28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 9 EYLÜL 2014 SALI 4 MECİDİYEKÖY’DE TORUNLAR FACİASI cinayetleri Yeni Türkiye Asansör firmasının iki çalışanı gözaltında dayanmamış Aziz Torun ‘asansör 2700 kilo taşıyabiliyor’ demişti İstanbul Haber Servisi Torunlar GYO’nun Mecidiyeköy’deki inşaatında meydana gelen asansör faciasında 10 işçinin ölmesiyle ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı açıklama yaptı. Savcılık, olayla ile ilgili 2 kişinin gözaltına alındığını, 7 kişilik bilirkişi heyeti oluşturulduğunu belirtti. Gözaltına alınan kişilerin asansör firması Geda Major’ün inşaat sahasında görevli iki çalışanı olduğu öğrenildi. Bir şirket yetkilisi, kendi personellerinin mesai saatleri süresince inşaatta bulunduğunu, olayın olduğu anda kendi personellerinin inşaatta bulunmadığını söyledi. Bin 250 kiloya bile 7 kişilik bilirkişi heyeti l Açıklamada, olayla ilgili olarak oluş şekli, sorumlular ve kusur durumlarının tam olarak tespiti için 3 makine mühendisi, 2 elektrik mühendisi, inşaat mühendisi ve iş güvenliği uzmanından oluşan 7 kişilik bilirkişi heyeti oluşturulduğu ve rapor hazırlamaları için kendilerine süre verildiği ifade edildi. Olaydan sonra sorumluların ve olayın oluş şeklinin belirlenebilmesi için 8 kişinin karakola davet edildiği ve beyanları alındıktan sonra serbest bırakıldığı belirtilen açıklamada, bu kişilerin şüpheli sıfatında olmadığı, “Olayın şüphelileri cumhuriyet savcısı talimatıyla serbest bırakıldı” şeklindeki iddiaların gerçeği yansıtmadığı kaydedildi. Olaya ilişkin, söz konusu asansörle ilgili sorumluluğu bulunan 2 kişinin gözaltına alındığı kaydedilen açıklamada, bir kısım şüphelilerin aranmasına devam edildiği, soruşturmanın titiz bir şekilde sürdürüldüğü ifade edildi. baş başa kaldı İki çocukla l İşçilerden Cengiz Tatoğlu memleketi Zonguldak’ın Kaleoğlu köyünde toprağa verildi. Eşini kaybeden 33 yaşındaki Sevim Tatoğlu iki ve sekiz yaşındaki çocuklarıyla birlikte taziyeleri kabul etti. Tatoğlu’nun babası emekli madenci 56 yaşındaki Selim Tatoğlu, oğlunun 1999’da kendisinin de emekli olduğu Türkiye Taşkömürü Kurumu’na girmek için başvurduğunu, ancak sınavı kazanamayınca çalışmak için İstanbul’a gittiğini söyledi. Acılı eş Sevim Tatoğlu “Eşim asansörün arızalı olduğunu söylüyordu. 8 aydır 1200 lira ücretle orada çalışıyordu” diye konuştu. Tatoğlu’nun akrabası Ersin Güllü de kazada ölen işçilerin cesetlerinin tanınmaz hale geldiğini, kendi cenazelerini parmağındaki yara izinden tanıdıklarını söyledi. Faciada iki oğlunu birden kaybeden baba feryat etti: Savcılıktan yapılan açıklamada olayın ardından gözaltına alındıktan sonra serbest bırakıldığı iddia edilen kişilerin şüpheli olmadığı, olayla ilgili olarak bilgisine başvurulduğu kaydedildi. Açıklamada, 6 Eylül 2014’te eski Ali Sami Yen arazisinde yapılan bina inşaatında kullanılan malzeme ve işçi taşıyan asansörün, içinde 10 işçi ve yaklaşık 1250 kg. ağırlığındaki kartonpiyerleri taşıdığı sırada 32. kattan düşerek yere çakıldığı bilgisi yer aldı. Savcılığın verdiği bu bilgi yaklaşık 3 bin kilo yük taşıyabilen asansörün fazla yük taşımasından dolayı değil, başka bir arıza nedeniyle düştüğünü ortaya koyan bir açıklama oldu. Tavanda bulunan ve asansörün çalışmasını sağlayan motorun ve birtakım kopan ağır metal parçalarının işçilerin üzerine düşmesi ile 10 personelin hayatını kaybettiği belirtilen açıklamada, nöbetçi cumhuriyet savcısının hemen olay yerine gittiği, itfaiye, olay yeri inceleme ekibi ve diğer görevlilerle birlikte gerekli inceleme, kimlik tespiti ve otopsi işlemlerinin titizlikle yapıldığı aktarıldı. düşen motoru işçileri ezmiş Asansörün Çocuklarımı düşürmeyin Yurt Haberler Servisi Asansör faciasında can veren 10 işçi memleketlerinde düzenlenen törenlerle toprağa verildi. Türkiye’nin dört bir yanındaki cenazelerde acı ve isyan vardı. İşçilerden Bilal Bal (23) için memleketi Giresun’un Şebinkarahisar ilçesindeki Ahırcık köyünde cenaze töreni düzenlendi. Bilal Bal’ın ailesinin geçimine katkı yapmak ve düğün parasını biriktirmek için inşaatta çalışmaya başladığı, İstanbul’da yanında kalan ve kan değerlerindeki bozukluk nedeniyle tedavi gören kardeşi 20 yaşındaki Emrah Bal’ın da tedavisini yaptırdığı öğrenilmişti. Cenaze töreni sırasında jandarmanın çevrede geniş güvenlik önlemi aldığı gözlendi. İşçilerden 30 yaşındaki Cengiz Bilgi için de Bursa’da cenaze töreni düzenlendi. Osmangazi ilçesi Merkez Camisi’ndeki törende taziyeleri kabul eden babası İbrahim Bilgi, “Bana, inşaattaki asansörün arızalı olduğunu söylemedi. ‘İşin zor mu? Tehlikeli bir durum var’ diye sorardım. O da ‘Başımıza bir şey gelirse asansörde yaşanacak arızadan gelir’ derdi” ifadesini kullandı. Bilgi’nin amcasının oğlu Mehmet Bilgi ise kuzeninin, asansörde zaman zaman arızalar yaşandığını dile getirdiğini aktardı. Tunceli Üniversitesi Maliye Bölümü 2. sınıf öğrencisi 21 yaşındaki Hıdır Ali Genç Tunceli’de toprağa verildi. Genç’in birlikte çalıştığı babası Mustafa Genç, “Çocuğum işe başlayalı daha 5 gün oldu. Ovacık’ta üniversite öğrencisiydi. Asansöre binerken yanına gittim, ‘Oğlum bir sıkıntı var mı?’ dedim, ‘Baba ben çocuk muyum?’ dedi. Kapıyı kapattı, el salladı, gülümsedi. Ben de yukarı çıktım. Bir ses geldi. Koştum geldim, asansör 32. kattan yere çakılmış. İtfaiye 56 saat uğraştı” dedi. Asansörün 34 gündür bozuk olduğunu vurgulayan Genç, “Elektrik sorunu var. Söyledik, kimse ilgilenmedi” dedi. Genç, “Başbakan Davutoğlu beni arayarak ‘Başın sağ olsun, yaşanan bir kaza yapılabilecek bir şey yok’ dedi. Ben de ona ‘Başımın sağ olup olmadığı sizi ilgilendirmez, cinayet işlediniz,’ hepinizi mahkemeye vereceğim’ dedim” diye konuştu. Başbakanlık ise dün bir açıklama yaparak söz konusu ifadelerin gerçek dışı olduğunu öne sürdü. İşçilerden Murat Usta için Giresun’un Dereli ilçesine bağlı Sarı Yakup köyünde cenaze töreni düzenlendi. Murat Usta’nın 8 aylık hamile eşi Ayşe Usta “Baba olamadan, çocuğunu kucağına alamadan gitti. Eşim 56 yıldır inşaatta çalışıyordu. Alçı falan taşıdığı zaman, sırtında taşıdığı için sırtlarında yara oluyordu. Kimsenin eline bakmamak için çalışıyordu. Asansörde bozukmuş bir hafta önce. İyi kötü yapmışlar. Kızımının ismini ben istiyordum ama Gizem koyacağım, eşimin isteğini yerine getireceğim” dedi. İşçilerden İsmail Sarıtaş (45) için İstanbul Sarıgazi Cemevi’nde tören düzenlendi. Kardeşi Haydar Sarıtaş, “Ev aldı. Borçlarından dolayı mecbur kaldı, o yüzden mesaiye kalıyordu. 11 yaşında kızı var. Sağlık sorunları var, tedavi görüyor” dedi. İş arkadaşı Serkan Göktaş da “Her sabah işe gittiğimizde illaki bir tanesi bozuk oluyordu asansörlerin. Bir vidayı sıkıyorlar, tamam diyorlardı. Gece mesaiye kaldım bir kere. Aniden durdu asansör. Yaptıkları gelip bir vida sıkmak. Başka bir şey yok. Bir daha orada çalışamam” dedi. Arınç: Faciayı Başbakanlık Teftiş Kurulu araştıracak ‘Hukuken şehit değiller’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Şişli’de 10 işçinin yaşamını yitirdiği asansör faciasıyla ilgili Başbakanlık Teftiş Kurulu’na inceleme talimatı verildi. Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, yaşamını yitiren işçilerin “dini açıdan” şehit sayılabileceklerini, ancak hukuki anlamda bunun mümkün olmadığını söyledi. Bakanlar Kurulu topantısının ardından açıklamalarda bulunan Arınç, toplantının ana gündem maddesinin asansör faciası olduğunu söyledi. Konuyla ilgili Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlık Teftiş Kurulu’nu görevlendirdiğini belirten Arınç, kurulun, 3 yıl önce çıkartılan iş sağlığı ve güvenliği yasasının uygulanmasındaki eksikliklerle lilgili de inceleme yapacağını söyledi. Kardeşinin tedavisi için çalışıyordu İğneli Fırça ZAFER TEMOÇİN Başımıza bir iş gelirse asansörden gelir Babaları Mithat Kara ve yakınlarıyla birlikte inşaatta çalışan Tahir (25) ve Ferdi Kara (19) kardeşler Gümüşhane’nin Konaklı köyünde yan yana toprağa verildi. Baba Mithat Kara, tabutlar mezara indirilirken “Dikkat edin, çocuklarımı düşürmeyin. Zaten bunlar 40. kattan düştü, bir de siz düşürmeyin” diyerek ağıt yaktı. Baba Kara gazetecilerin, bundan sonra çalışıp çalışmayacağı sorusu üzerine Kara, “Çocuklarıma bakmam lazım. Ölenlere örnek oldum, kalanlara da örnek olacağım” dedi. İki kardeş koyun koyuna [email protected] Acılı babadan Davutoğlu’na sert tepki Düğünden cenazeye ILO sözleşmesinin maden ve inşaat sektörü ile ilgili 167. ve 176. maddelerine de değinen Arınç, bu maddelerin de onaylanmak üzere yeni dönemde TBMM’ye gönderileceğini bildirdi. Arınç, iş güvenliği konusunda bir eylem planı hazırlanacağını ve planın Davutoğlu tarafından açıklanacağını ifade etti. maddeleri gönderilecek’ ‘ILO Davutoğlu’nun açıklamalarıyla gündeme gelen, yaşamını yitiren işçilerin “şehit sayılmaları” konusunun anımsatılması üzerine Arınç, “Her olayın arkasından bu olayda vefat edenlerin şehit sayılması gibi ne bir düşüncemiz var ne de bunun doğru olduğuna inanırız. Şehitlik dini bir kavramdır, biz işin hukuk boyutundayız” derken dini açıdan işçilerin şehit sayılabileceklerini ancak hukuki anlamda böyle bir durumun mümkün olamayacağını söyledi. Rasim Meşe Torba yasa görüşmesinde gündem asansör cinayeti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu, AKP’nin çağrısı üzerine torba tasarıyı görüşmek için dün olağanüstü toplandı. Tasarının görüşmeleri sırasında İstanbul’da 10 yurttaşın yaşamını yitirdiği asansör cinayeti tartışıldı. Muhalefet sözcüleri, “Bu bir kaza değil göz göre göre işlenen bir cinayettir” dedi. TBMM Genel Kurulu’nun çalışmaları sırasında oturumu yöneten TBMM Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı, asansör kazası nedeniyle siyasi parti grup başkanvekillerine söz verdi. AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, 2012 yılında TBMM’de iş güvenliğiyle ilgili devrim niteliğinde çok önemli bir yasanın çıktığını belirterek, denetim konusunda hem bakanlık çalışanlarına hem de sivil toplum örgütlerine olağanüstü yetkiler verildiğini söyledi. Elitaş, “Herkes üzerine düşen görevi yaptığı takdirde, bunun önüne geçmemiz, minimize etmemiz kolaylaşacaktır. Yasayı uygulama noktasında bir sıkıntı varsa bu giderilmelidir” diye konuştu. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, “Biz bu olaya kaza demiyoruz, cinayette hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı diliyorum. Başta o şirketin sahibi ve sorumluları olmak üzere bakanlık müfettişleri hakkında gereken işlemlerin yapılmasını bekliyoruz” dedi. Altay, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in konuyla ilgili olarak Meclis’e bilgi vermesini istedi. MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu, söz konusu asansörle ilgili yeterli derecede inceleme yapmayanlar tespit edilerek, haklarında inceleme yapılmasını ve suçluların cezalandırılması gerektiğini söyledi. HDP’li Demir Çelik, “Gerekli denetimleri sağlamayan iktidar en başta suçludur” diye konuştu. 28 yaşındaki Vahdet Biçer Manisa’nın Akhisar ilçesinde toprağa verildi. Gözyaşlarına boğulan anne Biçer’in “Şehittir benim oğlum inşallah. Ben yandım başka anneler yanmasın, kim bunun sorumlusu? Bu asansörler bir ay öncesi söylenmiş neden bakmadılar? Benim yavrum bıraktı beni, babana selam söyle” diye ağıtlar yakması yürekleri dağladı. Başka analar yanmasın l 2 hafta önce ağabeyinin düğününe geldi İşçilerden 23 yaşındaki Menderes Meşe Sivas’ın Eşikli köyünde toprağa verildi. Cenaze 18 Ocak’ta vefat eden annesi Emine Meşe’nin kabrinin yanına defnedildi. Cenazenin defnedilmesi sırasında, Meşe’nin babası Hatem Meşe, ağabeyi Rasim Meşe (25) ve yakınları gözyaşlarını tutamadı. Baba Hatem Meşe, oğlunu iki hafta önceki düğününde gördüğünü belirtti. Ağabey Rasim Meşe (25) ise ölüm haberini köylülerden aldığını anlatarak, “9 ay önce annemi kaybettim, şimdi de kardeşimi, tek dayanağım oydu. 2 hafta önce düğünümüzü yaptık, güldük oynadık eğlendik. Gülerek de gitti” dedi. Gizem doğmadan babasız kaldı Bir vida sıkıyorlardı, tamam! Erdoğan Polat 5 ay önceki kazada ölmüştü Ölüme sebebiyet verme suçundan dava İstanbul Haber Servisi Torunlar GYO’ya ait rezidans inşaatında 5 ay önce yaşamını yitiren Erdoğan Polat’ın ölümüne ilişkin dava açıldı. İddianamede, Torunlar GYO’nun kamp amiri ve taşeron şirket sorumlusu 3 kişi hakkında “taksirle ölüme sebebiyet vermek” suçundan 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istendi. Torunlar GYO’nun Mecidiyeköy’deki rezidans inşaatında 5 Nisan 2014’te 19 yaşındaki montaj işçisi Erdoğan Polat, 15. kattan bindiği sepetle beraber yere çakılarak yaşamını yitirmişti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı olaya ilişkin soruşturma başlatarak İstanbul Teknik Üniversitesi’nden (İTÜ) Doç Dr. Selman Bayoğlu’nu bilirkişi olarak belirledi. Bayoğlu’nun hazırladığı raporda Polat’ın çalıştığı “Etkin” adlı taşeron şirketin işin organizasyonunu ve denetimini yapacak teknik elemanının bulunmadığı belirtildi. Raporda, yere çakılan sepetin asli donanımının olmadığı, can halatının takılmadığı vurgulandı. Raporda, Torunlar GYO’nun “koordinatör atayarak alt işverenlerin yapılan işleri mevzuat hükümlerine uygun olarak yapmalarını takip ettirmesi lazımken bunu yerine getirmediği için tali kusurlu” olduğu belirtildi. Raporda İş Kanunu’nun ikinci maddesine göre kazada, asıl işveren Torunlar’ın da taşeron şirket gibi sorumlu olduğuna işaret edildi. “Etkin” adlı şirketin Sorumlu Müdürü Faik Torunlar tali kusurlu Çağrı Hatipoğlu ve Murat Şahin’in asli kusurlu olduğunun kaydedildiği raporda, Polat’ın da sepetin can halatının bağlanmasını beklemeden sepete bindiği için kendi ölümünde tali kusurlu olduğu iddia edildi. Raporda, taşeron firma Çuhadaroğlu’nun şantiye şefi Burak Yüksel’in bu işi takip ve organize edecek teknik eleman olup olmadığını kontrol etmediği ve bu işleri alt işveren işçilerinin inisiyatifine bıraktığı gerekçesiyle tali kusurlu olduğu vurgulandı. Torunlar GYO’nun da kamp amiri Fuat Tuzcuoğlu’nun da koordinatör atayarak alt işverenlerin yapılan işleri mevzuat hükümlerine uygun olarak yapmalarını takip ettirmesi gerekirken bunu yerine getirmediği için tali kusurlu olduğu belirtildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle