Katalog

21 AĞUSTOS 2013 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 CHP lideri Kılıçdaroğlu, bölgesel istikrarı güçlendirmek için Irak’a gittiklerini söyledi ‘Amaç barışa katkı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 4 günlük bir ziyaret için İrak’a giderken “Ziyaretimizin amacı TürkiyeIrak ilişkilerinin siyasi ve ekonomik konular başta olmak üzere her alanda önünü açmak, rahatlatmak ve gelişmesine katkıda bulunmaktır” dedi. Kılıçdaroğlu, Irak zi yareti öncesinde Esenboğa Havalimanı’nda basın toplantısı düzenledi. Güçlü, ekonomik refahını, sosyal ve siyasal istikrarını sağlamış bir Irak devletinin, herkesin ortak arzusu olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Çünkü her sağduyulu u Irak ziyareti öncesinde Esenboğa Havalimanı’nda basın toplantısı düzenleyen Kılıçdaroğlu, güçlü, ekonomik refahını, sosyal ve siyasal istikrarını sağlamış bir Irak devletinin, herkesin ortak arzusu olduğunu ifade etti. Kılıçdaroğlu, “Çünkü her sağduyulu siyasetçi şunu çok iyi bilir ki, Ortadoğu’da bölgesel barış ve istikrarın sağlanmasında Irak, önemli bir kilometre taşıdır” dedi. siyasetçi, şunu çok iyi bilir ki Ortadoğu’da bölgesel barış ve istikrarın sağlanmasında Irak, önemli bir kilometre taşıdır. Ziyaretimizin amacı TürkiyeIrak ilişkilerinin siyasi ve ekonomik konular başta olmak üzere her alanda önünü açmak, rahatlatmak ve gelişmesine katkıda bulunmaktır” diye konuştu. Türkiye’nin çıkarlarını korumak ve bölgesel istikrarı güçlendirmek için Irak’a gittiklerini dile getiren Kılıçdaroğlu, CHP olarak bütün komşuların ve dolayısıyla Irak’ın da bağımsızlık, egemenlik ve toprak bütünlüğüne saygılı olduklarını dile getirdi. “Irak politikamız, içişlerine karışmadan karşılıklı saygı, ortak tarih, kültür ve çıkarlarımıza uygun olarak, etkin işbirliği ilkelerine dayanmaktadır” diyen Kılıçdaroğlu konuşmasına şöyle devam etti: “Orada çalışan işadamlarımızın sorunlarının çözümüne yardımcı olmak ve onlar için yeni imkânlar açmak, ziyaretimizin ön de gelen hedeflerindendir. İnanıyoruz ki ekonomik ve ticari ilişkilerimiz ne kadar güçlü olursa iki ülke de o kadar güçlü olur. Irak ziyaretimizde ikili ilişkilerimizi daha sağlıklı bir konuma getirerek güçlendirmek istiyoruz. Biz, bölgede barış ve istikrara katkıda bulunmak istiyoruz. Ayrıca Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında demokrasi, özgürlükler, insan hakları ve barış doğrultusunda atacağımız adımları muhataplarımızla paylaşacağız. Bu önemli ziyaretin, Türkiye ve Irak için olumlu sonuçlar doğurmasını istiyorum.” Şeriatla Demokrasi Olur mu? Günlerin bir yıldız gibi sayılır olduğu gecelerde bir yaprağın hışırtısı, geçmiş günlerin anımsanması neyi anlatır sana? Derinden kenetlenmiş bir doğa, bir dağ, yamaç, derin vadiler, terk edilmiş köyler, yakılan ormanlar, faili meçhul cinayetler... Savaş nedir senin için? Biliyorum bunu düşünüyorsun sürekli! Dinginliğinin ruhu zamanın akışında... Günler, haftalar, aylar ve yıllar! Hölderlin’in çökmeye başlayan günlerinin içinden çıkıp gelmişsin sessizce... Kapıyı çalmışsın! Kimse duymamış! O doğduğun evde kimse yok biliyorsun! Yıllar önce göçtüler, bilinmedik kentlere. Bir hayat seni uzaklara götürüyor o anda. Uzaklarda, ışığın yansıdığı o bağbozumu şenliklerine. Koyu bir resim oluyor ormanların yalnızlığı... İçine bir hüzün düşüyor. Ağlıyorsun: “Doğan gün gibi aydınlatır insanları, Ve yücelerden gelen ışığı Kullanır birleştirmek için sisli görüntüleri. Bilgidir, ruhun derinliklerine ulaşır.” HHH Bilgi nedir, akıl, düşünce sence? Sermayeemek çelişkisi, emeğin örgütlü gücü? Savaş nedir, bunca ölümler, katliamlar, darbeler nedir? Benden olanlar olmayanlar! Sevinçle birlikte dostluk kurmaları insanların, sevgi ormanı gibi çoğalmaları imkânsız değildir aslında. Açlıkların bitmesi, insanca yaşamaları, kölelikten kurtulmaları. Mavi bir gökyüzü gibi özgürlükleri kucaklamaları... Bağnazlık, geri kalmışlık, mezar evler, köktendincilik, kadınlara tecavüz ve şiddet. O kör terör! Vahşet! Bak koskoca yaz bitiyor, farkında mısın? Ağustos sonundayız, on günün ardından eylül! Bir tatil gibidir bu aylar, artık güz sabahları başlayacak, kır çiçekleri boyunlarını bükecek... Yeni bir hayat gibi her şey! Selahattin Demirtaş, ‘Çözüm sürecinde inisiyatif Öcalan ve Erdoğan’da’ dedi ‘Artık laf değil iş yapın’ u Yalçın Akdoğan ve Bekir Bozdağ’ın Öcalan konusunda yaptığı açıklamalara tepki gösteren Demirtaş, “Gerek danışmanların, gerek hükümet üyelerinin bir kavrayış problemi olduğu anlaşılıyor’’ dedi. Demirtaş, ‘’İnisiyatifin bir kısmı Sayın Başbakan’da ise inisiyatifin bir kısmı da Sayın Öcalan’dadır’’ diye konuştu. MAHMUT ORAL DİYARBAKIR BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, hükümetin çözüm süreciyle ilgili açıklamalarına tepki göstererek, “Hükümete laf değil, iş yapmak düşer” dedi. Diyarbakır’da Parti Meclisi toplantısına katılan Demirtaş, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Öcalan’ın odasının değiştiğini belirten Demirtaş, “Aynı cezaevi içerisinde, bitişik odada 1999 sonrası Türkiye’ye ilk getirildiğinde konulduğu yere konulmuş durumda. Nispeten birkaç metre daha geniş bir yerdir” dedi. Kendisi ve BDP Grup BaşkanvekiLli Pervin Buldan’ın geçen hafta İmralı’da Öcalan ile yaptığı görüşmede ilk kez fotoğraf çekildiğini de ifade eden Demirtaş, bunu yakında basınla paylaşacaklarını söyledi. Bozdağ ve Akdoğan’a tepki Başbakan Başdanışmanı Yalçın Akdoğan’ın, “PKK’nin eylemsizlik kararı, Türkiye’yi terk etmesi ve silah bırakması gibi adımların atılmasında Öcalan’ın ne kadar etkili olduğu ve nihai noktaya ulaşılıp ulaşılamayacağı henüz belli değil” ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın “Abdullah Öcalan’ın konumunu mahkeme belirlemiştir. Yeni bir konum verme imkânı söz konusu değildir” sözlerine de tepki gösteren Demirtaş, “Gerek danışmanların, gerek hükümet üyelerinin bir kavrayış problemi olduğu anlaşılıyor. Bu müzakereden anlamamaktır. Sayın Öcalan’ın şu saatten itibaren bir enstrüman, bir araçmış gibi düşünülmesi, bunun ifade edilmesi veya böyle yaklaşılması ‘ben bu süreci ilerletmek istemiyorum’ anlamına gelir” değerlendirmesin de bulundu. Öcalan’ın; avukatları, gazeteciler, aydınlar ve akil insanlarla görüşmesine izin verilmesini isteyen Demirtaş, “Elbette ki hukuk mevzuatında düzenlenmesi gereken şeyler olabilir ama asıl zihniyet siyasi zihniyettir. İnisiyatifin bir kısmı Sayın Başbakan’da ise inisiyatifin bir kısmı da Sayın Öcalan’dadır. Bu bir dayatmadan çok bir gerçekliktir. Süreçte bir tıkanmadan söz etmek doğru olmaz. Ama ilerleme katetme konusunda bir lakaytlık ve ciddiyetsizlik görüyoruz. Hükümetin özellikle bu dönemde adım atması gerektiği dönemde, laf değil, iş yapmak düşer” dedi. 15 Eylül’de Erbil’de toplanacak Kürt Ulusal Konferansı’nın çözüm yanlısı herkesin elini güçlendireceğini vurgulayan Demirtaş, “Türkiye, kongreden korkmak yerine gerçekten dikkatle izlemeli ve mümkünse resmi olarak izlemeli ve katılımcı göndermelidir” diye konuştu. Demirtaş CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Irak ziyaretinde Kuzey Irak’a gitmemesini de eleştirdi. Savaş uçaklarının bombalarıyla 34 kişinin öldürülmesinin üzerinden 600 gün geçti Uludere hâlâ adalet arıyor Şırnak’ın Uludere ilçesinin Irak sınırında 28 Aralık 2011’de savaş uçakları tarafından 34 kişinin bombalanarak öldürüldüğü katliamın üzerinden 600 gün geçti. Adalet arayışını sürdüren acılı aileler, olayın aydınlatılmasını, faillerin hesap vermesini istedi. Katliamdan kurtulan ve önceki gün gözaltına alınan Servet Encü ise serbest bırakıldı. Gülyazı köyünde önceki gün bir araya gelen acılı aileler, “Katil devlet hesap verecek”, “Şehitler onurumuzdur”, “Gailler yoksa barış da yok” sloganıyla Gülyazı Tugayı’na yürüdü. Askerler, tugaya 100 metre kala barikat kurarak aileleri durdurdu. Acılı aileler, katliam sonrası kendilerine gönderilen olay yeri tutanaklarını jandarmanın üzerine attı. Daha sonra Şantiye Mahallesi’ne yürüyen aileler burada bir basın açıklaması yaptı. Aileler adına basın açıklamasını okuyan Veli Encü, “34 masum yakınımızın acısını en taze haliyle yüreğimizde hâlâ yaşıyorken ve en acısı 34 kişiyi katledenlerden hesap sorulmamışken bizlere karşı dayattığınız baskılar, gözaltılar, tutuklamalar ve idari para cezaları gibi dayatmaların ne anlama geldiğini çok iyi biliyoruz. En son katliamdan sağ kurtulan Servet Encü gözaltına alınmıştır” dedi. Uludere katliamından kurtulan tek kişi olan Servet Encü ise önceki gün askeri kontrol noktasında hakkında arama kararı olduğu gerekçesiyle gözaltına alınmıştı. Encü’nün iki yıl önce bir soruşturma kapsamında ifadesinin alınmadığı iddiasıyla gözaltına alındığı belirtildi. Uludere Savcılığı’na ifade veren Encü serbest bırakıldı. (Fotoğraf: DHA) Şu kentler, kasabalar... Mısır’da yaşananlar, o kıyımlar, insanlık dışıdır elbet... Darbeler, cuntalar lanetlenir elbet. Suriye, Irak’ta mezhep çatışması... Mısır’da yaşananlar ne? HHH Darbeyi yapan “laik demokratlar”; öldürülenler, kıyıma uğrayanlar, ümmet için savaşan Müslümanlar! Öyle değil işte! Mursi de Sünni, General Sisi de... Darbeyi savunanlar da Sünni, darbecilerle mücadele edenler de. Sisi’ye destek veren Selefi Nur Partisi, İhvan’dan daha radikal değil mi? Sisi’ye parasal desteği veren, vermeyi sürdüreceğini bir kez daha açıklayan Suudi Arabistan, Katar da Sünni... Ortada emperyalist güçlerin bir oyunu var, tezgâhı var... Çünkü darbeyi yapan da Sünni ve mağdur olan da... Bunu kaç kez vurguladım köşemde! Mısır’da demokrasi ve özgürlük isteyen bir avuç liberal, aydın, sendikacı, sanatçı, solcu var, o kadar. Mısır Anayasası’nda şeriat hükmü yerli yerinde dururken General Sisi’nin “laik demokrat” olduğunu sananlar çok benim ülkemde. Henüz Mısır’da ne olup bittiğinin farkında bile değil! Gezi ruhu başka bir şey... Çünkü Türkiye’de topal ördeğe benzese bile demokrasi var, laik bir rejim var, temeline dinamit konulsa bile, bir türlü yıkılmayan, harcı sağlam! HHH Doğan bir gün aydınlatır insanları... Biz o aydınlanmanın ışığını 1923 devriminde gördük! Mısır’da, Suriye’de, Libya’da, İran’da krallar devrildi, baskıcı rejmler geldi. Sonucu ortada! Gezi ruhuyla Tahrir’i, şurayı burayı karıştırmayın... Rüzgârların hışırtısına biraz yakın tarihte olup bitenleri taşıyın. Uzaklarda ışığın yansıdığı yerlerde, viran evlerde, yoksulluğun ortasında, din pazarlamacılarının anlattıklarına bakmayın. Hepsi seçim üzerine yapılan hesaplar! Yapraklarını aç ey mor menekşem ve dinle beni biraz olsun... İnsanoğlu kendi seçer yaşamını! Yanılgılardan uzak tanır bilgeliği! Beni anlıyorsun değil mi? 17 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI İstanbul’da PKK operasyonu bir evin kapısı koçbaşı ile kıİstanbul Haber Servisi rılarak içeri girildi. Otobüslere İstanbul’da son bir ay içinmolotof atarken güvenlik kade otobüslere, sivil araçlara ve meralarına yansıyan görüntümarketlere molotoflu saldırılerinin tespit edildiği öne sülar gerçekleştirdiği iddia edirülen 17 kişi gözaltına alındı. len PKK’nin gençlik yapılanOperasyon kapsamında şüpması Yurtsever Demokratik Gençlik Hareketi’ne (YDGH) helilerin gösterdikleri yerlerde yapılan aramalarda patlayönelik operasyon düzenlenyıcı ve molodi. Evlere yapıtofkokteyli yalan baskınlarda pımında kulla17 kişi gözaltıu İstanbul polisi PKK’nin nılan bazı malna alındı. Şüpgençlik yapılanmasına zemelere el koheliler, aralarınyönelik operasyonda nuldu. Gözaltıda halk otobüs17 kişiyi gözaltına aldı. na alınanlar Adli lerinin de bulunduğu toplam Şüpheliler halk otobüsü ve Tıp Kurumu’nda 15 araç, 25 banişyerlerini kundaklama ve sağlık kontroka ile market ve lünden geçirildi. molotofkokteyli atmakla işyeri kundaklaTerörle Mücama eylemlerine suçlanırken polisin dele Şube Mükatılmakla suçdürlüğü tarafıngözaltına aldığı gençlere lanıyor. Gezi eylemlerinde çekilmiş dan şüphelileİstanbul Emgerçekleştirfotoğraflarını gösterdiği öne rin niyet Müdürlüdikleri eylemleğü Terörle Müsürüldü. re ilişkin görüncadele Şubesi tüler basın menekiplerince sasuplarına dağıtılbaha karşı YDGH üyesi oldı. Görüntülerde, otobüs, midukları iddia edilen şüphelilenibüs, otomobil, banka, marrin Beyoğlu, Şişli, Okmeydanı, Küçükçekmece, Büyükçek ket ve işyerlerine gerçekleştirdikleri molotofkokteylli saldımece, Esenler ve Gaziosmanrılar ile kundaklama eylemlepaşa’daki adreslerine baskın ri yer alıyor. Polislerin gözaltıdüzenlendi. Özel harekât timna aldığı gençlere Gezi eylemlerinin de destek verdiği opelerinde çekilmiş fotoğraflarını rasyonda Okmeydanı Mahmut gösterdiği öne sürüldü. Şevketpaşa Mahallesi’ndeki İki kez ertelenen toplantı için Erbil’e 600’ü delege 900 kişi davet edildi Kürt Konferansı 15 Eylül’de MAHMUT ORAL DİYARBAKIR Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi’nin Erbil kentinde ilk kez Türkiye, Suriye, İran ve Irak’tan temsilcilerin katılımıyla düzenlenmesi planlanan, ancak daha önce iki kez ertelenen Kürt Ulusal Konferansı’nın 1517 Eylül arasında yapılacağı bildirildi. 600 delege ve 300 misafirin katılacağı konferansta yüzde 40 kadın kotası da uygulandı. Terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın isteği üzerine düzenlenmek istenen Kürt Ulusal Konferansı, daha önce Ku zey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani’nin çekinceleri, Kuzey Irak’ta yapılacak seçimlerin hazırlıkları, Suriye’nin kuzeyinde süren çatışmalar ve konferans hazırlıklarının tamamlanamaması nedeniyle iki kez ertelenmişti. Hazırlık komitesi üyeleri Ronahi Serhat, Kemal Kerküki ve Sadi Pira, Erbil’de düzenledikleri basın toplantısıyla konferansın 1517 Eylül arasında düzenleneceğini açıkladı. Ortak açıklama metnini Ronahi Serhat Kurmanci, Kemal Kerküki ise Soranice olarak okudu. Yapılan açıklamada, kongreye 600’ü delege, 300’ü misafir olmak üzere toplam 900 kişinin davet edildiği, delege dağılımının ülkelerin nüfus yoğunluğu ve siyasi etkinliğine göre ayarlandığı belirtildi. Ayrıca yüzde 10 gençlik, yüzde 35 sivil toplum örgütleri, yüzde 45 siyasi partiler ve yüzde 40 kadınlar için kota uygulandığı belirtildi. irlik ve barış vurgusu Açıklamada, “Kürt halkının bir tek talebi vardır. O da tarihi zulmün, haksızlığın giderilmesi ve her halk gibi onurluca yaşama hakkını, kimliğini, B özgürlüğünü elde etmektir. Kürt halkının birliği hiçbir güce ve devlete karşı değildir. Kürt halkının birliği çatışma ve savaşı değil, Ortadoğu halklarıyla birlikte demokratik çözümü ve barışı tesis edecektir. Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yollardan çözümünden yana olan, bu acının bitmesini isteyen, barıştan, Kürt halkıyla özgürlüğe ve eşitliğe dayalı birliğinden, kardeşlikten yana olan, bu amaçla çalışma yürüten, emek veren herkesi yanımızda görmekten mutluluk duyarız” denildi.