Katalog

SAYFA CUMHURİYET 3 EKİM 2013 PERŞEMBE 8 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK n Baştarafı 1. Sayfada Sürekli değişimden söz eden, ne var ki bir türlü değişemeyen Başbakan; Meclis koridorlarında ayağının tozu ile yine en az gelecek mart ayına kadar medyanın başlıca gıdası olacak konuyu ortaya attı. Yerel seçimler öncesi hükümet değişikliği neden olmasın, dedi. Geçen aylarda sürekli neden gündem değiştiren konular ortaya attığını soran ve söyleyen gazeteciye; “bir başbakanın elbette ilk işinin gündem değiştirecek konular bulmasını doğal karşılamamız gerektiğini” söylememiş miydi? Tabii muhalefet ülke yararına ne derse, neyi tavsiye eder, salık verirse aksini söylemek hastalığından bir türlü kurtulamayan RTE’nin, muhalefeti haklı bulan bir gününe rast gelinmedi henüz... Örneğin ana muhalefet diyor ki; son açıkladığı paketteki kimi önerileri, yaptırımları aylarca önce, ülkede demokrasiyi, barışı ve kardeşliği yeniden, baştan onaran 1720 maddelik bir manifesto ile açıkladık. Bu Başbakan bunları umursamadı. Elinin tersiyle bir yana attı. Önceki gün açıkladığı demokratileşme paketinde aaa bir de baktık. Önerimizin kötü taklitlerine pakette yer vermiş!.. Barış ve Demokrasi Kürt Partisi de; gelişme sürecini geliştirecek, Kürtlere vaat edilenleri kapsayacak listeyi hazırlayıp önüne koyduk Başbakan’ın. Üç ayda kâğıda dökebildiği demokratikleşme paketinde önerilerimizin tek biri yer almadı, diyor. Beyefendinin ne umuruna! O demokrasiyi pekiştirecek önerileri gerçekleştirmenin peşinde değil. Yereli, geneli daha fazla oy alarak nasıl kazanacağını ve tabii kısmet olacağı hâlâ tartışmalı Çankaya Köşkü’ne nasıl çıkacağını hesaplamakla meşgul HHH İşte bu sırada, Çankaya’ya RTE mi çıkacak, yoksa A. Gül, bir dönem daha orada kalacak mı tartışmalarına ara verilmişken... Çankaya’daki AKP’li, Meclis’te dün son yasama yılını açış konuşmasını yaptı ve... ...RTE’ninkini bilemem ama medyanın, siyasal kulisin gözlerinin faltaşı gibi açılmasına neden olan bir cümle söyledi: “Hayatım boyunca halka hizmeti Hakk’a hizmet bilerek yüce milletimizin hizmetinden hiç ayrılmadım” dedi. Buraya dek çarpıcı, dikkat çekici değil söylediği bu cümle; amma arkasını.. “bundan sonra da bu anlayış ve şuurla milletimizin hizmetinde olmaya devam edeceğim” diye tamamlayınca... Her kesimde; yahu Gül, bundan sonra da aynı anlayış ve şuurla millete hizmet edeceğini söyleyerek ne demek istedi, sorusu aldı başını yürüdü. Köşk’ten ayrılıyorum gayrı, “kardeş” meraklanma mı demek istedi millet kürsüsünden? Yok ben ayrılmaya pek niyetli değilim, son güne dek görevimi halisane duygularla yerine getirdim, yine getirmeye devam edeceğim, işaretini mi verdi? Ya da millete hizmet aşkıyla partinin başına geçmek için gelecek genel seçimden önce Cumhurbaşkanlığı’ndan istifa edip milletvekili seçilmeyi ve nasılsa AKP iktidarı cepte keklik, başbakanlık görevine başlayacağını mı duyurmak istedi? Kapalı kutu A. Gül! HHH Köşk konusunda bugüne dek yaptığı, daha doğrusu yapamadığı açıklamalar lastik gibi nereye çekersen oraya gidiyor. Fakaaat, RTE’den farklı, daha demokrat olduğunu kanıtlamak istercesine, Kayserili olmaktan da kaynaklanan kurnazlık ile Çankaya’dan geleceğe taşlar döşüyor. Bu haline RTE’ye ters