27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 MAYIS 2014 ÇARŞAMBA 8 n Baştarafı 1. Sayfada HABERLER CÜNEYT ARCAYÜREK GÜNCEL CHP’de SOMA’dAN SONRA GÜNdeMe GeLeN ‘SiNei MiLLet’ tARtışMALARı SÜRÜYOR Fakat Yılmaz Özdil’in vurguladığı gibi, “Burada asıl mesele şu: Somali’ye ağlayanlar, Soma’da insanları yumruklayanlar, Soma’da insanları yerlerde tekmeleyenler kimdi? Kendi günahlarını başka yöne çekmeye çalışıyorlar. Bu aslında AKP döneminin tipik propaganda dönemi. Önce iftira atıyorlar, sonra kendini savun bakalım diyorlar. Yani bu Balyoz davasında da böyledir. Ergenekon davasında da böyledir. Odatv davasında da böyledir. İnsanları yalanlarla, iftiralarla karalıyorlar, ondan sonra ‘Hadi git şimdi kendini savun’ demeye getiriyorlar”. (19 Mayıs 2014Hürriyet) HHH Başbakan’ın 19 Mayıs gününü fırsat bilerek topladığı gençlere yaptığı konuşmanın özü, Yılmaz Özdil’in yukarıda aktardığımız vurgulamaların ta kendisidir. Soma faciasının ilk iki günü işletmeye toz kondurmadı. Sonra baktı ki hava tersine esiyor. Çark edip önce işletmeyi ve sonra da faciadaki sorumluluğuyla hak ettiğinin karşılığını gösteren eylemlere ve medyada kaldıysa iki üç kişiden biri, zaten aylardır haklı eleştirilerine diş bilediği Özdil’i, Hürriyet’ten kovmaya çağırdı Aydın Doğan’ı; hem de açık canlı yayında söylemeye, medyaya kinini öfkesini kusmaya başladı. Özdil’in daha önceki günlerden düne kadar yazdıklarına, Halkçı TV’de facia ile ilgili bütün söylediklerine katılıyorum ve... ... Yalakalık dışında kalan, üç beş liraya kalemlerini RTE’ye tutsak eden medya dışında kalmaya özen gösteren “öteki medyadan” Özdil ve hatta Yazgülü Aldoğan için, yahu bir kez olsun şu 12 yılda, evet bir kez topluca RTE’ye karşı direnişe geçmeyişini hayretle, şaşkınlıkla izliyorum. RTE’nin, patronuna Özdil’i kovma çağrısına kadar götürdüğü saldırılarını medyada duyan, işiten, izleyen yok sanki. Hemen bütün sütunlar, köşeler başka hava çalıyor. Utanç verici bir tablo medya dünyası için. 10 yaşındaki çocuk, polis derdest edince altına işiyor. Medyada RTE korkusundan!.. RTE’nin yönettiği bir ülkede zaten valisinin, Emniyet müdürünün açıklamalarına nasıl inanacaksın? Örneğin, çocuk 10 değil 13 yaşında imiş, eylemcilerle birlikte imiş falan filan diye açıklamalar yaparak RTE’ye layık, insanlıktan da devlet yöneticisi olmaktan da nasiplerini alamadıklarını kanıtlıyorlar. HHH 20 Mayıs. Özdil, dün Hürriyet’teki köşesinde: “Duyguların sızlar ayaz gecelerde... Düşünürsün. Bu kadar mı alçak olabilirler? Kimler ekti bu nefret tohumlarını memleketime? Hangi kindarlar yetiştirdi bu haysiyet cellatlarını? Kim kurdu bu linç mangalarını? Kaç paraya satıyorlar kalemlerini, yalamaktan pütür kalmamış dillerini? Düşünürsün... Somali’ye ağlayıp Soma’yı yumruklayanları, yerlerde tekmeleyenleri? Ürperirsin, soğuk ter gibi... Ya da gözyaşı gibi… Süzülür yağmur damlaları, tentenin derisinden, silersin yanaklarını usulca, parmaklarının ucuyla... ... Baş başa kalırsın yalnızlığınla” diyor. Hayır dostum, cesur yürekli meslektaşım Özdil: Baş başa kaldığını söylediğin dün de bugün de yazdığın gerçeklerde yalnız değilsin. Belki bir elin parmakları kadar az ama senin gibi düşünen, yazan... ... Gaddarlığı, diktatör özentisi kişiliğiyle, devlet olanaklarını kendi kişisel ihtirasları ve duygularını tatmin etmek uğruna kullanarak bana kalırsa devlete karşı suç işleyen bu Başbakan’a direnen, karşı duran bu meslekte hâlâ üç beş gazeteci var... ... Kuşkun olmasın RTE, kaleminden başka hiçbir gücü olmayan, senin gibi ulusal iradeyi amaçları dışında kullanma yetisi de bulunmayan Yılmaz Özdil... ... Demokrasi tarihinde topluma olan görevini yapan bir gazeteci olarak çoktan yerini aldı. HHH Özdil olayının gündeme getirdiği bir başka sorun, bizim bir başka talihsizliğimiz şu: Özdil’i kovdurmayı üstelik saldırgan bir dille TV’lerde açıklayan RTE’ye karşı medyanın suskunluğuna karşın, gerekli somut ve eylemsel yanıt verecek, bu demokrasi ayıbına karşı başını parti içerisindeki dalgalanmalardan kaldırıp bakamayan bir ana muhalefetimiz olması! Tek umut seçmenin vicdanı ve sandığa uzanan elinin RTE’ye oy vermemesi dileği. O da bak sağına bak soluna, her seçimde yoğ imiş bu milleti bahtı kara maderinden kurtaracak dedirtiyor insan mantığına, aklına! ‘Önce bakanlar istifa etsin’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Soma faciası sonrasında hükümetin tutumunu protesto etmek CHP İstanbul Milletvekili Sabahat Akkiraz’ın “milletvekilliğinden istifa” kararının ardından CHP içinde “sinei millet” tartışması sürüyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ise öncelikle hükümetteki siyasi sorumluları isitfaya çağırarak, CHP olarak gündemlerinde istifa, Meclis’ten çekilme kararları olmadığını söyledi. Tanrıkulu, “Biz öncelikle, bunu ifade ettik, siyasi sorumluluk gereği her iki bakanın görevlerinden çekilmesi, istifa etmesi lazım. Eğer istifa etmezlerse biz Meclis’teki diğer yöntemleri kullanmaya başlayacağız. Ama öncelik onlara aittir ve istifa etmeleri gerekir” dedi. Tanrıkulu, CHP olarak gündemlerinde “istifa, çekilme” olmadığını ifade etti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba da milletvekillerinin istifa fikrinin, AKP’nin politikalarına bir tepki olduğunu belirtti. CHP Sekreteri Gürsel Tekin de “Bir iktidar bu kadar duymamazlıktan geliyorsa, siyasetçilerin de bu meselelerle ilgili bir şey söylemesi gerekmiyor mu? Her iki arkadaşımız da kadın duyarlılığı içerisinde bunları söylemiştir” diye konuştu. CHP Milletvekili Ümit Özgümüş, ise Twitter üzerinden Akkiraz için “Meclis’e üç yılda beş kez geldi. Zaten vekilliği yapmıyordu ki, nereden istifa ediyor? Çavdar ekmeği bahane. Popülist kahramanlığa gerek yok” tepkisini gösterdi. Genelkurmay Başkanı Özel, Süleyman Şah ve PKK konularıa dikkat çekti Terör uyarısı Bahçeli, çatı aday formülü kapsamında Ahmet Necdet Sezer’le görüştü BARKIN ŞIK ANKARA Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel’in geçen hafta Genelkurmay Karargâhı’nda düzenlediği toplantıda, önümüzdeki döneme ilişkin Türkiye’nin karşı karşıya olduğu ve TSK’nin odaklanacağı iki güvenlik sorununu açıkladığı öğrenildi. Özel, bu konulardan birinin Suriye’deki Süleyman Şah Saygı Türbesi, diğerinin ise açılım süreci ile ilişkili gelişmeler olduğunu belirtti. Hükümet’in önceki gün Başbakanlık’ta düzenlediği geniş katılımlı “Çözüm Süreci Değerlendirme Toplantısı”nda Genelkurmay’dan herhangi bir temsilci bulunmadı. 30 Mart yerel seçimlerinden bu yana Güneydoğu Anadolu’da özellikle “karakol inşaatları ile ilgili” tansiyon yükselirken, Genelkurmay’ın Başbakanlık’taki toplantıda yer alarak görüş bildirememesi dikkat çekti. Bu toplantıdan kısa bir süre önce ise Orgeneral Özel’in karargâhında TSK personeli ile bir araya geldiği öğrenildi. Özel’in bu toplantıda TSK’nin önümüzdeki döneme ilişkin kritik gördüğü konulara değindiği belirtildi. Buna göre Özel, Süleyman Şah Saygı Türbesi ve terörle mücadele alanındaki gelişmelerin TSK’nin gündeminde olduğunu belirtti. Genelkurmay Başkanı, bölgede görev yapan komutanları bu konularda uyardı. Hükümetin gerçekleştirdiği son güvenlik zirvesinin ardından ise Cumhurbaşkanlığı seçim süreci de gözetilerek bölgedeki tansiyonu düşürmek için “geçici” tedbirler alınabileceği belirtiliyor. Bu tedbirler ise TSK’nin bölgedeki “arama tarama” faaliyetlerinin iyice sınırlandırılması ve karakol inşaatlarının yavaşlatılması olarak sıralanıyor. Yaz aylarında terör örgütü PKK ile sıcak çatışma yaşanmaması için bu adımların atılmasına yüksek olasılık olarak bakılıyor. Hükümet, geçen yıl TSK’nin Irak’ın kuzeyine operasyon düzenlemesine olanak veren direktifini yayımladığı bir kararname ile geri çekmişti. Böylece TSK’nin hava faaliyetleri keşif uçuşları ile sınırlandırıldı. Kutuplaşma olmasın AYŞE SAYIN / MAHMUT LICALI ANKARA Cumhurbaşkanlığı seçimleri için gündeme gelen “çatı aday formülü” kapsamında önerinin sahibi MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin yaptığı çalışma ziyaretleri sürüyor. Bu kapsamda daha önce 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile görüşen Bahçeli, dün de 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’i ziyaret etti. Görüşmenin ardından açıklama yapan Bahçeli, “Çok sıcak bir ortamda düşüncelerimizi arz ettik. Kendileri de düşüncelerimizi dikkatlice dinlediler ve çalışmalarımızda başarılar dilediler” dedi. Sezer de çatı aday önerisini yaklaşımının ne olduğu sorusu üzerine “Sayın partilerin takdiridir. Söyleyecek bir şey yok” diye yanıt verdi. Edinilen bilgiye göre Bahçeli, görüşmede Sezer’e çatı aday önerisini anlattı. Bahçeli, Cumhurbaşkanı’nın Cumhuriyet değerleri ile demokrat niteliklere sahip aynı zamanda milliyetçi ve muhafazakâr olması gerektiğini ifade etti. Sezer de Cumhurbaşkanı’nın ilk kez halk tarafından seçileceği, bu durumun zaten önemli olan Cumhurbaşkanlığı seçimini daha da önemli hale getirdiğini ifade etti. Sezer, bu sürecin Türkiye’ye zarar vermeden nihayete erdirilmesinin önemli olduğunu ifade etti. Sezer, “Cumhurbaşkanlığı seçimini kutuplaşmaya, kavgaya ve yeni krize sebep olmadan halledilmesi gerekir” diye konuştu. Bahçeli’nin bugün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile yapacağı görüşmenin ardından da çatı aday önerisi kapsamında çalışmalarına sivil toplum örgütleri ve siyasi parti ziyaretleriyle devam edeceği belirtildi. Öte yandan Demirel’in Bahçeli ile yapığı görüşmede çatı aday önerisi için herhangi bir isim vermediği ancak cumhurbaşkanı olacak kişideki vasıflara işaret ederek bazı kişileri işaret ettiği kaydedildi. Parti içinde Demirel’in işaret ettiği isimlerin İlhan Kesici ve CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal olduğu yönünde yorumlar yapılırken, MHP içinde “çatı aday” olacak kişinin aktif siyasetin dışında yer alması, eski siyasetçi kimliği olmaması yönündeki fikirler dile getiriliyor. Karakol inşaatları durabilir Demirel’den Haberal iması n Baştarafı 1. Sayfada aktaralım. Bir müfettiş anlattı... Maden ocaklarından birini denetlemeye gitmişler. Kurala göre maden ocağı yönetiminin ve çalışanlarının denetimin ne zaman yapılacağını bilmemesi gerekiyor. Müfettişe de gideceği yer iki gün önce bildiriliyor. Müfettiş maden ocağına gelmiş, önce görevini ve niçin geldiğini söylemiş. Adını söylemeye sıra gelmeden, karşısındaki kişi hemen adıyla seslenip, selamlamış. Buyrun demiş, bekliyorduk sizi demiş, şöyle geçin demiş... Müfettiş şaşkın, sormuş: “Buraya benim geleceğimi nereden biliyordunuz ki?” Maden yöneticisi biraz da gururlanarak karşılık vermiş: “Geçen hafta sizin geleceğinizi öğrendik... Madeni de denetlemenize hazır hale getirdik!” Anlatılan o ki, kimi işyerleri kendilerini denetleyecek müfettişi daha o kişinin haberi olmadan öğrenebiliyor. Bu şartlarda yapılan denetimin vereceği sonucu öngörmek için ille de Soma’yı beklemeye gerek yok! HHH Facianın yaşandığı maden ocağının az ötesinde konuştuğumuz madenci anlattı... İrice... Yüzünde, toprağın altında onlarca arkadaşını bırakmış, işe muhtaç, madende çalışmak istemeyen ama buna mecbur olan, madenin kapatılması gerektiğine inanan ama bir an önce işbaşı yapmayı hayal eden bir kişinin yüz ifadesi var. Vardiya değişimlerinin hemen tümünde karmaşa yaşanıyormuş. Kurala göre bir vardiya çıkmadan ötekinin girmemesi gerekirken, buna uyulmuyormuş. Ona göre madende kaç kişinin olduğunun bilinmemesinin başlıca nedeni buymuş. Madende her işçinin belli bir kapasitenin üstünde çalışması gerekiyormuş. Vardiya başına yapılan üretim ayrıca ilan ediliyormuş. “İşin bu kısmı normal” diyor, devam ediyor: “Bazen istediğimiz düzeyde verimli olamıyoruz. Geçenlerde böyle bir vardiyanın verimsiz bölümü iş bitiminden sonra maden ocağının dış kapısında özel olarak bekletildi. Onlara işyerinden geç çıkma cezası verildi...” HHH İlk günden başlayarak facianın yaşandığı maden ocağında kaç kişinin olduğu sorusu hep havada asılı kaldı. Resmi rakamlara göre ocakta 301 kişi yaşamını yitirdi. Artık madende başka kimse yok... Acaba öyle mi? Gerçeğin halktan gizlendiği duygusu hemen fısıltı gazetesini ve kanaat yürütücülerini harekete geçirmişti. Bu hava hâlâ devam ediyor. Soma çevresinde yayılan haberlere göre sözüm ona Suriyeli işçiler de kayıt dışı olarak madende çalıştırılmış, onların bulunduğu bölüme daha girilmemiş bile! Kimi dedikodulara göre de çıkarılan cesetlerin sayısına ilişkin verilen bilgiler tam olarak gerçeği yansıtmıyor, soğuk hava depolarında kimliği kamuoyu ile paylaşılmayan cesetler var. Madenden çıkarılanların çoğunun yüzüne gaz maskesinin yerleştirilmesine ilişkin yayılan haber de şöyle: Onlar kayda, yaralı çıkarıldı şeklinde geçiyor. Böylece ilerideki soruşturmada, ölenlerin bir kısmı madenden yaralı çıkarılmıştı, sonradan yaşamlarını yitirmişler denecek! Son bölümde aktardıklarımızın tümü söylenti olabilir. Ancak siz kurtarma çalışmasından sadece kendi iktidarınızı sorumluluktan kurtarma çalışması anlarsanız, gerçeğin yerini, tehlikeli biçimde söylentiler almaya başlar. Soma’da yaşananların önemli bir boyutu da bu. Ancak ne kadar gizlemeye çalışılırsa çalışılsın, gerçek zamanla ortaya çıkar. Çünkü gerçek, zamanın çocuğudur. GÜNDEM MUSTAFA BALBAY CHP de turlara başlıyor CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Soma’daki maden kazası nedeniyle ertelediği cumhurbaşkanı adaylığı konusundaki turlarına bugün TESK ziyaretiyle başlıyor. TESK ziyareti öncesinde de Meclis grubunu basına kapalı toplayarak, cumhurbaşkanı adaylığı konusunda milletvekillerinin önerilerini alacak olan Kılıçdaroğlu, “Köşk turu”nu, parlamento dışındakiler dahil, AKP dışındaki siyasi partileri ziyaret ederek tamamlayacak. n ERZURUM (AA) Oltu ilçesinde zehirlenme tanısıyla Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi’ne sevk edilen ve burada Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastası olduğu belirlenen kişiye müdahale eden sağlık çalışanı hayatını kaybetti. Hastane başhekimliği, söz konusu hastaya müdahale eden 6 sağlık çalışanına da virüs bulaştığının tespit edildiği belirtildi. Sağlık görevlisi KKKA’dan öldü Çağdaş Gemik davası yeniden Hükümet: Terör örgütü eylem yapmasın. HDP: Karakol yapmaktan vazgeçin Çözüm için kritik zirve MAHMUT LICALI ANKARA Çözüm süreci kapsamında hükümet heyetiyle HDP heyetinin görüşmesinde çatışmasızlık sürecinin korunmasının önemi vurgulanırken, hükümet örgütün eylem yapmaması, HDP heyeti de hükümetin bölgedeki karakol yapımından vazgeçmesini istedi. HDP heyeti hükümet yetkililerine Abdullah Öcalan’ın süreç için Demokratik Sivil Toplum ve Yerel Özerklik yasaları konusundaki isteğini iletti. Yerel seçimler öncesi durma noktasına gelen çözüm süreci kapsamında HDP heyeti ile hükümet yetkilileri de 30 Mart’tan sonra ilk kez bir araya geldi. Pervin Buldan, İdris Baluken, Sırrı Sürreyya Önder’den oluşan HDP heyeti, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve daha sonra Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’la Başbakanlıkta görüştü. Görüşmede yaklaşık bir yıldır devam eden çatışmasızlık sürecinin devam etmesinin önemine değinildi. HDP heyeti çatışmasızlığın devamı için süreci yasal çerçeveye oturtacak adımların atılmasını önemli olduğunu vurgularken, 28 Nisan’da yapılan İmralı ziyaretine ilişkin değerlendirmeleri de bakanlara aktardı. Bu kapsamda Öcalan’ın çözüm sürecinin devamı için Demokratik Sivil Toplum ve Yerel Özerklik konularında yasal çalışma yapılması istediğini önemsediği ifade edildi. Hükümet heyeti de söz konusu yasalara ilişkin değerlendirme yapılacağı ve buna göre çalışma yapılabileceğini ifade etti. Hükümetin çatışmasızlık sürecinin devamı için örgütün eylem yapmaması gerektiğini ilettiği dile getirilirken, HDP heyeti de bölgede yapılan karakol inşaatlarından vazgeçilmesi gerektiğini kaydetti. Bakanlar örgütün son haftalarda eylemlerini arttırmasının sürece zarar verdiğini dile getirirken, HDP heyeti, karakol yapımlarının bölgede tepkilere neden olduğu ve bunun çatışmasızlık durumuna zarar verebileceğini tespitini yaptı. Görüşmelerde HDP heyetiyle hükümet yetkililerinin çözüm süreci kapsamında yeniden bir araya gelmesi konusunda fikir birliği sağlandı. Görüşmenin ardından açıklama yapan HDP’li Önder, “Çözüm sürecinin yasal zemine kavuşması talebimizi ilettik, üzerinde çalışıldığı söylendi” dedi. n ANTALYA (Cumhuriyet) Antalya’da 6 yıl önce “dur” ihtarına uymadığı gerekçesiyle 18 yaşındaki Çağdaş Gemik’i öldüren polis memuru Mehmet Ergin’in yargılanmasına Yargıtay’ın bozma kararının ardından yeniden başlandı. Mahkeme Başkanı Mehmet Kesmen, Burdur’da oturan polis memuru Mehmet Ergin’in 3G yöntemi ile bulunduğu yerden ifadesinin alınmasına karar verdi. ‘Çocuklarımızı geri verin’ Barzani’den PKK’ye gözdağı Dış Haberler Servisi Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi, PKK’ye yakınlığıyla bilinen parti ve kurumlara operasyon düzenledi. Mesud Barzani’nin liderliğindeki Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) ile “PKK ve Suriye’deki kolu PYD” arasındaki gerilim tırmandı. PYD’nin Suriye’nin kuzeyinde KDP’ye yakın parti yöneticilerini gözaltına almasına misilleme yapıldı. Bölgesel Kürt Yönetimi, Kürdistan Demokratik Çözüm Partisi’ni yasadışı ilan etti. Erbil, Dohuk ve Zaho’daki peşmerge güçleri de “Kürdistan Yurtsever Gençlik Merkezi”, “Kürdistan Özgürlükçü Kadın Kurumu” ve Dicle Haber Ajansı bürolarına baskın düzenledi. Baskınlarda çok sayıda yönetici ve çalışan gözaltına alındı. n DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Çocuklarının terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia eden 3 aile, seslerini duyurmak için Diyarbakır Belediyesi önünde oturma eylemi başlattı. Aileler adına konuşan Safiye Gündüz, “Kızımın kaçırıldığını arkadaşlarından öğrendim. 27 gündür haber alamadım. Çocuklarımıza kavuşuncaya kadar oturma eylemini sürdüreceğiz” dedi. Kocaeli ve Kayseri’de gerginlik n KAYSERİ / KOCAELİ (Cumhuriyet) Şemdinli’de olaylı gün Kayseri Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi bahçesinde bulunan kafeteryada dün öğleden sonra Kürt öğrencilerle ülkücü öğrenciler arasında çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Kavga, diğer fakültelerden öğrencilerin gelmesiyle büyüdü. Çevik kuvvet polisleri, iki grubu ayırarak olayın büyümesini engelledi. Kocaeli’de önceki gece Halkevleri üyesi gençlerle ile ülkücü gençler arasında tartışma çıktı. Polis olayla ilgili olarak Halkevleri üyesi olduğu belirlenen Ender Karabacak ve Fatih Daşgin’i gözaltına aldı. İfadesi alınan gençler, daha sonra serbest bırakıldı. n Yurt Haberleri Servisi Hakkâri’nin Şemdinli ilçesi Ortaklar köyünde bulunan askeri üs bölgesine önceki gün saat 10.50 sıralarında taciz ateşi açıldı. Ateşe, askerler anında karşılık verdi. Tunceli’nin Nazımiye ilçesinde yol kontrolü yapan güvenlik güçleri yola döşenmiş uzaktan kumandalı 2 el yapımı patlayıcı bularak imha etti. Darüşşafaka’ya son başvuru n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Darüşşafaka Eğitim Kurumları, kuruluşunun 151. yılında yeni öğrencilerini beklemeye devam ediyor. Belirlenen 20 ilde, 1 Haziran’da gerçekleştirilecek Darüşşafaka Giriş Sınavı için son başvuru tarihi 28 Mayıs 2014 olacak. Sınava katılacak öğrencilerin ve velilerin ulaşım giderleri Darüşşafaka tarafından karşılanacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle