15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 HAZİRAN 2013 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Türkiye’nin dört bir yanındaki Gezi eylemcilerine yönelik şiddete her kesimden tepki var 9 NEW YORK TIMES’TAN ERDOĞAN’A YANIT: Polis de isyan ediyor AFP’DE ‘CHAPULLING’ TANIMI MELTEM YILMAZ Haklar hiçe sayılamaz Dış Haberler Servisi Türkiye’deki Gezi direnişi için bütün dünya dün de dayanışma eylemlerine sahne olurken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, New York Times’ta yayımlanan tam sayfalık ilana verdiği tepkiye gazete yönetiminden yanıt geldi. New York Times’ın Kurumsal İlişkiler Direktör Yardımcısı Eileen M. Murphy, Hürriyet’e gönderdiği açıklamada “Gazetemizin ilan ve editoryal bölümleri operasyonel anlamda birbirinden tamamen ayrıdır. NYT sivil toplum örgütlerinin ilanlarını, pek çok konudaki görüşlerini aktarmak isteyen sivil toplum örgütlerinin ilanlarını kabul etmektedir. Biz bu tür ilanları yayımlarız çünkü ABD Anayasası’ndaki haber verme ve görüş bildirme hakkı kadar halkın düşüncelerini duyurma hakkına inanmaktayız.” Başbakan Erdoğan, “Yabancı medyadan Türkiye’de yaşananları ideolojik yaklaşımlarla ele almamalarını ve sipariş üzerine ilan almamalarını da kendilerine hatırlatırım. Parayı basmak suretiyle ilan verenlerin de kaynaklarını da biliyoruz” demişti. New York Times’ta yayımlanan “Türkiye’de neler oluyor?” başlıklı ilanda AKP hükümetinin ülkedeki temel hak ve özgürlükleri hiçe saydığı belirtilmiş ve eylemlerle ilgili olarak “Bizi bir araya getiren Türkiye’nin geleceği için duyulan kaygıdır” ifadesine yer verilmişti. Fransız haber ajansı AFP, Başbakan’ın göstericileri aşağılamak için kullandığı çapulcu kelimesini göstericilerin nasıl benimsediğini ve sosyal medyada takma isim olarak nasıl hızla yayıldığını okurlarına duyurdu. Protestocuların eylemde “Çapulcular geliyor” diye bağırdığını yazan ajans, İngilizce konuşanlar için sosyal medyada “chapulling” diye uyarlanan kelimenin artık “haklar için mücadele”yle eşanlamlı kullanıldığını belirtti. Kelimenin Wikipedia’ya da girdiğini kaydeden ajans, Cem Boyner’in “Ne sağcıyım, ne solcu, çapulcuyum çapulcu” sloganlı fotoğrafından söz etti. Hak için mücadele etmek Obsesyon ve Aşil’in topuğu New York Times gazetesinde yer alan bir yorumda, modern İstanbul’un canlı kalbi olarak nitelenen Taksim’in, Erdoğan’ın obsesyonu, aynı zamanda belki de Başbakan için Aşil’in topuğuna dönüştüğü değerlendirmesi yapıldı. İngiltere’nin Türkiye’ye binlerce sterlin değerinde biber gazı sattığı ortaya çıkarken Times gazetesi, dünkü sayısında İngiltere hükümetinin Türkiye’ye gözyaşartıcı gaz satışını yasaklaması için çağrıların artmakta olduğunu duyurdu. İngiltere biber gazı satmasın Polisin giderek artan orantısız güç kullanımı, Türkiye’nin dört bir yanındaki Gezi Parkı eylemlerinde de kendini gösterdi. Zaten toplumun farklı kesimlerinden eylemlere verilen desteğin nedenlerinden biri de “polis terörü”. Ancak polis de yaşananlardan şikâyetçi. Dile getirdikleri en büyük rahatsızlık, “halkın polisi” olmaktan uzaklaşarak, “Tayyip Erdoğan’ın polisi” şeklinde algılanıyor olmak. Bir polis memuru, Gezi Parkı eylemleri yaşandığı sırada gittiği hastanede, doktorun odasından kovulduğunu anlatıyor, bir diğeri de polis düşmanı bir nesil yetişmesinden duyduğu üzüntüyü dile getiriyor. Ve onların da yaşananlara tepkisi büyüyor; kullanıldıkları, kurban edildikleri kanısındalar. Ali Özaydın, Gezi Parkı eylemleri sırasında yaşananları kendi açısından şöyle anlatıyor: “Polis arkadaşlarımız hiç uyumadan göreve gitmiş. 24 saat boyunca gösterilerle uğraşmış. 24 saati geçince de olaylar çıktı. Bir arkadaşım, ertesi gün yatağında uyandığında ‘Ben evime nasıl geldiğimi hatırlamıyorum’ diyor. Ve kendi timini bir bayanı tekmelerken televizyondan izliyor. Ben bunu nasıl yaptım diye düşünüyor. Çünkü insanüstü çalıştırıldıklarından dolayı beyin kendini kilitliyor.” Özaydın, Tayyip Erdoğan’ın polisi değiliz diyor: “Olumsuz durumlar çıkınca da polis orantısız güç kullandı şeklinde suçlamaya giriliyor. Bugün de bunu yaşıyoruz. Polis her zaman kurban verilir, diyet polis üzerinde ödenir. Bugün bize Tayyip Erdoğan’ın çocukları diyorlar. Biz kimsenin çocuğu, uşağı değiliz. Artık polis de patlama noktasına geldi.” Bir başka isim, Hanifi Çalışgan ise “kendi hakkını aramayı bilmeyen polisin, hak arama mücadelesindeki insanları anlayamayacağını” söylüyor. “Gezi Parkı olaylarında polis 90 saat boyunca uykusuz H anifi Çalışgan, “Polis memuru kendine verilen emrin yanlış olduğuna kendi başına karar verebilmeli. Ancak şu an o yetimiz elimizden alınmış durumda. Bugün ‘ben müdahale etmiyorum, gaz atmıyorum bu emir kanunsuz’ derseniz tek taraflı bir yetkiyle, delil bile göstermeden anında üstünüz çizilir” diyor. ‘İtaat kültürü sorgulanmalı’ kaldı, banklarda yattı, duş alamadı, ailesiyle ve birbiriyle iletişim kuramadı.” Polisin kendisine verilen emri sorgulaması gerektiğine dikkat çeken Çalışgan, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bu olaylarda da gördük ki bazı meslektaşlarımız yine aşırıya kaçtı. Bu kişilerin yeterli cezayı almaması yanlış. Çünkü onlara göz yumulmaması, daha sonra yaşanacak kötü olayların önüne geçecek. Diğer yandan yönetici konumundaki insanın verdiği ‘Ne gerekiyorsa yapın’ şeklindeki emirler de sorgulanmalı, itaat kültürünün ortadan kalkması lazım. Polis memuru kendine verilen emrin yanlış olduğuna kendi başına karar verebilmeli. Ancak şu an o yetimiz elimizden alınmış durumda. “Gezi Parkı olaylarında da emri verenlerle ilgili hiçbir söylem, suçlama olmadı, hiçbir soruşturmaya da konu olmadı.” Yıllar sonra “Gezi Parkı eylemleri” denildiğinde aklına nasıl bir manzaranın geleceğini sorduğumuzda ise şu yanıtı veriyor: “Ağaçların altında kitap okuyan, sohbet eden, hakkını aradığı için orada olan da, camları indiren de gelecek aklıma. Tabii keşke olaylar bu noktalarda yaşanmasaydı, meslektaşlarımızı uyarmayı çok istedik ama yeterli olmadı.” Çalışgan, çevik kuvvet polislerinin ise yeni mezunlardan oluştuğunu belirterek sözlerini şöyle noktalıyor: “Türkiye’de şu an 13 günde bir polis intihar ediyor. Son 10 yılda 100 şehidimiz varken 600 intihar yaşandı. İntihar edenlerin yüzde 99’u kafasına sıkıyor. Öte yandan Hanifi Çalışgan ve Ali Özaydın, 12 Kasım 2012’de kurulan EmniyetSen’e üyelikleri nedeniyle hakkında soruşturma başlatıldığını, haksız sürgünlere maruz kaldıklarını, kimi memurların meslekten ihraç edildiğini söylüyor. Polis baskı altında Dayanışma gösterileri Gezi Parkı protestolarının 12. gününde, Avrupa ve ABD’nin yanı sıra bazı Afrika, Güney Amerika ve Asya şehirlerinde de dayanışma gösterileri düzenlendi. Dünya çapında dayanışma gösterileri düzenleyenler etkinlik duyurularını 15 ayrı dilde sayfası bulunan internet sitesi http://geziglobal.tk adresinden yapıyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle