Katalog

13 NİSAN 2014 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER [email protected] 13 ABDİran hattında elçi savaşı (AA) Tahran’ın yeni BM büyükelçisine Washington yönetiminden vize çıkmadı A Ağaç üzerinde protesto lmanya’ya gelen sığınmacıların, ülkenin mülteci politikasını protesto etmek amacıyla Berlin’deki Oranienplatz Meydanı’nda kurdukları çadırların yerel yönetimin kararıyla boşaltılmasının ardından Sudanlı Napuli Langa adlı kadın, ağaca çıkarak başlattığı eylemini dün de sürdürdü. Dış Haberler Servisi İran’ın Birleşmiş Milletler (BM) büyükelçiliğine atadığı, hakkında 1979 yılında Amerikan elçiliği baskınına katıldığı iddiaları bulunan Hamid Ebu Talip’e yönelik ABD vetosu sürerken Tahran geri adım atmayacağı mesajı verdi. Washington yönetimi merkezi New York’ta bulunan BM’nin yeni İran elçisine Amerikan vizesi vermeyeceğini önceki gün açıkladı. Beyaz Saray sözcüsü Jay Carney, İran’ın elçi seçiminin uygulanabilir olmadığını Tahran hükümetine ve BM’ye bildirdiklerini söyledi. Carney, Obama yönetiminin, İran’ın Ebu Talip’i tercih etmesini son derece rahatsız edici bulduğunu belirterek, Beyaz Saray’ın bu konuda Kongre ile aynı kaygıyı paylaştığını ifade etti. ABD Kongresi, pazartesi günü Ebu Talip’in ABD’ye girişini engelleyen bir tasarıyı onaylamıştı. ABD’den gelen ret kararının üzerine Tah Tahran yönetimi Washington’ı uluslararası hukuka aykırı davranmakla suçlarken BM Büyükelçiliği için Ebu Talip’in yerine başka bir aday açıklama planının bulunmadığını bildirdi. ran yönetimi dün Washington’ı uluslararası hukuka aykırı davranmakla suçladı ve Ebu Talip’in yerine başka bir aday açıklama planının bulunmadığını duyurdu. İranlı bazı kaynaklar ABD’nin kararına karşılık verileceğini kaydetti. İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Abbas Arakcı, ülkesinin ABD’nin kararının çözü ‘Nükleer müzakereleri etkilemez’ me kavuşturulması için BM çerçevesinde yasal yolları deneyeceğini belirtti. Tahran Washington’la yaşanan elçi krizinin uluslararası toplumla yürütülen nükleer müzakereleri etkilemeyeceğini de savundu. Son dönemde ABD dahil Batı ile İran’daki Ruhani yönetimi arasındaki ilişkilerde yakınlaşma dikkat çekiyor. Ebu Talip’in, İran’da 197981 arasında ABD’nin İran Büyükelçiliği’ndeki çalışanların rehin alındığı krizde rol oynayan isimlerden olduğu iddia ediliyor. Ebu Talip ise baskını yapan öğrenci grubundan olmadığını, sadece tercümanlık yaptığını söylüyor. İran kaynakları, Cumhurbaşkanı Ruhani’ye yakın bir isim olarak değerlendirilen Ebu Talip’in deneyimli bir diplomat olduğunu, daha önce büyükelçi olarak Avustralya, Belçika, Avrupa Birliği ve İtalya’da görevlerde bulunduğunu, geçmişte ABD vizesi aldığını belirtiyor. Faşizm Resme Girince Bir yangın yerine dönüşen Türkiye’yi birkaç saatliğine unutup şöyle güzel bir film izlemek istedim. Karşıma “faşizmin yükselişi” çıktı. Artık yaram olduğu için gocunuyor muyum nedir… Wes Anderson’ın çok yönüyle konuşulan filminin, beni en etkileyen yanı, faşizmin frenlenemeyen şiddetinin, gümbür gümbür yaşamların içine dalması oldu! Sıradan insanların sıradan yaşamları; sıra dışı, büyük siyasetten azade kendi mecrasında yol alırken birdenbire faşizmle iç içe geçiyor… Faşizm aniden resmin içine giriyor! Faşist dinamiklerin resme girmesiyle, bütün “uygar ilişkiler”, bütün “uygar kurallar”, “uygar toplum yaşamı” ve “uygar hukuk” bir günden diğerine “şak” diye bıçakla kesilircesine sona eriyor. Ve yalnız gücü gücüne yetenin borusu ötüyor. Orman yasaları baş döndürücü hızla o güne değin sanki başka hiçbir alternatif var olmamışçasına bütün hızıyla devreye giriyor… 2014 Berlin Film Festivali’nde “Büyük Jüri Ödülü” alan Büyük Budapeşte Oteli, baş esin kaynağı Zweig’ın eserlerindeki gibi tıpkı “tarihin dev dişlileri altında ezilen küçük yaşamların” gerçeğini, perdeye büyük başarıyla taşımış. “Zamanın bıraktıklarına (yani ruhuna!), resmi olaylardan çok; küçük ve kişisel serüvenlerde rastlanır!” diyen ünlü Avusturyalı yazara sonuna dek sadık kalmış. II. Dünya Savaşı arifesinde bir Orta Avrupa kentindeki “Büyük Budapeşte Oteli” etrafında dönen öyküyü; “konsiyerj” Gustave B. ve “bellboy” Sıfır Mustafa’nın serüvenine harmanlayan film, faşizmin güncesini gerçi doğrudan anlatmak iddiasında değil ama geride var gücüyle yükselen faşist fırtına, kahramanların yaşamlarını oradan oraya savururken tam bir rulete dönüştürüyor. İç içe geçen değişik katmanlardan oluşan yapıt, hem mizahi çizgi film karakterlerini andıran kahramanları; hem gerideki bu büyük hikâye bağlamında izlenmeye değer. Büyük hikâyede faşizm tsunamisine yitirdiklerinin hüznünü, ünlü kitabı Dünün Dünyası’nda en ince ayrıntısına dek anlatan Stefan Zweig’ın muhteşem mirası var. Ön planda ise neredeyse bir “edibüdü” hafifliği içinde, perdeye taşınan Gustave ile Sıfır Mustafa’nın maceraları… Filmi arzu edilen entelektüel boyutta izlemek mümkün… Ama “Büyük Budapeşte Oteli”nin tadını çıkarabilmek için Burhan Arpad’ın harikulade Türkçesiyle çevrilen “Dünün Dünyası”na her halükârda göz atmanızı salık veririm. “Olup bitene karşı elden bir şey gelmemesinin ağırlığını hiç böyle korkunç bir biçimde duymamıştım” der 1930’larda yazdığı o çaresiz güncesinde örneğin Zweig; “(Siyaset adamları, diplomatlar) ayrıntılarını öğrenemediğimiz ve hiçbirine katılmadığımız kararlar alıyorlar ve benim özel hayatıma yön çiziyorlardı. Alınyazım kendi elimden onların eline geçmişti. Bütün varlığım için kararlar verilirken ben bir sinek kadar savunmasız ve bir sümüklüböcek kadar aciz odamda oturmaktaydım… Bütün hayatımı koyduğum kumarda rulet, karada mı kırmızıda mı duracak diye düşünüyordum…” İsmi Zubrowka olan düşsel bir Orta Avrupa kentinde bulunan “Büyük Budapeşte Oteli”nde, artık ’60’lı yıllarda bu geçmişin peşine düşen bir yazara Gustave B. ile yaşadıklarını anlatan yaşlı Mustafa’nın anıları ile başlıyor filmin başlangıç sahneleri. ’60’lardan bir “geri dönüş/flashback”le aktarılan film, birkaç kez böyle üst üste yitirilen Avrupa’nın geçmişine uzanmamızı sağlıyor. Bir Mustafa ve Gustave’ın gençliklerinde yitirdikleri Avrupa yani 30’lar var filmde… Bir de öykünün nakledildiği 1968’in “Büyük Budapeşte Oteli”… Karakteristik tüm Orta Avrupa mekânları gibi büyük olasılıkla o dönemde o da artık komünist yönetimlerin eline düşmüş… Başlangıçta 30’ların zengin, seçkin aristokrat dünyasının ortamını yansıtan otel giderek çaptan düşmüş. Bir zamanlar moda olan kaplıcaları tarih olmuş. Lobiye ucuz ve tapon halılar serilmiş. Kenarda köşeye otomatik kumbaralı “self servis” birtakım makineler yerleştirilmiş. Yüzyıl başındaki faşizm öncesi o müthiş rafine atmosfer gitmiş; yerine ’60’lar Pragı ya da Budapeştesi’nin “pinekleyen komünizm atmosferi” gelmiş. Wes Anderson, tekrar tekrar yazılan tarihi böyle birkaç rötuşla soyutlayarak anlatıyor. “Büyük Budapeşte Oteli”, “sıfırlanan geçmişler” hakkında… Bunun yanı sıra çarpıcı, güçlü bir görsellik ve muhteşem düşgücü var filmde. Gustave B.’yi oynayan Ralph Fiennes’in baştan çıkarıcı oyunculuğu da cabası. İstanbul Film Festivali’nin incilerinden olan yapıtı eğer kaçırdıysanız, mutlaka DVD’sini edinin. Dış Haberler Servisi Suriye’nin Halep kentinde ordu ile muhalifler arasında çatışmaların şiddetlendiği haberleri gelirken muhalif kaynaklar iki taraftan da can kayıplarının olduğunu, sivillerin bölgeden kaçmaya çalıştığını duyurdu. İran’ın Fars haber ajansı, Suriye kaynaklarının aralarında Çeçenlerin yoğunlukta bulunduğu 5 bin kadar yabancı savaşçının son günlerde Türkiye üzerinden Halep’e gittiğini savundu. Haberde “teröristlerin Türkiye’den getirdikleri ağır silahlarla Suriye ordusuna karşı savaştığı, El Nusra’nın Türkiye’den getirdiği topları kullandığı” iddiası yer aldı. Önceki gün muhalifler, Hama’da bir köye Suriye güçlerinin bombardımanında zehirli gaz attığını iddia etti. Devlet televizyonu ise saldırının arkasında El Nusra’nın olduğunu savundu. Olaylı yıkım B rezilya’nın Rio de Janerio kentinde evsizlerin kaldığı bir binanın ve çevresinin boşaltılması yönünde çıkan mahkeme kararı çatışmalara yol açtı. Bir telefon şirketine ait olan ve birkaç yıldır boş duran binaya yerleşerek çevresindeki alana bir gecekondu mahallesi kuran işgalcilere polis sabaha karşı baskın düzenledi, barakaları yıktı. Çıkan çatışmada 7 kişi yaralanırken 22 kişi gözaltına alındı. (AFP) ABD’Lİ SENATÖRLERDEN TASARI ‘5 bin cihatçı Türkiye’den geçti’ Kürt partiler ‘terör listesi’nden çıkarılıyor Dış Haberler Servisi ABD’de, Kuzey Irak’taki Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) ve Irak Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) 2001’den bu yana dahil edildikleri “terör listesi”nden çıkarılması yönünde çabalar artıyor. Bu çerçevede ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Robert Menendez ve Senatör John McCain tarafından bir yasa tasarısının sunulduğu duyuruldu. ‘Sinek kadar savunmasız olmak’ Ermeni tasarısı gündeme alınmadı Dış Haberler Servisi ABD Senatosu’nun Dış İlişkiler Komitesi’nin önceki gün kabul ettiği “Ermeni Soykırımı” karar tasarısı, Senato Genel Kurulu’nun gündemine alınmadı. Kritik bir dönemde sunulan karar tasarısının, ABD Senatosu’nun 16 günlük Paskalya tatili öncesi gerçekleştirdiği son oturumunda gündeme alınmaması, tasarının içerik açısından kadük kalmasını sağladı. Bağlayıcılığı olmayan karar tasarısının metninde 24 Nisan 2014 tarihinin “Ermeni Soykırımı”nın yıldönümü olarak anılması isteniyordu. Rusya’ya Montrö tepkisi Dış Haberler Servisi Ukrayna krizinin ardından Rusya’dan son dönemde Türkiye’ye yönelik Mortrö Sözleşmesi’nin uygulanmasına ilişkin çıkışlara Ankara’dan tepki geldi. Bu çerçevede duyulan rahatsızlığın önceki gün Dışişleri Bakanlığı’na çağrılan Rusya’nın Ankara Büyükelçiliği yetkilisine iletildiği bildirildi. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Montrö sözleşmesinin titizlikle uyUkrayna’nın doğusundaki gulanmaya devam edildiği, Slavyansk’ta Rusya yanlısı olduğu Rusya’nın bu konuyu ısrar belirtilen silahlı gruplar karakolları la gündemde tutmasının yadırbastı. (AFP) gandığı kaydedildi. Rus tarafının 3 Nisan’da bakalış sürelerini uzattıkları iddia sına yansıyan açıklamalarında, edildiği belirtilirken 10 Nisan ABD savaş gemilerinin son dö tarihli son açıklamada ise sadenemde iki kez Montrö hükümle ce “USS Taylor” adlı geminin rine aykırı olarak Karadeniz’de Karadeniz’de 21 günden fazla kaldığına yer verildiği hatırlatıldı. Söz konusu geminin pervanesinde meydana gelen hasar nedeniyle hareketsiz kaldığı, tamir çabalarının sonuç vermemesi üzerine römorkörle çekilerek Karadeniz ve Boğazlar’dan çıkarılabildiği kaydedildi. “USS Truxtun” adlı ABD savaş gemisinin ise Karadeniz’e girdikten sonra Boğazlar’dan geri dönüş tarihinin değiştirildiği, ancak Montrö’de öngörüldüğü şekilde 21 gün içinde Karadeniz’i terk ettiği belirtildi. Açıklamada, “Sözleşmenin teknik nitelikteki hükümlerinin basın yoluyla tartışma malzemesi haline getirilmesinin başta Karadeniz’e sahildar ve Montrö’ye taraf olan devletler gelmek üzere, kimseye bir faydası olmayacağı değerlendirilmektedir” ifadesi kullanıldı. Bu arada Rusya Dışişleri Bakanlığı ülke vatandaşlarına ABD ile aralarında suçluların iadesi anlaşması bulunan ülkelere gitmemeleri tavsiyesinde bulundu. Çağrının Ukrayna krizi ile birlikte Rusya karşıtı yaptırımların artmasından kaynaklandığı yorumu yapılıyor. ABD ile arasında suçlu iadesi anlaşması olan 109 ülke içinde Türkiye de bulunuyor. Ukrayna’nın doğusunda ayrılıkçı bölgelerde Rusya yanlılarının resmi binaları işgalleri sürerken dün Slavyansk ve Donetsk’te bazı karakollara silahlı grupların girdiği duyuruldu. Barzani ABD’ye gitmemişti Irak işgaliyle iki büyük Kürt partiyle yakın işbirliğini artırmasına, üst düzey ikili görüşmelere karşın, Washington’ın Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin kurucusu olduğu KYB ve Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani’nin liderliğini yaptığı KDP’yi “terör listesi”nden çıkarmaması Erbil’in tepkisini çekiyor. Geçen aylarda Barzani’nin Washington ziyaretini iptal etmesinin ardında da liste resti olduğu yorumları dikkat çekmişti. Gerginlik üzerine ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan bazı kaynaklar her iki partinin en kısa zamanda “terör örgütleri” listesinden çıkarılacağını söylemişti. AFP ajansının haberinde, Menendez ve McCain tarafından sunulan tasarıya Obama yönetiminin de destek verdiği belirtildi. Tasarıda KYB ve KDP’nin “Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin’e karşı silahlı mücadele vererek bölgede istikrarın sağlanmasına yardımcı olduğu” ifadesinin yer aldığı kaydedildi. Cumhuriyetçi McCain, “KDP ve KYB’ye terörist gibi davranmayı bırakmamızın zamanı geldi” dedi. ‘Sıfırlanan’ geçmiş olduğunda Beraat haberini biberonuyla dinledi Dış Haberler Servisi Pakistan’da cinayete teşebbüsten yargılanan 9 aylık Muhammed Musa hakkında(AP) ki suçlamalar mahkemece düşürüldü. Davanın konusu, Lahor’da Musa’nın ailesinin doğalgaz borcunu tahsil etmeye gelen görevliler ve polisle çatışmasıydı. Polis müfettişi ailesinin yanında olan Musa bebek hakkında da cinayete teşebbüs suçlamasında bulunmuştu. Mahkeme ailenin diğer beş üyesinin ise yargılanmasına karar verdi. İsveç’ten reformlara destek için 67 milyon Avro OSMAN İKİZ STOCKHOLM İsveç, Türkiye’nin AB ile bütünleşmesi yolundaki reformlara destek amacıyla yeni işbirliği paketini hazırladı. İşbirliği ve yardım paketi 20142020 dönemini kapsıyor. Türkiye’nin AB üyeliğine tam destek veren İsveç, demokrasi ve insan haklarının geliştirilmesi, hukuk kurumlarının, dış politikanın, çalışma yasalarının, sağlık hizmetlerinin ve eşitlik konusunda atılmakta olan adımların AB müktesebatına uygun olarak düzenlenmesi yolundaki reform çalışmalarına hız vermek amacıyla 2020 yılına kadar 610 milyon kronluk (yaklaşık 67 milyon Avro) proje yardımında bulunacak. İsveç 20102013 arasındaki dönemde değişik projeler için her yıl için 87 milyon kron yardımda bulunmuştu. T.C. MUDURNU İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2014/12 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Bolu İl, Mudurnu İlçe, 101 Ada No, 16 Parsel No, Pazarcık Mahalle/Mevkii, Ortaköy Köyü. Keşif esnasında üzerinde 20 yıllık verimliliğinde bakımlı, gençleştirilmiş fındık ocaklarından oluşmuş kapama fındıklık olduğu görüldü ve gözlemlendi. Taşınmaz %57 düz bir topografyaya, killitınlı toprak yapısına sahiptir. Taşınmazın tarımsal verim, objektif ve sübjektif unsurları göz önüne alındığında; 1 m2 fiyatının 13,00 TL’dir. İmar planı dışındadır. Adresi: Mudurnu/BOLU Yüzölçümü: 9.052,01 m2 Kıymeti: 117.676,13 TL KDV Oranı: %18 1. Satış Günü: 21/05/2014 günü 10:00 10:10 arası 2. Satış Günü: 18/06/2014 günü 10:00 10:10 arası Satış Yeri: Mudurnu Adliyesi Kamelyası’nda 2 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Bolu İl, Mudurnu İlçe, 129 Ada No, 29 Parsel No, Dereağzı Mahalle/Mevkii, Karacasumandıra Köyü. Keşif esnasında üzerinde kış sebzesi lahana ekili olduğu görüldü ve gözlemlendi. Taşınmaz düz bir topografyaya, killitınlı toprak yapısına sahiptir. Taşınmaz, üzerinde yöre şartlarına uygun olarak bostan bitkilerinin ekiminin yapılabileceği gibi, kapama fındıklık kurulumuna da uygun tarım arazisi vasfındadır. Taşınmaz üzerinde 2 adet 15 yıllık erik ağacı, 5 adet 30 yıllık gençleştirilmiş elma ağaçlarının olduğu görüldü. Taşınmazın tarımsal verim, köy içinde bulunması gibi objektif ve sübjektif unsurları göz önüne alındığında; 1m2 fiyatının 8,00 TL, ağaçların ise 350,00 TL’dir. İmar planı dışındadır. Adresi: Mudurnu/BOLU Yüzölçümü: 1.334,99 m2 Kıymeti: 11.029,92 TL KDV Oranı: %18 1. Satış Günü : 21/05/2014 günü 10:15 10:20 arası 2. Satış Günü : 18/06/2014 günü 10:15 10:20 arası Satış Yeri: Mudurnu Adliyesi Kamelyası’nda Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün önce“Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” sinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2014/12 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 01/04/2014 (İİK. m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. Kremlin’in en yoksulu Putin’miş (Basın:22584) Dış Haberler Servisi ABD ve Rusya liderlerinin geçen yıl gelirlerinde düşüş olduğu belirtiliyor. Bu çerçevede ABD Başkanı Barack Obama ve eşinin gelirlerinin bir önceki yıla göre yüzde 21 düşerek net 608 bin dolardan 481 bin dolara gerilediği, bunun nedeninin ise Obama’nın yazdığı kitaplardan elde ettiği gelirin azalması ve maaşında kendi iradesiyle yaptığı yzde 5’lik kesintinin olduğu kaydediliyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in de Kremlin içinde en düşük maaşı alan çalışan olduğu açıklandı. Kremlin verilerine göre, Putin geçen yıl 100 bin dolar civarında bir gelir elde etti. Bunun bir önceki yıla göre yüzde 40 daha az olduğu savunuluyor. Putin’in gelirlerinin azalmasında mesai ve tatil günlerinde çalışmasıyla ilgili ücretlerin yansıtılmamasının etkili olduğu belirtiliyor.