Katalog

21 NİSAN 2014 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Skandal bitmiyor Yalova’da AKP’li eski başkan Yakup Koçal’ın seçmenlerine verdiği yemeğin bedeli için belediyeye icra gitti. Yeni CHP’li Başkan Vefa Salman ‘Faturalarda usulsüzlük var’ dedi AYŞE SAYIN ANKARA Yalova’da seçimi kaybeden AKP’li eski başkan Yakup Koçal’ın seçmenlerine verdiği 75 bin porsiyon yemek karşılığı 984 bin liralık yemeğin bedelini belediyeye fatura etmesiyle ilgili skandala yenisi eklendi. Koçal’ın “pilavüstü kavurma” aldığı Kumsal Restaurant’ın işletmecisi, eski başkanın 615 bin 705 liralık faturası ödenmediği için CHP’ye geçen Yalova Belediyesi’ne “icra” gönderdi. Yalova Belediye Başkanı Vefa Salman, aynı firmanın belediyeden 2013 yılından da alacağı olduğuna ve icra takibine başvurmadığına dikkat çekerek, “Üstelik burada usulsüzlük var. Faturalardan biri 3 Nisan 2014 tarihli. Ben o tarihte belediye başkanıyım ve böyle bir yemek vermedim. Usulsüzlük var, itiraz edeceğim” dedi. Yalova’da seçimi kaybeden Koçal’ın, seçim kampanyası kapsamında, ağırlıklı olarak şubat ve mart aylarında verdiği 75 bin porsiyon yemeğin bedeli olan 984 bin liralık faturayı belediyeye kestirdiği ortaya çıkmıştı. Koçal, broşür ve seçmenlerine “ıslanmasın” diye dağıttığı şemsiyelerin de aralarında bulunduğu malzemeler için de belediyeyi adres göstermiş ve yeni seçilen CHP’li Belediye Başkanı Vefa Salman, 1 milyon 143 bin liralık “borç faturası” ile karşılaşmıştı. İçişleri müfettişlerini belediye hesaplarını incelemeye çağıran Salman, henüz inceleme bile başlamadan bu kez “icra şoku”yla sarsıldı. Koçal’ın yemekleri “ısmarladığı” firmalardan Kumsal Restaurant işletmecisinin, 1’i 24 Ocak, ikisi 14 Şubat, ikisi 24 Mart, biri 7 Mart ve biri ise 3 Nisan tarihli toplam 615 bin 705 liralık alacağı için, belediyeyi icraya verdiği ortaya çıktı. Ancak icrayla alacak tahsili istenen yemek bedeli olan 72 bin 106 liralık faturalardan birinin ise Salman’ın göreve başladığı tarihten sonra, 3 Nisan 2014’te hazırlanması dikkat çekti. ‘BÖYLE BİR YEMEK VERMEDİM’ Salman, belediyeye icra gönderilmesinin altında “kötü niyet” yattığına dikkat çekti. Resmi adı “Işınsu Külüşlü” olan Kumsal firmasının, belediyeden 2013 yılına ait 600 bin liralık alacağı olduğunu, bunların faturalarının da elinde bulunduğunu belirten Salman, “İşin ilginç yanı, firma bu alacağı için icraya gitmiyor, seçim sürecinde dağıtılan yemekler için icra getiriyor. Ayrıca bu faturalarda mali açıdan da usulsüzlük var. 3 Nisan tarihli bir fatura var. Ben o tarihte belediye başkanıydım ve böyle bir yemek vermedim. Ben defterdarlığı göreve çağırdım, icraya da itiraz edeyeceğim” dedi. Koçal döneminde patladı Kumsal firmasının, Koçal’ın belediye başkanı olduğu 2009’dan önce “batık” bir firma olduğunu ve borçlularının icra kanalıyla alacaklarını tahsil ettiğini belirten Salman, ancak AKP’li başkan döneminde “patlama yaptığını” söyledi. Yalova Belediye Başkanı’nın özel kalem müdürü ile bu firmanın ortaklarının arasında yakın ilişki olduğunu belirten Salman, “Geçen gün Çınarcık Belediye Başkanı’nı ziyaret ettim. Bizim yemek yediğimiz yerde, özel kalem müdürü ile firmanın ortaklarını yemek yerken kendi gözlerimle de gördüm” diye konuştu. Atalay’a ‘Sağlıkçı’ Tavsiyesi... TBMM Genel Kurulu’nda MİT Yasası’nda değişiklik yapan yasa önerisinin görüşmeleri oldukça gergin geçti. Vekillerin tartışmaları bir yana Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın da görüşmeler boyunca oldukça “gergin” olduğu dikkatlerden kaçmadı. Özellikle muhalefet milletvekilleriyle sık sık karşılıklı tartışmaya girdi. Atalay’ın neden bu kadar gergin, tepkili ve sinirli olduğu anlaşılamazken vekiller kimi tahminlerde bulunup, Bakanı “sadede” davet etti. CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, Atalay’ın “adeta kahvede konuşur gibi” konuştuğunu belirtip “ruh hali”ni sorguladı: “Sayın bakan, belli ki özel bir sorunu var, bir şeye canı sıkılmış, bütün sinirini TBMM üyelerinden almaya çalışıyor. Bunu kabul edebilmek mümkün değil, bunu Türkiye Cumhuriyeti milletvekili olarak içine sindirebilmek mümkün değil, bunu iktidar partisi grubu olarak seyretmeniz, bize göre, mümkün değil.” CHP’nin “eczacı” kökenli vekillerinden Özgür Özel ise olaya daha bir “uzman” gözüyle yaklaştı:“Böylesine önemli bir kanunda elbette sorulacak çok soru var, ama soruyu cevaplayacak makamda oturan sayın bakanı tekrar karşımızda görünce normal bir soru sormak mümkün değil. Gün boyunca biz milletvekillerine hakaret etti, fevkalade gergin, bir bakana yakışmayacak bir üslup kullanıyor. Kendisine bir sağlıkçı olarak ilk önce bir şeker kontrolü tavsiye ediyorum. Hali, yaklaşımı, Meclis’e ve milletvekillerine karşı gösterdiği tavrı kınıyorum. ‘Aklı olan, mantığı olan böyle soru sormaz’ sözünü sarf edecek kadar Meclis’e karşı hakaretamiz tutum içinde olup da özür dilemek yerine bunu savunan bir bakana söyleyecek söz bulamıyorum.” ‘Hırça mapaya dayandı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Cezaevleri İnceleme ve İzleme Komisyonu üyeleri, Balyoz davası kapsamında Hadımköy ve Hasdal Askeri Cezaevi’nde tutulan askerleri ziyaret etti. Hükümlü askerler, “17 Aralık’ta tünelde bir ışık gözüktü, baka baka kör olduk”, “Hırsız çıktı, yolsuz çıktı, katil çıktı, muhbir çıktı, biz hâlâ içerdeyiz”, “Talebimiz açık: 2 Temmuz 2012’den sonraki tüm ÖYM kararları yok hükmünde sayılsın” mesajlarını verdi. CHP Milletvekilleri Veli Ağbaba, Özgür Özel, Nurettin Demir ve Muharrem Işık’tan oluşan CHP Cezaevleri Komisyonu, 17 Nisan’da Hadımköy ve Hasdal Askeri Cezaevi’ne gitti. Ziyaret sırasında Balyoz davasından tutuklu bulunan askerlerin söylediklerini not alan CHP’li vekiller, bunları rapor haline getirdi. Rapora göre, hükümlü askerler şu mesajları verdi: AYM artık karar versin: Anayasa Mahkemesi, Twitter kararı ile özgürlükçü bir iklim yarattı. Bunun devamını bekliyoruz. Bizde AYM’ye müracaat ettik, 5.5 ay geçti. Başbuğ bizden sonra başvurdu. Ergenekon sanıkları bizden sonra başvurdu. AYM’ye saygı duyuyoruz. Hassasiyet gösterdi. Ama bizim dosyalar bekliyor. Çocuklar artık evimize gel diyor: Ailelerimiz ve çocuklarımızı düşündükçe sabrımız tükeniyor. Hepsinin ruh hali bozuldu. Çocuklarımız ziyaret geldiğinde anneleri dışarıdan aldıkları oyuncakları hediye etmemiz için gizlice bize veriyorlar. Oyuncağı verirken burada çalışıp para kazanıp size hediye alıyoruz diyerek burada kalışımızı çocuklarımıza izah etmeye çalışıyoruz. Ama çocuklar “bir daha bana oyuncak alma baba, bu ‘kale’deki işinden ayrıl evimize gel” diyorlar. Bu yüzden artık sabrımız tükendi: Hırça mapaya dayandı! (Denizcilik terimi “Sonuna gelindi” anlamında). Meclis bizi dinlesin: Bu kumpası kim kurdu. Bu soru meşru sorudur. Burası zurnanın zırt dediği yerdir. Bu sorunun cevabı 113 gündür yok. Bu kumpas bize bunları yapanların yargılandığı gün bitecek. Ama bu dava bizim için, biz serbest kaldığımız da bitmeyecek. Bize bu kumpası kuranlar mahkemede yargılanıp suçları ortaya çıkıp mahkum olduklarında; onları bu demir parmaklıkların arkasında gördüğümüzde, işte o zaman bu dava bizim için bitmiş olacak. Bunu ancak siyasetçiler çözer. Başbakan’ın 14 Ocak grup konuşmasından sonra hükümet bir kanun tasarısı bu durumu çözebilirdi. Ama hâlâ adım atmıyorsa meşruiyetini kaybetmiştir demektir. Meclis’te mutlaka bir alt komisyon kurulsun ve bu konuyu incelesin. Buraya gelsinler, bizleri, mağdurları dinlesinler. Cemaatçi yapılanma asıl sorumludur: Başbakan’ın paraleller yaptı dediği bu işleri başımıza saran polis, yargı ve TSK’deki cemaatçi yapılanmadır. 17 Aralık sürecine kadar, sesimizi duymayan Başbakan, bu yapı kendisini hedef aldığında bu yapının karşısına dikilmiş ve gerçekleri ifade etmeye başlamıştır. Ancak bu süreçte ne Başbakan’ın söyledikleri bizim yaşadıklarımız konusunda onun sorumluluğunu ortadan kaldırır ne de bu paralel yapının yolsuzlukları gündeme getirmesi bu yapıyı aklar. Balyoz tutuklusu askerler ‘Tünelde gözüken ışığa baka baka kör olduk’ dedi Sözde Değil, ‘Özde’ Tasarruflu... CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu geçen hafta grup konuşmasında, “hukukun üstünlüğü”ne vurgu yaparken hükümete de “hukuk devleti”nin ne olduğunu öğrenmek istiyorlarsa İpsala Kaymakamlığı’nın internet sitesine girmesini önerdi. “Camdan” konuşmayı sevmediği için de Kılıçdaroğlu, kendisinin siteden aldığı “hukuk devleti” tanımını not aldığı kâğıttan okudu. Ancak Kılıçdaroğlu’nun not kâğıtlarında, ilginç bir ayrıntı dikkat çekti. Zira kâğıtların arkasında farklı yazılar ya da fotoğraflar yer alıyordu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’e bu ayrıntıyı sorduğumuzda, Kılıçdaroğlu’nun ilginç bir özelliğini daha öğrenmiş olduk: “Kemal Bey, tasarrufa çok önem verir. O yüzden, not kâğıdı olarak kullanılmış kâğıtları tercih eder. O nedenle kürsüden notlarını okudukları da kullanılmış kâğıtlardır. Çalışma ofisinde de her zaman kullanılmış kâğıt kullanmaya özen gösterir.” Umarız, Kılıçdaroğlu’nun bu duyarlılığı lüks, gösteriş, şaşaa düşkünü siyasetçilere de örnek olur... Twitter hizaya geliyor Yurt Haberleri Servisi Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, yolsuzluk ve rüşvet tapeleri ve belgelerini yayımlayan “Başçalan” ve “Haramzadeler” hesaplarının Twitter tarafından “buzlanarak” etkisiz hale getirilmesini, “Şimdi Twitter hizaya geliyor” sözleriyle değerlendirdi. Kahramanmaraş’ta bulunan Atalay, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Atalay, “Sosyal medya ortamında insanlara hakaret edilmesi, özel hayatlarının orada teşhir edilmesi vesaire gibi durumlarda da tabii yargıya götürdüler ve yargı bunların o ortamlardan çıkarılması kararını verdi. Ama bu talepler yerine getirilmedi. O zaman da açıkladık, Twitter gelecek, ülkemizi muhatap alacak, yönetimi muhatap alacak burada görüşmeler yapacak, yargı kararlarımızı ciddiye alacak. Şimdi Twitter o hizaya geliyor. Bundan sonra ülkemizde de hiçbir sorun olmayacak. Yani bizim sosyal medyayla bu anlamda hiçbir sorunumuz yok” dedi. BEŞİR ATALAY: İmza etkinliğine gelişi sırasında Başbuğ, alkışlarla karşıladı. (Fotoğraf: EMRE DÖKER) ‘Koşun Yoklama var!’ Milletvekillerinin yeni makam odalarının bulunduğu 10 milyonlarca TL’ye yapılan yeni hizmet binası; TBMM Genel Kurulu’nun yoğun olarak çalıştığı geçen hafta AKP’de ciddi bir krize neden oldu. Bu krizi aşmak için AKP yönetiminin yaptığı uyarı ve aldığı tedbirler de bir işe yaramadı. Abartmıyoruz, bu krizi aşmak için hem AKP grubunda anonsla duyuru yapıldı hem de vekillere gönderilen TBMM gündemine yazılı olarak not düşüldü. Ancak AKP’li vekiller muhalefetin yoklama istemlerinde Genel Kurul salonuna bir türlü zamanında yetişemedi! Başka bir deyişle milletvekilleri yoklama için 3 dakika içinde yaklaşık 250 metre uzaklığındaki yeni hizmet binasından Genel Kurul’a gelemedi. MİT’e olağanüstü yetkiler veren tartışmalı MİT Yasası’nın görüşmeleri, AKP’li vekillerin yeni akıllı odalarından bulunmayı tercih etmeleri ve zamanında Genel Kurul’a gelemedikleri için sık sık kesildi. AKP Grup Başkanlığı, çarşamba günü vekillere yazılı olarak “TBMM Genel Kurulu’nun açılışını müteakip sayın milletvekillerimizin yeni binadaki odalarına gitmeleri sebebiyle Genel Kurul’da yapılan yoklama ve oylamalara yetişemedikleri müşahede edilmiştir. Bu nedenle Genel Kurul çalışmaları esnasında milletvekillerimizin çalışma odalarına gitmemeleri önemle rica olunur” uyarısında bulundu. Ancak bu önlem de bir işe yaramadı. Aynı gün toplantı yeter sayısı olmadığı için birleşime 4 kez ara verildi. Bu aralar ve yapılan yoklama işlemleri nedeniyle Genel Kurul yaklaşık 1.5 saat çalışmadı. perşembe günü de bütün partilerin ortak karar alarak getirdiği danışma kurulu kararının oylamasında aynı kriz baş gösterdi. AKP, CHP, MHP ve BDP’nin ortak kararıyla Genel Kurul’a gelen danışma kurulu önerisinin oylamasında “karar yeter sayısına” ulaşılamadı! Yeni bina krizine karşı AKP yönetimi “yoklama süresinin uzatılmasını mı”, yoksa “milletvekillerinin koşmasını mı” ister bilinmez; ancak bu durum muhalefeti memnun ederek “Koşun yoklama var” esprilerinin yapılmasına neden oldu. İzmir Kitap Fuarı’nda Başbuğ’a yoğun ilgi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, İzmir Kitap Fuarı’nda gördüğü yoğun ilgiyi, “TSK’ye karşı yürütülen zulüm operasyonlarına yurttaşların tepkisinin sonucu” olarak yorumladı. 19. TÜYAP İzmir Kitap Fuarı’ında dün Başbuğ da Kaynak Yayınları’nda kitaplarını imzaladı. Kitabına yoğun ilgi olduğunu, bunu daha önceden tahmin etmediğini belirten Başbuğ, “Bunun ana nedeni insanlarımızın, halkımızın özellikle Türk Silahlı Kuvvetleri’ne karşı yürütülen zulüm operasyonlarına koyduğu tepkinin bir sonucu olarak görüyorum. İnsanlarımız gerçekten son yıllarda yaşanan bu olayların gerçek nedenlerini öğrenmek istiyorlar. Kitaba gösterilen bu ilgiyi buna bağlıyorum” dedi. Fuar kapsamında Cumhuriyet Kitapları’n standında da dün Hidayet Karakuş ve İlhan Taşcı kitaplarını imzaladı ve okurlarıyla söyleşti. Kitap Fuarı’nda Dağarcık Türkiye tarafından düzenlenen “Savaş Emek’in Ardından” söyleşisi bugün saat 15.30’da Konferans Salonu 3’te gerçekleştirilecek. Söyleşiye, Serdar Kızık, Yaşar Aksoy, Ayşe Tosuner, Aylin Gencoğlu, Suat Çağlayan konuşmacı olarak katılacak. Saat 17.15’te de, “Büyük Gezi İsyanı’mızda Neden Devrim Olma(z)dı?” paneli yapılacak. Doğan Erkan’ın yöneteceği panelde Tacettin Çolak konuşmacı olarak yer alacak. TÜYAP’ta bugün BAŞBAKAN ERDOĞAN’A ARMAĞAN EDİLDİĞİ SAVLANAN URLA’DAKİ VİLLALAR Sit raporu gizleniyor EMRE DÖKER İZMİR Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a da armağan edildiği savlanan Urla Zeytineli’ndeki villalar için yapılan Sit derece değişikliğine ilişkin rapor, kamuoyundan gizleniyor. Villaların da bulunduğu bölgedeki 20 hektarlık alanın Sit derecesi, 1’den 3’e düşürülmüş, buna dayanak olarak da İzmir 1 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Korumu Kurulu’nun hazırladığı rapor gösterilmişti. TMMOB İzmir Şube İl Koordinasyon Kurulu’na bağlı meslek odaları, aylardır talep ettikleri bu rapora ulaşamadı. Tüm Öğretim Elemanları Derneği de Bilgi Edinme Yasası kapsamında istediği bilgilere, yasal sürenin üzerinden 41 gün geçmesine karşın ulaşamadı. Tüm Öğretim Elemanları Derneği (TÜMOD) İzmir Temsilcisi Prof. Dr. Kayhan Kantarlı, “Başvurumun akıbetini araştırmak amacıyla Tabiat Varlıklarını Koruma şube müdürüne çıktım. Havadan sudan bahaneler öne sürmeleri üze Ayşe Sayın, Emine Kaplan, Mahmut Lıcalı [email protected] rine oradan ayrıldım. O gün bugündür bir aya yakın zaman geçti bir haber yok” dedi. Şehir Plancıları İzmir Şube Başkanı Özlem Şenyol Kocaer de Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Raporu’nu idareden birçok kez resmi olarak talep etmelerine karşın kendilerine iletilmediğini vurgulayarak “Bu durum son derece düşündürücüdür. Bu durum raporun, usul ve esaslara uygunluğu hususunda endişelerimizi artırmaktadır” diye konuştu. TBMM’de bu hafta 4 eski bakan hakkında verilen soruşturma önergesi görüşülecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Meclis, bu hafta açılışının 94. yıldönümünü kutlayacak. TBMM Genel Kurulu, bu hafta yoğun gündemle çalışacak. Genel kurulda, yarın Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, milletvekillerinin sözlü sorularını yanıtlayacak. Meclis, bu hafta 94. yaşını kutlayacak. Kutlamalar, 23 Nisan Çarşamba günü sabah saatlerinde TBMM kampusu içindeki Atatürk Anıtı’na çelenk konulması, saygı duruşu ve İstik lal Marşı’nın okunmasıyla başlayacak, ardından Anıtkabir ve Birinci Meclis’te tören yapılacak. TBMM Genel Kurulu, 23 Nisan Çarşamba günü, özel gündemle toplanacak. TBMM Genel Kurulu’nun 24 Nisan’daki birleşiminde, CHP’nin, eski bakanlar Zafer Çağlayan, Egemen Bağış, Bakanı Muammer Güler ile Erdoğan Bayraktar hakkında verdiği 4 ayrı soruşturma önergesi ile AK Parti’nin eski bakanlarla ilgili bir soruşturma önergesi ayrı ayrı görüşülecek.