28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 TEMMUZ 2012 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA kultur@cumhuriyet.com.tr KÜLTÜR Metin Erksan yoğun bakımda ? Kültür Servisi “Susuz Yaz” ve “Yılanların Öcü” gibi Türk sinemasına damgasını vuran filmlerin yönetmeni Metin Erksan, yoğun bakıma alındı. Medical Park Bahçelievler Hastanesi’nde yatan Erksan’ın böbrek yetmezliği nedeniyle önceki gün öğleden sonra hastaneye kaldırıldığı bildirildi. Erksan’ın hayati riskinin bulunmadığını belirten Dr. Kadir Doğruer, yönetmenin genel durumunun iyi olduğunu ve 23 gün içerisinde taburcu olabileceğini söyledi. 15 Çok yönlü bir sanatçı olan İlhan Mimaroğlu’nun müzik kayıtlarına ulaşılamadığı için daha çok yazarlığı öne çıktı Mimaroğlu’nun ‘kayıp’ müziği “Criminal Record”a ve Freddie Hubbard ile kayda aldığı “Sing Me a Song of Songmy” adlı CD’ye ulaşmanın yolu yokmuş. Ne yazık ki şu anda satılmakta olan hiçbir şey bulamadım. İdil Biret’in Finnadar Records’dan kayda aldığı “Session” (1975) konuşma sesi, elektronik ortam ve piyano içeriyor ve İdil Biret için bestelenmiş. “İdil Bi? İstanbul’daki belli Archive Editibaşlı klasikcaz müziği ret on3 (IBA026)” ve satan dükkânlara şimdi de Naxos’tan piyasaya çıkan bir sesordum ve en ri. Finnadar, Mimasonunda Lale Plak’tan roğlu’nun 19721980 bilgi aldım. Yarım arasında Atlantic Reyüzyıldan fazla Tünel cord’un bir alt kuruluşu olan kendi kayıt Meydanı’nda müzikseverlere hizmet şirketiydi. Mimaroğlu kendi sunan bu dükkânda döneminin nice bestecisi gibi önce akusbile ne yazık ki şu tik çalgılarla beste anda Mimaroğlu’na yapmaya başlamış, ait hiçbir kayıt yok. sonra akustikle elektronik birleşmiş. Yapıtlarının çoğunu Columbia Princeton Elektronik Müzik Merkezi’nde gerçekleştirmiş. Bu konuda Ussachevsky, Edgard Varèse ve Stefan Wolpe gibi öncülerle çalışmış olması yeni çağın nabzını yakından tutmasına yol açmış. Ancak elektronik müziğe yönelince akustiği tümüyle terk etmiş değil. Örneğin yaşamının en son yapıtlarından birisi klarnet, keman ve çello için akustik çalgılardan oluşan bir üçlüdür ve iyice imge gücünü zorlayan bir başlık taşır: “Görmemiş Olduğum bir Film için Müzik” (2005). Piyano yapıtları da özel bir ayrıcalık taşır: Kimi zaman caz müziğine göndermeler, kimi zaman diğer çağdaş bestecilere göndermeler vardır. 30 yıl çalıştığı Atlantic Plak şirketinde, Freddie Hubbard, John Coltrane ve Charles Mingus gibi ustalarla bugün tarihe geçen albümlerin yapımcılığını üstlenmişti. İlhan Mimaroğlu’nu anlatırken her cümleyi seçerek kullanıyorum. Zira belli kalıplar içinde kategorize edilmeyi hiç kabul etmezdi. Ben de elimden geldiğince onun özgür kişiliğini zedelemeden yazmaya çalıştım. Bakanlığa bağlı 267 müze ve örenyerini ocakhaziran ayları arasında 3 milyon kişi ziyaret etti Mansfield’in kısa öyküsü bulundu ? Kültür Servisi Ünlü yazar Katherine Mansfield’in yitik bir kısa öyküsü, Londra’daki Kings College’ın arşivinde bulundu. Üniversitenin arşivinde araştırma yapan bir öğrenci, eski bir dergide, Mansfield’in “A Little Episode” (Küçük Bir Epizod) adlı otobiyografik bir öyküsünün yanı sıra üç çocuk öyküsü ve bir de aforizmalar seçkisine rastladı. Önümüzdeki sonbaharda yazarın yapıtlarının ilk eksiksiz basımını yayımlayacak olan Mansfield uzmanı Dr. Gerri Kimber, bulunan metinlerin Mansfield’e ait olduğunu doğruladı. “A Little Episode” adlı öykünün 1909 tarihli olduğu ve Mansfield’in kısa yaşamının en fırtınalı dönemlerinden birinde yazıldığı belirtildi. Çağıl Kaya Happy People Tamirane’de ? Kültür Servisi Tamirane’nin yemyeşil bahçesinde gerçekleşen ve müzikseverler için bir pazar klasiği haline gelen “Morning Jazz Sessions” caz konserleri, bu kez Çağıl Kaya Happy People topluluğunu ağırlıyor. R&B ve caz arasında gidip gelen repertuvarlarıyla bilinen Çağıl Kaya Happy People, 29 Temmuz Pazar günü Tamirane’de. Milas’ta gölge dansı ve müzik ? Kültür Servisi “Mavi Güneş 69” topluluğu, gölge dansı, karikatür ve fotoğraflar eşliğinde Milas’ta bir konser verecek. Milas Belediyesi Kültür Sarayı’nda 31 Temmuz’da gerçekleşecek konserde, vokal ve sazda, BaBaZuLa’dan Murat Ertel, bas gitarda ise Can Aydemir yer alacak. Umi Deniz ve Esma Sultan’ın gölge dansı yapacağı konsere; Turhan Selçuk’un Abdülcanbaz çizimleri, Kâmil Masaracı’nın karikatürleri ve Mehmet Nergiz’in fotoğraf ve Milas desenleri eşlik edecek. Etkinlik, Milas Sanatçılar Derneği ve Milas Belediyesi’nin işbirliğiyle saat 22.15’te düzenlenecek. Geçen hafta yitirdiğimiz İlhan Mimaroğlu için gazetelerde çıkan yazılar onun çok yönlü sanatçılığı ve özellikle kitapları üstüne odaklandı. Oysa İlhan Mimaroğlu bir besteciydi. Üstelik 195060’lı yıllarda, dünyada bile örneklerine çok az rastlanan elektroakustik çalışmalarıyla bu alana öncü olanlardan biriydi. Ne yazık ki bugün onun müziğine, kayıtlarına ulaşılamadığı için yazarlığı öne çıktı. Yazılarındaki albeni ise bu çağı da geçmişi de her yönüyle irdelemiş olmasıydı. Akıcı biçemi, nükteli anlatımı ve yer yer kullandığı kara mizahıyla son derece zevkle okunan kitaplar yazdı. Bunların çoğunu PAN Yayıncılık basmış. İyi ki de basmış. İlhan Bey’den Türkiye’de geriye o kitaplar kaldı. Ya müzikleri? Geçen cuma günü, İlhan Bey New York’ta toprağa verilirken PAN Yayıncılık’ta 5060 kişilik bir toplantı yaptık. Onu hiç tanımamış gençler kadar onu yakından tanıyan kuşağın temsilcileri de vardı. Anıların yanı sıra, kitaplarından satırlar okundu, Türk ve dünya müziğindeki yeri konuşuldu. Ama en önemlisi Alper Maral’ın kendi arşivinden getirdiği uzunçalarla ve artık piyasada bulunmayan CD’lerle onun müziğini dinlemekti. Özellikle Finnadar’dan çıkan “Criminal Record” (kapağında parmak izi vardır) onun yaşamının bir izdüşümü gibidir: 1952’deki “3 Piyano Parçası”ndan başlayarak, “Music Plus One” gibi elektronikle akustiği birleştirdiği çalışmalarını, tümüyle elektronik olan “Prelüd No.11” ve “No.12”yi kapsar. “12. Prelüd”de Orhan Veli’nin şiirini Güngör Mimaroğlu’nun sesinden dinleriz: Elektronik ortam arkada gizemsel bir zeminde 12tonda sesler örerken, Güngör Mimaroğlu’nun okuduğu Orhan Veli şiirini duyarız: “Denizlerimiz var güneş içinde...” Bu prelüd, 2. prelüdle birlikte Fellini’nin “Satyricon” filminde kullandığı müziktir. Arşivimde İlhan Bey’den özel olarak istediğim En çok ziyaretçi Topkapı Sarayı’na SELDA GÜNEYSU iki ayrı kayıt yer alır: Birincisi “Zaman İçinde Müzik” kitabımın CD’lerindeki 1986 tarihli “17. Prelüd”; ikincisi de Dağhan Baydur ile birlikte hazırladığımız “Galatasaraylı Besteciler” CD’sindeki “Yaylı Dörtlü No. 4” ile “Trackt”in final bölümlerinin birleşimi. Okurlarıma salık vermek için İstanbul’da Mimaroğlu’nun müziğini aramaya koyuldum. İstanbul’daki belli başlı klasikcaz müziği satan dükkânlara sordum ve en sonunda Lale Plak’tan bilgi aldım. Yarım yüzyıldan fazla Tünel Meydanı’nda müzikseverlere hizmet sunan bu dükkânda bile ne yazık ki şu anda Mimaroğlu’na ait hiçbir kayıt yok. En kısa zamanda İdil Biret’in “Naxos” kaydını; New World Records’un ColumbiaPrinceton Elektronik Müzik Merkezi’nde üretilmiş, Bülent Arel’in de yapıtlarının yer aldığı CD’yi ve Locust’tan 2004’te çıkan “Agitation” adlı CD’yi getirtmek için uğraşıyorlar. Finnadar’dan çıkan 150. DOĞUM YILINDA İSTANBUL’DA GUSTAV KLIMT AFİŞ SERGİSİ Yaşamı ve eserleriyle Klimt Kültür Servisi Avusturyalı sembolist ressam Gustav Klimt’in 150. doğum yılı, başta Viyana olmak üzere dünyanın birçok yerinde çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. Bu kapsamda İstanbul’daki Avusturya Sen Jorj Hastanesi de, Klimt anısına afiş sergisi düzenliyor. Kuruluşunun 140. yıldönümünü kutlayan Avusturya Sen Jorj Hastanesi tarafından düzenlenen “Gustav Klimt Afiş Sergisi”nde Klimt’in yaşamı, eserleri ve Viyana’nın büyüleyici dönemine ait bilgiler sunuluyor. Küratörlüğünü Mag. Sandra Tretter’in yaptığı, grafik ve tasarımını Manfred Thumberger; çevirilerini ise Olgu Çoban’ın gerçekleştirdiği sergi, Avusturya Kültür Ofisi’nin desteğiyle hayata geçti. Çağdaşları Josef Hoffmann, Otto Wagner, Egon Schiele ve Oskar Kokoschka ile birlikte 20. yüzyılı önemli ölçüde etkileyen Gustav Klimt’in anısına düzenlenen sergi, 1 Ekim’e kadar sürecek. ANKARA Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü (DÖSİMM) tarafından yayımlanan “Müze ve Örenyerleri 2002 Yılı Haziran İstatistikleri”ne göre, önceki yıllarda olduğu gibi Türkiye’de haziran ayında en fazla ziyaret edilen kentler İstanbul, Antalya ve İzmir oldu. İstanbul’da en fazla ziyaret edilen mekân 336 bin 851 kişiyle Topkapı Sarayı Müzesi oldu. Toplam 4 milyon 763 bin 36 TL’lik gelire karşılık, Ayasofya Müzesi’ne gerçekleştirilen ziyaretlerden de 3 milyon 474 bin 877 TL gelir elde edildi. Haziranda, İstanbul’da Topkapı ve Ayasofya’dan sonra en fazla ziyaret edilen yerler arasında Kariye Müzesi, İstanbul Arkeoloji Müzesi ve Türk İslam Eserleri Müzesi ve Hisarlar Müzesi yer alıyor. Antalya’yı ise toplam 344 bin 196 kişi ziyaret etti. Bu ziyaretlerden Antalya’nın ülke ekonomisine turizm alanında katkısı 1 milyon 589 bin 467 TL oldu. Antalya’da en fazla ziyaret edilen yer ise 62 bin 607 kişiyle Noel Baba Müzesi. Noel Baba Müzesi’ni 57 bin 686 kişiyle Myra, 43 bin 682 kişiyle Alanya Kalesi, 31 bin 677 kişiyle Aspendos, 30 bin 752 kişiyle Olympos izledi. İzmir ise haziran ayında 338 bin 281 konuğu ağırlarken bu ziyaretçilerin 209 bin 607’si Efes’i de ziyaret etti. Ankara’nın turizmde yeri yok Türkiye’nin ikinci büyük ili Ankara ise istatistiklere göre en az ziyaret edilen yerler arasında. Ankara’daki müze ve örenyerlerini 2012 Haziran’da toplam 68 bin 545 kişi ziyaret etti. Bu ziyaretlerden Ankara’nın ülke ekonomisine getirisi ise yalnızca 282 bin 196 TL. Ankara’da en fazla ziyaretçiyi ise 25 bin 903 kişiyle Anadolu Medeniyetleri Müzesi elde etti. Müzeyi, 21 bin 794 kişiyle Etnografya Müzesi izliyor. İstatistiklerde dikkat çeken bir diğer ayrıntı ise Konya Mevlana Müzesi’ne yapılan ziyaretçi sayısı. Konya Mevlana Müzesi’ni sadece haziran ayında 211 bin 27 kişi ziyaret etti. Bu rakam, İstanbul, Antalya ve İzmir’deki pek çok müze ve örenyerinden fazla. Konya Mevlana Müzesi’nin ziyaretçi sayısı Ayasofya Müzesi ile Topkapı Sarayı Müzesi’ne de yakın. Türkiye genelinde bakanlığa bağlı 267 müze ve örenyerini toplam 3 milyon 34 bin 967 kişi ziyaret etti. Bu ziyaretlerden elde edilen toplam gelir de 19 milyon 48 bin 593 TL. Oscar ödüllü senarist öldü ? Kültür Servisi Başrollerini Al Pacino, John Gazale ve Sully Boyar’ın paylaştığı “Köpeklerin Günü” adlı filmin senaryosunu yazan, Oscar ödüllü senarist Frank Pierson hayatını kaybetti. Pierson 1965 yapımı “Kanunsuz Silahşör” filmiyle, senaryosunu Don Pearce ile yazdığı, 1967 yapımı “Parmaklıklar Arkasında” filmiyle iki kez en iyi senaryo yazarlığı dalında Oscar ödülüne aday gösterilmişti. Senaryo yarışmasında son başvuru 1 Ekim ? Kültür Servisi Antrakt Sinema Dergisi tarafından bu yıl dördüncüsü düzenlenen Uzun Metrajlı Film Senaryosu Yarışması’na son başvuru tarihi 1 Ekim 2012 olarak belirlendi. Katılacak eserler, Sinema ve Televizyon Yazarları Derneği (SENDER) tarafından tescillenecek. Büyük ödülün 5 bin TL olduğu yarışmanın birincisi Ocak 2013’te açıklanacak. Detaylı bilgiye http://www.antraktmatine.com/ adresinden ulaşılabilir. Ali Toker Ayvalık AIMA’da ? Kültür Servisi Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi’nin (AIMA) her yıl düzenlediği Geleneksel Fund Raising Konser ve Yemeği, 28 Temmuz Cumartesi günü saat 20.30’da gerçekleşecek. Bu yılki konseri Türk Sanat Müziği şarkılarını caz ile harmanlayan piyanist Hakan Ali Toker verecek. Konserin ardından her yıl olduğu gibi AIMA, Haluk Barutçuoğlu Evi’nin bahçesinde yemek daveti gerçekleşecek. Davetiye ve rezervasyon için AIMA 02663126703 ve 05382979698. Bir çocuk daha okusun diye 21.YÜZYIL EĞİTİM VE KÜLTÜR VAKFI (YEKÜV) Tel: 0212 274 15 02 0212 213 74 02 Fax: 0212 275 52 44 www.yekuv.org yekuv@yekuv.org Vakıflar Bankası Osmanbey Şubesi 00158007287986476 C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle