06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 EKİM 2014 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA 15 Eski Teranenin Yenisi Bizi Kim Gözetliyor? Büyük biraderin kulağı da gözü de üzerimizde. Adım adım izleniyor, dalga dalga dinleniyor, yolda yürürken bile MOBESE sistemi ile gizli gizli gözleniyoruz. Kamuoyu, MOBESE’nin açılımını “Mobil Elektronik Sistem Entegrasyonu” diye bilir. Oysa öyle değilmiş. Araştırmacı yazar İlhan Taşcı’nın “Paralel Hat” kitabından öğrendik: Meğer MOBESE, Murat, Osman, Basri, Erin, Süleyman, Erdoğan adlarının baş harflerinden oluşuyormuş. Yani sistemi kuran polis, istihbaratçı ve mühendisler, kendilerini gözetlemenin tarihine geçirmişler... İlhan Taşcı, MOBESE’nin B’sindeki Basri’nin, yani Basri Aktepe’nin önemine de değinmiş kitabında: Aktepe, ABD’nin gizli iç güvenlik örgütü olan FBI Ulusal Akademisi’nden mezun olmuş. Uzun yıllar Emniyet İstihbarat Dairesi’nde çalışmış, daha sonra da dinlemelerin odağına oturan ve AKP döneminde kurulan Türkiye İletişim Başkanlığı (TİB) Teknik Daire Başkanlığı’na getirilmiş. Poliste “dâhi çocuk” diye de anılan Basri Aktepe’nin en önemli özelliği de, Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisine yakın ilgi göstermesi. Öyle ki, Erdoğan başbakan olduğu dönemde, Basri Aktepe’yi tedavi edildiği hastanede bizzat ziyarete gitmiş. Ona bu denli özen göstermesinin nedeni de belli: Çünkü ofisine konulan böceği bulmuş... Aynı tekerleme... Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP’ye taşıdığı “yeni” isimlerden Rıza Türmen, “altı ok”un “yeni” bir okuyuşa tabi tutulmasını önermiş. Örneğin, laiklik ilkesi “yeni”den okunmalıymış. Minnacık kız çocuklarının yönetmelikle başı bağlanırken Rıza Türmen, laikliği yeniden okuyacak! Rıza Türmen, “Devletçilik bugün kaldı mı?” diye soruyor. Özelleştirilmiş kömür ocaklarında tüm güvencelerden yoksun işçiler ölürken; halkın öz malları sayılan kamusal değerler AKP yandaşlarına peşkeş çekilmişken, plansız programsız köprüler, yollar, inşaatlarla yurdun doğal güzellikleri ve kaynakları vahşice tüketilirken... Rıza Türmen devletçiliği sorgulayacak! Rıza Türmen, sanki Türkiye Cumhuriyeti ırk üzerinde temellenmiş gibi “Dışlayıcı ve tek tipçi milliyetçilikten kurtulmak gerekir” diyor. Türkiye, hemen hemen tüm sınırlarında ırk ve din ayrımcılığına dayalı kanlı boğuşmalarla kuşatılmışken... Üstelik, hem dışlayıcı, hem de dışa bağlı, tek tipçi, ırkçı, milliyetçi bir kalkışma yüzünden Türkiye son 3040 yıldır on binlerce canını yitirmiş, yorgun düşmüşken... Cumhuriyetimizin ve CHP’nin kurucusu Atatürk’ün büstleri yakılır ve ayaklar altına alınırken... Rıza Türmen, eşit ve özgür yurttaşlığa dayalı ulus devlet anlayışını tartışacak! Rıza Türmen, hızını alamamış, “egemenlik” ve “bağımsızlık” anlayışının da değiştiğini söylemiş. Emperyalizmin yeni masalcıları kendi bağımsızlıklarını özenle koruyarak dünya egemenliğinin üzerine abanır, Türkiye gibi ülkelere de “karşılıklı bağımlıyız” ninnisini söylerken... Rıza Türmen, CHP’nin var oluş nedenini yok sayacak! Rıza Türmen, bir de “Beni Erdal İnönü’ye benzetirler” demiş. İşte bu benzetmede tam isabet sağlamış: Lozan Antlaşması ile Türkiye’nin tam bağımsızlığını yedi düvele çatır çatır kabul ettirmiş İsmet Paşa’nın oğlu Erdal İnönü de, ne yazık ki “bağımsızlığı” reddetmiş, “karşılıklı bağımlılıktan” söz etmişti. Aydınlıktan Karanlığa (3) Pozitif bilimler gibi Endülüsİslam düşünürlerinin Avrupa’da felsefenin gelişmesine de önemli etkileri olmuştur. Avrupa, eski Yunan felsefesiyle Müslüman felsefeciler aracılığıyla yeniden buluşma olanağı bulmuştur. İspanya’da yetişmiş İslam felsefecileri arasında Zaragoza doğumlu akılcı (rasyonalist) düşünür İbn Bacce (ö. 1138), İbn Bacce’nin öğrencisi Granada doğumlu hekim ve düşünür İbn Tufeyl (11061185) ve Cordoba doğumlu ünlü Aristo yorumcusu İbn Rüşd’ü (11261198) sayabiliriz. Batı’da Aristo’nun mirasının yeniden keşfedilmesi, İbni Rüşd’ün eserlerinin 12. yüzyıl başlarında Latinceye çevrilmesiyle başlamıştır. İslam tasavvufunda büyük bir yeri olan İbn Arabî de (11651240) Endülüslüdür. Müslüman olmamakla birlikte ortaçağın en büyük Yahudi felsefecisi, Cordoba doğumlu İbn Meymun’u (11351204) da bu çerçevede anmak gerekir. 13. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Endülüs’ün düşünce yaşamında görülen gerilemenin bu felsefecilerin artık hayatta olmaları gibi çok sayıda emirliklere bölünmüş İslam toplumundaki çözülmenin de etkisi olmuştur. Fakat esas belirleyici olan İmamî Gazali’nin geliştirdiği akımdır. HHH Horasan’ın Tus kentinde doğan Gazali (10581111), “İhyai Ulum udDin” (Din Bilimlerinin Dirilmesi) kitabında, akıl yürütmeye dayalı eğitim ve öğretimin, din duygularını öldürdüğünü iddia ediyor, bilimsel düşüncenin egemenliği kırılmadıkça dinsel duyguların dirilmeyeceğini savunuyordu. Kitabında genç Müslümanlara şöyle seslenmişti: “Ey oğul! Elinden geldiğince, hiç kimse ile herhangi bir konuda düşünsel tartışmaya girişme! Çünkü düşünsel tartışma, birçok yıkımlara neden olur. Zararı yararından büyüktür. Çünkü düşünsel tartışma ikiyüzlülük, kıskançlık, büyüklenme, düşmanlık, böbürlenme gibi çok kötü huyların kaynağıdır.” “Tahafüt’ülFelasife” (Filozofların Tutarsızlığı) adlı kitabında da felsefenin gereksizliği ve zararı üzerinde durmuştu. “…Akıl ile inancı uzlaştırmaya çalışmak boşunadır. Akıl ile inancın karşıtlığını kabul etmeyen düşünürler, kaçınılmaz olarak hakikatten uzaklaşacaktır. Tanrı’yı akıl ile açıklamaya çalışmak, Tanrı’yı yadsımaktır. Nedensonuç ilişkisinin araştırılması, Tanrı’nın iradesini inkâr sonucunu verebilir. Akıl ve felsefe sorularına yanıt bulmaya çalışırken çelişkiye düşüldüğüne göre hakikate ulaşmak imkânsızdır.” HHH Gazali, akla dayalı düşünceye şöyle karşı çıkıyordu: “Aristo’nun felsefesini aktarırken, hem bu filozofları hem de onların İslam filozofları arasındaki İbni Sina ve Farabi gibi yandaşlarını imansızlar olarak addetmeliyiz… Örneğin bir parça pamuğun ateşle yandığını ele alalım. İnançsız düşünürler, pamuğu yakan şeyin ateş olduğunu söyleyeceklerdir. Bunu inkâr ediyor ve diyoruz ki: O pamuğu yakan ateş değil, pamuktaki siyahlığı ve kısımlarının ayrışmasını yaratan Tanrı’dır. Çünkü ateş, bir eylemi olmayan cansız bir şeydir; ayrıca ateşin yanmanın aracı olduğunu gösteren ne gibi kanıt vardır ki? Gerçekte Tanrı’dan başka bir neden yoktur, pamuğu yakan Tanrı’dır.” Konuyu gelecek yazımızda noktalayacağız. Kobani nedeniyle ülkeyi iç savaşa sürükleyecek tezgâhlara gelenler; IŞİD Irak’ta Şiileri, Ezidileri, Türkmenleri keserken neredeydi? Irkçılık, kavimcilik, dincilik üzerinden insan hakları aranmaz. Temel olan insanlıktır. Kim insana kıyıyorsa, kim haksızlık yapıyorsa, suçlu orada onlardan destek ve cesaret Kanayan Yara değin almış, beslenmiş, aranır. Ülkeleri “demokrasi getiriyorum” uydurmacası ile petrol çıkarları uğruna ırk temelinde, mezhep temelinde kana bulayan ABD ve onun yardakçısı, işbirlikçisi iktidarlar bölgeyi bu hale getirdi. Irkçılar ve yobazlar, şimdiye semirmişlerdi. Şimdi aynı pislik dolu batağa Türkiye’yi de çekiyorlar. Ülkenin bir bölgesi cezaevinden yönetiliyor. Sultan edasıyla dolaşan ise, aklını başına alacağına, kanattığı yaraları kaşıyor! Düğümledi bıraktı. Haydi kolaysa, şimdi çözsün. Sağlık Bakanlığı, Yunanistan’dan 5 bin ithal doktor getirecek ya... Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr. Mine Önal’ı almış bir dert. Doğru ya, Yunan meslektaşlarına, Türkiye’deki doktorların başına gelenleri nasıl anlatacaklar ki: Performans sistemini, “parça başı” hekimliği, yılda 10 binin üzerinde sağlıkçıya şiddet uygulandığını, iş yükünden ve angaryadan eğitime fırsat bulunmadığını, nöbet sonrası izin kullanılmayarak kesintisiz 33 saat çalışıldığını, bütün bunların üzerine ihtisas süresi bittiğinde uzmanlık belgesi için 2 yıl zorunlu hizmet yapıldığını... Doktorun Derdi Festivali’nde, devlet büyüklerine ayıp olur diye sansür uygulanmış! Festival jüri başkanına bak, sansürü anla... Jüri başkanı kim? Yılmaz Erdoğan... O kim? Recep Tayyip Erdoğan’ın akil adamı... Sansür Antalya Film Burhan Felek Basın Hizmet Ödülleri n İstanbul Haber Servisi Türk basınının önde gelen kalemlerinden ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin (TGC) eski başkanlarından Burhan Felek adına verilen ödülleri kazananlar belli oldu.TGC’den yapılan açıklamaya göre, Burhan Felek Basın Hizmet Ödülleri’nin 70 yaşından gün alan, meslekte 50 yılını tamamlayan ve mesleğini sürdüren Engin Köklüçınar, Ertan Ünal, Hikmet Çetinkaya, Hulusi Turgut, Hüseyin Kırcalı, Mustafa Küçük, Raşit Yakalı, Ümit Gürtuna, Üstün Akmen, Yalçın Pekşen’e verilmesi kararlaştırıldı. Ödüller, 4 Kasım’da Cağaloğlu’ndaki TGC Burhan Felek Konferans Salonu’nda sahiplerine verilecek. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Bombalı suikast sonucu yaşamını yitiren gazetemiz yazarı Bahriye Üçok, katledilişinin 24. yılında anılıyor. Üçok için bugün “Bahriye Üçok’tan Bugüne” başlıklı açık oturum yapılacak. Açık oturumda, gazeteci yazar ve eski Türkiye Diyanet Vakfı Kadın Kolları Başkanı Ayşe Sucu, Üçok’u anlatacak. Bugün saat 14.00’te, CHP Parti Okulu’nda gerçekleştirilecek açık oturumu, CHP Ankara Kadın Kolları Başkanı Canan Kumbasar yönetecek. Avukat Şenal Sarıhan, gazeteci yazar ve eski Türkiye Diyanet Vakfı Kadın Kolları Başkanı Ayşe Sucu, Çocuk İstismarını ve İhmalini Önleme Derneği Başkanı Hatice Kaynak ve öğrenci Buse Bolat da Üçok’u, Üçok’un İslamiyet ve kadın üzerine yaptığı çalışmalarını anlatacak. Bahriye Üçok’u anlatacaklar CHP’li Altay, seçim yardımlarını sordu ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI [email protected] n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Cumhurbaşkanı seçiminde aday olanlara yapılan yardım ve bağış miktarının ne kadar olduğunu ve harcanmayan paranın Hazine’ye aktarılıp aktarılmadığının açıklanmasını istedi. Engin Altay, Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığı’na verdiği soru önergesinde, Seçim Kanunu’a aykırı olarak kamu olanaklarını kullanan aday, adaylara lojistik destek sağlayan kamu kurum ve kuruluşu olup olmadığı, varsa ilgililer hakkında işlem yapılıp yapılmadığı sorularını da yanıtlamasını istedi. BULMACA SEDAT YAŞAYAN ‘Bilimde Öncü Kadınlar’ Konferansı n Haber Merkezi Cumhuriyet gazetesi Bilim ve Teknoloji eki yazarı Osman Bahadır, bugün saat 14.00’te Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nde “Bilimde Öncü Kadınlar” konulu bir konferans verecek. Konferansta, 17. ve 19. yüzyıllar arasında dünya bilimine katkıda bulunmuş öncü kadınların yaşamları, çalışmaları ve toplumsal gelişime etkileri anlatılıyor. n SİİRT (DHA) Tillo ilçesinde 30 Mart’ta yapılan yerel seçimlerden bir gün sonra il merkezinde Saadet Partisi belediye başkan adayı Behmen Aydın ile AKP’li Mesut Menduhoğlu ve yakınları arasında çıkan kavgada, SP’li Aydın bıçaklanarak öldürülmüştü. Olayla ilgili AKP adayı ve seçimleri kazanan Mesut Menduhoğlu’nun da aralarında bulunduğu 5 kişi tutuklanmıştı. Belediye Başkanvekili Cemal Erken ve 8 belediye meclis üyesinin istifa etmesinin ardından seçimlerin 26 Ekim’de yenilenmesine karar verilmişti. Siirt Valiliği tarafından dün yapılan açıklamada. Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) aldığı kararla yerel seçimlerin 14 Aralık Pazar gününe ertelendiği duyuruldu. Ertelemeyle ilgili bir gerekçe açıklanmadı. HARBİ SEMİH POROY Tillo’da seçim ertelendi Van’da 3.9 büyüklüğünde deprem n VAN (AA) Van’da 3.9 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’ndan (AFAD) yapılan açıklamaya göre, saat 20.30’da merkez üssü Kelle Mahallesi’nde 3.9 büyüklüğünde deprem kaydedildi. Depreme yakın yerleşim yerlerinin merkeze bağlı Akçift, Sağlamtaş ile Muradiye ilçesine bağlı Erişen ve Esenkoç mahalleleri olduğu açıklandı. Yerin 7.1 kilometre derinliğinde meydana gelen deprem, bölgede kısa süreli panik yarattı. n İstanbul Haber Servisi Vicdani Ret Derneği, TBMM’de onaylanan sınır ötesine asker yollamaya hazırlanan tezkereye karşı çıkarak “Kendi ellerinizle beslediğiniz IŞİD’e karşı savaşarak getireceğiniz bir barış, bölgeye katliamdan başka bir şey getirmeyecektir” denildi. Galatasaray Lisesi önünde dün bir araya gelen Vicdani Ret Derneği üyeleri, “Kobane yaşamdır, Yaşam İçin reddediyoruz” yazılı Türkçe ve Kürtçe pankartlar açtı, “Savaşa karşı vicdani ret”, “Reddet, diren, hayır de, askere gitme” sloganları attı. Marmaray’da korkutan anlar İstanbul Haber Servisi Üsküdar’dan hareket eden Marmaray’ın boğaz geçişi esnasında dün kısa süreli olarak durması yolcuları korkuttu. Elektrik ve havalandırmanın kesilmesi panik ortamı yarattı. Bir yolcunun fenalaştığı olay sırasında havalandırmanın ve elektriklerini çalışmadığı yolcular tarafından kaydedildi. Yüzlerce yolcunun korkulu anlar yaşadığı olay sosyal medyada paylaşıldı. Videoyu kaydaden yolcu yaşanan olayı şöyle anlattı: “Önce beş dakika kadar tren kalkmadı, sonra ağır ağır yürüyormuşçasına bir hızla ilerlemeye başladı. Sonrasında hızlandı. Ve Sirkeci’ye gelemeden, tam denizin altında tren durdu. Hemen ardından elektrik ve havalandırma kesildi, tünelin içinde havasız ve kör karanlık bir durumda kalakaldık! Sıcak ve havasızlık insanı iyice boğmaya başladığında bayan bir yolcu oldukça fenalaştı, büyük olasılıkla panik atak nöbeti geçirdi.” Kahvehaneye silahlı saldırı Haber Merkezi Kahramanmaraş’ta kahvehaneye düzenlenen silahlı saldırıda 3 kişi yaralandı. Kahramanmaraş Yörükselim Mahallesi Şehit Çuhadar Ali Caddesi’nde dün akşam saatlerinde kimliği henüz belirlenemeyen bir kişi, plakası bilinmeyen otomobiliyle geldiği cadde üzerindeki kıraathaneye pompalı tüfekle ateş açtı. Açılan ateş sonucu tüfekten çıkan saçmalara hedef olan 3 kişi çeşitli yerlerinden yaralandı. Kimliği belirsiz saldırgan olayın ardından otomobiliyle kaçarak izini kaybettirdi. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık görevlileri tarafından ambulanslarla kentteki hastanelere götürülen yaralılar tedaviye alındı. Polis, kaçan şüphelinin kimliğinin belirlenerek yakalanması için çalışma başlattı. Tedavileri devam eden yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi. ‘Savaşa karşı vicdani ret’ SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Durgun, 1 sakin. 2/ 2 Yunan ra3 kısı... Bü4 yük ve derin karava 5 na. 3/ Bir 6 kabı kaynar 7 suya oturtmak yoluy 8 la içinde9 kini ısıtma ya da erit1 2 3 4 5 6 7 8 9 me yöntemi. 1 K E R A V İ Y E 4/ Yüz metreka 2 İ Ğ K OM İ T A re tutarında yü 3 N İ Ş A N S A L zey ölçüsü biri 4 O N İ K O F A J İ mi... Mekke’nin 5 A D İ Z A E N doğusunda, haİ R İ Ç I R A cıların arife gü 6 F R E R Z nü toplandıkla 7 Ö R S İ rı tepe. 5/ Kayak 8 Z İ R A A T sporunda bir ya 9 E K E Y A T U K rışma dalı... Japon lirik dramı. 6/ Birçok efsaneye konu olmuş ünlü Frigya kralı... Keçi tüyü. 7/ Sonuçsuz, başarısız... İri taneli bir pirinç türü. 8/ Macar mutfağına özgü, sığır etiyle yapılan bir tür kebap. 9/ Marmaris ilçesinde, Türkiye’nin en büyük orman yangınlarından birine de sahne olan ve doğal güzelliğiyle tanınan bir yöre ve köy. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1/ Bir inşaatı zemin üzerinde yükselten alt bölüm. 2/ Nazar değmesine karşı tütsü olarak kullanılan otsu bir bitki. 3/ Konuşmada sesin duyguları belirtecek biçimde çıkması... Çerkezlerin kendilerine verdikleri ad. 4/ Haskiye benzer, Alaska kökenli bir köpek cinsi. 5/ Yunan mitolojisine göre uçmayı başaran ilk insan... Lityum elementinin simgesi. 6/ Konya kentini oluşturan ilçelerden biri... Tanrı. 7/ Çok anlayışlı ve sezgili kimse... Damga, mühür. 8/ Bir soru sözü... Hazır, mevcut. 9/ Hücrebilim.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle