25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 HAZİRAN 2014 PERŞEMBE 12 DİZİ BAKANLIK RAPOR HAZIRLADI Tarım işçilerinin yaşam şartlarında hiçbir iyileşme yok. Derme çatma barakalar ve düşük ücretler. İstekleri insanca çalışmak ve yaşamak Mevsimlik köleler Mevsimlik tarım işçiliği Çukurova ile sınırlı olmasa da, en yoğun yaşandığı yer burası. Sayıları Çukurova’da 1 milyonu bulduğu tahmin edilen mevsimlik tarım işçileri, Hakkâri’den, Malatya’dan, Van’dan, Antep’ten, Urfa’dan geliyorlar. Ulaşımları da toplu halde kamyonlarla, kamyonetlerle, posta trenleriyle sağlanıyor. Tarla kenarlarında, bataklıklarda, yol boylarında, sulama kanallarının kenarlarında, sazlıklarda kuruyorlar çadırlarını. Şimdi ben de, Karataş’taki Çalkalı köyünde, kamıştan yapılmış yol kenarındaki çadırlardan birindeyim. 10 kişilik bir aile, küçük bir çadırda yaşam mücadelesi veriyor. Ailenin en küçük ferdi, 6 aylık Hasan’ın sağ eli enfeksiyon kapmış, boyundan büyük yaralar açılmış. Anneannesi, ilçedeki sağlık ocağına gittiklerini ama kimsenin ilgilenmediğini söylüyor. Zeytinliklere ‘enerji’ tehdidi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Enerji Bakanlığı’nın hazırladığı ve TBMM’ye gönderilen “Elektrik Piyasası Kanunu ile Zeytinliğin Islahı Ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”, yaklaşık 13 milyon zeytin ağacını barındıran Edremit Körfezi’nde endişeyle karşılandı. Güney Marmara Doğal ve Kültürel Çevreyi Koruma Derneği (GÜMÇED) Edremit Körfez Şubesi Başkanı Mehmet Öznal, “İktidarın yağma ve talan politikalarına karşı Gezi ruhuyla direnmeye devam edeceğiz” dedi. Söz konusu tasarıya göre, zeytinlik alanlara en az 3 kilometre uzaklıkta yatırım yapılabileceğine ilişkin sınırlama kaldırılıyor. Bu alanlarda jeotermal, madencilik faaliyetleri, taşocakları, petrol ve doğalgaz işletme projeleri gibi yatırımlar için Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın izni yeterli olacak. Bakanlık gerektiğinde bu yetkisini valiliklere de devredebilecek. AKP iktidarının 2010 yılında da benzer bir girişimde bulunduğunu ve buna karşı 100 bin imza topladıklarını anımsatan GÜMÇED Şube Başkanı Öznal, “Tüm kesimlerin tepkileri ortadayken şimdi yine her zamanki fırsatçılık anlayışıyla bir kez daha zeytinliklerimize göz diktiler ve sinsice girişimlerini başlattılar” dedi. Türkiye’de 150 milyonu aşan zeytin ağacından yaklaşık 13 milyonunun Edremit Körfezi’nde olduğunu vurgulayan Öznal, “Mitolojide ‘Işıklar sahili’ denilen Ege’nin bu kıyıları, efsanevi Kaz Dağları ve Madra Dağı’na sırtını yaslamış, çam ağaçlarının bittiği yerden zeytinlerin başladığı ve dolayısıyla 365 gün yeşil kalan olağanüstü peyzajıyla bir yeryüzü cenneti gibidir. Şimdi bu düzenlemeyle, hem doğal peyzajımızı oluşturan hem de mevcut yasadaki koruyucu hükümlerle yöremizin adeta muhafızlığını yapan kutsal zeytin ağaçlarımızı yağma ve talana açmak istiyorlar. Ancak buna geçit vermemekte kararlılıyz. Gezi ruhuyla kutsal zeytin ağaçlarımızı savunmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Bereketli toprakların sonu mu? Kuraklık, don, dolu ve pas zararı nedeniyle rekoltede yüzde 20’lik düşüş bekleniyor MELTEM YILMAZ 3 gıda alışverişi için ilerde bir köy bakkalı var, oraya gidiyoruz ama orası da borca yazdırınca zam yapıyor, bu yüzden masrafları karşılamamız da güçleşiyor.” ‘Sinsice girişimlerini başlattılar’ Okul hayali Gençdağ ailesi, küçük çocukların okula gitmediğini, 11 yaşından itibaren tarlada çalışmaya başladığını anlatıyor. Ama çocuklar gelmek istemiyor, ne yapmak istediklerini sorduğumda “okul” diyorlar. Hüseyin Gençdağ, tarlalarda çalıştıkları bu 30 yılda hiçbir birikimlerinin olmadığını anlatıyor: “Bizim kaderimiz galiba bu. 6 aylık gelinim şu an güneşin altında çalışıyor, bu küçük çocuklar da ömür boyu burda çalışacak. Her türlü haşerenin, yılanın, farenin içinde yaşamaya çalışmaktan bıktık. Bir gün de biri gelip neye ihtiyacımız olduğunu sormadı. Bir gün de devletten bir süt parası alamadık. Urfa’da toprağımız yok, hiçbir şeyimiz yok. Şurda bir tuvalet bile yok affedersiniz…” 12 saat, 30 lira Gençdağ ailesi, tam 30 yıldır Urfa’dan Adana’ya gelip çalışıyor. Bu yıl 15 Ocak’ta gelen ailenin beş ferdi, sabah erkenden çalışmaya başlayıp gecenin bir yarısı çadıra dönüyor. Günde 12 saati aşan çalışma sürelerinin karşılığında ellerine geçen para ise kişi başı 30 lira. Hüseyin Gençdağ , “yağmurda çamurda gelip çadırı kuruyoruz. Pislik içinde kalıyoruz, donuyoruz. Ama başka ne yapalım? Başka çare yok” diye özetliyor durumu. Ve şu sözlerle devam ediyor: “Çok zor koşullarda yaşamaya çalışıyoruz, anlatılacak gibi değil. Burda yemek yapmak bile havalar soğuk olduğunda imkânsız hale geliyor. Temel Buğdayda 4 milyon ton kayıp MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Geçen aylarda kuraklığın etkilediği tarımı, son olarak bir de sel vurdu. Geçen yıl 22 milyon ton olan buğday üretiminin 18 milyon tona düşmesi bekleniyor. Kaybın yüzde 20’nin üzerinde olacağı vurgulanıyor. Üretimin tüketimi karşılamayacağı da kesinleşti. Bir zamanların tahıl ambarı Türkiye yine buğday ithal edecek. Arpa ve diğer hububat ürünlerinde de düşme bekleniyor. Hükümetin verdiği destekler ise 5 yıldır yerinde sayarken girdi fiyatları katlanarak arttı. Üretici tarladan kaçıyor. Türkiye Ziraatçılar Derneği’nin (TZD) Hububat ve Bakliyat Raporu’na göre bu yıl kuraklık, don, dolu ve pas zararı nedeniyle buğday rekoltesinde yüzde 20’nin üzerinde kayıp olacak. ÇAY ÜRETİCİLERİ DİKKAT! Çaykur’dan kimyasal uyarı Ekonomi Servisi Çaykur Genel Müdürlüğü, arazisinde yabancı otlarla mücadele veya başka amaçla kimyasal ilaç kullanan üreticilerin çayının alınmayacağını açıkladı. Şirket tarafından yapılan yazılı açıklamada, Türk çayının, dünyadaki rakip çay üreticisi ülkelerle rekabet edebilmesi noktasında en önemli avantajının, üretiminde kimyasal ilaç ve katkı maddesi kullanılmadığı gerçeği olduğu belirtildi. Çaykur Yönetim Kurulu’nun 18 Mayıs 2010’da, Türk çayının kendine özgü ve tamamen doğal olma özelliğinin korunması amacıyla, yabancı ot ilacı kullanan üreticilerin yaş çay ürünlerinin satın alınmaması konusunda caydırıcı önlemlerin alınması, aksi hareket edenlere gerekli yaptırımların uygulanması kararı aldığı hatırlatılan açıklamada, “Buna rağmen alınan duyumlar neticesinde, münferit de olsa bazı üreticilerimizin yabancı ot ilacı kullandıkları tespit edilmiştir. Bir kez daha hatırlatmakta fayda görüyoruz. Bu konuda aksi hareket edip arazisinde yabancı otlarla mücadele veya başka amaçla kimyasal ilaç kullanan üreticilerimizin çayı kesinlikle satın alınmayacaktır” ifadelerine yer verildi. tarladan kaçtı Türkiye Ziraatçılar Derneği’nin (TZD) Hububat ve Bakliyat Raporu’na göre, bakliyat üretimi de son yıllarda yüzde 12 ile 76 arasında değişen oranlarda düştü. Türkiye bu ürünlerin tamamında ithalatçı konumuna geldi. Düşme baklada yüzde 76, yeşil mercimekte yüzde 49, bezelyede yüzde 23’e ulaştı. Bir önceki yılla kıyaslandığında 2013 yılında nohut üretimi yüzde 2.3 oranında azalarak 518 bin tondan 506 bin tona, kırmızı mercimek yüzde 3.7 oranında azalarak 410 bin tondan 395 bin tona, kuru fasulye üretimi yüzde 2.5 azalarak 200 bin tondan 195 bin tona düştü. Toplam bakliyat üretimi ise yüzde 3.6 oranında azaldı. Rapora göre, hükümetin verdiği destekler yetersiz kalınca üretici de tarladan kaçtı. Çeltik, kuru fasulye, nohut ve mercimekte kilo başına 10 kuruş prim desteği ile dekar başına 4.3 TL mazot ve 5.5 TL de gübre desteği veriliyor. Beş yıldır bu destekler aynı. Girdi fiyatlarındaki artışlar ise bu sürede katlanarak arttı. Bu durumun bir sonucu olarak üretici bakliyat ekiminden vazgeçti. Türkiye’de bakliyat ekilen tarım alanları 1990’da 20 milyon dekarken 2012 yılına gelindiğinde yüzde 62 azalarak 7.7 milyon dekara geriledi. Ürünler bazında tek tek bakıldığında ekilen alanlar nohutta 8.9 milyon dekardan 4.2 milyon dekara, fasulyede 1.7 milyon dekardan 932 bin dekara, kırmızı mercimekte 6.3 milyon dekardan 2.1 milyon dekara, yeşil mercimekte ise 2.8 milyon dekardan 227 bin dekara düştü. Üretici Olağanüstü kurak Raporda, hububat gelişimi açısından son derece önemli olan 2013 Aralık ile 2014 OcakŞubat aylarını kapsayan üç aylık dönemde, meteorolojik olarak “olağanüstü kurak” tabir edilen bir dönemden geçildiğine dikkat çekildi. Bu dönem 40 yıldır yaşanan en kurak üç aylık dönem oldu. Bitti Buğdayın gelişmesi açısından çok önemli olan şubat ayı yağış ortalaması 24.6 mm’de kaldı. Bunun normal olarak 70.4 mm olması gerekiyordu. Mart ayıyla birlikte yağışlar mevsim normallerine yaklaşmaya başladı. Nisan ayında ise özellikle buğday ekilen bölgelerde mevsim normallerini aştı. Bu yağışlar, buğdayı özellikle İç Anadolu Bölgesi’nde kurumaktan kurtardı. Meteorolojik kuraklığa bağlı tarımsal kuraklık tehlikesi son anda atlatıldı. Ancak geçmiş aylarda yaşanan kuraklık nedeniyle hububat normal gelişmesini sağlayamadı. Çukurova gibi erken hasat yapan bölgelerde son yağışlar bir fayda getirmedi. Birçok tarla hasat yapılmadan yeniden sürüldü. Daha sonra dengesiz yağışlara bağlı olarak Trakya bölgesi başta olmak üzere bazı bölgelerde “pas hastalığı” görüldü. Ardından özellikle İç Anadolu Bölgesi’nde dolu zararları yaşandı. Buğday rekoltesinde geçen yıla göre en az yüzde 20 civarında bir düşme olacağı kesinleşti. Rapora göre, geçen yıl 22 milyon ton olarak gerçekleşen buğday üretiminin 18 milyon tona düşmesi bekleniyor. Bu üretim rakamı geçen yıllardaki tüketime yakın bir rakam. Ancak kalite kaybı ve başta Suriye olmak üzere dışarıdan göç nedeniyle tüketimin artacağı düşünüldüğünde bu yıl üretim tüketimin altında kalacak. Rapora göre Toprak Mahsulleri Ofisi’ne (TMO) sıfır gümrük oranıyla 2.5 milyon ton buğday ithal etme yetkisi verilmesi de bunu gösteriyor. Bu yıl arpa ve diğer hububat türlerinde de rekolte düşmesi bekleniyor. YAŞ ÇAY ALIMLARI BAŞLADI Yüzde 15 ürün kayıbı var ÖMER ŞAN RİZE Yaş çay sezonunu değerlendiren Çaykur Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, tamamlanan 1. sürgün alımlarının ardından, bu hafta başından itibaren 2. sürgün yaş çay alımlarına başladıklarını söyledi. Genel Müdür Sütlüoğlu ayrıca, mayıs ayı yaş çay bedellerinin de ödenmeye başlandığını, ödemelerin ramazana kadar tamamlanacağını sözlerine ekledi. Çaykur’da düzenlediği toplantıda konuşan Genel Müdür Sütlüoğlu, 2. sürgün çay alımlarında dekar başına 375 kilo kota uygulanacağını açıkladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle