Katalog

C 1 ARALIK 2014 PAZARTESİ l Birleşmiş Milletler İklim Konferansı, bugün, dünyadaki tropikal buzulların yüzde 71’ine ev sahipliği yapan Peru’nun Lima kentinde başlıyor. 20’ncisi düzenlenecek konferansın gündeminde yeni bir iklim anlaşması var. Konferansın düzenlendiği Pure ise dünyanın en büyük tropikal buzul tepesine ev sahipliği yapıyor. Quelccaya buzulu 1970’li yıllardan beri yüzde 25 eridi. Uzmanlar, buzulların 6 bin yılın en düşük seviyesine indiğini söylüyor, bunun nedenini küresel ısınmaya bağlıyor. En fazla erime ise son 25 yıl içinde yaşandı. Bilim insanlarının araştırmalarına göre “Bölgedeki bitkiler son 25 yılda erimenin 65 kat daha fazla olduğunu gösteriyor. Bu da 6 bin yıldan önce oluşmuş buzulun tehlikede olduğuna işaret”. www.cumhuriyet.com.tr l BM İklim Konferansı Buzulların Anne oğul’un uyuşturucudan kurtulma öyküsü evinde Arınma İKLİM ÖNGEL ANKARA Eski bağımlı Devirhan ile annesi Dürüye Özlü, hayatlarını değiştiren Ayık Yaşamda Buluşalım Derneği’nde (AYBUDER) gönüllü rehber olarak çalışıyor. Derneğe gelişlerine kadarki yaşadıklarını paylaşan anne ve oğul’un anlattıkları, hem Türkiye’deki bağımlılıktan kurtulma yollarının yanlışlıklarını gözler önüne seriyor, hem de sevgi ve yardımlaşma ile “kurtulunamaz” sanılan bir bağımlılığın nasıl ortadan kalktığını kanıtlıyor. Artık bağımlı olmayan Devirhan, esrarla Çocuk Madde Bağımlılığı Tedavi Merkezi’nde (ÇAMATEM) tanıştığını anlatıyor ve ekliyor: “Orada iyileşme şansı yok gibi bir şey. Üçüncü yattığımda içerde eroin partisi bile verdik. ” Dürüye Özlü, oğluyla birlikte dernekte kalan bir anne. 12 yaşında uyuşturucuyla tanışan oğlunu, tesadüfen öğrendiği derneğe göndermek için uzun uğraşlar vermiş. Ağzındaki bali kokusu nedeniyle durumu anlayan Özlü, dernekle tanışana kadarki süreci “2.5 yıla yakın ÇAMATEM’e gittik. 3 kez yatıp çıktı, en sonunda madde kullandığı için kovuldu. Orada diğer maddeleri de tanıdı. Psikologlara, psikyatrlara götürdüm. Hiçbir fayda sağlamadı” diyor. merkezinde eroin partisi Zehre ulaşmak bu kadar kolay l Eski bağımlı anlatıyor: Peru’daki Huascaran rezervindeki Hualcan buzulu. içmek zorunda kaldık ‘Bir ay bonzai Sıcaklık dört derece artar l Deutsche Welle Türkçe’nin haberine göre Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) son raporunu kaleme alan bilim insanlarından biri olan Prof. Stefan Rahmstorf “Son yüz yılda küresel sıcaklıkların neredeyse bir santigrat derece arttığını, küresel deniz seviyesinin neredeyse 20 santim yükseldiğini, dağ buzullarının hızlı bir şekilde geri çekildiğini, Arktik bölgesi buz örtüsünün çekilme halinde olduğunu, Grönland ve Antartika’nın kıtasal buz örtüsünün küçüldüğünü ve deniz seviyesinin yükselmesine katkı sağladığını görüyoruz. Ayrıca olağandışı olayların da yükselişte olduğunu, mesela, sıcaklığın rekor seviyelere ulaştığı ayların sayısının sabit bir iklimde olduğundan beş kat daha fazla arttığını görüyoruz” diyor. Uzmanlar sera gazı emisyonu yakın tarihe kadar büyük ölçüde azaltılmazsa dünyanın en az dört derecelik bir sıcaklık artışı görebileceğini söylüyorlar. Biz değişmeden çocuklar değişmiyor ERZURUM (Cumhuriyet) Erzurum İspir karayolunun Serçeme Deresi kenarındaki Eğerti köyü yakınında yolda yaralı bulunan vaşak, Atatürk Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi’ne götürüldü. Kalça kemiğinde ayrılma ve sağ ön pazu kemiğinde kırık olan 1 yaşındaki vaşak, Veterinerlik Fakültesi Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Zafer Okumuş tarafından 2 saat süren ameliyata alındı. Ameliyat sonrası veteriner hekim Veysel Doğan tarafından ameliyata alınan vaşak, kemik iliğindeki iltihaba bağlı kan zehirlenmesinden dolayı 15 gün sonra öldü. The House Galatasaray Yaralı vaşak kurtarılamadı l The Times’ın listesi Bir akşam eve geldiğinde ayakta duramayan oğluna, “Bu saatten sonra benim paramla madde alamayacaksın ve ben ölmeni seyretmeyeceğim” diyerek eve almadığını anlatan Özlü, “Aylardan şubattı, hava çok soğuktu, Gidebileceği her yeri aradım, kimse kapıyı açmadı. 3 günün sonunda geldiğinde kendi isteğiyle derneğe gittik. Oğlumun durumu iyiye gitmeye başlayınca, ben de tüm eşyamı eskiciye verip derneğe yerleştim. Şimdi beraber kalıyoruz. Ben de değişmeye çalışıyorum. Eski hatalarımı tekrarlamamaya, daha kararlı olmaya çalışıyorum. Çünkü biz değişmeden çocuklar değişmiyor” dedi. biri İstanbul’da LONDRA (DHA) İngiliz The Times’ın seçtiği Dünyanın en seksi 20 otel odası içinde İstanbul’daki bir otel de var. Avrupa’nın en seksi otel odaları arasında romantik hafta sonu tatilleri geçirmeye değer 20 otel şöyle sıralandı: 1.Ca Maria Adele (Venedik), 2. Saint James (Paris), 3.Dylan (Dublin), 4. Hotel Do:Placa Reial (Barselona), 5.Palacio Ramalhete (Lizbon), 6. L’Hotel Particulier (Arles), 7.Ett Hem (Stokholm), 8.Canal House (Amsterdam), 9. Soho House (Berlin), 10. Corral del Rey (Seville), 11. Hotel Unico (Madrid), 12.Le Boutique Hotel (Bordeaux), 13. The Three Sisters (Tallinn, Estonya), 14. Hotel Can Cera (Palma), 15. BuddhaBar Hotel Klotild Palace (Budapeşte), 16. The House Galatasaray (İstanbul), 17. Odette en Ville (Brüksel), 18. DO & Co Hotel (Viyana), 19. The Yeatman (Porto), 20. Palazzo Vecchietti (Floransa). Toplam 20 otel içinde Paris’teki şato otel Saint James, Berlin’deki Soho House ve Dublin’deki Dylan otelleri ön plana çıkartılırken double odaları 154 sterlinden başlayan 19. yüzyıl malikânesi The House Galatasaray mermer merdivenleri ve seramik döşemeleri ile romantik geceler için ideal bir otel olarak tanıtıldı. Ca Maria Adele Seksi otellerin 5 yaşında hiperaktivite tanısı konulan ve küçük yaşlarda ilaç kullanmaya başlayan Devirhan ise o “sakinleştiricilerin” bir süre sonra bağımlılık yapmaya başladığını söylüyor. Kışın okulda “uslu durmak” için kullandığı ilaçları yazın almayınca, eksikliğin yerini “bali” doldurmaya başlamış. “Tatilde arkadaşlarım bali içiyordu. İlk o zaman, 12 yaşımdayken denedim. Gördüm ki eksikliğim buymuş. Bali çekince eksikliğim doldu; o ilaçlar, antidepresanlar bende bu tarz maddelere alışkanlık edindirmiş” diyor. ‘Sakinleştirici yüzünden’ l Sekiz ay boyunca bali ile birlikte çakmak gazı ve tiner çektiğini söyleyen Devirhan, annesinin ağız kokusundan baliyi anladığını ve ÇAMATEM sürecinin başladığını belirtiyor. Daha sonra çocuk madde bağımlılığı tedavi merkezi olan ÇAMATEM’e gitmiş. Ancak yeterli denetim olmadığı için orada iyileşmek bir yana “eroin”le tanışmış: “Orada iyileşme şansı yok gibi bir şey. Üçüncü yattığımda içerde eroin partisi bile verdik. ” l Hastane sürecinin ardından maddeye devam ettiğini söyleyen Devirhan, son olarak Uyuşturucu Şurası’nın da “çıkış noktası” olan “bonzai”ye ulaşmanın son derece kolay olduğuna dikkat çekiyor: “Bir gün arkadaşlarla torbacıya gittik, esrar yoktu. Bir ay kadar sürekli bonzai içmek zorunda kaldık. Hatta torbacının bize verdiği o kadar küçüktü ki, kazıklanıyoruz diye düşürdük. Ama o kadar küçük maddeyle beş kişi bayılıp kaldık. Bir ayın sonunda aniden aşırı zayıflamaya, sırtımda, yüzümde yaralar çıkmaya başladı. Hayattan umudum, beklentim kalmadı.” “Sokakta yattım, sokak çok zor, en sertimiz bile sokakta kaybeder” diyerek teslim olma aşamasına bu şekilde geldiğini söyledi. Annesinin “Nereye gideceğini biliyorsun” demesiyle kendisini derneğe yönlendirdiğini söyleyen Devirhan, “Kapıyı açtılar, tanımadığım insanlar bana kucak açtı, yatak açtı, yemek verdi. Nasıl bırakacağımla ilgili hiçbir fikrim yoktu. Beni anlayan eskiden bağımlı olan insanlar konuştum. Burada bir kural var. Maddeyle ilgili konuşulmuyor, yalnızca kötü anılar anlatılıyor ve yeni gelen bağımlıların yanında sürekli rehberler bulunuyor, 24 saat birlikteyiz. Dernekte yaşamaya başladıktan sonra hayatımda ilk kez kitap okudum, ilk kez tiyatroya gittim.” Çünkü torbacıda başka bir şey yoktu ’ ZONGULDAK (AA) Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Erkan Berksun, her yaştaki insanın uyku bozukluğundan etkilenebileceğini ama bundan haberdar olunmadığını belirterek, “Kadınlar, erkeklere oranla daha fazla uyku sorunu yaşamaktadır” dedi. Berksun, şöyle konuştu: “Her 100 kişiden en az 5’i solunum problemleri nedeniyle uykusunu alamadan uyanmakta. San Marino’da yaklaşık 6 bin kişiyle yapılan anket çalışmasında toplumdaki 20 yaş üstündekilerin yüzde 19’u uykusuzluktan yakınmakta, kadınlarda orta yaşın geçilmesiyle bu oranın yüzde 40’a ulaştığı sonucu elde edilmiştir.” Kadınlar daha uykusuz Kendi çocuğunu dört yıl boyunca hapsetmiş Dış Haberler Servisi ABD’de dört yıl önce annesi tarafından kaybolduğu bildirilen 13 yaşındaki bir çocuk, babasının evinde sonradan örülmüş bir duvarın arkasında bulundu. Çocuğu Georgia eyaletindeki evde bulan polis, baba ve üvey anne dahil beş kişiyi tutukladı. Anne ve çocuğun gözyaşları içinde kucaklaşarak buluşması televizyonlardan canlı yayımlandı. Polislerin cuma günü bir telefon ihbarı üzerine Jonesboro bölgesindeki eve gittiği ancak hiçbir şey bulamadığı, saatler sonra ikinci bir ihbar nedeniyle gidişlerinde bu kez evin garajında havlularla örtülmüş bir duvarın arkasında çocuğun bulunduğu öğrenildi. Annenin 2010’da çocuk yardım kuruluşuna başvurduğu, ancak muhtemelen göçmen olduğu ve yasal prosedürü bilmediği için polise gitmediği bildiriliyor. l Esrar içmekten eroin bağımlılığına... Dışlanma başladım korkusuyla l Adını vermek istemeyen 35 yaşındaki madde bağımlısı ise derneğe geçen pazartesi gelmiş. En son pazar günü eroin aldığını, bir gün kendisinin idare ettiğini, ancak ikinci gün gidip madde alacağını anladığı an derneğe geldiğini söyledi. Eroin bağımlısı olduğunu ve bundan kurtulmak için mücadele verdiğini belirten kişinin hikâyesi ise daha farklı. 14 yaşında Almanya’da içtiği esrar ile bağımlılığı başlıyor. Başlama nedeninin ise “Merak, arkadaş çevresi ve arkadaş çevresinden dışlanma korkusu” olduğunu söylüyor. Hikâyesini ise özetle şöyle anlatıyor: “Ben otla başladım, son olarak eroine kadar geldim. Eroinin 1 gramı 3050 lira arasında değişiyor. 1 gramla başlıyor ama zamanla oran artıyor. Günlük 200 liraya ulaşıyor. Para olmayınca hırsızlığa kadar yolu var. Bir arkadaşımın tavsiyesiyle geldiğim dernekte, kafamı dağıtacak bir şeyler sürekli var. İki kızım var, en çok da onlar için bırakmak istiyorum.” Bağımlılıktan kurtulmaya çalışan adını vermeyen bağımlının son sözleri ise anne oğulun derneğe geldiği son aşamayı doğrular nitelikte: “Anne çocuğunu sokağa atmak zorunda, yoksa çocuğunu kurtaramaz. Bir kuruş vermeyecek. Çocuk sıfır noktasına gelecek, yerlerde sürüklenecek. O hissi yaşamadan bırakmaya karar veremez.”