22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 4 MAYIS 2013 CUMARTESİ 18 SPOR F.BAHÇE BAŞKANI MAÇ BİTİMİNDE FUTBOLCULARINI TEKER TEKER KUTLADI VE MORAL KONUŞMASI YAPTI ‘Silin gözyaşlarınızı’ ARİF KIZILYALIN LİZBON Maç henüz bitmiş, Benficalılar sahada sevinç kulesi oluşturmaya başlamışlardı. Bu arada tribünlere ‘AMSTERDAM’ pankartı açıyordu Lizbonlu taraftarlar. Volkan saha ortasında kalmış, Sow kulübeye çökmüş, İstanbul’dan, New York’tan, Barcelona’dan gelen binlerce Fenerbahçeli, binlerce Türk yaşlı gözlerle sahaya bakıyordu. Çok değil 23 dakika önce soldan yapılan ortaya Egemen o bildik kafa vuruşunu yapsa, belki Fenerbahçe tribünlerinin merdiven altında duran, ‘Geliyoruz Amsterdam’a’ pankartı aydınlatacaktı Luz Stadı’nı... Ama olmamıştı. Fenerbahçe, UEFA Ligi’nin olası şampiyonundan (Büyük olasılıkla Chelsea) sadece bir 90 dakika eksik oynayarak noktalamıştı Avrupa macerasını. Bir anlamda Türk futbolunun son 10 yıldaki en büyük başarısına imza atmıştı Sarı Lacivertliler. Hem de büyük bir emek sarf ederek, kan, ter, göz aşı dökerek. En son örnek Gökhan Gönül’dü. Skor 21’ken ve Fenerbahçe bu sonuçla finale çıkacakken, kalesinde oluşabilecek bir tehlikeyi uzaklaştırma adına krampona ‘yüzünü’ uzatmış, beyin sarsıntısı geçirip hastanelik olmuştu... Özveriyse, özveriydi. Adamlıksa, adamlık... Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım da, maç bittiğinde bu bakış açısından düşündü sanırım. Üzgün üzgün sahaya baktıktan sonra toparlandı ve soyunma odasına indi. Ve “Hepinizi alnınızdan öpüyorum. Siz tüm Türkiye’nin gerçek UEFA finalistisiniz. Sadece bir maç eksik oynayacağız bu yıl Avrupa’da şampiyondan, ama bu şartlarda verdiğiniz mücadele adına, Fenerbahçe adına, Türkiye adına sizlere teşekkür ederim. Bu iş burada bitmedi, seneye Şampiyonlar Ligi’nde böyle oynarsak finali de görürüz” dedi. Daha da fazla bir şey söyleyemedi. Cezalı Mehmet Topal’ın omzuna elini attı, Volkan’ı teselli etti. Aykut Hoca ile kucaklaştı. Bir şey diyemedi Kocaman’a, Aykut Hoca da Başkan’a söyleyecek söz bulamadı. Çünkü sözün bittiği yerdi. O sırada da sürekli Gökhan Gönül’le ilgili bilgi aldı, Gökhan’ın eşini telefonla aratıp, “Eşin iyi, merak etme” mesajı verdirdi Aziz Yıldırım. Sonra toparlandı, İstanbul’dan gelen misafirlerle sohbet etti. DIŞ BASIN: DRAMATİK YARIFİNAL A GFB’NİN AYIBI Lizbon’da her şey güzeldi. İki şey hariç. Maçın sonucu ve İstanbul’dan maça gelip, Aziz Yıldırım aleyhine slogan atan, pankart açan Genç Fenerbahçeliler Grubu. Birlikte sehayat ettiğim, şakalaştığım, sohbetler yaptığım 12 Numara, 1907, Die For You, ÜNİFEB gibi grupların temsilcileri ile kulüp üyeleri de GFB’nin yaklaşımından memnun değiller. Özellikle GFB’yi destekleyen eski bir yöneticinin (Adını vermiyorum ama çocuklarına Fenerbahçeli futbolcuların adlarını verecek kadar da kulüp aşığı biri) bu grubun lideri Sefa Kalya’ya 16 bin TL ödediğini, bilet alıp, her maç hediye ettiğini söylüyorlar. Niçin? Lizbonlar’a kadar gelip Aziz Yıldırım ve arkadaşlarına, dolayısıyla Fenerbahçe’ye hakaret etmeleri için mi? Evet, Fenerbahçe bence önce içindeki bu kesime gerçekleri anlatmalı. vrupa basını, UEFA Avrupa Ligi yarıfinal rövanş maçında Benfica’nın Fenerbahçe’yi 31 yenerek finale yükselmesini manşetlere taşıdı. İngiliz Daily Mail Gazetesi, Cardozo’nın attığı iki golle takımını finale taşıdığını ifade ederek Chelsea’li Daviz Luiz’in de eski arkadaşlarıyla finalde karşı karşıya geleceğini yazdı. BBC ise, “Dramatik yarı finalde Cardozo’nun attığı iki gol, Benfica’yı 1990’dan sonra Avrupa’da ilk kez finale taşıdı” ifadelerini kullandı. UEFA.com da, “Cardozo’nun iki golü, Benfica’yı finale taşıdı. Cardozo, takımına Amsterdam yolunu açtı” dedi. De Telegraaf ise manşetine, “Kuyt’ın rüyası paramparça oldu” başlığını taşıdı. Portekiz A Bola da, “Benfica, 23 yıl sonra tekrar aynı sevinci yaşadı. Matic ve Cardozo, harika futbollarıyla maçın yıldızları oldu” ifadelerini başlıklara çekti. Record ise, “Cardozo’nun iki golü turu getirirken, Kartallar, Fenerbahçe’den çok daha iyi oynadı” ifadelerini kullandı. İspanyol Marca, “Cardozo’nun dublesi, Benfica’yı 23 yıl aradan sonra finale çıkardı” derken AS Gazetesi ise, “Gaitan ve Cardozo’nun (2) golleri, Benfica’yı Avrupa arenasında prestijli günlerine döndürdü” şeklinde yazdı. Fransız L’Equipe de, “Portekiz ekibi, Cardozo’nun bitiriciliğine ve Gaitan’ın yaratıcılığına teşekkür etmeli” dedi. G Ö K H A N : E L E N M E M İZ E Ü Z Ü L D ÜM B E N F I C A ’ DA N AL K I Ş L I UĞ UR L A MA ? Benfica maçında takımlarını destekleyen Fenerbahçeli taraftarlara ise Portekizliler büyük bir jest yaptılar. Maç sonrası stadı terk eden Fenerbahçeli taraftarları kapılarda bekleyen Benfica taraftarı alkışlarla Sarı Lacivertlileri Luz Stadı’ndan uğurladılar. Öte yandan sakatlanarak oyundan çıkan Selçuk Şahin’in sakatlığının ciddi olduğu öğrenildi. Sağ diz iç yan bağlarında kopuk şüphesi bulunan Selçuk Şahin’in durumunun İstanbul’da çekilecek MR’nin ardından belli olacağı açıklandı. EFA Avrupa Ligi yarı final turunun rövanşında, deplasmanda Portekiz’in Benfica takımına 31 yenilerek kupaya veda eden Fenerbahçe, İstanbul’a döndü. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu kafileyi Sabiha Gökçen Havalimanı’nda bir grup taraftar sevgi gösterileriyle karşıladı. Başına aldığı darbe nedeniyle birkaç dakika bilinç kaybı yaşadığını belirten Gökhan Gönül, “Hastanede kendime geldim. ? Fenerbahçeli taraftarlar, Beni en çok kulüp başkanı Yıldırım ve teknik üzen direktör Aykut Kocaman’a da elenmemiz destek verdi. Takım otobüsü oldu. havalimanından ayrıldıktan sonra özel Yanağımda aracına giderken büyük ilgiyle açılan yere karşılaşan başkan Yıldırım, kendisini toplam 8 dikiş omuzlara almak isteyen bazı atıldı. Bu taraftarlara izin vermedi. Taraftarın durumlarda kendinizi yormamanız gerekiyormuş. desteğine el sallayarak karşılık Tamamen dinlenmem gerekiyormuş. Başka takım taraftarlarına da atmış olduğu mesajlardan dolayı veren başkan Yıldırım, daha teşekkür ediyorum. Kötü bir durum sonrası bunlar sonra havalimanından yaşanıyor ama gerçek insanlık bu. Bir tarafınızda ayrıldı. Fenerbahçe, diğer tarafınızda Türk bayrağının amblemini taşıyorsunuz” ifadelerini kullandı. U Y I LD I RI M V E KOCAMAN’A DESTEK UC KULVAR FENERBAHCE’YI YORDU HİLMİ TÜRKAY Aslına bakarsanız 10 öyle çok önemli bir skor değil. Hele Avrupa için. Bir de rakibin senden eğer 23 gömlek üstünse o zaman işin çok daha zorlaşır. Saracoğlu’ndaki ilk maçı izlemiştim. Adamlar hucümda öyle çoğalıyorlar ki aman aman. Ne zaman top ayaklarına geliyor, kolay kolay bırakmıyorlardı. Her şeyden önemlisi hatasız oynamaları. Medyanın büyük bölümü Fenerbahçe’yi çok abarttı. Deyim yerindeyse ne yapacaklarını şaşırdılar. Sanki rakip 4. ligden. Yapılan haberler, sayfalara taşınan büyük boy (Fenerbahçe takımı kupanın içinde) fotoğraflar yenilir yutulur değildi. Benfica ile oynamadan finale çıktık. Chelsea ile oynamadan kupayı aldık. Bu kadar asparagaslık olmaz. Çok açık; buna dereyi görmeden paçayı sıvamak denir. Bir kere Fenerbahçe süratlı oynayan bir ekip değil. İkincisi çok hata yapıyor. Üçüncüsü orta sahası yok. Dördüncüsü kulübesi yetersiz. Beşincisi hem sakatı hem de kart cezalısı var. Hadi bu kadar olumsuzluk içinde çık maçı kazan. Şans da yanında değilse... Olmadı, artık bir daha ki sefere. Ama daha güçlü bir takımla. Webo, Meireles, Mehmet Topal, Emre olsaydı elbette durum o zaman farklı olabilirdi. Tabii ki yazık oldu, işi buralara kadar getirmişken keşke sonu da mutlu bitseydi. Tecrübesizlik başa bela. Sevindirici taraf kulübün tarihinde ilk kez çeyrek ve yarıfinale çıkmış olması. Avrupa defteri kapandı. Süper Lig Avrupa’dan önce bitmişti zaten. Üç kulvar yordu, çünkü buna ne Fenerbahçe ne de bir başkası hazır değil. SarıLacivertlilerin tek hedefi kaldı o da Ziraat Türkiye Kupası. Bundan böyle artık önümüzdeki yılların planları yapılmalı. Temizlik şart. Fenerbahçe forması bazılarına yakışmıyor. Soruyorum; Krasic geldiğinden buyana ne yaptı? Yalnız Krasic değil daha çok bal yapmayan arı var. Kimler söyleyeyim. Serdar Kesimal, Orhan Şam, Semih Şentürk, Selçuk Şahin, Mehmet Topuz. Topuz’u Kayseri’den bizzat başkan Aziz Yıldırım gidip getirmişti. Mehmet, dördüncü yılını tamamlıyor. Var mı bir katkısı? Takımın yarısını saydın diyenler olabilir. Ama doğru değil mi? Evet bu takımın yarısı işe yaramıyor. Yine de buralara kadar gelmek hakikaten başarı sayılmalı. Aykut Kocaman’a üzülüyorum. Şimdi oklar yineden üzerine çevrilecek. Çatlak sesler çıkacak, bunlar hep vardı yine olacak. Belki sayıları daha da artacak. O da çok yoruldu, yıprandı. Hatta “Sen bizim Kocaman gururumuzsun” diye tempo tutanlar eminim ki bir iki hafta sonra “Aykut istifa” diye bağıracaklar. Paylaşım sitelerinde şimdiden başladılar bile. Kazanırsan omuzlardan inmezsin, kaybettiğinde kimse olmaz yanında. Boşuna dememişler futbol nankör bir oyundur diye.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle