Katalog

6 ŞUBAT 2014 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR 15 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Gazetemiz yazarı ve CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay’ın Silivri Cezaevi’ndeyken kaleme aldığı “Zulümname/Düşünüyorum O Halde Sanığım” adlı kitabından aynı adla tiyatroya uyarlanan oyunun ilk gösterimi 10 Şubat’ta Eskişehir’deki Zübeyde Hanım Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilecek. Oyunun yapımcılığını ve genel sanat yönetmenliğini üstlenen müzisyen Ersan Petekkaya’ın, Balbay’ın eserinden bölümler halinde bestelediği, müzikal şeklinde sahneye taşınacak oyunda Yusuf Aksongür rol alıyor. Aksongür’e piyano ve bağlamada Ersan Petekkaya, neyde Oğuz Kaan Birhekimoğlu, gitarda Doruk Petekkaya ve vokalde Halide Zehra Onat eşlik ediyor. Dekoru Nazan Görücü’nün, ses ve ışık düzeni Burak Arı’nın imzasını taşıyan müzikal oyun, 2 perdeden oluşuyor. İlk gösterimi 10 Şubat’ta, saat 20.00’de, Eskişehir’deki Zübeyde Hanım Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilecek oyun, daha sonra Ankara ve İstanbul’da da izleyicilerin beğenisine sunulacak. ‘Zulümname’ sahnede Mustafa Balbay’ın kitabı tiyatroya uyarlandı 64. BERLİN FİLM FESTİVALİ’NİN AÇILIŞ FİLMİ ‘BÜYÜK BUDAPEŞTE OTELİ’NİN TÜRKİYE PRÖMİYERİ İSTANBUL FİLM FESTİVALİ’NDE Otel’de macera Bide Ne ki? Ses kayıtları havada uçuşuyor... Kiminde Urla’daki villada “bide” olsun mu olmasın mı tartışılıyor... Tuvalet alafranga mı yoksa alaturka mı derken, o iş tamam, sıra bidede... “Bide ne ki?” “Hani fıskiyeli... taharet için...” Sonra kimi iletişim araçlarının, gazetecilerin rezil durumu ortalığa saçılıyor...Telefonun bir ucundan, Fas’tan Başbakan emirler yağdırıyor: “Kaldırın o altyazıyı”... Habertürk’ten gazeteci yanıtlıyor: “Emredersiniz efendim”... Sabah Atv alım satımı için yandan “işadamlarından” paralar havuzda toplanırken söylenenler... “Biz de keriz değiliz ya” diyor işadamı... Yani milyon dolarlar veriyor ama elbet keriz değil, karşılığında neler alacağının hesabını çoktan yapmış... Sonra milletin şeyine nasıl şey edeceklerini bile konuşuyorlar... Bu ses kayıtlarını üst üste dinleyince, kusmak geliyor içinizden... Benim midem kaldırmıyor. Bol bol kustum. Sanki kusmam hiç bitmeyecek gibiydi... Bunca pisliği rezilliği yeryüzünün tüm okyanusları temizleyemez duygusuna kapıldım. Ama sonra belleksiz bir toplum olduğumuzu hatırladım. Peki ama bunlar insan değil mi? Utanma duyguları yok mu? Hiç şaşmamam gerek. Elbet internete yasak getirmek isterler. Milleti kusmaktan alıkoymaya çalışıyorlar! Kusmuktan boğulmamak için! Sonra tam yazınızın burasındayken o haber geldi önüme: Ethem Sarısülük, hani o güzelim gülüşü olan, Ankara’daki Gezi Parkı direnişinde başından vurularak öldürülen Ethem... İşte onu vuran polis memuru için sürdürülen soruşturma tamamlanmış. Veee polis memuru Ahmet Şahbaz’a 24 ay süreli kıdem durdurma cezası verilmiş... Bir insanın yaşamına karşılık verilen ceza... Buyurun buradan yakın... Fotoğraflarında bakışlarıyla gülmeyi sürdüren Ali İsmail Korkmaz’ın ölüsünden bile korktuklarından Kayseri’ye taşıdılar mahkemeyi. “Gözlerime bakın, nasıl kıydınız çocuğuma” diyen annenin gözlerine sanıklar elbet bakamaz. Peki ama azmettirenler? Onlar bakabilecek mi? Sorum, Eskişehir Valisi, Eskişehir Emniyet Müdürü, dönemin İçişleri Bakanı ve Başbakan’a? Bu yazıyı yazarken, Kartal’da yine bir dava görülüyor. Yine bir Gezi şehidi, Mehmet Ayvalıtaş 1 Mayıs Mahallesi’nde öldürülmüştü... Ne karara vardılar henüz bilmiyorum... Bildiğim, insanlığın insanlıktan çıktığı... ‘7000 YILLIK UÇAN HALIYA TERS BİNEN HIRCAR’IN GALASI YAPILDI Kültür Servisi Bu akşam gerçekleştirilecek törenle başlayacak olan 64. Berlin Film Festivali’nin açılış filmi, Wes Anderson’ın “Büyük Budapeşte Oteli” (The Grand Budapest Hotel), Türkiye prömiyerini 33. İstanbul Film Festivali’nde yapacak. İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından düzenlenen 33. İstanbul Film Festivali, 520 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Wes Anderson’ın Moonrise Kingdom filminden sonraki yeni çalışması olan Büyük Budapeşte Oteli, 1920’lerde Avrupa’da büyük bir otelde yıllardır görev yapan, adı efsaneleşmiş Gustave H. ile yakın arkadaşı lobi görevlisi Zero Moustafa’nın maceralarını anlatıyor. Kara komedi türündeki yapım, daha önce de Anderson ile birlikte çalışmış olan çok sayıda oyuncuyu bünyesinde barındırıyor. Filmin kadrosunda, otel görevlisi Gustave H’yi canlandıran Ralph Fiennes’ın yanı sıra F. Murray Abraham, Edward Norton, Mathieu Amalric, Saoirse Ronan, Adrien Brody, Willem Dafoe, Léa Seydoux, Jeff Goldblum, Jason Schwartzman, Jude Law, Tilda Swinton, Harvey Keitel, Tom Wilkinson, Bill Murray, Owen Wilson gibi isimler yer alıyor. Tartışmalı Miro müzayedesi iptal Ustalar buluştu Kültür Servisi Tiyatro Kumpanyası’nın “7000 Yıllık Uçan Halıya Ters Binen Hırcar” adlı oyunun galası dün Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu’nda gerçekleştirildi. Yücel Erten’in, Ahmet Say’ın “İpek Halıya Ters Binen Kedi” adlı kitabından uyarlayıp sahneye koyduğu oyunun müziklerini ise Fazıl Say besteledi. Galaya Ahmet Say, Fazıl Say, Yücel Erten, Tiyatro Kumpanyası’nın sanat yönetmeni Kemal Kocatürk ve pek çok sanatsever katıldı. Kemal Kocatürk, Yıldırım Gücük, Aytunç Özer, Vedi İzzi’nin rol aldığı oyuna Çiğdem Erken ve Ayça Kocatürk piyano ile eşlik ediyor. Oyun, 9 Şubat Pazar 16.00’da Caddebostan Kültür Merkezi’nde, 11 Şubat Salı 20.30’da Ataköy Yunus Emre K.M. Turhan Tuzcu Sahnesi’nde, 19 Şubat Çarşamba 20.30’da Ortaköy Afife Jale Sahnesi’nde izlenebilecek. (Soldan sağa) Fazıl Say, Kemal Kocatürk, Yücel Erten ve Ahmet Say. Portekiz hükümetinin satışa çıkardığı tabloları Christie’s müzayededen çekti İnsanın insanlıktan çıkması lo, Portekiz bankası Banco Portugues de Negocios (BNP) tarafından 2006’da bir Japon koleksiyoncudan satın alınmıştı. Portekiz tarihinin en büyük finans skandallarından biri olarak gösterilen BNP’nin 2008’de devletleştirilmesinin ardından söz konusu tablolar da devletin himayesine geçmişti. Ekonomik krizle mücadele eden Portekiz’de hükümet, daha önce hiç sergilenmemiş, maddi ve sanatKültür Servisi Katasal değeri büyük olan tabMiro’nun 1968 tarihli “Kadınlar ve Kuşlar” adlı tablosuna lan sanatçı Joan Miro’nun 6.511.5 milyon dolar arasında tahmini değer biçilmişti. loları satma kararı alınca Portekiz’de ciddi tartışmalaülkede sanat eleştirmenleri, ra yol açan ve yargıya taşınin öncelikli olduğu” belirtildi. galeri yöneticileri ve kamunan 85 tablosunun satışına mahkemece Tabloların satışının durdurulması oyu tepki göstermişti. onay verilmesine karşın, Londra’daiçin muhalefet politikacılarının yaptığı Yapılan açıklamalarda, Portekiz ki Christie’s müzayede evi “yasal beyasal başvuru Lizbon’daki bir mahkedevletinin Miro tablolarını satması lirsizliğin satışın güvenli bir şekilde menin kararıyla reddedilmişti. Ancak “üzüntü ve utanç verici” olarak yogerçekleştirilmesini engellediği” geChristie’s her şeye karşın daha öncerumlanmış ve büyük bir hata yapıldırekçesiyle müzayedeyi iptal etti. den 56 Şubat’ta yapılacağını duyurdu ğı savunulmuştu. Christie’s müzayede evinden yapılan ğu müzayedeyi iptal ettiğini açıkladı. Koleksiyonda yer alan 1968 tarihyazılı açıklamada, “müşterilere karAçıklamada, “yasal belirsizliğin satıli “Kadınlar ve Kuşlar” adlı tabloya şı sorumluluk taşındığı ve satışların şın güvenli bir şekilde gerçekleştiril 6.511.5 milyon dolar, “Resim: Masorunsuz bir şekilde mesini engellediği” vurgulandı. vi Yıldız” adlı tabloya da 45.7 milyon gerçekleştirilmesi49 milyon dolar değer biçilen 85 tab dolar arasında tahmini değer biçilmişti. BNP’nin koleksiyonunda 85 Miro tablosu, bankanın devletleştirilmesinin ardından Portekiz devletine geçmişti. Muhalefet ve sanat çevreleri, Miro’ların satılmasına karşı çıkarak satışın durdurulması için yasal başvuruda bulunmuştu. Christie’s, yasal belirsizliği gerekçe göstererek müzayedeyi iptal etti. Yine o fotoğraf Geçen pazar Batman’daki kız öğrencilerin diploma töreniyle ilgili “Bu fotoğraf ne diyor” başlıklı yazıma hem övgüler, hem hakaretler aldım. Olabilir... Olmayan, olmaması gereken şu: Yazım internet ortamında dönüp dolaşırken kimi okurlar da kendi düşüncelerini ekleyip duruyorlar. Sonuçta benim yazmadıklarım da sanki ben yazmışım gibi görünüyor. Yazının doğrusunu merak edenler internette Cumhuriyet Portal ve benim kendi sitemden okuyabilir. Aynı gün Ahmet Hakan da aynı konuda yazmıştı. “Kılık Kıyafet alerjisine iyi gelecek çıkışlar” başlığı altında. (Hemen belirteyim benimki alerji değil, çektiğim acıydı!) Yazıyı okurken şaka mı, alay mı, anlamakta zorlanıyordum ki, son satır geldi. O zaman “şaka” yaptığına emin oldum. Son satır şöyleydi: “Bu çağda herkesin kafasına göre takılması esas değil mi?” Evet, Ahmet Hakan haklısınız(!). O fotoğraftaki, tepeden tırnağa örtülü genç kızlar, herhalde, “Hadi kızlar, gelin bugün de böyle takılalım” diye karar vermişler ve o kılığa girmişlerdi. Bakalım yarın neye takılacaklar... ENİ OYUN Y N A D ’ ATRO BİZİM TİY ‘Che ve Ulrike Ne Konuşuyorsunuz Öyle?’ Kültür Servisi Bizim Tiyatro, “Che ve Ulrike Ne Konuşuyorsunuz Öyle?” ile sezonu açıyor. Bizim Tiyatro’nun kurucusu Zafer Diper’in yönettiği oyun, 8 Şubat Cumartesi saat 20.30’da, 16 Şubat Pazar saat 15.30’da ve 28 Şubat Cuma saat 20.30’da, Kadıköy Barış Manço Kültür Merkezi’nde sergilenecek. Oyunda Zafer Diper, Nazan Diper, Ece Erişti ve Kaan Songün rol alıyor. Oyunda, sosyalizm mücadelesinin tarihi anlatılıyor. Yapıt, Can Kolukısa’nın kurguladığı belgesel görüntülerle zenginleşirken, seyirciye, yakın geçmişteki özgürlük mücadelesine tanıklık etme fırsatı sunuyor. Oyun, turne kapsamında 21 Şubat Cuma Samandağ’da, 22 Şubat Cumartesi Antakya’da, 23 Şubat Pazar Adana ve 24 Şubat Pazartesi Mersin’de sahnelecek.