düşen sözleri örnek. Örneğin RTE’den hiç duymadığımız bir sözü, bir başsağlığı temennisini kürsüden, beride oturan RTE’nin yüzüne söyledi: “Gezi olaylarında yaşamını yitiren 6 kişiye rahmet diliyorum” dedi. “Genç kuşakların hassasiyetlerine duyarlık göstermeliyiz” diyerek RTE’ye ters düştü. İki AKP’li arasında bir başka fark: RTE, Gazi Mustafa Kemal der. Türk halkına çağdaşlık yollarını açan devrimler dönemini inkâr ve reddettiği için asla Mustafa Kemal Atatürk demez, diyemez. Gül ise ulusal savaş kahramanı ile çağdaşlığa kapıları açan devrimlerin önderini bir arada ifade eden adı ve soyadını birlikte kullanıyor: Gazi Musfafa Kemal Atatürk! HHH Tahterevallinin bir ucundaki, gidecek. Belki öteki ucundaki gelecek devletin başına. Ülkenin yazgısını çizen oylar; daha Cumhuriyeti kuran Mustafa Kemal Atatürk adı üzerinde anlaşamayan iki kişiye bağlı... Ne günlere kaldık! HABERLER Maliye’de de skandal Sayıştay, Hazine’ye ait taşınmazların satış, kira ve irtifak hakkı işlemlerinde usulsüzlük saptadı. Raporda bakanlığa aktarılan alacakların kaydının tutulmadığına vurgu yapıldı MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Sayıştay, Maliye’yi Hazine’ye ait taşınmazlar konusunda uyardı. Devletin hüküm ve tasarrufu altında veya Hazine’nin özel mülkiyetinde bulunan taşınmazların kayıt altına alınabilmesi amacıyla düzenlenmesi gereken formların düzenlenmediğine işaret eden Sayıştay, Hazine’ye ait taşınmazların envanter ve değerleme çalışmalarının da yapılmadığına dikkat çekti. Hazine taşınmazlarının taksitli satış, kira ve irtifak hakkı işlemlerinden doğan alacaklar ile bedelsiz devir suretiyle yapılan çıkış işlemlerinin, muhasebe kayıtlarına yansıtılmadığına vurgu yapıldı. ‘ÖNEMLİ BİR KAMU KAYNAĞI KAYBINA YOL AÇILDI’ ayıştay’ın Meteoroloji Genel Müdürlüğü’ne S ilişkin raporunda da kurumun İstanbulKadıköy ve SamsunAtakum’da faaliyette bulunduğu taşınmazlar üzerindeki tahsislerin kaldırılması ile hizmet binalarının başka yerlere taşınmasının yasaya aykırı olduğu, yer değişikliğinin uzun süreli aynı yerde elde edilmiş olan meteorolojik veri dizinini bozarak önemli bir kamu kaynağı kaybına yol açtığı değerlendirildi. Raporda, Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün, EUROCONTROL Teşkilatı’ndan (Avrupa Hava Emniyeti Teşkilatı) maliyetlerine karşılık milli pay olarak gelir elde ettiği ancak bu alanda verdiği bir kısım hizmetlerin maliyetinin karşılığını EUROCONTROL Teşkilatı’ndan almadığına işaret edildi. Raporda ayrıca genel müdürlüğün, DHMİ’ye 791 bin 925 TL, Atatürk TAV AŞ, Esenboğa TAV AŞ, Dalaman ATM Havalimanı Yapım ve İşletme AŞ ve Antalya FraportIC Antalya Havalimanı Terminal Yatırım ve İşletmeciliği AŞ’ye toplam 669 bin 23 TL olmak üzere tüm havaalanlarında toplam 1 milyon 460 bin 948 TL hizmet binaları ve rasat parkları kiraları ödendiğine dikkat çekildi. Raporda, MGM’nin meteorolojik bilgi hizmetlerini de verdiğine işaret edilirken ayrıca kira ödemesinin yasal dayanağının bulunmadığına vurgu yapıldı. lerin bulunduğu vurgulandı. Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK) tarafından Maliye Bakanlığı’na aktarılması gereken üçer aylık gelir fazlalarının aktarılmadığı bildirildi. Ayrıca Türk Patent Enstitüsü, Türk Standartları Enstitüsü ve ÖSYM tarafından Maliye Bakanlığı’na aktarılan tutarların hesaplanmasında hata yapıldığına dikkat çekildi. Üçüncü kişilerin kullanımına bırakılan Hazine’nin özel mülkiyetindeki bazı taşınmazların, sözleşmeye aykırı kullanılmasına karşın sözleşmelerinin feshedilmediğine işaret edilen raporda, inşaat karşılığı Hazine mülkiyetindeki taşınmazların devredilmesi işlemleriyle ilgili olarak muhasebe mevzuatında herhangi bir düzenleme bulunmadığından devir işleminin muhasebe kayıtlarına yansıtılmadığı vurgulandı. Muhasebe yok... Sayıştay’ın Maliye Bakanlığı’na ilişkin raporunda, “Hazine’ye ait taşınmazların envanter ve değerleme çalışmaları yapılmadığından, muhasebe kayıtlarının ve mali tabloların Maliye Doğru bilgi sunulmadı Bakanlığı’nın malik sıfatına sahip olduğu taşınmazlar hakkında tam ve doğru bilgi sunmadığı tespit edilmiştir” denildi. Hazine taşınmazlarının taksitli satış, kira ve irtifak hakkı işlemlerinden doğan alacaklar ile bedelsiz devir suretiyle yapılan çıkış işlemlerinin, muhasebe kayıtlarına yansıtılmadığı, satış işlemleri Aykırı kayıtlar yapılmış nin muhasebeleştirilmesinde yönetmelik hükümlerine aykırı kayıtlar yapıldığı belirtildi. Maliye Bakanlığı bütçesinden özel bütçeli kurumlar arasında sayılan yükseköğretim kurumlarına yapılan Hazine yardımı tahakkukları incelendiğinde, 2012 yılında toplam 12 milyar 240 milyon 359 bin 627 TL Hazine yardımı tahakkuk ettirildiği ancak bu tutarın 951 milyon 802 bin 248 TL’sinin Hazi ne Müsteşarlığı tarafından ödenmediğine işaret edildi. Raporda, hem Maliye Bakanlığı’nın sahip olduğu taşınırların yönetiminde, hem de mevzuat kapsamında yönetilmesi ve elden çıkarılması gereken, kamu idarelerinin sahip olduğu ve çeşitli nedenlerle devlete intikal eden taşınırların yönetiminde sağlıklı veri elde edilmesi ve denetim yapılmasını engelleyen mevzuata aykırı iş ve işlem ‘ODTÜ planı’ usulsüz MERT TAŞÇILAR Fotoğraflar: HADİ KURT DHA Otoban projesinin planı onaylanırken ihalenin hukuka aykırı olduğu ortaya çıktı ANKARA ODTÜ ormanından geçecek otoban projesinin ihalesinde çok sayıda hukuka aykırılık ortaya çıktı. Proje onaylanmadan ihale yapılırken ihale de yalnızca tek bir firmanın katılımıyla yapıldı. İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) otoban yapım işinin birçok hukuka aykırı ihale ile “627.425.044,77 TL sözleşme bedeli ile Söğüt İnş. Taah. Pet. Mad. Nak. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti”ne bırakıldığını bildirdi. ODTÜ ormanından geçecek otoban inşaatı tartışmaları sürüyor. Son olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, ODTÜ kampusu koruma amaçlı nazım imar planını onaylamıştı. Planın onaylanmasıyla birlikte ODTÜ kampusunu ikiye bölen Eskişehir yoluna paralel yol ile ODTÜ ormanından geçecek olan otoban projesi de plana işlenerek onaylanmış oldu. Böylelikle hukuki açıdan “yollar plana işlenmedi” tartışmalarına son verilerek yapılacak yollar alt ölçekli plana işlendi. Planın onaylanmasıyla da Eskişehir yoluna paralel olan ve Bilkent Bulvarı’na bağlanacak yol Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından kampusun altından tünel yapılarak tamamlanacak. Konya yolu ile Eskişehir yolunu birbirine bağlayan 8 şeritli otoban için ise 2 bin 388 ağaç kesilecek. Ancak bir yandan plan onaylanırken öte yandan binlerce ağacın kesilmesine neden olacak yol için yapılan ihalenin usulsüz olduğu ortaya çıktı. Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nce onaylanmadan çıkılan ihale, projenin ortaya çıkmasından yaklaşık 1 yıl önce, 13 Haziran 2012 tarihinde yapıldı. İhaleye yalnızca 1 firma katılırken otobanın yapım işi “627.425.044,77 TL sözleşme bedeli ile Söğüt İnş. Taah. Pet. Mad. Nak. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti”ne bırakıldı. İnşaat Mühendisleri Odası da ihalenin usulsüz olduğunu belirterek yola dava açtı. İMO’nun açtığı davaya ilişkin açıklamasında ihaleye ilişkin hukuksuzluklar şöyle anlatıldı: “Yol yapımının gündeme getirildiği bu süreçte gerek işin ihale ediliş biçimi gerekse de yolun yapımı açısından birçok açıdan hukuka aykırılıklar bulunmaktadır. Buna göre 2012 ve 2013 yıllarına ait Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde ödeneği bulunmayan yol işiyle ilgili ihaleye çıkılması Kamu İhale Kanunu, Belediye Kanunu, Çevre Kanunu ve Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na aykırılıklar içermektedir. Yolun ihale ediliş biçimi 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’na aykırıdır. Çünkü kanuna göre yolun ödeneğinin bütçede programlanmış, imar işlemlerinin tamamlanmış ve uygulama projelerinin yapılmış olması gerekir. Yolun ihale ediliş biçimi 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ve 5393 sayılı Belediye Kanunu’na aykırıdır. Çünkü ilgili kanunlara göre yerel yönetimlerin de dahil olduğu kamu idari kurumlarının katılımcı yöntemlerle stratejik plan hazırlaması gerekir.” l ‘Hakaret değil eleştiri’ HİLAL KÖSE Ergenekon davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum edilen emekli Albay Dursun Çiçek’in, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hasan Hüseyin Özese ile üye yargıç Sedat Sami Haşıloğlu’na hakaret ettiği gerekçesiyle 3.5 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı dava başladı. Çiçek, ifadesi alınmak üzere Silivri Cezaevi’nden Çağlayan’daki adliyeye getirildi. Suçlamayı kabul etmeyen Çiçek, “Dilekçemde, genel olarak tutuklama kararlarıyla ilgili eleştiride bulundum. Daha ağır eleştiriler Cumhurbaşkanı, Başbakan, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay Başkanı tarafından da yapılıyor” dedi. Çiçek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını da istemediğini söyledi. Kaymakam çocukları tarlalardan topladı Yurt Haberler Servisi Şanlıurfa’nın Akçakale Kaymakamı Eyyüp Fırat, İlçe Milli Eğitim Müdürü Ali Kınacılar, okulların açılmasına karşın çalıştıkları için okula başlayamayan öğrencileri tarlalarda buldu. Akçakale’ye 20 kilometre uzaklıktaki Öncül Köyü’ne giden Kaymakam Fırat, tarım işçiliği yapan öğrencilerin velileri ile görüşerek çocuklarını okula göndermelerini istedi. Çocukların kazandıkları para miktarı kadar ailelere yardım yapılacağını ve böylelikle mağduriyeti de önleyeceklerini anlatan Fırat, “Pamuk sezonu nedeniyle bölgede ilk iki ay öğrencilerimiz okula gelmiyor. Biz bu sene Akçakale Kaymakamlığı olarak, Milli Eğitim Müdürlüğü ile çalışma başlattık. Çalışmamız özellikle ekonomik sıkıntı yaşayan ailelerin çocuklarının okula devamının sağlanması adına ciddi verim vermeye başladı. İlçemizde öğretmenler ev ev, tarla tarla dolaşıp öğrenci ve velileriyle görüşüyor. Biz de moral ve destek vermek için buradayız. Tarım işçisi Hıdır Akyol da çocuklarını okula göndereceğini ifade ederek “Biz hayatımızda ilk defa tarlada öğrenci toplayan kaymakam gördük” dedi. İhale usulsüz l ‘İki dava bağlantılı’ ERZURUM (Cumhuriyet) Eski Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı olan CHP Milletvekili İlhan Cihaner’in, İsmailağa cemaatine yönelik yürüttüğü soruşturmada 2010’da tutuklanması sırasında “rüşvet vermek”, “silahlı terör örgütüne üye olmak” ve “adil yargılanmayı etkilemek” suçlamasıyla eski CHP milletvekilleri Erol Tınastepe ve Ahmet Ersin’in yargılanmasına devam edildi. Mahkeme, iki eski milletvekilinin dosyasının, Yargıtay 11. Ceza Dairesi’nde görülen ve Cihaner’in de aralarında bulunduğu 14 sanıklı davayla bağlantısının olduğunu belirterek davayı erteledi. Belediyede ödeneği yok NSU davasında tanık olarak dinlenen baba Yozgat: Diyanet’ten ‘cami açılımı’ n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB), kadınların ve çocukların camilere ve camilerde verilen eğitime çeşitli önyargılar nedeniyle katılamadıkları gerekçesiyle yeni bir proje başlattı. Projeye göre camilerde abdest ve ibadet mekânları kadınlar için daha elverişli hale getirilecek, kadın ve çocuk mekânları iyileştirilecek, kadınlar ve çocuklar camilerdeki izbe mekânlardan kurtarılacak. n ANKARA (AA) Şans Topu’nda kazanan numaralar 3, 14, 20, 25, 31+6 olarak belirlenirken 5+1 bilen 1 kişi, 602 bin 61 lira kazandı. Çekilişte 5 bilenler 1881 lira, 4+1 bilenler 237.90 lira, 4 bilenler 22.85 lira, 3+1 bilenler 14.05 lira, 3 bilenler 3 lira, 2+1 bilenler 4.30 lira 1+1 bilenler 2.40 lira alacak. Hangi hakla öldürdünüz Dış Haberler Servisi Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) adlı Neonazi terör çetesi tarafından 20002007 arasında öldürülen sekizi Türk on kişiden biri olan Halil Yozgat’ın babası İsmail Yozgat, davanın dünkü oturumunda tanık olarak dinlendi. Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi’ndeki 41. duruşmada Türkçe konuşan ve ifadesi sırasında duygusal anlar yaşayan baba Yozgat, olay günü oğlundan işi devralmak için sahibi olduğu internet kafeye gittiğini, burada oğlunu kanlar içinde tezgâhın arkasında bulduğunu belirterek “Oğlumu kollarıma aldım ancak cevap vermedi” dedi. İfadesi sırasında sanıklara dönerek “Hangi hakla bunu yaptınız?” diyen Yozgat, cinayetin soruşturulması sırasında ailesinin zan altında kaldığını söyleyerek “Ailemle 5 buçuk yıl dışarı çıkamadık. Herkes bize düşmanca baktı” şeklinde konuştu. Öte yandan 16 Eylül’de davada ifade vermesine saatler kala yanmış aracında ölü bulunan Florian H’nin intihar ettiği ortaya çıktı. l ‘El Kaide’de iki kişi tahliye İstanbul Haber Servisi Yapımcı Acun Ilıcalı ve Adnan Oktar’ın evlerine ait krokilerin ele geçirildiği terör örgütü El Kaide’ye yönelik operasyon kapsamında, 12 sanıklı davada mahkeme heyeti, örgütün hedefinde olduğu iddia edilen Oktar’ın mağdur ve müşteki sıfatıyla davaya katılma talebi kabul edildi. Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklardan Ahmet Kaya ve Sezgin Yılmaz’ın tahliyesine karar verdi. 1 kişiye 602 bin TL İntihar etmiş Baba Yozgat tanık olarak dinlendi.