Katalog

SAYFA CUMHURİYET kultur@cumhuriyet.com.tr 4 EKİM 2014 CUMARTESİ 16 KÜLTÜR 51. ALTIN PORTAKAL FİLM FESTİVALİ’NDEKİ SANSÜR TARTIŞMALARI SÜRÜYOR Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması Jüri Başkanı Erdoğan: ‘Sansürün olduğu yerde olmam’ CHP Genel Başkan Yardımcısı Karakaş: Kültür Servisi – Antalya Altın Por Portakal’ın ulusal uzun metraj yatakal Film Festivali’nde Ulusal Uzun rışmasının jüri başkanıyım. YapıMetraj Film Yarışması’nın jüri başkan lan tartışmanın benim jürimle ilgisi lığını üstlenen Yılmaz Erdoğan, yok. Olayın sorumlusu olarak beni Reyan Tuvi’nin “Yeryüzü Aş yansıtmaları doğru değil. Seyretkın Yüzü Oluncaya Dek” adlı mediğim, bilmediğim bir belgeselbelgeseline uygulanan san le ilgili neden adımın bu kadar çok sür kararını değerlendirdi. ve yerli yersiz dillendirildiğini anErdoğan, “Sansürün ol lamış değilim.” duğu yerde ben Erdoğan, festival u Erdoğan, filmin, komitesinin itiraz etolmam. Ben de, diğer jüri arkabelgesel ana jürisince me hakkı olduğunu daşlarım da herbelirterek, “Filmi izyeniden izlenip hangi bir sanlemediğim için hersür çabasına değerlendirilmesini ve hangi sanatsal bir hiçbir zaman tartışmaya girmem festival komitesiyle mümkün değil. Filortak olmadık, olmayız. Ama uzlaşmaya varılmasını min hakaret ve kükimse birbirifür içerdiği söyleniönerdi. ni dinlemiyor, yor. Eğer doğruysosyal medyasa, festival komiteda bana hakaretler edili sinin filmin yarışmasına itiraz etyor. Amacımız sonuç al me hakkı olabilir. Ama bir sansür maya çalışmak mı, kav olması mümkün değil. Filmin belga etmek mi?” dedi. gesel ana jürisi tarafından tekrar Erdoğan, sansür tartış izlenip değerlendirilmesini ve fesmasının Ulusal Uzun Met tival komitesiyle uzlaşmaya varılraj yarışmasıyla ilgisi olma masını çözüm önerisi olarak sudığına değindi: “Ben, Altın nuyorum” dedi. ‘Alabildiğine sansür’ ‘Reyan Tuvi’nin Kültür Servisi CHP’nin Kültür ve Sanat Platformu’ndan sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Ercan Karakaş, Altın Portakal’daki sansür olayıyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Karakaş, “Sansürün her türlüsüne karşıyız. Sansür ve yasaklama kararları geri alınmalı, sanat özgür ve özerk olmalıdır” dedi. “AKP zihniyeti sanata sansür uygulamaya ve sanat eserlerinin halkla buluşmasını engellemeye devam ediyor” diyen Karakaş festival yönetiminin belgeselde Türk Ceza Kanunu’na göre hakaret suçu işlendiğini ileri sürmesiyle ilgili olarak da şöyle dedi: “Bir fiilin suç oluşturup oluşturmadığına karar verme görev ve yetkiu CHP’nin Kültür ve Sanat si yalnızca yargınındır. Festival yönetimi kendisini yargı yerine koyarak, bir Platformu’ndan sorumlu filmde TCK’ye aykırılık tespiti yapamaz ve bir filmin gösterimini yasaklayamaz. Karakaş, ‘alabildiğine Festival yönetiminin TCK kapsamında özgürlük’ konuşmalarının yerindelik denetimi yapma hakkı bulunmamaktadır. Bu açıkça sansürdür.” yapıldığı bir ortamda, Karakaş, “alabildiğine özgürlük” koyapılanın ‘alabildiğine sansür’ nuşmalarının yapıldığı bir ortamda, yapılanların “alabildiğine sansür” ve yasakolduğunu belirtti. lama olduğunu belirtti. ‘Küçük Kara Balıklar’ belgeselinin filmi ekibi: yanındayız’ Göçebe orkestramızı yalnız bırakmayalım ması gerektiğine (tıpkı Atatürk gibi) inanan Saygun’un kendi deyişiyÖzlemişim. Dolu bir salona girle yıllarca kafasında taşıdıktan sonmeyi, insanların arasından geçera 1943’te başlayıp 6 ayda bitirdirek yerime oturmayı, orkestranın ği yapıtı. akort seslerini, şefin bagetini kalİlk kez 1946’da bestecinin yödırıp konseri başlatmasını özleminetiminde Cumhurbaşkanlığı Fişim. Çalıcıların yüzlerindeki anlam larmoni Orkestrası’nca seslendirive duygu değişimlerini izleyerek bir len, 1958’de Birleşmiş Milletler’in senfoni, bir konçerto dinlemeyi özkuruluş yıldönümü dolayısıylemişim. la New York’ta Leopold Stokowsİstanbul Devlet Senfoni ki yönetimindeki Symphony of Air Orkestrası’nın (İDsesu Aya İrini’yi dolduran Orkestrası’nca SO), 6 yıldır salonlendirilişi diplomasuz olan orkestramı müzikseverlere sesleniyorum: tik misyon şefleri zın 201415 mevüzerinde büyük etki Lütfen İDSO’nun bütün simi açılış konserive Kıbrıs gökonserlerinde dolduralım yapan nin başlamasını bekrüşmelerinde karalerken ayrımına var salonları, göçebe orkestramızı rın Türkiye’den yadım bunun. na çıkmasını sağlayalnız bırakmayalım. 1 Ekim Perşemyan, başka bir deyişbe akşamı, Aya İrini tümüyle dolu. le politikanın yapamadığını başaran Demek özleyen yalnız ben değilmi “Yunus Emre Oratoryosu”. şim! Orkestra ve koro yerini aldıkŞef Gürer Aykal’ın, orkestramıtan sonra kısa bir sunuş konuşması zın, solistlerimizin değerlerini biyapan ve ana sponsor Denizbank’ın liyoruz. Örneğin Büyükedes ile genel müdürü Hakan Ateş’e bir te Karayavuz’u Siemens yarışmalarınşekkür plaketi sunan İDSO yönetim dan anımsıyorum. Bugün ikisi de kurulu üyesi Gülsen Negiz de zaten Avrupa’nın önde gelen opera sahonu söyledi. “Salonumuz yok ama nelerinde söylüyorlar. Ama İDSO siz varsınız, dostlarımız var” dedi. Korosu’nu ve şefleri Gökçen KoSonra şef Gürer Aykal ve soray ile Seval Irmak’ı özellikle kutlistler, soprano Simge Büyükedes, lamak gerek. Hepsi birlikte çok iyi mezzo soprano Asude Karayavuz, bir “Yunus Emre Oratoryosu” tenor Ünüşan Kuloğlu ve bas Tun dinlettiler bize. cay Kurtoğlu yerlerini aldılar, AyKeşke, bu müziğin bizim müziğikal bagetini kaldırdı ve konser başmiz olmadığını söyleyenlerden baladı: İlk kuşak bestecilerimizden zıları da dinleselerdi diyor, bir de Ahmet Adnan Saygun’un “Yunus Aya İrini’yi dolduran müzikseverleEmre Oratoryosu”. re sesleniyorum: Lütfen İDSO’nun Türk halk müziğine büyük değer bütün konserlerinde dolduralım saveren ve çoksesli yeni Türk müzilonları, göçebe orkestramızı yalnız ğinin bu müzik işlenerek oluşturulbırakmayalım. EGEMEN BERKÖZ İDSO mevsimi Saygun’un ‘Yunus Emre Oratoryosu’yla açtı Kültür Servisi 51. Antalya Uluslararası Altın Portakal Film Festivali’nde Reyan Tuvi’nin “Yeryüzü Aşkın Yüzü Oluncaya Dek” belgeselinin sansürlenmesine tepkiler sürüyor. A.Haluk Ünal, Ezel Akay, Serpil Güler, Cem Terbiyeli ve Önder İnce’nin yönettiği “Küçük Kara Balıklar” filminin yönetmenleri, Reyan Tuvi’nin sonuna kadar yanında olacaklarını, yarışmayla ilgili olarak kararlarını Tuvi’nin kararlarına bakarak vereceklerini, filmi de festivalde yarışmacı olarak görmeyi talep ettiklerini açıkladı. KKB yönetmenleri, festival yönetiminin yaptığı hatadan dönmesini beklediklerini vurguladı: “Bu süreçte festival yönetiminin filmleri bir yayın yönetmeni gibi, çok yanlış bir yaklaşımla, hukukçulara danışmasıyla başlayan hatalar zinciri kontrolden çıkmış; bugün bütün festivali tehdit eder bir nitelik kazanmıştır. Festival listesine seçilmiş olan birçok film sansürcü bir zihniyetin kabul edebileceği filmler değil, bu açık. Festival tarihinde krizi bu boyutlara taşımaksızın çözmenin sayısız örneği de mevcut. Elbette bu süreçte birinci derecede sanatsal ve siyasi sorumluluk festival yönetimindedir, ve basiretli olma, sorun yaratmama, yaratıldığında da çözme becerisi onlardan beklenir. Bu noktada sicilleri bir avazda sansürcü diyemeyeceğimiz, festival yönetiminin zincirleme hatalar yaptığı açıktır ve kabul edilemez. Ancak her şeye rağmen kriz, bu boyuta taşınmayabilirdi.” Banksy’ye ‘ırkçılık’ suçlaması Ünlü graffiticinin yeni yapıtı şikâyetler üzerine yok edildi bilmedikleri, ancak resmin “saldırgan” ve “ırkçı” olduğu yönünde şikâyetler aldıkları belirtildi. Gerçek kimliğini hiçbir zaman açıklamayan Banksy’nin yapıtlarının çok geniş bir izleyici kitlesi var. Yaptığı graffitiler yüz binlerce sterline alıcı buluyor. “Irkçılık”la suçlanan yapıtı hakkında bir açıklama yapmayacağı öğrenilen Banksy’nin bugüne kadarki graffitileri, küresel ısınma, savaş ve kötü çalışma koşulları gibi konularda politik görüşler içeriyordu. Kültür Servisi Ünlü grafiti sanatçısı Banksy’nin, göçmenlere karşı sloganlar içeren pankartlar taşıyan güvercinlerin betimlendiği bir duvar resmi, yapıtın “ırkçı” bir bakış açısı taşıdığı yolunda şikâyetler gelmesi üzerine yok edildi. İngiltere’nin Essex bölgesinin en büyük kenti ClactononSea’deki bir duvara yapılan graffitide, dört güvercinin taşıdığı pankartlarda “Afrika’ya Geri Dönün” gibi sloganlar yer alıyordu. Kentin belediye başkanlığından yapılan açıklamada, graffitinin Banksy tarafından yapıldığını Yeşilçam’ın ‘sert adam’ıydı K ü l t ü r Servisi Yeşilçam’ın “sert adam” karakteri “Parçala Behçet”e hayat veren Behçet Nacar, 80 yaşında hayata veda etti. “Parçala Behçet”, “Komando Beh çet”, “Namın Yürüsün Behçet”, “Sev Beni Behçet”, “Malkoçoğlu Akıncılar Geliyor”, “Şoför Nebahat Abla”, “Tarkan”, “Köroğlu” gibi filmlerde rol alan oyuncu 150’ye yakın filmde rol almıştı. Uzun zamandır ciğerlerinden tedavi gördüğü öğrenilen usta oyuncu 70’li yıllardaki erotik film furyasının simge isimlerindendi. Behçet Nacaroğlu’nun cenazesi dün Bakırköy Amine Hatun Camisi’nde kılınan ikindi namazını müteakip toprağa verildi. 1934 yılında doğan Nacaroğlu, İstanbul Erkek Sanat Enstitüsü’nden mezun oldu. 1960’lı yılların ortalarında sinemaya figüran olarak giren oyuncu Yeşilçam’ın simge “sert adam” karakterlerinden “Parçala Behçet”le hafızalarda yer etmişti. Meral Erez’in ‘Filmden Çerçeveye’ sergisi açılıyor Beyazperdeden kâğıda Kültür Servisi Meral Erez’in “Filmden Çerçeveye” isimli resim sergisi 926 Ekim tarihleri arasında Karaköy’deki Schneidertempel Sanat Merkezi’nde sanatseverlerle buluşuyor. Galeri Selvin’in 30. kuruluş yıldönümü sanat etkinliklerinden ilki olan sergide Meral Erez, çizimlerini kâğıt üzerine kuru ve suluboya kullanarak tarama tekniği ile gerçekleştirdiği, yönetmenliğini Cemal Erez ile paylaştığı “Haset” adlı animasyon filminin desenlerini, “sinema” dilinden çıkarıp “resim” diline taşıyor. Meral Erez’in Erez çalışmasıyla ilgili “Bir film izlerken beyazanimasyon perde ya da ekranda görfilmlerden düğümüz, kamera tarafınkareleri resim dan saptanan binlerce gödiline aktardığı rüntünün aktığı metrelerfilm şeridinden yalnızca işlerden oluşan ce birkaç saniye süren tek bir sergisi ekim ‘plan’dır. Bu hareketli kıayında açılıyor. sa görüntüler, yönetmenin öngördüğü kurguya göre, zamana koşut olarak art arda dizildiğinde bir anlam oluşturmaya, görsel cümleler kurmaya başlar, diyalog ve ses unsurlarının da katılımıyla bir sinema dili yaratılmış olur” diyor. 1977 yılında İtalya’nın Urbino kentindeki Güzel Sanatlar Enstitüsü’nde dört dakikalık ilk kişisel animasyon filmini gerçekleştiren sanatçı 19792007 aralığında France 2, Arté ve İsviçre TV kanalı TSR ekranlarında ve TRT’de yer alan kısa metraj animasyon filmler üretti. Yeni anlayışla tekrar sahnede Lüküs Hayat Eskişehir’de CAN HACIOĞLU ESKİŞEHİR Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları ve Senfoni Orkestrası’nın ilk ortak projesi olan “Lüküs Hayat” müzikali Eskişehirli sanatseverlerle buluştu. Müzikalin yönetmen koltuğunda usta isim Haldun Dormen oturuyor. 80 yıldır sahnelenen oyun Eskişehir’de yeni bir anlayışla tekrar izleyicilerle buluşuyor. Dormen, bu oyunun İstanbul ve Ankara’da bu kadro ile sahneleneceğini, bu konuda girişimler olduğunu belirtti. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları ve Senfoni Orkestrası’nın işbirliği ile sahnelenen müzikali Ekrem Reşit Rey 80 yıl önce kaleme aldı. Müzikleri Cemal Reşit Rey’e ait olan eserin şarkı sözleri Nâzım Hikmet ve Ekrem Reşit Rey tarafından yazıldı. Eskişehir Şehir Tiyatroları her anlamda yeniden yorumladığı müzikalin ilk gösterimini Atatürk Kültür Sanat ve Kongre Merkezi Salonu’nda, 1200 kişilik seyirci topluluğu önünde gerçekleştirdi. Eskişehir Senfoni Orkestrası’nın tam kadro ile seslendirdiği canlı performansın orkestra şefliğini Aytuğ Ülgen üstlendi, müzikalde Şehir Tiyatrosu sanatçıları rol aldı. MALATYA (Cumhuriyet) Bu yıl 5’incisi düzenlenecek olan Malatya Uluslararası Film Festivali’nde verilmesi kararlaştırılan “Onur Ödülleri” alacak sanatçılardan ilki İzzet Günay olarak belirlendi. Bu yıl 2127 Kasım tarihleri arasında beşincisi düzenlenecek olan Malatya Uluslararası Film Festivali kapsamında verilecek olan “Onur Ödülü”ne değer görülen ilk ismin İzzet Günay olduğu belirtilirken Günay’ın 1964’te 1. Antalya Film Festivali’nde “Ağaçlar Ayakta Ölür” adlı filmdeki rolü ile en başarılı erkek oyuncu seçildiği ve bugüne kadar 120’nin üzerinde filmde rol aldığı bildirildi. İzzet Günay’a ‘Onur Ödülü’ İFSAK’ta fotoğraf semineri Kültür Servisi Yeni sezona 11 Ekim’de giriş yapacak olan İFSAK’ın açılışında, dünyaca ünlü Amerikalı fotoğrafçı Ken Light ve Amerikalı fotoğraf editörü Melanie Light İstanbul’da İFSAK’ın konuğu olacak. 111213 Ekim’de İFSAK’ta bir workshop açılacak olan Ken ve Melanie Light fotoğrafseverlerle bir araya gelecek.