28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8 EKİM 2014 ÇARŞAMBA 12 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr ABD Başkanı Barack Obama’nın eski danışmanı ve metin yazarı David Axelrod, özür tartışmalarını “Biden’ın düşüncelerinin doğru olup olmadığı değil, bunları söylemesinin diplomatik olup olmadığının sorulması gerekir” değerlendirmesi eşliğinde “Bence bu arkadaşlar (müttefikler) ortalarında gelişen bu aşırı uç hareketle yaşayıp yaşayamayacaklarına karar vermek zorundalar” yorumunu yapmışken; Washington’daki hissiyat Amerikan medyasına yansıdı. New York Times, “Biden doğruları söylediği için özür diledi” başlıklı makalede, Biden’ın Türkiye, Katar ve BAE’nin Sünni cihatçılara koşulsuz mali ve lojistik destek sağlandığına dair “Müttefiklerimiz Esad karşıtı herkese yüzlerce milyon dolar, on binlerce ton silah aktardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da sınırdan geçişler konusunda bana haklısınız, şimdi kontrol altına almaya çalışıyoruz dedi” sözlerini yineledi. Carol Giacomo Mesele diplomatik görünüm imzalı yazıda Biden’ın temel söylemlerinin doğruluğundan çok az şüphe olduğu, gerek basında gerekse Batılı yetkililerce benzer konuların zaten dile getirildiği anımsatıldı. Biden’ın kamouyunda böylesine açık konuşmaması ya da özel görüşmesine atıf yapmaması gerektiği yer alsa da cihatçıları güçlendiren hataların itirafı ve düzeltilmesinin gereğine dikkat çekildi. Buna silah, yabancı savaşçılar ve Türkiye geçiş koridorunun kapanmasının da dahil olduğu belirtildi. Washington Post da Biden’ın gafının aslında ABD’nin, müttefiklerinin IŞİD’in yükselişindeki payından duyduğu kaygıyı gösterdiğini yazdı. Biden’a atfen “dış siyaset camiasındaki sağduyulular için bu düşüncelere sahip olması, her ne kadar kamu önünde dile getirmesi sürpriz olsa da, şaşırtıcı değil” denildi. Biden’ın Harvard’da bir öğrencinin “Suriye’de daha önce eyleme geçilemez miydi” sorusuna verdiği “Ortada ılımlı muhalefet yok ‘Sürpriz değil’ Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest ise Biden’a Obama’nın desteğini sunarken “Başkan Yardımcısı bir hata yaptığında bunu kabul edecek güçte bir karaktere sahiptir” dedi. Sözcü, Biden’ın özrünün nedeni, “özel bir sohbette Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın görüşlerini yanlış nitelendirmesi” diye aktardı. Biden, ABD’de gaflarıyla ünlü bir siyasetçi. Kısa süre önce ABD ordu personelinin kredi ve mali alımları konusunda Shakespeare’in Yahudi karakteri Shylocks’a yaptığı atıf yüzünden özür dileyen Biden, yine Asya kıtası için “Orientşark” ifadesini kullanmıştı. Beyaz Saray destek verdi Yaşlı kıtada ebola alarmı Dış Haberler Servisi İspanya’da bir hemşire Batı Afrika’da 3400 can alan ebola virüsüne yakalanınca, ölümcül salgının yaşlı kıtaya yayılacağı kaygıları arttı. Hemşirenin eboladan ölen iki misyonerden birinin tedavisine katıldığı duyurulurken, aralarında eşinin de olduğu 3 kişi daha karantinaya alındı. Ayrıca hemşirenin temasta olduğu 50 kişilik bir liste hazırlandı. Avrupa Komisyonu, önlemlere rağmen hemşirenin virüsü nasıl kapmış olabileceğine dair Madrid’den izahat istedi. Muhalefetteki siyasi partiler de Sağlık Bakanlığı’ndan şeffaflık talep etti. Bakanlığa yönelen ithamların başında, virüsle ilgili güvenlik protokolü hakkında hastane çalışanlarına gerekli bilginin verilmemesi, özel kıyafetlerin yeterli korumaya sahip olmadığı iddiaları da var. Rum lideri Anastasiadis, müzakereleri askıya aldığını duyurdu K ıbrıs Rum Yönetimi lideri Anastasiadis, adadaki barış müzakerelerini askıya aldı. Gerekçesi Doğu Akdeniz’deki tek taraflı doğalgaz aramalarına tepki gösteren Türkiye’nin bölgeye savaş gemisi yollaması... Kıbrıs’ta tek taraflı adım Eroğlu ile Anastasiadis’in yarın ara bölgede yeniden buluşması bekleniyordu. Allen IŞİD için İngiltere’de cihatçılara operasyon: 4 gözaltı Dış Haberler Servisi İngiltere’de güvenlik güçleri dün cihatçı örgütlerle bağlantılı militanlara yönelik operasyonlar çerçevesinde 4 kişinin gözaltına alındığını duyurdu. Londra’da “terörle mücadele” ekiplerinin düzenlediği baskınlarda yakalanan şüphelilerin 20’li yaşlarda olduğu belirtildi. Operasyonlardan birinde polisin şüpheliye karşı şok tabancası kullandığı kaydedildi. Yetkililer bu kişinin durumunun iyi olduğunu söyledi. IŞİD tehdidiyle birlikte Avrupa’da güvenlik önlemleri artırılmış durumda. İngiliz polisi geçen ay da cihatçılara yönelik operasyonlarda 11 kişinin tutuklandığını açıklamıştı. Dış Haberler Servisi Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’yle (KKTC) BM (AFP) liderliğinde yürütülen çözüm ve birleşme müzakerelerini askıya aldı. Gerekçesi, Rumların tek başına Akdeniz’deki doğalgaz aramalarına girişmesi karşısında Türkiye’nin bölgeye savaş gemilerini göndermesi olarak gösterildi. Rum lideri Nikos Anastasiadis, dün parti liderleriyle yaptığı toplantının ardından bir süre müzekerelere katılmama yönünde karar aldıklarını açıkladı. KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Rum tarafının kararını yanlış bulduğunu belirterek, “Bu tutumları, Kıbrıs konusuna görüşmeler yoluyla çözüm bulunması çabalarında samimi olmadığını da bir kez daha göstermiştir” dedi. Eroğlu, Rum Yönetimi’nin, Türk Deniz Kuvvetleri’ne ait gemilerin sondaj çalışmalarını izlemesini bahane ederek gerginlik yaratmaya çalıştı Eroğlu: Bahane buluyorlar ğını aktardı. Kıbrıs’ın hidrokarbon yatakları konusunda çalışma yapacak ortak komite kurulması önerisini yineleyen Eroğlu, Türkiye ile imzalanan “Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Antlaşması”na da işaret etti. Anastasiadis’le New York ziyaretleri öncesindeki son görüşmede 9’uncu parseldeki araştırmaların ertelenmesi gerektiği yönündeki görüşünü ilettiğini anımsatan Eroğlu, “Bu uyarı ve önerilerimiz dikkate alınmadan adım atılması sonucu ortaya çıkan gelişmelerin sorumlusu tamamen Rum tarafıdır” diye konuştu. Rum yönetimine Yunanistan’dan destek geldi. Türkiye’nin Atina Büyükelçisi Kerim Uras Yunan Dışişleri Bakanlığı’na çağrıla Atina da Rumlara destek Türk diplomatik kaynaklar ise Rumların müzakerelerden tamamen mi, bazı görüşmelerden mi çekildiği konusunda netlik olmadığını savunarak “Önce KKTC süreç ile ilgili bir açıklama yapsın, ondan sonra biz de tepkimizi gösteririz. Süreci henüz araştırıyoruz” demekle yetindi. Türk kaynaklar, Yunanistan’a