23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 13 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr ‘Polisler uyuşturucu çetesiyle işbirliği yapıp 43 öğrenciyi katletti... Cesetleri yaktı, nehre döktü’ CUMHURİYET 9 KASIM 2014 PAZAR Meksika’da umutları karartan ‘itiraf’ Dış Haberler Servisi Meksika’nın Guerreo eyaletindeki Iguala kentinde geçen eylülde katıldıkları protestonun ardından ortadan kaybolan 43 öğrencinin katledildiğini gösteren “itiraflar” ülkeyi yasa boğdu. Başsavcı Jesus Murillo Karam önceki gün olayla ilgili olarak “Birleşik Savaşçılar” olarak bilinen uyuşturucu çetesi üyesi 3 kişinin gözaltına alındığını, zanlılardan birinin öğrencileri öldürdüklerini ayrıntılı şekilde itiraf ettiğini söyledi. Zanlılar ifadelerinde uyuşturucu karteliyle bağlantılı polislerin öğrencileri kendilerine teslim ettiğini öne sürdü. siyah çöp poşetlerine konuyor, yakındaki bir nehre boşaltılıyor. Saldırganlar kanıt kalmaması adına üzerlerindeki giysileri bile ateşe veriyor. Başsavcı Karam, bu ifadelerin ardından olayın gerçekleştiği bölge ve nehirde yapılan aramalarda çok sayıda kemik ve diş kalıntıları bulduklarını, “büyük ihtimalle bunların kayıp öğrencilere ait olduğunu” söyledi. Karam, “Paylaştığımız bu bilgilerin öğrencilerin yakınlarında büyük acılar yarattığını biliyorum. Acılarınızı paylaşıyorum” diye ekledi. Karam, bulunan örneklerden kimlik belirlenmesine yarayacak DNA’nın elde edilmesinin zor olduğuna işaret etti. Bazı öğrencilerin aileleri ise yetkililere güvenmediklerini ve son açıklamalara şüpheyle yaklaştıklarını aktardı. Ailelerin sözcüsü, soruşturmayı takip eden Arjantinli adli tıp ekibi doğrulayana kadar çocukların öldüğü açıklamalarını tanımayacaklarını belirtti. Öğrencilerin bulunması için düzenlenen operasyonlarda bölgede 11 toplu mezar bulunmuş ve 38 kişinin cesedi çıkarılmıştı. Ancak testler sonucu cesetlerin kayıp öğrencilere ait olmadığı anlaşılmıştı. 26 Eylül’de Iguala’da öğretmen lisesinde okuyan sol görüşlü öğrencilerin, öğretmenlerin çalışma koşullarını protesto gös Katalanlar ‘Çakma Referandum’la Madrid’e Meydan Okuyor BARSELONA Katalonya Madrid’e meydan okuyan bir “çakma referandum” için bugün sandığa gidiyor. İspanyol devletinin tanımadığı referandum için 40 bin sivil toplum gönüllüsünün katıldığı bir örgütlenmeyle oy kullanacak olan Katalanlar; sonuçları ne olursa olsun Madrid’e böylece “yakamdan düş” mesajı verecek. Yerel hükümet merkezinin bulunduğu başkent Barselona’ya girerken daha GS renklerindeki sarıkırmızı çizgili bayrakların, balkonlardan sarktığını görüyoruz. Bu yerel bayrakların bazılarının üst köşesinde mavi üçgen içinde, ayrıca bir beyaz yıldız da göze çarpıyor: Yıldızlı bayraklar, “bağımsız Katalonya yandaşlığı” ve “bağımsızlık” için militan destek oluyor. Bir Akdeniz Paris’ini andıran ve “art nouveau” mimarisiyle zengin kültür mirasını gözler önüne seren Barselona’yı bölen geniş bulvarlardan; ara sokaklara dek her yerde bu bayraklardan var. “Ne olur ne olmaz; sandık son anda engellenirse” kuşkusuyla; “milliyetçi Katalanlar”, bayrakları asmak suretiyle sanki önden bizzat balkonlarıyla oy kullanmış… Gerçi bu beklenmiyor ama Madrid’in son anda gösterebileceği olası bir şiddet tepkisine karşın; çok yerde, duvarlara; “Ben oy sahibiyim. Ve oyumu kullanmaktan korkmuyorum!” afişleri asılmış. Tedirginlik, korkuyla karışık; sıra dışı bekleyiş ve heyecan var Katalonya’da. Heyecan; önde gelen yerel gazetelerden Ara’nın baş sayfasını boydan boya kaplayan “Her şey hazır, Karar Verme Hakkı” manşetinde de görülüyor. Güz başındaki İskoç referandumunu ilgiyle izleyen Katalanlar; lojistiği gönüllülerce sağlanan sandıklarda şu sorulara yanıt verecek: 1.Katalonya’nın devlet olmasını istiyor musunuz? 2.Yanıtın “evet” olması halinde, Katalonya’nın ba ğımsız olmasını istiyor musunuz? Katalonya’nın bu sandık egzersizi; İskoç referandumundan tabii ki çok farklı. “Bağımsızlık karşıtlarının” zaferi ile biten İskoçya örneğinde, her şey kitabına göreydi. Merkezi hükümet baştan referanduma onay vermiş; siyasi liderler İskoçya’ya giderek, referandum kampanyasına bizzat katılmış, “diyalog”la halka “bağımsızlığa neden evet dememeleri gerektiğini” ve Birleşik Krallık’ta neden kalmaları gerektiğini anlatmıştı. İngilizlerin “diyalogla çözüm” yoluna karşın; İspanyaKatalonya örneğinde “bilek güreşi sınaması” görüyoruz. Barselona’ya bugüne değin Madrid’den gelen tek ulusal lider olmadığı gibi, merkezi hükümet, yerel Katalan hükümetinin inisiyatifi ile tetiklenen sürece, baştan kapıyı kapattı. “İspanya’nın bölünmez bütünlüğünü” teminat altına alan merkezi anayasanın bu girişime olanak vermediğini ileri süren Madrid’deki muhafazakâr Rajoy hükümeti, konuyu anayasa mahkemesine taşıdı. Mahkeme de süreci “askıya aldı”, “referandum yolunu” tıkadı. Buna karşın yerel hükümet inisiyatiften vazgeçmedi ama bundan böyle sürecin “yerel hükümet yetkililerince” değil, “sivil toplumca” yönetileceğini söyledi. Böylece bir ara formül bulundu. Yerel hükümet, Katalan seçmenlerine verdiği “referandum vaadinden” geri adım atmayacak, Katalan halkı da “kaderini tayin etme” adına oy kullanacak. Ancak sonuç Madrid açısından hukuki ve resmi değer taşımayacak. Herkesi bir miktar tatmin eden bu esnek formül sayesinde Madrid beri yandan askerler ve tankları devreye sokarak “şiddet” tepkisi vermeyecek ve başını öte yana çevirecek. Kapalı kapılar ardında “yerel hükümet” ve Madrid arasında uzun müzakerelerle varılan uzlaşma formülüne karşın, belli ölçüde hissedilen “korku” ve de “gerginlik” yüzünden; 5 milyon seçmenin yüksek katılımla sandığa koşması beklenmiyor. Katılımın yüksekliği, hukuki olmasa da siyasi sonucun ağırlığını belirleyecek. Katalan milliyetçilerinin “başarı çıtası”, 1 milyon 800 bin seçmen. Bu sayı; Katalonya’nın bağımsızlığı adına, geçen yıl Fransa sınırından güneyde Valensiya’ya dek uzanan “insan zinciri”ne katılanların sayısı oluyor. “Katalan yolu” denen ve Katalonya’nın bağımsızlık yolu için kurulan bu zincir gibi bugünkü oy verme işlemine de resmi olarak! “yurttaş katılımcılık süreci” adı veriliyor. “Katılımcılığın” artışında, geleneksel kurumlar ve siyasete yabancılaşma çok büyük rol oynuyor. Kimilerince “kafeinsiz referandum” olarak da tanımlanan bu son “yurttaş katılımcılığı” hazırlanırken örneğin, baba Juan Carlos’tan geçen yaz tahtı devralan çiçeği burnunda Kral Felipe’nin yolsuzluk skandallarıyla özdeşleşen kardeşi Cristina, kraliyetten çıkarıldı… Vergi kaçakçılığı ile suçlanan prensesin “kraliyete” indirdiği darbeyi telafi adına yaşlı babanın, oğlu için tahttan feragat etmesi bile, devletteki fırtınayı dindirmeye ve temiz sayfa açmaya yetmedi. “İspanya’nın birliğibütünlüğü”nü temsil eden devlet başkanının yara alması, Katalonya örneğinde görüldüğü üzere, bölgesel çözülmeyi güçlendirici etki yapıyor. Balık baştan kokar hesabı… Madrid’in yozluğuna bakan Katalanlar, “Bari kendi başımızın çaresine bakalım, daha iyi!” diyorlar. Meksikalılar eylül ayından bu yana kayıp olan 43 öğrenci ile ilgili protesto gösterileri düzenliyor. Dağlık Cocula bölgesinde çöpler içinde bulunan kalıntıların öğrencilere ait olduğu sanılıyor. (REUTERS) Zanlılardan birinin verdiği ifadeye göre, kaçırılan öğrenciler çöp kamyonlarına bindirilerek Cocula bölgesindeki çöp alanına götürülüyor. Bu sürede öğrencilerin yaklaşık 15’i öldürülüyor. Ardından kamyonlardan indirilen diğer öğrenciler de kurşuna diziliyor. Vahşetin izlerini silmek amacıyla cesetler benzin dökülerek saatlerce ateşe veriliyor. Geriye kalan ceset parçaları Zanlılardan dehşet itiraf terisine polis müdahale etmişti. Polis ateşinde 6 kişi ölmüştü. Karışıklığın ardından 43 öğrenciden haber alınamamış, bu grubun polisler tarafından alandan çıkarıldığı haberleri gündeme gelmişti. Eylülden bu yana tepkiler kitlesel protestolara dönüşmüşken, geçen hafta uyuşturucu çeteleriyle bağlantılı olduğu ithamlarının hedefindeki Iguala Belediye Başkanı ve eşinin de bulunduğu 70’i aşkın kişi gözaltına alındı. Belediye başkanı, polislere eşinin konuşma yapacağı alandan öğrencileri çıkarma emri vermekle de suçlanıyor. Vali sonunda gözaltına alındı Diyalog yerine bilek güreşi n ABD Başkanı Barack Obama, Eric Holder’ın istifasıyla boşalan Adalet Bakanlığı’na New York eyaletinden siyah kadın savcı Loretta Lynch’i aday gösterdi. Lynch’in Kongre’nin onayını alması gerekiyor. Lynch’le ilgili ara seçimlerde çoğunluğu ele geçiren (AFP) Cumhuriyetçilerin nasıl bir tutum takınacağı merak konusu. Lynch göreve gelirse ülkenin ilk siyah kadın adalet bakanı olacak. Tecrübeli savcı, New York’ta Haitili bir göçmene anüsünden süpürge sokarak saldıran üç polisin mahkum olmasını sağlayarak dikkatleri üzerinde toplamıştı. Sivil haklar konularında ve banka ve şirket yolsuzluklarına dair davalardaki mahkumiyet kararlarıyla dikkat çeken Lynch, Ruanda için kurulan Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Özel Konsey’inde görev almıştı. Obama’nın adalet bakanı tercihi siyah kadın savcı ‘Soğuk Savaş asıl AB’ye zarar’ Dış Haberler ServisiAlmanya’da Berlin Duvarı’nın yıkılışının 25. yıldönümü görkemli etkinliklerle kutlanırken Soğuk Savaş’ın bitmesi, ve Avrupa’nın alternatif güç oluşturması rüzgârları tersine esiyor. Doğu kökenli Almanya Başbakanı Angela Merkel, “Özgürlüğü tatmak için 35 yıl beklemek zorunda kaldım. O gün hayatım değişti’’ derken son Sovyet lideri Mihail Gorbaçov “yeni Soğuk Savaş” ikazı yaptı. Glasnost ve Prestroy ka politikalarıyla “Utanç Duvarı’’nın yıkılmasının önünü açan Gorbi, Eskiden 155 km. olan, bugün 15 km’si ayakta kalan duvara çizilen grafitiler arasında Brejnev dün Berlin’de ile Honeckerli olanı dikkat çekti. Berlin Duvarı’nın yıkılışının yıldönümü olan bugün 7 bin “Yeni Krizler, ışıklı beyaz balon 1989’da duvarın yıkıldığı saatte göğe salınacak. (AFP/AP) Yeni Şüpheler, Yeni Duvarden geçildiğini, büyük güçler arasında suz küresel dünyada uluslararası ilişlar” panelinde, duvarın yıkılkiler düşünülemez.” ması sonrası “ABD’nin, Avrupa gü diyaloğun koptuğunu anlattı: Gorbi AB’nin asıl lideri konumundaki venliği için yeni mekanizmalar inşa orbi Merkel’i uyardı Merkel’i de şöyle uyardı: “Güven ortaetmek yerine, zafer havasına girdiği“Dünya yeni bir Soğuk Savaş’ın mının çökmesi, en çok Avrupa’ya zani” hatırlattı. “Son aylarda yaşananlar; dar görüşlü politikaların, part eşiğinde. Hatta bazıları bunun çok rar. RusAlman ilişkilerine kalıcı zanerlerin çıkarlarını görmezden gel tan başladığını söylüyor... Son birkaç rar verebilir. RusyaAlmanya ortaklımenin, kendi isteklerini oldu bitti di ay içinde yaşananlar, Rusya ile Batı ğı olmadan Avrupa’da güvenlik olmaz. ye dayatmanın sonucudur” diyen Gor arasında çok büyük emekle oluştu Avrupa uluslararası ilişkilerde tümüybi, 1989 sonrasının en gergin dönemin rulan güven ortamını çökertti. On le önemsiz ve etkisiz hale gelir.” Ara formül ‘Devletler arası modern kölelik anlaşması’ G n2022 Dünya Kupası’na ev sahipliği yapacak Katar’ın tesis inşaatlarında Kuzey Kore yönetiminin gönderdiği işçileri çalıştırdığı, ücretlerini ise doğrudan Pyongyang’a ödediği iddia edildi. Böylece Katar için yöneltilen işçi hakları eleştirilere “modern kölelik” anlaşması yaptığı da eklenmiş oldu. The Guardian gazetesinin, kimi işçi ve kaçmayı başaranlarla görüşmelere dayandırdığı haberine göre, Kuzey Kore’den binlerce kişi Katar’a inşaatlarda çalışmaya gönderildi. Kimileri neredeyse hiç maaş almadan 3 yıl kötü koşullarda çalıştı. Bazıları ülkelerine döndüklerinde ödeme yapılacağını sansa da birçoğuna alacaklarının sadece yüzde 10’u ödendi. Haberde Pyongyang yönetiminin Ortadoğu, Rusya, Çin, Moğolistan’a çalışmak üzere 65 bin işçi gönderdiği iddialarına yer verildi. Filistinli bir grup eylemci Berlin Duvarı’nın yıkılışının yıldönümü nedeniyle dün Kudüs’ün Bi Nabala bölgesinde İsrail’in güvenlik duvarına baltalarla delik açtı. (AFP) Doğu Akdeniz’de RumYunanMısır ittifakı Dış Haberler Servisi Kıbrıslı Rumlar, Yunanistan ve Mısır, Doğu Akdeniz’de enerji işbirliğinde anlaşırken Rum lideri Nicos Anastasiadis, Yunan Başbakanı Antonis Samaras ve Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah el Sisi, açıkladıkları “Kahire Deklarasyonuyla” Türkiye’ye meydan okudu. Üç lider, dün Kahire zirvesinde Rum yönetiminin münhasır ekonomik bölgesinden çıkartılacak hidrokarbon kaynakları için işbirliğini geliştirme kararı aldı. Yayımlanan Kahire Deklarasyonu’nda “Türkiye Kıbrıs karasularındaki bütün sismik araştırma operasyonlarına son vermeli” denilerek hedef seçildi. Anastasiadis, “Türkiye’nin provokatif eylemleri sadece çözüm müzakerelerini değil Doğu Akdeniz’deki güvenliği de etkiliyor” derken, Samaras Türkiye’nin bölgedeki faaliyetleri için “tamamıyla kabul edilemez” dedi. El Sisi de “üç ülkenin işbirliğinin iyi komşuluk için model olması gerektiğini” belirtti. Rumlar İtalyan ve Güney Kore’li ENIKogaz’a ruhsat vermişken, adada çözüm bulmadan tek taraflı ekonomik faaliyetlere itiraz eden Ankara da bölgeye Barbaros sismik araştırma gemisini yollamıştı. Bunun üzerine Rumlar, BM gözetiminde yürütülen barış müzakelerini askıya almıştı. Gerginlik ve korku da var Koalisyonun hedefi olan Bağdadi’nin akıbeti meçhul AB: Kudüs, Filistin devletinin de başkenti Dış Haberler Servisi Kudüs’te El Aksa’ya Müslüman olmayanların da girmesi tartışması yüzünden tansiyon yükselirken Avrupa Birliği’nin yeni Dışişleri Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini dün Gazze’yi ziyaret etti. “Filistin devleti kurulmasına ihtiyacımız var. AB’nin pozisyonu budur” açıklaması yapan Mogherini, “Kudüs, iki devletin başkenti olabilir ve olmalıdır da” vurgusu yapıp ekledi: “Kudüs’ün barış içinde paylaşılması, tüm dünyaya bir mesajdır. Bu Filistinİsrail sorununun ötesinde, küresel bir meseledir.” Gazze’nin yeni bir savaşı daha kaldıramayacağını da belirtti. Geçen haftalarda Britanya sembolik de olsa Filistin devletini tanıma kararı alırken İsveç hükümeti resmen tanıma kararını duyurarak İsrail’i kızdırmıştı. nABD öncülüğündeki koalisyonun Irak’ın Suriye sınırındaki son hava saldırılarında IŞİD lideri Ebu Bekir el Bağdadi’yi hedef alındığı öne sürüldü. Suudi El Hadath televizyonuna göre, sınırdaki stratejik El Kaim’deki saldırıda düzinelerce insan öldü, Bağdadi’nin akıbeti ise meçhul. İki görgü tanığı Reuters’e saldırının IŞİD’in üst kademesinin evini hedef aldığını, militanları yaralılar için hastaneyi hazırladığı ve camilerden kan bağışı çağrıları yapıldığını aktardı. Iraklı ve ABD’li yetkililer Bağdadi’nin akıbetine dair yorum yapmadı. Balık baştan kokunca Anastasiadis, El Sisi ve Samaras, enerji kaynakları için işbirliğini derinleştirme kararı aldı. (REUTERS)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle