06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 TEMMUZ 2014 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Tanrıkulu, CHP teşkilatlarına düzenlemenin destekleneceğini duyurdu ‘Çözüm’e destek mektubu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP, TBMM Genel Kurulu’nda salı günü görüşülecek olan “çözüm paketi”ne destek kararı alırken, parti örgütlerine de bu kararı duyurdu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu parti örgtüleri ve sivil toplum kuruluşlarına gönderdiği mektupta, eksikleri ve yetersizliklerine rağmen söz konusu yasa tasarısını CHP olarak destekleyeceklerini bildirdi. Tanrıkulu, parti örgütlerine gönderdiği mektupta, kendisinin hazırladığı “Toplumsal Mutabakat Komisyonu” ve “Ortak Akıl Heyeti Kurulması Hakkında Kanun Teklifi” ile çözüm paketinin TBMM İçişleri Komisyonu’ndaki görüşme tutanaklarını da mektubuna ekledi. Mektupta, “Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun Tasarısı”nın 4. maddesine dönük CHP milletvekillerinin eleştiyle ilgili olarak Tanrıkulu, şu görüşlere yer verdi: Genel Başkan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun Diyarbakır’da da ifade ettiği gibi CHP, çözüm konusunda her türlü pozitif adımı desteklemeye devam edecektir. Barışın kalıcılaşması için toplumsal kutuplaşmanın giderilmesi konusunda TBMM’ye sunulan Toplumsal Mutabakat Komisyonu önerisine benzer öneriler ve çalışmalara devam edilecektir. AKP’nin bu süreci baltalamasına, seçim odaklı olarak kullanmasına izin verilmeyecektir. Tarihsel ve güncel bir sorun olan Kürt meselesinin çözümünün iktidar partisinin seçim propagandalarına mahkum edilmesi, sorunun daha da derinleşmesine sebep olmaktadır. Dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde gündeme getirilen bu tasarı da AKP’nin tipik bir seçim hamlesi olarak görünmektedir. Açıktır ki AKP, CHP’nin bu tasarıyı desteklemesinden rahatsız olmuştur. Zira böylece Tayyip Erdoğan, seçim sürecinde CHP’yi çözüm karşıtı olarak göstermeye gayret edecekti. Ancak CHP çözüme değil, hükümetin Türkiye’ye dayattığı çözümsüzlüğe karşıdır. Son üç yılda TBMM gündemine CHP tarafından taşınan çözüm önerilerinin hiçbirinin AKP tarafından desteklenmemesi, kimin çözümden yana, kimin çözüme karşı olduğunu göstermeye yeterdir.” Tanrıkulu, mektupta CHP’nin tasarının “Bu kanun kapsamında verilen görevleri yerine getiren kişilerin hukuki, idari veya cezai sorumluluğu doğmaz” hükmünü düzenleyen 4. maddesini eleştirmekle birlikte, tasarının Meclis’ten geçirilmesine destek vereceklerini bildirdi. Kim Bunlar, Tanıyın!.. Maskaralığın daniskasını yaparlar, insanları birbirleriyle düşman ederler, derin milliyetçiliğin kanlı çukurunda gezinirler, her türlü numarayı çevirirler... Aydınlıktan korkarlar, gün ışığına çıkamazlar. Hem soytarı hem kara çalıcı... Nice canları yakmışlardır bildim bileli! Eli kanlı ülkücü çetelere arka çıkar, yanlarına alıp besler, tetikçileri, faili meçhul cinayetlerin sözüm ona yiğit kahramanlarını yanlarına alıp solculuk taslarlar! Atatürkçülüğü kendi çıkarları için kullanır, Bekaa Vadisi’ni çok sever, anılarını tazelerler... Bildim bileli seçimlere girer, bin de 3’ü bir türlü geçmezler... Yenilen pehlivan güreşe doymazmış, hep öyle yaparlar... Milyonlar peşimizde, iktidara geliyoruz... İstihbaratçılarla birliktedirler, tetikçileri gizleyenlerle, kan gölünden beslenenlerle... Aynı yolda! Marş marş! Alçak, sahtekâr, tetikçi! Düzenbaz! Utanmazlar! Adalet, onur, dürüstlük, güven... Hiçbiri yoktur bunlarda! Faşist köpekleri salarlar peşinize, korkutup sizi sindirmek isterler... İsterler ki meydan onlara kalsın! Çok zavallıdırlar, beceremezler! Kışkırtmada birinciliği kimseye bırakmazlar... Çok canlar yakmışlardır çok... Can yakan sadece onlar değil, eski Aydınlık dergisi de vardır İşçi Partisi’nin yayın organı... Şimdi günlük gazete oldu ya... HHH Aydınlık’ın gerçek yüzünü tanır mısınız, bilmem... 7 Haziran 2005’te bir haber, kapakta fotoğraflar... Haber Ulaş Gencer ve Sibel Koç imzalı... “Van’da Haçlı Üniversite...” Üniversitede uluslararası soyut yontu yarışması yapılıyor. Yontulardan biri haça benziyor. Buradan yola çıkılıp Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkanı Türkan Saylan ve Rektör Yardımcısı Ayşe Yüksel’i Hıristiyanlık propagandası yapmakla suçluyordu. Ayrıca üniversite rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın’ı bu konuda suçluyorlardı... İşçi Partisi’nin sesi Aydınlık’ın günahı çoktur. Çamur at izi kalsın... Dün de yaptıkları gazetecilik değildi, bugün de yaptıkları gazetecilik değildir... Aydınlık 9 yıl önce yaptı bu haberi... Van’da çıkan Şehrivan gazetesini kaynak gösterdi... Şehrivan’ın yayın çizgisi bellidir... Aydınlık’ın haberini Akit gazetesi de birkaç gün sonra neredeyse tam sayfa verdi. Yücel Aşkın’ın ve diğerlerinin onuru çiğnendi. Yücel Aşkın iftirayla cezaevine girdi, sağlığı bozuldu. Gazetecilik; iftira atmak, tetikçilik yapmak değildir... Aynı karalamayı araştırmacı yazar Soner Yalçın için de yapmıştı... 25 Ocak 2007’de Soner Yalçın’a kara çaldı Aydınlık. 2004 yılında 144 bin satan “Efendi... Beyaz Türklerin Büyük Sırrı...” kitabını MİT’in yazıp Soner Yalçın’ın adının konulduğunu öne sürdü. Çamur atmak, insanları lekelemek bunların işidir... Atatürkçüleri suçlar durmadan, iftira atar! Soner Yalçın’a, Mustafa Balbay’a, Tuncay Özkan’a... Eski ülkücü tosuncuklar vardır; Aziz Nesin için Madımak katliamında neler yazdığı ortada olanlar... Hepsi aynı geminin yolcuları... Akit ve Aydınlık! Söyler misiniz aralarında ne fark var? HHH Dün yazdıklarını unutup kimseye Atatürkçülük, ulusalcılık taslamayacaksınız... İnsanlar unutabilir ama arşivlerde her şey vardır! Bir dönem Mustafa Kemal için, “Kemalist diktatör” diyen kimdi Doğu? Ne siyasette ne gazetecilikte daldan dala konmayacaksın... Bekaa Vadisi’nde Öcalan’la “oy pazarlığı” yapıp yapmadığını, aranızdaki “sevgi bağı”nın neden koptuğunu anlatacaksın... Daha yazılacak çok şey var! Uğur Mumcu’ya 2000’e Doğru dergisinde “CIA MOSSAD ajanı” diyen sen değil miydin Doğu! Bekaa Vadisi’nde sen Apo’ya kırmızı karanfil verirken, Uğur, “ÖcalanMİT” ilişkisini araştırıyordu. Açtırma kutuyu açtırma! Başbağlar’da anma ERZİNCAN (AA) Erzincan’ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde 5 Temmuz 1993’te teröristlerce katledilen 33 kişi, köyde düzenlenen törenle anıldı. Törende konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba “21 yıl önce 33 masum yurttaşımızı kaybettiğimiz bu köyde acınızı paylaşarak yüreklerdeki kanayan yarayı bir nebze olsun sarmak için arkadaşlarımızla buradayız. Başbağlar, 21 yıldır acısını kalbine gömerek bu büyük katliama rağmen hoşgörü ve kardeşlikten vazgeçmeyerek, barıştan taviz vermeyerek tüm Türkiye’ye ciddi bir mesaj veriyor. 21 yıl önce masum insanları katleden hem katilleri hem de onların arkasındaki gücü hepimizin bulması gerekiyor. Bulalım ki burada, Başbağlar’da acımız biraz daha hafiflesin” dedi. Köy muhtarı Ali Akarpınar da “Başbağlar katliamı, Türkiye’de en büyük faili meçhul bir katliamdır” diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle