Katalog

C 13 OCAK 2015 SALI HAKAN AKARSU Amerikan otomotiv sektörünün kalbiyken borçlarını ödeyemeyerek iflasını açıklayan Detroit kenti bugün Uluslararası Kuzey Amerika Otomobil Fuarı’na (NAIAS) ev sahipliği yapıyor. İlk olarak 1907’de düzenlenen ve 1989’dan itibaren uluslararası hale gelen fuarda 40 dünya lansmanı ile 100 yeni model görücüye çıkıyor. 25 Ocak’a dek sürecek fuarı 1 milyona yakın kişinin ziyaret etmesi bekleniyor. Yaklaşık 300 milyon dolara yenilenen Cobo Center’da yapılan fuar, eksi 15 dereceyi bulan soğuğa karşın sımsıcak bir havada kapılarını açıyor. 2014 yılında iflas erteleme talebinde bulunan Detroit’in ekonomisine 375 milyon dolarlık bir hareket getiren fuarın bu yıl bu rakamı katlaması bekleniyor. Otomotiv devleri, Detroit Otomobil Fuarı’nda hem Amerikan otomotiv sektörünün hem de şehrin krizden çıkışını yeni modellerle kutlayacak. www.cumhuriyet.com.tr Detroit’e otomobil gazı Eylülde Türkiye’de l Alman markaları bu fuara iyi hazırlanmışlar. MercedesBenz tamamen yeni GLE Coupe’yle geldi. Bununla birlikte Mercedes AMG Sport ailesine yeni eklenen üyelerini de tanıtıyor. 2015 yılını SUV yılı ilan eden Mercedes, yeni modeli GLE Coupe’yi Eylül 2015’te Türkiye’de satışa sunacak. İlle de spor araba diyenlere l Honda, Detroit’te merakla beklenen hidrojenli otomobilini sergilerken, ABD’de Acura markasıyla satılacak ünlü spor otomobili NSX’i de gösterime çıkardı. Bir depo hidrojenle 350500 kilometre yol yapabilen ve 5 kişi taşıma kapasitesi olan yeni nesil hidrojenli Honda Japonya’da 2016 başlarında satışa sunulacak. NSX ise 6 silindirli motor ve üç adet elektrik motorunda güç alacak. Yalan Dünya Senden Bıktım... Bu sabah Fransız radyosunda, olmayan ülkede epeyce bir Fransız mizahçı şöyle rehavete kapıldığını söylememek demiş: “Dün beyaz güvercin mümkün değil. Gerçi terör her uçuramadık, kortejdeki liderlerin zaman öndedir ama belli ki üzerine sıçmalarından korktuk.” onlar da cihatçı örgütlenmeyi Bence günün sözü bu olmalı. küçümsemişler, “tamam onlar Biraz hayal gücünüzü zorlayın; Ortadoğu’da, Nijerya’da, diyelim ki beyaz güvercinler Yemen’de, Afganistan’da uçuruldu, onlar da gökyüzüne birbirlerini yerler, bize doğru uçuşa geçmeden önce bulaşmazlar” diye düşünmüşler. şöyle bir düşünüp, yüz binlerin Oysa cihatçı örgütler, daha önünde sırım sırım sıralanmış, bir ay önce topyekun bir ülkelerinde insan haklarının saldırıya girişeceklerini cümle esamisi okunmayan, kimilerinin âleme duyurdular. Sonra terör örgütlerine direkt yardım neydi o kovalamacanın naklen ettiği, kimilerinin silah sattığı yayınla verilmesi; yani pes... ülke başkanlarının kafalarına pıt Düşünce özgürlüğü tamam diye sıçsalar. Of kıyamet kopar, da bir operasyon adım adım korumalar hemen mevzii alıp neden televizyondan verilir pat pat güvercinleri öldürmeye hiç anlamadık. Gerçekten de başlarlar! cihatçı örgütlerin propagandasını Gerçekten bu dünyanın yaptılar. İnsanların yüreklerine yalanlarından bıktık! Nijerya’da korku saldılar. bir günde 2 bin kişi öldüren dinci Neyse artık kürkçü dükkânına terör örgütü Boko Haram’a o dönmenin zamanı. Bütün bunlar silahlar nereden gitti? Hangi olurken, Anayasa Mahkemesi ülkede yapıldı o silahlar ve hangi önüne gelen ve ülkeye gerçekten ülkeden geçirildi? faydalı olacak bir nimeti Ayrıca Afrika’nın bu yoksul elinin tersiyle itti. Ne yazık ki ülkesinde neden dinci bir örgüt gelecek seçimlere de yüzde on Batılılarca destekleniyor. Çünkü barajıyla giriyoruz. Hepimize yeraltı kaynakları çok zengin ve hayırlı olsun. Bu seçimlerde sıra oralara geldi. Ortadoğu’nun de insanların seçme hakkı ihlal petrolu bitiyor. edilecek. Kısaca Bu arada Batılılar bu seçim de artık Ortadoğu’dan demokrasiye fevkalade sıkıldı. hiçbir inancı Ben savaş ya kalmamış insanları da strateji uzmanı haklı çıkaracak! filan değilim ama Demokrasiye gördüklerimi inancı kalmamak, de görürüm. toplumların Sürmekte olan başına gelecek en Kobani savaşının büyük belalardan sıcak günlerinde Hedefe ilerleyen güvercinler. biridir. İnsanlar, Kobani’ye elle en çok da gençler tutulacak kadar yakın olan oy vermeyecekler. Yapılan Suruç’un Mehser (Çaykara) anketleri anlamıyorum; katılım köyüne gitmiş, orada Suruçlular yüksek olacak diyorlar ama ve çevreden gelenlerin nöbet ben çevremdeki gençlerin, tuttuğu bir camide gecelemiştim. özellikle de öğrencilerimin Birden caminin camlarını aşağı hemen hepsinin oy kullanmak indiren bir patlama olmuştu. istemediğini görüyorum. İnanç Ardından gökyüzüne bir fişek bitmiş. Nedense bir yeniklik duygusu hâkim! Bu beni atıldı. Bilenler şöyle dediler: korkutuyor. Geçenlerde, “Fransız jetleri bir IŞİD mevzini her gün Gezi’deki eylemlere daha bombaladı. Başarıya katılmış bir genç insanın ulaştıklarını bildirmek için de söyledikleri hiç aklımdan fişek attılar.” Ben de sormuştum, gitmiyor: “Benim en çok ne “Amerikan jetleri nerede?” ağrıma gitti biliyor musunuz? “Burayı daha çok Fransız jetleri Sürekli dayak yemek! Sürekli bombalıyor.” yenilmek! Her gün her gün!” Şimdi büyük büyük adamlar, Katılımın düşük olması en Fransa’da Müslümanların çok muhalefet partilerini etkiler, dışlandığını, gençlerin kimlik AKP kitlesi sonuna kadar gider bunalımı yaşadıklarını bu ve iktidarı destekler. Devletin ve nedenle cihatçı örgütlere iktidarın meşruiyetini defalarca katıldıklarını söylüyorlar, bunlar yitirdiği ülkemizde, ne acıdır doğrudur ama şu da denmeli: ki muhalefet partileri sokağa “IŞİD artık bir devlet gibi çıkma şanslarını yitirdiler. davranıyor. Libya’yı ve Kobani’yi Müşterek başlatılacak bir savaşı en çok Fransızlar bombaladı. başlatmadılar, şimdi gerçekten En çok onlar işin içindeydi, belki barajın altında kalabilirler. Üstelik de bu nedenle Fransa hedef terörün insanlar üstünde şöyle alındı. Çünkü art arda gelen bir etkisi de vardır: “Aman şimdi terör eylemleri öyle üç kişinin değişiklik istemez. Böyle idare karar verip de gerçekleştirdiği edelim.” eylemlere hiç benzemiyor.” Yani kısaca yalan dünya Bu arada Fransız polisinin senden bıktım!.. 40 yıldır hiçbir terör olayı Balıklarım olmadan asla l Detroit Fuarı, bu yıl bir “ilk”e de imza atıyor. Çinli üretici Guangzhou Automobile Group (GAC), Amerika pazarına bu fuardan “merhaba” demeye gelmiş. “Witstar” adı verilen konsept, hibrit motor teknolojisine sahip olmanın yanı sıra kendi kendine gidebilen sürüş teknolojisine de sahip. Otomobilin arka koltuğundaki kol koyma yerine bir akvaryum bile yapılmış. idam fermanı ÖZLEM GÜVEMLİ Kanadalı TECK Madencilik firmasının Çanakkale’nin Yenice ilçesi Çakıroba köyü mevkiindeki orman ve ağaçlandırma alanında kurulacak cam, seramik ve boya sanayiinde kullanılan feldispat ocağı için 8 günde “Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) gerekli değildir” kararı çıktı. Ocak, Gönen Barajı’nın uzun mesafe koruma bandında kaldığı gibi yüzlerce ağacın da kesilmesine neden olacak. TECK Madencilik Sanayi Ticaret AŞ tarafından yapılması planlanan feldispat ocağı projesi için 3 Aralık 2014’te Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na dosya sunuldu. Çanakkale Valiliği’nin uygun bulduğu dosya 31 Aralık 2014’te çevre ve şehircilik il müdürlüğünde askıya çıkarılarak halkın görüşüne sunuldu. Sadece 8 gün askıda kalan maden projesi için jet hızıyla “ÇED gerekli değildir” kararı alındı. ÇED raporu gerekli görülmeyen maden ocağı projesi orman ve şahıslara ait tarım arazileri içerisinde kalıyor. Çanakkale’nin 1/100 binlik Çevre Düzeni Planı’na göre de maden sahası hem orman hem de ağaçlandırılacak alanlar üzerinde. Maden ocağı civarında tepsit Coracias edilen 22 kuş türü garrulus arasında bulunan “Coracias garrulus” (Göz kuzgun), Nesli Tükenme Tehlikesi Altında Olan Türlerin Kırmızı Listesi’nde (IUCN) “tehdide yakın” kategorisinde yer alıyor. Maden ocağı Gönen Ovası’nın sulandığı, Bandırma’ya içme suyu veren Gönen Barajı’na 8 kilometre mesafede bulunuyor. Gönen Barajı’nı besleyen derelerin civarında sadece Yenice’de 4 adet kurşun madeni bulunuyor. Yeni maden ocağı ile birlikte su kaynakları üzerindeki ağır metal tehdidi daha da artacak. Proje kapsamında orman alanları için gerekli izinlerin alınmasının ardından ağaçlar kesilecek, üretime başlamadan önce 0.25 metre kalınlıktaki toprak kaldırılacak. Çıkarılması planlanan feldispat cevheri yüzeye yakın olduğu için açık madencilik yöntemi kullanılacak. Proje kapsamında 663 hektarlık ruhsat alanı içinde 2 hektarlık ÇED alanı belirlenmişti. Bölgenin taşıdığı tüm bu özelliklere karşın Çanakkale Valiliği, maden ocağının çevresel etkilerinin değerlendirilmesine gerek bile görmedi. l Yenice’deki ormana maden ocağı için ÇED gereksiz bulundu Sekiz günde AKKUYU’DA SAHTE İMZA İDDİASI Kuşlar da tehdit altında... İmza bilmecesi l Şeffaflıktan ÇED raporuna dava açan Greenpeace Iklim ve Enerji Kampanyası Sorumlusu Devin Bahçeci, ÇED sürecinin başından beri şeffaflıktan uzak bir biçimde yürütüldüğünü vurguladı. Bahçeci “Örneğin halen ÇED’e hangi kamu kurum ve kuruluşlarının nasıl bir görüş bildirdiğine dair herhangi bir bilgi paylaşılmamış durumda. Bu son sahte imza meselesi de şeffaflıktan bağımsız bir mesele değil” dedi. çok uzak l Haber Merkezi Akkuyu Nükleer Santralı’nın ÇED raporunda sahte imza olduğuna ilişkin iddialara, raporu hazırlayan Dokay şirketinden yanıt geldi. Birgün’ün haberindeki iddiaların asılsız olduğunun belirtildiği açıklamada, imzasının sahte olduğu belirtilen Nükleer Enerji Mühendisi Ahmet Kuday Karaaslan’ın imzasının “Kapsam Belirleme ve İnceleme Değerlendirme Komisyonunca Belirlenmiş Meslek Grubundaki Personel” olarak bulunduğu bildirildi. Karaaslan’ın firmada, 27 Ocak19 Mart 2014 arasında tam zamanlı, bu tarihten sonra “dışarıdan sağlanan uzman” kapsamında çalıştığı kaydedildi. Açıklamada “DokayÇED firmasının bir nükleer enerji mühendisi istihdam etmek gibi bir zorunluluğu yoktur. Bu nedenle nihai ÇED Raporu’nda Karaaslan’ın imzasının bulunmasının bir sakıncası yoktur. Karaaslan, raporu bizzat imzalamıştır, imzalama işlemi merkez ofisimizde gerçekleşmiştir” ifadelerini kullandı. TMMOB ise iddiaların ardından Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce’ye konuya ilişkin sorular yöneltti. TMMOB sorusunda şu ifadeler kullanıldı: “ÇED raporunu hazırlamakla görevlendirilen şirketin yeterliliği hangi ölçütlere göre değerlendirildi, yapılan işin riski ülke ve uluslararası ölçekte ise bu riske paralel yetkinlikte uzman çalıştırılmış mı, raporda görev alan mühendislerin yeterliliği ve yetkinliği var mı?” TMMOB’den sorular GündeşSarraf Akalın Kurt Açılan davada iki bakanlığın otel yapımı için verdikleri onayların iptali isteniyor Kissebükü direniyor YUSUF ÖZKAN O uçakla alışverişi Milano İZMİR Mavi yolculuğun önemli duraklarından Bodrum Kissebükü’ndeki (Adalıyalı) 88.5 dönümlük orman arazisine otel yapılmasına olanak sağlayan kültür ve turizmle, orman ve işleri bakanlıklarının tahsis kararının iptali istemiyle yargıya başvuruldu. Deniz Ticaret Odası Bodrum Şubesi’yle Bodrum Denizciler Odası adına açılan davada, bölgenin doğal, kültürel ve tarihsel önemine vurgu yapılarak “Söz konusu otelin büyüklüğü dikkate alındığında, taş üstünde taş kalmayacaktır” denildi. Dava için Bodrum Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla Ankara İdare Mahkemesi’ne başvuruldu. Meslek odalarının avukatları Betül Sümer Cinmen’le Ergin Cinmen tarafından açılan davada, 1. derece doğal SİT alanlarının, yüzlerce ağacın, yatırımcının insafına terk edildiği vurgulandı. Bu arada sivil toplum odaları, meslek örgütleri ve yurttaşlar, 25 Ocak’ta Kissebükü Koyu’nda geniş katılımlı bir eylem yapmaya hazırlanıyor. Protesto zirvede son buldu l İzmir’in Selçuk ilçesi Gökçealan Mahallesi’nde açılmak istenen taş ocağı, yaklaşık bin kişinin katıldığı yürüyüşle protesto edildi. Yürüyüşü taş ocağının üzüm bağları ve zeytinliklerin bulunduğu mahallede ekolojik dengeyi bozacağı, doğaya zarar vereceğini belirten Zirve Dağcılık Selçuk Şubesi düzenledi. 15 kilometrelik yürüyüşün ardınan Gümüş Dağı’nın zirvesine ulaşan yürüyüş grupları, daha sonra tekrar Gökçealan’a döndü. (Fotoğraf: DHA) l İstanbul Haber Servisi Türkiye’yi sarsan 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun bir numaralı ismi Rıza Sarraf, 58 milyon dolara aldığı uçağıyla İtalya’ya alışverişe gitti. Operasyon kapsamında tutuklandıktan sonra tahliye edilen ve hakkında takipsizlik kararı verilen Sarraf ve eşi Ebru Gündeş’e şarkıcı Demet Akalın ile eşi Okan Kurt eşlik etti. Yolsuzluk iddialarının odağındaki isim Rıza Sarraf, sahibi olduğu ARE Havacılık Şirketi’ne Gulfstream G550 model uçak satın almıştı. Magazin sitelerinin haberine göre iki günlük seyahatte başta Milano olmak üzere İtalya’nın birçok kentini gezen Gündeş ve Akalın, ünlü markaların mağazalarından alışveriş yaparak İstanbul’a döndü. Zeytinin DNA’sını çözdüler l İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nde (İYTE) yapılan 3 yıllık çalışmayla, Türkiye’deki zeytin ağacı çeşitlerinin DNA düzeyinde barkotlaması yapıldı. Proje ekibinin başında yer alan Prof. Dr. Sami Doğanlar “Üstün kalite özellikleri bilinen zeytin çeşitlerinin uygun yörelerde yetiştirilmesi gerekiyor. Bunun için zeytin çeşitlerinin henüz fidan halindeyken tür kimliğinin doğru tespit edilebilmesi şart. Bu yüzden de üç yıldır üzerinde çalıştığımız bu proje ile zeytin ağaçlarının DNA şifresini çözdük” dedi. C M Y B