Katalog

14 TEMMUZ 2012 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Erdoğan’ın Kurtulmuş’la başlattığı planın altında referandumda aldığı yüzde 58 oy hedefi var 5 araştırmalarıyla ön plana çıktılar.” Ergenekon davası çelişkilerle dolu... Kimin eli kimin cebinde belli değil... Bir yanda Alparslan Arslan, öte yanda Balbay, Perinçek ve Özkan... Dündar, devam ediyor Silivri’de tanıklık yaparken: “Ben bu davada Balbay’ın sanık değil, Ergenekon’un hedefi olabileceğini söylüyorum.” ??? KCK davasında Prof. Dr. Büşra Ersanlı’nın da aralarında bulunduğu 16 kişi, 3. yargı paketindeki değişiklikler göz önüne alınarak tahliye edildi. Sanıkları arasında MHP Milletvekili Engin Alan’ın da bulunduğu Balyoz davasında ise tüm tahliye talepleri reddedildi. ??? Bugün olup bitenleri yaşarken Türkiye’de muhaliflerin, aydınların, yazarların, gençlerin, devrimcilerin başlarına neler geldiğini düşünüyorum. Korgeneral Recep Ergun, 12 Eylül faşist askeri darbesinden sonra, bulunan silahları hiç önemsememişti... Sıkıyönetim Savcısı Nurettin Soyer’e silahlar bulununca aynen şöyle demişti General Ergun: “Bırakın o silahları ülkücülerin kullanıp kullanmadığını. Onlar bir kenara çekildiler. Asıl tehlike solcular. Haber aldım, Kızılay’a pankart asmış solcu gençler, gidin onları yakalayın...” Haluk Kırcı bir aramada ele geçirilmiş, ancak poliste sorgusu bile yapılmadan serbest bırakılmıştı. Bu olup bitenler yeni değil... 12 Mart’tan beri hep böyledir... ??? 90’lı yıllara gidelim... Kimler öldürüldü, niçin öldürüldü? Tetikçilere vur emrini veren büyük patron kimdi? Orgeneral Eşref Bitlis’in uçağı düşmüş müydü yoksa düşürülmüş müydü? Çiller Özel Örgütü neyin nesiydi, Susurluk kazasıyla ortaya dökülen olay niçin kapatılmıştı? Başta Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Çetin Emeç, Ahmet Taner Kışlalı, Turan Dursun, Vedat Aydın, Musa Anter, Mehmet Sincar cinayetlerinin arkasında hangi örgütlü güç vardı? Bugüne gelince... Her şey tüm çıplaklığıyla karşımızda duruyor... İyi bakın, her şeyi yakından göreceksiniz! Biraz düşünün ve karar verin. Ben verdim: “Muhalif olma, cani ol!” O zaman yıllarca zindanda yatmazsınız... İkiüç kişiyi öldürseniz bile iki yıl yatar çıkarsınız ya da zamanaşımından yararlanırsınız... AKP ‘evet’çi peşinde ERDEM GÜL ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Halkın Sesi Partisi (HSP) Genel Başkanı Numan Kurtulmuş’u partisine davet ederek başlattığı AKP’ye yeni katılımlar sürecinin altından, 2010 referandumundaki yüzde 58’lik evet oylarını kendi liderliği altında toplama hedefi çıktı. Erdoğan’ın, uzun süredir aracılarla karşılıklı mesaj trafiğiyle yürüttüğü görüşmelerin ardından önceki gün Kurtulmuş’la görüşerek resmen partisine davetiyle başlayan sürecin 2014 yılı hesaplarına ilişkin ayrıntılar belli olmaya başladı. 2014’te Erdoğan’ın yeni anayasa sürecinde başkanlık sistemine geçilirse başkan, olmazsa cumhurbaşkanı seçilmesi hedefiyle partisinde yaptığı dizaynın ilk adımı niteliği taşıyan Numan Kurtulmuş flörtünün AKP kulislerindeki de ? AKP’nin gerçek oy potansiyelini referandumda alınan yüzde 58 olarak hesaplayan AKP yönetimi, bu kapsamda evet oyu veren partileri bünyesine alabilmek için harekete geçti. HSP Genel Başkanı Kurtulmuş‘u kolayca ikna eden Erdoğan, BBP’yi ve eski DP Genel Başkanı Süleyman Soylu’yu da AKP’li yaparak Cumhurbaşkanlığı seçimini ilk turda kazanmanın hesabını yapıyor. ğerlendirmeleri şöyle: Hedef yüzde 58: Kurtulmuş’la görüşmenin planı, Erdoğan’ın Köşk’e çıkması hesapları üzerine yapıldı. AKP’nin 12 Haziran’da yüzde 51 oy almasına karşın asıl potansiyelinin referandumdaki yüzde 58 evet oyu olduğu görüşünden hareket edildi. 2014 stratejisinde yüzde 58 oyun parti çatısı altında toplanması benimsendi. Referandumda evet kampanyası yürüten bir başka parti olan BBP’ye de kapılar açıldı. İlk tur riski: Erdoğan’ın kurmaylarıyla yaptığı değerlendirmelerde, cumhurbaşkanı seçiminde ilk turda yüzde 50’nin üzerinde oy alınamaması durumunda ikinci turda cepheleşme olacağı için seçimin kaybedilebileceği kaygıları dile getirildi. Seçimin ikinci tura kalması durumunda, AKP karşıtı seçmenlerin tek aday üzerinde birleşip yüzde 50’nin üzerine çıkarak seçimi kazanabileceği görüşleri ifade edildi. Saadet olmaz: AKP’nin yüzde 58 hedefi içine giren SP konusunda olumlu bir beklenti ifade edilmiyor. Özellikle Kurtulmuş’un SP ile kavgalı biçimde yol ayrımı yaşaması ve Oğuzhan Asiltürk’ün AKP’ye yönelik ağır suçlamaları nedeniyle SP ile bu aşamada birliktelik olası görünmüyor. Gül’e mesaj: AKP’de, Kurtulmuş ve sonrasındaki olası transferlerin en önemli mesajının Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e yönelik olduğu belirtiliyor. Buna göre Gül hâlâ Erdoğan sonrası AKP ve başbakanlık için en güçlü aday konumunda bulunuyor. Ancak özellikle Kurtulmuş’a AKP içinden de “potansiyel lider” yakıştırmaları yapılması ve Kurtulmuş’un da bu tür beklentiler içinde olması nedeniy le “2014 sonrası Gül’e karşı seçenek oluşturuluyor” yorumları yapılıyor. Cemaate mesaj: Kurtulmuş’la başlayan mesajın bir başka adresinin de Fethullah Gülen cemaati olduğu yorumu AKP içinde seslendiriliyor. Partide “Erdoğan’ın Kurtulmuş’la ilk görüşmesini, cemaatle sıkıntısının başladığı MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın ifadeye çağrılması sırasında yaptığına” dikkat çekiliyor. Katillerin bırakılması: AKP, 3. yargı paketinde MHP’nin de desteğiyle Bahçelievler’de 7 TİP’liyi katledenler başta olmak üzere 12 Eylül döneminde pek çok cinayet işleyen ülkücülere yönelik ‘kişiye özel af’ düzenlemesi getirmesi de, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı seçiminde MHP’nin bir kanadının desteğini alma hedefi olarak yorumlanıyor. Muhalif Olma, Cani Ol!.. Benim ülkemde muhalif olmanın bedeli vardır... Hiçbir iktidar muhalifleri sevmez, hepsi onlara karşı tavır koyar. Parti içinde de olsan, dışında da olsan, muhalif sanılır ki düşmandır. Meclis’te de böyledir, Meclis dışında da... Bakın kaç gündür eli kanlı canilerin nasıl cezaevinden salıverildiğini yazıyoruz. Kimsenin kılı kıpırdamıyor. Suskunluk! Korku! Yılgınlık! Bana dokunmayan yılan bin yaşasın... İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi, “3. yargı paketindeki düzenlemeyi” görmezden gelerek, Soner Yalçın, Yalçın Küçük, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan ve Hanefi Avcı’nın salıverilmeleri istemini geri çevirdi. Odatv iddianamesini birkaç kez okudum... Soner Yalçın ve arkadaşlarının habercilik dışında bir çalışmaları yok. Buna karşı onlar terör örgütü üyesi... Mahkeme yine “somut bir gerekçe” ortaya koymadan yazdığı uzun gerekçede “kuvvetli suç kuşkusu” olduğunu yineledi. Nedir bu kuşku? Kuşku somut bir gerekçe sayılabilir mi? Demek ki yargımız da sindirilmiş toplum gibi kuşkuyla yaşıyor. ??? Soner Yalçın ve arkadaşları kanlı cinayetlerin, katliamların içinde mi yer aldı? Hayır! Sadece ve sadece muhalif bir duruş sergiledi... Odatv’de yazılar yazdı, haberler yaptı. Türkiye’de yasalarla demokrasi ve özgürlükler yaşam biçimi olmaz. Önce ülkeyi yönetenlerin, savcıların ve yargıçların kafalarında “hukukun üstünlüğü” ilkesinin ne olduğu, “özgürlük hakkına” nasıl baktıkları konuşulup tartışılmalı. Can Dündar’ın Ergenekon davasında tanık olarak dinlenmesinden ders çıkarabildik mi, ona bakılmalı... Can Dündar, “derin devlet” bir başka deyişle “kontrgerilla”nın hâlâ yerli yerinde durduğunu somut olarak göstermiyor mu? Dündar ne diyor: “Doğu Perinçek, Mustafa Balbay, Tuncay Özkan yıllarca derin devleti ortaya çıkarmak için ‘FİRAVUNLAŞMAYACAĞIZ DEMİŞTİ, ŞİMDİ NE OLDU?’ ‘Kurtulmuş’un, AKP’ye geçmesi travmadır’ İstanbul Haber Servisi Halkın Se de geçerli olduğunu ifade eden Bekasi Partisi (HSP) Genel Başkan Yar roğlu, “Firavunlaşmayacağız’ dedik. dımcısı ve İstanbul İl Başkanı Mehmet ‘Karun’laşmayacağız’ dedik. BunlaBekaroğlu, “Genel Başkan’ın par rı taahhüt ederken yöntemle ilgili çift timizi bırakıp, iktidar partisine ni dil ve çift gündemimiz olmayacak... çin gittiğini anlamış değiliz. Kurtul Halka, sizlerin dışında hiç kimseymuş’un, AKP’ye geçmesi elbette le ittifakımız olmayacak... Biz 1 Kayeni bir travmadır. HSP kapanıyor, sım 2010’da bunları söyledik. ‘NAgörüntü budur” dedi. Bekaroğlu, TO sırtımızdaki gâvur leşidir, atacağız’ Kurtulmuş’un, “Yeni Türkiye’nin dedik. ‘Nükleer enerji yasaklanmalıdır’ dedik. Biz bu sözleinşası konusunda AKP rimize sahip çıkmaya deile güç birliği, güçlenvam ediyoruz. İki yıl önme, birlikte mücadele ce bunları söyleyen Kuretmek” söylemine de katulmuş şimdi ne oldu da tılmadıklarını söyledi. AKP’ye geçiyor ve bu Bekaroğlu, Genel Başyapılanların faturasına kan Yardımcısı Zeki Kıortak oluyor? Biz konulıçaslan ve Genel İdare Kurulu üyesi Cihangir ? HSP’nin kapatılıp yu AKP’nin mahalle teşİslam ile partisinin İsAKP’ye geçiş işinin kilatlarından sonra duytanbul İl Başkanlığı’nda bitirildiğini, sadece duk” diye konuştu. Bekaroğlu, parti etradün düzenlediği basın formalitelerin fında toplanan insanların toplantısında HSP’nin kaldığını belirten 28 Şubat’tan beri büyük sıkapatılıp AKP’ye katılkıntılar çektiğini ve çok inması çalışmalarına ilişkin Bekaroğlu, ‘’Biz cindiğini ifade ederek, olarak, “Bu iş bizce bikonuyu AKP’nin “Sayın Kurtulmuş’un tirilmiş bir iştir, şimdi mahalle AKP’ye geçmesi elbette formaliteler yürütülüyor” dedi. Bu konunun teşkilatlarından sonra yeni bir travmadır. Ancak bu insanlar, kişilerin 56 aydan beri her tarafduyduk’’ dedi. değil fikrin, iddiaların ta konuşulduğunu anımpeşinde gitmektedirler. satarak Kurtulmuş’a “Bu söylentiler nedir?” diye sordukla Biz Halkın Sesi’ne oy veren 328 bin rını belirten Bekaroğlu, “Bize sürekli kişiyi önemsiyoruz” dedi. Bekaroğ‘Bunlar söylentidir, benim hiçbir lu, bir gazetecinin “Açıklamalarışeyden haberim yok, böyle bir şey nız istifa etmiyorsunuz anlamına mı yok’ dedi. Görüyoruz ki, bitirilmiş geliyor” sorusuna, “Süreç netleşene bir işin formaliteleri icra edili kadar buradayız” yanıtını verdi. Numan Kurtulmuş ise, Bekaroğyor. HSP kapanıyor, görüntü bulu’nun açıklamalarını nasıl değerlendur” diye konuştu. HSP’nin 1 Kasım 2010’da bir ihti dirdiği yönündeki soru üzerine, “Ben yaca yönelik kurulduğunu, kuruluş söyleyeceğimi söyledim, o da söylebildirgesinde söylediklerinin bugün yeceğini söyledi” dedi. C MY B C MY B