karşı girişimde bulunulmasına dair ise bu aşamada yorum yapmayacaklarını belirtti. Dışişleri Bakanlığı Rum yönetiminin haksız sondaj faaliyetlerine yönelik olarak savaş gemilerinin gönderilmesini, “Aramaları durdur” uyarısı olarak tanımlamıştı. Eroğlu ile Anastasiadis’in, yarın Lefkoşa’daki ara bölgede buluşması bekleniyordu. Liderler 17 Eylül’de yaptıkları ve BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin de katıldığı görüşmede, yapılandırılmış müzakerelerde bir sonraki aşamaya geçilmesi konusunda anlaşmaya varmıştı. Putin’e ‘Herkül’lü doğum günü mesajı Dış Haberler Servisi Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, dün 62. yaşına Sibirya ormanlarında merhaba derken, destekçileri doğum gününü gıyabında görkemli törenlerle kutladı. Tam bir ‘lider kültü’ manzarası ortaya çıktı. Sporcu kimliğiyle tanınan, sık sık basına at binerken, balık tutarken, avlanırken görüntü ler veren Rus lider için Çeçenistan’ın başkenti Grozni’de binler, kimi kaynağa göre 100 bin kişi, 600 metre uzunluğundaki bir Rusya bayrağıyla meydanlara çıktı. Moskova yanlısı Ramazan Kadirov’un liderliğindeki Çeçenistan’ın başkentinde eylemciler Putin fotoğrafları taşıdı. Başkent Moskova’da açılan bir sergide Putin’in fotoğraflarına yer veril Ankara’ya geliyor Dış Haberler Servisi ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın geçen perşembe günü Harvard Üniversitesi’ndeki konuşmasında Türkiye ile Körfez ülkelerini Suriye’de cihatçıları desteklemekle suçlaması, ardından dilediği diplomatik özrün yankıları sürerken, Amerikan kamuoyunda aslında “gerçekleri yüksek sesle dile getirdiği” yorumları öne çıkıyor. Biden’ın tepkiler üzerine önce Türkiye ardından da Birleşik Arap Emirlikleri’nden (BAE) özür dilemesinin ardında diplomatik teamüllerin yanı sıra Obama yönetiminin IŞİD’le mücadelede koalisyonun dağılması kaygısının etkili olduğu kaydediliyor. ‘Gerçeği söylediği için özür diledi’ ABD medyası, Biden’ın özrünü diplomatik sebeplere bağlayıp aslında gerçekleri anlattığında birleşti tu” yanıtı da hatırlatıldı. Ayrıca Türkiye, BAE, Suudi Arabistan, Katar ve Kuveyt ayrı bölümler halinde ele alınarak eçmişte de Suriye’de cihatçı yapılanmalara yönelik destek verdiklerini gösteren sahadan haberlerden alıntılar yer aldı. Amerikan AP ajansının haberinde de Biden’ın en büyük yanlışının ABD yetkililerinin özel görüşmelerde dile getirdiği müttefiklere dair ithamları kamu önünde yapması olduğu kaydedildi. Wilson Center’den Marina Ottaway’ın “Türkiye’nin Suriye’ye cihatçı savaşçıların geçişine uzun süre göz yumduğuna şüphe yok” sözlerine yer verildi. ‘Yerlilik’ İddiası Artık cidden ‘kabak tadı’ vermeye, giderek “şizofrenik” bir görünüm almaya başladı. “Yerlilik” ve “antiemperyalizm” iddiasıyla yola çıkıp Batı’yı bir komşu ülkede rejim değişikliğine zorlamak için aleni ‘şantaja’ dönüştü: “Türkiye Suriye’deki cihatçılara karşı her türlü eyleme hazırdır ama bir koşulla, uluslararası toplum Esad’ı devirirse…” Bu argümanın yer aldığı CNN International’daki röportaja ABD Dışişleri Sözcüsü Jen Psaki’nin taze taze verdiği yanıt “Asıl hedefin Esad değil IŞİD olduğu”... Zira bütün dünya, Ortadoğu’ya ekilen ve Müslüman ahaliyi de çok zor duruma düşüren radikal İslam tohumlarını kendine dert edinmiş durumda. ABD Başkan Yardımcısı, diplomatik bir gafa –ki bu işin üstadı zaten imza atmış ve sonradan diplomatik bir özür sunmak zorunda kalmış olsa ne yazar! Fikrini alenen ortaya serdi. Suriye’ye mezhepçi güdülerle zerk edilen yabancı savaşçılar yüzünden 3.5 yıldır yapılan hatalardan dönmek gereğini vurgulayarak… Bizde ise ‘ille de Esad’. HHH Niye? Elbette en başta kişisel hırslar, kibir… Sonra mezhepçi/İhvancı kafa yapısı. Bu kafanın asıl sorunu her şeyi bir tek kendisinin bildiğini zanneden ‘yerlilik’ iddiasıdır. Bu çok tehlikeli bir mefhum. Dünyadaki örnekleri de kandan başka bir şey getirmemiştir. Mesela Kamboçya’da Kızıl Khmerler, Küzey Kore’de Sung Ailesi, İran’da Şia fanatizmi ve son olarak burnumuzun dibinde Selefi terörü... Hepsi de kendini tanımlarken ‘yerlilik’ vurgusu yapar. Kastettiği ‘bu topraklara özgü’ demekle sınırlı değildir, tam tersine o toprakların sadece bir damarını temsil ettiğini gizlemek ve totaliter diktatörlük kurmak için her tür rezilliği yapabileceğini ifşa etmektir. Bugünkü asıl sorunumuz bir yüzyıldır bu coğrafyada bir palazlanan, bir zayıflayan bu “siyasal İslam” aklının günümüzde ilk kez “demokrasi” argümanlarını kullanarak bu denli arzı endam etmesinde… “Arap Baharı” diye paketlenip servis edilse de Mısır ve Tunus’ta kokusu çabuk çıktı elbette. Ama Suriye’de başından bu yana en vahşi yüzüyle tezahür etti. Sebebi Suriye İhvanı’nın bu akım içindeki en şiddetsever doğaya sahip olmasıydı. Zaten iktidar tümüyle kendini “tek yerli addedenlerde” değilse, her türlü şiddete başvurmayı meşru görüyorlar. HHH Çoğulcu toplumları yönetmeye ehil olmayan, bunun gerektirdiği kurumsal demokrasiden anlamayan, kleptokrasi ve nepokrasi fıtratlarında bulunan bu düşünce sistematiğinin en büyük yanılgısı bu toprakların binlerce yıldır ürettiği kültürü bir tek kendilerinin temsil ettiği iddiası. İşte bu yüzden her vaatlerinde şizofrenik yaklaşım barınabiliyor. Kendilerini süje, diğer her kültürel zenginliği obje olarak algılama hastalığı bu... “Bir ülkede her ne varsa, yereldir” dedikten sonra kaba bir demografik genellemeyle Mısır ve Türkiye’ye bakalım: Mısır’ın yüzde 10’u Hıristiyandır, yüzde 20’si sol eğilimli, yüzde 30’su Arap milliyetçisi, yüzde 20’si İhvan taraftarı. Kalanı yüzer gezer. Mursi ise, Mısır’ı “İhvan zanneder”, sonu ortadadır. HHH Gelelim Türkiye’ye... Bu ülkenin yüzde 3035’i sıkı Atatürkçü, yüzde 1015’i Kürt, yüzde 20’si Alevi, yüzde 15’i Türk milliyetçisi. Peki “İhvan kafasının” oranı nedir, ben diyeyim yüzde 20, siz deyin yüzde 25... Bunlardan Kürt ve Türk milliyetçilerinden ekonomik vs. sebeplerle ve konjonktürden de faydalanarak yüzer gezer oylar ödünç alıyor AKP. Bir de kültürel birikim var ki, işte onu anlamaları imkânsız. Mesela Mursi, Antik Mısır’ın etkisini, Hamiler’i hesaba katamaz. AKP kafasının Anadolu medeniyetlerinden kalanları gerçekten anlayamayacağı gibi... Oysa Karadeniz’deki yandaş müteahhidin derme çatma hidroelektrik santralına direnen 80’lik teyze bir şekilde Amazon’un torunudur! HHH Kıssadan hisse... Bazı şeyleri unutmayacaksın, 11 bin yıldır medeniyetler geçidi olan bu topraklarda, 1500 yıllık bir İslam tek başına dar bir ceket, teğellerinden atar! Bir de üstüne herkese “yerlilik” taslayarak yabancıları bu toprakları müdahale şantajı yapınca, hakikaten “gülünç” kaçıyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ABD başkanı Barack Obama’nın IŞİD’e karşı koalisyon için özel temsilci olarak atadığı emekli general John Allen yarın Türkiye’ye geliyor. Allen, 910 Ekim tarihlerinde Ankara’da temaslarda bulunacak. IŞİD’e karşı koalisyon çabaları kapsamında Washington’dan gelen heyette Obama’nın temsilcisi General Allen’ın yanı sıra Büyükelçi Brett McGurk de var. Allen ve McGurk’un bölge ülkeleri ziyaretinde koalisyona katılım, bu çerçevede askeri ya da hangi konularda destek verilebileceği konularının masaya yatırılacağı belirtiliyor. Öte yandan NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in de yarın Türkiye’de olacağı öğrenildi. John Allen rak uyarıldı. Uras’a Türkiye’nin savaş gemisi göndermesinin kabul edilemez olduğu anımsatılarak Yunanistan’ın da garantörlük haklarını kullanabileceği uyarısı yapıldı. Diplomatik dille yapılan bu uyarı, “Yunanistan’ın da Akdeniz’e savaş gemisi gönderebileceği tehdidi” olarak yorumlandı. ürkiye süreci araştırıyor T Keşmir’de ölümcül ateş Nusra’nın hedefi Hıristiyanlar Dış Haberler Servisi Suriye’de El Kaide’nin kolu El Nusra Cephesi militanlarının bir rahibin de dahil olduğu 20 Hıristiyanı kaçırdıkları belirtildi. Militanların Türkiye sınırı yakınında İdlib çevresinde bulunan Hıristiyan nüfusun yaşadığı Kunyeh bölgesini pazar gecesi bastığı ve Franciscan mezhebine bağlı Hıristiyanları kaçırdığı kaydedildi. Bölgedeki bazı rahibelerin çevre köylere sığındığı belirtildi. Kaçırılan Rahip Hanna’nın El Nusra’ya zeytin hasadını vermediği için kaçırıldığı söyleniyor. Grozni’de on binlerce kişi Putin’in doğum günü için yürüdü. (AFP) Dış Haberler Servisi Pakistan’la Hindistan’ın Keşmir sınırı uzun bir aradan sonra yine kana bulandı. İki ülke askerlerinin önceki gün ve dün süren karşılıklı silah ve top ateşinde 10 sivil yaşamını yitirdi, 22 kişi yaralandı. Taraflar birbirlerini provokasyonla, ilk ateşi açan taraf olmakla suçlarken şiddet nedeniyle bölgeden on binlerce sivil ayrılmak zorunda kaldı. Olay 2003’teki Yeni Delhiİslamabad arasındaki ateşkes anlaşmasının ardından en kanlı çatışmalardan biri. (REUTERS) di. Serginin ismi ise Yunan mitolojisinden Herkül’e atıfta bulunarak “Putin’in 12 Görevi”. Bu çerçevede Kırım’ın Ukrayna’dan alınmasına, ABD’ye yönelik başkaldırısına da imada bulunulduğu iddia ediliyor. Kremlin sözcüsü Rus medyasına verdiği demeçte, “Putin, Tayga Ormanları’na gitti. En yakın yerleşim biriminden 300400 kilometre uzakta. 6 Ekim’de Sibirya’da resmi programları olduğu için bu bölgeyi seçti. Doğum gününde resmi bir programı yok, çalışmayacak” dedi. Rus liderin doğum gününde yanında kimin olacağı ile ilgili soruya cevap vermeyen sözcü, yabancı liderler dahil doğum günü kutlamalarının gönderildiğini belirtti. Putin’in karşıtlarından bazıları ise Twitter’dan kendisinin Sibirya’da kalabileceği yönünde mesajlarını paylaştı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle