Katalog

4 OCAK 2014 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 inandınız mı? Yandılar hem de cayır cayır! Analar ağladı, babalar ağladı, çocuklar... Suçlu ve suçsuz ayırt edilmedi! Ucu size dokununca zıpladınız! Hukuk ve adalet aklınıza geldi... Karasınız kapkara, her yeri kirlettiniz, demek ki şimdi fark ettiniz? Tüm gerçekler ortada... Nerede hukuk devleti? Nerede adalet, eşitlik? Bağır bağırabildiğin kadar... Eğer vicdan yoksa, eğer düşmemişsen zindana, adaletsizliğin dehlizine, anlamazsın yargıdan önce vicdanın geldiğini... Yasalardan önce aklın ve bilincin! Kul değil birey olmanın anlamını! Hayata sarılmayı... Özgürlüğü, eşitliği, emeği, linci, işkenceyi, hukuksuzluğu... Adalet siviller için de gerekli, askerler için de, siyasetçiler için de... 11 yıldır ülkeyi yönetirken başı dönenler için de! HHH Çıt çıt, pıt pıt diyerek başladık ve nereden nereye geldik... Devlet içinde paralel devlet varsa, yargıda ve poliste örgütlü bir yapı kurulmuşsa, devletin en duyarlı kurumlarında örgütlenmişse bunu yine hukukla çözeceksiniz... Vali ve polisle değil! Çünkü biz hukuk devleti istiyoruz. Hukukun üstünlüğünü ve yargı bağımsızlığını savunuyoruz, polis devletini değil! Devlet yasaklarla değil yasalarla korunur... Baskıcı yasalarla değil! Yargıdan önce vicdanın geldiğini belki yüz kez vurguladım. Hayatı anlattım hep, birey olmayı... Kin, nefret ve intikam tohumlarıyla bir yere varılamayacağını, bir gün mutlaka hukukun herkes için geçerli olacağını... Umutlarımı yitirmedim! Bunları inanarak yazdım! Çocuklara güzel günler göreceğiz dedim, yaşama sımsıkı sarılmalarını istedim, Gezi’de, ODTÜ’de direnirken üniversiteli gençler... Parasız eğitim isterlerken! Bir toplum için adalet, vicdanlı olma kararlılığıdır... Cumhuriyetin temel ilkesi, özgürlük, kardeşlik ve eşitlik olmalıdır... Biz bunu bugüne dek hiç yapamadık! Yapmaya çalışırken darbelerle yolumuz kesildi ve bugünlere geldik... Yargıyı Silivri, KCK, Devrimci Karargâh, Fuhuş ve Casusluk davalarında gördük. Özel yetkili mahkemelerin sıkıyönetim ve DGM’lerden daha acımasız olduğuna, hukukun ve adaletin işlemediğine tanık olduk... İnsan adaletsizliğin dehlizine düşmeyegörsün! ‘Sıkıntılara hazır olun’ Hüseyin Gülerce Haber Merkezi Hükümet ile cemaat arasındaki çatışma karşılıklı hamlelerle sürerken Fethullah Gülen’e yakınlığıyla bilinen Zaman gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce, Twitter’da çok konuşulacak açıklamalar yaptı. Gülerce, “Herkes, Cumhurbaşkanlığı seçimine kadar, bu topraklarda Cumhuriyet tarihinde hiç yaşanmamış sıkıntılara ve savrulmalara hazır olsun” diye yazdı. “Demokrasimiz, milletimiz ve devletimiz bu badireden güçlenerek çıkar. Ancak herkes, Cumhurbaşkanlığı seçimine kadar, bu topraklarda Cumhuriyet tarihinde hiç yaşanmamış sıkıntılara ve savrulmalara hazır olsun... Sadece sabredenlerin, sağduyu ile hareket edenlerin, üslup güzelliğini koruyanların ve duruşunu bozmayanların kazanacağı fırtınaya giriyoruz. Bu fırtınada dostlar kaybedilecek, çürükler ayıklanacak, vefasızlar ortalığa saçılacak. Herkes yerini bulacak. Sonunda Türkiye kazanacak. Fırtınanın habercisi ben değilim, Sayın Mehmet Ali Şahin ve Sayın Burhan Kuzu. Operasyon yapılacağını 6 ay önceden bilen yazarlara dikkat...” Gülerce, twitlerinin kamuoyunda yankı uyandırması üzerine daha sonra “Son tewitlerimden karamsarlık, hatta ‘savaş çağrısı’ çıkaranlar oldu. Hava durumunda sel, fırtına geliyor demek de mi savaş çağrısı? Fırtınayı fark edenlerin devreye girmesi beni sevindirdi. Sayın Çiçek, Sayın Arınç, Sayın Baykal bugün ortak aklı devreye soktular. Öyle inanıyorum ki, Sayın Cumhurbaşkanı’nın da büyük gayretleri olacak” açıklamasını yaptı. Karasınız Kapkara... Çıt çıt çıt oldu, pıt pıt pıt... Elinde cep telefonu... Sabahtan akşama kadar uğraş dur. Pıt pıt, tıp tıp... Tıpatıp! Islak tıp, kuru tıp. Koskoca adamlar, bakanlar, danışmanlar... Çıt çıt çıt... Şu kadar tweet attı, şu kadar retweet aldı... Elinin körü oldu! Bir flaş şey yazdım ben de, haydi bakalım, trend topic olsun. Sabah olsun... Tık tık tık! Kapı çalsın... Gözaltılar başlasın... Biri çıksın, iki bin kişi fişlendi desin... Demokrasi ve özgürlüklerden söz etsin, sabah akşam konuşsun! Vatan sağ olsun! Fişlenenler kim? Cemaat mi, çete mi, kim, haberimiz olsun! Milli orduya kumpas kurulsun, savcı Zekeriya Öz’ü kahraman olarak görenler, onlara dokununca lanetlensin... Hukuk devletini diline dolasın, sabah akşam çocukların bile ezberlediği o tekerlemeyi söylesin: “Sivil darbe eylemi!” Çıt çıt çıt olsun... Pıt pıt, pıt... Fırtına gelsin, insanlar savrulsun, çürükler ortaya çıksın, paralel devlet çökertilsin! TIR durdurulmuş, aranamasın! Savcının buyruğu kolluk güçlerine yetmesin, vali yazılı emir versin, TIR sınırdan geçsin... TIR’ın içinde ne var? Bulgur, mercimek mi? Silah, mermi, patlayıcı, füze başlığı falan olmasın. Sana ne! HHH Savcının buyruğunu vali dinlemezse ne olur? Hem çıt, çıt, hem de pıt, pıt olur! Valiler savcı olsun! Arındırılmaya başlanan özel görevli mahkemelerin kararları bozulsun! Yerine valiler gelsin! Gerekçesiz hüküm ve tutuklamalar nedeniyle ödenen tazminatları kusurlu yargıçlar yerine ceza alanlar, uzun süre tutuklu kalanlar ödesin! Adli Kolluk Örgütü’nü cemaat yeniden kursun! Vatan sağ olsun! Yatan yattığıyla kalsın! Hukuk çiğnendi çiğneneceği kadar, hukuksuz demokrasi olsun! Gezi eylemcileri içeride yatsın! Fuhuş ve casusluk suçundan yargılanan askerler zindandan çıkmasın! HHH Kafanız karıştı değil mi, neler olduğunu gördünüz değil mi... Dokunma yanarsın dediler, ‘Çıt çıt bakanlar var’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Star’daki köşesinde Gülen cemaatini ima ederek “Milli orduya kumpas kuruldu” diyen Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı Yalçın Akdoğan’ı sert bir dille eleştirdi. “Ona sormak lazım. Sen neden böyle bir yazı yazdın? Bir insan hem milletvekili olup hem başdanışman olarak devam edemez. O sıfatı devam ediyor arkadaşın. Sen dikkat edilen, sözü, yazıları takip eden bir insansan açıkla. Açıkladım diyor, bu açıklama tatmin edici mi değil mi siz karar vereceksiniz” dedi. Arınç, gazete ve televizyonların Başbakanlık muhabirleriyle TRT’de bir araya geldi. Gazetecilerin gündemle ilgili sorularını yanıtlayan Arınç, ana hatlarıyla şöyle konuştu: et hesabımızdan kimseyi rencide edecek, “flaş bir şeyler yazalım, trend topic olsun” hevesinde değiliz. Ama bu öyle bir hastalık haline geldi ki, bakıyorsunuz bakan arkadaşlarımız bile çıt çıt çıt, elinde cep telefonu sabahtan akşama kadar bunlarla uğraşıyorlar. Bu işten vazgeçsinler, öncelikle bakanlar. Danışman sıfatı taşıyan insanlar çıt çıt çıt, şu kadar tweet attım, şu kadar retweet aldı, elinin körü oldu... (...) Bakanlardan, danışmanlardan, bilmem kimlerden başlayarak bu işi yapanlara sesleniyorum. Biraz utanın, halkı birbirine düşürmeyin, yapmayın böyle şeyler. Bunların hiçbir faydası yok. Sen bir şey gönderiyorsun ona karşılık geliyor. miştir, ben de eleştirdim, Adalet Bakanı da eleştirdi. Ama bu HSYK’yi değiştireceğimiz, anayasayı değiştireceğimiz, kanun çıkaracağımız anlamına gelmez. Şu anda böyle bir çalışmanın olmadığını söyleyebilirim. HSYK ile ilgili çalışma yok: Sayın Başbakan da eleştirAkşama kadar Twitter’da olan bakanlar var: Biz twe Arınç, ‘orduya kumpas kuruldu’ diyen Akdoğan’ı sert dille eleştirdi. Twitter’da sürekli paylaşımda bulunan bakan ve milletvekillerine de tepki gösterdi ğı şeyler vardır. Ya bu iddiaları değerlendirdikten sonra bu konuda yapılacak bir şey yoktur, yapılacak şey bunlardır diyebilir. Kılıçdaroğlu, Zonguldak Devrek’te yurttaşlarla tokalaştı. (DHA) Kılıçdaroğlu, çifte standart uygulandığını söyledi ‘Bilal Erdoğan da mı Yeniden yargılama bitmiş davalarda olur: (Ergene ve af beklentisi içinde hiç kimse olmasın. Af kelimesi çok tehlikeli bir kelime. Hükümetten parlamentodan birisi konuşursa herkeste büyük bir beklenti oluşur. Hükümet olarak da bizim böyle bir düşüncemiz yok. Af gündemimizde değil: Bir genel af devlet sırrıydı’ Yurt Haberleri Servisi Ergenekon, Balyoz gibi davalarda yargılanan ordu üyeleri hakkında delil üretildiği iddiasıyla TSK’nin yaptığı suç duyurusunu değerlendiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Dönemin Genelkurmay Başkanı’na, ‘git ifade ver’ dediler, tutuklandı. Şimdi yatıyor cezaevinde. Bilal Erdoğan niye gitmiyor? Hukukta çifte standart olur mu?” dedi. Bartın ziyareti öncesi Zonguldak’ın Devrek ilçesine gelen Kılıçdaroğlu, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı. TSK’nin Ergenekon, Balyoz gibi davalarda yargılanan ordu üyeleri hakkında delil üretildiği iddiasıyla yaptığı suç duyurusunu değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, “Başta Başbakan Erdoğan tüm hükümet yetkilileri bizi Ergenekoncu olarak suçladı. Bugün gelinen noktada bizim haklı olduğumuz ortaya çıktı” dedi. Erdoğan’ın Ergenekon ve Balyoz davaları döneminde, “Babam olsa bile gidecek mahkemede ifade verecek” yönündeki sözlerini anımsatan Kılıçdaroğlu, “Adalet herkes için geçerli değil mi? Benim oğlumun başına gelince adalet dursun. Onun oğlunun başına gelince başına çöreklenelim. Böyle bir anlayış olmaz” diye konuştu. kon ve Balyoz’la ilgili soru üzerine) Kimsenin ismini adını ağzımıza almadan, bitmiş davalarla ilgili, şahıslarla ilgili, sivil davalarda olabilir, ceza muhakemesi kanununa baktığımızda o şartı taşıyorsa, tekrar iadeyi muhakeme isteyebilirler. (Genelkurmay’ın suç duyurusu konusunda) Bu talepler karşısında, hukuk devleti olan Türkiye’de yargının yapaca (Erdoğan’ın makamında bulunduğu ifade edilen böceklerle ilgili) Bildiğim çok şey var da olayın muhatabı Başbakan. Başbakanımıza böyle sevecen halinizle bunu sorun; “Bunu merak ediyoruz, kim koymuş, neden koymuş”. İnşallah bildiği kadarıyla söyler. Benim bildiğim yeterli bilgiye sahip olduğu. Böceği Başbakan’a sorun: ‘Daha ne kadar saklayabilirsiniz?’ aynı operasyonda tutuklanan işadamı Rıza Sarraf’ın özel uçağıyla ailecek umreye gittiğinin ortaya çıktığını anımsatan Kılıçdaroğlu “Bu umre helal bir umre mi?” diye sordu. Hatay’da mühimmat olduğu iddiasıyla aranmak istenen MİT’e ait TIR’da arama yapılmasının engellendiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, devletin yasadışı yollarla başka bir devletin içişlerine müdahale amacıyla silah gönderemeyeceğini anlattı. Kılıçdaroğlu, “Devletin savcısı çalışamaz hale geliyor, devletin hâkimi çalışamaz hale geliyor. Devletin çivisi çıkmış” dedi. Ardından Bartın’da partisinin aday tanıtım töreninde konuşan Kılıçdaroğlu, yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun başladığı 17 Aralık için “17 Aralık benim doğum tarihimdir” dedi. ç, sosyal medyada yazdıklarıyla Başbakan Yardımcısı Bülent Arın r çıt çıt çıt, şu kadar tweet attım, anla “İns ri tartışmalar yaratan siyasile di oldu” sözleriyle eleştirmesine ken şu kadar retweet aldı, elinin körü ara MilAnk AKP i. terd gös i tepk bir ç partisinden bir milletvekili ilgin lamalarının ardından Twitter’da “çıt letvekili Fatih Şahin, Arınç’ın açık çıt” mesajını paylaştı. çıt çıt çıt çıt çıt da çıt çıt çıtı çıtı çıt Arınç’ı kızdıracak tweet ‘Bu umre helal mi?’ Eski Bbakan Zafer Çağlayan’ın, Kılıçdaroğlu, Twitter hesabından yaptığı değerlendirmelerde de Hatay’daki TIR krizine değindi. Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı: “Hükümetin karanlık yüzü bu kez Hatay’da kendini gösterdi. Kirlerinizi daha ne kadar ‘devlet sırrı’ kisvesi altında saklayabilirsiniz? Yardım malzemesi taşıdığını iddia ettiğiniz TIR’a ‘devlet sırrı’ dediniz, aratmadınız. Peki, Bilal Erdoğan da mı devlet sırrıydı?” ‘Mal varlıklarına tedbir’ finans kuruluşlarında İstanbul Haber Servisi Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda 2. dalgada adı geçen şirketler hakkında savcılık tarafından hazırlanan “mal varlıklarının tamamına tedbir konması” kararı dün akşam saatlerinde, Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği’ne (TSPAKB) ulaştı. Vagus.tv’de yer alan habere göre, İstanbul savcısı Muammer Akkaş’ın 25 Aralık 2013’te başlattığı tedbir kararı 3 Ocak 2014 itibarıyla geçerlilik kazanarak tedbir kararı kapsamında 7 ismin ve 2 şirketin tüm mal varlıklarına ihtiyati tedbir kararı konuldu. Savcılık tarafından hazırlanan yazı dün akşam saatlerinde TSPAKB’ye ulaşırken, TSPAKB üyelerine yazı yolladı. Uzmanlar TSPAKB’den üyelerine giden bilgilendirme yazısının ‘emir’ niteliğinde olduğunu kaydetti. TSPAKB tarafından üyelere gönderilen yazıda ise şu ifadelere yer verildi: “TC İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan 03.01.2014 tarihinde Birliğimize ulaşan, 22.12.2013 tarih ve 2012/656 Soruşturma No’lu yazısı (Ek.1) ile İstanbul 2 No’lu Hâkimlik’in 25.12.2013 tarih ve 2013/729 Değişik İş No’lu kararı ile ile kimlik bilgileri bildirilen şahısların ve ticari unvanları belirtilen tüzel kişilerin tüm malvarlıklarına el konumasına karar verildiği bildirilmiştir. Kayıtlarınızda gerekli tetkiklerin yapılarak kimlik bilgileri bildirilen şahıslara ve ticari unvanları bildirilen tüzel kişilere ait herhangi bir hak ve alacağın tespiti halinde tedbir kararının yerine getirilerek ilgili talimat gereği cevabi yazınızın çok İVEDİ bir şekilde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na (TMK’nin 10. Maddesiyle Görevli Bölümü) gönderilmesi gerekmektedir.” Erdoğan, bakanlar ve MİT müsteşarıyla bir araya geldi Dolmabahçe zirvesi İstanbul Haber Servisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün Dolmabahçe’deki Başbakanlık Çalışma Ofisi’nde Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, İçişleri Bakanı Efkan Ala, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya ve yeni İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok ile bir araya geldi. İçeriği hakkında bilgi verilmeyen mini zirvede, yolsuzluk ve rüşvet operasyonu ile Hatay’daki TIR krizinin konuşulduğu iddia edildi. Erdoğan’ın bugün de bazı bakanlarla birlikte, son günlerdeki gelişmelerle ilgili olarak çeşitli kesimlerden gazeteciler, yazarlar ve STK temsilcilerden oluşan 45 kişilik bir grupla bir araya geleceği bildirildi. Başbakan Erdoğan dün saat 10.00 sıralarında Üsküdar Kısıklı’daki konutunda İçişleri Bakanı Efkan Ala ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile buluştu. Erdoğan daha sonra Üsküdar’daki Hz. Ali Camii’nde Siyasi Danışmanı ve AKP Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok, AKP İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu ve eski Bakan Egemen Bağış ile birlikte cuma namazı kıldı. Başbakan Erdoğan, cuma namazının ardından TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya ile birlikte 13.00 sıralarında Dolmabahçe’deki Başbakanlık Çalışma Ofisi’ne geçti. Erdoğan’ın Başbakanlık Çalışma Ofisi’nde, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, İçişleri Bakanı Efkan Ala, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok ile toplantı yaptığı öğrenildi. Görüşmenin gündeminde yolsuzluk ve rüşvet operasyonu, Suriye’ye giderken Hatay’da durdurulan TIR ile 40 ilin vali ve emniyet müdürlerinin değiştirilmesi olduğu öne sürüldü. 16 gazete Erdoğan’ın uçağına davet edilmedi FIRAT KOZOK ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın hafta sonu Uzakdoğu’ya yapacağı gezi için cemaat ve Doğan Grubu dahil 16 gazete uçağa davet edilmedi. Japonya, Singapur ve Malezya’yı kapsayan Uzakdoğu gezisine hafta sonu başlayacak olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın uçağı için “17 Aralık ayarı” yapıldı. Tarihi yolsuzluk operasyonu ile ilgili gelişmeleri sayfalarına taşıyan gazeteler Erdoğan’ın uçağına alınmazken sürecin başından itibaren hükümetin yanında yer alan gazeteler davet edildi. Uçağa binemeyen gazeteler arasında bugüne kadarki gezilerin büyük bölümüne katılan Zaman, Bugün, Posta ve Hürriyet gazeteleri de yer alıyor. Başbakan’ın gezisine temsilcileri davet edilmeyen gazeteler şöyle: Cumhuriyet, Radikal, Hürriyet, Habertürk, Zaman, Milliyet, Vatan, Bugün, Taraf, Posta, Sözcü, Yurt, Özgür Gündem, Evrensel, BirGün ve soL. Buna karşın operasyon sürecinde sürekli hükümetin yanında yer alan ve neredeyse her gün Başbakan Erdoğan’ın açıklamalarını manşetlerinden duyuran gazeteler ise uçakta Erdoğan’la yolculuk edecek. Bu gazeteler ise Star, Sabah, Yenişafak, Akşam ve Akit gazeteleri. ‘Zaman gazetesine protesto İstanbul Haber Servisi “Sivil Dayanışma Platformu” adı altında sosyal medyada örgütlenen yaklaşık 100 kişilik grup, Yenibosna’daki Zaman gazetesi merkez binası önünde toplandı. Çeşitli döviz ve pankart açan eylemciler, basın açıklaması yaparak yolsuzluk haberlerine geniş yer veren gazete yönetimine tepki gösterdi. Zaman gazetesi binası önünde protesto eylemi yapan göstericilere gazete çalışanları karanfil atarak cevap verdi. Karanfil ve gülleri görünce şaşkınlık yaşayan eylemcilerin bir kısmı hakaret içerikli sloganlar atarak karanfilleri bahçeye fırlattı. Polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı eylem, basın açıklamasının ardından sona erdi.