28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8 KASIM 2014 CUMARTESİ 8 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK n Baştarafı 1. Sayfada ekranda hemen her gün bir veya birkaç kez izlediğimiz badem bıyıklı yine göründü. Artık yalnız Türkiye’de değil, Batı’da da dillere destan Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı savunan öyle bir konuşma yaptı ki... ...utanmaktan çoktaan vazgeçtik; halka sorumluluk duygusu yok olan bir insana örnek aramaya gerek kalmadı. Yine halkımıza beş yüz milyona mal olan uçan bir saraya atlayıp bir dış ülkede hafta sonunu geçirmeye giden, sıfatı cumhurun başkanı mı yoksa sorumsuz bir başbakan mı ne olduğunu artık kestirmenin olanaksız olduğu insan.. sanki basit mi basit, olağanın abartıldığı bir konudan söz ediyormuş gibi rahatlık içinde yine esti savurdu. HHH Hâlâ inanamıyorum söylediklerine: TC Hükümeti’nin Maliye Bakanı’nın bugüne dek resmi bilgilere dayanarak saptayıp açıkladığı iki milyarcık dolayındaki maliyet rakamını “herkes ayrı bir rakam uyduruyor” diye yalanladı. Devletin Maliye Bakanı’nı yalancı, sarayla ilgili rakam uydurmakla suçladı. Bu olay, gerçek işine gelmeyince yalanlayan, her olayda kendini haklı çıkarmayı baş kural edinerek ülkeyi babasının çiftliği gibi 13 yıldır yöneten bir insana ait son örnek. HHH Milyarlara mal olan sarayı kafasına taktığı ve halka da inandırmaya çalıştığı yeni Türkiye’ye “yakışanı yaptıklarını” haklı eleştirilere yanıt diye söyleyebildi. Öne sürdüğü gerekçeye bakın: Eski Türkiye’de devlet törenleri sokakta yapılıyormuş. Ama dünya, yeni Türkiye’de (daha da benzerlerinin yapılacağını söylediği) bu saraylara bakarak ülkemiz hakkında karar veriyormuş. Halkı pazarlarda yere ve çöpe atılanları toplayarak yaşamını sürdürüyor. Bu beyefendi iki milyar lira sarf ederek yaptırdığı sarayla itibarımızın arttığını iddia ediyor. HHH Kendi görmemişliğinden kaynaklanan sarayı kişiliğine yakışır demagojik bir açıklama ile halka böyle yutturmaya çalışıyor. Acaba dünyada etkili devlet adamları listesinde neden yer almıyor? Oysa artık demokrasiler dünyasındaki diktatör kopyası kanıyı, bu ülkede özgürlüklerin canına okuduğunu şu saray nasıl örtebilir? Dünyada esamisi okunmayan Türkiye’nin itibarını sanki bu saray geri getirecek! Dünyada yitip giden itibarımız sanki RTE’nin sarayı ile bir anda geri döndü. Sarayı eleştirmenin vatan ihaneti olduğunu henüz söylemedi. Ama “bu yatırım milletin malı” diyor. Bu sarayı, uçağı miras kalsın diye gayrimenkulleri arasına yazdırıversin. Bir bu eksik açıklamaları arasında. HHH Ha şimdi Maliye Bakanı’nın açıklaması doğrultusunda araştırma yapacak bir hükümet var mı? Bir hükümet var olmasına var da; RTE’nin istediği içerikte yaptığı bir açıklama ile sarayla uçağı öyle bir savundu ki, bu görkemli sarayı uygarlık yolunda atılan bir adıma örnek gösterdi. Türkiye büyümekteymiş. Ülkemiz dünyada hak ettiği yeri böyle görkemli sarayla hızla alırken, temsil ve hizmet olanaklarına ulaşmasından kimse rahatsız olmamalıymış, diyor. HHH Halk mı? Bakmayın halka sıraladıkları övgülere. Onlar için halk sandıktan sandığa değerli. Mübarek öyle masum ki, sarayı sabah akşam halkı düşünerek halk için yaptırdı; yoksa saray görmemişliğinden kaynaklanan bir yapıt değil. Hükümetin, RTE’nin istediği doğrultuda açıklamalar yapmasının devlette ahengin, ülkede ististikrarın varlığını kanıtladığına inananlar var. Oysa diktatör kopyası bir cumhurbaşkanının her konuda emrine amade, varlığı yokluğu tartışma konusu sözüm ona demokratik Cumhuriyetin yürütme organı hükümet bu. Önümüzdeki siyasal tablo; AD’nin başbakan olabilmek için RTE ne derse evet diyen, emrindeki ikinci adam olmayı kabul ettiğinin kanıtı. HABERLER Kadınlar zeytinliklerin sökülmemesi için jandarmaya yalvardı. Köylüyü ağlatan kıyım Kolin şirketi, Danıştay’ın acele kamulaştırmanın yürütmesini durduran kararı kamuoyuna yansımadan önce, dün sabaha karşı yaklaşık 5 bin zeytini dozerle söktü. Köylülerin avukatı Candoğan, Kolin’in karardan önceden haberdar olduğunu ve dün sabah ağaçlara kıydığını belirtti. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Danıştay, Kolin şirketinin Soma’nın Yırca Mahallesi’nde kurmak istediği termik santral için Bakanlar Kurulu’nun aldığı acele kamulaştırma kararının yürütmesini durdurdu. Ancak şirket, Yırca köylülerinin aylardır korumak için mücadele verdikleri yaklaşık beş bin zeytini, Danıştay kararı ortaya çıkmadan önce, dün sabaha karşı dozerlerle kökünden söktü. Daha önce kesilen bin ağaçla birlikte toplamda 6 bin ağaç kesilmiş oldu. Termik santrala ve zeytin katliamına karşı çıktıkları için darp edilen, hatta şirketin özel güvenlik görevlilerince kelepçenen köylüler ise yaşananları gözyaşlarıyla izledi. Termik santral kurmak isteyen Kolin, bunun için Bakanlar Kurulu’ndan, sadece savaş gibi olağanüstü durumlarda kullanılması gereken acele kamulaştırma kararı çıkartmıştı. Bunu gerekçe göstererek geçen 17 Eylül’de, gece yarısı operasyonuyla zeytinleri kesmek isteyen şirket, köylülerin ve çevrecilerin direnişiyle karşılaşmıştı. Nöbet tutmaya başlayan köylüler, 21 Ekim ve önceki gece yarısı şirketin özel güvenlik görevlileri tarafından darp edilmiş, kelepçelenmiş, biber gazı kapsülleriyle yaralanmıştı. Bölgede önceki akşam yaşanan özel güvenlik terörünün ardından şirket, dün sabaha karşı da köylüle Fotoğraflar: DHA Zeytinlerin sökülmesine büyük üzüntü duyan köylüler, Yargıtay’ın kararının duyulmasıyla büyük sevinç yaşadı. MUHTAR TÜRKİYE’Yİ AĞLATTI CNN Türk canlı yayınına bağlanan Yırca muhtarı Mustafa Akın, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Konuşurken duygulanıp ağlayan ve zeytin ağaçlarının kesilmesine boğazı düğümlenerek tepki gösteren muhtar Akın, “Bu tür yatırımları yapanlar, mutlaka sofralarında zeytin yiyorlardır. Zeytinyağı da kullanıyorlardır. O zeytin, o zeytinyağı dile gelir de ‘Beni niye kestin, beni niye kestin?’ derse nasıl boğazınızdan geçecek? O yağı nasıl yiyeceksiniz? O zeytin boğazınıza durmayacak mı?” dedi. Akın, rin katliamdan kurtarmayı başardığı yaklaşık 5 bin zeytin ağacını, dozerle birkaç saat içinde kökledi. Köylülerin gözyaşlarıyla izlediği katliamda, jandarmanın şirket çalışanlarına müdahalede bulunmaması dikkat çekti. Katliamın ardından köylüler ve çevreciler, bölgeye giden yolu trafiğe kapattı. Jandarma yolu açmaları için köylüleri uyardı. Ancak köylüler, dinlemedi. Soma Kaymakamı Bahattin Atçı da köylüleri ikna etmek için olay yerine geldi. Köylüler Kaymakam Atçı’ya, “Bu devlet bu sabah neredeydi?” dedi. “Hukuki süreçler tamamlandıktan sonra aleyhimize bir karar çıkarsa hayır buraya termik santral yapılacak derse, bizim yapacak bir şeyimiz yok. Ama yapılamayacak derse, vatandaşlar 20 yıl bekleyecekler, 20 yıl sonra tekrar zeytinlerine kavuşacaklardır” dedi. Akın, “Enerjiye karşı değiliz. Bu santralın yeri, sadece 1 kilometre kuzeye kaydırılsaydı 1 tane zeytin ağacı buradan kesilmeyecekti. Buraya termik santral olursa, otoban da geçerse artık köylünün yapacak bir şeyi kalmıyor burada. Çarşamba günleri Soma’nın pazarıdır. Gider mendil açar dilencilik yaparlar. En son seçeneği madene gitmektir” diye konuştu. yoruz ve onun için gereğini yapacağız” dedi. Köylüler Danıştay kararını oynayarak kutladı. Köylüler kendilerine önderlik eden muhtar Mustafa Akın’a sarılıp kutladı. Kadınlar da çevre gönüllüsü ve avukatları Deniz Bayram’la sevinç yumağı oluşturdu. Yırca muhtarı Akın Twitter üzerinden yaptığı açıklamada ilginç bir iddiada bulundu. Akın, “Danıştay’ın kararını tanımıyoruz. Danıştay Kolin Şirketi’ne önceden haber verdi. Kolin Şirketi mahkeme kararı olmadan ağaçları kesti. Kolin Şirketi, kaymakamla beraber hareket ediyor. Kaymakam emrediyor. Kolin Şirketi uyguluyor. Danıştay, kararı saldırı son rası verdi amaçları katliamı unutturmak” dedi. CHP Milletvekili Özgür Özel de, Yırcalıların yıllarca gözü gibi baktığı “evlatlarının” katledildiğini söyledi. Görüştüğü ilçe kaymakamından jandarma komutanına kadar tüm yetkililerin, “tavşana kaç, tazıya tut” taktiği izleyerek Kolin’e yol verdiğini savunan Özel, şunları söyledi: “Teyzelerin çığlıklarını, ağlamalarını da ömrüm boyunca unutamayacağım.” Özel güvenlik görevlilerinin attığı biber gazı kapsülüyle başından yaralanıp hastaneye kaldırılan Emin Özkılınç, taburcu edildi. Turgutlu Çevre Platformu avukatı Hasan Namak’ın da, özel güvenlik görevlileri tarafından ellerinin tersten kelepçelendiği öğrenildi. Namak, “Beni arabayla uzaklaştıktan sonra bir araziye attılar. Sabaha karşı da birileri gelip kelepçeleri çıkardı ve olay yerinden uzaklaştı” dedi. Namak, savcılığa suç duyurusu bulunacağını söyledi. Yaklaşık 6 bin zeytin ağacının sökülmesi vatandaşların yarın (cumartesi) buraya özel yapacaklarını duyurdukları zeytin hasat şenliğini de yasa çevirdi. Köylüler ve çevreciler hasat şenliğinin, dün yaşanan olayların ardından ‘zeytin yasına’ döneceğini açıkladı. Tersten kelepçe Matem bayrama döndü Soma’da köylülerin üzüntüsü ve öfkesi gün boyu sürerken dün akşam saatlerinde Danıştay’dan Yırcalılara “sevindirici” haber geldi. Gre enpeace ve bir grup Yırcalının açtığı davayı sonuçlandıran Danıştay, Bakanlar Kurulu’nun acele kamulaştırma kararının yürütmesini durdurdu. Kararın UYAP bilgi sistemine yüklendiğini ancak ayrıntılarına pazartesi günü ulaşacaklarını belirten davacıların avukatı Gökhan Candoğan, bu durumdan haberdar olan Kolin’in dün sabahki hamlesini gerçekleştirdiğini düşündüğünü söyledi. Yürütmeyi durdurma kararının 28 Ekim’de verildiğini ancak yazım aşamasının yeni tamamlandığını da bildirerek, “Kolin’in yaptığı her şey hukuk dışı hale gelmiş oldu. Şirket bunların hesabını verecek. İşgalci konumundaki şirketin orayı hemen terk etmesi ve alanı köylülere bırakması gerekiyor. Planlı, organize suç olduğunu düşünü Muhtar’dan ilginç tweet BÜYÜK ÇADIR KURMAK İSTEYEN EYLEMCİLERE POLİS SERT MÜDAHALE ETTİ Validebağ Korusu’nun bitişiğindeki arsada yapılması planlanan cami inşaatı çalışmasına engel olmak isteyen ve bir süredir tek bir çadırla sembolik olarak eylemlerini sürdüren aktivistler, önceki gece saat 00.15 sıralarında daha büyük bir çadır kurmak istedi. Ancak polisin sert müdahalesiyle karşı karşıya kaldı. Gaz ve plastik mermilerin kullanıldığı müdahale sırasında, bazı eylemciler yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Validebağ Gönüllüleri, polisin müdahalesine tepki gösterdi. İstanbul 7’nci İdare Mahkemesi’nin alanda yapılmak istenen inşaat için verdiği yürütmeyi durdurma kararı, aynı mahkeme tarafından 8 gün sonra kaldırılmıştı. Validebağ’da gece baskını Acıya bariyer SİBEL BAHÇETEPE l Sosyal medyadan yapılan çağrı üzerine yaklaşık 200 kişilik bir grup cami yapılmak istenen Validabağ Korosu’nun yanındaki alana toplandı. Yurttaşlar dün akşam saatlerinde türküler söyledi, halaylar çekti. Daha sonra tahtalardan baraka kurmak isteyen yurttaşlara polis barakaya izin vermeyeceklerini ancak geçici bir çadıra müsade edebileceklerini söyledi. (Fotoğraf: VEDAT ARIK) BARIŞ YAMAN ERMENEK’te yoğun güvenlik Antalya’da okullara genelge ANTALYA (DHA) Antalya’da Müftülük ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğinde, camigençlik kaynaşmasının sağlanması ve camilerin gençlere tanıtımı için tüm okullara genelge gönderildi. Eğitim Sen Antalya Şubesi, genelgeyi, eğitimin tamamen bilimden uzaklaştırılmasına bir örnek olarak niteledi. Öğrencilerin yıl boyu camilere götürülmesi, tanıtılması gibi konuları içeren genelgeyi Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Öztürk açıkladı. Milli Eğitim Müdürlüğü’nün tüm ilçe müdürlüklerine gönderdiği ve tüm okullara dağıtılan genelgede, camigençlik kaynaşmasının sağlanması ve camilerin gençlere tanıtılması, yıl boyu öğrencilerin camilere gidip gelebilmelerinin sağlanması için il ve ilçe müftülükleri ile irtibata geçirilerek camilerin tanıtımının yapılmasının istendiğini açıkladı. Öğrencilerin yıl boyunca camilere gidip gelmesi için kampanya başlatıldığını söyleyen Öztürk, “Tamamen eğitimin bilimden uzak, gerici, kindar, dindar bir nesil yetiştirilmek istenmesinin örneğidir. Bir yıl boyunca çocuklar sınıfta olmaları gereken zamanların yerine camileri gezecekler” dedi. Genelgede imzası bulunan Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Hasan Tevke, projenin ne zaman başlayacağına ilişkin henüz tarih belirlenmediği kaydetti. İzmir’de bir lisenin spor salonu 2015 sonuna kadar özel bir şirkete devredildi Sıra spor salonlarına geldi EMRE DÖKER ciler, yaşananları protesto etmek amacıyla ders saatlerinde de salonu kullanmadıklarını vurguladılar. Eğitim Sen İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Hasan Ali Kılıç, kira sözleşmesinde 407 metrekarelik alan olmasına karşın, şirketin spor salonunun içindeki iki odayı ve tuvaletleri de sahiplendiğini kaydetti. Kılıç, “Öğrenciler ders saatinde ne soyunma odasını ne de tuvaletleri kullanabiliyor. İşletmeci kapıyı kilitleyip gidiyor. Beden eğitimi öğretmenlerinin odaları ellerinden alındı, burası işletmeci tarafından büfe olarak kullanılıyor” dedi. Spor salonunun soyunma odasından öğretmenler odasına kadar her şeyin “kilitlendiğini”, bu durumun sözleşmeye de aykırı olduğunu kaydeden Kılıç, “Sözleşme sadece spor salonunu kapsıyor, ancak işletmeci her yere el koymuş. Okuldaki beden eğitim öğretmenleri önce okul müdürlüğüne, daha sonra da Bayraklı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne başvurup bu durumun düzeltilmesini istediler. Önceki gün müdürlükten gelen bir ekip öğretmenlerin ifadesini aldı. Ancak halen daha okulun spor salonu işletilmeye devam ediyor” dedi. Fotoğraf: AA ‘Çocuklar cami gezecek’ Müdahale sonrasında kurulan çadırın parçaları yerinden söküldü. Olay sırasında vücuduna plastik mermi isabet eden 4 kişi hafif şekilde yaralandı. Polisin sıktığı plastik mermilerle başından yaralanan ve Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Volkan Çetin “Olayın ardından avukat arkadaşlarla hastaneye gittik, rapor aldık, suç duyurusunda bulunacağız” dedi. Hasan Süha Mutlu ise “Polis, boyalı mermiler ve içinde biber gazı olan plastik mer Yaralılar yaşananları anlattı milerle müdahale etti. Plastik mermilerle kafamdan ve sırtımdan vuruldum” diye konuştu. Grubun alandaki bekleyişi dün de devam etti. Validebağ Gönüllüleri, Yeşil Alan Sakinleri Dayanışması ve İstanbul Kent Savunması üyeleri ise dün yaşananlarla ilgili Kadıköy’deki İstanbul Tabip Odası binasında basın açıklaması yaptı. Avukat Gülsüm Özdemir, inşaat çalışmasının başladığı günden bu yana hukuksuzlukların yaşandığını belirterek “Mahkeme kararları beklenmeden inşaat çalışmalarına başlandı. En son yürütmenin durdurulma sı kararı reddedilmişti. Biz de bölge idare mahkemesine başvurarak bu karara itiraz ettik” dedi. İstanbul Kent Savunucuları’ndan Çiğdem Çidamlı da mahalle halkının yıllardır koruya sahip çıktığını vurgulayarak “İstanbul’un dört bir tarafından gelenler inşaat durana kadar mücadeleye devam edeceğini göstermiş durumda” diye konuştu. Validebağ sakinleri, Kadıköy Bahariye Caddesi üzerinde “Polis ablukası kalksın, inşaat dursun” adlı imza kampanyası başlattı. Kampanyanın önümüzdeki günlerde Taksim ve Beşiktaş’ta da sürdürüleceği belirtildi. KONYA Ermenek ilçesi Pamuklu köyü yakınlarında Has Şekerler Madencilik şirketine ait ocağa su basması sonucu 28 Ekim’de mahsur kalan 18 işçiden önceki gece ulaşılan 2 madencinin götürüldüğü Ermenek Devlet Hastanesi’ne yaklaşık 100 metre mesafede güvenlik kordonu oluşturulmasına işçi yakınları tepki gösterdi. Cenazelerin DNA testiyle kimliklerinin belirlenmesi için ailelerden kan ve tükürük örneği alındı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın önceki gece iki işçinin cansız bedenine ulaşıldığını açıklamasından sonra ocaktan çıkarılan işçiler, ambulanslara konularak jandarma ekiplerinin eşliğinde Ermenek Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Artan yoğunluk nedeniyle hastaneye yaklaşık 100 metre mesafede güvenlik kordonu oluşturan kolluk kuvvetleri, buradan sadece işçilerin 1. derece yakını olanları içeri aldı. İşçi yakınları ise bu duruma tepki gösterdi. İki işçinin cenazesine Ankara’dan getirilen sağlık ekipleri tarafından otopsi yapıldı. Cenazelerin kimliklerinin belirlenmesi için DNA testi için madenci ailelerinden kan ve tükürük örneği alındı. Arama kurtarma çalışmaları devam ederken Bakan Yıldız, “Cenazelerin çıkartılmama olasılığını büyük aksilik olmazsa düşünmüyoruz. Firma sahibi ile bugüne kadar hiç görüşmedim ama bundan sonra görüşmemiz gerektiğini düşünüyorum” dedi. Ermenek’e giriş yasağına dava ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Barosu, maden faciasını protesto etmek için Ermenek’e gitmek isteyen grupların bulundukları illerde engellenmesine ve ilçeye toplu girişlerin önlenmesine ilişkin İçişleri Bakanlığı tarafından 81 ilin valiliklerine gönderilen talimatı yargıya taşıdı. Avukatlar Mehtap Cevizci ve Sinem Doğan tarafından Danıştay Başkanlığı’na verilen dava dilekçesinde kararın iptalini istedi, uygulamanın hukuka aykırı olduğunu, seyahat özgürlüğünü engellediğini kaydetti. İZMİR İzmir’de devlet okullarının spor salonlarına da göz koydular. Bayraklı’daki Mustafa Kemal Anadolu Lisesi Spor Salonu, 2015’in sonuna kadar özel bir şirkete devredildi. Şirket de tesislerdeki soyunma odalarını ve tuvaletleri kilitledi. Beden eğitimi öğretmenlerinin Bayraklı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne şikâyet dilekçesi vermesine karşın, spor salonunun anahtarı şirket elemanlarından alınmadı. Öğrencilerin, son dersten sonra antrenman için gittikleri salondan zorla dışarı çıkarıldıkları belirtildi. Eğitim
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle