Katalog

SAYFA CUMHURİYET 8 TEMMUZ 2013 PAZARTESİ 4 HABERLER ‘Acıdan nefesim kesildi ama korkmadım!’ İstanbul Haber Servisi Taksim’de polislerin gözü önünde elinde palayla vurduğu ve tekme attığı genç kadın, darbelerden canının yandığını, ancak uğradığı hakaretlerin kendisini daha fazla üzdüğünü belirterek “Ülkemiz adaletine şaşkınlıkla bakıyor ve bu olayların bu şekilde devam edeceğinden tedirgin oluyorum” diye konuştu. Genç kadın yaşadıklarını Sol gazetesine şöyle anlattı: “Palayla sırtıma vurdu. Acıdan nefesim kesildi, ama korkmadım ‘ne yapıyorsun’ dedim. Üzerime yürüyüp, küfretmeye devam ederek sırtıma tekme attı. Bir apartmanın önünde biriken insanlar bana yardımcı oldu. Apartmanda birçok kişi vardı. Bel boşluğumda meydana gelen morluğu ve göçüğü hemen görüntülediler.” Genç kadın ailesinin görüntüleri, Halk TV’de canlı yayında izlediğini anımsatarak “Annem epey paniklemiş, korkmuş ve bana ulaşamayınca sinir krizi geçirmiş” diye konuştu. Uğradığı hakaretlerin kendisini daha fazla üzdüğünü ve öfkelendirdiğini vurgulayan Sarak, özetle şunları dile getirdi: “Türkiye’nin adaletine güvenmek istiyorum, ama halen Ethem Sarısülük, Abdullah Cömert’in katilleri serbest. Ayrıca direnişte birçok kişi yaralandı ve bunları yapanlar bulunmadı. Bu adaletsizlik beni daha da yaralıyor. Ailem de bu kişilerin gerekli cezayı almasını istiyor.” İktidar Olmak… İktidar olmanın üç koşulu vardır: İktidar olmayı istemek. İktidar yolundaki bütün güçlerle birleşmek. Yılmadan, bıkmadan, korkmadan çalışmak. Bu üç koşulu yerine getiren güç, iktidar olur. HHH Askeri darbelerden kurtuluş beklemek en yanlış yoldur. Askeri darbe beklentisi sivil güçlerin enerjisini engeller, sivil güçleri tembelleştirir. Bu beklenti, her zaman iktidar olması gereken güçlerin önünü kesen bir engel olur. Türkiye’de iktidar olması gereken sivil güçler hep bu beklentiyle kendi önlerini kesmiştir: “Asker buna izin vermez.” “Ordu ne diyor?” “Askerler karşı çıkar.” Bu tür mazeretlerle kendi yapması gerekenleri askeri kesime havale eden sivil güçler, iktidar yolunu kendi kendilerine kapatmışlardır. Sonra da askeri darbelerle gelen askersivil iktidarlardan en çok kendileri zarar görmüşlerdir. Askeri darbeden medet ummak tarihteki en büyük yanlıştır. Bir ülkenin halkı ancak kendi gücüyle yaptıklarını hak eder. HHH Mısır örneği Ortadoğu toplumlarının çilesidir. Kendi kaderini kendisi belirleyemeyen, her zaman güdecek birilerini arayan geri kalmış toplumlar ya içerde, ya dışarda bir “führer” ararlar. Bu Almanya’ya özgü bir durum değildir. “Führer”, yani “güdücü”, elbette giderek diktatörleşen bir figürdür. Onu yakın çevresi kısa zamanda diktatör yapacak, onun gücünden kendi paylarını alacaklardır. Bunu önlemenin yolu da gerçek bir “ortak güç havuzu” kurabilmektir. Demokratik iktidar budur. Bir ülkeyi kurtaracak olan, kendi halkının gücüdür. Kendi gücünün farkında olan, bunu örgütleyen, güçleri en etkin biçimde kullanabilen, doğru ilkeleri kendine rehber edinen halk kendi bağımsızlığını iktidar yapabilir. Türk toplumunun bugünkü iktidarla nereye gittiği ortadadır. Artık “gizli ajanda” açık program olmuştur. İktidar olmak için de iktidarda kalabilmek için de her yol kullanılmakta, her yalan söylenmektedir. Hitler döneminin bütün araçları, Beyin yıkayıcı propaganda, Polis gücünün ölçüsüz kullanımı, İktidarın emrindeki hukuk kurumları, İktidarın emrindeki yönetim kademeleri, En pervasız biçimde kullanılmaktadır. Bu durumda, Acil ihtiyaç Adil iktidardır. Bütün hedef bu olmalıdır. HHH İktidar olmanın üç koşulu vardır: İktidar olmayı istemek. Asla muhalefet olmakla yetinmemek. İktidar yolundaki bütün güçlerle birleşmek. Sivil toplum kuruluşlarıyla, gönüllü yardımcılarla, toplumun bütün kesimleri ve kişileriyle etkin biçimde buluşarak toplam enerjiyi en üste çıkarmak. Elbette ortak bir seçim platformunda diğer siyasal kuruluşlarla bir araya gelmek. Yılmadan, bıkmadan, korkmadan çalışmak. Asla kendi gücünden başka bir güce güvenmemek, asla hiç kimseyi dışlamamak, asla gerçeklerden kopmadan çalışmak. Hiç kuşku duymayın, İktidar sizin olacaktır... YAPTIĞI ŞİDDETİ SAVUNDU 4 palalı serbest bırakıldı İstanbul Haber Servisi Taksim’de önceki günkü olaylar sırasında elindeki satırla kalabalığa saldıran Sabri Çelebi, polise verdiği ilk ifadesinde “olaylar sırasında çok zarar ettiği için” bu eylemi gerçekleştirdiğini söyledi. Sabri Çelebi’nin babası Mahmut Çelebi ise oğlunun yaptıklarının kabul edilemez olduğunu belirterek “Kürt ve Türk halkından, Taksim’e çıkan insanlardan özür diliyorum” dedi. Tutuklanmaları istemiyle nöbetçi mahkemeye sevk edilen dört saldırgan serbest bırakıldı. Sabri Çelebi’nin polisteki ilk ifadesinde “Olaylar yüzünden çok zarar ettim. Bu akşam da (önceki gün) olay meydana gelince kendimi kaybettim, ne yaptığımı bilmeden sokağa fırladım” dediği belirtildi. Sabri Çelebi’ye sosyal medyada da büyük tepki oluştu. Çelebi’ye ait olduğu iddia edilen TC kimlik numarası, kimlik bilgileri ve bir adres paylaşılarak “gereğinin yapılması” için çağrı yaBaşbakan Yardımcıpıldı. sı Bekir Bozdağ, yurtÇelebi’nin taşlara pala ile saldıran babası MahSabri Çelebi’ye sahip çıktı. Bozdağ, “Bunmut Çelebi ise lar bizim esnaf insanDİHA’ya yaplarımız. Birileri göstetığı açıklamari yaparken, birilerinin da oğlunun yapekmeğine, aşına mani tıklarının ka oluyorlar. O insanların bul edilemez olçekleri, senetleri, geçindirmek zorunda olduğunu söyledi. Talimhane’de dukları aileleri, çocukları var. 68 kuşağının esnaf olduklarıtorunları veya oğullanı söyleyen baba rı veya kendileri nosÇelebi, bir aydır talji takılacak veya birimağduriyetle lerine karşı husumetlerine sebep olan rini ortaya koyacak diye hukuk dışı yollarolayların sola, yöntemlerle ortaya rumlusunun ise başkaları AKP hüküme çıktıklarında mağdur oluyor” dedi. tinin politikaları olduğunu dile getirdi. Nedeni ne olursa olsun oğlunun yaptığı saldırının kabul edilemez olduğunu ifade eden baba, “AKP eğer bunları yapmasaydı ne halk ne de esnaf bu kadar zarar görürdü. Bir ağaç kesen bir insan öldürmüş olur diyorlar. Ama bunlar ağaç kesmeye kalkıyor. Ben de buradaki direnişe destek vermiştim” diye konuştu. Çelebi’nin daha önceden 7 aylık eşini iteleyen polislere kızdığı ve kavga ettiği de ortaya çıktı. Sabri Çelebi, bu olayda polislerce darp edilmişti. Ağır bilanço İstanbul Haber Servisi Taksim Dayanışması’nın “Parkımıza gidiyoruz” çağrısı ile önceki gün Taksim’de eyleme hazırlananlara polisin biber gazı, tazyikli su ve plastik mermilerle müdahalesi sonucu 100’e yakın kişi yaralandı. 22 gündür yoğun bakımda olan Berkin Elvan’ın (14) ise durumu ciddiyetini koruyor. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Yönetim Kurulu üyesi Dr. Hüseyin Demirdizen, Taksim’de yaşanan polis müdahalesinde yaralananlardan durumu kritik olan yurttaş bulunmadığını belirterek “İki kişi göz yaralanması, 10 civarında da kırık ve mermi yaralanması mevcut. Taksim İlkyardım Hastanesi’ne başvuran 100 civarında daha hafif yaralılar ve gazdan etkilenen yurttaşlar var” dedi. 16 Haziran günü Okmeydanı’nda Gezi Parkı eylemleri sırasında başına isabet eden gaz bombası kapsülüyle ağır yaralanan ve halen Okmeydanı Polisin önceki gün sert müdahalesi sonucu 100’e yakın kişi yaralandı Berkin aramıza dönecek Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yoğun bakımda olan 14 yaşındaki Berkin Elvan’ın durumunun ciddiyetini koruduğu belirtildi. Sosyal paylaşım sitelerinde Elvan’ın beyin ölümünün gerçekleştiği yönündeki haberlerin asılsız olduğunu ve bu haberlere üzüldüğünü belirten baba Sami Elvan, “Berkin hâlâ yoğun bakımda. Bizden duymadığınız haberlere inanmayın. Biz oğlumuza güveniyor, aramıza döneceğine inanıyoruz” diye konuştu. Palalı saldırganları izleyen emniyet güçleri hakkında işlem yapılması istendi Babası özür diledi hükümet sahip çıktı... ‘Polis sırtını sıvazladı’ İstanbul Haber Servisi İstanbul Barosu Yönetim Kurulu üyesi Av. Hasan Kılıç, Taksim Gezi Parkı eylemlerinde önceki gün polisin müdahalesi sonucu 59 kişinin gözaltına alındığını ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde bekletildiğini söyledi. Kılıç, Talimhane ve Tophane civarında halka palaları ve sopaları ile saldıran kişilerle ilgili olarak ise “Görüntülerde polis adeta eli sopalı ve palalı kişilerin sırtını sıvazlıyor. Bu kişiler hakkında herhangi bir işlem yapılmıyor” değerlendirmesini yaptı. Kılıç, “Gözaltına alınanların sağlık kontrolleri yapıldı. Aralarında polis tarafından darp edilen kişiler de var” dedi. Eli sopalı ve palalı, halka saldıran kişilerle ilgili suç duyurusunda bulunmak için nöbetçi savcıya ulaşmaya çalıştıklarını ancak ulaşamadıklarını vurgulayan Kılıç şunları söyledi: “Darp edilen kişilerle ilgili avukatların başvuruları savcıya ulaşamadı. Görüntülerde polis adeta eli sopalı ve palalı kişilerin sırtını sıvazlıyor. İşlem yapılmıyor. Bu sorun Meclis’i ve hepimizi ilgilendiren bir sorun. Eli satırlı kişiler hakkında işlemlerin yapılması gerekiyor.” Barodan alınan bilgiye göre, Gezi Parkı eylemlerinde olay sırasında kaybolan 2 yaşındaki Kader’in hâlâ bulunamadığı, kaydedildi. AA YÖNETİCİSİ DE ‘O SALDIRGANI’ SAVUNDU: ‘Kızım o benim, hiçbir yere bırakmam’ İstanbul Haber Servisi Taksim Gezi Parkı eylemlerinde önceki gün İstiklal Caddesi’ndeki olaylarda gözaltına alınan Grup Abdal’ın solisti Burcu Serak’ın İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde tutulduğu belirtildi. İstiklal Caddesi’nde Gezi Parkı eylemleri sırasında Grup Abdal’ın solisti Burcu Serak önceki gece gözaltına alındı. Kızının gözaltına alınması sırasında direnen anne Fadime Serak, kızının serbet bırakılmasını istedi. Polisler, anne Serak’a kızının küfrettiği için gözaltına alındığını söyledi. “Kızım o benim hiçbir yere bırakmam” diyen anne, Taksim Meydanı’na dek polislerin arasında kızıyla birlikte yürüdü ve birlikte “Her yer Taksim, her yer direniş” diye slogan attı. İstanbul Haber Servisi Anadolu Ajansı’nın (AA) İstanbul bölge yöneticisi Mustafa Ekici’nin, pala ve satırlarla halka saldıran kişileri savunan tweet’ler atması tepkilere neden oldu. Ekici’nin Talimhane ve çevresinde yurttaşlara saldıran palalı saldırganların görüntüleri yayımlanmadan önce, “İçinde film yönetmeni ve artistlerin de olduğuna inandığım ‘halka saldıran palalı adamlar’ diye bir film oynuyor şu ara tweeterda :))” tweet’i attığı görüldü. Video görüntülerinin yayımlanmasından sonra ise Ekici “Palalı adamlar, göstericilerin çıldırttığı bir esnaf, parasını bile alamadan müşterileri kaçırıldı” diye yazdı. Ekici’nin “Türkiye’yi karıştırmak için yeniden harekete geçen Taksim Platformu militanları tutuklanmalı ve vatana ihanet cezasıyla yargılanmalıdır” yazan bir tweet’i retweet yapması da dikkat çekti. Göstericiler çıldırttı Fotoğraf: DHA