Katalog

CUMHURİYET 31 AĞUSTOS 2013 CUMARTESİ kultur@cumhuriyet.com.tr 14 KÜLTÜR uGenel Müdür Kurt, ilk ziyaretini 2011 depremlerinde binası hasar gören Van Devlet Tiyatrosu’na gerçekleştirdi. Oyuncular, daha nitelikli yapıtlar sahnelemek istediklerini belirterek, “Bizi ve Vanlıları bu çadırdan kurtarın” dediler. Kurt, hasarın en kısa zamanda giderileceği konusunda söz verdi. SELDA GÜNEYSU ‘Bizi çadırdan kurtarın’ ANKARA Mustafa Kurt, Devlet Tiyatroları (DT) Genel Müdürü olduktan sonra ilk ziyaretini, 23 Ekim ve 9 Kasım 2011’de meydana gelen 7.2 ve 5.6 büyüklüğündeki depremlerde binası orta derecede hasar gören Van Tiyatrosu’na gerçekleştirdi. Bu ziyarette Van DT oyuncularının, Kurt’a, “Bizi ve Vanlıları bu çadırdan kurtarın. Daha nitelikli eserleri sahneye taşımak istiyoruz” taleplerinde bulundukları dile getirilirken, Kurt, “Genel müdürlük olarak Van’daki oyuncu arkadaşlarımızı destekleyeceğimize ve en kısa zamanda tiyatro binasında meydana gelen hasarın giderileceğine dair söz verdim” dedi. Cumhuriyet daha önce, depremlerde binası orta derecede hasar gören Van DT’nin 201314 sanat sezonunda da perdelerini çadırda açacağını duyurmuştu. DT Genel Müdürü Kurt da ilk ziyaretini, DT’nin en uzak bölge tiyatrosu olan Van DT oyuncularının DT Genel Müdürü Mustafa Kurt’tan talebi var Güney Koreli ünlü yönetmen Kim KiDuk geliyor Kültür Servisi Güney Koreli ünlü yönetmen Kim KiDuk İstanbul’a geliyor. Kim KiDuk, 13 Eylül saat 16.00’da Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Prof. Sami Şekeroğlu SinemaTV Merkezi’nde konferans verecek. 19 Eylül’e dek “Kim KiDuk Filmleri” gösterisi de düzenlenecek. Film gösterimi programı, 13 Eylül Cuma günü saat 14.00’te yönetmenin “Acı” filmiyle başlayacak. Kim KiDuk, film gösteriminin ardından saat 16.00’da seyirciyle buluşacak. Program, 1619 Eylül tarihleri arasında, Kim KiDuk’un “Boş Ev”, “Fedakâr Kız” ve “Zaman” filmleriyle devam edecek. (Film gösterimleri ve konferans ücretsiz.) Van’a gerçekleştirdi. Ziyaretine ilişkin Cumhuriyet’e açıklama yapan Kurt, “Deprem nedeniyle Van’da ne yazık ki olağanüstü bir durum yaşandı. Binamız orta derecede hasar gördü. Ben de bu ziyareti oradaki arkadaşlarımıza moral vermek için gerçekleştirdim. Arkadaşların ihtiyaçlarını yerinde görmek istedim” dedi. Van DT oyuncuları, teknik ekibi ve memurları ile birlikte yeni sezona dair güzel konuşmalar gerçekleştirdiklerini söyleyen Kurt, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bundan böyle Van’a daha sık turneler yapılacak. Sanatçı arkadaşlarımızın oyunları batı illerinde de sahnelenecek. Batı illerinden de Van’a oyunlar gidecek, oyunlar Vanlılarla buluşacak. Bunun yanı sıra binamızın güçlendirilmesi ile ilgili çalışmalar sürüyor. Arkadaşlarıma da söz verdim, bu konuda genel müdürlük olarak elimizden ne geliyorsa yapacağız. Ayrıca Van’da her yıl gerçekleştirilen ‘Van Akdamar Çocuk ve Gençlik Festivali’ ile ilgili olarak Van Valiliği’ni de ziyaret ettik. Kendilerinden festival için destek istedik. Gerekli desteği de aldık.” Kurt, Van DT’nin yeni sezonda perdelerini “İki Kalas Bir Heves” adlı oyunla açacağını söyledi. Van DT’nin hasarlı binasını da gezdiğini ve binanın güçlendirilmesi gerektiğini ancak bu güçlendirme çalışmalarının bir an önce sonlanmasını talep ettiklerine dikkat çeken Kurt, “Van DT’deki arkadaşların arzusu da daha deneyimli yönetmenlerin Van’a gelmesi, kendileriyle birlikte çalışması. Ayrıca arkadaşlarımız daha nitelikli eserleri sahneye taşımak istiyorlar. Kendilerini batı illerinde de göstermek, böylece Van’daki sanatsal çalışmaları tüm kamuoyuna tanıtmak istiyorlar. Ben de kendilerine bu konuda da söz verdim. Önümüzdeki sezon sorunlar çözülecek” dedi. Sezon açılmadan DT’nin tüm bölgelerini ziyaret edeceğini ve bölgelerdeki tüm ihtiyaçları da yerinde tespit edeceğini kaydeden Kurt, provaları devam eden tüm oyunlarda rol alan oyuncularla da sık sık görüşeceğini belirtti. Altın Koza Film Festivali n Kültür Servisi Bu yıl 10. yaşını kutlayan Akbank Kısa Film Festivali’ne başvurular başladı. 1020 Mart 2014 tarihleri arasında gerçekleştirilecek festival, yeni fikirleri desteklemeyi, genç sinemacılara kendilerini gösterme olanağı ve kısa film kültürüne katkı sağlamayı amaçlıyor. Festival kapsamında, düzenlenecek kısa film yarışmasının son başvuru tarihi ise 1 Kasım 2013 Cuma. “Kurmaca”, “Belgesel” ve “Canlandırma” kategorisi ile birlikte toplam üç ayrı ödülün verileceği yarışmaya katılan filmler, “Festival Kısaları” bölümünde izleyicilerle buluşacak. Üç kategoride, üç ayrı jüri kurulu tarafından belirlenecek festivalin en iyi filmleri Akbank Sanat tarafından 8 bin TL ile ödüllendirilecek. Akbank Kısa Film Festivali Başvuruları TV’deki filmlerde sahneler öylesine kesiliyor ki bazen hiçbir şey anlaşılmıyor Sansürlü gül bağımlısı uBir de mozaikleme, çiçekleme var ki, dillere destan. Sigara içen karakterin eline çiçek tutuşturuyorlar. Sanırsın gül bağımlısı! Şimdi alkol de mozaiklenmeye başladı. Elindeki kadehi buğulu görüntü eşliğinde ağzına götüren karakterin suratı da ortadan yok oluyor... BAŞAK SEREN MUYAN n Kültür Servisi Hacettepe Üniversitesi’nde enfeksiyon hastalıkları dalında ihtisas yaparken yaşadığı aşkı kaleme alan Ilgın Olut’un “Neva” isimli kitabı, beyazperdeye aktarıldı. Birkan Uz ve Can Arca’nın yönetmenliğini yaptığı filmin başrollerini Başak Parlak ile Şükrü Özyıldız paylaştı. Çekimleri Ankara’da gerçekleştirilen filmin konuk oyuncuları arasında Bedia Ener, Levent Özdilek, Nergis Kumbasar gibi tecrübeli oyuncular da yer aldı. ‘Neva’ beyazperdede Eskiden yapmaktan zevk aldığınız şeyler artık sizi sıkıyor mu? Siz mi sıkılıyorsunuz, yoksa sıkılmanız için zemin, sizin dışınızda bir kaynak tarafından mı hazırlanıyor? Televizyon ekranına bakarken bunu düşündüm. “Eh yetti be!” dedikten sonra kumandanın kapama düğmesine basıp, bilgisayarımın başına geçtim. Eskiden televizyonda film izleme zevkim vardı, artık televizyonda film izlemek külfet olmaya başladı. Hele Türkiye’de televizyonda film izlemek için çok çok zeki olmak gerekiyor. Belki de yaratıcı olmak gerekiyor... Sahneler öylesine sansürleniyor ki, konuyu kaçırmayı geçtim, filmi anlamıyorsunuz. En ufak bir öpüşme, en ufak bir yumrukta bile sahne kesilmez ki! Geçen gün bir film izledim. Profesyonel bir takımda oynayan futbolcular deplasmana gidiyor. Futbolculardan birinin kapısı çalınıyor ve eski sevgilisi olduğu anlaşılan bir kadın geliyor. Orada sahne kesiliyor. Birkaç sahne sonra yine o futbolcunun odası konu alınıyor. Duştaki futbolcunun kapısı çalınıyor ve bornozuyla kapıyı açan adam, karısını görüyor karşısında. İçimden, “Yandı gülüm keten helva! Basıldılar!” derken, kadın banyoya gidiyor. Adam gayet rahat görünüyor. İçeride kimse yok! Peki, o yılışık kadına ne oldu? İçeri girip işi bitirip çıktı mı? Ya da kapı dışarı mı edildi? Ne ol Kültür Servisi 20. Altın Koza Film Festivali kapsamında yapılacak, Ulusal Öğrenci Filmleri Yarışması ve Akdeniz Ülkeleri Kısa Film Yarışması finalistleri belli oldu. Ulusal Öğrenci Filmleri Yarışması’nda bu yıl, ülkemizdeki çeşitli üniversitelerden 42 film yarışmaya hak kazandı. Yarışmanın ön değerlendirme kurulunda yapımcı Ahmet Hızarcı, senarist ve sinema yazarı Necla Algan ve yönetmen Tankunt Kılınç görev yaptı. Finalist filmleri değerlendirecek isimler ise, yönetmen Belmin Baş, belgesel yönetmeni Göksel Gülensoy, animasyoncu Nermin Er, oyuncu Serkan Ercan ve yazar Yekta Kopan’dan oluşuyor. Her dört dalda en iyi film seçilen esere 7.500 TL ödül verilecek. Eser sahibi öğrenciler her yıl olduğu gibi festivalde konuk edilerek yurtiçi ve yurtdışındaki sektör profesyonelleriyle bir araya gelecekler. Akdeniz Ülkeleri Kısa Film Yarışması’na ise İspanya, Türkiye, Fransa, İsrail, Yunanistan, Hırvatistan, Portekiz, Suriye, Ürdün, Slovenya, Lübnan ve Kosova gibi ülkelerden yaklaşık 500 eser başvurdu. Yarışmanın jürisinde Bulgaristan’dan Zlatina Rousseva, Yunanistan’dan Patrice Vivancos, Belçika’dan Eric Ledune ve Sırbistan’dan Miroljub Vuckovic ve Türkiye’den Sevin Okyay görev yapacak. Kurmaca, belgesel, canlandırma ve deneysel dallarında toplam 61 filmin yer alacağı yarışmada, her dalda en iyi film seçilen eser, 10.000 TL’lik ödülün sahibi olacak. Kısa filmler belli oldu Farhadi Altın Portakal’da du da kesildi o sahne. Anladım ki, Türk insanının yaratıcılığını da artırıp öykü, roman, senaryo yazdıracaklar. Hani romanlarda olur ya, okuyucunun hayaline bırakılır... Gerçi hiçbir romanın ortası okuyucunun hayaline bırakılmaz. Sonu olsa neyse... Yine bir macera filmi izlerken, adamlar tam kavga ediyorlardı, birden sahne bitti. Kim kime vurdu, ölen oldu mu? Ancak filmin sonunda eksilen karakter varsa anlaşılabilir. Kaç tane DVD aldığımı tahmin bile edemezsiniz. Artık televiz yondaki filmlere fragman niyetine bakıp, konuyu anlamak ve doğru düzgün izlemek için beğendiğim filmin DVD’sini alıyorum ve bingo! Televizyonda izlediğim ile satın aldığım DVD arasında o kadar fark var ki, sahneleri kırpa kırpa kuş etmişler. Araya da reklamlar girince kuş olduğunu bile anlamıyorsunuz. Bir de mozaikleme, çiçekleme var ki, dillere destan. Sigara içen karakterin eline çiçek tutuşturuyorlar. Karakter, elindeki çiçeği ağzına götürüyor, sanırsın gül bağımlısı! Şimdi alkol de mozaiklenmeye başladı. Elindeki kadehi buğulu görüntü eşliğinde ağzına götüren karakterin suratı da ortadan yok oluyor ve kafasız kafasız oyun devam ediyor. Kısıtlamalar ve sansürler günden güne artarken olan benim bütçeme oluyor. Ev ekonomisi DVD’lere verilen paralarla baltalanırken, büyük kitabevleri de cirolarını en çok DVD’den elde ediyor. Sırada ne kaldı sansürlenecek bilmiyorum, ama ben televizyonda film izlemeye çoktan veda ettim. Kültür Servisi “Bir Ayrılık” adlı filmiyle en iyi yabancı film dalında Oscar kazanan İranlı yönetmen Asghar Farhadi, Antalya Altın Portakal Film Festivali’ne konuk oluyor. Farhadi, bu yıl Cannes Film Festivali’nde jüri özel ödülü kazanan ve başrol oyuncusu Bérénice Béjo’ya en iyi kadın oyuncu ödülü getiren “Le Passé – Geçmiş” filminin Antalya’daki galasında sinemaseverlerle bir araya gelecek. Filmin galasına Farhadi ile birlikte başrol oyuncusu Ali Mosaffa da katılacak. Farhadi’nin ülkesi dışında çektiği ilk film olan “Le Passé – Geçmiş”, Fransız eşi Marie’den boşanmak için Tahran’dan Paris’e gelen Ahmet’i ve Marie ile yeni sevgilisi Samir’i konu ediniyor. “Le Passé Geçmiş”te aileyi ve ilişkileri derinlemesine sorgulamayı sürdüren Farhadi, gösteriminin ardından düzenlenecek söyleşide festival izleyicisiyle buluşacak. Farhadi’nin başrol oyuncularından Ali Mosaffa, Altın Portakal’da ikinci bir galaya daha katılacak. Galada, aynı zamanda yönetmen de olan Mosaffa’ya Karlovy Vary Film Festivali’nde jüri özel ödülü getiren “The Last Step Son Adım” filmi 50. Altın Portakal izleyicileriyle buluşacak.