18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 MAYIS 2013 PAZARTESİ 4 HABERLER 80 bin avukatın çatı örgütü olan TBB’nin 32. Genel Kurulu’nda 446 delegeden 209’unun oyunu aldı Yeni başkan Feyzioğlu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye’deki 80 bin avukatın çatı örgütü olan Türkiye Barolar Birliği’nin (TBB) 32. Olağan Genel Kurulu’nda, Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu 209 oyla başkan seçildi. “Yeni bir dönem”in başladığını belirten Feyzioğlu, avukatlara, demokrasiye, insan haklarına ve hukuk devletine yönelik saldırılar karşısında susmayacaklarını söyledi. Çok sayıda avukatın tutuklandığı, İstanbul Barosu Başkan ve yönetim kurulu üyelerine dava açıldığı bir dönemde yapılan genel kurulda kıran kırana bir yarış yaşandı. Türkiye genelinde 79 baroda, 80 bin avukatı temsil eden 446 delege, birlik merkezine gelerek adaylar TBB Başkanı Vedat Ahsen Coşar, Feyzioğlu ve eski İstanbul Barosu Başkanı Kazım Kolcuoğlu arasından yeni başkanı belirlemek için oy verdi. Sabah başlayan oylama, akşam 17.00’de sona erdi. Feyzioğlu’a 209, mevcut başkan Ahsen Coşar’a 159, Kolcuoğlu’na ise 68 oy çıktı. 10 oy ise geçersiz sayıldı. Toplam 122 delegeye sahip olan İstanbul ve İzmir baroları, Kolcuoğlu’nu destekleyeceklerini açıklamıştı. Kolcuoğlu’na 68 oyda kalması, bu iki baronun oylarının yarısının Feyzioğlu’na gittiğini gösteriyor. Feyzioğlu’nun listesinde şu isimler yer aldı: Yönetim Kurulu (Ali Arabacı, Berra Besler, Eyüp Sabri Çepik , Yurdagül Gündoğan, Sabri Erdal Güngör, İzzet Güneş Gürseler, Kürşat Karacabey, Gülcihan Türe, İzzet Varan, Başar Yaltı), Disiplin Kurulu (Rona Aybay, Ruhi Bacanlı, Özkan Bulgu, Dilaver Erdoğan, Ünal Dinç, Haşim Mısır, Faik Yıldız), Denetleme Kurulu (Mehmet Cumhur Arıkan, Ayça Özok Ener, Bülent Özaşçı.) Sol Eli Keşfetmek... Basit bir düşme sonucu sağ bilek burkulması ve sağ kolumda kırık oluştu. Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde alçıya alındı. Bu durumu yazıp da dostlarımı, okurlarımı üzmek istemedim ama ortaya çıktı. Beni telefonla, KOOPC sitesinden arayıp iyi dileklerini sunan bütün dostlarıma (okurlarım da dostlarımdır) teşekkür ediyorum. Kardeşim Güngör’ün uğradığı trafik kazasından sonra (sol ayak bileğinde kırıkla tedavi görüyor) bu kaza da bir kez daha sağlığımız üzerinde düşünmemize neden oldu. Bir şeyi en iyi ‘kaybettiğimiz zaman anladığımız’ gerçeği de böylece bir kez daha doğrulandı. İnsan, sahip olduğu şeylerin nice değerli olduğunu böyle anlıyor. Şimdi, ‘sol kolun, sol elin ne marifetli olduğunu’ keşfediyorum. Her zaman söylediğim (ve yazdığım) gibi, insanın en büyük başarısı, başına gelenlerden öğrenebilmesidir. Eğer bunu becerebilirse gerçekten de kaybından çok kazancı olur. HHH İnsan bedeni bir bütün. Bu bütünün kendi içinde bir dengesi var. Bedenin bütünlüğü insanın aklıyla, duygularıyla, dürtüleriyle, hatta güdüleriyle bir denge kuruyor. Bu bedende bir değişiklik bu dengeyi bozuyor, yeni bir dengenin kurulmasını zorunlu kılıyor. Saçların dökülmesinden dişlerin çürümesine, görmenin azalmasından eklemlerin kireçlenmesine kadar her değişiklik yeni bir denge yaratıyor, farkında olmadan da bu yeni dengenin insanı oluyoruz. Hatta tersine bakalım. Fizik görüntünün güzelleşmesi, sporla biçimlenen beden, beğenilen yeni görüntü de var olan dengeyi bozup yeni bir denge yaratıyor. Artık, aklınız, duygularınız, dürtüleriniz, güdüleriniz bu yeni dengeye göre biçimleniyor. Bedenimiz, sandığımızdan çok daha fazla yaşamımızı etkiliyor. Şimdi, sağ kolumu, sağ elimi bir süre kullanamayınca sol kolumu, sol elimi keşfediyorum. Daha önce de sağ kolum kırıldığı zamandan, bu konuda idmanlı sayılırım. Aslında, tek taraflılık öğretilmiş bir kolaylık. Öğrenilen tarafla yaşamak kolaylaşıyor ama öteki tarafın kullanılmamasına yol açıcı bir yanlışa neden oluyor. Tek taraflı düşünme gibi. Tek taraflı dinleme gibi. Tek taraflı görme gibi. Çoktaraflılığı, çokyanlılığı engelleyen bir kolaylaştırma. Doğrusu, sağ kolumu, sağ elimi kullanamamam bana yeni bir bakış açısı kazandırdı diyebilirim. Keşke, hayatımızın içindeki yanlışlarımızı da kazaya uğramadan ya da kazaya yol açmadan öğrenebilsek. HHH Mustafa Şerif Onaran dostumuzu kaybettiğimizi öğreniyorum. Sınıf arkadaşımız, Dr. Leziz Onaran’ın sevgili eşi, dost insan, değerli insan. Güzel yaşadı, güzel işler yaptı, arkasında güzel şeyler bıraktı. Ertin Akgüç dostumuz da hızla aramızdan ayrıldı. Yokluğuna alışmak zor olacak. HHH Hayat hep yeni dengeler arayan bir değişim. Yeni dengeler kuruyoruz. Yaşam satrancını sürdürüyoruz. Metin Feyzioğlu 209 Vedat Ahsen Coşar 159 Kazım Kolcuoğlu 68 FEYZİOĞLU ‘Yeni dönem başladı’ Kürsüye Ahsen Coşar ile çıkan Metin Feyzioğlu, yaptığı teşekkür konuşmasında, “Bugün Türkiye Barolar Birliği, barolar kazandı” dedi. Coşar ve Kolcuoğlu’na en derin saygılarını sunduğunu belirten Feyzioğlu, şunları söyledi: “Beni destekleyen ve desteklemeyen bütün meslektaşlarımı bu yarış için kutluyorum. Pazartesi yeni bir dönem başlıyor. Birlikte el ele omuz omuza yepyeni bir dönem başlıyor. Tüm barolara, avukatlara aynı uzak lıkta değil aynı yakınlıkta duracağıma söz veriyorum.” TBB önünde de gazetecilere konuşan yeni dönemin şifrelerini şöyle kaydetti: “TBB, barolar, avukatlar, susmadı, susmayacak. Boynumuzu uzatmayacağız, elimizi uzatacağız. Dik duracağız. Hiçbir avukatın hak ihlaline, demokrasiye aykırı hiçbir uygulamaya, hukuk devletini ve hukukun üstünlüğüne hiçbir uygulamaya karşı TBB ve barolarımız suskun kalmayacaktır.” BAŞBAKAN YARDIMCISI BOZDAĞ’DAN ESAD’A DESTEK VEREN HİZBULLAH’A SUÇLAMA ‘Adını Hizbulşeytan yapsın’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Hizbullah ve İran’ı Suriye’ye verdikleri destek için çok sert ifadelerle suçladı. Arena Spor Salonu’nda düzenlenen 6. Milletlerarası Risalei Nur ve İttihadı İslam Sempozyumu’ndaki konuşmasında Bozdağ, Suriye Devlet Başkanı Esad’a “firavun” benzetmesi yaptı. Bozdağ, Suriye yönetimini destekleyeceğini açıklayan Hizbullah için ise “Sen ‘Esad’ın yanında yer alıyorum’ diyorsun, nerden güç alıyorsun? Kardeşlerine ölüm kusanların yanında yer aldığını söyleyenler kendilerine lütfen İslamdan ve Kuranıkerim’den güç devşirmesinler. Onların güç devşireceği yer Müslümanları birbirine düşürmek isteyen, birbirine kırdırmak isteyen şeytandandır. Çok açık, çok net olarak buradan bir kez daha söylüyorum, Hizbullah’ın adını değiştirip Hizbulşeytan yapması lazım” ifadelerini kullandı. Mezhepçilik uyarısı da yapan Bozdağ, “İran’ın durduğu noktayı da iyi görmesi lazım, Maliki’nin durduğu noktayı da iyi görmesi lazım, Türkiye’yi birilerinin çekmek istediği noktayı hepimizin görmesi lazım” dedi. Barış için yürüdüler “Çözüme evet! Barışa evet” isimli bir grup, Kürt sorununun çözümü ve barış için Saraçhane Parkı’ndan Beyazıt Meydanı’na yürüdü. Aralarında Barış ve Demorkasi Partisi, İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı, Anadolu Platformu ve Hukukçular Derneği’nin de bulunduğu bir grup dün Saraçhane Parkı’nda toplandı. “Dinle, anlat, duy, konuş”, “Çözüme evet”, “Barışa evet” yazılı pankart ve dövizler taşıyan grup, Beyazıt Meydanı’na yürüdü. Beyazıt Meydanı’na gelindiğinde grup adına açıklamayı Yıldız Önen ve avukat Gülden Sönmez yaptı. Önen, “Çözüm yönünde atılan her adım, ölümün bu topraklarda yarattığı kasvetli havanın bir kader olmadğını herkese, hepimize gösterecek. Çözüm ve barış için ileriye dönük her hamle yüzlerimizin daha çok gülmesine neden olacak” dedi. Gülden Sönmez de Kürt sorununun çözümünde siyasi hesapların ikinci planda kalması gerektiğini söyledi. Çözüm sürecine karşı her zaman karşı çıkanların olacağını söyleyen Sönmez, “Çözüm için atılan her adımları desteklemek ve çözüme engel olmak isteyenlere, ‘Hayır, bizler bu topraklarda yaşayan milyonlarca insan çözümden yanayız’ diyebilmek için de yola koyulduk. Ülkemizde birbirini tanıma şansını bulamamış milyonlara dinle, anlat, duy, konuş diyoruz. Bunun için ilk adımı attık. Şimde yollarda, şehirlerde, camilerde, kiliselerde, cemevlerinde, okullarda barışı konuşmaya ve örgütlemeye başlıyoruz” diye konuştu. (Fotoğraf: ALİ AÇAR) DTP Eşbaşkanı ‘Süreci hükümete bırakırsak hayal kırıklığı yaşarız’ dedi Türk: Endişelerimiz var ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Demokrasi ve Barış Konferansı’nın ikinci gün oturumunda konuşan Demokratik Toplum Kongresi Eşbaşkanı ve Mardin Milletvekili Ahmet Türk, devletin Kürtlere ilişkin yüz yıllık yaklaşımının kendilerini kaygılandırdığını, bu açıdan endişeleri bulunduğunu belirterek “Eğer bu süreci hükümete bırakırsak yine yeniden hayal kırıklığı yaşamış oluruz. Biz bu barışı hükümete, birilerinin iradesine bırakırsak asıl o zaman haksızlık etmiş oluruz” dedi. Ankara Sürmeli Otel’deki konferanstaki Türk barışın artık kaçınılmaz bir noktaya geldiğini belirten Türk, “Devletin zihniyetinde bir değişimin olmaması bizleri kaygılandıran, endişeye sevk eden bir durum. Ancak halklarımızın mücadelesine, Ortadoğu’daki gelişmelere baktığımızda artık barışın kaçınılmaz olduğunu görüyoruz” diye konuştu. Türkiye’nin Kürtleri kucaklayacak bir yaklaşım gösterilmediği sürece Ortadoğu’da Akillere protesto: 1 gözaltı Diyarbakır’da Kürdistan tişörtleri Diyarbakır’da bazı işyerlerinde “Kürdistan” yazan tişörtler ve formalar satılmaya başlandı. Tişörtlerde, Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi tarafından kullanılan yeşil, kırmızı, beyaz renkli ve ortasında Güneş bulunan Kürt bayrağı yer alıyor. Kentte Türkiye ve Irak’taki Kürt isyanlarına öncülük edenlerin posterleri de yoğun ilgi görüyor. (DHA) önemli bir aktör olamayacağını çok iyi gördüğünü vurgulayan Türk şöyle konştu: “Bu gerçeklerle yola çıktığımızda tüm bu gelişmelerin önünü açacak olan demokrasi güçleridir. Emekçiler, sosyalistler, Kürtlerdir. ” Öte yandan Diyarbakır’da açıklamalarda bulunan BDP ‘Kürt sorunu biziz’ Milletvekili Emine Ayna, Kürt sorununun PKK sorunu olmadığını savunarak “Kürt sorunu PKK’nin geri çekilmesiyle çözülmez. Kürt so runu biziz” dedi. Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelere yönelik “pazarlık masası” söylemleri olduğunu dile getiren Ayna, “Biz biliyoruz ki, Apo halkının kimliğini, dilini pazarlık konusu yapmaz. Kürt halkının kimliği, dili yasal güvenceye alınmaz, gerillanın siyasete katılımının önü açılmazsa bu sefer karşılığını gerilla değil biz veririz” diye konuştu. Ayna, anadilinde eğitim hakkı sağlanmazsa bir daha çocuklarını okula göndermeyeceklerini de dile getirdi. İstanbul Haber Servisi Akil İnsanlar Heyeti Marmara Grubu önceki akşam Doğu ve Güneydoğu Sanayici ve İşadamları Derneği tarafından Arnavutköy Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Barış ve Kardeşlik” başlıklı toplantıda sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve yurttaşlarla bir araya geldi. Toplantı devam ederken merkez önünde toplanan ve toplantıyı protesto eden grup ile polisler arasında arbede çıktı. Salona girmek isteyen bir kişi gözaltına alındı. Toplantıda konuşan Akil İnsanlar Heyeti Marmara Bölgesi Grubu Sekreteri Levent Korkut, “Barışçıl bir şekilde, halkı da katarak, tartışarak, konuşarak, siyaseti, halkı devreye sokarak sorunları çözmeye çalışma fikri bizi bugün buraya getirdi” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle