren bir fetret devrinden sonra AKP’nin tek başına yeniden iktidar olması ve HDP’nin de barajı geçmiş olması olumlu bir sonuçtur. Herkes istediğini almış, millet istikrar, barış ve huzura Ömer Seven oy vermiştir. Halk çatışma istemediğini net bir şekilde dile getirmiştir. Özerlik ilanlarının, hendek siyasetinin kazandırmadığını bilakis ters teptiğini bir daha gördük. Halkın huzur isteğini sandığa yansıttığını herkes görmek zorundadır. Yeni bir anayasa ve demokratik hakların geliştirilmesi noktasında siyasilere çalışma görevi verilmiştir. Siyasilerde toplumsal istekleri göz önüne alarak, geleceğe yönelik çalışmalar yapmalıdır. Sandık bize göstermiştir ki millet siyasilere görev vermekte, gerektiğinde görevi geri almaktadır veya uyarmaktadır. İHD Genel Başkan Yardımcısı Raci Bilici: Bu sonucu Türkiye ve AKP iyi değerlendirirse olumlu sonuçlar alınabilir. HDP’nin bu nedenle yüzde 10’luk barajı aşması çok çok önemlidir. Türkiye halkları seçimde şu mesajı vermiştir: Demokratikleşme ve çözüm sürecinden yana tavır ortaya konul Raci Bilici muş, AKP’ye tek başına iktidar verilmiş HDP de Meclis’e gönderilmiştir. Çatışma ve güvensizlik ortamına prim verilmemiştir. Her iki tarafında bundan sonra üzerine düşenleri yapmaları ge ‘FABRİKA AYARLARINA DÖN’ MESAJI rekir. AKP’nin savaşı tırmandırma eğilimine girmesi çok daha tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Türkiye’nin bundan sonraki haritası çok iyi hazırlanmalıdır. AKP’nin seçimden önce kullandığı dille buna dönmesi zor görünmekle birlikte AKP bunu değiştirebilir. Eğer bu eski politika sürdürülürse çok farklı sonuçlarla karşı karşıya kalınabilir, şiddet sarmalına girilebilir. Bu nedenle AKP’ye verilen oylar çözüm sürecinde fabrika ayarlarına dönülmesi ayarıdır. AKP bu mesajı çok açık görmelidir. DÜZELTME VE CEVAP 21.08.2015 tarihli gazetenizde “İki kişi öldürüldü” başlıklı haber ve devamında “Mardin Artuklu’da önceki akşam askeri operasyonları protesto eylemine polis müdahale etti. Eylemden sonra evine dönen 19 yaşındaki Ali Akpınar polisler tarafından Yalım Mahallesi’nde ensesinden vurularak olay yerinde hayatını kaybetti. Cenazede çıkan olaylarda da 1 kişi yaralandı” ifadelerine yer verilerek Emniyet Teşkilatının ve Mardin Emniyet Müdürlüğü’nün kurumsal kimliğini küçük düşürücü ve kamuoyunu yanlış bilgilendirici, gerçeklere aykırı, konusu suç teşkil eder nitelikte bir yayın gerçekleştirilmiş ve toplumda spekülasyona sebebiyet verecek şekilde kamuoyu yanıltılmaya çalışılmıştır. Gerçeğe aykırı isnatlarda bulunarak kurumumuz haksız yere zan altında bırakılmıştır. Konu ile ilgili kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla aşağıdaki açıklamanın yapılması zorunluluğu hasıl olmuştur. “Mardin ili, Artuklu ilçesi, Yalım Mahallesi’nde, 19.08.2015 Çarşamba günü akşam saatlerinde düzenlenen korsan gösterinin sona ermesinden yarım saat sonra kuvvetli bir patlama sesi duyulması üzerine güvenlik güçlerimiz olay yerine intikal etmiş ancak herhangi bir bulguya rastlanılmamıştır. Bir süre sonra yakınları tarafından Mardin Devlet Hastanesi’ne ağır yaralı olarak getirilen Ali AKPINAR isimli şahsın yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybettiği öğrenilmiştir. Adı geçen şahıs otopsi için Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’na gönderilmiştir. Adli Tıp Kurumu’nda yapılan otopsi sonucuna göre, şahsın vücudunda çok sayıda şarapnel parçası girişi olduğu ve şarapnel parçaları ile uyumlu yaraların öldürücü nitelikte olduğu belirtildiğinden, ayrıca olaydan sonra yakalanan (4) kişinin de ifadelerinde Ali AKPINAR’ın El Yapımı Patlayıcı’nın ellerinde patlaması sonucu ağır yaralandığını beyan ettiklerinden Müdürlüğümüz personeli hakkındaki iddialar gerçekle bağdaşmamaktadır. Cumhuriyet Gazetesi okurlarının bilgilerine sunulur.” Lütfullah Uğur PEKCAN Vali a. Mardin Emniyet Müdürü 1. Sınıf Emniyet Müdürü İŞ ÇEVRELERİ NE İSTİYOR? Emanet oylar Kalkınma tartışması bitti hamlesi gerekli Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Sayar: AKP’den çözüm sürecini ve müzakereleri başlatmasını bekliyoruz. HDP’nin oy kaybı yaşadığı görülse de barajı sadece Kürt oyları ile aşmıştır. Emanet oy tartışması böylece bitmiştir. Bu bakımAhmet Sayar dan HDP başarılıdır. Bizim beklentimiz Dolmabahçe mutabakatı zeminine yeniden dönülmesidir. AKP Kürt sorununu demokratik yöntemlerle çözmeyi gündemine almalıdır. Organize Sanayi Sitesi İşadamları Derneği Başkanı Aziz Özkılıç: AKP’nin tek başına iktidarıyla ekonomik olarak bir kalkınma hamlesi bekliyoruz. Dileğimiz çözüm sürecinde yine Dolmabahçe mutabakatında varılan noktaya geri dönülmeAziz Özkılıç sidir. HDP de bu noktada seçmenden aldığı desteğin ışığında yapıcı bir rol üstlenmelidir. CHP ve MHP de uzlaşmaz olmaları nedeniyle seçmen tarafından cezalandırılmıştır. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle