19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 EKİM 2013 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yeni yönetmeliğe göre; 16 yaşını doldurmuş, mesleki ve teknik eğitim okulu mezunu genç işçilerin çalıştırılabileceği alanlar genişletildi. Bu okullardan mezun olan 16 yaşından büyükler, maden ocakları, alkol ve sigara üretimi dahil mesleklerine uygun her işte çalışabilecek. MUSTAFA ÇAKIR Çocuk sömürüsüne davetiye çiler, çocuk ve genç işçilerin çalıştırılabilecekleri işlerde de çalıştırılabiliyor. DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu devletin kendi tanımlarında 18 yaşına kadar olan kişilerin yetişkin olarak kabul edilmediklerine işaret ederek “Dolayısıyla 18 yaşından küçüklerin yetişkin insanların çalışma şartlarında çalıştırılmaları doğru değil. 18 yaş sınırlamasının kaldırılması kabul edilebilir değil. 18 yaşın altındaki insanların fiziksel olarak birtakım işleri yapabilmesi de mümkün değil” dedi. Eski sendikacı, CHP Ankara Milletvekili İzzet Çetin de çocukların 18 yaşına gelmeden bazı işlerde çalıştırılamadıklarına dikkat çekti. Çetin, “Şimdi emek sömürüsünü genç ve çocuk işçiliği sömürüsüne indirgiyorlar demek ki... Emek sömürüsünü ne pahasına olursa olsun yaygınlaştırma politikası. Çocuk, genç, kadın demeden, kimsenin gözünün yaşına bakmadan herkesi köle gibi kullanmanın önünü açıyorlar. Bu korkarım o söz EKONOMİ [email protected] 11 Döne Döne... Yaşamsal sorunlarımız... Demokrasimizin gidişi, hukuk devletinin işleyişi, ekonomik gidişat... Kürt açılımı, Suriye politikaları, İslam dünyası içindeki denge değişimleri, Türkiye’nin rol model oluşturma gücü üzerinden gelişmelerin masaya yatırılmadığı, tartışmaların yapılmadığı günümüz yok... Bir diğerini çürüten gelişmelere ilişkin çelişkili bilgilendirmeler, görüşlere, katlanarak bilgi kirliliği de eklendikçe... Döne döne başımız dönüyor... Aylar, haftalar, günler, bazen saatler içindeki haberler, gelişmelerle doğru bildiklerimiz, doğru sandıklarımız tersyüz oluveriyor... Dün en çok konuşulan, tartışılan gündem üzerinden, Kürt açılımından verilen haberler, yapılan tartışmalara bir bakın hele... Bayram öncesine kadar sürekli altı çizilen ana görüş; “barış süreci olumlu gelişiyor, açılan paketin olumlu etkileri yaşanıyor..” iken, dün görüş alan haber sunucuları ile program yapımcılarının en çok yineledikleri sorular; “Barış sürecinde kırılmalar mı var? Çatışmalar yeniden gündeme gelebilir mi?” kaygılarını da içeriyordu... Bizi ilgilendiren Kürt açılımı, gelişmelerinin odağında bizdeki taraflar, belirleyiciler üzerinden gelişmelere bakılır, tartışılırken, aynı tarafların, aynı tez sahiplerinin sürecin yürümesine ilişkin gelişmelere dış odakları eklemenin ötesinde öne çıkarmaları dikkat çekiciydi... Dikkatinizi çekmeliyim, bizim İktidarları ve Kürt cephelerinin daha önce hiç dillendirmedikleri, uzaktan, dışardan bakanlar arasında olarak bizlerin altını çizdiğimiz kimi gelişmeler şimdi zorunlu gündemde... Daha düne kadar Suriye’de iç savaş bağlantılı yaşanan önemli gelişmeler arasındaki Suriye Kürdistanı, Rojava olgusu ağızlara alınmazken bizdeki Kürt açılımına yansımaları artık iki tarafın da dilinde. Aynı günlerde Kuzey Irak yönetimi ile içli dışlı Merkez yönetimini tanımayan İktidarlarının, CHP’nin ziyaretini şiddetle eleştirmişken, şimdi diyaloğa yönelmesi kuşkusuz anlamlı bir gelişme. Kuzey Irak’ta aylar önce ilan edilmiş, bölgenin dört ülkesinin Kürt siyasal temsilcilerinin toplantısının sürekli ertelenmesinin anlamının ise bölgedeki çok önemli denge değişiklikleri olduğu kuşku götürmez. HHH Barış umudunun kırılmaması, çerçevesi, dün İktidarları iradesinde, istihbarat örgütleri ağırlıklı yürütülmüş uzlaşmalar, takvimlerin işletilmesinden çok, yaşanmış süreçte çatışmaların durmuş olması, insanların ölmemesi bağlantılı toplumda gelişen barış umudu, iradesine bağlanıyordu. Tarafların uzmanları pek çok noktadan barış sürecinin işletilmesi koşullarına uyulmadığını, suçu karşı tarafa yükleyerek çok önemli nedenleri ile sayıp durdular. Elbette odakta PKK’nin silahlı güçlerinin anlaşma koşullarına uyulmayarak çekilmemiş olması odağa oturtuluyor, sorumluluk, nedenleri üzerinde çok farklı, baş döndüren nedenler sayılıyordu. Doğrusu insanların ölmediği yaşanan süreçten sonra, yeniden kan dökülmesi sorumluluğunu üstlenmek barış isteyen çoğunluğun gönlündeki yerini kaybetmek ile de eşanlamlı olabilir. Siyasi partilerin anayasa komisyonundan siyaseten çekilen taraf olmak istememeleri gibi bir durum da, yeniden kan dökülmesi sorumluluğunu üstlenmeden korkmada da geçerli, umut kaynağı olabilir. Dünyada, hele de bölgede siyasal güç dengeleri üzerinden öylesine kısa zaman dilimleri içinde öylesine büyük değişiklikler yaşanıyor ki... Medyatik vitrindeki gelişmelerle kapalı kapılar arkasındaki çatışma, pazarlık, uzlaşma gündemleri arasındaki uçurumları göremeyecek bizler için kimi yeni gibi gelen gelişmelerin çoğu gündemden bile düşmüş olabilir... ABD’nin Esad yönetimine kimyasallar bağlantılı operasyonu beklenirken, tersine dönüşle Esad yönetimini en azından bugün için güçlendiren, Suriye’ye yerleşik istenmeyen radikal İslami, dış odaklı silahlı muhalefetle ipleri kopartan bir yeni fiili uzlaşma noktasına gelinmedi mi? Çok daha çarpıcısı, artık tam tersini aylar, yıllar haykırmış Türkiye, İktidarları yönetimi bile fiilen onaylama noktasında değiller mi? Üstüne üstlük MİT çalışmaları üzerinde dünya medyasında hedef tahtası yapılan Erdoğan İktidarları, yıllardır giriş çıkışa açık bıraktıkları sınırı denetlemek zorunda kalma noktasındalar. Radikal İslami, dış örgütler ağırlıklı Suriye muhalefeti ile işbirliği suçlamalarını da reddediyorlar... “Kol kırılır yen içinde” tezi ile övünülen İktidarları cephesi içindeki çatışmacı gelişmelere gelince... En baskın medyalarından su yüzüne çıkan tartışmalarla Erdoğancemaat cephesi ağırlıklı, özünde siyasal İslamcı Türkiye’ye uzanmış tüm örgütlenmeleri, odakları kapsayan, içten, iktidar, güç çatışmalarının sanki yen içinde kalabilme koşullarında kırılmalar var. İktidarlarının, cepheyi dağıtmamaya yönelik Kürt açılımı üzerinden demokratikleşme paketinde öncelikleri siyasal İslamcı açılımlara, haklara vermesi bundan. Siyasal İslama hizmetin adımların biat kültürü içindeki etkin yapıştırıcılığı bugüne kadar çok işe yaramıştı. Bundan sonra işe yaramaması söz konusu olsa da halkın gözünü boyama, seçmenden oy almada etkinliği çok tartışmalı... İşler sarpa sarıyor... ANKARA Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yaptığı yönetmelik değişikliği ile 16 yaşını doldurmuş mesleki ve teknik eğitim mezunlarının, ihtisas ve mesleklerine uygun işlerde çalıştırılmalarının önünü açtı. Sendikacılar ise düzenlemenin “çocuk işçiliği sömürüsüne” neden olacağına dikkat çekerek 18 yaşın altındaki kişilerin yetişkinlerle aynı işlerde çalıştırılamayacaklarına vurgu yaptı. Çocuk ve gençlerin çalıştırılacakları işler “Çocuk ve Genç İşçilerin Çalıştırılma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’te” düzenleniyor. Bu yönetmeliğin eklerinde çocuk işçilerin, genç işçilerin ve 16 yaşını doldurmuş ancak 18 yaşını bitirmemiş genç işçilerin çalıştırılabilecekleri işler tek tek sıralanıyor. Buna göre, 16 yaşını doldurmuş ancak 18 yaşını bitirmemiş genç iş Madene inecekler mi? leşmelere de aykırı bir düzenleme” dedi. Yönetmelik değişikliği 18 yaşından küçük işçilerin madenlerde çalıştırılmalarının önünü açıp açmayacağı konusunu da gündeme getirdi. Ancak İş Yasası’nın 72. maddesine göre bu mümkün değil. “Yer ve su altında çalıştırma yasağı” başlıklı maddede şu hüküm yer alıyor: “Maden ocakları ile kablo döşemesi, kanalizasyon ve tünel inşaatı gibi yeraltında veya su altında çalışılacak işlerde on sekiz yaşını doldurmamış erkek ve her yaştaki kadınların çalıştırılması yasaktır.” Genel Madenİş Sendikası da yasadaki açık hüküm varken 18 yaşından küçük işçilerin madenlerde çalıştırılamayacaklarına dikkat çekti. Hayalleri de kömür gibi kararacak Düzenlemeyle Mesleki Eğitim Kanunu kapsamında mesleki ve teknik eğitim okul ve kurumlarından mezun olan meslek sahibi 16 yaşını doldurmuş genç işçiler; yönetmeliğin eklerinde belirtilen sınırlamalara bağlı kalmaksızın ihtisas ve mesleklerine uygun işlerde çalıştırılabilecem. Kıdeme gerilimsiz çözüm arayışı Açlık sınırı 1064 lira Ekonomi Servisi Türkİş’in Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması’na göre, ekimde dört kişilik bir ailenin açlık sınırı1064 TL, yoksulluk sınırı ise 3 bin 467 TL oldu. Türkİş, çalışanların geçim koşullarını ortaya koymak ve temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat değişikliğinin aile bütçesine yansımalarını belirlemek amacıyla 26 yıldan bu yana her ay düzenli olarak yapılan “Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması”nın ekim sonuçlarını yayımladı. Buna göre dört kişilik ailenin “insan onuruna yaraşır bir hayat” sürdürebilmesi için yapması gereken harcama tutarı 3 bin 466 TL iken tek bir işçi için hesaplanan yaşama maliyetinin bu ay 1170,92 TL olarak hesaplandığı vurgulandı. 2013’ün ikinci altı aylık dönemi itibarıyla net asgari ücretin 803 bin 68TL olduğuna dikkat çekilen araştırmada Buna göre, bekâr bir işçi açısından var olan net asgari ücretle olması gereken net asgari ücret arasında 367 TL tutarında fark bulunmaktadır” denildi. Faruk Çelik, kıdem tazminatı sorununun giderilmesi gerektiğini söyledi. Çelik, “Ümit ediyoruz ki seçim atmosferine girmeden bu konu parlamentoya taşınacak” dedi. Ekonomi Servisi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) tarafından verilen yemekte, çalışma hayatında çözüme kavuşturulması gereken alt işveren ve onun yanında çalışan işçilerin sorunları ve kıdem tazminatı son derece tartışılan konular olduğunu kaydetti. Çalışmaların sürdüğünü dile getiren Bakan Çelik, “Ümit ediyoruz ki, bu seçim atmosferi iyiden iyiye girilmeden bu konu yu parlamentoya taşıyalım. Bu konudaki eksiklikleri ortadan kaldıracak düzenlemeler bir an önce yasalaşsın. Ortaklarımız var. İşçisi ve işvereni bizim ortağımız. Onlarla diyalog içinde bir noktaya gelmemiz gerekiyor. Yüzde 100 işçi ve işverenin dediği olmayacak. Ama bu uzlaşmayı sağlayıp sürdürülebilir olmaktan çıkan kıdem tazminat meselesini ve taşeron uygulamasını mutlaka daha sağlıklı bir sisteme oturtmamız ge rekiyor” dedi. Faruk Çelik, 4/C’li olarak çalışan bir grup işçinin statüsü ve 1 Ocak zammıyla ilgili açıklamalar yaptı. CHP Milletvekili Sakine Öz tarafından Meclis gündemine taşınan 4/C’lilerin maaş ve statü konusunda açıklama yapan Çelik, bu statüde çalışan 23 bin kişi bulunduğu ücretlerinde yüzde 40 düzeyinde iyileştirme yapıldığını kaydetti. Zam yüzde 40 oldu Zamanın gerisinde kalmayın. XP desteği yakında sona eriyor, HP bilgisayarlarınızda Windows® 8 Pro’ya geçiş yapın. Volvo 2 bin kişiyi çıkaracak Ekonomi Servisi Dünyanın ikinci büyük ağır vasıta devi İsveçli Volvo Group, “net kar kaybı”ndan dolayı 2 bin iş biriminin ortadan kaldıracaklarını açıkladı. Volvo Grubu’nun net kârı 1.387 milyar kron (158 milyon Avro) olarak gerçekleşirken Amerikalı ekonomi haber ajansı Dow Jones Newswires’e konuşan analistlerin beklentisi olan 2 milyar kron ile kıyaslandığında yüzde 1’lik bir kar kaybı yaşandı. İş hacmi 64.880 milyar kron ile yüzde 5 oranında geriledi. Analistler 67.7 milyarlık bir iş hacmi bekliyorlardı. Volvo yüzde 1’lik net kaybından ötürü işçi kıyımına gidiyor. Beklendiği gibi Volvo Grubu, eylüldü açıkladığı yeniden yapılandırma planı çerçevesinde 2 bin işçi ve danışmanı etkileyen karar aldı. Ortadan kaldırılacak iş birimleri, grubun mevcut efektiflerinin yüzde 2’sine denk geliyor. Grubun, 65 bin 400 ücretli işçisi ile 17 bin 200 geçici işçi ve danışmanı bulunuyor. 799$+KDV HP ProBook 4540s (H5H91EA) Windows XP için sağlanan destek bitmek üzere. HP bilgisayarlarınızda kullanımı daha kolay, daha hızlı ve güvenli olan Windows® 8 Pro’ ya geçmenin tam zamanı. 3000 bankacı işsiz kalacak Ekonomi Servisi Bank of America, mortgage bölümünün 3000 kişiyi işten çıkartacak. Konuya yakın kaynakların verdikleri bilgilere göre Bank of America, yıl sonundan önce mortgage biriminden 3000 kişiyi işten çıkaracak. Bank of America, işten çıkarmalar yoluyla düşen refinansmanlarla başa çıkmayı hedefliyor. Edinilen bilgilere göre şu ana kadar 1.200 personele işten çıkarılabilecekleri konusunda bilgilendirme yapıldı. Daha fazla bilgi için: www.hp.com.tr/isortagiarama adresinizi ziyaret ediniz. © Copyright 2013 HewlettPackard Development Company, L.P. Tüm hakları saklıdır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle