27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 MAYIS 2014 ÇARŞAMBA 6 HABERLER Para kazanma odaklı, denetimlerin göstermelik yapıldığı madenler patlamaya hazır 450 Soma daha var ifade eden Mehmet Torun, “Bu ocaklar devletin malı. Devlet Eski Maden Müdendisleri özel sektöre de işlettirebiliyor Odası Başkanı Mehmet Torun, ancak siz kendi evinizi kiraya Türkiye genelinde 450 maden verdiğiniz zaman ne yaparsan ocağının daha patlamaya hazır yap diyebiliyor musunuz? olduğuna dikkat çekti. Devletin Sözleşme yapıyorsunuz. Sorun maden ocaklarına para kazanma olduğunda dava açıyorsunuz. odaklı baktığını, denetimlerin Devlet kendi malı olan göstermelik yapıldığını, madenlerle ilgili böyle bir şey ihalelerin yandaşlara verildiğini yapmıyor. Benim gördüğüm belirten Mehmet Torun, Çalışma özellikle kendi yandaşlarına ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı veriyor. Madenler üzerinden ile Enerji ve Tabii Kaynaklar para kazanma amacı olarak Bakanlığı yetkililerinin acil bir görülüyor” dedi. Soma ile aynı eylem planı hazırlaması riskte Amasya, Çorum, gerektiğini vurguladı. Zonguldak, Erzurum ve Torun, başta sendikalar, Kütahya’daki maden meslek odaları ve ocaklarının olduğunu üniversitelerin de söyleyen Torun mutlaka görüşünün maden ocaklarında alınması gerektiğini denetimlerin ifade ederek “Aksi göstermelik halde, böyle gelip böyle yapıldığını bunun gidecekse 301 kişinin en somut örneğinin vebali yetkililerin 18 Mart tarihli Torun omzunda olacak. denetim tutanağını Soma faciası son olsun. okuyan insanların Artık insanlar ölmesin, somut kanının donduğunu kaydetti. adımlar atılsın” dedi. Torun, “Tutanağı okuyunca Soma faciasında gelinen tüyleriniz diken diken oluyor. aşamayı gazetemize Tutanaktan 2 ay sonra o değerlendiren Mehmet Torun, ocakta 301 kişi hayatını Türkiye’de Enerji ve Tabii kaybediyor. Kâğıt üzerinde Kaynaklar Bakanlığı’nın denetim yapılıyor. Ordan kayıtlarına göre aktif çalışan daha kötü ocaklar var. Yeraltı kömür ocakları başta olmak ocaklarının, özellikle kömür üzere 450 civarında yeraltı ocaklarının yüzde 70’i kaza ocağında çalışmaların devam olan Soma’daki ocaktan ettiğini belirterek her an kaza daha kötüdür. Patlama, olma riskinin yüksek olduğunu ölüm riski devam ediyor. Biz vurguladı. 2010 yılında tekrar uyarıyoruz. İlla da 301 hazırladıkları raporda da bu kişinin ölmesi gerekmiyor. duruma dikkat çekerek önlem Ölüm sayısına bakarak takip alınması için uyardıklarını etmemeliyiz” diye konuştu. HAZAL OCAK Sistem tamamen değişmeli l Sualtında anma Söz konusu bakanlıkların acil eylem planı yapması gerektiğine dikkat çeken Mehmet Torun “Meslek odaları, sendikalar ve üniversitelerle birlikte oturup acil eylem planı hazırlanmalı. Sistemin komple değişmesi gerekiyor, bu kaza göstermiştir. Sistem çöktü. Devlet bu çöküntünün altında kaldı. Bu enkazı temizleyip önümüze yol haritası çizmeliyiz. Avrupa’da 100 yıldır büyük maden kazası olmuyor. Gelişmiş ülkeler bunu nasıl çözmüşse biz de öyle çözmek zorundayız. Maden Mühendisleri Odası mutlaka bunun içinde olmalıdır” dedi. Torun, Soma faciasıyla ilgili hukuki sürecin de başladığını anımsatarak şunları kaydetti: “Bu süreçte yapılması gereken günah keçileri bulup 3.5 kişiyi cezaevine atıp olayı örtbas etmek olmamalı. Tutuklu mühendis arkadaşlarımızın suçu varsa gereken yapılmalıdır ama geçmiş deneyimlerimiz bize şunu gösteriyor: ‘3.5 günah keçisi bulunur. Onlar cezaevine atılarak kamuoyu vicdanı rahatlatılır ve olay ikinci bir kaza olana kadar unutulur.’ Doğru değildir. Doğru olan gerçekten sorumluların bulunmasıdır. Meslek odası sorumluluğuyla üzerimize düşen görevi yapacağız. Artık bu son olsun. Çalışmalar bir ilk olsun. Somut adımlar atalım.” MUĞLA (Cumhuriyet) Muğla Dalış Topluluğu üyeleri, Soma’daki maden faciasında yaşamını yitiren işçiler için deniz yüzeyinin 25 metre altında pankart açtı. Türk bayrağı ve “Kalbimiz Soma’da” yazılı pankart açan Muğla Dalış Topluluğu üyeleri, daha sonra da saygı duruşunda bulundu. (ÖZCAN ÖZGÜR) ASIL İŞVEREN DEVLET Soma’nın sorumlusu Enerji Bakanı MUSTAFA ÇAKIR MAĞDURLARA YARDIM SOMA’DA HERKES MADENDE ŞİRKETLERİN ÇALIŞTIĞINI SÖYLÜYOR AMA... Ailelere hukuk desteği EMRE DÖKER ‘Taşeron resmiyette yok!’ MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Soma’daki maden faciasında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın sorumluluğuna dikkat çekiliyor. Emekli İş Başmüfettişi Dr. Sabahattin Şen, madenlerde ruhsat kimde ise asıl sorumlunun da o olduğuna dikkat çekti. Kömür madenlerinde ruhsatın devlette bulunduğuna işaret eden Şen, dolayısıyla Madencilik Faaliyetleri Uygulama Yönetmeliği’ne göre de devletin ocakta sürekli bir maden mühendisini teknik nezaretçi olarak bulundurmasının zorunlu olduğuna vurgu yaptı. Şen, “rödovans usulü” denilerek kafaların karıştırıldığına da dikkat çekti. Rödovans usulü ile devletin işletmeyi bir başkasına vermesinin sorumluluğu ortadan kaldırmadığına işaret eden Şen, Yargıtay’ın da rödovansın taşeronluk sistemi olduğunu kabul ettiğini vurguladı. SOMA Maden faciasında mağdur olan madenci ailelerinin davalarını üstlenmek amacıyla ilçeye gelen Duyarlı Hukukçular Platformu, ücretsiz yardımda bulunuyor. Platform üyesi avukat Rezan Epözdemir, mağdur ailelere, izlemesi gereken yolları açıkladıklarını bildirdi. Dava açılması durumunda sorumluların en fazla 15 yıl hapis cezası alacaklarını da öne sürdü. Mağdur olan madenci aileleriyle görüştüklerini, hak arama özgürlüğünü kullanmaya çalıştıklarını belirten Rezan Epözdemir, “Bunu karşılıksız, sosyal sorumluluk projesi olarak yapıyoruz. Mağdur işçilerle temasta bulunmaya çalışıyoruz, nasıl hak arayacaklar, bunu anlatamaya çalışıyoruz. Daha önce de Münevver Karabulut cinayetinde de mağdur aile vekiliydik. Ailelerin durumu son derece kötü, yolu insanlıktan geçen herkesin tepki koyması gereken bir süreçten geçiyoruz” dedi. Epözdemir, ilerleyen süreçte sorumlularla ilgili kamu davalarının açılacağını, mağdur ailelerin de maddi ve manevi tazminat talep etme hakkı olduğunu söyledi. Sorumluların en fazla 15 yıl ceza alabileceğini savunarak, “Birden fazla kişi tedbir ve dikkatsizlikle ölürse 85. madde ‘2 yıl ile 15 yıl arasında’ diyor. Bir kişi de olsa 5 bin kişi de olsa üst sınır 15 yıl gibi görünüyor” diye konuştu. ANKARA Soma’da facianın meydana geldiği madeni rödovans yöntemiyle Soma Holding işletiyor. Ancak Soma’da sokaktaki herkes, madende taşeron şirketlerin de olduğunu ifade ediyor. Türkiye Madenİş Sendikası’nın Soma’da bulunan Ege Bölgesi Şubesi’nin Başkanı Tamer Küçükgencay da, “Taşeron var, resmiyette yok” dedi. Küçükgencay, resmiyette bunun bulunmasının imkânsız olduğunu da söyledi. Facianın yaşandığı madenin ruhsat sahibi Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ). Ancak madeni rödovans yöntemiyle Soma Kömür İşletmeleri AŞ işletiyor. Firma ürettiği kömürü de yine devlete satıyor. Ocağın hemen yanında TKİ Ege Linyit İşletmeleri’ne bağlı maden bulunuyor. Devlette olan bu maden açık üretim yapıyor. Facianın meydana geldiği Soma Holding tarafından işletilen ocakta ise yeraltı madenciliği gerçekleştiriliyor. Şirketler maliyetli olduğu için açık üretim yapmıyor. Facianın ardından Soma Holding tarafından işletilen madende alt taşeron olup olmadığı tartışılıyor. Soma’da sokaktaki yurttaş ise madende taşeron şirketlerin işçilerinin de bulunduğuna dikkat çekiyor. Somalılar isim de veriyor. Bu şirketlerin madene işçi bulduklarına vurgu yapıyor. Somalıların verdiği isimlerin başında ise “Gema” isimli firma geliyor. Yurttaşlar, taşeron Gema’nın işçilerinin de madende çalıştığına dikkat çekiyor. Somalılar, bir de “Ceren” isimli bir firmadan söz ediyor. Soma’da sokakta karşılaştığımız yurttaşlar, bu iki firmanın ismini özellik le vurguluyor. Ancak bu firmaların madende taşeron olarak çalıştıklarının belirlenemeyeceğine vurgu yapılıyor. İddiaları Türkiye Madenİş Sendikası’nın Soma’da bulunan Ege Şubesi’nin Başkanı Tamer Küçükgencay’a da sorduk. Küçükgencay isim bilmediğini söyledi. Resmiyette bunu bulmanın da imkânsız olduğuna işaret eden Küçükgencay, “İspatlanma şansı yok. Taşeron var, resmiyette yok. Resmiyette bunun bulunması çok zor. Taşeron geçmiyor. Ahmet, Mehmet işe girdiği zaman resmiyette, işletme hesaplarında kişi muhatap. Sadece Soma kömürlerinde değil, Türkiye’nin her yerinde böyle” dedi. Sistemin gözden geçirilmesi gerektiğini belirten Küçükgencay, TKİ’ye bağlı kömür sahalarında mutlaka kamu eliyle üretim yapılması gerektiğini vurguladı. olding aslında devletin sadece taşeronu’ Şen, Soma’daki madende İş Yasası’na göre Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın asıl işveren, Soma Holding’in de taşeron olduğunu belirtti. Madencilik Faaliyetleri Uygulama Yönetmeliği’ne göre de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na bağlı TKİ’nin Soma’daki madende sürekli teknik nezaretçi bulundurmasının zorunlu olduğunu ifade eden Şen, “Bu işin asıl sorumlusu TKİ’nin bağlı olduğu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı’dır. Başından beri bu işin başında. Kamuoyuna karşı kurtarıcı gibi gözüktü. Oysa asıl sorumlu kendisi” dedi. ‘H Denetçinin parası patrondan karşılanıyor! Teknik nezaretçinin atamasını bakanlığa bağlı kuruluşlar yapıyor. Ruhsat sahibi kamu kurum ve kuruluşunca Maden İşleri Genel Müdürlüğü’ne (MİLGEM) başvuru yapılıyor. MİLGEM’in onayı ile atama gerçekleştiriliyor. Devlet adına denetim yapan teknik nezaretçi ücretini ise işverenden alıyor. Eski Maden Mühendisleri Odası Başkanı Mehmet Torun, “Teknik nezaretçi ücretini işverenden alıyor. Aynı işyerini denetliyor. Böyle bir çarpıklık olur mu? Devlet adına denetim yapıyor ancak ücretini işverenden alıyor. Biz buna itiraz ediyoruz” dedi. Facianın yaşandığı madendeki işçilerin örgütlü oldukları Türkiye Madenİş Sendikası’nın genel başkanı Nurettin Akçul da, teknik nezaretçinin işverenden maaş almasının sorunun temeli olduğunu vurguladı. Akçul, “Bu kişi o işletmeyi ne derece denetleyebilir? Ne kadar yaptırımcı olabilir? Teknik nezaretçi önce kendi iş güvencesinden emin olmalı ki, rahat çalışabilsin. Hem işverenden maaş alacak hem orayı denetleyecek. Bu nasıl olur?” dedi. Sanatçılar madenci evinde Yavuz Bingöl , Edip Akbayram, Gonca Vuslateri, Pelin Batu, Halil Sezai, Öykü Gürman, Mehmet Gümüş, Onur Akın’ında aralarında bulunduğu bir grup sanatçı Soma’daki madencilerin mezarını ziyaret etti. 11 madencinin toprağa verildiği İzmir’in Kınık ilçesindeki Elmadere’ye geçen sanatçı grubunu Alevi dedeleri Naci Yüksel, Durmuş Yıldırım ile köylüler karşıladı. Naci Yüksel, bölgedeki tarım ve hayvancılığın bitirildiğini, insanların madenciliğe mahkum edildiğini belirtti. Yüksel ise köyde yaşayan çocukların eskiden öğretmen, doktor, mühendis olmayı düşünürken şimdi zorunlu olarak madenci olmayı istediğini vurguladı. Sanatçılar 11 şehidin çıktığı evleri tek tek dolaşarak başsağlığı diledi. Sanatçılarla birlikte bir sivil toplum platformu oluşturarak madenler için bir baskı unsuru yaratacaklarını açıklayan platform sözcüsü Yavuz Bingöl “Caydırıcılık olması, bu faciaların bir daha yaşanmaması için, bir sanatçı grubu ile kameralarımızı alıp bir anda madene baskın düzenleyerek incelemelerde bulunacağız. Gerekirse yaşam odalarının oluşturulması için konser düzenleyerek, SMS ile destek olacağız, çeşitli etkinliklerle bu insanlarımıza sahip çıkacağız” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle