Katalog

6 HAZİRAN 2012 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA [email protected] EKONOMİ 11 Güler Sabancı: Türkiye’de 1.5 milyon kadın istihdamı insanı yüreklendiriyor. Ancak bunu arttırmalıyız Gidilecek yol uzun ? Sabancı, ‘Bu forumun kadın erkek eşitsizliği hakkında önemli bir raporu var. Türkiye bu konuda çok iyi bir performans çıkarmıyor. Türkiye’nin katedebileceği daha çok yol var’ dedi. Ekonomi Servisi Türkiye’de bölgesel olarak ilk kez düzenlenen Dünya Ekonomi Forumu (WEF) İstanbul’da başladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 2009’da yaşanan “one minute” krizi sonrası ilk kez katıldığı Dünya Ekonomi Forumu’nun Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Avrasya Eşbaşkanlığı’nı yapan Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, kadın erkek eşitsizliğinin giderilmesinde Türkiye’nin iyi performans göstermediğini belirtti. Resmi açılış öncesi yapılan panellerde “cinsiyet ayrımcılığı” tartışıldı. Sabancı, “Burada ciddi bir platform var. Sosyal ve siyasi değişikliklerle ilgili tartışmalar yapabileceğimiz bir platform. Ama asıl ilgilendiğim konu kadın erkek arasındaki fark” dedi. Sa Foruma yoğun katılım Yunanistan ve Avrupa İçin Çözüm Sol’dadır... Yunanistan’da seçimler yaklaşıyor. Sadece Yunanistan’ın değil, tüm Avrupa’nın, hatta belki de tüm küresel ekonominin demokrasi sınavına dönüşen 17 Haziran seçimleri öncesinde sol koalisyon bloku SYRİZA’nın siyasi/ekonomik çözüm önerilerini satır başlıklarıyla anımsamamız uygun olacaktır diye düşünüyorum: Halkın krize karşı korunması için: Asgari geçimlik düzeyinin ve işsizliğe karşı asgari gelir garantisinin sağlanmadığı tek bir yurttaşın bile kalmaması; KDV oranlarının düşürülmesi ve temel ihtiyaç maddelerinde KDV’nin toptan kaldırılması. Borç yükünün yıkıcı etkilerine karşı korunma için: Mevcut borç yükü zengin üst sınıflara tanınmış olan vergi istisnalarından ve kamu kaynaklarının bu sınıfların hizmetine sunulmasından kaynaklanan ve her şeyden önce sınıf ilişkilerine dayalı bir olgudur. Bu yükün bedelinin emekçi halka değil; başlıca sorumlularına ödettirilmesi gereklidir. Borç servisi yükü üzerine moratoryum; Borçların yeniden yapılandırılması ve bu doğrultuda, küçük tasarrufçuların ve sosyal güvenlik fonlarının koruma altına alınması; Avrupa Merkez Bankası’nın görev tanımının yenilenmesi ve bankacılık faaliyetlerinde spekülasyonun kısıtlanması; Servetler, finansal kazançlar ve kârlar üzerine tüm Avrupa’yı kapsayacak bir vergi reformu. Gelir dağılımı ve vergilendirme: Vergilendirme ve tahakkuk mekanizmalarının yeniden yapılandırılması; 1 milyon Avro üstü servetlerin vergilendirilmesi; finansal işlemlerin vergilendirilmesi; Dağıtılmakta olan şirket kârlarının yüzde 45 düzeyine değin vergilendirilmesi; Ortodoks kilisesinin vergi muafiyetinin kaldırılması. İnsan onuruna yakışır iş ve ücretlendirme: Formel ücretlendirilmiş ve güvence altına alınmış istihdamın sağlanması; Asgari ücretin ve genel ücret düzeyinin üç sene içerisinde yeniden kriz öncesi düzeyine çıkarılması; Toplu iş sözleşmelerinin yeniden kurumsallaştırılması. Bundan sonrasını köşemin yer darlığı nedeniyle ancak satır başlarıyla vurgulayabilirim: Demokrasinin derinleştirilmesi, tüm yurttaşlara demokratik hakların sağlanması; sağlık hizmetlerinin bir kamusal hak olarak sunulması; bölgede ve yerkürenin tümünde barışın sağlanması ve korunmasına yönelik dış politika... ??? SYRİZA’ya göre krizden çıkış süreci, krizin başlıca sorumlularının yıkıcı faaliyetlerinin engellenmesi ile mümkün olacaktır. İktisadi ve sosyal kriz, küresel kapitalizmin açmazlarını tüm çıplaklığıyla sergilemektedir. SYRİZA, yeni