Katalog

C 26 OCAK 2015 PAZARTESİ www.cumhuriyet.com.tr Dior’un orkestrası Moda devi Dior’un sonbaharkış hazır giyim koleksiyonu önceki gün Paris’te sergilendi. Modellerin podyuma kurulmuş orkestra eşliğinde kıyafetleri tanıttığı defilede smokinin altına giyilen lastik tabanlı pabuçlar, binici şapkaları ve rozetler dikkat çekti. (AFP) 40 yıl hapis yattıktan sonra suçsuzluğu anlaşıldı Ömrünü yediler l 1976’da işlenen iki cinayetin zanlısı olarak tutuklanan ve 40 yıl cezaevinde kalan Joseph Sledge’nin suçsuz olduğu anlaşıldı. Savcı özür dileyerek Sledge’yi serbest bıraktı. Kuzey Carolina eyaleti tarafından Slenge’ye 750 bin dolar, yaklaşık 1.8 milyon TL tazminat ödenecek. ABD ’nin Kuzey Carolina eyaletinde, işlemediği iki cinayet sonucu suçsuz yere müebbet hapis yatan 70 yaşındaki Joseph Sledge, eyaletin 2007 yılında kurduğu Suçsuzluk Araştırma Komisyonu’nun çalışmaları sonucu üç kişilik jüri heyetince aklandı. Bölge savcısı dosyanın yeniden açılacağı sözünü verirken sistemin bir hata yaptığını, bunun için de Sledge’den özür dilediğini söyledi. Hayatının yarısından fazlasını suçsuz yere demir parmaklıklar ardında geçiren Sledge, özgürlüğü “harika” olarak değerlendirdi. Sledge, bugüne kadar 1500 davayı ele alan komisyonun çalışmaları sonucu tahliye edilen sekizinci kişi oldu. Kuzey Carolina eyaleti tarafından Slenge’ye 750 bin dolar (yaklaşık 1.8 milyon TL) tazminat ödenecek. 100 bin ağaç Biga Yarımadası’nda 3 termik santral için sona yaklaşıldı ÖZLEM GÜVEMLİ Biga Yarımadası’nda planlanan, Çanakkale’nin eşsiz doğasını yok edecek 11 termik santral arasında bulunan Lapseki’deki Kirazlıdere Termik Santralı ve kül depolama alanına ilişkin nihai Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu hazırlanarak askıya çıktı. 15 Ocak’ta askıya çıkan ve 10 gün boyunca Çanakkale Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nde askıda kalan raporun itiraz süresi bugün doluyor. Projenin bulunduğu orman alanında 56 bin ağaç bulunuyor. Karabiga’da yapılacak 2 adet Karaburun Termik Santralı için de 21 Ocak günü “Çevresel Etki Değerlendirmesi olumlu” kararı verildi. Pojenin yapılacağı alanda 48 bin ağaç mevcut. Biga’nın bakir koylarına yapılacak 3 termik santral yaklaşık 100 bin ağacı yok edecek. Doğanlar Holding tarafından Yıldırım Holding’e satılan Kirazlıdere Termik Santralı ile Kirazlıdere Endüstriyel Atık (Kül) Depolama Alanı ve İskele Projesi için hazırlanan ÇED raporu, halkın yaptığı tüm itirazlara karşın yeterli bulundu. Kirazlıdere Termik Santralı Entegre Projesi1’de ana yakıt olarak ithal kömür kullanılacak. İthal kömürün santral tesislerine transferi için santral aşamasında iskele projesi geliştirildi ve ÇED Raporu’nda değerlendirildi. Kirazlıdere Termik Santralı Entegre Projesi2’de de kömür nakliyesinde bu iskeleden faydalanılacak. Proje alanı Lapseki ilçesinin 26 km doğusunda orman arazisi üzerinde yer alıyor. Tesis, çok sayıda termik santral yapılması planlanan Karabiga’ya da 25 km uzaklıkta. Proje alanına en yakın yerleşim yeri de yaklaşık 2 km mesafedeki Kirazlı Tatil Köyü. Proje alanının güneydoğusunda yer alan yaklaşık 5 km mesafede Ayırtdere Köyü, doğusunda 5 km mesafede Bekirli Köyü, güneybatısında 5 km mesafede Güreci Köyü, kuzeydoğusunda 6.5 km uzakta Kemer yerleşim yeri ve batısında 9 km mesafede Şevketiye Köyü yer alıyor. Proje sahası BalıkesirÇanakkale Planlama Bölgesi 1/100 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı’nda çok küçük bir kısmı tarım alanı olmak üzere genel itibarıyla orman alanında kalıyor. Aynı zamanda bölge halkı burada yoğun olarak arıcılık yapıyor. İki projenin de ÇED olumlu raporunun yürütmesi durdurulmuştu. Yine Doğanlar Holding’e ait olan Karabiga’daki Sarıkaya Karaburun Santralı Yıldırım Holding’e satılmıştı. Proje için verilen ÇED raporunun yürütmesi daha önce durdurulmuş, 1 Aralık’ta tekrar bir ÇED dosyası oluşturularak Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nde askıya çıkarılmıştı. 160 megawattlık Karaburun Termik Santralı ve 660 megawattlık Karaburun2 Termik Santralı için yapılan ÇED başvurusuna Çanakkale Valiliği “olumlu” kararı verdi. İstanbul’un el değmemiş ormanları ve son kalan köyleri üzerine yapılan 3. havalimanı yetmedi üstüne 6 adet beton santralı eklendi. Havalimanı inşaatı kapsamında ihtiyaç duyulan hazır beton, asfalt ve plentmix yapı malzemeleri için hazırlanan projenin yatırım tutarı 4 milyon 159 bin TL olarak hesaplandı. Beton santralları ve diğer tesisler havalimanı işletmeye açıldıktan sonra da faaliyetlerine devam edecek. 3. Havalimanı projesi kapsamındaki etaplara bağlı olarak ilk aşamada A, B ve C olarak isimlendirilen 3 adet çalışma bölgesi kurulacak. Yıllık 10 milyon 800 bin metreküplük 6 beton santralı, 6 milyon 912 bin tonluk 4 adet asfalt plent tesisi, 25 milyon 920 bin tonluk 6 adet mekanik plent tesisi, 375 bin ton kapasiteli bir adet yıkamaeleme tesisi kurulması planlanıyor. Ayrıca her bölgeye bir adet şantiye binası da kurulacak. 3 bölgedeki 6 beton santralı toplam 173 bin 500 metrekare alan kapsayacak. Tesislerin yerleri de sabit olmayacak etapların tamamlanmasının ardından kurulum alanları yer değiştirecek. Bu nedenle proje sahası alanı olarak 3. havalimanı için belirlenen 76 milyon 500 bin metrekarelik alan belirlendi. 3. havaalanı işletmeye geçtiği 2023 yılında beton santralı, yıkamaeleme asfalt ve mekanik plent tesisleri kaldırılarak ihalesi alınan başka alanlara taşınacak. Havalimanı, Eyüp ve Arnavutköy ilçelerinde 61 bin 720 metrekaresi orman, 11 bin 800 metrekaresi maden sahası, 2 milyon 360 bin metrekaresi mera, 600 bin metrekaresi kuru tarım, 20 bin metrekaresi fundalık alan üzerine kuruluyor. Faaliyet alanı ve çevresi 2. derece deprem bölgesi içerisinde yer alıyor. l Brezilya Susuzluk duvarı celladını bekliyor Tatil köyünün dibinde Yüksek oranda şeker alan farelerin davranışı bozuldu İSTANBUL (AA) İstanbul Bilim Üniversitesi Fizyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oytun Erbaş, 2010 yılından bu yana fareler üzerinde “fruktoz” ve “rafine şeker”in etkileri üzerine yürüttükleri çalışma sonucu yüksek miktarda fruktoz alan hayvanların davranışlarında değişim gözlendiğini söyledi. Deneysel sıçanlarda yaklaşık 2 ay boyunca fruktoz kullandıklarını belirten Erbaş “Çalışmamızda rafine yani endüstriyel şekerlerin uzun dönem kullanımının vücutta iltihaba neden olduğunu ve bu iltihabın beyinde şiddetli değişikliklere, şizofreni hastalığına benzer bulgulara sebep olduğunu saptadık” diye konuştu. Erbaş, çalışmalarının sonucunu uluslararası prestijli bir dergi olan “Metabolic Brain Disease”de yayımladıklarını belirtti. Beton santralı İstanbul için proje manidar ÖZLEM GÜVEMLİ l Brezilyalı graffiti sanatçısı Paulo Ito, Sao Poulo’ sokaklarını susuzluk temalı işleriyle süsledi. Ülkede su kıtlığı giderek artıyor. 43 milyon nüfusuyla Brezilya’nın en büyük eyaleti olan Sao Paulo’da halkın su tüketimini düşürmesi isteniyor. Ülkedeki kullanılabilir su miktarı son 20 yılın en düşük seviyesinde. Brezilya’yı vuran kuraklık nedeniyle 100’den fazla kentte su karneye bağlandı. Brezilya’daki su sıkıntısının kuraklıktan sonraki bir diğer nedeni ise, mevcut su kaynaklarının iyi kullanılamaması. Barajlarda toplanan suların yüzde 35’lik bir kısmı ya sıcaklıklar nedeniyle çekiliyor ya da henüz boru hatlarında iken sızıyor. Su kaynaklarının daha verimli kullanılması için idari sorunların yanı sıra yapılan yatırımların arttırılması gerekiyor. 2010 yılında Ulusal Su Dairesi (ANA) tarafından yayımlanan bir raporda, Brezilya’nın su hatlarının yıkıma uğrayabileceği uyarısı yapılmıştı. Raporda, orta dönemde Brezilya kentlerinin yüzde 55’inin su kıtlığı yaşayacağı belirtilmiş ve 2025 yılına kadar en az 10 milyar Amerikan doları yeni yatırım yapılması gerektiğinin altı çizilmişti. Ancak söz konusu yatırımlar konusunda şimdiye kadar ciddi bir adım atılmış değil. (Fotoğraf: REUTERS) İnternetteki zorbalara dikkat ÇORUM (AA) İnternet, Medya ve Bilişim Federasyonu (İMEF) Genel Koordinatörü Meltem Banko, yarıyıl tatilinin başlamasıyla iki hafta okuldan uzak kalacak öğrencilerin vakitlerinin çoğunu internette geçirebileceklerine dikkati çekerek, internet ve sosyal medyanın aşırı ve bilinçsiz kullanımı nedeniyle çocukların sanal zorbalığa (cyberbullying) maruz kalabilecekleri uyarısında bulundu. Banko “İnternet sapıklarından ya da kişilik bozukluğu olanlardan korunmak adına, öncelikle çocuklarımızın herhangi bir sosyal ağ kullanıp kullanmadığını tespit etmeliyiz. Kullanıyorsa da hesap bilgilerine sahip olmalı ve gerektiğinde bizzat müdahalede bulunabilmeliyiz” dedi. ANKARA (AA) Başarısız burun ameliyatları sonucu burunda oluşan çökme, eğrilme ya da düşme sorununa, kaburga kıkırdağını ‘verev kesme’ tekniğiyle kullanarak çözüm bulan Türk doktor, dünya literatürüne girdi. Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Taştan “Bu teknikle hastaların burun kıkırdak iskeletini gerekirse yeniden oluşturarak güzel, doğal ve daha rahat nefes alabilecekleri esnek bir buruna kavuşmalarını sağlıyoruz” dedi. Taştan, “Kaburga kıkırdağı burun ameliyatlarında 50 yıldır kullanılıyor. Ancak klasik teknikle kaburga kıkırdağı hazırlandığında, kıkırdağın yapısından kaynaklanan bükülme sorunları yaşanıyor” dedi Burun ameliyatında yeni teknik Siyanür direnişi Ordu’un Ünye ve Fatsa ilçelerinde siyanürlü altın madenine karşı halkın direnişi devam ediyor. Siyanürlü altın madenine karşı yürüyüşe geçen halk, AKP Fatsa İlçe Binası önünde bir araya geldi. Bölgedeki köylerden de katılımın olduğu eylem öncesi gerçekleştirilen basın açıklamasında, siyanürlü altın madenine karşı mücadelenin kararlılıkla sürdürüleceği ifade edildi. Konvoyla madenin bulunduğu köye doğru hareket eden kitlenin önü jandarma barikatlarıyla kesildi. Jandarma halkın yola devam etmesine izin vermezken, jandarmayla halk arasında kısa süren bir arbede yaşandı. Halk jandarma barikatlarını aşarak madenin olduğu bölgede basın açıklaması yaptı. Rantın adı ‘hassas alan’ EMRE DÖKER İZMİR AKP rant için SİT alanlarının statüsünü değiştirmeye hazırlanıyor. “Hassas alan” tanımlamasıyla, bu yerlerin imara açılması ve üzerlerindeki kaçak yapıların kurtarılması planlanıyor. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Osman İyimaya, geçen günlerde Muğla’da katıldığı bir toplantıda, SİT alanlarının yeniden düzenleneceğini açıkladı. İyimaya, bugüne kadar SİT alanlarının harita üzerinden belirlendiğini, bu defa arazi çalışması yapacaklarını belirterek “İmar planı olmayınca kaçak ve kontrolsüz yapılaşma çoğaldı. Siyasi iradenin imzasıyla plan yaptık” dedi. Yasaklarla doğal alanların korumayacağını öne sürerek “Raporlar bir yerin doğal SİT’ten çıkması gerektiğini söylüyorsa biz o alanları çıkartacağız” diye konuştu. Çevre Mühendisleri Odası Genel Başkanı Baran Bozoğlu, İyimaya’nın açıklamasını “itiraf” olarak değerlendirerek “SİT alanlarında bulunan kaçak yapıların aklanması, rantın ve talanın SİT alanlarına doğru evrilmesi süreci yaşanıyor” vurgusu yaptı. İyimaya’nın açıklamalarının ardından, SİT alanlarıyla ilgili verilecek hiçbir raporun bilimsel olmayacağına dikkat çeken Bozoğlu, şunları söyledi: “Raporları hazırlamak için kurulan komisyon tamamen bürokratlardan oluşuyor. Önce bölge kurulu karar alıyor sonra merkez komisyon onaylıyor. Komisyonları Çevre ve Şehircilik Bakanlığı müşteşarı veya yardımcısı yönetiyor. Kurullar 15 üyeden oluşuyor. Halka ait kıyıları özel şirketlere devreden, doğal SİT alanlarında hidroelektrik santralı projelerine açmak için ilke kararı alan bakanlık, SİT alanları komisyon aracılığıyla değiştirmek istiyor. Bu kararları bakanlık aracılığıyla alınması tam bir faciadır. İyimaya’nın, ‘Siyasi iradenin imzasıyla bu kararları aldık’ sözü tam bir itiraftır. Burada alınan bilimsel kararlar tartışmalıdır.” Bozoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Türkiye’de çok fazla SİT alanı var” açıklamasının talimat olarak alındığını ve bu sözlerin ardından SİT değişikliği çalışmasının başladığını kaydetti. Sit alanlarını yapılaşmaya açmak için yeni tanım C M Y B