14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
C İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ORHAN ERİNÇ Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), İbrahim Yıl Ankara Temsilcisi: Utku Çakırözer Ahmet RaGenel Yayın Yönetmeni: İBRAHİM YILDIZ l Yazıiş l İstihbarat: Cengiz Yıldırım dız (Başkan Yardımcısı), Cüneyt Arcayürek, Ali Sir sim Sok. No: 14 Çankaya 06550 Ankara Tel: leri Müdürleri: Murat Ataş l Ayşe Yıldırım Başlangıç l Ekonomi: Hasan Eriş (0312) 4423050 Faks: (0312) 4423010 l İzmir l Dış Haberler: Özgür Ulusoy men, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Emre Kon Temsilcisi: Serdar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. l Aykut Küçükkaya (Yazıişleri Müdür Yrd.Sorumlu l Kültür: Celâl Üster gar, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. 2/3 Tel: (0232) 4411220, Faks: (0232) 4418745 Müdür) l Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara l Spor: Arif Kızılyalın Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 14 TEMMUZ 2013 [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt İstanbul Dağıtım: YAYSAT Doğan Medya Tesisleri Hoşdere 34850 Esenyurt İstanbul l Mali İşler: Bülent Yener l Satış: Tunca Çinkaya l Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden lGenel Müdür Yardımcısı: Nazende Körükçü Tel: (0212) 251 98 74 75 /251 98 81 82 Faks: (0212) 251 98 68 Rezervasyon: (0212) 343 72 74 Faks: 212 343 72 53 l Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İmsak: 3.41 Güneş: 5.37 Öğle: 13.17 İkindi: 17.13 Akşam: 20.45 Yatsı: 22.31 Devlet Dersinde Öldürülen Çocuklar İçin Ağıt… Anacığım, bilirim yüreğin yanar. Tarlada mısın, kardeşlerime yemek mi hazırlıyorsun ya da fotoğrafıma bakıp, başımı okşadığın günlerin haylaz oğlunu mu düşünüyorsun? O zaman acını dindirmek için bir su kenarına git ve bana seslen; ben su olup gelirim yanına, ellerin suyu okşar ve birlikte en güzel günlerin hayalini kurarız. Anacığım, su acını dindirir ve beni sana getirir… Bir su başına git anacığım. Kız kardeşlerim, nasıl da güzelsiniz, sakın ola ki hayata küsmeyin, onu öyle doyasıya yaşayın ki, çevreniz şenlik sesleriyle dolsun; şenlik bulaşıcıdır ve bir yeryüzü çocuğudur, onu çoğaltın. Boynunuzda sade bir madalyonda benim gülümseyen bir fotoğrafım olsun; bir gün âşık olduğunuzda, sevdiğinize bir sır verir gibi madalyondaki fotoğrafı gösterin ve birlikte benim için bir kadeh şarap için. Aşk ve hayat için. Babacığım, hep gizli gizli ağladın, seni gördüm. Adımı binlerce kez yineledin ve gözyaşların bir ipek sessizliğinde yol oldu. Ağabeylerim, arkadaşlarım, dostlarım sana emanet. Onlar nasihatı sevmezler, bilirsin ama senin bilgeliğin onların yolunu açar, acıya dayanmalarını sağlar ve yeniden hayatı sevmelerini kolaylaştırır. Onlardan bilgeliğini esirgeme, yüreklerine kin bulaşmasın yeniden türkülerini söyleyebilsinler. Ben her yerdeyim. Bunu bilmenizi isterim. Geçenlerde, uçsuz bucaksız bir vadide koyunlarını otlatan 13 yaşında bir çobana rastladım. Koyunları köpeğine emanet etmiş, ders çalışıyordu. Sonra defterinin bir sayfası açıldı, bir de baktım, benim fotoğrafım; sayfaya yapıştırmış, altında el yazısıyla yazılmış bir slogan: “Her yer Gezi!” Ona bir selam vermek isterdim ama ölüler selam veremezler, ben de yel olup usulca sırtını okşadım, gülümsedi. Yolum bu kez bir triko atölyesine düştü. Triko atölyesinde gencecik on kadın işçi çalışıyordu, birden ezan sesi atölyeyi doldurdu, o zaman kadınlardan biri kalktı, çantasından çerçevelenmiş bir fotoğraf çıkardı, fotoğraf Ali’nin cenazesinde çekilmiş ağlayan analarımızın fotoğrafıydı, hepsi fotoğrafın başında toplandı ve sessizce dua etmeye başladılar. Ben usulca oradan ayrıldım. Onları dualarıyla baş başa bıraktım. Birden canım öylesine bir türkü çağırıp semah yapmak istedi ki, anlatamam. Dualarınız için sağ olun. Dostlarım denizi ne kadar çok sevdiğimi bilirsiniz. Bu kez denizlere doğru yürüdüm. Bir sahil kasabasında, bir motor teknesinin yanında durdum. Teknenin arka yüzünde kocaman bir bez asılıydı, bezin üstündeki yazıları okumaya başladım ve kahkahalarla güldüm. Bezin üstünde şunlar yazılıydı: “Gezi eyleminde bulunanlara yüzde 50 indirim. Cop yiyenlere bedava. Çarşı Grubu’na bedava. Direnişte insanlara yardım eden doktorlara bedava.” Gidin çoluk çocuk teknelere binin ve her denize atlayışınızda adlarımızı haykırın, deniz onları çok uzaklara, hiç bilmediğimiz coğrafyalara götürür ve bir gün o çok uzaklardan sesler gelir ve hepsi de aynı sihirli sözcüğü haykırır: “Özgürlük!” Bir ofisteyim, şaşkınlık içinde etrafıma bakıyorum, ofisin duvarları Gezi sloganlarıyla dolu. Tek boş yer yok ve tam ortada Abdullah’ın, Ethem’in, Zeynep’in, Mehmet’in ve benim fotoğraflarım; altında bir yazı: “Gezi ölümlerini unutma!” Yurdumun bütün ofisleri Gezi olmuş, bilenler bilmeyenlere anlatsın! Anacığım gördün mü bak, ne kadar çok oğlun, ne kadar çok kızın olmuş. Dağlardan, ovalardan, denizlerden, dört bir tarafı kapalı ofislerden her gün sana selam söylüyorlar. Anacığım bir oğul yitirdin, bin oğlun, bin kızın oldu.. Anacığım bereket tanrıçası Kibele seni selamlıyor. Bereketin, oğulların ve kızların adına. Not: AKP’li vekil Zeyid Aslan, Meclis’teki kadın gazetecilere dolayısıyla hepimize burada yazamayacağım bir biçimde küfür etmiş ve bir dahaki Meclis’te kadın gazeteci sokmayacaklarını söylemiş. Doğrusu ben, Zeyid Aslan’ın bu tavrını hiç yadırgamadım. “Tayyip’in …..kıllarıyız” diyen seçmene çok uygun bir vekil olduğunu göstermiş bulunuyor. Anlaşılan hem AKP seçmeninin hem de seçtiklerinin genital bölgelerle bir sorunu var. Fikir neyse zikir odur. Gölde Sihirli Flüt l Avusturya’nın Bregenz kentinde başlayan gösteri sanatları şöleni Bregenz Festivali’nde Mozart’ın ünlü eseri ‘Sihirli Flüt’ sahne alacak. İngiliz David Pountney’in yönettiği opera, komik karakter kuş avcısı Papageno’nun serüvenlerini anlatıyor. Kostümlü provası önceki gün yapılan operanın ilk gösterimi 17 Temmuz’da. Festivalin en önemli özelliği gösterilerin Constance Gölü’nün üzerine kurulan dev yüzer sahnede sunulması. SON 5 YılDA AKRABA EVlİlİKlERİ DE ARTTı REUTERS ANKARA (AA) Türkiye’de başlık parası verilen evliliklerin oranı 2006’da yüzde 10.2 iken, 2011’de 15.3’e yükseldi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 1824 yaş arası gençlerin evliliklerinde yalnızca resmi nikâh kıyılan evliliklerin oranı 2006 yılında yüzde 8.2 iken, 2011 yılında yüzde 1.3’e geriledi. Akraba evliliği oranı da yüzde 21.2’den 25.8’e yükseldi. Türkiye’de eşle tanışma istatistikleri incelendiğinde eşler birbirleriyle en çok aile ve komşu çevresinde ta Başlık parası ‘baş belası’ nışıyor. Bu evliliklerin oranı toplamın yüzde 72.6’sını oluşturuyor. Okul ve iş çevresinde tanışarak evlenen eşlerin oranı ise yüzde 12.2 oldu. Eşlerin evlilik kararlarına bakıldığında da ailesinin onayını alarak kendi seçimi ile evlenenlerin oranı yüzde 49.4 olurken, ailesinin rızası dışında kendi seçtikleri kişilerle evlenenlerin oranı yüzde 4.9 oldu. Görücü usulüyle ve kendi kararıyla evlenenlerin oranı ise yüzde 36.2 olarak belirlendi. Önce aile onaylıyor Gülümse yeter yüzler görmenin ve meditasyonun beyin faaliyetini değiştirdiği ve daha iyimser yaptığı belirlendi. İngiltere’deki Essex Üniversitesi’nden Elaine Fox, 20 yıldır uykusuzluk çeken ve daha mutlu olmak isteyen TV sunucusu gazeteci Dr. Michael Mosley’i “yoğun tedaviye” aldı. Mosley’in beyninin sağ bölümünün 3 kat fazla aktif olduğu belirlenince 7 hafta boyunca her gün meditasyon yapması ve bilgisayarda gösterilen fotoğraflardaki gülen yüzleri mümkün olduğunca çabuk bulması istendi. BBC’nin belgesel olarak yayınladığı deneylerde Mosley, 7 hafta sonra daha mutlu oldu ve uyku düzenine kavuştu. l ANKARA (AA) Gülen Kilim mozaik Anneler her şeyin en iyisini bilir l ANKARA (AA) ABD’li bilim insanlarının araştırması, Heliconius türü kelebeklerin dişilerinin yumurtalarını en doğru bitkiye bırakmak için tat alıcı genlerini kullandığını gösteriyor. Sensilla adı verilen 80 tat alma organı sadece dişilerin ön ayaklarında var. Bazı bitkilerin kendilerini korumak için zehirli kimyasallar ürettiğini vurgulayan bilim insanları, dişi kelebeklerin en iyi bitkiyi seçerek neslin yok olmamasını sağlandığını vurguluyor. l AMASYA (AA) Merkeze bağlı Yavru köyü Küp Deresi bölgesinde kaçak kazı sonrası Amasya Müze Müdürlüğü’nce başlatılan kurtarma kazısında Roma döneminden kalma 2 bin yıllık olduğu düşünülen kilim motifli mozaikler bulundu. Yetkililer, mozaik üzerindeki motiflerin “eşi olmayan” eserlerden oluştuğunu belirtti. Kazının bilimsel danışmanlığını yürüten Yrd. Doç. Dr. Esra Keskin, “Motiflerde yer alan piramit üzerindeki göz şekilleri, gizemini koruyor. Bu şekillerin ve motiflerin araştırılıp anlamlarının ve burada ne olarak kullanıldığının tespit edilmesi gerekiyor” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle