Katalog

SAYFA CUMHURİYET 11 TEMMUZ 2013 PERŞEMBE 10 HABERLER Yargıtay’da Balyoz’a ‘kozmik oda’ Cumhuriyet’in kamuoyuna duyurduğu, 130 işçinin kurşundan zehirlendiği fabrikanın faaliyetleri durduruldu Yargıda güç mücadelesi Danıştay’da yaşanan başkanlık seçimi krizi, hükümet ile cemaat anlaşmazlığı olarak yorumlanıyor ALİCAN ULUDAĞ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 361 sanıklı Balyoz davasının temyiz duruşmasına hazırlanan Yargıtay’da kozmik oda oluşturuldu. Sadece tetkik hâkimlerinin güvenlik şifresi kullanarak girdiği, boş bir katta bulunan Balyoz davasının dosyalarının bulunduğu oda, 24 saat çift kamera sistemi ile izleniyor. Balyoz davasının temyiz duruşması 15 Temmuz günü başlayacak. O fabrika kapatıldı MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Cumhuriyet’in kamuoyuna duyurduğu Karabük’te 130 işçinin kurşundan zehirlendiği “Marzinc Marmara Geri Kazanım Fabrikası”nın faaliyetini durdurdu. Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesi’nde yapılan tahlillerde de işçilerde yüksek oranda kurşuna rastlandı. Ancak hastane yeni hastalar geleceği gerekçesiyle işçilerden bazılarını taburcu edeceğini bildirdi. “Vücutlarındaki kurşunun nasıl temizleneceğini” soran işçiler, çaresiz kaldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, demir çelik fabrikalarının bacasından çıkan atıkların geri dönüşümünü sağlayan Marzinc Marmara hakkında inceleme başlatan ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü ekiplerinin firmanın gerekli önlemleri almadığı sonucuna vardığını bildirdi. Yapılan ilk incelemelerde, firmanın 43 çalışanının, başta kurşun olmak üzere çeşitli ağır metallere maruz kaldığı belirlendi. Ayrıca hastaneye başvuran 37 işçide de kurşun metaline rastlandı. Yapılan incelemeler ve elde edilen bulgular sonucu firmanın faaliyetleri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından “süre kaydı olmaksızın” durduruldu. Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, “Konu çevre ve insan olunca kimsenin gözünün yaşına bakmayız” dedi. Hastanede 45 işçi bulunduğu, Karabük’ten tedavi için yeni işçilerin de gelmekte olduğu öğrenildi. Yaklaşık 1 haftadır Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesi’nde tedavi gören işçiler tahlil sonuçlarını da aldı. İşçilerden Sadık Yağlı’nın tahlil sonuçlarında 42.7 oranında kurşuna rastlandı. Cafer Kör isimli işçide 29.5, Hikmet Çağatay Yeğenoğlu’nda da 22.5 oranında kurşun çıktı. Diğer işçilerin birkaçı dışında tamamına yakınında da yüzde 10’un üzerinde oranlara rastlandı. İşçiler, Avrupa’da 0.5, Türkiye’de ise 10’un üzerinde kurşun oranının tedavi gerektirdiğine dikkat çekti. Ancak hastane bazı hastaları taburcu etme kararı adı. İşçilerden kanında 24.4 oranında kurşun çıkan 31 yaşındaki İsa Yücel hastanenin “yeni hastalar geliyor” diyerek kendisine çıkış verdiğini bildirdi. Tahlillerde kemik erimesine de rastlanıldığını dile getiren Yücel, “Doktor bu yaşta normal değil diyor. Kurşundan olabileceğini söylüyor” dedi. İşçilerden Ayhan Işık, fabrika hakkında dava açacaklarını ayrıca savcılığa da suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan kimsenin kendilerini aramadığını belirten Işık, kendisinin telefonla bakanlığı arayarak fabrikayı şikâyet ettiğini bildirdi. Işık, kendilerine fabrikanın 3 aylığına kapatıldığı, sonra yeniden açılacağının söylendiğini, ancak fabrikada birçok eksiklik bulunduğunu, düzeltilmesinin olanaklı olmadığını, mutlaka şehir dışına taşınması gerektiğini de belirtti. Artı 1’de büyük deprem ANKARA 15 Haziran’dan bu yana Danıştay’da yaşanan başkanlık seçimi krizi bir türlü aşılamadı. Bir kriz de HSYK ile Adalet Bakanlığı arasında Danıştay’a yapılacak üye atamalarında ortaya çıktı. İki kurum anlaşamadığı için Danıştay’a bir türlü yeni üye ataması yapılamadı. Yargı derneklerinin başkanları ise Danıştay’da yaşanan bu durumu hükümet ile cemaat arasında bir güç mücadelesi olarak nitelendirdi. Hüseyin Karakullukçu ’nun 15 Haziran’da yaş haddinden emekliye ayrılmasıyla boşalan Danıştay Başkanlığı için genel kurul iki kez toplanmış ancak aday çıkmadığından seçime geçmeden dağılmıştı. Danıştay yönetimi, aday çıkana kadar genel kurulu toplamama kararı almıştı. Danıştay Başkanvekilliği’ni yürüten Zerrin Güngör, başkanlık için önceki gün adaylık başvurusu yaptı. Seçimin 15 Temmuz Pazartesi günü yapılması planlanıyor. Yargı kulislerinde şu ana kadar başkanlık için aday çık mamasının, hükümet ile cemaat arasında anlaşma olmamasından kaynaklandığı konuşuluyor. İddiaya göre hükümet ile cemaat her iki tarafa yakın bir üyenin aday olması konusunda anlaşmaya vardı, ancak bu mutabakat sonradan bozuldu. Adaylığını açıklayan Zerrin Güngör’ü ise hükümetin desteklediği iddia ediliyor. Hatta Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, bir Danıştay üyesinin çocuğunun nikâh töreninde Güngör ile birlikte şahitlik yaptığı ve konuşmasında Güngör’ün başkanlığa yakışacağını söylediği ileri sürüldü. Yargı örgütlerinin temsilcileri ise yaşanan duruma tepkili. Yargıçlar Sendikası Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, yargı bağımsızlığı, yargıç güvencesi ve erkler ayrılığına yapılan müdahalelerin, 2010 yılındaki anayasa değişikliği ile anayasal zemine kavuştuğunu kaydetti. Böylece yaşanan sorunların darbe dönemlerini de aşarak en ileri düzeye ulaştığını belirten Eminağaoğlu, bugün Danıştay’da uzunca süre dir başkanlık için ilk kez aday çıkmama halinin yaşandığına dikkat çekti. YARSAV Başkanı Murat Arslan, başkanlık krizinin Danıştay tarihinde görülmediğini ifade etti. Bu durumun Danıştay’ın siyasete alet edilmesinin göstergesi olduğunu belirten Aslan, “Siyasetin yargı kurumunun ne hale getirdiği ortada. Böyle bir şey mümkün değil. Yargının en üst makamına aday çıkaramıyorlar. Ne kadar itibarsızlaştırdıklarının, yargı içi iktidar kavgasının ne hale geldiğini göstermektedir” diye konuştu. Demokrat Yargı Birliği Genel Sekreteri Kemal Şahin, Danıştay, HSYK ve Yargıtay’ın yönetim katmanının cemaatin elinde olduğunu kaydetti. Danıştay seçimlerinde aday çıkmamasını hükümet ile cemaat arasında güç atışması olarak değerlendiren Şahin, “Yargı ne yazık ki ikisinin mücadele alanı. Şu an cemaat yargıya hâkim. Bugün bir grubun elinde olan yargıya hükümet de ortak olmaya çalışıyor” dedi. Haber Merkezi Gazeteci ve televizyoncu Uğur Dündar, Haluk Şahin, Banu Güven ve Ece Temelkuran’ın aralarında bulunduğu birçok isim, kuruluşundan itibaren içinde yer aldıkları Artı 1 televizyon kanalından istifa etti. Dündar, “Evrensel mesleki etik ilkelerine uymayan yönetimle yollarımızı ayırdık” dedi. Banu Güven ve Ece Temelkuran da Twitter üzerinden yaptıkları açıklamada, kanalın tepe ismi Mustafa Hoş’un ayrılması üzerine bu kararı aldıklarını belirterek “Bu sahiplikle devam etmek mümkün değil. Buraya kadar” ifadelerini kullandı. ‘Mülakatlarda kaç çocuk elendi’ CHP’NİN İSTANBUL ADAYI PAVEY Mİ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Gazeteci Uğur Dündar, CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayının Genel Başkan Yardımcısı Şafak Pavey’in olacağını iddia etti. Dündar’ın bu açıklaması CHP kulislerini karıştırırken adı adaylık için geçen Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’in ilk tepkisi “Şafak kardeşimizdir, öyle bir talebi olursa neden olmasın?” oldu. Odatv’nin haberine göre Dündar, Pavey’in İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı olacağı iddiasında bulundu. CHP’de Pavey’in adaylığına ilk tepki ise Mustafa Sarıgül ile birlikte en güçlü aday olarak ismi için Gürsel Tekin’den geldi. Tekin, gazetecilerin sorusu üzerine “Şafak Pavey bizim kardeşimizdir. Öyle bir talep gelirse ya da kendisi böyle bir göreve aday olursa, neden olmasın. Ancak MYK toplantımızda gündeme gelmedi, konuşulmadı. Şafak hepimizin gönlündeki Şafak’tır” dedi. Tekin, gazetecilerin, “Pavey İstanbul’u alabilir mi?” sorusu üzerine de “Neden olmasın?” yanıtını vermekle yetindi Pavey iddiası CHP kulislerinde şok etkisi yarattı. MYK’deki performansı nedeniyle parti içinde eleştiri konusu olan Pavey’in aday gösterilmesi durumunda, parti içi dengelerin değişeceği yorumları yapıldı. Bazı milletvekilleri, Pavey’in Tekin’e son derece yakın bir isim olduğunu ve ona rağmen aday olmasının söz konusu olmayacağını beirterek “O nedenle Mustafa Sarıgül’ü engellemek için ismi ortaya atılmış olabilir” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Tokat Milletvekili Orhan Düzgün, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi verdi. Düzgün şu sorulara yanıt istedi: “Son beş yıl içerisinde yıllara göre Deniz ve Hava Kuvvetleri harp okulları ve astsubay meslek yüksekokulları mülakatlarına kaç kişi girmiştir ve ne kadarı elenmiştir? Geçtiğimiz son beş yıl içerisinde yıllara göre Deniz ve Hava Kuvvetleri harp okulları ve astsubay meslek yüksekokulları mülakatlarında elenen subay ve astsubay çocuklarının sayısı nedir?” Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, kendisi ve 16 belediye görevlisi hakkında “ihaleye fesat karıştırmak” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarıyla açılan davada savunma yaptı ‘Bu bir darbedir’ CAN HACIOĞLU İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Seferihisar İlçe Milli Eğitim Müdürü Erol Faik Birlik, AKP İlçe Başkanı Ümit Cingöz’ün baskılarına dayanamadığını belirterek savcılığa başvurdu. Birlik dilekçesinde, Cingöz’ün yakını olan bir öğretmene açılan soruşturmanın iptali için kendisini tehdit ettiğini vurguladı. AKP baskısı savcılığa taşındı Başkanlık çekilmeyecek ERDEM GÜL ANKARA TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in muhalefet liderlerinin ardından Başbakan Tayyip Erdoğan’la görüşmesinden çıkan yeni anayasa için çalışmaya devam kararı AKP’de bir süredir yaşanan strateji değişikliğinin yansımasından kaynaklandı. AKP, kendi anayasa taslağını getirme konusundaki aceleci tavrından vazgeçti. Çiçek’in, Erdoğan’dan daha tempolu çalışıp uzlaşılan maddeleri artırma koşuluyla yeni bir süre almasında bu gelişme etkili oldu. Çiçek ile Erdoğan arasında, muhalefetin “AKP’nin başkanlık sistemi önerisi komisyonu tıkıyor” şeklindeki eleştirilerinin gerçeği yansıtmadığı konusunda görüş birliği oluştu. Bu nedenle AKP, bu aşamada yeniden çalışmalar başlarken daha başlangıçta muhalefetten gelecek, “başkanlık önerisini çekin” çağrılarını kabul etmeyecek. Görüşmeye ilişkin AKP yöneticileri arasında yapılan değerlendirmelerde komisyonun en az eylül ayına kadar yeni bir süre kazandığı belirtiliyor ancak eylül bir son tarih olarak görülmüyor. Uzlaşma anayasası olanağı yakalanırsa 2013 sonuna kadar Meclis’ten geçirilmesine de AKP olumlu bakıyor. AKP, başkanlık sisteminde bu aşamada ısrarlı olacak ancak eskisi kadar “olmazsa olmaz” olarak görmeyecek. AKP’nin yine uzlaşma maddelerinin çoğalması durumunda başkanlık sistemi önerisini çekip çekmemeyi de yeniden değerlendireceği belirtiliyor. ESKİŞEHİR Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, kendisi ve 16 belediye görevlisi hakkında “ihaleye fesat karıştırmak” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarıyla açılan davada savunma yaptı. Büyükerşen, “45 yıllık temiz mazimde binlerce ihalede yer aldım. Hiçbirinde tek bir leke yoktur. Bu bir darbedir. Seçimle yapamadıklarını darbeyle yapmaya çalışıyorlar” dedi. Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ve tutuksuz yargılanan 16 belediye görevlisi, Turgut Kazan ve Fikret İlkiz’in de araların da bulunduğu onlarca avukat, CHP Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt, CHP Parti Meclisi üyesi Prof. Dr. Gaye Usluer, CHP İl Başkanı Erman Gölet, partililer, belediye çalışanları ile demokratik kitle örgütü temsilcileri katıldı. ‘Hiçbir ihalede lekem yok’ Büyükerşen ve belediye görevlileri adliye önünde alkışlarla karşılandı. AKP Eskişehir Milletvekili Salih Koca, AKP’li Büyükşehir Meclis üyesi ve AKP Tepebaşı İlçe Başkanı avukat Vahap Ata aracılığıyla müşteki sıfatıyla davaya katılma talebinde bulundu. Ancak mahkeme sanığın iddia edilen suçlardan doğrudan zarar görmediği gerekçesiyle bu talebi reddetti. Davanın 3. duruşmasında savunma yapan Büyükerşen, “45 yıllık temiz mazimde binlerce ihalede yer aldım. Havaalanı, yollar, oteller, hastaneler birçok projede imzam vardır. Hiçbirinde tek bir leke yoktur. Şimdi siyaseten kamu zararı iddia edilerek karşınıza getirildim. Yaşananlar nedeniyle belediyenin çarkı durmuştur. Çalışanlarımız ürkmüştür. Genel sekreterimiz bu strese dayanamayarak kalp krizi geçirmiştir. İşler bizi bekliyor. Duruşmalara katılmamamızı talep ediyorum” dedi. Duruşma 19 Eylül’e ertelenirken, adliye çıkışında konuşan Büyükerşen, “Bu bir darbedir. Seçimle yapamadıklarını darbeyle yapmaya çalışıyorlar” dedi. 27 Mayıs’a inceleme 1960 tarihinde gerçekleştirilen askeri müdahale sonrasında idam edilen dönemin Maliye Bakanı Hasan Polatkan’ın yeğeni Hasan Serdar Bilir, sorumluların cezalandırılması için suç duyurusunda bulundu. Dilekçeyi işleme koyarak soruşturma numarası veren başsavcılık, konuyla ilgili bir savcı görevlendirdi. Suç duyurusu dilekçesinde, 27 Mayıs darbesinin hayatta olan sorumlularının belirlenerek, darbe ve işkence suçlarından cezalandırılması, ayrıca darbecilerin mal varlıklarındaki artışın incelenmesi talep edildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 27 Mayıs ‘48 maddeyi hemen geçirelim’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in, muhalefetin ardından Başbakan Tayyip Erdoğan’la tamamladığı liderler turundan “yeni anayasa için çalışmaya devam” kararı çıktı. Başbakan Erdoğan, Uzlaşma Komisyonu’nun üzerinde uzlaştığı 48 maddeyi Meclis’ten hemen geçirmeyi önerdi. Çiçek, Başbakan Erdoğan’la Başbakanlık Konutu’nda yaptığı görüşmenin ardından liderler turunun sonuçlarını Meclis’teki basın toplantısıyla açıkladı. Bugüne kadarki temponun yeni bir anayasa yapımı için yeterli olmadığını, daha yoğun bir çalışmanın zorunlu olduğunu belirten Çiçek, 4 partinin 48 madde üzerinde anlaşmasının önemli olduğunu belirterek yeni bir anayasa yapılacaksa şerhler başta olmak üzere anlaşılamayan konuların yoğun bir çalışmaya tabi tutulması gerektiğini ifade etti. Çiçek, “Bu saatten itibaren daha yoğun bir çalışmayla milletin ümidini boşa çıkarmamamız gerekir. O nedenle yarın (bugün) 13.30’dan itibaren komisyonu tekrar toplantıya çağırıyorum. Meclis tatile girecek ama bana göre komisyonun tatil yapması söz konusu olamaz” diye konuştu. Emekli MemurSen’in düzenlediği iftar programına katılan Başbakan Erdoğan ise yeni anayasa sürecine ilişkin 48 madde üzerinde anlaşıldığını belirterek, başkanlık sistemin dışında bu 48 maddeyi Meclis’ten geçirebileceklerini söyledi. Erdoğan, “Haftada 5 gün yoğun bir çalışma yapalım. Nasıl Meclis gece yarısına kadar devam ediyorsa siz de en az 1015 saat çalışın. Bakalım ne olacak. Hadi atalım bu adımı. 48 tane mutabık kalınan madde var. 48’i gelin hemen Meclis’ten geçirelim. Olağanüstü olarak Meclisi toplayalım. Bu 48 maddeyi Meclis’ten 1 hafta içerisinden çıkarırız. Çok açık net illa bunun için de 4 siyasi partinin gelmesine gerek yok. 4’ü mutabık kaldığı için söylüyorum” dedi. l Başbakan Erdoğan’dan anayasa çıkışı BALBAY: HALK ADALET ARIYOR İstanbul Haber Servisi İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) yönetim kurulundan oluşan heyet, Silivri’de tutuklu bulunan gazetecileri ziyaret etti. Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Genel Başkanı ve İGC Başkanı Atilla Sertel, İGC Başkan Yardımcısı Misket Dikmen, İGC Saymanı Nezih Bilger ve İGC Yönetim Kurulu üyesi Kenan Çimen Silivri Cezaevi’nde Ergenekon davasından tutuklu bulunan CHP İzmir Milletvekili ve gazetemiz yazarı Mustafa Balbay, gazeteci Tuncay Özkan, eski Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım, Aydınlık gazetesi yazarı Hikmet Çiçek, Ulusal Kanal Genel Yayın Müdürü Turhan Özlü ile CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal ile görüştü. Atilla Sertel görüştüğü isimlerin, Türkiye’de adaletin aranması açısından Gezi olaylarından çok gurur duyduklarını söyledi. Sertel, Balbay’ın 5 Ağustos’taki karar duruşmasına önem verdiğini belirterek, Balbay’ın, ülkenin her tarafından Silivri duruşmasına katılım beklediğini aktardı. Sertel, Balbay’ın, “Hukukun halkla aranacağını söylemiştim. Bu hayal gibiydi. Fakat şimdi halk adalet arıyor” dediğini belirtti. Tuncay Özkan’ın “Hangi cezayı verirlerse versinler o cezanın altyapısı yok. Suç yok ki ceza olsun” ifadelerini kullandığını kaydeden Sertel, Haberal’ın da “Yapılmayan darbeyle, hem dünya hem Türkiye kandırılıyor. Anayasa Mahkemesi’nin alacağı kararla hemen tahliyelerin başlaması gerekiyor” dediğini kaydetti. 8 aylık asker intihar etti AYDIN (Cumhuriyet) Söke Garnizon Komutanlığı’nda vatani görevini yapan piyade er R.Y kendini ağaca asarak intihar etti. R.Y’nin Kayseri’de yaşayan ailesine bıraktığı notta, kendisini affetmelerini istediği öğrenildi. 2 kişiye 270 biner TL ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Şans Topu’nun bu haftaki çekilişinde kazanan numaralar “1, 19, 22, 23, 31 ve +2” olarak belirlenirken, 5 +1 bilen 2 kişi 270 bin 618 TL kazandı.