bir üretim ve bölüşüm modeli arayışı içinde olacağını açıkça ilan etmekte ve kapitalist büyük mülkiyetin demokratik kontrolünü amaçladığını vurgulamaktadır. SYRİZA’nın seçim bildirgesi, “Şimdi artık seçimler halkın elindedir; şimdi artık güçlü olan halktır” vurgusuyla ve “Yunanistan ve Avrupa için çözüm sol’dadır” sözleriyle tamamlanmaktadır. Bizim çekinecek neyimiz var? Not: SYRİZA’nın önerilerinin toplu bir değerlendirmesi, The Bullet: Socialist Project paylaşım ağından, “The Exit From the Crisis is on the Left” başlıklı yazıda bulunmaktadır: http://www.socialistproject.ca/bullet/645.p hp#continue 650 iş dünyası temsilcisi, 180 üst yönetici geldi Foruma Başbakan Erdoğan’ın yanı sıra Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile AB Bakanı Egemen Bağış da katılıyor. Bugün de devam edecek olan Dünya Ekonomik Forumu Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Avrasya Zirvesi, 1971’de İsviçre’nin Genova kentinde kurulan organizasyonun 42 yıllık tarihinde en geniş coğrafyayı kapsayan özel zirve olması sebebiyle bir ilk. Dünya Ekonomi Forumu’nun İstanbul toplantısına 70 farklı ülkede toplam 1100 katılımcı kayıt yaptırdı. Azerbaycan, Gürcistan ve Tunus’un aralarında bulunduğu 20 ülkeden en yüksek seviyede yaklaşık 50 hükümet temsilcisi toplantıya katılıyor. Oturumlara dünyanın dört bir yanından 650 iş dünyası temsilcisi, 180 üst yönetici katılıyor. Toplantıya ayrıca 70 farklı ülkeden toplam 80 genç küresel liderin katılımı olacak. Zirveye katılım ücreti kişi başı 5500 İsviçre Frangı (Yaklaşık 11 bin TL). Dünya Ekonomi Forumu’nun Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Avrasya Eşbaşkanlığı görevini yürüten Güler Sabancı ve Muhtar Kent, değerlendirme yaptı. Sabancı, soru üzerine “Muhtar Kent nerede, ben oradayım” dedi. CocaCola Company Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Kent: Fatih Birol bancı, şunları aktardı: Bu forumun kadın erkek eşitsizliği hakkında önemli bir raporu var. Türkiye bu konuda çok iyi bir performans çıCocaCola Company Yönetim karmıyor. Türkiye’nin katedebileceği daKurulu Başkanı ve Üst Yöneticisi ha çok yol var. (CEO) Muhtar Kent, “İşbirliğine Son birkaç yılda özellikle kriz dödayalı bir gelecek oluşturursak neminde Türkiye’nin 3.7 milyon ishem ülkelerin kendi ekonomik tihdama ulaştığını görüyoruz. Bunun Başbakan Recep istikrarı sağlanır hem de 1.5 milyonu da kadınların istihdaTayyip Erdoğan, yerli ve dünyanın stratejik istikrarı mından oluşuyor. Bu insanı yüyabancı şirketlerin üst sağlanabilir” dedi. Dünya reklendiriyor. Ancak Türkiye’de yöneticileriyle bir araya geldi. Ekonomi Forumu Ortadoğu, yapılacak daha çok şey var. Toplantı katılımcıları arasında Kuzey Afrika ve Avrasya Ortadoğu ve Kuzey Afrika CocaCola Company Yönetim bölgelerine bakıldığında bu bölEşbaşkanlığı görevini de Kurulu Başkanı ve Üst gelerde kadınların işgücüne kayürüten Kent, Türkiye’nin Yöneticisi (CEO) Muhtar Kent, tılımı dünyadaki en düşük oran. olumlu verileri ile gurur Sabancı Holding Yönetim Arap Baharı’nın ekonomik ve duyması gerektiğini belirtti. Kurulu Başkanı Güler demokrasi açısından başarılı olKent, şunları vurguladı: Sabancı, Doğuş Holding masını istiyorsak daha fazla ka? Dünyamızı etkileyen ana Yönetim Kurulu Başkanı dının istihdama katılımının sağfaktörlere bakmak gerekir. Ferit Şahenk ile bazı lanması gerekiyor. Global finansal kriz, enerji, su, yabancı şirketlerin yabancı yatırımlar, ticaret, üst yöneticileri ekonomik entegrasyon ve yer aldı. İşbirliği dünyaya istikrar getirir sorunlarla karşı karşıyayız. Ele alınması gereken çok sayıda yaratıcı faktörler var. Kurumlara duyulan güvende bir sarsılma olduğunu görüyoruz. ? Sosyal uyum ve yönetişime ek olarak sürdürülebilir büyümeye de odaklanmalıyız. Bu faktörlerin hiçbiri şu anda Ortadoğu, Avrasya ve Kuzey Afrika’nın kesiştiği nokta olan İstanbul’da geldiği kadar başka hiçbir yerde bir araya gelmiyor. Burada değişim sürecinde olan bölgeler arasında bir köprü olma süreci var. ? İşbirliğine dayalı bir gelecek oluşturursak hem ülkelerin kendi ekonomik istikrarı sağlanır hem de dünyanın stratejik istikrarı sağlanabilir. Dünya da aynı zamanda Türkiye bu süreçte çok önemli bir rol oynuyor, önemli bir köprü olabilir. Yöneticilerle görüştü sürdürülebilirlik gibi temel Benzinde indirim sinyali Dünya Ekonomi Forumu’nda konuşan Enerji Bakanı Yıldız’dan akaryakıtta indirim müjdesi geldi. Yıldız ‘Benzin fiyatı 12 güne düşecek’ dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Avrasya Dünya Ekonomi Forumu’nun açılışına katıldı. Başbakan Erdoğan, Dünya Ekonomi Forumu Yönetim Kurulu Başkanı Klaus Schwab ile bir süre sohbet etti. (AA) Kaya doğalgazı Rusya’ya karşı avantaj sağlayacak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız , “ Benzinde de motorini izleyen bir fiyat düşüşü tabii ki bunun arkasından geUluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başekonomis lecektir” dedi. ti Fatih Birol, Türkiye gibi doğalgaz ithalatçısı olan Akaryakıtların ülkelerin cari açığı üzerinde baskı oluştuğunu be otomatik fiyatlirterek, “Çünkü bu ülkeler doğalgazını daha çok lama mekaniztek bir tedarikçiden alıyor; o da Rusya” dedi. Bimasına sahip olrol, kaya doğalgazının artan üretiminin Türkiye duğunu belirten gibi uzun vadeli kontratlarını petrole endeksYıldız, Akdeniz leyen ülkeler için Rusya’ya karşı büyük avanHavzası’nda refetaj sağlayacağını vurguladı. Forumda konurans fiyatın Türkişan Birol, “Türkiye bu şekilde enerji karıye’deki mevcut fişımına daha fazla kaya doğalgazı sokabiyatlardan artı veya eklir” diye konuştu. Türkiye’nin komşu si yüzde 3’lük bir değiülkelerde petrol ve doğalgaz geliştirme şim göstermesi halinde işine girmesi gerektiğine işaret eden mutlaka bunun fiyatlara yanBirol, “Irak uyanan bir dev. Türkiye sıdığını söyledi. Yıldız, “Dün kartlarını iyi oynamalı. Bana ka(önceki gün) 810 kuruş civalırsa üç ülke bu açıdan rında motorinde fiyat düşüşü yaönem taşıyor; Irak, Irak, Irak” dedi. şandı. Benzin de düşecek.” Türkiye Türkiye nükleer nükleer cenneti cenneti olacak olacak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye’nin nükleer güç santralı ile ilgili kararlı olduğunu belirterek 2023 yılına kadar Anadolu’da en az 23 nükleer ünite kurulacağını söyledi. Yıldız, bazı ülkelerin, işletmesini ve yaşını doldurmuş santrallardan vazgeçmesinin, “nükleer santrallardan vazgeçmek” olarak tercüme edildiğini savundu. THY ile Havaİş uzlaşma sağlayamadı İstanbul Haber Servisi TÜRK Hava Yolları (THY) çalışanlarının eyleminin 8. gününde THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu ile Havaİş Sendikası Genel Başkanı Atilay Ayçin, 23’üncü dönem toplu iş sözleşmesi görüşmeleri için bir araya geldi. THY Genel Müdürlüğü binasındaki yaklaşık iki saat süren görüşmede taraflar arasında uzlaşma sağlanamadı. Görüşme sonrasında Ayçin, “İki taraf da görüşmelerin sürmesini istiyor. Yüksek Hakem Kurulu’na başvurmak zorundayız. Çünkü yasal süreç yarın (bugün) bitiyor. Ancak bu, görüşmelerin önünde bir engel değil” dedi. Avrupa’nın en büyük dördüncü havayolu şirketi; üstelik Avrupa’nın en iyi havayolu şirketi seçildi. Taşıdığı transit yolcu sayısı bakımından dünyada 10’uncu sırada yer alıyor. Tüm bunlar sadece THY yöneticileri ve çalışanları için değil, hepimiz için de daima gurur kaynağı oldu. Türkiye’nin yarattığı başarılı bir Türk markası. Hepsi tamam. Ama iş çalışanların haklarını aramasına gelince büyük bir fiyasko. O dev marka bir anda gözümde küçüldü, küçüldü, yerin dibine girdi... Çünkü bir kriz çıktı ve o bu krizi doğru yönetemedi. Grev yasağına karşı eylem yapan çalışanlarını mail ve sms yoluyla işten çıkardı. Arkasına hükümeti aldı ve kimseye aldırmadan ilerledi. Oysa grev en temel hak. İşveren ile sendika arasında görüşmeler tıkandığında işçinin hakkını korumak için devreye soktuğu önemli bir mekanizma. Ve dünyanın her yerinde dönem dönem havayolu çalışanlarının grevleri olur, iş bırakılır seferler öyle bir gün değil, günler boyu aksar, yolcular perişan olur. Daha birkaç hafta önce Fransa ve Portekiz’de hava trafik kontrolörlerinin gerçekleştirdiği grevler pek çok havayolunun seferlerini iptal etmesine neden olmuştu. Ancak hiçbirinde de ani yasa çıkararak çalışanın grev hakkı kısıtlanmadı. THY.. Hükümet... Medya... bir aracı heyet atamış ancak şirket yönetimi bu hakeme karşı dava açmıştı. Süreç devam ederken 11 Mayıs 2012 tarihinde AKP İstanbul Milletvekili Metin Külünk tarafından halen yürürlükte olan 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu’nun 29’uncu maddesinin değiştirilmesi teklif edildi. Böylece “4. Banka ve noterlik hizmetleri” şeklindeki grev yasağı bulunan işkolları Hükümetin bilinçli politikası Aslında her şey hukuki açıdan doğru zemin üzerinde ilerliyordu ki düğmeye basan AKP oldu. 14 bin kişinin çalıştığı THY’de 18 aydır sendika ve şirket arasında devam eden toplusözleşmelerde anlaşmaya varılamamıştı. Şubat ayında toplusözleşmede anlaşma sağlanamayınca, Bakanlar Kurulu maddesine “ile havacılık hizmetlerinde” diye ilave bir değişiklik yapılması talep edildi. Sendikanın, torba yasa içine sokulan grev yasağının Meclis’te gece görüşüleceğini haber alması üzerine işler çığırından çıktı.. Çalışanlar ani olarak eyleme başladılar, sefer aksadı ve hükümet yine bildiğini okuyarak grevi yasaklayan teklifi yasalaştırdı. Önceden planlanmış bir süreç adım adım yönetildi.. O yüzden THY yönetiminin şimdi yaptıkları “üzgünüz” açıklamalarının hiçbir değeri yok.. Ne yazık ki medya da her zamanki taraflılığını sürdürdü. Olay taa sürecin başından beri kamuoyuna ağırlıklı olarak şöyle yansıdı: “Grev olursa Türk turizmi çöker ve Türkiye ayda 1 milyar C MY B C MY B Ve medya dolar zarar eder. Grev olmamalı. Bugüne kadar kazandıklarımızı bir haftada kaybederiz. Bir daha da 10 sene uğraşsak aynı seviyeye gelemeyiz....” Havaİş Sendikası’na eleştiriler alabildiğine yoğun, THY’de grev haklarını savunmak için eylem yapıp işlerinden olan çalışanlara destek ise alabildiğine göstermelik oldu. Her zamanki gibi işveren daima medyada kendi özel yerini korudu... Tüm bunlar ne anlama geliyor? THY’de yaşananlar Türkiye gerçeğinin parçalarından sadece biri... Ne ilki, ne de son olacak. Torba tekliflerle alelacele tırpanlanan hakların, yasaklanan özgürlüklerin ülkesi... Sonra da vatandaşa anket yapılıp soruluyor “Memnun musunuz?” diye. Vatandaş sessiz... Özel sektörhükümetmedya 3 kol çengi... Geriye kalanlar ise hep aynı taktikle susturuluyorlar... Ne diyelim daha? Vodafone ve IBM’den akıllı ulaşım projesi Ekonomi Servisi İstanbul Ulaşım AŞ, IBM Türk ve Vodafone Türkiye işbirliğiyle İstanbul’da ulaşım sorununa yeni çözümler getirmesi beklenen “İstanbul Hareket Halinde” projesi dün hayata geçti. Proje ile Vodafone kullanıcısı yolcuların kullandıkları toplu ulaşım hatlarının yoğunluk derecesi IBM’ye gönderilerek IBM’nin bu yönde ortaya koyacağı haritalarla İstanbul Ulaşım AŞ hat seferlerini yolcuların ihtiyaç ve beklentilerine göre düzenleyecek.