08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 TEMMUZ 2014 PERŞEMBE 18 SPOR HOLLANDA’YI DEVİREN TANGOCULAR FİNALDE ALMANYA’NIN RAKİBİ OLDU ARJANTİN PENALTILARLA HOLLANDA: 2 ARJANTİN: 4 STAT: Arena de Sao Paulo HAKEMLER: Cüneyt Çakır, Bahattin Duran, Tarık Ongun HOLLANDA: Cillessen, Kuyt, Vlaar, De Vrij, Martins Indi (dk. 46 Janmaat), Blind, Wijnaldum, Sneijder, De Jong (dk. 62 Clasie), Robben, Van Persie (dk. 96 Huntelaar) ARJANTİN: Romero, Zabaleta, Demichelis, Garay, Rojo, Biglia, Mascherano, Perez (dk. 81 Palacio), Higuain (dk. 82 Aguero), Messi, Lavezzi (dk. 101 Rodriguez) PENALTILAR: Vlaar (), Messi (+), Robben (+), Garay (+), Sneijder (), Aguero (+), Kuyt (+), Rodriguez (+) SARI KARTLAR: Martins Indi, Huntelaar (Hollanda); Demichelis (Arjantin) l2014 Dünya Kupası’nda finali Almanya ile Arjantin oynayacak. Ev sahibi Brezilya’yı 71 yenen Almanya’nın finaldeki rakibi Hollanda’yı penaltı atışları sonrası 42 mağlup eden Arjantin oldu. 90 dakikası ve uzatmaları golsüz tamamlanan maçın seri penaltı atışlarında G.Saraylı Sneijder’in vuruşunu Arjantin kalecisi Romero kurtardı. F.Bahçeli Kuyt ise penaltı atışını gole çevirdi. Almanya Arjantin Dünya Kupası final maçı pazar günü oynanacak. GÖRÜŞ / DR. ERTAN KILCIGİL Dünya Kupası’nda Referandum Futbol her türlü açgözlülüğü kışkırtır. Çünkü her ne kadar bilgisayar, internet ve üç “g”li akıllı telefonların yeri inkâr edilmese de (abartarak söyleyelim) çağımıza “iletişim çağı” demek yerine “televizyon dönemi” demek de olasıdır. Sonuna yaklaştığımız Dünya Kupası’nı yerinde izleyenlerden kat kat daha fazlası milyarlar televizyon karşısında izleyici durumundadırlar. Yerküremizi tehdit eden olumsuzluklara rağmen tüm dünya tam bir ay Futbol Dünya Kupası’na kilitlenmiştir. On günlük, üç ülkeli Avrupa seyahatimde bile her köşe başı kurulan “dev ekran”lardan ülke taraftarları adeta tribündeymiş gibi şarkılar ve tezahürat eşliğinde maçları izlemekteydi. Eğer o dev ekranlardan uzak bir yerdeyseniz, alkış ve sevinç çığlıklarıyla atılan bir golden mutlaka haberdar oluyordunuz. Televizyon kanallarını sadece maçların verildiği kanala yönelten kafe ve pub’lar da gelirlerini Dünya Kupası’na endeksli artırıyorlardı. Çünkü futbol öyle bir spordur ki, başka hiçbir spor dalı bu kadar birleştirici değildir. (8 Haziran 1969’da bir futbol maçından sonra Honduras ve Salvador ülkeleri arasında çıkan savaş ve 29 Mayıs 1985’te Heysel faciası olsa bile). Liverpool’lu bir işçi ile Parisli bir patronu, Yunanlı bir işsizle Koreli “hightech” bir kadroyu bir araya getiren ve aynı “kült” içinde toplayan bir spor olan futbol, “küreselleşme”nin ilk örneğidir. Futbolun bu üstün evrenselliği nedeniyle çokuluslu şirketler, sponsorlar ve televizyonlar yatırdıkları tomar yükü paraların karşılıklarını da almaktadır. Eğlence ve küreselleşmenin zafer çağı olarak adlandırılan bugünkü yerküremizin en “küresel işi” futboldur. Çünkü yaklaşık üç milyar tüketici ile en baş köşede yer alan futbola, küresel şirket CocaCola bile erişememiştir. Yani kısaca “top ekonomisi” başlı başına bir ekonomidir ve en tepededir. Paranın ağırlığı karşısında gelişen doping, şiddet ve hatta ırkçılık; futbolun utanç verici sorunları olsa bile, futbolu tümüyle mahkum etmek, bazı seçilmişlerin görevi kötüye kullanması nedeniyle (!) demokrasiyi mahkum etmeye benzer. Karşıtlıklar doğurduğu için tartışmadan vazgeçmek, sözde bazı düşünceleri yazdığı için entelektüelleri veya öksürdüğü için hastayı mahkum etmek neyse, futbolun tartışmalı sorunları nedeniyle de futbolu hepten mahkum etmek aynıdır. Yeryüzündeki tüm devletler artık Çin Seddi’nden daha kuvvetli siperlerle milliyetçi oldular. Bu siperlerin en önemlileri de çıkar savaşları ve spordur. Tartışılmaz bir paralellik gösteren bu durum karşısında her ülkenin ordusu yanında, taraftar olan en yaygın spor olan futbol “milis güçleri” de oluştu. Kupaya katılan ülkelerin kendi takımları elendikçe başka takımları destekleyenler olduğu gibi kupanın başından beri kupada olmayan ülkelerin insanları da gönüllerindeki takımları elendikçe değiştirip desteklemeye devam etmektedirler. Tüm uluslar, birliklerinin sembolü ve değerlerinin bayrağı olan ulusal takımları çevresinde her zaman bir araya gelmiş ve bundan sonra da geleceklerdir. Ulusal gurur ve bayrağın renkleri ulusa bağlılığın bir sembolüdür. Bu sembol eğer gündelik bir referandumsa, uluslararası maçlar da düzenli olarak tekrarlanan doksan dakikalık referandumlar yapma olanağı vermektedir. eleş tiri ADNAN DİNÇER Şifrenin İnadı Arjantin ile Hollanda finalist olmak için verdikleri mücadelede çok tedbirliydi. İki futbol ekolünün yarı finalistleri, Almanya karşısına çıkabilmek için gol atmaktan ziyade yememek tedbiri ile oynadılar. Çok başarılı defansif görüntüler oyunda etkindi. Sahada kilitlenen iki oyuncu vardı. Biri Messi diğeri ise Robben. Hollanda son andaki sert ve kararlı müdahalelerde başarılıydı. Arjantin ise ceza alanı dışında kurduğu kaliteli ve kademeli alan savunmasında üstündü. Bu tedbirlerin ana nedenlerinden birisi, bir gün önceki karşılaşmanın psikolojik ortamıydı. Oyun içinde futbol oynamaya çalışan ama uzayan mücadelede yine de kasıtlı olmayan sert müdahaleler vardı. Cüneyt Çakır topu oyunda tutmak için çok başarılı bir yönetim gösterdi. Di Maria’nın olmayışı Arjantin’de Messi’yi yalnız bırakırken Van Gaal ise Robben’i hızlandıracak çare olarak Kuyt’u kullanmak istedi. Önce sağ kanattan başlayan Kuyt, ikinci yarıda sol tarafın orta yapan oyuncusu oldu. Ancak Arjantin savunması topları karşılamayı bildi. Özellikle Zabaleta, Mascherano, Garay birçok pozisyonda başarılıydılar. Bu karşılaşmada Lavezzi bekleneni veremezken daha sonra oyuna giren Agüero da oyuna gol getiremedi. Genç Perez başarılı ve hareketliydi ama Di Maria olamadı. Gelen yağmurla birlikte gol umduğumuz mücadelede kısır bir uzatma yaşasak da Dünya Kupası finalisti olmanın ne kadar zor olduğunu göstermesi açısından bir gece önceye oranla akılda kalabilecek bir mücadele izledik. Penaltılara kadar uzayan oyunda, kişisel teknik özellikleri daha iyi olan ve kalecisi Romero ile Arjantin, Güney Amerika’yı temsil etme başarısını gösterdi ve finalde Almanya’nın rakibi oldu. C BU ONUR ÇAKIR’IN üneyt Çakır ile yardımcıları Bahattin Duran ve Tarık Ongun dün gece tarihi bir başarıya imza attı. Çakır ve yardımcıları Dünya Kupası yarıfinalindeki Hollanda Arjantin maçında görev yaptı. Çakır böylece, UEFA Euro 2012’de yönettiği yarıfinalin ardından milli takım müsabakaları seviyesinde bir büyük başarıyı daha yaşadı. Çakır’ın kariyerinde Hollanda Arjantin yarıfinali yeni bir zirve anlamına geliyor. Daha önce FIFA Dünya Kulüpler Şampiyonası’nda final yöneten Çakır, UEFA Euro’nin yanı sıra FIFA U20 Dünya Kupası, UEFA Şampiyonlar Ligi ve UEFA Avrupa Ligi’nde yarıfinallerde düdük çalmış, Şampiyonlar Ligi Finali’nde dördüncü hakemlik yapmıştı. Cüneyt Çakır ayrıca Doğan Babacan’ın 1974’teki katılımından 40 yıl sonra FIFA Dünya Kupası’nda maç yöneten ilk Türk hakem olmuştu. TFF Hakem İşleri Müdürü Burçin Keskin, Merkez Hakem Kurulu (MHK) Eğitim Direktörü Oğuz Sarvan ile MHK Üst Klasman Gözlemcisi ve Cüneyt Çakır’ın babası Serdar Çakır, dünkü yarıfinal mücadelesini statta izledi. Alman basını, Löw ve öğrencilerini göklere çıkarırken, Der Spiegel uyardı Sözcükler yetmedi! OTOBÜSLER YAKILDI KAN DÖKÜLDÜ lDünya Kupası yarıfinalinde Almanya’ya 71 kaybederek büyük şoka uğrayan Brezilya’da maç sonunda ortalık karıştı. Brezilya 29. dakikada 50 geriye düştükten sonra stadı boşaltan taraftarlar maç sonunda ise Brezilya’nın forveti Fred’e saldırmak istedi. Güvenlik çitini kırarak Fred’e saldırmaya çalışan Brezilyalı taraftar, görevliler tarafından gözaltına alındı. Fred 70. dakikada oyundan çıkarken taraftarlar tarafından ıslıklanmıştı. Maç sonrası Sao Paulo’da çıkan olaylarda ise 20 otobüsün bir garajda ateşe verildiği şehrin başka bir noktasında ise 3 otobüs ve bir elektronik mağazasının yakıldığı, meydanlarda ise protestoların sabah saatlerine kadar devam ettiği ve hafif şekilde yaralananlar olduğu öğrenildi. Dünyaca ünlü Copacabana plajında ise topluca maç seyredilen alana giren hırsızlarla futbolseverler arasında gerginlik yaşandı. Polis biber gazı kullanarak olası bir büyük kavganın önüne geçti. KENAN AYDINOĞLU BERLİN Almanya’nın 2014 FIFA Dünya Kupası yarıfinal maçında ev sahibi Brezilya’yı 71 yenerek finale yükselmesi, Alman basınında tüm ülke sorunlarının bir kenara bırakılmasına neden oldu. Birçok günlük siyasi gazete, haberi 1. safyadan büyük puntolu başlıklarla okuyucularına aktardı. Bild gazetesi, 10 sayfasını Alman Milli Takımı’nın tarihi başarısına ayırdı. İlk sayfaya ‘Kelimesiz’ manşetini atan ve karşılaşmanın skorundan başka bir şeyin yer almadığı gazetede tam sayfa Toni Kroos ve Sami Khedira’nın fotoğraflarına yer verildi. Brezilya karşısında atılan her gole birer sayfa ayıran ve gollerin hikâyesine yer veren gazetenin iç sayfasındaki haberinin başlığı, “90 dakika 7 gol, sonsuzluk için bir galibiyet” oldu. Ayrıca gazete, okuyucularına, 2014 Dünya Kupası’nın yarıfinalinde Brezilya’ya karşı dünya kupalarındaki 16. golünü kaydederek en fazla gol atan oyuncu olan Miroslav Klose’nin posterini dağıttı. Die Welt Kompakt gazetesi de Almanya’nın Brezilya karşısında aldığı galibiyeti okuyucularına ‘Yedinci mucize’ başlığıyla duyurdu. Ayrıca Löw’ün ve henüz taçlarını giymemiş kahramanların şampiyonluğuna, bir adım kaldığı ifade edildi. Berliner Morgenpost ise BREZİLYA BASINI KAN AĞLIYOR lBrezilya basınında atılan manşetlerde maç sonrası yaşanan büyük hayal kırıklığı gözler önüne serildi. Lance gazetesi “Tarihin en büyük utancı” manşetini atarken O Globo ise “Utançların utancı. Katledildi, ezildi, yok edildi” şeklinde manşet attı. The Guardian ise, “Almanya, 71’lik hezimetle ev sahibinin kalbini kırdı” şeklinde manşet attı. “Belo Horizonte mucizesi” başlığını kullanarak atılan tüm gollerin fotoğraflarını ilk sayfadan verdi. Almanya’nın tarihi maçta Dünya Kupası’nın ev sahibi takımı Brezilya’yı 71 mağlup ettiğine dikkat çekilen haberde, Almanya’nın final sevinci yaşadığı kaydedildi. Berliner Kurier gazetesi, “Berlinliler bu gazeteyi torununuz için satın alın” başlığını kullanarak ilk sayfada Alman futbolcularının sevinç fotoğrafına yer verdi. Gazetenin iç sayfasında da “Bu rüya değil! Bu rüya futboldu” başlığıyla Almanların Dünya Kupası’nda yarıfinalde aldığı galibiyeti duyurdu. Sport Bild dergisi, “Yıldırım savaşı Almanya Brezilya’yı katletti” manşetini attı. Spiegel gazetesi Almanya’nın galibiyetinin abartılmaması gerektiğini yazdı. “Niersbach zaferin coşkusunda...Çıldırmış bir başkan” başlıklı haberinde şu cümleleri paylaştı: “71’lik zaferin ardından Alman takımı “Sakin olun; henüz hiçbir şey kazanmış değiliz” derken DFB (Alman Futbol Federasyonu) Başkanı Niersbach, takımın kapılmadığı coşkunun etkisinde.” Gazetenin haberinde Löw’ün konuşmalarına dikkat çekildi. Löw, “Biraz alçakgönüllü olmakta fayda var” derken Niersbach Alman basınının “Brezilya’nın bugünkü oyunu sizi şaşırttı mı?” sorusuna “Hayır. Sadece takımımızın performansı beni şaşırttı” yanıtı verdi. Frankfurter Allgemeine gazetesi Löw’ün basın açıklamasını “Löw kibirliliğe karşı uyardı” başlığıyla aktardı ve şu konuşmalara yer verdi: “Alman milli takımının tarihi zaferinden sonra Löw, kadronun konsantre oyununu övdü, ancak finalden önceki düşüncesini de belirtti: Kimse kendini yenilmez hissetmesin. Galibiyetimizi göklere çıkarmamak gerek. Şimdi alçakgönüllü olma ve final maçına sakince hazırlanma zamanı.” ‘SORUMLU BENİM’ lBrezilya’nın hezimete uğradığı maç sonrası açıklamarda bulunan Brezilya Teknik Direktörü Luis Felipe Scolari, “Bu sonucun sorumlusu benim. Bu skorun sorumluluğunu paylaşabiliriz ama taktiği belirleyen kişi bendim. Elimizden geleni yapmaya çalıştık ama biz büyük bir Alman takımı ile oynadık. Gollere tepki veremedik. Brezilyalı insanlara mesajım şudur: Bizi bu skor nedeniyle bağışlasınlar. Hâlâ oynamak için bir sebebimiz var” ifadelerini kullandı. ‘SCOLARI İÇİN ÜZGÜNÜM’ lTarihi bir skor elde edip finale çıkan Almanya’nın Teknik Direktörü Joachim Löw, “Brezilyalı oyuncuların, Scolari’nin ve Brezilya taraftarının ne hissettiğini, 2006 yarıfinalinde oynadığımız İtalya maçı nedeniyle anlayabiliyorum. Scolari için üzgünüm. Harika duygular yaşıyoruz. Kazandık. Finale gitmeyi başardık. Bu skoru beklediğimizi söyleyemem. Şansları iyi değerlendirdik ve baskıyı iyi kullandık” şeklinde konuştu. OYNAYANLAR ZENGİN OLDU lDünya Kupası yarıfinalinde oynanan BrezilyaAlmanya maçı futbolseverleri mest ederken bahis oynayanlar ise bu maçtan kârlı çıktı. Almanya’nın galibiyetine 2,20, 7+ gole 1’e 25 ve 51’den sonraki skorlara ise 1’e 80 oran verilmişti. Avrupa basınından ise maç üzerine bahis oynayanlar hakkında ilginç iddialar geldi. Hollandalı bir futbolseverin Almanya’nın 71 kazanacağına 600 Avro yatırıp 1,3 milyon Avro kazandığı, Alman bir taraftarın ise Khedira’nın gol atıp Almanya’nın 71 kazanacağı bahsine 20 Avro yatırıp 46 bin Avro kazandığı iddia edildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle