23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 Fotoğraf: COŞKUN ARAL den bir daha kovulmasına yol açar. Genel yayın müdürünün emri ve desteğiyle, 10 gün boyunca gazetede sayfalarca yayınlanan bu röportaj, patronun tepkisini çeker ve Haldun Simavi tarafından kovulur. Aynı şekilde iki sene sonra aynı gazeteden yine bir haber yüzünden kovulduğum için bu, ustamın yolunda olduğumu gösteren iyi bir göstergeydi. Ergin Konuksever, Babıâli yokuşunda Milliyet gazetesinde de çalışır ve tahmin edileceği gibi oradan da kovulur. Bu art arda kovulmalara yönelik insan sormadan edemiyor tabii. “Niye hep kovuldunuz?” Onun cevabı da ders niteliğinde: “Haksızlık karşısında lafımı esirgemediğimden.” Nezih Demirkent’in genel yayın yönetmeni olduğu dönemde tekrar Hürriyet’e başlayan Ergin Konuksever, gazete adına İran Savaşı’nı izler; röportajları yayınlanır ancak döndüğünde vaat edilen kadrosunun yapılmadığını fark eder. Bunu Demirkent’e sorduğunda 30 yıllık meslektaşından “Seni deneyeceğiz.” cevabını alır. Bu akıbete uğramamış gazeteci bulunmayan ülkemizde, yaşamı boyunca gazetecilik yapmadan basın emekçilerine karşı böyle davranan patronlarla mücadele biter mi? Tabii ki bitmez. Uzan’ların eline geçen Hayat Dergisi için Irak’a giden Konuksever, röportaj dönüşü yine aynı şekilde kendisine vaat edilen maaş ve kadroyu bulamaz; üstüne derginin sahibi Kemal Uzan tarafından hakarete uğrar. Bu münakaşanın sonu mahkemede bitecektir. Ergin Abimiz o günden bugüne serbest gazetecilik yaptığı gibi gerek ülke gerek dünya gündemini takip ediyor. 60 yıl önce başladığı fotomuhabirliğine hâlâ devam ediyor. En önemlisi Türkiye’nin yakın tarihine ilişkin müthiş fotoğraf ve belge arşivi ile meslektaşlarına destek oluyor. İyi ki varsın Ergin Abi... Pazar 18 Ekim 2015 EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK COŞKUN ARAL İyi ki varsın Ergin Abi... B abıâli’de huzur ne zaman vardı diye soruyorum kendi kendime. Huzurun hâkimiyeti bir an kadar kısa olunca, böyle sorguluyor insan. Bu düzen hep böyleydi belki de, iki ileri bir geri. Farkı yaratan, haksızlıklara başkaldıran gazeteciler olmasa, parlak geleceğe inancını tümden yitirebilir insan, kim bilir? Bunlardan biri, mahallemizin “Ergin Abi”si, 60 yıldır Babıâli’nin birçok durağına uğramış, defalarca kovulmuş, alışkanlık olsa gerek, tek kereliğine istifayı bile tatmış. İstifa tepkisi Cumhuriyet’e karşı. 1970’lerde gazete yönetiminin değişip başta İlhan Selçuk olmak üzere mevcut kadronun büyük bölümünün kovulmasını içine sindirememiş. Neyse ki, Cumhuriyet bir süre sonra geçmişte olduğu gibi eski ekibiyle buluşmuş. Ergin Abi’nin 60 yıllık Babıâli yolculuğunda en mutlu olduğu kurum “Cumhuriyet.” Biz yeniyetmeler 70’li yıllarda onunla tanışıp, şemsiyesi altında, öncülerinden olduğu fotomuhabirliği mesleğine meylettiğimizde şanslı sayılırdık. Ben, Savaş Ay ve Namık Koçak, Ergin Abi’nin gazetesi Günaydın’a, Kıbrıs gazisi olarak döndüğünde tanışmıştık. Yaralı olmasına rağmen, o dönemde gündeme gelen, “öğrenci olayları” olarak tanımlanan sağsol olaylarına beraber gidiyorduk. İhtiyaç duyduğumuz objektifleri, flaşları ve o dönemde altın kadar değerli olan filmleri ondan temin ettiğimiz gibi, ulaşımın zor olduğu İstanbul’da evlerimize dönemediğimizde çok değerli eşi Günay Abla’nın gecenin geç saatinde bizler için hazırladığı lezzetli yemekleri yer, evin geniş koltuklarında geceyi huzur içinde geçirirdik. Malum, o zamanlar da tıpkı bu zamanlar gibi huzur kıymetli. Biz de kıymetini bilirdik. 40 yıl sonra, onun öğrencileri ola Ergin Abimiz60 yıldır serbest gazetecilik yaptığı gibi gerek ülke gerek dünya gündemini takip ediyor. Fotomuhabirliğine hâlâ devam ediyor. En önemlisi Türkiye’nin yakın tarihine ilişkin müthiş fotoğraf ve belge arşivi ile meslektaşlarına destek oluyor. dın da aynı binada. Böylerak, adına yapılan bir belgesece Günaydın’da muhabirliğin lin gösterimi gündeme geldiğinkapısı açılır. de Namık ve ben, aramızdan ay1968 olaylarının başında rılan Savaş’ın yokluğunu da hisbu kez üniversite muhabirsederek, Ergin Abi’nin evindeyliğine başlar. Günaydın’dan dik. 40 yıl hiç geçmemişti, bizayrılmak zorunda kalır çünler hâlâ 1819 yaşlarındaydık. Gükü karanlık oda görevlinay Abla’nın da Ergin Abi’nin de sini bir temiz dövmüştür. sağlık sorunları var ama dimdik Cumhuriyet’e başlayan Erayaktalar. Oğulları Timuçin’in çogin Konuksever, buradan da cukları büyümüş bile, bebekliğiistifa edecektir. Günaydın’da ni bildiğimiz Tuğba da anne olyeniden işe başlar ve bu sümuş. Şimdi onlar kendi aileleriyle reçte dünya çapında röporkendi yuvalarında. Sanki herkes tajlar yapar. Kıbrıs Barış yaş almış da, biz hep aynı yaşHarekâtı’nda yaptığı röporta kalmışız gibi. Neredeyse geltajlar sırasında yaralanarak, mişiz 60’lı yaşlara, hayat hangi ara akıp gitmiş, şaşkınız. Evde Er (Soldan sağa) Ergin Konuksever, Sökmen Baykara, meslektaşları Adem Yavuz ve Cengiz Kapkın’la beraber gin Abi’nin at ve atçılık tutkusuKadir Can, Savaş Ay ve Coşkun Aral. EOKAB’ye esir düşerler. Sana ilişkin heykeller, tablolar, akzeteden askerlik nedeniyle ayrılmak zovaş ortamında bile verdiği Hisesuarlar ve gittiği her yerden gerunda kalır. pokrat yeminini unutmayan bir Rum doktirdiği antik silahlar... Ev bu defa müzeAskerliği de pek bir olaylıdır. Suriye sı tor tarafından yarası tedavi edilen Konukden farksız görünüyor gözüme. Kendi evinırında süvari birliğinde takım subayı sever, Limasol’de bir cezaevine sevk edime mi benziyor ne? olarak görev yapan Ergin Konuksever, 27 lirken, Adem Yavuz ve Cengiz Kapkın ayMedyaya girişi Mayıs 1960 darbecilerinin tasfiyesi için rı bir yere nakledilirler. Nakil sırasın1962’de darbe girişiminde bulunan genç da gözleri bağlanarak kelepçelenen iki Ergin Abi’mizin belgeselde pek bahsetsubaylar Talat Aydemir ve arkadaşlarıygazeteciden Adem Yavuz, bir Rum taramediği olaylar ve dönemlere ilişkin sorula tanışmıştır. Askerlik görevinin ardınfından karnından vurulur. Günler sonra larım var. Özellikle de Babıâli’ye girişine dan başladığı Yeni Sabah’tan, bir ilaç hauluslararası girişimlerle serbest bırakılıp ilişkin. Ben soruyorum, o anlatıyor. 1956 yılı, yani benim doğduğum yıl, Or beri yüzünden patron Sefa Kılıçoğlu tara Türkiye’ye gönderilir ama yarasının enfından işten atılır. Sonra 1.5 yıllık Hürrifeksiyon kapması sonucu şehit olacaktır. han Veli’nin kardeşi Adnan Veli’nin desyet macerası ve ilk üniversite olayları... Kıbrıs Barış Harekâtı’nın ardından ülteğiyle, Vatan gazetesine girer. İlk habe1963’lerde Nevzat Yalçıntaş’a ilişkin yap kesine dönüp günlerce yaşadıklarını seri de ünlü şair Orhan Veli Kanık’ın Attığı bir haber yüzünden yine kovulur. Ma ri bir röportaj yapan Ergin Konuksever’le, las Sineması’ndaki anma toplantısı. Valik Yolaç’ın Akşam gazetesi, Saklambaç’ta tam da bu dönemlerde tanıştım. Düntan gazetesinin patronları arasında kimmagazin muhabirliği dönemi... Magaya çapındaki bu başarısının karşılığında, ler yok ki... Ahmet Emin Yalman, Fazıl zin muhabirliği zorunluluktan ama yaödül olarak verilen bir Alaska gezi röporHüsnü Dağlarca, Naim Tirali, Ali Gevgili gibi ünlü edebiyatçıların ortak olduğu ga yın hayatına yeni başlayacak olan Günay tajı, yıllarca çalıştığı Günaydın gazetesin ‘Son Süvari Ergin Konuksever’ ‘Bir Gazeteci, Bir İnsan’ belgeselinin galası dün akşam yapıldı ‘Otel damlarından gazetecilik yapmayan’ biri ün 19.30’da Caddebostan Kültür Merkezi’nde izlenen Dilşat Zülkadiroğlu imzalı ‘Son Süvari Ergin Konuksever’ başlıklı belgesel, ‘Bir Gazeteci, Bir İnsan’ alt başlığıyla izleyiciye ulaşıyor. 68’liler Birliği Vakfı’nca ‘Ağabey’ olarak nitelenen ve bu kuşağı temsil eden kıdemli gazeteci ve fotomuhabirin belgeselinde, Konuksever ‘Son Süvari’ ifadesi için ‘Bu benim diplomamdır, şapkam bile vardır’ ifadesini kullanırken, belgeselde Konuksever’in kızı, yakın dostları ve farklı mesleklerden ustaların dilinden kendisiyle ilgili anı ve yorumlara D başvuruluyor. “Üniversite kapısında hep çatışmalar olurdu, ben hep o çatışmaların içerisindeydim” diyen ve kızı tarafından ‘Savaş Muhabiri’ olarak nitelenen Konuksever, yapımda 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı ile ilgili izlenim ve paylaşımlarını da görsel ve sözlü olarak ortaya koyuyor. Öte yandan belgeselde görüşlerine başvurulan isimlerden biri, tarihi Deniz Gezmiş fotoğrafını çeken usta Konuksever için “Otel damından gazetecilik yapmamıştır, tank üzerinden mermilere karşı mesleğini icra etmiştir” diyor. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle