18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 MAYIS 2013 PAZAR CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, bugüne kadar kültürden çok dış politika ve turizmle ilgilendi u Sanat ve kültür çevrelerinde ‘hayalet bakan’ olarak nitelenen Bakan Çelik’in röportajları ve demeçlerinde kültürden çok dış politika değerlendirmeleri yapması dikkati çekiyor. Bakanlığa bağlı birimlerin başındaki isimler, görüşmek için özel kalemde saatlerce beklemelerine karşın Çelik’le görüşemiyorlar. 17 PEN AMERİKA MERKEZİ GALASINDA u Berktay, hapishaneden ilettiği mesajda, bazı hapishanelerin zihinlerdeki duvarlardan oluştuğunu belirterek ‘Bu değerli ödül yalnız olmadığımı, yalnız olmadığımızı gösterdi’ dedi. Ayşe Berktay’a Yazma Özgürlüğü Ödülü Bakan nereye bakıyor? u Ankara’nın en eski ve tek müzik festivali olarak bilinen Uluslararası Ankara Müzik Festivali’nin açılışına katılmayan Bakan Çelik’in, 15. Devlet TiyatrolarıSabancı Uluslararası Tiyatro Festivali’nin Adana’daki açılışına da katılmaması ve gönderdiği mesajda memleketi Adana’yı “muhabbetle selamlamakla” yetinmesi, konuklar arasında burukluk yarattığı gibi tiyatro sanatçılarınca da tepkiyle karşılandı. yerine Ali Şahin’i, Güzel Sanatlar Genel Müdürü Erol Erdinç’in yerine Murat Salim Tokaç’ı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Murat Süslü’nün yerine Abdullah Kocapınar’ı, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Onur Bilge Kula’nın yerine Erkin Yılmaz’ı getirmişti. Bakanlıktaki görevden almalar da bugüne değin turizm alanından çok kültür alanında şekillendi. Kültür Servisi PEN Amerika Merkezi’nin New York’taki Tarih Müzesi’nde yapılan galasında, PEN Barbara Goldsmith Yazma Özgürlüğü Ödülü, yazar, çevirmen ve Irak Dünya Mahkemesi kurucularından Ayşe Berktay’a verildi. Ünlü Amerikalı yazar Philip Roth ise Yaşam Boyu Başarı Ödülü’ne değer görüldü. Gecede Ayşe Berktay’la ilgili olarak Barbara Goldsmith, PEN Amerika Başkanı Peter Godwin, Prof. Dr. Büşra Ersanlı, PEN Amerika üyesi Larry Siems ve PEN Türkiye Merkezi Uluslararası Sekreteri Zeynep Oral’ın değerlendirmelerinin olduğu bir video sunuldu. Ayşe Berktay’ın, hapishaneden kardeşi Ali Berktay aracılığıyla ilettiği mesajı Barbara Goldsmith’in daveti üzerine PEN Türkiye Merkezi Başkanı Tarık Günersel okudu. Berktay, ödülü kabul mesajında, terörle bağlantılı suçlamaların asılsız olduğunu, binlerce BDP üyesi gibi kendisinin de görüşleri nedeniyle tutuklu olduğunu belirterek şöyle diyordu: “Bazı hapishaneler zihinlerdeki duvarlardan oluşur. Özgürlük için mücadele gerekir. Bu değerli ödül yalnız olmadığımı, yalnız olmadığımızı göstererek demokrasi ve insan hakları mücadelesinde bize güç vermiştir. PEN Amerika Merkezi Başkanı Peter Godwin ile PEN Barbara Goldsmith Jürisi’ne çok teşekkür ederim. Arundhati Roy’un belirttiği gibi, bazı ülkelerde terörle mücadele kanunu muhalefete karşı bir tür antibiyotik gibi kullanılıyor.” CEREN ÇIPLAK / SELDA GÜNEYSU Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in gündeminde ‘kültür yok!’ Nadiren kültür sanat etkinliklerine katılan, bu nedenle kültür sanat çevresinde “hayalet bakan” olarak tanımlanan Çelik’in, röportajlarında ve demeçlerinde de kültürden daha çok dış politika üzerine değerlendirmeler yapması dikkat çekiyor. Bakan Çelik’in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın görevlendirdiği işleri yaptığı, bu nedenle bakanlıkla ilgilenemediğini çevresine anlattığı belirtiliyor. Edinilen bilgiye göre, bakanlığa bağlı genel müdürlük birimlerinin başındaki isimler Bakan Çelik’le görüşmek için özel kalemde saatlerce beklemelerine karşın bakanla görüşemiyorlar. Çelik’in de bürokratlarıyla çok sık bir araya gelip görüşmediği söyleniyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı bir “sıçrama tahtası” olarak gördüğü ifade edilen Bakan Çelik’in bakanlıkta “korku rüzgârı” yarattığı, bu nedenle yetkililerin bir haberle ilgili olsa bile bakanlık dışına bilgi vermeyerek konuşmadığı ileri sürülüyor. Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’dan 25 Ocak’ta görevi devralan Ömer Çelik, henüz devir teslim töreninde yaptığı açıklamalarıyla kültür ve sanattan çok dış politika ve siyasi gündemle iç içe olacağının sinyallerini vermişti. Basın yayın mensupları, devir teslim töreninde, Çelik’in kültür sanatla ilgili konuşma yapmasını beklerken Çelik, daha ilk gün, Günay’ı Bosna Savaşı sırasında verdiği mücadeleyle tanıdığını, kendisinin o tarihlerde genç biri olduğunu, ancak Günay’ın Müslümanların onurunu korumak için çok çalıştığını dile getirmişti. Devir teslim töreninde kültür ve sanata ilişkin tek konuşma da Çelik’in Günay’a sunduğu çiçeğe atfen yaptığı, “Benim size sunduğum çiçek daha kültürel ve daha turistik” esprisi olmuştu. Çelik daha sonra bakanlıkta ilk olarak üst düzey tüm bürokratların istifasını istemiş ve böylece Günay’ın kadrosunda önemli ölçüde değişiklikler yapmıştı. Bu kapsamda, bakanlık müsteşar yardımcısı Şenay Başer’in görüşemiyor! Genel müdürler ‘Kültür’deki bürokratlar gitti TEB ANKARA TEMSİLCİLİĞİ ÖDÜLLERİ Yılın oyunu ‘Cesaret Ana’ Yakın bir geçmişte Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü görevinden alınan Prof. Erol Erdinç de gazetemize yaptığı açıklamada, bakanlıkta görevden aldığı “Çelik’le görüşmek için bakanlıktan pek çok kez rancraatlar isimlerin turizm alanından çok devu talep ettiğini, yeni baturizme kültür alanından olması da kanla yeni projeler üzerine Bakanlığı devraldıkdikkatleri çekiyor. Bakan, konuşmak istediğini, ancak tan sonra ziyaret ettikendisiyle bakanlık koridortiyatro sanatçılarının ği memleketi Adana’da, larında dahi bir kez bile karşı görüşme taleplerini de Adanalılara “Adana’yı cakarşıya gelmediklerini” ifade etzibe merkezi yapacağız” reddediyor. mişti. Aynı durumu görevden alınan sözleriyle seslenen Çelik’in bu Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Mükapsamdaki ilk faaliyeti ise yine dürü Murat Süslü’nün de bakanlıkta yakın Günay döneminde çıkarılan, ancak rölanarkadaşlarına ilettiği öğrenildi. tiye alınan Turizm Teşvik Yasası’nı uyguÖte yandan Devlet Tiyatroları (DT) Genel lamaya koymak oldu. Bu kapsamda 50’nin Müdürü Lemi Bilgin’in de tiyatronun faaliyetlerini anlatmak üzere bakanlıktan bir üzerinde Hazine arazisi ve ormanlık araçok kez randevu talebinde bulunduğu, bu zi turizm yatırımcıları için ihaleye açıldı. nun sonucunda Çelik’le yalnız bir kez göiyatroculara ‘randevu yok’ rüşme yapabildiği ve bu görüşmenin de çok Çelik, Başbakan Erdoğan’ın “Devletin tikısa sürdüğü kaydedildi. Devlet Opera ve yatrosu olmaz” açıklamasının ardından baBalesi Genel Müdürü Rengim Gökmen’inse kuruma kadrolu sanatçı alımı yapılabil kanlıkça başlatılan ve tüm sanat kurumlarımesi için Günay döneminde açılan sınav so nın yapısal değişikliğini öngören yasa çanuçlarını yeni bakana onaylatabilmek için lışmaları hakkında bilgi almak için randevu talep eden tiyatro sanatçılarının bu taleplegünlerce beklediği öğrenildi. Bakan Çelik’in bugüne değin kültür ala rini de bugüne değin reddetti. Devlet Tiyatnında en bilinen icraatı da sadece Günay dö roları Sanatçıları Derneği (DETİS) Başka neminde yurda iadesi için görüşmelere başlanan, 2005 yılınu Eski bakan da Uşak Müzesi’nden sahErtuğrul Günay’ın tesiyle değiştirilerek çalınan Kanatlı Denizatı kadrosunda önemli ölçüde Broşu’nun yurda getideğişiklik yapan Çelik’in, rilmesinde oldu. İ nı Erdinç Doğan, “Bakanlıktan kerelerce tiyatro sanatçıları olarak görüşme talebinde bulunduk. Hatta bizim bu talebimiz basına da yansıdı. Ancak her nedense bakan bugüne değin bizimle bir kere dahi görüşmedi” açıklamasında bulundu. Çelik’in geçen haftalarda sadece sinema sektörü temsilcileriyle bir araya geldiği, ancak bu görüşmenin de çok kısa sürdüğü kaydedildi. Çelik ayrıca çok eleştirilmesine karşın Akün ve Şinasi sahnelerinin satışına ilişkin bir açıklamada da bulunmadı. Çelik, ayrıca SevdaCenap And Müzik Vakfı’nca düzenlenen ve “Ankara’nın en eski tek müzik festivali olarak da bilinen” 30. Uluslararası Ankara Müzik Festivali ve DT Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen Küçük Hanımlar, Küçük Beyler Uluslararası Çocuk Tiyatroları Festivali ile 15. Devlet TiyatrolarıSabancı Uluslararası Tiyatro Festivali açılışlarına da katılmadı. Çelik’in Adana’daki tiyatro festivalinin açılış törenine katılamaması ve gönderdiği mesajda memleketi Adana’yı “muhabbetle selamlamakla” yetinmesi, konuklar arasında burukluk yaratmış, tiyatro sanatçıları arasında da tepki çekmişti. Bakan Çelik, Uluslararası Ankara Film Festivali’nin açılışına da Müsteşar Yardımcısı Faruk Şahin aracılığıyla “ileti” göndermekle yetinmişti. Festival açılışlarına katılmadı T Kültür Servisi Tiyatro Eleştirmenleri Birliği (TEB) Ankara Temsilciliği’nin tiyatro ödüllerinin sahipleri belli oldu. Gülşen Karakadıoğlu başkanlığındaki Ankara Temsilciliği, Yılın Oyunu Ödülü’ne Ankara Devlet Tiyatrosu yapımı, Bertolt Brecht’in yazdığı, Ayşe Emel Mesci’nin yönettiği “Cesaret Ana ve Çocukları”nı değer gördü. Yılın Kadın Oyuncusu Ödülü, Ankara Devlet Tiyatrosu yapımı “33 Varyasyon” oyunundaki rolüyle İpek Çeken ile yine Ankara Devlet Tiyatrosu’nun “Dolores Claiborn” oyunundaki rolüyle Fulya Koçak arasında paylaştırıldı. Yılın Erkek Oyuncusu Ödülü’ne Ankara Devlet Tiyatrosu yapımı “Cyrano de Bergerac” oyunundaki rolüyle Durukan Ordu değer görüldü. Bu yılki Onur Ödülü Ülker Köksal’a verilirken Eskişehir Belediyesi Şehir Tiyatroları da Özel Ödül aldı. Bir rock albümü “uuuahhhhh” narasıyla başlıyorsa iyidir. Bu ilk mesaj; albümün enerjisi, coşkusu, neşesi, nefreti, öfkesi, derdi, söyleyecek bir çift sözü var demektir. Kendilerine Deden adını takan İstanbullu grunge, alternatif rock, punk, garaj dörtlüsünün, kendi isimlerini taşıyan 10 şarkılık ilk albümü girişteki tarife cuk oturuyor. Şarkı isimleri de teyit ediyor bunu zaten; bakar mısınız şu çılgın listeye? “Güneye Falan Git”, “Yürü Gagarin”, “Zıvanadan Çıktım”, “Ben Maç İzlerken”, “Şişeyi Uzat”… Özellikle şarkı sözlerine bakacak olursanız, bu topluluk hafiften kafayı çizmiş, tatlı kaçık tiplerden oluşuyor sanırsınız. Deden (biri hariç) şarkı sözlerinin altında daha önce Opal topluluğundan tanıdığımız vokalist Akın Çalap imzası var. Bir parça basçı Levent Okur tarafından yazılmış, gitarlarda Burçak Daldal, davulda Hakan Ertaşoğlu var. Müziklerse topluluğun ortak ürünü. Şarkılar orta sınıfa mensup gençlerin ruhsal daralmışlığını dile getiriyor; kısırdöngülerden sıkılanların bazen tatlı, bazen sert bir şekilde dışavurumu; ekseriya da matrak. Dalga geçen sözlerin içinde çekilen acılardan damıtılmış gerçeküstücü espriler de yok değil. Mis gibi rock ruhu var bu albümün içinde. [email protected] Deden “Deden” (Favela Records) Herhalde bu yılın en çok konuşulan gruplarından birisi Savages. Ama konuşulmasının nedeni, ne bir magazin olayı ne de reklam; çıkış albümleri “Silence Yourself”, tahminlerin ötesinde iyi. 2011’de Londra’da kurulan postpunk grubu, dört kadın üyeden oluşuyor. Temel meseleleri, bireyin toplumun dayattığı kurallara, manipülasyonlara karşı çıkıp yaratıcı anlamda ve cinsel hayatta özgürleşmesi. Direniş ve postpunk sounduyla çok iyi uyum sağlayan bir öfke var müziklerinde. Onları ilk kez dinleyenlerin aklına hemen Siouxsie and the Banshees, Joy Division ya da Jesus and Mary Chain gelmesi de tesadüf değil. Savages, zaten 70’lerin sonu ve 80’lerin başında egemen olan postpunk soundundan esinlendiğini yadsımıyor; müziklerinde adeta bir döngü yaratırcasına insanı içine çeken gitarlar ve güçlü davul soundu çok belirgin. Buna ek olarak, vokalist Jehnny Beth’in yazdığı vurucu sözlerle buluşan kararlı sesi de devreye girince, baskıyı defetmeye aday olan o karanlığın pençesine gönüllü atlıyorsunuz. Manifestolarında dedikleri gibi belki daha önce hiç duyulmayan bir şey değil yaptıkları müzik, ama nicedir içimize gömdüğümüz bir ateşi öyle bir yaktılar ki ortalığı alevler sardı. Yılın en güzel albümlerinden birisi kuşkusuz. www.zulalkalkandelen.com Savages Silence Yourself (Pop Noire)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle