Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2 ŞUBAT 2014 PAZAR 4 HABERLER Yolsuzlukları eleştiren Kılıçdaroğlu, ‘haramilerin iktidarına son vereceklerini’ söyledi ‘Sarhoş Olun!’ Sevgili, Evde çalıştığımdan, gazeteye gönderilen postalarımı arkadaşımız Yavuz Yakışkan motosikletle getiriyor. Bazen kitaplara göz atmakta, mektupları yanıtlamakta, armağanlara teşekkür etmekte gecikiyorum. Salı günü Ankara dönüşümde Yavuz Yakışkan’ın getirdiği postalar içinde büyükçe bir paket buldum. Elime aldım, boyutuna göre hafifti paket. Açtım baktım, Doluca’dan geliyordu. Yönetim kurulu üyesi, zarif Sibel (Kutman Oral) Hanım göndermişti. Her sene yılbaşında, o dönem ürettiklerinden seçilmiş ürünler gönderirdi. Açtım baktım, içinden çıkan kartta şunlar yazılıydı: “88 yıldır gururla ve tutkuyla ürettiğimiz şaraplarımızla birçok anınıza eşlik ettik, yeni başlayan yılların şerefine hep beraber kadehlerimizi kaldırdık. Ancak 11 Haziran 2013 tarihinde yürürlüğe giren, ‘Alkollü içkileri üretenler, ithal edenler ve pazarlayanlar, her ne amaçla olursa olsun, teşvik, hediye, eşantiyon, promosyon veya bedelsiz olarak alkollü içki dağıtamaz’ uygulaması gereğince, bu sene sizlere ne yazık ki şaraplarımızı hediye edemiyoruz. Bu uygulama bizi hayatımızdaki özgürlüklerimizi düşünmeye, temel hak ve hürriyetlerimizi yeniden gözden geçirmeye yöneltti. Bu doğrultuda Doluca olarak bu sene sizlerle inandığımız ve savunduğumuz evrensel değerleri paylaşmak istedik...” HHH Kutunun içinden çıkan terazi, beni çocukluğumun bakkallık oynadığım günlerine götürdü. Çocukluğumuzda ne olduğunu bilmediğimiz özgürlüğün yine de özlemini hissettiğimizi anımsadım hayal meyal. Acı acı güldüm... Acaba tek partinin egemen olduğu o günler daha mı özgürdük? Şurası kesin ki, topluma o zaman da çocuk gibi davranılıyordu, bugün de... O zamanlarda biz çocukları “Şunu şöyle yap, bunu böyle yap!” diyerek koruyup kollayan büyüklerimizi de, onların büyüğü devlet, aynı yöntemle koruyup kollamaktaydı. Aslında korunanın vatandaş mı yoksa devletin sultasının devamı mı olduğu da ayrı bir sorun ya! Her neyse! Yasakları getirenler, vatandaşı ve gençlerin sağlığını korumak amacıyla davrandıklarını söylüyorlar. Bu görüşe kulak verilebilirdi, eğer Türkiye’de alkol tüketimi tehlikeli boyutlara varmış olsaydı. Ama böyle bir durum yok. Ayrıca devletin bireyi koruyup kollamasının demokrasideki sınırının ne olması gerektiği de çok nazik bir konu. Bu koruma ve kollamanın sınırları nerede başlar, nerede biter? Kötü alışkanlık nedir, kime, neye göre kötüdür. Zararlı maddelerden koruyan devlet, zararlı düşüncelerden de korumaya kalkarsa ne olacak? HHH Şaraba övgüler düzen, softanın “ayyaş” dediği büyük şair ve düşünür, bilim adamı Ömer Hayyam’ın esrik hali, nice ham ervahın ayıklığına evla değil miydi? Her neyse Sevgili, şimdi sana ünlü Fransız şairi Baudelaire’in esrikliğe övgü düzen “Sarhoş olun!” nesir nazımını sunuyorum: “Sarhoş olun! Her zaman esrik olmak gerek. Bütün mesele bu. Zamanın omuzlarınızı çökerten sizi yere doğru eğen, o korkunç yükünü hissetmemek için sarhoş olun aralıksız. Ama neyle? Şarap, şiir ya da erdemle, nasıl keyfinize gelirse, ama sarhoş olun. Ve eğer bir an bir sarayın merdivenlerinde, bir çukurun yeşil çimenlerinde, odanızın kahredici yalnızlığında, uyanırsanız eğer, sarhoşluğunuz hafiflemiş veya tümden geçmiş olarak, sorun rüzgâra, dalgaya, yıldıza, kuşa, saate, bütün kaçanlara, bütün koşanlara, bütün haykıranlara, konuşanlara, çığıranlara sorun ne vakti olduğunu. Ve rüzgâr, dalga, yıldız, kuş, saat size sarhoş olma zamanı olduğunu söyleyeceklerdir. Zamanın kurban tutsakları olmamak için sarhoş olun! Hiç ayılmadan sarhoş olun! Şarapla, şiirle veya erdemle, nasıl isterseniz!” Şiiri okudun. Şimdi dene, git sevdiğin şiirleri içeren bir kitap aç ve oku! Bakalım, şiirle sarhoş olabilecek misin? Biliyorsun, zamanın tutsağı olmamak, korkunç yükünden kurtulmak için sarhoş olmak gerek. ‘Kırk değil bin harami var’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, AKP’ye yönelik yolsuzluk eleştirilerini “Ali Baba ve Kırk Haramiler vardı, bunların sayısı 40’ı falan geçti, binleri buldu artık” sözleri ile sürdürdü. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Ben yürütmenin başkanıyım” sözlerine “Yürütmenin başkanı olduğunu çok iyi biliyoruz, neleri yürüttüğünü de” karşılığını veren Kılıçdaroğlu, MHP kökenli Mansur Yavaş’ın adaylığına gösterilen tepkiye karşı “Ayrılığa gayrılığa gerek yok. Söz konusu vatansa gerisi teferruattır” açıklamasını yaptı. Kılıçdaroğlu, Bestekâr Sokak’taki Yavaş’ın Ankara İl Seçim Koordinasyon Merkezi’nin açılışına katıldı. Bu coğrafyada yaşayan 76 milyonun ortak sembolünün Türk bayrağı olduğunu ve bayrak geçerken herkesin ayağa kalktığını ifade eden Kılıçdaroğlu, bayrak geçerken ayağa kalkmayan 45 AKP’li bakan olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, “Aldığı her şeyin hesabını verecek. O yürütmenin başı olmayacak. Halkın, Ankaraların başkanı olacak. Recep Bey ne diyor, ‘Ben yürütmenin başkanıyım’ diyor, zaten senin yürütmenin başkanı olduğunu çok iyi biliyoruz, neleri yürüttüğünü de çok iyi biliyoruz. Bunları herkese anlatmalıyız. Daha oğlunu anlatmadım. Haram paradan öğrenci yurdu, cami olmaz” ifadelerini kullandı. CHP lideri Kılıçdaroğlu, Mansur Yavaş’ın Ankara İl Seçim Koordinasyon Merkezi’nin açılışına katıldı (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) Meşakkatli bir yola çıktıklarını ve mutlaka zafere ulaşacaklarını da vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Yolumuz uzun ve meşakkatli, biliyorum. Ama bir şeyi yapacağız, haramilerin iktidarına son vereceğiz. Ali Baba ve Kırk Haramiler vardı, bunların sayısı binleri buldu. Bu haramilerden bu güzel ülkeyi kurtarmamız lazım. Gün birleşme, beraber olma günüdür, gün haramilerin iktidarını devirme günüdür” dedi. Yavaş’ın yüzde 51 oy oranı ile çıtayı koyduğunu belirten Kılıçdaroğlu, kendi ‘Çıta yüzde 51’ sine belediye başkanı seçildiğinde parti rozetini çıkarıp oy versin vermesin bütün Ankaralıları kucaklamasını söylediğini aktardı. Kılıçdaroğlu, “İçinde bulunduğumuz koşullar sıradan koşullar değil, hepiniz biliyorsunuz. Hepimiz düşünürdük ama aklımıza şu gelmezdi: Bakanlar Kurulu ve onun içine yerleşmiş bir çete Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni soyuyor. Hiç böyle bir şey aklınıza gelir miydi? Şimdi hep beraber dosyaların üzerini kapatmaya çalışıyorlar. Kapattırmayacağız, sonuna kadar direneceğiz. Türkiye’nin neresinde olursa olsun, yüreğinde bir parçacık iman varsa bir insanın bu yolsuzluklara karşı isyan eder, isyan” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, Yavaş’ın MHP kökenli olması ile ilgili eleştirilere de “Bütün yurttaşlarımı temiz siyasette buluşmaya davet ediyorum. Bütün yurttaşlarımı özgürce yaşayabilecekleri partiye davet ediyorum. Ayrılığa gayrılığa yer yok. Söz konusu vatansa gerisi teferruattır. Geldiğimiz nokta budur” karşılığını verdi. Yavaş ise konuşmasında, Kılıçdaroğlu’nun telaffuz ettiği yüzde 51 çıtası ile ilgili olarak “Evet bu birlik ve beraberliğin sonucu Ankara’da o kötü yönetimden bıkanları hep birlikte Mansur Yavaş’ta CHP’de birleşmeye davet ediyorum. En az 51 ile seçimleri kazanmaya söz veriyorum” şeklinde konuştu. “Onlara ayakkabı kutusu az gelir. Ankara’da malı götürdüler zaten” diyen Kılıçdaroğlu, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği sosyal yardımların kesilmeyeceğini belirterek “Tam tersine artacak. Nasıl mı? Bunu herkesin bilmesini istiyoruz. Hortumları keseceğiz, halka hizmet edeceğiz. Gidip İtalya’dan binlerce dolara, Avro’ya ıhlamur ağacı almayacağız. Çok daha ucuza kendi köylümüzden alacağız” diye konuştu. ‘Sosyal yardıma devam’ Oran’ın soru önergesi sitesinden silinmesi istendi ‘Ne gökdelen, ne AVM’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Twitter’da İtalya izlenimlerini paylaştı. Roma’da tarihi dokunun korunmuş olmasına değinen Gül, “Şehrin yüzlerce yıllık ihtişamlı binaları, meydanları, sokakları öyle korunmuş ki, ne bir gökdelen ne de bir AVM var” diye yazdı. Gül’ü takip edenlerin “Burada bir gönderme mi var sayın cumhurbaşkanım?” yanıtını vermesi dikkat çekti. ‘Yasamaya sansür girişimi’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) tarafından “[email protected]” adresinden “chp.org.tr” uzantılı kişisel adresine önceki gün saat 17.27’de gönderilen bir eposta ile Sabah atv satışı için Başbakan Erdoğan tarafından havuz kurulduğu iddialarına ilişkin Meclis’e sunduğu yazılı soru önergesini içeren sayfanın engellenmesinin talep edildiğini açıkladı. Talebin İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi kararı uyarınca iletildiğini aktaran ve hâkim hakkında HSYK’ye başvuracağını belirten Oran, “Yolsuzluk soruşturmasının üstünü kapatmak için milletvekillerinin yazılı soru önergeleri bile yasaklanmaya gayret edilmektedir” tepkisini gösterdi. TİB, haber siteleri Gerçek Gündem, T24 ve soL Portal’daki “Sabahatv havuzunu Erdoğan mı doldurdu?” ve “2. dalgada adı geçen kişiler hakkındaki yakalama kararı kaldırıldı!” haberlerinin kaldırılması için de uyarı gönderdi. CHP’li Oran, sansürü yaptığı yazılı açıklama ile duyurdu. Oran açıklamasında, “Erdoğan tarafından havuz kurulduğu iddialarına ilişkin Meclis’e sunduğum bir yazılı soru önergesini içeren ‘umutoran. com/2014/01/06/chpsabahatvninsatisiicin550milyondolarlikhavuzolusturulmasinitbmmyetasidi’ adresinin erişime engellenmesi talep edildi” dedi. Engellenmesi istenen sayfanın, TBMM’nin resmi internet sitesinde de yayımlanan ve hukuka uygun olarak verilmiş soru önergesi olduğunu aktaran Oran, şunları kaydetti: “Kendisinden şüphesi olmayan da bu sorulara namuslu bir şekilde cevap verir. Hükümet bu sorulara cevap veremediği gibi yasama faaliyetini sansürlemeye çalışmaktadır. Türk demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçen bu hâkim kararının arkasındaki ismin Başbakan Erdoğan olduğundan hiç kimse şüphe duymamaktadır.” ‘Sokak kavgaları kötü etkiler, geçmişte yaşadık’ Bahçeli ‘toplumsal cinnet’ için uyardı DENİZLİ (Cumhuriyet) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “toplumsal cinnet” uyarısında bulunarak, yolsuzluk ve rüşvetin üzerine gidilmesini istedi. Denizli ziyaretinin ikinci gününde Babadağ Belediye Başkanı Ahmet Yümsek’i ziyaret eden Bahçeli, belediyenin önünde toplanan yurttaşlara hitap etti. Toplum cinnet getirirse ortalığın karışacağını anlatan Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirerek “Yargıyı karmakarışık edeceğin yerde bu milletin evlatları olan, büyük çoğunluğu Anadolu’nun kasabalarından, ilçelerinden yetişmiş, ailesi tarafından zorla okutulmuş, hâkim ve savcı olmuş değerli şahsiyetleri, senden hesap soracaklar korkusuyla onları perişan etme, onlara haksızlık yapma, onları suçlama. Onlara de ki; 11 yıllık iktidarın dosyasının alayını size veriyorum, inceleyin. Benim oğlum Bilal’e de geliyorsa, kafasını koparın” diye konuştu. Erdoğan’ın yandaş medya üzerinden tahrik ettiğini anlatan Bahçeli, sokak kavgaları uyarısında bulundu. BDP Genel Başkanı Demirtaş’tan ‘birlik’ mesajı ‘Herkes canımız’ Yurt Haberleri Servisi BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, halkın kendi içindeki ittifakının ve kardeşliğinin her şeyden önemli olduğunu belirterek “Bizler bir arada durdukça, birbirimize güç, destek verdikçe asla bu halkın sırtı yere gelmez” diye konuştu. Hakkâri’deki temasları kapsamında Yüksekova ilçesine bağlı Büyükçiftlik beldesi girişindeki Keremağa köprüsünde partililer tarafından karşılanan Demirtaş, belediye başkanlığını ziyaretinin ardından yurttaşlara hitap etti. Demirtaş, “İnşallah bizler bu topraklarda bir daha asla ne kardeş kanının döküldüğünü, ne savaş ne de çatışma göreceğiz. Bu topraklarda yaşayan herkes canımız, ciğerimizdir ve hepimiz birbirimizden sorumluyuz” dedi. AKP’li vekil: Böğürte böğürte temizleyeceğiz Yurt Haberleri Servisi AKP Erzurum Milletvekili Muhyettin Aksak’ın, İçişleri Bakanı Efkan Ala’yı eleştiren Doğu Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Mustafa Yıldız’a, “Sizi böğürte böğürte bu ülkeden temizleyeceğiz” dediği ileri sürüldü. Cemaate yönelik kullanılan bazı sözcükler ve uslup üzerine 70 sivil toplum kuruluşu adına Erzurum’da açıklama yaptığını anlatan Yıldız, daha sonra AKP milletvekili Aksak ve İçişleri Bakanı Ala’nın açıklamalarına ilişkin düşüncelerini sosyal medya üzerinden paylaştığını anlattı. Bunun üzerine Aksak’ın kendisini telefonla aradığını belirten Yıldız, “Aksak, ‘Niye böyle tweet’ler atıyorsun’ deyip tehditler savurdu. ‘Sizleri böğürte böğürte bu ülkeden çıkartacağız, devletten temizleyeceğiz. Sen göreceksin’ dedi. Bana başka ağza alınmayacak, burada terbiyemin müsait olmadığı kelimeler kullandı. Ben ise Hizmet terbiyesi gereği üslubumu bozmadım. Savcılığa suç duyurusunda bulunacağım” dedi. 4 puan fark kaldı İstanbul Haber Servisi CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı ve Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, yapılan bir ankete göre kendisi ile Başbakan arasında 4 puan fark kaldığını belirtti. Sarıgül “Sarıgül Şişli’de kalsaydı problem yoktu. Hiçbir problem yok, ne TMSF var. Her şeyi hesapladılar, değişimi hesaplayamadılar, Sarıgül’ü hesaplayamadılar” diye konuştu. Sarıgül, Esenler’de esnafı ziyaret etti. Esenler Meydanı’nda vatandaşlara seslenen Sarıgül kendisi hakkında hiçbir soruşturma olmadığını belirterek “Şimdi yüzde 44 sayın başbakan yüzde 40 Sarıgül, arada 4 puan fark kalmış. Siz biraz daha çalışırsanız bu açığı kapatacağız” dedi. Sarıgül sabah saatlerinde de Maltepe Belediyesi ev sahipliğinde gerçekleşen Refahiye Hizmet Gönüllüleri Derneği’nin kahvaltısına katıldı. CHP’nin İstanbul adayı Sarıgül iddialı konuştu: