17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 KASIM 2013 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER ‘AKP toplumsal olaylarda polise 90 günlük gözaltı süresi yetkisi vermek istiyor’ 5 El Kaide’ye... Sorunlar yumağı içindeydik. Ortadoğu kaynıyor, Suriye, Irak alev alev yanıyordu... ABD, AB ülkeleri bunun farkındaydı; Rusya, İran PYD’yle ilişkiye geçmişti. BağdatŞam merkezli Sünni kökenli İslam devletine karşı ABD’yle pazarlığa başlamıştı. Korku şuydu: “Suriye bu gidişle Afganistan’a dönüşebilir.” HHH Biz, bu olup bitenleri örtmek için, ilkel bir yola başvurmuş, kadın bedeni üzerinden ortaçağa özgün inanç sömürüsünü yeğliyorduk. Türban ya da sıkmabaş kutlamalarının hemen ardından gündem değiştirme ustası yerel seçimlere aylar kala “meşru hayat, gayri meşru hayat” çıkışıyla oy peşine düşmüştü. Siyasal İslamcı bir anlayış, kadın bedeni üzerinden eskisi gibi yol alacağını düşünmüştü. Kimi din insanları, bu çıkışa karşı İhsan Eliaçık gibi açıktan tavır almıştı: “Toplumun ahlakı açısından asıl tehlike öğrenci evlerinde değil muta nikâhlı evlerde yaşanıyor. Sözde dindar geçinen erkekler, sevgili tutmanın yolunu dini kılığa sokup, öyle yaşıyorlar...” Böyle bir yaşam biçimi, bir aylık iki aylık sürelerde başta İran olmak üzere kimi İslam ülkelerinde vardı... İş kadın bedeni üzerinden yürütülüyordu açık açık. Bizim Başbakan acı ama gerçek, kendisini hem devlet, hem hükümdar, hem de din adamı olarak görüyordu. Etik değerler kadın bedeni üzerinden inanç sömürüsüyle yapılmaz. Tuzla Tershaneleri’nde, AVM inşaatlarında, ruhsatsız fabrikalarda cayır cayır yanan, yağmur sularına kapılarak ölen kadınerkek işçilerimiz için ahlak mücadelesi yapılır. HHH Bırakın artık bu kafayı... “Muta”nın zinhar, ahlaksızlık sayılmadığı bir ülkede sakın kadın bedeni üzerinden inanç sömürüsü yapmayın! Size ne 18’ini doldurmuş çocukların özel hayatından... İster sevgilisiyle yaşar, ister tek başına. Sevişmek yasak, konuşmak yasak, düşünmek yasak! Unutmayın bu yol çıkmaz sokak! 12 Eylül’e geri dönüş hazırlığı mı? Toplumsal olaylarda hâkim ve savcı kararı olmaksızın polise 90 gün gözaltı yetkisi veren hazırlık Meclis gündemine taşındı. CHP’li Tezcan, Adalet Bakanlığı’ndaki ‘namuslu bürokratların’ aktardığını söylediği düzenlemeye ilişkin, “Erdoğan Gezi travmasını atlatamamış’’ yorumunu yaptı. İLHAN TAŞCI Muta, Zinhar Zina Değildir!.. Fetva yukarıdan gelmiş, durumdan vazife çıkarılmış, Denizli polisinin hazırladığı rapor servis edilmişti bazı medya kuruluşlarına. Öğrenci evleri birden örgüt evleri oluvermişti... Laik demokratik hukuk devleti dediğin de bu değil miydi zaten? Sayın bakan ilk açıklamasını patlatmıştı bile: “Bu evlerde öğrenciler bomba falan yapıyorlar!” Buna kimse inanmadı... AKP’li milletvekilleri bile! Ardından tepkiler çoğaldı... AKP milletvekilleri sessizliğini korudu, bir babayiğit çıkıp haykıramadı: “Bu yol bizi çıkmaz sokağa götürür!” Başbakan Erdoğan’ın “meşru hayat, gayri meşru hayat” tümcesi hep anımsanacak. Gündem değiştirme ustası bu kez tufaya geldi... Erdoğan’ın öğrenci evlerine yönelik sözlerine muhafazakâr çevrelerden de tepki geldi. Yandaşlar bile ne yapacağını şaşırdı... Yazılarında ve televizyonlarda bir o yana bir bu yana savruldu hepsi. Tamam ama... Özel hayat ama... Terör var ama!.. Bir zamanlar tartışıyorduk Türkiye nasıl bir ülke olacak, diye... Yön belli artık! Baskıcı bir dinci faşizme doğru koşar adım gittiğimiz belli. HHH Erdoğan, yurtdışında yabancı gazetecilere “posta koyarken” El Kaide militanlarını taşıyan uçaklar Hatay Havaalanı’na iniyordu. İktidar istediği kadar, El Kaide’nin Türkiye üzerinden Suriye’ye geçtiğini yalanlasın. Önceki gün yazdıklarımın hepsi doğru çıktı, CNN görüntüleri yayımladı. Bu arada Adana’da yakalanan mermiler, silahlar... Peki, bunlar nereye gidiyordu... Türkiye üzerinden Suriye’ye! UMUT ORAN, ERDOĞAN’I SOSYALİST ENTERNASYONAL’E DAVET ETTİ ‘Gezi deneyimini anlat’ 60 ÜLKENİN KADINLARI SORUNLARINI TARTIŞIYOR İstanbul Haber Servisi Sosyalist Entenasyonal Kadın Konseyi (SIW) toplantısı CHP’nin ev sahipliğinde İstanbul’da başladı. Taksim Hill Otel’deki toplantıda 60 ülkeden sosyal demokrat partilerin kadın kollarının temsilcileri bir araya geldi. Sosyalist Enternasyonal Kadın Konseyi Başkanı Ouafa Hajji, BM bünyesinde hazırlanan kalkınma raporuna değinerek “Dünya çapında yoksulluk yüzde 50 azaltılmıştır. Parlamentolarda kadın vekiller açısından da ilerleme çıktığını söyleyebiliriz” dedi. Hajji “Ancak 100 milyon çocuk yetersiz beslenme altında. Kadınlar karar alma mekanizmalarına tam katılamıyor. 63 ülkede kızlar okula gidememe riski altında. Gelişmekte olan ülkelerde kadınlar daha az güvenlik sağlayan işlerde çalışıyor. Maaşlarda dengesizlik var” dedi. CHP Milletvekili Gülsün Bilgehan ise Türkiye’de kadınların son dönemde daha çok sorun yaşadığını, kılık kıyafet ve yaşam tarzı üzerine saldırıların arttığını ifade etti. ANKARA Toplumsal olaylarda “hâkim ve savcı kararı olmaksızın” polise 90 gün gözaltı yetkisi veren bir düzenlemenin hazırlıkları Meclis gündemine taşındı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, bilgiyi kendisine hazırlığı yapan Adalet Bakanlığı’ndaki bürokratların “rahatsızlık” olarak ilettiklerini vurgularken “12 Eylül’de gözaltı süresi 90 güne çıkarıldı. Orada bile şeklen hâkim kararı alınıyordu” dedi. Hâkim ve savcı kararı olmaksızın polise “önleyici gözaltı” yetkisi verilmesi tartışmasının yankıları henüz geçmemişken CHP’li Bülent Tezcan, bunun bir adım daha ötesine geçilerek gözaltı süresinin 90 gün olarak düzenlenmesine yönelik hazırlıkları gündeme getirdi. Tezcan, toplumsal olaylarda polise doğrudan doğruya 90 güne kadar gözaltı yapma yetkisini içeren çalışmanın Adalet Bakanlığı’nda yürütüldüğünü vurgularken bu bilginin kendisine Adalet Bakanlığı’nda “namuslu, hukuk vicdanı kalmış” bürokrasi tarafından “rahatsızlık” olarak iletildiğini söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP, Gezi Parkı protestolarının ana gündem maddesini oluşturduğu ve 1112 Kasım’da İstanbul’da “ev sahipliğini” üstlendiği Sosyalist Enternasyonal (SE) toplantısına, “Gezi Parkı protestolarını anlatması” için Başbakan Tayyip Erdoğan’ı da davet etti. Basın toplantısı düzenleyen CHP genel başkan yardımcıları Faruk Loğoğlu ve Umut Oran toplantının açılışında “sürpriz” konuklarla, Gezi Parkı protestolarına katılanların da izlenimlerini açıklayacağını bildirdi. Oran, şu görüşleri dile getirdi: “Tabii demokrasi ve Gezi Parkı deyince aklımıza gelen ilk isim Erdoğan. Daha önce ‘CHP’yi çıkarın, AKP’yi alın’ diye SE’ye üye olmak istiyordu. Gelsin sosyalistlerin zirvesinde kendisini konuk edelim, biraz sosyal demokrasiden nasibini alır. Ayrıca Gezi Parkı bölümünde kendisine söz hakkı verebiliriz zira kötü adam olarak başroldeydi, olayları başlatan bizzat kendisi çünkü. İnadı uğruna yerel konuyu hem ülkeye hem dünyaya mal etti. Bunu nasıl başardığını gelsin bir zahmet anlatsın; prompter da bizden.” AKP’nin son dönemde polis devleti uygulamalarını ısrarla yerleştirmeye çalıştığını belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Tezcan, “Sözü edilen bu çalışma da polis devletinin artık son noktası” değerlendirmesini yaptı. Tezcan, böylesi bir uygulamanın hukuku devreden çıkaracağını, temel hak ve özgürlüklerini, kişi güvenliğinin de doğrudan ihlali anlamına geleceğine dikkat çekerken “Bunlar muz cumhuriyetlerin de bile uygulanmayan yöntemlerdir. 12 Eylül’de gözaltı süresi 90 güne çıkarıldı. Orada bile şeklen hâkim kararı alınıyordu. Ben de Adalet bakanına verdiğim soru önergesiyle bunun doğru olup olmadığını sordum. Bu doğruysa bu niyet bile başlı başına polis devleti uygulamasının son noktaya geldiğini gösteriyor. Başbakan Tayyip Erdoğan anlaşılan Gezi travmasını atlatamamış” yorumunu yaptı. Bülent Tezcan verdiği soru önergesinde, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in şu soruları yanıtlamasını istedi: “Böyle bir çalışma olduğu bilgisi doğru mudur? Varsa bu çalışmayı kamuoyunda tartışmayı neden düşünmüyorsunuz? Dünyanın herhangi bir demokratik ülkesinde yapmaya çalıştığınız uygulamayla ilgili paralel bir düzenleme var mıdır? Bu uygulama bir polis devleti uygulaması değil midir?” TEKZİP METNİ Cumhuriyet Gazetesi’nin 06.07.2013 tarihli nüshasının 5’inci sayfasında “AKP iktidarında yarım milyon tonun üzerinde gaz sıkıldı”, “Yırtıcı hayvan silahı!” başlıkları kullanılmış, aynı nüshanın birinci sayfasında da “AKP 596 bin ton gaz sıktı” başlığı yer almıştır. Yazı metninde emniyet teşkilatı ile irtibatlandırılan tüm bilgiler asılsızdır. Kurmaca bir yazı haber biçiminde kamuoyuna intikal ettirilmiştir. Haberde atıf yapılan soru önergesine cevap verilen belgede yer alan ithal rakamlarına gerçekdışı biçimde “bin” ilavesi yapılmıştır. Böy lece belgedeki ithal miktarları bin katı olarak kamuoyuna sunulmuştur. Belgede biber gazı ile, vahşi hayvanlara bir anestetik veya ilaç içeren şırınga ayrı ayrı sayıldığı halde, gazın, yırtıcı hayvanlara karşı kullanılan silahlar tanımlaması içerisinde olduğu yanlış biçimde ileri sürülmüştür. Ayrıca kullanılan başlık ile, devletin bir kurumu olan emniyet teşkilatını siyasi partilerle özdeşleştirmek haksız isnattır. Emniyet teşkilatı gerçekdışı yazılar ile kötülenmemelidir. Basın özgürlüğü kimseye yanıltıcı nitelikte haber yapma hakkını vermez. Hakan Özdöl, Emniyet Genel Müdürü adına 1. Hukuk Müşaviri 1.Sınıf Emniyet Müdürü
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle