18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 MAYIS 2013 CUMA CUMHURİYET [email protected] SAYFA İST A N BU L MO D E R N’İN Y ENİ KON UKLA RI VA R: KÜLTÜR 17 ‘BORUSAN QUARTET VE DOSTLARI’ Geçmiş ve Gelecek Ne zamandır sizleri dürtüp bir an önce gidip görün demek istediğim müzeler, sergiler var İstanbul’da. Ancak, güncel olayların acilliği; haksızlıkların, baskıların, dayatmaların “beni yaz, beni yaz” diye tutturması, özetle vicdan sesime söz geçirememem yüzünden bugüne dek bunları bir türlü sizlerle paylaşamadım. Bunlardan biri İstanbul Modern’deki daimi sergi... Kısa bir süre önce yenilenen “Geçmiş ve Gelecek” başlıklı daimi sergi. Görmek için bir buçuk yılınız var ama zaman akıp gidiyor. Neden hemen gidip görmenizi istediğimi iki başlık altında toplamaya çalışacağım: lanları selamlıyorsunuz... En genç sanatçı Rasim Aksan (1884 d.). En yeni çalışma 2011’de üretilen “Double Cherry” (Çifte Vişne) Yasemin Baydar ve Birol Demir’in kurduğu “mentalKLINIK” tarafından üretilmiş... Genç müzisyenler için konser... Kültür Servisi Dört yıldır Kapadokya’da oda müziği atölyeleri ağırlıklı uluslararası bir festival gerçekleştiren Klasik Keyifler Müzik Derneği tarafından düzenlenen “Borusan Quartet ve Dostları” konserinden elde edilecek gelir, genç müzisyenlerin eğitimleri için oluşturulan fona aktarılacak. Konser, 17 Mayıs saat 20.00’de Süreyya Operası’nda gerçekleştirilecek. KK (Klasik Keyifler) beşinci yılında ‘Herkes İçin Müzik’ ve ‘1001 Konser’ adlı projeleri için eğitim atölyeleri düzenleyecek. Bu atölyelere katılacak genç müzisyenlerin masraflarını karşılamak ve verilecek burslara katkı sağlamak amacıyla oda müziği topluluğu Borusan Quartet (Esen Kıvrak, Olgu Kızılay, Efdal Altun, Çağ Erçağ) ve müzisyen dostları İris Şentürker, Ferhat Göksel, Bülent Evcil ve Özgür Mert Esen bir konser verecek. Türkiye’deki oda müziği dünyasını geliştirmeyi amaçlayan KK, şimdiye dek 12 farklı ülkeden 307 öğrencinin katıldığı 20 eğitim atölyesini ve 95 konseri gerçekleştirdi. Dünyayı kavramak için Serkan Özkaya’nın yapıtı ‘Üç Balon Yardımıyla Havalanan Piyano’, 2009. değil görmekten) geçiyor. Gördüğünü sorgulamaktan, tartışmaktan, anlamaya, yorumlamaya, değerlendirmeye çalışmaktan geçiyor. Bugünü anlamak için dünü bilmek kaçınılmaz. İstanbul Modern’in yeni daimi sergisi Mıgırdiç Givanian’ın (18481906) “İstanbul” tablosuyla başlıyor. (Sultan Abdülmecid’in saray kemancısının oğlu olan ressamın tabBugünü anlamak için losu, müzenin bulunduğu bölgeyi tuvale taşıması açısından da ilginç.) Günümüzde çağdaş sanata ilgi her Fahri Kaptan, Abdülmecid Efengeçen gün artmakta. Gelin gödi, İbrahim Çallı derken rün ki çağdaş sanata iliş19. yüzyıl sonundan 20 kin kafamıza üşüşen binyüzyıl başına geçiyolerce soruyu yanıtlayaruz... Yıllar, dönembilmemiz için nereden ler, akımlar, uyumlar nereye geldiğimizi, başve karşı çıkışlar birlangıçtaki ilk adımbirini izliyor... lardan, öncüleAliye rin çalışmalarınBerger’den Cidan günümüze hat Burak’a, uzanan serüveBedri ve Eren nin her anını bilmentalKLINIK Eyüboğlu’ndan mek, anlamak Çifte Vişne, 2011. Neşet Günal’a, gerekiyor. Burhan Uygur’a, çeHiç durmaksışitli dostlarla hasret giderzın akan ulu bir nehir, sadikten sonra Nur Koçak’tan Hale nat dediğimiz... Bu akışı izleyebilmeTenger’e, Gülsüm Karamustafa’dan nin, her evreyi anlamaya çalışmanın, İnci Eviner’e, Ali Kazma’dan Serplastik sanatlardaki bu serüvenden tat kan Özkaya’ya her daim “genç” kaalmanın yolu görmekten (bakmaktan Kronolojik sırayla izlediğimiz tablolar, farklı özel koleksiyonlardan titizlikle seçilmiş, uzun süreli ödünç alınmış. Az ama öz ilkesinden hareketle hem dönemi en iyi yansıtıyor hem de sanatçıların en özgün eserlerini bir araya getiriyor. Hiç durmadan akan bu sanat serüveninde, bu kronolojik sıralama ve eserlerin seçimi, sergi küratörü Levent Çalıkoğlu’nun da vurguladığı gibi “zamanlar ve dönemler arasında var olan, kimi zaman organik, kimi zaman da kesik ilişkiye” ışık tutuyor. İstanbul Modern’in yeni daimi sergisini görmenizi istememin bir nedeni daha var: Özellikle son dönemlere geldiğimizde dünyanın nasıl küçüldüğünü, sınırların nasıl ortadan kalktığını da görüyorsunuz. Malum, çağdaş sanatın derdi dünya sorunları, ilişkiler, kimlikler... Bunları kavramlar üzerinden ele alıp işliyor. Politikaları, toplumsal olanı tartışmaktan geri kalmıyor... Sadece farklı zamanların değil, farklı coğrafyaların sanatçıları aynı sorunlara odaklanıyor; benzer duyarlıkları paylaşıyor... Özellikle son dönemler bölümünde uluslararası isimlerle Türkiye’den sanatçılar aynı platformda buluşuyor. Uluslararası İstanbul Bienalleri’nin ayak izlerini görebiliyorsunuz. İşte “Geçmiş ve Gelecek” sergisi bu açıdan da dünyayı kavramamız için kaçırılmayacak bir fırsat! 42. ORHAN KEMAL ROMAN ARMAĞANI HASAN ÖZKILIÇ’IN ‘ZAHİT’ ROMANINA İnsanlığı sorun edinmek Kültür Servisi Bu yıl 42.’si düzenlenen Orhan Kemal Roman Armağanı, Hasan Özkılıç’ın “Zahit” adlı romanına verildi. Tahsin Yücel, Osman Şahin, İnci Aral, Turhan Günay, Feyza Hepçilingirler, M. Nuri Gültekin ve Nazım K. Öğütçü’den oluşan Orhan Kemal Roman Armağanı seçiciler kurulu, 15 Mayıs’ta Orhan Kemal Kültür Merkezi’nde toplandı. Kurul, 54 eser arasında yaptığı değerlendirme sonucunda, 42. Orhan Kemal Roman Armağanı’nın Hasan Özkılıç’ın Can Yayınları’ndan çıkan “Zahit” adlı romanına verilmesine karar kıldı. Orhan Kemal Roman Armağanı Sekreterliği tarafından yapılan açıklamada, “Orhan Kemal Roman Armağanı seçiciler kurulu, Hasan Özkılıç’ın ‘Zahit’ romanını, yıllardan beri toplum vicdanında büyük yaralar açan olayların, baskıların yalın güçlü bir dille anlatılmasının yanı sıra, bireylerin iç dünyalarının da başarılı biçimde verilmesi gerekçeleriyle, Orhan Kemal’in dünya görüşüne uygun bir içeriğe sahip olması nedeniyle ödüle değer görmüştür” denildi. Özkılıç, Orhan Kemal Roman Ödülü’ne değer görülmenin sevinç ve gurur verici olduğunu belirterek şöyle devam etti: “Orhan Kemal, edebiyatımızda çok önemli ve kendimi ona, onun dünyasına da edebiyatına da çok yakın buluyorum. Derdi olan, dünyayı ve ülke sorunlarını ele alan, insanlığı sorun edinen bir bakış benim de edebiyata bakışım. Ben derdi olan edebiyattan yanayım. Ucuz edebiyattan, ucuz sanattan uzak duruyorum ve bunu eleştiriyorum.” Özkılıç, romana ilişkin ise “Romanda boşaltılan bir köyden kente göçen Kürt ailesinin hayatını, çevreyi ve kenti anlattığına dikkat çekti. Romanda bir yandan Kürt meselesi, diğer yandan cezaevi sorunları var. Ve romanın ölüm orucuyla bitmesi de benim için anlamlı. Ölüm oruçlarını yakından izledim ve içimde bir yaraydı, bu yüzden de romanıma yansıttım” ifadelerini kullandı. 1951 yılında Iğdır’da doğan Hasan Özkılıç, 1970’lerin başında yazı hayatına başladı. İlk öyküsü 1974’te Demokrat İzmir gazetesinde yayımlanan Özkılıç’ın ilk kitabı “Kuş Boranı” ise 1998’de raflardaki yerini aldı. Özkılıç, “Gönlümün Şirazesi Bozuldu” adlı kitabıyla, 2007 Haldun Taner Öykü Ödülü’nü aldı. Erden Kıral, “Kuş Boranı” kitabından “Bir Yanı Yaralı”, “Orada Yollarda” kitabından da “Güzel Günler İçin” öykülerini “Vicdan” adlı uzun metrajlı filminde sinemaya uyarladı. Özcan Alper de Özkılıç’ın “Şerul’da Beklemek” adlı kitabından “Adı Kargalarda Saklı” öyküsünü “Moto Guzzi” adıyla 2008’de kısa film olarak çekti. Özkılıç, 2000 2005 yılları arasında İzmir’de, Agora dergisini çıkardı. Yazara ödülü, Beyazıt’taki Orhan Kemal Kütüphanesi Konferans Salonu’nda, 31 Mayıs saat 10.30’da yapılacak anma töreninde verilecek. Kültür Bakanlığı’nın Sinema Destekleme Kurulu kararları açıklandı Nuri Bilge Ceylan’a rekor destek Kültür Servisi Kültür Bakanlığı Sinema Destekleme Kurulu kararları açıklandı. Nuri Bilge Ceylan’ın “Kış Uykusu” projesi 750 bin TL ile bugüne kadar verilen en büyük desteğin sahibi oldu. 1147 başvuru projesini değerlendiren kurul, yapılan toplantı sonucunda; 59 Belgesel Film Yapım projesine toplam 1.994.700 TL, 4 Animasyon Film Yapım projesine toplam 80.000 TL, 30 Kısa Film Yapım projesine toplam 288.000 TL, 26 SenaryoDiyalog ve Yazım Geliştirme projesine toplam 257.500 TL destek verdi. 15 Film Yapım projesine toplam 5.833.646 TL, 7 İlk Filmini Gerçekleştirecek Yönetmen projesine toplam 1.900.000 TL olmak üzere sektöre toplamda 141 proje için 10.353.846 TL destek verilmesi kararlaştırıldı. Nuri Bilge Ceylan’ın “Kış Uykusu” isimli projesi, 750.000 TL ile bugüne kadar verilen en yüksek desteği alan film oldu. Yüksel Aksu’nun “İftarlık Gazoz” adlı filmine ise 624 bin TL destek çıktı. Bazı uzun metraj projelere verilen destekler şöyle: “Yitik Kuşlar”: 434.613 TL “Çalsın Sazlar”: 400.000 TL “Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku”: 400.000 TL “Kıyamet Çiçeği”: 400.000 TL “Güney”: 375.000 TL “Korkuyu Beklerken”: 350.000 TL “Gittiler”: 300.000 TL TBMM MÜZE MÜDÜRLÜĞÜ Çarşamba konserleri n Kültür ServisiKüçükçiftlik Park Bahçe’de Çarşamba Konserleri, sezonu Andreya Triana ile 22 Mayıs’ta açıyor. Londra’nın en köklü bağımsız plak şirketlerinden Ninja Tune’un genç yıldızı Andreya Triana, İstanbul’da vereceği konserde, “Lost Where I Belong” albümünden şarkılar seslendirecek. Sanatçı, 2009 Glastonbury Festival’in unutulmaz performansları arasına girmeyi başarmıştı. ‘Boğa’yı geri istediler Kadıköy karıştı İstanbul Haber Servisi TBMM Müze Müdürlüğü Kadıköy’ün simgesi boğa heykelini ilçe belediyesinden geri istedi. Kadıköylüler, heykellerine sahip çıkarak sosyal medyada “Kadıköy Boğası’nı vermiyor” kampanyası başlattı. TBMM Başkanlığı Müzecilik ve Tanıtım Başkanlığı’ndan Kadıköy Belediyesi’ne gönderilen yazıda Sakıp Sabancı Müzesi girişindeki at heykelinin, Kadıköy Altıyol’daki boğa heykeli, Divan Oteli’nin önündeki geyik heykelinin ve Kalender Orduevi ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi binası önündeki heykellerin Beylerbeyi Sarayı’na ait olduğu belirtildi. Çift olarak imal edilen heykellerden “Dövüşen Boğa”nın Altıyol’da “Böğüren Boğa” isimli heykelin de Beylerbeyi Sarayı’nın üst set bahçesinde bulunduğu kaydedildi. Tarihi heykellerin gerçek yerlerine ve asıl sahibi olan Milli Saraylar’a kazandırılması için heykelin Beylerbeyi Sarayı’na iade işleminin yapılması istendi. Fransız filmleri Pera’da n Kültür ServisiPera Müzesi, 18 Mayıs 23 Haziran tarihleri arasında, gençlik temasını işleyen Fransız filmleri programına ev sahipliği yapıyor. Oscar Wilde’ın “Yaşlılar her şeye inanır, orta yaşlılar her şeyden kuşku duyar, gençler her şeyi bilir” sözlerinden ilham alan “Gençlik Güzel Şey!” başlıklı program, anlatı ve belgesel türlerini içeren bir seçkiye ver veriyor. Hasan Özkılıç
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle