Katalog

SAYFA CUMHURİYET 30 MAYIS 2013 PERŞEMBE 14 EKONOMİ ekonomi@cumhuriyet.com.tr Yeni Gelir Vergisi Kanunu muafiyet ve istisnaları daraltırken oranlarda değişiklik öngörülmüyor Uçarı kaçarı yok Ekonomi Servisi Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yürürlükte olan Gelir ve Kurumlar vergilerini birleştiren yeni Gelir Vergisi Kanunu tasarısında “özel düzenleme yapılmamış herkesin genel düzenlemeye tabi tutulacağını” belirtti. Şimşek, “Gelir Vergisi’nde kendisine ilişkin özel bir düzenleme yoksa, ki bunları sınırladık, herkes genel hükümlere tabi olacak. Geliri ile artan oranlı olarak yüzde 15’ten 35’e kadar vergi verecek. Dolayısıyla futbolcu veya gündeme getirilen diğer hususlarda genel düzenleme söz konusu olacak” dedi. Meclis kapanmadan yasayı yetiştirmeyi planladıklarını belirten Şimşek, düzenlediği basın toplantısında bazı yenilikleri özetle şöyle açıkladı: * Gelir ve Kurumlar Vergisi 95 maddelik tek bir yasa olarak düzenleniyor. Yeni Gelir Vergisi Kanunu ilave gelir elde etmekten çok, sistemde reforma gitmeyi, kayıt dışılığın sınırlarını daraltmayı, tarımı, enerji tasarrufunu, genç girişimciliğini teşvik etmeyi, vergide öngörülebilirliği artırmayı amaçlıyor. Yüzde 15’ten yüzde 35’e kadar ‘Ya Allah, Bismillah’ Uzun yıllardır bütün önemli yabancı konuklarını İstanbul’da ağırlayan İktidarları, Dolmabahçe Sarayı’nın Beşiktaş’a uzanan bölümünün Başbakanlık Çalışma Ofisi yapılmasından sonra, güvenlik gerekçeli yolların trafiği değiştirilmişti. Beşiktaş Meydanı’ndan kalkan, Kadıköy iskelesinin önünden dolanarak trafiğe çıkan otobüsler ve Saray karşısından kalkış yapanlar için yollar trafiğe kapanmıştı... Yolların iskele önü dahil araç trafiğine kapanışını abartılı güvenlik kaygısı ile sınırlı sanıyorduk ki... Dün iskele karşısına hızla dikilen otelin denize açılan önü ile yetinilmeyerek, iskelenin de satıldığı, deniz kıyısının halka kapatılacağı haberi ile şaşkına döndük. Dünyada demokrasileri, kentsel yaklaşımların olmazlarını unutun diktatörlüklerde olamayacak bir ilkle, denizin dibine dikiliverilen otele yol ve deniz kıyısının satılması, halka kapatılabilmesinin, kamu yararına aykırı akıl almaz bir gaspın olabilirliğine tanık oluyoruz... Televizyon kanallarında söz konusu haber verilirken görsellik, anımsatma adına otelin açılış töreni de yeniden verilmiş. Zamanında atlamışım Başbakan, otelin açılışında sahipliğinin yanında kurdele keserken “Ya Allah bismillah” sözlerini öylesine coşkulu seslendirmiş ki... Bendeniz “Yürü ya kulum...” çığlığı, coşkusu gibi algıladım... İktidarlarının önlerine, arkalarına, sağlarına, sollarına bakmadan yürümekte olduklarının her gün sayısız yeni örneği, kendi deyimleri ile “İktidar icraatları” ile iç içe, hakhukuk, kamu yararı, çevreye, doğaya, topluma, insan haklarına bedelleri üzerinden izleyemez, sorgulayamaz konumdayız. Beşiktaş’ın göbeğinde, paha biçilmez değerde bir alanda pıtrak gibi üretilen otelin yaradılış öyküsü üzerinden bilgilenemedim... İşler sit alanları, Anıtlar Kurulu kararları, kıyıları, tarihi değerleri, doğayı, kenti, çevreyi, kamu yararını koruma hukuku üzerinden yürümüyor. Nasıl yürüdüğü de kolay kolay öğrenilemiyor. En azından öğrenene kadar, aksine yargı kararları olanlar için bile her şey olmuş bitmiş oluyor... Şimdi üstüne üstük İstanbul’un bu en dokunulamaz köşesinde denize açılmış olmak yetmiyor, denize doğru olan yolun kapatılması da az sayılıyor, kıyının halka kapatılması, iskele ile birlikte otele satılması gündeme giriyor... HHH Sadece tarih çakışması dün de Cumhurbaşkanı ile Başbakan’ın birlikte katıldıkları, yanlarında tepeden tırnağa beyazlara bürünmüş eşlerinin öne çıkan görüntüleri... Çevre düzen planında görülmeyen, ÇED raporları da olmayan 3. köprünün açılış töreni vardı. Fatih’in İstanbul’u fetih gününe getirilmiş törende bu kez, laik Cumhuriyetin anayasal düzene göre tarafsız, siyasetüstü Cumhurbaşkanı Gül, “Ya Allah bismillah” ile açılışı başlatıyor, adının Yavuz Sultan olduğunu, “iki ileri bir geri” adımlı mehter marşı yürüyüşü müziği eşliğinde, sık sık “biz” vurgulamasını unutmayarak, İktidar hizmetlerini halkımıza duyuruyorlardı. İyice yandaş medya haberciliği bile kimi tartışmalara yer verirlerken, zengin kuzey dünyası, gelişmiş kentler, demokrasilerde örneği olmayan, İstanbul’un çarpık gelişmesine ilişkin ürkütücü rakamları vermekten kaçınamıyorlardı... En çok yapılaşma, kendi söylemleri ile “muhteşem dev projeler, yatırımlar” İktidarlarının patentinde, nüfusu bizden çok zengin ülkelerde en büyük kentler 45 milyonu aşmamak üzere çok sayıda ülkeye yayılmışken, bizde İstanbul tek başına düşlenen konfederal yapının ülkelerinden daha büyük bir nüfusu sıkışık bir alan içine almış bulunuyor. Yani yukarı dünyanın en ürkütücü betonlaşması, en az yeşili, katlanılamaz trafik işkencesi, doğanın her anlamda insan haklarına aykırı başkaldıran birbirinden ürkütücü olumsuz sonuçları ile yaşamın karabasana dönüşmüş olması yetmiyor. 3. köprünün tek başına 7 milyon üstü daha nüfusu çekmesi karabasanı ayrıntı, yeni betonlaşma, yerleşim, kesilecek ağaçlar, İstanbul’un son güzellikleri, yeşilleri... “Var olan iki köprü trafiği kapasitelerinin iki katına çıktı” gerekçesine yediriliyor. Yerseniz... Gazetecilik ömrümün içinde kalan ilk kısır tartışmalar, ilk köprünün yapılması sonrası yaşanacak uygarlığa aykırı İstanbul yoğunlaşması, betonlaşması, arkasının 2.3. köprüler olarak geleceği, İstanbul’un asla kuzeye büyümemesi gerektiği plan, kentleşme gerçekler.. unutulmuş... Bir kez daha amip gelişen yoksul dünyasının sömürge ülkeleri örneği emperyal çıkarlar hizmetinde dev, gösterişte dünya örneklerinde tek olmada yarışan, çevresi yoksulluk, çaresizlik, varoşlarla kuşatılmış, devlet gücünde tek kent İstanbul’un daha daha büyütülmesi ile yüz yüze kalıyoruz. Başbakan İstanbul’un fethi ruhuna uygun, Taksim Parkı’nın ağaçlarını kurtarmak için çırpınan bir avuç çevreciye Yavuz Sultan köprüsü açılışından meydan okuyor... “Boşuna direnmesinler. Kararımızı verdik, kışla yerine yapılacak...” diyor. Osmanlı tarihi ile de ilişkisiz, dünyada ilk örnek tarihe ait yeniden yapılacak kışlanın içinden kuş gibi AVM çıkaracaklarını kendisi halkımıza duyurmamış gibi... Baştan sona halen yasadışı projenin duvar, ağaç yıkımının hangi hukuka göre başlatıldığı, polis ve zabıtanın direnenlere gaz sıkmasının hesabını zaten vermeye gerek yok... Oturduğu tek konutu satışa çıkaran vergi ödemeyecek. İkinci konutu ne kadar geç satarsa o kadar vergi istisnasından yararlanacak. Futbolcular da herkes gibi vergi ödeyecek. Değişik kaynaklardan yılda 160 bin lira geliri olan beyanname verecek. değişen var olan oranlar değişmeden kalıyor. Tasarıda çapraz denetime ve servet vergisine ilişkin herhangi bir düzenleme yer almadı. * Tasarının en önemli yönlerinden biri beyanname sisteminin yaygınlaştırılması. Birden fazla kaynaktan yılda toplam 160 bin liranın üzerinde geliri olanlar (Bakanlar Kurulu bu tabanı iki katına çıkarabilecek) bundan sonra beyanname verecek ve bütün gelirleri üzerinden vergilendirilecek. Bu durumda bazı giderler, yapılan bağış ve yardımlar, eğitim ve sağlık harcamaları matrahtan indirilebilecek. * Eskiden 5 yıl tutulan gayrimenkulün satımında elde edilen kazancın tümünde vergi istisnası söz konusuydu. Şimdi sadece “temel konut” diye tanımlanan bir tek konut, 5 yılı beklemeksizin ne zaman satılırsa satılsın, “yeni konut alma koşuluyla” istisnaya tabi olacak. Birden fazla konut alımsatımında ise hiçbir şekilde yüzde 100’lük bir istisna olmayacak. Kademeler kurumlarla olduğu gibi yani 2 yıldan sonra yüzde 40, 3 yıldan sonra yüzde 50, 4 yıldan sonra yüzde 60, 5 yıldan sonra da yüzde 75 olacak. * Gayrimenkul satış kârı hesaplanırken, enflasyona göre maliyet düzenlemesi yapılacak. Elde tutma süresi içindeki maliyet arttırıcı harcamalar da maliyete eklenecek. * Şu anda işyerleri, arazi arsalar ve 52 bin liranın üzerinde konut kira geliri hasılatı elde edenler için, yüzde 25’lik götürü gider ugulamasına son veriliyor. 26 bin ile 52 bin lira arasında konut kiralarında götürü gider yüzde 15’e indiriliyor, 26 bin liraya kadar konut kirası elde edenler için ise yüzde 25 olarak uygulanmaya devam edilecek. * Kira gelirlerinin vergilendirilmesinde Kira ve konut gelirleri şu anki mevzuatta şirketlere 2 yıldan sonra yüzde 75’lik bir istisna söz konusu. Şimdi bu istisna 2 yıldan sonra yüzde 40, 3 yıldan sonra yüzde 50, 4 yıldan sonra yüzde 60, 5 yıldan sonra da yüzde 75 olarak yeniden tanımlandı. * Herhangi bir ücret almadan çalışıyormuş gibi gösterip bu kazancı temettü geliri gibi göstererek vergiden kaçıran yönetim kurulu üyelerinin önü kapanacak. * Yabancı işadamları, uzmanlar ve basınyayın çalışanları, Türkiye’de 3 yıldan fazla kalmaları halinde tam mükellef olacak. * Ticari faaliyet nedeniyle ilk defa gelir vergisine tabi olacak 29 yaşını aşmamış genç girişimciler, 3 yıl boyunca asgari ücrete isabet eden kazançları üzerinden hiç vergi ödemeyecek. * Çiftçi ve çiftçi sayılanların yanında zirai faaliyette çalışan işçilerin asgari ücrete tekabül eden üretimleri gelir vergisinden istisna tutuluyor. * Isı yalıtımı, enerji tasarrufu sağlamak amacıyla yapılan harcamalar, elde edilen kira gelirinden doğrudan indirilebilecek. İSO’nun yeni başkanı Erdal Bahçıvan Ekonomi Servisi İstanbul Sanayi Odası (İSO) seçimlerinde başkanlık yarışını Erdal Bahçıvan kazandı. İSO’nun Odakule’deki binasında yapılan seçimlerde 104 meclis üyesi oy kullandı. Bahçıvan’ın 60 oy ile galip geldiği yarışta, Tanıl Küçük 43 oy alırken, 1 oy da geçersiz sayıldı. Bahçıvan, 2017’ye kadar başkanlık koltuğuna oturacak. Bahçıvan’ın listesinde Mustafa Özkazanç, Nahit Kemalbay, Adnan Dalgakıran, Ali Ulvi Orhan, İrfan Özhamaratlı, Ali Eren, Sadık Saruhan, Sultan Tepe, Bekir Yelken ve Mehmet Ata Ceylan bulunuyor. Küçük’ün listesinde Fikret Tanrıverdi, Abdulbaki Kuriş, Fahir Gök, Fatma Ülkü Büyükgönenç, Mustafa Aydın Özilhan, Hüseyin Uran Tiryakioğlu, Celal Kaya, Mustafa Necati Tecdelioğlu, Hülya Gedik Sadıklar ve Bahri Murat Önay yer alıyordu. Kahve Dünyası İki marka daha Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Turquality programı kapsamında iki markanın; Kahve Dünyası ile Bay Döner’in desteklenmeye başladığını açıkladı. Turquality ve Marka programları kapsamında toplam 131 şirketin 146 markası desteklenmiş oldu. Ekononi Servisi Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, 2023 hedefleri kapsamında yüksek katma değerli ürün ihracatı için markalaşmanın hayati öneme sahip olduğunu belirterek, odağında markalaşma, hedefinde ise Türkiye’den dünya markaları çıkarmak olan Turquality’i sürdüreceklerini dile getirdi. “Markalaşma işini, gündeminde olmayanların da gündemine zorla taşımaya kararlıyız” diyen Çağlayan, Turquality ve Marka programındaki gelişmeleri anlatmak üzere basın mensuplarıyla bir araya geldi. Çağlayan, “Tüm ülkelerin ihracatında ciddi gerilemeler oldu. 2008’deki 132 milyar dolarlık ihracatımıza 2011 sonunda ulaşabildik. İhracatın kriz öncesine dönüşü 41 ay sürdü, yani 3.5 yıl. Biz, çok iyi bir performans göstermemize rağmen, neden diğerleri kadar hızlı kriz öncesine dönemedik? Çünkü ihracat içinde AB’nin payı çok yüksekti” diye konuştu. Ekonomi Bakanı Çağlayan, ihracatçı firmaların Türkiye’nin orta ve uzun vadeli hedefleri için en önemli enstrümanlarından olduğunu dile getirerek, “İhracatçımız sakın ha, girdikleri yeni pazarlardan çık milli oldu Simit Sarayı, Güllüoğlu ve Kitchenette de Turquality programına başvuru aşamasında. Bay Döner Bu yıl hizmet ve gastronomi sektörlerinin de eklendiği programa, başladığı 2006 yılından bugüne 521 milyon lira civarında destek yapıldı. Verilen desteğin yüzde 54’ü tanıtım, yüzde 17’si danışmanlık giderleri ve yüzde 16’sı da kira ve dekorasyon için kullanıldı. 4 Koç ve Sabancı üniversiteleri işbirliği ile 2005’ten itibaren hayata geçirilen ‘Yönetici Geliştirme Programı’ bunlardan biri. 4 Bugüne kadar 635 yöneticinin eğitim aldığı bu programdan 6. Dönem ile 10. Dönem arasındaki mezunlar sertifikalarını aldı. 4 Toplam 327 yönetici sertifika sahibi oldu. 4 Bu programlara her şirketten en fazla 8 yönetici katılabiliyor. 4 Abdi İbrahim, Kiğılı, D’S Damat, Defacto ve Tat’ın yanı sıra bu yılın ilk 5 ayında 7 yeni marka daha programa dahil oldu. Bunlar da Arma Trac, Kavaklıdere, Kilim, Tamek, Teklas, Uğur ve Balparmak. 4 Bu markaların ihracat yapmasıyla pazar çeşitlendi ve dört yılda 43.6 milyar dolarlık getiri sağlandı. 4 Desteklenen markalardan Hamam 45 olan satış noktasını 2012 itibarıyla 200’e çıkardı. Harrods, Printemps, Le Bon Marche gibi birçok noktada ilk ve tek Türk markası olarak yer aldı. 4 Doğtaş yüzde 71’lik ciro artışı yakaladı. 4 Şölen, 2007’den beri yüzde 83’lük ciro artışıyla ve 2012 kilogram başı 3.61 dolarlık ihracat ortalamasıyla katma değer kavramını hayata geçiren önemli markalardan biri oldu. “Fark Yaratanlar”ın sezon finali, Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı’nın da katıldığı toplantıyla yapıldı. masınlar. Bakanlığımın kapısını aşındırsınlar, desteklerimizden sonuna kadar faydalansınlar” çağrısını yaptı. Düzenli olarak yapılan “Vizyon Seminerleri”, “Markalaşma Yol Haritaları”, “Design Turkey Endüstriyel Tasarım Ödülleri” ve “Yönetici Geliştirme Programları” gibi organizasyonlarla firmalara ve firma yöneticilerine markalaşma mantığını ve ruhunu aşıladıklarını belirten Çağlayan, şu bilgileri verdi: Çağlar İTO’nun yeni başkanı Yönetici de eğitiliyor İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) yeni başkanı da İbrahim Çağlar oldu. İTO Eminönü’ndeki merkez binası meclis salonunda yapılan seçimlere Çağlar tek liste ile girdi. BSH, Türkiye’ye 300 milyon Avro yatıracak Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgelerinin de sorumluluğunu alarak Türkiye’yi bölgesel üs haline getiren BSH, 2015’e kadar 300 milyon Avro’luk yatırım yapacak. Ekonomi Servisi Türkiye’de Bosch, Siemens, Gaggenau ve Profilo markaları ile faaliyette bulunan Almanya merkezli BSH Ev Aletleri, 2015’e kadar 300 milyon Avro yatırım yapmayı planlıyor. Bu yatırımla BSH’nin Türkiye’ye bugüne dek yaptığı yatırım 1 milyar Avro’ya ulaşacak. 300 Norbert Klein milyon Avroluk yatırım kapsamında; yeni ürün kategorileri, üretim kapasitelerinin artırılması, yeni bir lojistik ve ArGe merkezi, Çerkezköy’de yeni idari bina ile satış ve servis ağını geliştirmeye yönelik çalışmaların hayata geçirilmesi planlanıyor. Şirketin finansal sonuçlarını açıklayan BSH Türkiye Üst Yöneticisi Norbert Klein, 52 milyon Avro’luk yatırımı hayata geçirdikleri 2012 itibarıyla cironun yüzde 3’lük bir artışla 3.2 milyar TL’ye ulaştığını söyledi. Klein’in verdiği bilgiye göre Türkiye’de 5005 çalışana ulaştıklarını dile getiren Klein şunları söyledi: “2012’de ihracat hacmimizi 2.4 milyon birime, ihracat ciromuzu da 1 milyar 470 milyon TL’ye yükselttik. 2013 ilk yarı ciromuz ise ekonomideki durgunluğa paralel olarak yüzde 3 düşüşle 706 milyon TL’ye geriledi. Ancak ikinci çeyrekten ümitliyiz. Yılın tamamında ekonomiye paralel olarak yüzde 45 dolayında büyüme bekliyoruz.” Sabancı Vakfı’nın ‘Fark Yaratanlar’ı ‘dalya’ dedi Ekonomi Servisi Sabancı Vakfı’nın, Türkiye’de toplumsal gelişmeye katkıda bulunanların öykü ve çalışmalarını gündeme getirerek onları teşvik etmek ve topluma ilham vermek amacıyla hayata geçirdiği “Fark Yaratanlar” programı, dördüncü yılını geride bıraktı. Bugüne kadar “100 Fark Yaratan”ın ilham veren hikâyelerini paylaşmaktan mutluluk duyduklarını belirten Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, toplumsal değişimin bir kişi veya bir kurumla başlayabileceğini aktarırken “Ama her şeyden önce bir fikirle başlıyor. Toplumsal sorunlara ortak akıl ve ortak çözümlerle hep birlikte çözüm üretebiliriz” dedi. Sabancı Vakfı, “Fark Yaratanlar” projesini, 2009’da hayata geçirdi. 20092013 arasında, dört sezon boyunca, halkın aday gösterdiği 1100’den fazla başvuru değerlendirmeye alındı. “Fark Yaratan” 100 kişinin ilham veren hikâyesi videoya çekildi ve yayınlandı. Dört sezon boyunca, yaklaşık 750 kişiyle röportaj yapıldı ve 87 bin kilometre yol kat edilerek çekimler tamamlandı. Program, Türkiye ve yurtdışında internet ve sosyal medya aracılığıyla 2.5 milyondan fazla video izlenme rakamına ulaştı. Programın dördüncü sezonunda birbirinden yenilikçi fark yaratan öyküler izleyicilerle buluştu. 1 ABD Doları: 1.0425 Avustralya Doları 5.7761 Danimarka Kronu 0.9693 İsviçre Frangı 6.6730 İsveç Kronu 101.54 Japon Yeni 1.0391 Kanada Doları 5.8893 Norveç Kronu 3.7502 Suudi Arabistan Riyali 1 Avro: 1 İng. S.: 1.2904 ABD Doları 1.5071 ABD Doları SERBEST PİYASA ABD Doları Avro İngiliz Sterlini İsviçre Frangı 24 Ayar Altın Cum. Altını 1.8600 2.4090 2.7950 1.9150 82.85 551.00 ALIŞ SATIŞ 1.8630 2.4120 2.8400 1.9450 83.20 564.00 GECELİK FAİZLER 1 Günlük Repo 4.18 1 Kuveyt D.: 3.4921 ABD Doları