01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 TEMMUZ 2014 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA kontenjanları 25 Ağustos’ta başlayacak nakil yoluyla doldurulacak l Başvuru için puan koşulu olmayacak l Nakil sürecinde öğrencinin puanı çok düşük olsa bile yüksek puanlı öğrencilerin yerleştiği okullara kayıt şansı olacak. l Okulların boş DİZİ 7 Bizim Filistin Her yıl, her mevsim biraz daha küçülen bir vatandır Filistin. Haritalar öyle söylüyor; ölümler öyle söylüyor; büyük bir zulümden, zulümlerden, kırımlardan geçerek kendilerine vaat edildiğine inandıkları kadim topraklara, Filistinli Araplarla birlikte yaşamaya gelen Yahudi halkının eli kanlı liderleri de öyle söylüyor. Demek ki bu herkesin bildiği gerçektir. Peki bu gerçeği bilen bunca insan, bunca devlet, bunca siyaset adamı neden susuyor; susmadığı zaman neden demagojiye sarılıyor? Neden yüzümüze baka baka yalan söylüyor? Tamam, artık bunu sorgulamıyoruz. Onlardan böyle şeyler beklemek abes ve biz bıktık. HHH Biz Filistin’i kurtarma, Filistin’de Yahudi halkıyla birlikte yaşama mücadelesi veren Yaser Arafat’ı, George Habbaş’ı onların mücadelesini iyi biliyoruz. Kendi ülkelerindeki mücadelenin kardeşidir diye yola düşen, oralarda savaşan arkadaşlarımız var bizim. Dün Can Dündar ne güzel anlattı onları. “Filistin’i yalnız bırakamayız” dedikleri için oralara gittiler. Orada savaştılar; geri dönüp kendi ülkelerinin macerasına hayatlarını adayanlar da, oralarda vurulup ölenler de bizim kuşağın kahramanlarıdır. Onları tanıyoruz. Onları tanıdığımız için Filistin’i de tanıyoruz. Tanıyorduk... Artık tanıyamıyoruz. HHH Filistin Kurtuluş Örgütü’nü bilirdik, artık bilemiyoruz. Artık Devlet Başkanı olduğu söylenen Mahmud Abbas’ı tanıyamıyoruz çünkü. Gazze’de İsrail’in kanlı harekâtında çocuklar, kadınlar, siviller öldürülürken iftar yemeğinde gülücükler saçan, ziyaret ettiği, destek umduğu ülkenin iç politikasına kabaca karışan Abbas’ı, susmayı bilmeyen Abbas’ı nasıl tanıyalım, Arap dünyasının vurdumduymazlığını nasıl unutalım, Arafat’ı nasıl anmayalım ki. Demek ki Filistin’in bu duruma düşmesinde yalnızca İsrail değil, Arafat’ın uzun savaşı sonucu kazanılan “devlet statüsünü”, bu değerli mirası har vurup harman savuranlar da sorumludur. Arafat’ın yerini sıradan politikacılar, kendi “baharlarının” derdine düşmüş “devletler” ve fanatik örgütler almıştır. HHH Ama bir gerçek daha var. Batı’da utanma arlanma kalmamıştır artık. Gözlerini kaçırmadan “İsrail’in kendini savunduğundan” söz edebiliyorlar. Filistinlilerin dört yanı kapalı Gazze’ye nasıl hapsedildiğini unutan “büyük liderlerin” şimdi söyledikleri şudur: “Londra’ya bomba atsalardı Londra kendini savunmayacak mıydı?” Independent’te Robert Fisk, parantezlerdeki kısaltma amaçlı katkılar benim olsun, “İsrail kendini savunmasın mı?” diyenlere şöyle sordu; “peki biz Britanyalılar Hasting çevresinde birkaç mil karelik bir mülteci kampına (Gazze gibi) daha önce Birleşik Krallık topraklarında (yani Filistin gibi) yaşayan 1 milyondan fazla insanı hapsetmiş miydik?” HHH Batı Gazze’de olup biteni anlamak istemiyor. “İsrail kendini savunuyor” yalanı Batı’nın hâlâ vicdan sahibi insanlarını ikna edemiyor. Onlar cinayeti gördüler. Sokakları dolduran yüz binlere, aklını mantığını yitirmemiş aydınlara bakın göreceksiniz. Daha olmadı İsrail’in yürekli aydınlarına, cinayetlere ortak olmayan Yahudilere bakın. İsrail hedefinden vazgeçmiyor. Tüm gücünü Filistin’i yok etmeye adamıştır. Buldukları yol da bölmek ve şiddetti. Ne yazık ki bu bölünmenin ve şiddetin ideolojik temeli Batı’nın yoğun desteği, çıkarcı taktikleriyle oluşturuldu. 2008’de olduğu gibi sırada kurbanlar vardı; şimdi ölenler de işte yine onlardır. Sürekli konuşuyor ve yazıyoruz. İşe yarar mı kimse bilmiyor. Belki de utancımıza peçe olsun diye yapıyoruz bunu. Umut nakillerde TEOG TERCİH REHBERİ 2 eokul’dan şart FİGEN ATALAY illi Eğitim Bakanlığı, sınavla öğrenci alan okullardaki kontenjan boşlukları için bu yıl “nakil” çözümünü getirdi. Öğrencilerin yerleştikleri okullara kayıt yaptırmaması sonucu oluşan kontenjan boşlukları, geçmiş yıllarda ek tercihlerle veya yerleştirmeyle kapatılmaya çalışılırken, bu yıl nakil yoluyla doldurulacak. 22 Ağustos’ta yerleştirme sonuçlarının açıklanmasıyla 25 Ağustos tarihine kadar öğrenciler yerleştikleri okullara kayıt yaptıracaklar. Kayıt işlemi tamamlandığında ise bir okula yerleştiği halde kayıt yaptırmayan öğrencilerden kaynaklanan boş kontenjanlara, öğrenciler nakil başvurularıyla alınacak. Nakil işlemleri 15 Eylül’e kadar devam edecek. Nakillerde geçmiş yıllardaki puan koşulu kaldırıldı. Öğrenciler puanlarına bakılmaksızın boş kontenjanı olan okullara bireysel başvuru yoluyla kayıt yaptırabilecekler. Bu durumda yüksek puanlı okullara düşük puanlı öğrenciler de kayıt yaptırabilecek. Örneğin Galatasaray Lisesi’nde 5 kişilik boş kontenjan olduğunda nakil yoluyla gelen öğrenciler ile tercihle yerleşen öğrenciler arasındaki puan farkı olacak. Bu puan farkının ne oranda olacağı veli ve öğrencileri tedirgin ederken, kayıt ve yerleştirme sürecinin okulların açılacağı tarihe kadar devam edeceği için bu farkın boyutları ancak 15 Eylül’de görülebilecek. Öğrenciler nakillerle birlikte tercih listesinde yer almayan okullara da nakil başvurusunda bulunacak. kontrol M ğur Hazırlık Rehberlik Koordinatörü Nazik Kösegil, velilerin düzenli olarak eokul sistemi üzerinden okulların boş kontenjan durumlarını kontrol etmeleri gerektiğini belirtiyor ve şunları söylüyor: “Nakil başvurusu, eylül ayı sonuna kadar puan barajı olmadan devam edecek. Puan üstünlüğü aynı okula başvuran öğrencilerin seçilmesi durumunda geçerli olacak. Ekim ayından sonra yapılan nakillerde ise başvurulmak istenen okulun taban puanına göre nakil başvurusu alınacak. Bu nedenle veliler 25 Ağustos’ta başlayıp eylül sonuna kadar devam edecek nakil sürecini dikkatli takip etmeliler. Bu takip sırasında öğrencinin puanı çok düşük olsa bile yüksek puanlı öğrencilerin yerleştiği okullara yerleşebilme şansları olacak. Her hafta okullar nakil başvurularını alacak ve Bakanlığa bildirecekler. Hafta bitiminde Bakanlık başvuru sonuçlarını puan üstünlüğüne ve okulların kontenjan durumuna göre eokul sisteminden açıklayacak. Bu süreçte okulların kontenjan boşluklarının eokul üzerinden takip etmek çok önemli. Her haftalık dönemde tek okula başvuru yapılacağından nakil yapılmak istenen okula karar verirken öğrencinin okumak istediği okulu ve kontenjan açığı en fazla okulu dikkate almak önemli.” U Uzmanından velilere altın öğütler Uğur Hazırlık Rehberlik Koordinatörü Nazik Kösegil, tercih sürecinde nelere dikkat edilmesi konusunda velilere şu uyarılarda bulundu: “Yerleştirme sonuçlarının 22 Ağustos’ta açıklanmasıyla birlikte öğrencilerin kesin kayıt süreci başlayacak. 2528 Ağustos tarihleri arasında ise yerleştiği okullara kayıt yaptırmayan öğrencilerden kaynaklanan kontenjan açıklarına nakiller yoluyla öğrenci alınacak. Nakil başvurusunda veliler yalnızca bir okula başvuru yapabilecek. Yerleştirmeye yönelik nakil talepleri, öğrenci velisi tarafından öğrencinin kesin kaydının olduğu okul müdürlüklerine yapılacak. Okullara başvuru yapan öğrenciler puan üstünlüğüne göre nakil olacak. Örneğin Galatasaray Lisesi’nde 10 kişilik boş kontenjan olduğunu ve okula 100 kişi nakil başvurusunda bulunduğunu varsayalım. Bu 100 kişi puanlarına göre sıralanacak ve en yüksek puana sahip 10 kişinin okula nakli gerçekleştirilecek. 29 Ağustos 2014 saat 19.00’da nakil yerleştirme işlemleri tamamlanacaktır. Yerleştirmeye yönelik nakil işlemleri benzer biçimde eylül ayı sonuna kadar haftalık dönemler halinde devam edecek. Yerleştirmeye yönelik nakil başvuruları, haftalık olup, her bir dönem için ayrı başvuru yapılacak. Eylül ayı sonuna kadar gerçekleştirilecek olan yerleştirmeye yönelik nakil işlemleri, okulların ilan edilen boş kontenjanları için yapılacak. Nakil yerleştirme döneminde, başka bir resmi/özel okula nakil talebinde bulunan öğrencilerden boşalacak kontenjanlar, bir sonraki haftanın boş kontenjan listesinde yer alacak. Söz konusu işlemler sonucu nakil talebi gerçekleşenler ve boş kalan kontenjanlar eokul sistemi üzerinden ilan edilecek.” l Okul seçiminde nelere dikkat edilmeli L 4 Eğitim öğretim 4 Fiziki yapı Fiziki yapı eğitim kalitesini ve öğrencinin sosyal gelişimini birebir etkiler. Dersliklerin büyüklüğünün öğrenci sayısı ile orantılı olması, eğitimin kaliteli olabilmesi için en önemli etkendir. Ayrıca öğrencilerin sosyal özelliklerini geliştirebileceği ve bağımsız bir birey olmasını sağlayacak etkinliklere katılabileceği spor alanlarının olması, öğrendiklerini kullanmasını ve pekiştirmesini sağlayacak laboratuvarların okulda yer alması önemli. Bir okulun fiziksel yapısı her zaman eğitimi güçlendirici ve destekleyici olmalıdır. özellikleri ise seçimi, öğrencinin alacağı eğitim kalitesini, sosyal gelişimini, üniversite ve meslek seçimini etkiler. Bu yüzden lise seçimi yapılırken okulların pek çok farklı özelliğinin değerlendirilmesi gerekiyor. Öğretmen kadrosunun niteliği, okulun ÖSS ve diğer akademik alanlardaki başarısı, okulun eğitimöğretim düzeyi hakkında fikir verir. Yabancı dil eğitimi gençlerin çağı yakalaması için önemlidir. Bu yüzden özellikle yabancı dilde eğitim veren lise türlerinden herhangi birini seçecek olan öğrencilerin ilgili okuldaki yabancı dil öğretmen kadrosunun niteliği, yabancı dilde yapılan etkinliklere dikkat etmeleri gerekir. ? hizmetler 4 Destek Okulun rehberlik servisinin çalışmaları öğrencinin sosyal ve zihinsel gelişimini desteklemeli. Özellikle mesleki rehberlik çalışmalarının yapılması, öğrencinin bundan sonraki eğitim yaşamını sağlıklı bir şekilde yönlendirebilmesi için önemli. Ayrıca okul idarecilerinin ve rehber öğretmenlerin velilerle iletişimi, eğitimin desteklenmesi için önemli olan kriterlerden biri. AİHM’DEN ATAYKAYA KARARI Türkiye’ye biber gazı cezası DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 2006’da Diyarbakır’da başına biber gazı kapsülü isabet etmesi sonucu yaşamını yitiren Tarık Ataykaya’yla ilgili davada Türkiye’yi haksız buldu. AİHM, Türkiye’nin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin yaşam hakkıyla ilgili maddesini ihlal ettiğine hükmetti. Mahkeme, baba Mehmet Ataykaya’ya mahkeme masrafları dahil 70 bin Avro ödenmesine karar verdi. Gerekçeli kararda, Türkiye’nin, ölüm nedeniyle ve sorumlularla ilgili etkili soruşturma yürütmediğine de hükmedildi. Kararda, “Türkiye’den yaralanma ve ölüm riskinin ortadan kaldırılması için biber gazı kullanımının belirli kurallara bağlaması” istendi. AİHM, bu tür silahların gösterilerde yine uygunsuz kullanılması halinde Türkiye’nin yeniden mahkum edilebileceği uyarısında bulundu. ‘Kullanımı kurallara bağlanmalı’ BİTTİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle