Katalog

13 HAZİRAN 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Komisyonda ‘Sarraf affı’ tartışması MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Kamuoyunda “taşeron tasarısı” olarak bilinen ve çalışma yaşamını “alt üst” eden yasa tasarısının Plan ve Bütçe Alt Komisyonu’nda görüşülmesi sırasında “Rıza Sarraf” tartışması yaşandı. CHP milletvekilleri, şirketlere bilançolarında gözüken, ancak işletmede bulunmayan kasa farklarını 3 ay içerisinde düzeltme olana ğı sağlayan düzenlemenin “Rıza Sarraf affı” anlamına geldiğini söyleyerek önergeye itiraz etti. Ancak önerge AKP’liler tarafından kabul edildi. Önceki günkü görüşmelerde, ilk kez Cumhuriyet’in gündeme getirdiği taşeron tasarısı ile birleştirilen “af” teklifindeki şirketlere bilançolarını düzeltme hakkı tanıyan madde üzerinde tartışma çıktı. Komisyon üyesi CHP Ankara Milletvekili İzzet Çetin, bu öner genin “para aklama” anlamına geldiğini söyledi. İşletmenin açıklarını yüzde 3 vergisini ödeyerek kapatabileceğine işaret eden Çetin, “Bu 17 Aralık’tan bu yana ortaya çıkarılan kara paraların aklanması operasyonu” dedi. Çetin, “Çok net. Bu Rıza Sarraf affı” diyerek düzenlemeye itiraz etti. Çetin, devlet demiryolları projele Hazine’ye bir yük daha rine işletmelerin bütçe gelir ve gider kalemleri ile ilişkilendirilmeksizin Hazine garantili dış borç alma hakkı verildiğini de söyledi. Çetin, “Sayıştay bunu denetleyemeyecek. 20142018 döneminde yatırım programlarında olmayan projeler için Hazine garantili dış borç alacaklar” dedi. Çetin’in verdiği bilgiye göre, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği üyelerinin aidat borçlarına da af getirildi. Ninova Düştü Aslında gerçeği adıyla anacaksak “stratejik derinlik” yer ile yeksan oldu demeliyiz. Ya da en baştan başlayalım; ABD’nin 20 Mart 2003’te salı sabaha karşı başlayan Irak işgali nihayet kanlı bir savaştan ve onu izleyen kanlı savaşlardan sonra amacına ulaştı; Irak üçe bölündü. Şimdi artık Irak yerine gittikçe küçüleceği belli olan Şii Irak, IŞİD şeriat devleti ve geleceği henüz belirsiz Irak Kürdistanı’ndan söz etmek gerçekçi olacaktır. Kendi yarattığı Frankenstein’dan ödü kopan ABD’nin bölgeye askeri bir müdahalesini düşünen ve böylece Irak’ın toprak bütünlüğünün korunacağı hesabı yapanlar da sığ stratejilerinde boğulmayacaklarsa eğer, gerçeği görsünler artık; iş işten geçmiştir. El Kaide’nun kurucusu Usame bin Ladin, Baba Bush’un iş ortağıydı. Aynı uluslararası şirketin hissedarıydılar. Uzun işbirliği yıllarından sonra ikiz kulelere saldırı ile araları açıldığında büyük hesaplaşmanın alanı olarak Irak seçilmişti. Saddam işin bahanesidir. Irak’ın bölüneceği ve Ortadoğu’da dengelerin yeniden kurulacağı o günlerde belli olmuştu. Artık tamamdır. HHH Ama bu savaşı ABD’nin kazandığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. ABD kaybedenlerdendir. Bundan böyle yeni oluşan gerçekliği kabul etmekten ve yeni bir strateji oluşturarak enerji kaynaklarında gittikçe azalan egemenliğini yeniden kurmaya çabalamaktan başka çaresi yoktur. Hesapları tutmamıştır. Bir kaybeden daha var: Türkiye’dir. Daha doğrusu her attığı adımda batağa saplandığını gördüğü halde politikalarında radikal değişikliklere cesaret edemeyen, yanlışlarının peşindan sürüklenmeyi istikrarlı politika zanneden AKP yönetimidir. Stratejik derinlikte ne strateji, ne de derinlik var. Bu gerçeği cümle âlem gördü, ama Erdoğan Davutoğlu ikilisi hâlâ göremiyor. HHH Peki bundan sonrası için işe yarar bir politika oluşturulabilir mi? Kuşkusuz oluşturulabilir. İlk koşulu gerçeklerin görülmesidir. İthal edilen sorunları çözebilmek için neleri hem de ağır bir bedel ödeyerek satın aldığınızı görmelisiniz. Size pahalıya geldi ve ucuza kurtulamayacaksınız onlardan. Ama yine de ülkenizi koruyabilir, bundan sonrası için halkınızı belalardan uzak tutabilirsiniz. Saçma sapan stratejilerinizi, taktiklerinizi terk edin artık. Büyüklük taslamaktan vazgeçin. Kendinizi değil, ülkenizi düşünün. Var olan ve çözeceğinizi söylediğiniz ama her geçen gün içinden çıkılmaz hale getirdiğiniz büyük sorunu, Kürt sorununu kendi kurtuluşunuz için kullanmayı bırakın. O büyük bir sorundur ve eski araçlarla, eski mantıkla çözülemez artık. Kürt sorununun çözümü bundan böyle yalnızca Türkiye’nin laik, demokratik bir ülke olarak varlığını sürdürebilmesi için değil, bölgenin görece istikrar kazanabilmesi, emperyalist müdahalelerin dizginlenebilmesi için de temel koşul haline geldi. HHH Musul’un, tarihteki unutulmaz adıyla Ninova’nın düşüşü acıdır ama bir dönüm noktasıdır. Kürtlerin de Türkiye Cumhuriyeti’nin de gerçeği görmesi gerekiyor. Irak Kürdistanı ve Türkiye, Rojava’yı dikkate almayan, iflas etmiş Suriye politikalarını hızla terk etmek durumundadırlar. Türkiye ve Türkiye’nin Kürt siyasetçileri zaman yitirmeden sorunu çözmenin yaşamsal olduğunu kavramalı ve kendi dar siyasal çıkarları için değil, büyüyen ve bir çığ gibi üstümüze gelen felaketi önlemek için işbirliği yapmalıdırlar. Irak parçalandı. ABD ve öteki Batı ülkeleri yeni ve insan faktörünü hiç hesaba katmayan planlarla sofraya yeniden oturma hazırlıkları yapıyorlar. Musul Konsolosluğu’nun basılmasından sonra Davutoğlu da “Kimse gücümüzü sınamaya kalkmasın” demekten vazgeçsin. Ve kabul etsinler artık, yeni politikalar eski politikacılarla yürütülemez. Tarih kitapları bu gerçeğin ibretlik örnekleriyle doludur. 2 bin 517 hâkim ve savcının yerini değiştiren kurul 17 Aralık ve TIR savcılarını sürdü HSYK ‘kelle’ aldı ALİCAN ULUDAĞ ANKARA Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), 17 Araike savcısının rütbesi gitti lık operasyonu sonrası hükümetin büyük önem verdiği adli ve idari Aziz Yıldırım’ın da arasında buyargı yaz kararnamesini gece yalunduğu çok sayıda kişinin ceza alrısı açıkladı. Kurul içinde kriz çıkamasına neden olan Şike soruşturran ve üye Teoman Gökçe’nin istimasını yürüten Mehmet Berk’in fasına neden olan kararname kaprütbesi alındı. Küçükçekmece Başsamında 2 bin 517 hâkim ve savsavcı Vekilliği görevinden alınan cının yeri değişti. Özellikle 17 AraBerk, Bakırköy’e düz savcı oldu. lık operasyonu ile Adana’da MİT’e Balyoz soruşturmasını yürüten, daait TIR’ların durdurulmasına ilişkin ha sonra Bakırköy’e Başsavcı Vesoruşturmada görev alan hâkim ve kili olarak atanan Hüseyin Ayar’ın savcılar sürgün yedi. 43 ilin başsavda görev yeri değişti. Ayar, tenzicısı değiştirilirken bunların bir kısli rütbe ile Küçükçekmece savcısı mı tenzili rütbe ile düz savcı yapıldı. oldu. Hrant Dink davasında savcı Operasyondan idare mahkemeleri olarak görev yapan ve mahkemenin de nasibini aldı. Ankara’da 7 mahörgüt yok kararına itiraz eden Hikkeme başkanı görevinden alınırken met Usta, benzer şekilde başsavTwitter yasağının kaldırılması kararı cı vekilliği görevinden alınarak Büveren 15. İdare Mahkemesi’nin iki yükçekmece Savcılığı’na getirildi. üyesi Danıştay’a gönderildi. uban yeniden İstanbul’da Başbakan Tayyip Erdoğan’ın 17 Aralık operasyonu sonrası “AdliyeBir dönem Balyoz davasında verlerdeki paralel yapıyı temizleyediği kararlar nedeniyle sürülen yargıç ceğiz” açıklamasıyla gözlerin çevOktay Kuban’a kararnamede sürprildiği yargıda taşlar yerinden oynariz bir atama çıktı. Balyoz tutukluları dı. HSYK 1. Dairesi’nin çarşambaÇetin Doğan’ın da aralarında buyı perşembeye bağlayan gece yarılunduğu birçok sanığın tahliyesine sı açıkladığı kararname ile özellikkarar veren Kuban, o dönem özel le 2010 referandumu sonrasında yetkisi kaldırılarak Eskişehir’e atanoluşturulan yeni HSYK’nin yaptığı mıştı. Daha sonra Bakırköy’e atanan atamalar bir bir geri alındı, cemahâkim Kuban, yeniden İstanbul’a ate yakın hâkim ve savcılar pasifihâkim olarak görevlendirildi. ze edildi. Ankara’da Başsavcı Vekili Nuaşsavcılar ri Yiğit düz sav düz savcı cı olarak Sincan’da Kararnameyle adı değişen Anka120 yerin başsavra Batı Cumhuriyet Haber Merkezi HSYK cısı görevinden alıSavcılığı’na atandı. kararnamesiyle İstanbul narak değiştirildi. Başbakan’ın çalışma Cumhuriyet Başsavcılığı’na Bu kapsamda aradüz savcı olarak atanan ofisinde bulunan bölarında Bursa, HaŞike davası savcısı Mehmet cek soruşturmasını tay, Konya, EskiBerk’in üç koruması geri yürüten savcı Hüseşehir, Van, Hakkâri çekildi. Radikal’in internet yin Şahin, terfi edeve Trabzon’un da sitesinde yer alan habere rek Ankara Başsavolduğu 43 ilin başgöre, savcı Berk yakın cı Vekili oldu. Yine çevresine şunları söyledi: “Üç savcısı değiştirilAnkara’da düz sav korumam vardı, aldılar. Benim di. Görevden alıcılar Mehtap Öğeç Şike soruşturmasından nan başsavcılaile İlhan Ayaz, başdolayı fanatik taraftar rın bir kısmı tenzili savcı vekilliği göre‘hayran grubum’ var. Üç rütbe ile düz savyıldır Kadıköy ve Taksim’e vine getirildi. cı yapıldı. Van gi Elvan’ın ölümüne ilişkin soruşturmayı yürüten savcı Faruk Bildirici Antalya Hâkimliği’ne atandı. HDP’DEN CHP’YE CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ MESAJI Ş K Görüşmenin ardından Kılıçdaroğlu ve Kürkçü basın toplantısı düzenledi. Fotoğraf: AA) F.BAHÇE SAVCI BERK’İ İFADEYE ÇAĞIRDI B ‘Bizi AKP adayına mecbur bırakmayın’ AYŞE SAYIN sürgün TIR savcılarına Adana’da durdurulan MİT’e ait silah yüklü TIR’lara ilişkin soruşturmayı yürütürken görevinden alınan savcı Aziz Takcı , Zonguldak Savcılığı’na atandı. O dönem Adana’da TMK’den sorumlu olan Başsavcı Vekili Ahmet Karaca ise Kayseri Savcılığı’na atanırken yine TIR dosyasında görev alan Mustafa Sırlı ise Kayseri’ye gönderildi. Buna karşın Adana’da MİT TIR’larını durduran askerlere ve yasadışı dinleme yaptığı iddia edilen polislere yönelik soruşturmaları yürüten ve dava açan Adana Başsavcı Vekili Ali Doğan terfi etti. Doğan, İstanbul Başsavcı Vekili oldu. İstanbul’da 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasında görev alan savcılardan Mehmet Yüzgeç, Kahramanmaraş Savcılığı’na atandı. Yüzgeç 17 Aralık operasyonunun ardından dosyadaki görevinden alınmıştı. 25 Aralık yolsuzluk operasyonunda gözaltı ve mal varlıklarına el koyma kararını veren yargıç Süleyman Karaçöl, Kütahya Hâkimliği’ne getirildi. Mavi Marmara davasına ba kan ve İsrailli komutanlar hakkında yakalama kararı çıkartan İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ümit Kaptan, düz hâkim olarak Bakırköy’e gitti. Gezi eylemi sırasında ekmek almaya giderken başına isabet eden gaz kapsülü nedeniyle hayatını kaybeden Berkin eşim ve çocuğumla gidip gelemiyorum. Bu karara imza atan hiçbiri, ‘Sen tehlikede değilsin, risk durumun yok’ diyemez.” Fenerbahçe kongre üyesi savcı Berk’e bir kötü haber de Fenerbahçe Kulübü’nden geldi. Disiplin Kurulu Berk’i 25 Haziran’da ifade vermek için kulübe çağırdı. bi kritik bir noktada yer alan Başsavcı Mehmet Kaya , Manisa Savcılığı’na getirildi. Amasya, Maraş, Bursa, Balıkesir, Afyon, Sivas, Kastamonu ve Edirne başsavcıları da farklı yerlere düz savcı olarak atandı. Adalet Bakanlığı’nda 30’un üzerinde genel müdür yardımcısı, daire başkanı, adalet başmüfettişi görevden alındı. Bu isimler çeşitli illerindeki adliyelere hâkim ve savcı olarak atandı. Yargıtay’da da birçok tetkik hâkim kürsü hâkimliğine atanırken yerlerine yeni isimler getirildi. HSYK, kritik kararlara imza atan idare mahkemelerini de yeniden şekillendirdi. Bu kapsamda Ankara İdare Mahkemesi başkanları Durmuş Taşer, Mahmut Şen, Süleyman Ayhan, Abdurrahman Beşer, Cihangir Cengiz, Yüksel Sarıca, Nizam Taştemir başka illere mahkeme üyesi olarak atandı. En dikkat çekici değişiklik, Twitter yasağının kaldırılması kararına imza atan Ankara 15. İdare Mahkemesi üyeleri Vedat Kaya ve Mehmet Bağcı’nın, yine tenzili rütbe ile Danıştay Tetkik Hâkimliği’ne atanması oldu. İstanbul ve İzmir’de de yini çok sayıda idare mahkemesi başkan ve üyeleri görevlerinden alındı. Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümüne neden olan helikopter kazasına ilişkin soruşturmayı yürüten ve GPS cihazlarını söken askerler hakkında takipsizlik kararı veren Habib Korkmaz, Çorum Başsavcısı yapıldı. Bakanlıkta deprem ANKARA Cumhurbaşkanı adayı arayışı kapsamında turlarını sürdüren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na, dün ziyaret ettiği HDP ve BDP eşbaşkanları, “İlk turda kendi adayımızı çıkaracağız. Eğer bizim adayımız ikinci tura kalmazsa, bu sefer ikinci tura kalan adaylarla ilgili yeni bir değerlendirme yapacağız ve buna göre de tercih yapacağız. Sizden ricamız, tabanımızı AKP’nin adayına, Erdoğan’a mecbur bırakmayın. Biz barışçıl, insan haklarına saygılı ve hakların kardeşliğini önemseyen bir adayı desteklemek istiyoruz. Sizin de böyle bir aday çıkarmanız durumunda, bu adaya oy verebiliriz” mesajı verdi. Kılıçdaroğlu, HDP Eşbaşkanları Ertuğrul Kürkçü, Sebahat Tuncel ve BDP eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ı Meclis’te ziyaret ederek cumhurbaşkanı adaylığı konusunda görüşlerini dinledi. Yaklaşık yarım saat süren görüşme ‘Bayrak indirenler bizden değil’ Görüşmede, Lice’deki Türk bayrağı indirme olayı da gündeme geldi. HDP heyeti olayın “provokasyon” olduğu görüşünü dile getirdi. HDP Eşbaşkanı Tuncel de “Bayrak indiren kişi bizden olamaz, bizim bileşenlerimizle bir ilgisi yok, bundan kesinlikle eminiz” değerlendirmesini yaptı. le olmadığını da seçimlerde göreceksiniz” görüşünü iletti. ürkçü: AKP’ye mecbur değiliz Çözüm sürecini, Cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda hükümete karşı “pazarlık kozu” olarak kullanacakları yorumlarının doğru olmadığını belirten Kürkçü ve heyettekiler, çözüm sürecinin “AKP değil, devlet projesi” olduğuna dikkat çekti. Edinilen bilgiye göre Kürkçü, “Bu nedenle AKP’ye mecbur değiliz. AKP gittikten sonra bu proje sürdürülecektir” mesajını verdi. HDP’liler MHP ile CHP’nin ortak aday çıkarması senaryolarından duydukları rahatsızlığı iletirken, Kılıçdaroğlu tüm kesimlerin görüşlerini aldıklarını ifade etti. Görüşmede her iki tarafın da isim konusunda bir değerlendirme yapmadığı, ancak HDP’liler 22 Haziran’da yapılacak BDP ile birleşme kurultayında, cumhurbaşkanı adaylarını açkılayabileceklerini ifade ettiler. K ye, CHP Grup Başkanvekilleri Akif Hamzaçebi ve Engin Altay, Genel Sekreter Gürsel Tekin, Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak ve HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken de katıldı. Alınan bilgilere göre Demirtaş, Kılıçdaroğlu’na, “Bazı medya kuruluşları, partimizin Erdoğan ile anlaştığı konusunda bir algı oluşturmaya çalışıyor. Biz, bu algıdan rahatsızız. HDP’nin ve bileşenlerinin oyu, çantada keklik değildir. Bunun böy ‘Rahatsızım’ 17 Aralık sürgünleri İdare mahkemeleri dağıtıldı MEB ‘sıfırlanıyor’ SİNAN TARTANOĞLU 40 BİN OKUL YÖNETİCİSİ YASAYLA BUGÜN GÖREVDEN ALINACAK l YILMAZ BÜYÜKERŞEN İSYAN ETTİ ‘Büyükşehire borçlar ve hurda araçlar kaldı’ CAN HACIOĞLU Mavi Marmara ataması ANKARA Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), okulların kapanması ile birlikte yönetici kadrolarını da sıfırlamaya hazırlanıyor. Okul yönetimindeki görev süresi 4 yıldan fazla olan yöneticiler için kritik gün bugün. 39 bin 870 okul yöneticisi yasa ile görevinden alınacak. Yönetim görevindeki 4 yılını tamamlamayan 34 bin 15 okul yöneticisi ise bugünden itibaren geri sayıma başlayacak. Müdürlük görevlerine devam edip etmeyeceklerini bilmeyen yöneticilerin kaderini ise pazartesi gününden itibaren il milli eğitim müdürleri ve valiler belirleyecek. Anayasa Mahkemesi’nin kaderlerini belirleyen yasa maddesinin yürürlüğünün durdurulması talebini reddetmesinin ardından müdürlerin kazanılmış haklarını idare mahkemelerinde arayabilmesi için 60 gün süreleri var. Ancak kaderlerinin valinin iki dudağı arasında olmasıyla “ya tekrar görevlendirilirsem” ikileminde kalan müdürlerin haklarını arama yolunu seçmeyecekleri belirtiliyor. 73 bin 885 okul yöneticisi, kaderlerinin bir yasa maddesi ile belirlenmesi karşısında isyanda. Yüksek mahkeme kendileri ile ilgili yasa maddesinin yürütmesinin durdurulması talebini reddetti. Esas hakkındaki karar için tarih belli değil. Ancak esas hakkındaki karar kazanılmış haklarının peşindeki müdürleri etkilemeyecek. Çünkü “geriye yürümeyecek” olası iptal kararı pazartesi günü görevden alınabilecek müdürlerin koltuklarına yeniden oturmasını sağlamayacak. Bakanlık yetkilileri, “müdür, müdür başyardımcılığı ve müdür yardımcılığı” görevlerinin bir “kadro” değil, “geçici bir görevlendirme” görüşünü savunuyor. Kaderlerinin nasıl şekilleneceğini bilmeyen okul müdürlerinin bazıları ise yasanın yürürlüğe girdiği tarihten bu yana, bakanlığın yetkili sendikası Eğitim BirSen’e üye oldukları belirtiliyor. Sendikanın üye sayısını yasa çıktığından bu yana 30 bin arttırdığı ifade ediliyor. ESKİŞEHİR CHP’li Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, il özel idarelerinin tasfiyesi süresince valilikçe oluşturulan devir teslim ve paylaştırma çalışmalarını sert bir dille eleştirdi. Büyükerşen düzenlediği basın toplantısında, iktidar partisinin belediyelerinin kollandığını, muhalefet partilerinin belediyelerine ise borç yığını ile hantal araç ve gereçlerin bırakıldığını savundu. Hizmetlerin tamamı büyükşehir belediyesine devredilirken toplam 7 bin 415 makine, teçhizat, taşıt ve demirbaşın, sadece 1096’sının büyükşehire, 6 bin 319’unun ise diğer kurum ve kuruluşlara devredilmesinin haksızlık olduğunu savunan Büyükerşen, “Özel idarenin borçlarını, ekonomik ömrünü tüketmiş araçlarını belediyeye verdiler. Gayrimenkulleri ve iyi araçları bakanlıkların kurumlarına verdiler. Biz halka nasıl hizmet götüreceğiz” diye sordu. Büyükerşen, personelin bir kısmının valilik bünyesinde görevlendirilmesine rağmen ücretlerinin kendilerinden karşılanacak olmasını ise “komedi” olarak nitelendirdi.