28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 HAZİRAN 2014 CUMA 6 HABERLER Uzmanlara göre dış politikada yapılan vahim hatalar Türkiye’yi savaşın bir parçası yaptı Adım adım bataklığa DUYGU GÜVENÇ ANKARA Musul’da Türk başkonsolosluğunun basılarak 80 yurttaşın IŞİD tarafından rehin alınması, Türkiye’nin önce Ortadoğu, ardından da Suriye’de izlediği politikalarla kendini ateşin içine attığını ortaya koydu. Bölgedeki değişimde etkin olmak isteyen ve Sünnilerin güçlenmesini hedefleyen hükümetin mezhep politikası, Musul’daki rehine krizinin de temelini hazırladı. AKP’nin Esad ile ilişkisini koparmasıyla başlayan süreç, Irak’ta u Suriye’de başlayan iç savaşta Esad karşıtı güçlere sonuna kadar kucak açan AKP hükümeti, mezhepçi ayrışmalarda da taraf olarak Türkiye’yi çatışmaların bir parçası haline getirdi. AKP hükümeti uyguladığı bu politikalar nedeniyle Türkiye’yi hem kendi topraklarında hem de komşu ülkelerdeki varlıkları ile hedef haline getirirken uluslararası camiayı da karşısına almaktan çekinmedi. ki mezhep kavgasının derinleşmesi ve Mısır’daki yönetim değişikliğiyle yeni bir boyuta taşınırken Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Esad’ın günler içerisinde devrileceğini savunuyordu. Ancak 3.5 yılda Türkiye, “Esad’ı devirecek noktadan konsolosluğu IŞİD’in elindeki ülkeye” dönüştü. Uzmanların da altını çizdikleri gibi Türkiye yanlış dış politika nedeniyle bu noktaya gelişinin aşama aşama nedenleri şöyle: Esad ile ipleri ilk Türkiye attı: Esad’ın zaman zaman vatandaşlarına uyguladığı şiddete yıllarca sessiz kalan Türkiye, Ağustos 2011’de Şam ile ilişkilerini Davutoğlu’nun Esad ile yaptığı 6 saatlik görüşmenin sonunda noktaladı. Bu sırada Batı dünyasının Şam ile ilişkileri devam ediyordu. Maliki’ye destek yok: 2010’daki Irak seçimlerinde Şii Maliki’ye karşı Sünni bir cephe oluşturmaya çalışan Türkiye, Bağdat’la ilişkilerini düzeltemedi. Muhaliflere ev sahipliği: Türkiye, hem Suriyeli mültecilere IŞİD’İN ELİNDEKİ 10 ÖZEL HAREKÂTÇI 3 gün önce göreve başlamışlar DUYGU GÜVENÇ ANKARA IŞİD’in Musul işgali sonrası Türkiye Başkonsolosluğu’nu da ele geçirmesine karşı Türkiye’nin hazırlıksız yakalandığı ve hiçbir önlem almadığı konusundaki bilgilere yenileri ekleniyor. Musul’da başkonsolosluğu basan IŞİD tarafından rehin alınan özel harekâtçıların 10’unun baskından 3 gün önce göreve başladıkları ortaya çıktı. 7 Haziran’da konsoloslukta işbaşı yapan ve halen IŞİD’in elinde olan 10 özel harekâtçı Musul’u hiç tanımıyor. Edinilen bilgilere göre konsoloslukta 30 özel harekâtçı, 3 polisinde aralarında olduğu rehin alınan 49 kişi için gerekli güvenlik önlemleri alınmadı. ‘Komutanları Hatay’da tedavi edildi’ AKP’den 17 Aralık sürecinde istifa eden Kütahya Milletvekili İdris Bal, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’nin dış siyasetinde anormalleşme, radikalleşme yaşandığını, öngörüsüzlüğün hâkim olduğunu ileri sürdü. IŞİD’in yaralı komutanının Hatay’da tedavi ettirildiğini söyleyen Bal, hükümetin Suriye politikasının sorgulanması gerektiğini belirtirken “Kuzey Suriye’deki yapılanmayı seyrettiniz, milleti kandırdınız. Orada etnik devletin ikinci ayağını kurdular. Hata yaptınız, illegal yapılanmalarla şu ya da bu şekilde işbirliğine girdiniz, yanlış yaptınız. Büyük bir devlet bu tip yapılanmalarla işbirliği yapmaz. Komutanını tedavi ettirdiğiniz adamlar gidip şimdi sizin konsolosluğunuzu basıyor. Ne biçim işbirliği bu. Burada çok büyük hatalar yapılıyor. Bizimle IŞİD’in bağı nedir?” diye konuştu. (Fotoğraf: AAVOLKAN FURUNCU) IŞİD değişimden haberdar IŞİD’in Musul’u işgal etmesinin ardından başkonsolusluk hedef haline gelirken personelin tahliyesi için talimatın 9 Haziran’da gittiği ancak Başkonsolos Yılmaz’ın durumun tehlikeli olması nedeniyle ve özel harekâtçıların da şehri ve bölgeyi hiç bilmemeleri nedeniyle tahliyeyi göze alamadığı ifade edildi. 24 Mayıs’ta Başkonsolos Öztürk Yılmaz ve konvoyuna uzaktan kumandalı bomba ile saldırı yapıldığını anımsatan kaynaklar, Musul’daki güvenlik tehdidi artarken güvenlik ekibinin değiştirilmesinin hata olduğunu belirtti. IŞİD’in bu değişimden haberdar olduğu ifade edildi. Türk ekibine daha önce yapılan saldırının da, IŞİD tarafından bölgenin ve Türk temsilciliğinin yakından takip edildiğinin göstergesi olduğuna işaret eden kaynaklar, değişim öncesinde de kentte gerginliğin arttığına işaret etti. hem de Suriyeli muhaliflere kapılarını aynı anda açtı. Hükümetin, Libya’daki gibi gönüllülerden oluşacak bir operasyon çağrısı ise başta ABD olmak üzere, Batı’da yanıtsız kaldı. Muhalifleri bir çatı altında örgütlemeyi hedefleyen hükümet, bunun için İstanbul’u merkez olarak seçti. Ancak Körfez ülkelerinden muhaliflere gelen maddi desteğe ABD, “Radikal unsurlar güçleniyor, silah göndermeyin” diyerek karşı çıktı. Ankara ise terörist tehdidi ciddiye almadı. Bu nedenle sınırdan çok sayıda cihatçı teröristin geçişine izin verdi. Yarattığımız şeytan: 2012’den itibaren ABD, El Kaide’nin uzantısı olan El Nusra’nın terörist bir örgüt olduğunu belirtip Türkiye’den bu gruplara desteğini kesmesini isterken Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, El Nusra militanlarının sayısının birkaç yüz olduğunu belirtip ABD’nin terörist ilan etmesini eleştirmişti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, Türkiye’nin bu politikasını “Bugün gelinen noktada kendi can suyu verdikleri ve yarattıkları şeytan kendilerini boğmaya başlamıştır. Bugün ne yazık ki şunu söylemek durumundayız rehine alınan vatandaşlarımıza doğrultulan silah Recep Tayyip Erdoğan’ın silahıdır, bu hükümetin silahıdır” dedi. Türkiye hedef oldu: Bu politika Türkiye’yi hedef haline getirdi. Reyhanlı baskınıyla Türkiye tarihinin en büyük terör saldırısıyla karşılaşırken Türkiye’ye yönelik saldırılar Irak’ta da yoğunlaştı. Ankara, bu noktadan sonra radikal unsurları hedef alacak herhangi bir adım atmaktan özenle kaçındı. Göz yumdu: El Nusra içerisindeki IŞİD güçlenirken PYD ile savaşa girişti. Ankara, PKK’nin uzantısı olarak gördüğü PYD’ye karşı güç kazanan IŞİD elemanlarına göz yumdu. Kılıçdaroğlu: IŞİD’in Silahını Gönderen Kim? CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu önceki akşam, ABD’de yaşayan tanınmış Türk işadamı Ali Rıza Bozkurt’un Ankara’da verdiği yemeğin onur konuğuydu. Yemeğin diğer konukları arasında CHP Genel Başkan Yardımcıları Faruk Loğoğlu ve Erdoğan Toprak, Türk Tanıtma Vakfı ve TürkÇin Dostluk Derneği Başkanı Kemal Baytaş, Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen ile akademisyen ve hukukçular vardı. CHP lideri ile Musul’daki gelişmeler ve muhalefetin Cumhurbaşkanı adayını konuşma fırsatı bulduk. En güncel mesele olan IŞİD’ın Musul’daki başkonsolosluğumuzu basarak, içerideki personeli rehin alması konusunda Kılıçdaroğlu şunları söyledi:  “AKP’nin izlediği Ortadoğu politikalarının ülkemize faturası çok ağır. Reyhanlı’da, Cilvegözü’ndeki saldırılarda bu yüzden yurtaşlarımız hayatını kaybetti. Düne kadar El Nusra örgütüne destek veren bunlardı. Silah ve mühimmat desteği veriliyor. Türkiye’de rahat hareket etmeleri sağlanıyordu. Şimdi bir anda terör örgütü ilan edildiler. Ancak, şu anda IŞİD’in elindeki silahlar, Recep Tayyip Erdoğan’ın gönderdiği silahlardır. TIR’larla gönderilen o silahlar, vatandaşlarımıza çevrilmiş durumda. ‘Yapmayın, etmeyin’ dedik ama dinletemiyoruz. Dileriz son olaydan ders almışlardır.” CHP lideri, bu sözleri dün Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüşmesinde de yineleyerek, IŞİD’ın elindeki silahlar konusunda hükümetin sorumluluğunu anımsattı ve Dışişleri Bakanı’nı istifaya davet etti. Cumhurbaşkanlığı seçim süreci ve muhalefetin aday belirleme süreciyle ilgili de CHP lideri şunları söyledi:  “Ah bir bir bilsem kimin olacağını!.. Ben de bilmiyorum. Ama nasıl bir cumhurbaşkanı olması gerektiğini biliyorum. Tarafsızlık, siyasi kimliği öne çıkmayan, bilgili, birikimli, her kesimi kucaklayan, adı yolsuzluklara, şaibeli olaylara karışmamış bir kişi, cumhurbaşkanı olarak görülmek isteniyor. Konuştuğumuz kesimlerin yüzde 90’ı bunları istiyor. Bu tanımlama önemli. Bu tanımlamaya uymayan isimlerin başında Recep Tayyip Erdoğan geliyor.” “Erdoğan cumhurbaşkanı seçilirse ülkede krizler eksik olmayacak. Başbakana, bakanlara her dakika müdahale edecek. Erdoğan’ın bu müdahalelerine sessiz kalabilmek için ancak bir kukla başbakan olması lazım. Çünkü isteklerine karşı çıkacak olan başbakana rahat vermez. O başbakana da insanlar sen git senin başbakanın gelsin diyecek. O yüzden de Cumhurbaşkanı olmaması gerekir.”  Yanıtını henüz kimsenin kestiremediği soruyu Kemal Ağabey (Baytaş) sordu: Muhalefet ortak adayla mı, yoksa kendi adaylarını çıkararak mı daha başarılı bir sonuç elde edebilir?’  CHP lideri bu soruya şöyle yanıt verdi:  “Çok geniş bir uzlaşıyı sağlayacak iyi bir isim çıkarabilirsek, belki de birinci turda adayımız Cumhurbaşkanı seçilir. İkinci turda ise partilerin tabanlarının sandığa gitme konusuda ne kadar istekli olacağını da düşünmek lazım.” CHP lideri Kılıçdaroğlu aday belirleme konusundaki takvimini de açıkladı. Bugün istanbul’da, yarın Ankara’da sanatçılarla, sivil toplum temsilcileriyle buluşacak. Pazar günü Eskişehir’de CHP’li belediye başkanlarıyla bir araya gelecek. Ve pazartesi günü MHP lideri Devlet Bahçeli ile buluşacak. CHP lideri “Pazartesi günü artık nokta koyarız” diyerek Bahçeli görüşmesinden sonra isim belirleme aşamasına geçeceklerinin sinyalini verdi. AKP politikasının faturası Tarafsız cumhurbaşkanı isteniyor Erdoğan’la kriz eksik olmaz  IŞİD en taze terörist! AKP hükümeti bölgede katliamlarla korku yaratan örgütü Musul’daki konsolosluk baskınından 8 gün önce terör örgütü listesine alabildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye’nin halen başkonsolosluğu ve 80 vatandaşı elinde rehin durumda olan Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütünü, konsolosluk baskınından 8 gün önce ancak “terör” listesine aldığı ortaya çıktı. IŞİD, BM kararı doğrultusunda El Nusra ile birlikte 3 Haziran’da Türkiye’nin terör örgütü listesine dahil edildi. Birleşmiş Milletler (BM), Mayıs 2013’te El Nusra’yı terör örgütü kabul ederken ocak ayında yapılan açıklamada da IŞİD’ı doğrudan hedef almıştı. Suriye’de ilk etapta El Nusra ile birlikte hareket eden IŞİD’in kullandığı tüm isimler terör listesinde yayınlanmıştı. Türkiye ise bu konuda aceleci davranmadı. IŞİD’in katliamlarıyla adını duyurup büyük tehlike haline gelmesinden çok sonra Türkiye mevzuatında düzenlemeye gitti. Türkiye geçen hafta IŞİD’i terör listesine aldı. Türkiye’nin IŞİD’i, El Nusra ile birlikte terör listesine alma kararı 3 Haziran tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a yönelttiği soru önergesinde IŞİD’in terör örgütü ilan edilip edilmediğini sordu. Tanrıkulu, Arınç’a, “IŞİD adlı örgüt Türkiye tarafından terör örgütü olarak ilan edilmiş midir? Edildiyse hangi tarihli Bakanlar Kurulu kararı ve Resmi Gazete yayımı ile terör örgütü olarak kabul edilmiştir? IŞİD adlı örgütün mal varlıkları Türkiye’de dondurulmuş mudur? Dondurulduysa hangi tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile dondurulmuştur? IŞİD adlı örgütün Türkiye’deki mal varlığı bulunmakta mıdır? Bulunmaktaysa tutarı ne kadardır?” sorularını yöneltti. ‘Uzlaşılırsa ilk turda kazanabiliriz’ Avusturya’dan Erdoğan’a uyarı TayDış Haberler Servisi Başbakan ederet ziya ’da iran Haz 19 yip Erdoğan’ın Dışişleceği Avusturya’nın 28 yaşındaki ’ı ülkeğan Erdo z, Kur an asti Seb anı ri Bak k” bir sinde Avusturya toplumunu “bölece z, Kur konuşma yapmaması için uyardı. akatOesterreich gazetesine verdiği mül stur: Avu ta “Erdoğan’ı açıkça uyarıyorum yon hasya toplumunu bölemez. Entegras geriye bizi a uşm kon lış Yan ele. mes bir sas a öğregötürür. Erdoğan Türklere ‘Almanc doğgibi ’ kalın ık sad nin ve Avusturya’ya Almanru şeyler söylerse yararı olur. Ama en çok bu, sa olur a uşm kon bir ya’daki gibi dedi. buradaki Türklerin zararına olur” Pazartesi nokta konacak Tanrıkulu da sordu DAVUTOĞLU SUÇLUYU BULDU: ESAD Dışişleri Bakanı Davutoğlu, dün Kılıçdaroğlu’nun yanısıra HDP Eşbaşkanları ile MHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş ile görüşerek Musul’da yaşananlar hakkında bilgi verdi. Görüşmelerde muhalefet liderlerinin dış politikaya ilişkin eleştiri ve suçlamalarına Davutoğlu şu tezlerle karşılık verdi: Hükümetimizin izlediği siyaset yerinde. Suriye’de Esad rejimi göz yumduğu için IŞİD bu kadar güçlendi. Irak’ta ise Başbakan Maliki’nin başarısızlıkları nedeniyle IŞİD bu kadar rahat ilerleyebiliyor. İHD Lice raporunda, hükümetin çözümden uzak tutumu ve diyalog eksikliği eleştirildi: Sertlik ölümleri getirdi DİYARBAKIR (Cumhuriyet) İHD, Diyarbakır’ın Lice ilçesinde başlatılan yol kapama eyleminde 2 kişinin ölmesi, 3 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan olaylarla ilgili raporunu açıkladı. İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, dernek binasında düzenlediği basın toplantısında, hükümetin yol kapama eylemine karşı sert ve çözümden uzak bir tutum izlediğini belirtti. Bilici, “Ankara’nın tutumu bu yönde sertti, hiçbir şekilde çözümü geliştirme noktasında değillerdi. Yerelde çözülemedi ve yaşam hakkı ihlal edildi. Daha da fazla insan katledilebilirdi. Çünkü, GÖSTERİCİLER HAKKÂRİVAN KARAYOLUNU 5 SAAT KAPATTI VAN (Cumhuriyet) Diyarbakır’ın Lice ilçesindeki yol kapatma eyleminde 2 kişinin öldürülmesini protesto eden eylemciler, önceki gün akşam saatlerinde VanHakkâri karayolunun 80. kilometresinde bulunan Güzeldere Boğazı mevkisinde yol kapama eylemi yaptı. Eylemcilerin yolu 3 ayrı noktadan kapatması üzerine yüzlerce araç yolda mahsur kaldı. Bölgeye sevk edilen asker ve polisler, göstericilerin yolu açmaması üzerine gaz bombası ve basınçlı suyla müdahale etti. Yaklaşık 5 saat süren olayların ardından gece saat 23.00 sıralarında yol trafiğe açıldı. müdahale tarzı ağırdı” dedi. Hükümetin gösterileri bastırmaya yönelik bir tutum izlediğini vurgulayan Bilici, “En ufak bir adım atılmış olsaydı, bir karakolun inşaatı fiilen durdurulmuş olsaydı ya da bu yönde bir beyan açıklansaydı bu ölümler gerçekleşmezdi. İHD Genel Başkan Yardımcısı Serdar Çelebi ise tanıkların anlatımına göre, gösteri yapan 2530 kişilik grupla askerlerin arasında 100150 metre mesafe bulunduğunu, göstericilerin askerlere doğru yürümeye başlamasının ardından önce gaz bombası atıldığını, eylemcilerin dağılmaması üzerine ise askerlerin direkt ateş açtığını bildirdi. IŞİD İLE ASLA MUHATAP OLMADIK Türkiye IŞİD’ı başından beri terör örgütü olarak gördü ve asla muhutap olmadı. Hiç destek vermedi. Operasyon düşüncesi yok ve yeni bir tezkereye ihtiyaç duyulmuyor Musul’daki Irak askeri güçlerinin IŞID karşısında bu kadar çabuk çözüleceği öngörülemedi. Kent hızla düşünce bir şey yapılamadı Konsolosluğun boşaltılmasını öngördük ancak dışarısı daha riskli olacağı için binada kalmayı tercih ettiler. Sınıra Türkmen göçü olmasından endişe ediiyor. Ama şimdilik bir tezkereye ihtiyaç yok. BAYRAK İNDİRME SORUŞTURMASI 3 polis açığa alındı DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Diyarbakır’da 2. Hava Kuvvet Komutanlığı’ndaki Türk bayrağını indirmesiyle ilgili soruşturma sürüyor. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdür Yardımcısı Mustafa Börekçi, Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde görevli emniyet amirleri Mustafa Mumcu ile Abdurrahman Bişgin açığa alındı. Olayla ilgili gözaltına alınan 5 kişiden 4’ü serbest bırakılırken 1 kişi tutuklandı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, zanlının bayrağı indiren göstericiye yardım ettiği için tutuklandığını söyledi. Solmaz, bayrağı indiren kişinin kimliğinin tespit edildiğini bildirdi. İYİMSERLİK İÇİNDE Muhalefet yetkilileri Davutoğlu ve beraberindeki Dışişleri ekibini, Musul konsolosluğu çalışanlarının kısa sürede bırakılacağı yönünde bir ‘iyimserlik’ içinde gördüklerini özellikle vurguladılar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle