28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 OCAK 2015 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi@cumhuriyet.com.tr 11 Yoksulun evine el koyup borsada satacaklar Kazanan dev şirketler ürkiye ‘inşaat odaklı büyüme’ konusunda bir basamak daha atlayarak ew York Üniversitesi’nden Dr. Ümit Akçay, ‘İşler iyi gittiğinde hem ‘imar borsası’ devrine geçiyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından konut yapımı hızlanacak hem de finansal kârlar artacak. Ancak imar hazırlanan yeni yasa taslağına göre kentsel dönüşüm alanındaki parseller hakkı sertifikasını borsaya yatıran yurttaş büyük oyuncular arasında eriyip sertifikalandırılacak. Bu sertifikalar borsada alınıp satılabilecek. Büyük inşaat gidecek. Sistem sadece kentsel dönüşüm için değil, HES projeleri ya da şirketleri kazanırken olan evlerine el konan vatandaşlara olacak. meraların özelleştirilmesi gibi alanlarda da uygulanabilecek’ dedi. Okullarda Çocukların Geleceğini Çalıyorlar... Yeni yılın ilk akşam saatleri... 1980 yılından bu yana yaşadığım, DİSK, OLEYİS yapı kooperatifi olduğu için kentin göbeğinde komşuluk geleneğinin, dayanışmanın korunabildiği apartmanımızın giriş kapısı önündeki soğuğa aldırmayan kalabalığı görünce, yeni yıl kutlaması sohbetinin neşesine katılacağımı sandım... Yanılmışım, oğlumun mezun olduğu o zamanki ilkokul, şimdiki ortaokuldan, devletin eğitim kurumundan bir kız çocuğunun kaçırılabilmesinin, annelere göre kurtarılabilmesinin sevinci paylaşılıyormuş... Anne, yanında boyu yaşından uzun kız çocuğunun her cümlesinde onayını alarak başarmakla övündüğü atağını anlatıyordu... Komşularım ne zamandır gazetecilik ve eğitim sorunlarına bulaşıklığım nedeni ile yolumu gözleyip kendilerini korkutan, kaygılandıran gelişmelerden çarpıcı örnekler verip duruyorlardı... Fatih’in cemaatler egemenliğindeki ara sokaklarında devletin eğitim kurumlarında yaşatılan karabasan örnekleri yıllardır biliyorduk. Ancak yıllardır çoğunu yakın yaşam alanlarından tanıdığımız öğretmenleri ile eğitim kalitesinde başarılı olabilmiş, binalarının bir yüzü Vatan Caddesi’ne bakan mahallemizin ortaöğretim kurumunda bu kadar kısa bir zaman dilimi içinde bu kadar olumsuz gelişmelerin, tek mezhep, inanç eksenli yaşam tarzının çocuklarımıza dayatılabileceğine inanmak istemiyorduk... Milli Eğitim Bakanlığı’nın, siyasetin gündemindeki sıcak krizler nedeniyle kamuoyuna çok da yansımayan, çocuklarımızın nitelikli eğitim almış, akıl ve yeteneklerini kullanabilen, üretime dönük özgür bireyler olarak yetişmelerini engelleyen, “Eğitimde yeni değerler” dayatmalarının, hızlı sonuçlar vermesi için atılan çok hızlı adımları atladık... Türkiye’yi insani gelişmişlikte, eğitimin kalitesi, içeriğine ilişkin değerlendirmelerde en gerilere çeken sonuçları görünce günübirlik kaygılanıyor, sonra unutuveriyoruz... Oysa çok zorlu koşullarda çocuk okutabilmek için çırpınan annebabalar, devletin sorumluluğundaki devlet okullarında çocuklarının yüz yüze kaldıkları uygulamalar karşısında öylesine çaresizler ki... Çocuğun geleceğine dönük zorunlu eğitim, bilgi ve donanımında vazgeçilemeyecek derslerdeki çökertme, laik eğitimin çoktandır ilkelerinin ayaklar altına alındığı; iktidarlarının değerleriyle, “dindar ve kindar” çocuklar yetiştirebilme uğruna, tek din ve tek mezhep inancı ekseninde eğitim proğramlarını, derslerini dayatmada ipin ucu öylesine kaçmıştı ki... HHH Bizim mahallenin okulunda yeni yönetim kadroları ile bu ders yılında eklenmiş en çarpıcılarını saymaya bile yer yok... Sonuçtan çıkarım yapmak daha sağlıklı olacak... Komşum annelerin kutlamalarını, sevinçlerinin nedenini paylaşmak yeter... Kış ortası, ders yarıyılı sakıncalarına bakılmamış, kapı kapı siyasal İslamcı cemaatlerin elinde olmayan özel okullar taranmış, başarıya burs indirimi yapan bir okul bulunabilmiş. Ailenin iki taraflı büyüklerinin gelir durumları, olanakları ile yapabilecekleri katkılar da eklenerek, kaydının devlet okulundan alınıp özel okula taşınması göze alınmış... Gözler parlıyor, “Her şey senin geleceğini kurtarmak için kızım...” sözleri arasında, sevinçle çok çalışacağına ilişkin kafa sallayarak söz veren genç kız, öpülüp koklanıyor... HHH Biliyorum anayasal, hukuk devleti düzeninin olmazlarında umursamaz, yeni yollarında, en bilinçli, özenli, serinkanlı adımlarla eğitimde, yeni kuşakların kendi istedikleri çerçevelerde değerlerlerle yetiştirilmelerinde gözü kara gidişte dur durak yok... İktidarları cephesi için, “En çok eğitimde, anayasal düzene, laikliğe, eğitim birliği ilkelerine aykırı, suç kararlar alınıyor. Tek tip insan, tek tip değerler ekseninde, şeriatçı yorumlarla yeni bir gençlik yaratma amacında öylesine gözü kara, o kadar yol aldılar ki, üretime dayalı büyüme, ekonominin gereksinimi olan yetişmiş insan bulma sorunu ile yüz yüze gelmiş olmayı bile umursamıyorlar...” demek eleştiri değil, övünç sayılıyor.. İki binli yılların daha ilk yarısında, sol kökenli uç liberal hareketin hem de sıkı eğitimci sayılan bir lideri ile tartışmamızı anımsıyorum. En çok siyasal İslamcı eğilimlerin laik, bilgi donanımlı özgür bireyler yetiştirme işlevli eğitim üzerindeki zararlarından kaygılandığım için, somut örneklerle en zararlı sonuçlarına ilişkin atılmış adımları bir bir sayıyordum kii... “Canım sen de torunlarını devlet okuluna göndermez, koleje verirsin...” demez mi? Öfkeli “Bütünün içinde parmakla sayılacak çocuğu kurtarmakla bu iş olur mu? Siz liberaller hiç değilse Cumhuriyet devrimlerinin devlet okullarındaki, eğitime yönelik başarılarına saygı duysanız... Başınıza saksı düşecek ama geç kalacaksınız...” tepkimi anımsıyorum.. Şimdilerde dünya çapındaki işveren, sermaye örgütlenmelerinden, nitelikli insan yetiştirmeye ilişkin çok çarpıcı, çok olumsuz sonuçlarla birlikte Türkiye’nin eğitim politikalarına ilişkin eleştirileri izliyorum... Şaşkınlıkla iktidarlarının içinden, yandaşlarından gelen ekonomiye yönelik eleştirilerde, üretim eksikliği, üretimi ayakta tutacak, var edecek nitelikli eleman açığı yakınmalarına takılıyorum.. T N PELİN ÜNKER İmar Hakkı Transferi (İHT) sistemi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan 67 maddelik yeni “torba” yasa taslağı ile yeniden gündeme geldi. Yasa taslağında 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 13. maddesi, 4. madde ile yeniden düzenleniyor. Taslağın hayata geçmesiyle kurulacak “imar borsası” ile yoksullar kent dışına itilirken büyük inşaat şirketleri kârına kâr katacak. İHT sistemi sadece kentsel dönüşüm süreçleri için değil, aynı zamanda HES projeleri ya da meraların özelleştirilmesi giİnşaat bi alanlarda da uygulanabilecek. Kentsel dönüşümle bir yandan yoksullar kent dışına itilirken New York Üniversitesi’nden odaklı birikim kurulacak imar borsasıyla büyük şirketler kârına kâr katacak Dr. Ümit Akçay’ın verdiği hızlanacak bilgiye göre kentsel dönüİHT sisteminin, tam da Türkiye’de şüm alanındaki parsel sahi“inşaat odaklı birikim” sürecinde bazı tıbi, İHT modelinden yararkanıklıklar yaşandığı bir dönemde devrelanmak istediğinde kenye sokulduğuna işaret eden Akçay, “Bu yeDr. Akçay’ın verdiği bil den tanımlanıyor. Bu kamulaştırma olan alanların düzenlenmesinde disine imar hakkına dani modelin en önemli sonuçlarından biri de giye göre taslak, kentsel nın, kamu yararına yapılan bir uygu kullanılırken New York’ta kentTürkiye’de finans sektörüyle inşaat sektöyalı bir sertifika veridönüşüm alanlarında ya lamadan çok piyasa yararına yeniden sel dönüşüm projeleri çerçevesinrü arasındaki bütünleşmenin hızlanması ola lecek. Parsel sahibi bu cak. 6.5 milyon konutu içeren dev bir kentda ‘Kanal İstanbul’ gi tanımlanması anlamına geliyor. Ak de uygulandı. Hindistan’daki Bomsertifikayı isterse hemen sel dönüşüm projesinden bahsettiğimize göbunu almak isteyenlere re, sertifikaların yani yeni bir tür türev ürünün bi mega projelerde karşı çay “Bu yeni uygulamanın en te bay kentsel düzenleme çalışmalalaşılan sorunların aşılma mel sorunu, insanları piyasa güç rında da bu sistemin kullanıldığını satarak bu hakkını paişlem göreceği yeni bir borsanın kurulması için, bu alandaki gayri leri karşısında savunmasız bırak görüyoruz. Ancak tek tip bir moraya çevirebilecek, is sı finans sektörü için yeni bir pazar anlamına menkullerin kamulaştırıl ması ve kişilerin kaderini piyasa delden söz etmek zor. Söyleyebilegelecek. Bu da işler iyi gittiğinde hem ko terse elinde tutarak denut yapımının hızlanması hem de finansal masını öngörüyor. Ancak nın kaderine bağlamasıdır” dedi. ceğimiz, İHT sisteminin, piyasa teğerlenmesini bekleyebikârların artması demek. Ancak bu bükamulaştırma karşılığında Dünyada İHT ile ilgili farklı uygu melli kentsel dönüşüm projelerinlecek, hatta miras bırakatünleşme, inşaat sektöründe herhanbu gayrimenkuller sertifika lamaların olduğunu söyleyen Ümit de kullanılmasının genellikle ev sabilecek. İsterse de bu sertigi bir sebeple başlayabilecek olan landırılarak menkulleştirilecek. Akçay “ABD’de bazı eyaletlerde hipleri açısından olumsuz sonuçlar fikaların alımsatımının gerbir olumsuzluğun hızla finans Burada kamulaştırma, finansal İHT sistemi koruma alanlarında doğurduğu ve özellikle de yoksullaalanına atlamasını da koçekleşmesi için kurulacak olan laşmanın derinleştirilmesini teş kalan mülklerin transferi gibi do rın kent mekânının kıyısına itilmelaylaştırabilir” dedi. emlak borsasına yatırarak işlem vik eden bir uygulama olarak yeni ğal, arkeolojik ya da tarihi önemi leriyle sonuçlandığı” diye konuştu. görmesini sağlayabilecek. Eğer taslak hayata geçerse bu sertifikaların işlem göreceği bir emlak borsası kurulması öngörülüyor. Bu tip bir borsa kurulduğunda, nasıl ki Borsa İstanbul’a belli başlı büyük yerli ve yabancı yatırımcılar yön veriyorsa, emlak borsasına da büyük emlak şirketleri yön verecek. İmar hakkı sertifikasını borsaya yatıran bir yurttaş için, büyük oyuncular arasında eriyip gitme, sertifikasının değerinin sürekli dalgalanması gibi riskler ortaya çıkacak. Dolayısıyla bu süreçte kazananın büyük inşaat firmaları, kaybedenin de evlerine sertifika karşılığında el konan yurttaşlar olacağını öngörebiliriz. Kamulaştırma değil rantlaştırma Kaşıkla verdiler kepçeyle aldılar! MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Hükümetin işçi ve memura yaptığı zamlar daha yılın ilk gününde eridi gitti. Asgari ücret ve ortalama memur maaşına yapılan zamlar, büyükşehirlerde sadece kiraya yapılan yüzde 10’luk artışı bile karşılamıyor. Asgari ücrete 58 lira, ortalama memur maaşına 65 lira zam gelirken kiralarda en az 70 lira artış olacak. Motorlu taşıtlar vergisindeki en az artışın 55, 4 kişilik ailedeki en düşük faturanın 70 lira olduğu düşünüldüğünde, işçi ve memuru zor bir yıl bekliyor. Hükümet asgari ücrete yılın ilk altı ayı için 58.44 lira zam yaptı. 891 lira olan net asgari ücret 949.47 liraya çıktı. Toplusözleşme gereği memurlara ocakta yüzde 3 zam yapıldı. Ortalama 2 bin 185.3 lira alan bir memurun maaşı yaklaşık 65 lira artacak. Ortalama emekli maaşı 45 lira artacak. İşçi ve memura yapılan ücret ve maaş artışları vergi zamları ile eridi. Vergiler yüzde 10.11 zamlandı. Hükümet yılın ilk gününde sigara ve içkide de vergi artışına gitti. Zamla birlikte 70’lik rakının fiyatı 5 lira artacak. Sigaradaki artış oranını da firmaların kendisi belirleyecek. Ancak sigaraya en az 50 kuruş zam bekleniyor. Büyükşehirlerde yaşayan 4 kişilik bir ailenin ısınma, barınma gibi temel giderleri ise sürekli yükseliyor. Aile ısınmak için aylık ortalama 300 lira doğalgaz parası ödüyor. Su için 6070 lira ödeme yapıyor. Elektrik için ortalama 100 lira cebinden çıkıyor. İki çocuklu bir aile ortalama 400 lira servis parası ödüyor. Bir işçinin sadece kendi temel ihtiyaçları için yapması gereken harcama da bir önceki yıla göre 267 lira arttı. Türkİş’in araştırmasına göre, dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 1232.35 lira, yoksulluk sınırı 4 bin 14.17 lira. Tüm bu veriler ücret ve maaşlara gelen zamlarla karşılaştırıldığında işçi ve memuru 2015’te zor bir yıl bekliyor. İşçi cinayetleri durmadı Ekonomi Servisi İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi aralık ayı İş Cinayetleri Raporu’na göre en az 127 işçi, 2014’te ise 1.886 işçi yaşamını yitirdi. Rapora göre, mayısta 427, ekimde 171 ve ağustosta 160 işçi can verdi. İnşaat işkolunda 423 işçi, maden işkolunda 386 işçi ve tarım işkolunda 309 işçi can verdi. Yaşamını yitirenlerden 54’ü çocuk, 132’si kadın, 53’ü göçmen ve 331 emekli ya da emeklilik çağında çalışan işçiler. HEMA KÖMÜR İŞLETMESİNDE 500 İŞÇİ DAHA ÇIKARILDI Yeni yıla işsiz girdiler Yurt Haberleri Servisi Soma’da 301, Ermenek’te 18 madencinin yaşamını yitirdiği maden facialarının ardından değişen madencilik yasası yine işçileri vurdu. Zonguldak’ın Ereğli ilçesi Kandilli beldesinde 2006’dan bu yana üretim HEMA Kömür İşletmesi, yılbaşından hemen sonra 500 madenciyi işten çıkardı. Kalan 300 işçinin de ay sonuna kadar işten çıkarılacağı belirtildi. HEMA Kömür İşletmesi, Türkiye Taş Kömürü Kurumu (TTK) ile yaşadıkları sorunlar ve geçtiğimiz aylarda çıkan torba kanunda madencilikle ilgili yapılan yeni düzenlemelerin ardından çalışamaz hale geldiklerini belirterek işletmeyi kapatma kararı almıştı. Daha önce 150 kişiyi işten çıkaran HEMA, yılbaşından hemen sonra 500 işçinin daha işine son verdi. Kandilli Belediye Başkanı Mustafa Aydın, “Burada çalışanların yaklaşık 200 kadarı Kandilli’de yaşıyor, diğer kalan kısım Ereğli ve köylerinden buraya çalışmaya geliyor. Bizi ekonomik anlamda yüzde 30 etkilerse Ereğli’yi yüzde 70 etkiler” dedi. Sorunun çözümü için ömüzdeki günlerde Meclis’e bir kanun sunulacağını ifade eden Aydın, “Çıkacak olan kanunla ile her iki tarafın da sorunları tek bir kalemde çözümlenmesi lazım ki işletmeler tekrar çalışmaya başlayabilsin. Hukuksal sorunları eğer çözebilirlerse işten çıkarılanları tekrar işe alacaklar” diye konuştu. Aralıkta 127 işçi cinayeti Aralıkta işkollarından inşaat ve yolda 32; belediye ve genel işlerde 13; ticaret, büro, eğitim, sinemada 11; tarım, ormanda 9; gemi, tersane, deniz, limanda 8; metalde 7 ve madencilikte 5 işçi yaşamını yitirdi. Yaşamını yitirenlerden 15’i kadın ve 3’ü çocuk. İş cinayetleri en çok İstanbul, Adana ve Zonguldak’ta yaşandı. Öte yandan dün Karaman’da Engin Yılmaz yönetimindeki işçi servisi bir kamyonet ile çarpıştı. Kazada sürücüler ve 8 kişi yaralandı. Yaralılardan Mustafa Aydoğmuş yaşamını yitirdi. Öğretmen maaşı 2 bin 500 lira oldu u 2015’te en düşük memur maaşı 2 bin 114 lira oldu. 7’inci derecenin 1’inci kademesindeki öğretmen 2 bin 562 lira, 8’inci derecenin 1’inci kademesindeki polis memuru 3 bin 24 lira maaş alacak. Ekonomi Servisi 2015’te en düşük memur maaşı 2 bin 114 lira olarak belirlendi. Memur maaş katsayıları, 1 Ocak30 Haziran tarihleri arasında 0.079095, taban aylık katsayısı 1.23858, yan ödeme katsayısı da 0.025081 olarak uygulanacak. 13’üncü derecenin 3’üncü kademesinden maaş alan bir devlet memurunun 2 bin 179 lira olan aylık maaşı 2 bin 251 liraya, 8’inci derecenin 1’inci kademesindeki maaş alan bir polis memurunun 2 bin 929 lira olan maaşı da 3 bin 24 liraya yükseldi. 7’inci derecenin 1’inci kademesinden maaş alan bir öğretmenin 2 bin 480 lira olan maaşı 2 bin 562 lira oldu. CHP’den yeni esnaf için öneri Ekonomi Servisi CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam, yeni işyeri açan esnafın beş yıl Gelir Vergisi ödememesi için kanun teklifi verdi. Gelir Vergisi Kanunu’na ‘Yeni açılan işletmelerinde kazanç istisnası’ başlığıyla bir madde ekleyen öneri, Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu kapsamında ilk defa vergi mükellefi olanların, Maliye Bakanlığı’nın belirleyeceği usul ve esaslar çerçevesinde beş vergilendirme dönemi boyunca gelir vergisinden istisna olmasını öngörüyor. Teklif kabul edilirse yeni işyeri açan esnaf ve sanatkârdan 5 yıl Gelir Vergisi alınmayacak. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle