Katalog

SAYFA CUMHURİYET 5 NİSAN 2012 PERŞEMBE [email protected] 14 KÜLTÜR ‘Benim Çocuğum’ için konser Fransa’da yükselen pop rock grubu Quand La Diva S’en Va’nın vokalisti ve bas gitarcısı Balkan Tekelioğlu ? Kültür Servisi Muhafazakâr, homofobik toplumda ebeveyn aile ve aktivist olmanın zorluklarını yaşayan ve ayrımcılığa maruz kalan aileleri konu alan “Benim Çocuğum” belgeseline destek vermek için Lambdaistanbul LGBTT Dayanışma Derneği üyeleri konser düzenliyor. Yarın saat 20.00’de İstanbul Live’da gerçekleşecek konserde Laterna&Sumru Ağıryürüyen, Neyse, Saly Angoz, Kafası Karışık Kontrtenor sahnede olacak. Bilet almak ve bilet satışına katkıda bulunmak için: 0536 591 84 99 ‘Pop müzik çabuk tüketiliyor’ HANDE EAGLE Grass’tan İsrail’e şiirle tepki Kültür Servisi Nobel Edebiyat Ödüllü Alman yazar Günter Grass, önceki gün yayımlanan şiirinde, İsrail’in İran’a askeri saldırı planını sert biçimde eleştirdi. Şiirinde “Yahudi karşıtı” damgası yememek için doğruları söylemekten uzun zamandır kaçındığını belirten Grass, İran’a saldırı planı içinde olan İsrail’e Almanya’nın son teknolojiyle donatılmış bir denizaltı satarak bu savaşta suç ortaklığı yaptığını belirtti.Grass’ın bu sert eleştirisine İsrail, Almanya’daki Yahudi Cemaati Merkezi ve sağcı politikacılardan tepki geldi. ayatının son 15 yılını Fransa’da geçirmiş olan Balkan Tekelioğlu aslında Ankaralı. Bir gün annesi ablasına bir klasik gitar hediye ediyor, ama bu gitarı çoğunlukla Balkan çalmaya başlıyor. Kendi kendine gitar çalmayı öğreniyor yavaş yavaş. Lise öğrenimini Charles de Gaulle Fransız okulunda tamamladıktan sonra ekonomi okumak için Fransa’ya gidiyor, ama çok geçmeden kendini müziğin içinde buluyor. Yaklaşık 10 yıldır hayatını müzik yaparak kazanıyor Tekelioğlu. Ekonomi okurken hayatını tam zamanlı bir iş yaparak geçirmek istemediğini fark ediyor, diplomasını alıyor, ardından bir de master yapıyor. Ancak tüm bunlar olurken bas gitar çalmayı da resmi bir müzik eğitimi almadan kendi kendine öğreniyor. Balkan bunu bir avantaj olarak görüyor: “Belki de müzik eğitimi almamış olmam daha yaratıcı olabilmemi, kalıpların dışına çıkabilmemi sağlıyor” diyor. “Bas gitar çalan çok vardır, ama iyi basçı zor bulunur” diyorum... Hafif Fransız aksanıyla konuştuğu Türkçesiyle yanıtlıyor: “Bas gitar çalarken şarkı söylemek de kolay değil, sonuçta biri ritim, diğeri melodi...” Grubun diğer üyeleri ise davulda Dominique Terral, gitarda Lucas Itié ve klavyede Nicolas Alpiste. Şarkı sözleri H ? Balkan Tekelioğlu’nun pop rock grubu Fransa’nın en önemli yapım şirketlerinden PIAS ile sözleşme imzaladı. Yeni albümleri 23 Nisan’da Fransa, Kanada ve İsviçre’de piyasaya çıkacak. Topluluk yarın İstanbul Roxy’de çalacak. ni Tekelioğlu ve Terral birlikte yazıyorlar. 6 yıldır birlikte çalışan dörtlü piyasada yeni olmasına rağmen Youtube’da epey ilgi çekmişe benziyor. İlk single’ları “Ça Ma Blesse” Fransa’daki müzik ve radyo kanallarında listelere girmiş durumda, şarkının klibi MTV’de de gösteriliyor. İkinci single’ları “Ça C’est Fait” ise geçen hafta radyo ve televizyon kanallarına gönderilmiş, bunun yanı sıra Fransız MTV kanalında yayınlanıyor. Yine soruyorum: “Dinleyici kitleniz kim?” Tekelioğlu, “2540 yaş arası kadınlar” diyor ve devam ediyor, “Eğlenceli bir pop müzik yapıyoruz, kadınlara belki daha çok sesleniyor. Ama pop müzik çok değişti, tüketim toplumu yüzünden hemen kullanılan ve çabucak çöpe atılan bir müzik oldu.” Kısaca pop müziğin kralı Michael Jackson’dan söz ediyoruz ve onun gibi efsanevi müzisyenlerin geçmişe kıyasla ne kadar az dinlendiğine değiniyoruz. Ona esin veren müzisyenler arasında kimler yok ki... Serge Gainsbourg, Matthieu Chedid, Gotye, MazharFuatÖzkan... Durup dururken soruyorum: “Günümüz Fransa’sında Jacques Brel dinleniyor mu?” Bir an şaşırıyor. “Evet, ama yeni kuşak pek tanımıyor onun müziğini” diyor. Fransa’da şarkı sözlerinin hâlâ önemli olduğunu, insanların müzik dinlerken sözlere odaklandığını söylüyor. Gönülden şarkı sözleri yazıyor Tekelioğlu. Ça Ma Blesse (Yüreğimi Yaralıyor) adlı parçada aşktan politikaya, doğadan genetik klonlamaya, ırkçılıktan uyuşturucu kullanımına, birçok konuyla ilgili isyankâr bir tavır var. Ama benim en ilginç bulduğum şu dizeler: “Kanımı donduruyor / şu sersem kremler uğruna / bebek fokları öldürmemiz / sırf bronzlaşıp hoşuma gitmek için / sürdüğün kremler uğruna…” 6 Nisan Cuma günü Roxy’de verecekleri konser İstanbul’daki ilk konseleri olacak. Dinleyiciler bu konserde albümden 78 şarkının yanı sıra bazı cover’lar da dinleme şansını elde edecekler. ([email protected]) KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI ‘TELİF YASASI’NI KÖKTEN DEĞİŞTİRİYOR Telif kavgaları hakemlere emanet SELDA GÜNEYSU ANKARA Kültür ve Turizm Bakanlığı, Telif Yasası’nda yapılması düşünülen değişiklikle ülkedeki telif sisteminin uluslararası standartlara kavuşturulmasını öngörüyor. Bakanlığın hazırladığı yeni Telif Yasası’nın taslak metnine göre, telif ihlali yapanların banka hesapları bloke edilebilecek, telif kavgaları için telif hakem kurulu oluşturulacak. Korsan yayıncılık gibi telif ihlali yapanlara 5 yıla kadar hapis cezası da öngörülüyor. Bakanlığın hazırladığı “5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasası’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa Taslağı”nda yer alan düzenlemeler şöyle: ? Telif kavgalarını çözmek için telif hakem kurulu oluşturulacak. Kurul, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nca (HSYK) Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri hâkimleri arasından belirlenecek bir hâkim, Telif Hakları Genel Müdürü, YÖK tarafından üniversitelerin biri fikri mülkiyet hukuku, biri ekonomi alanında çalışmalar yapan öğretim üyeleri arasından belirlenecek iki üye, Rekabet Kurulu tarafından üyeleri arasında belirlenecek bir üye olmak üzere 5 üyeden oluşacak. ? Telif haklarına aykırı olarak gümrüklerden geçirilen eserlere el konulabilecek. Bandrol yükümlülüğüne aykırı ya da bandrolsüz olarak bir eseri çoğaltıp satan, dağıtan veya ticari amaçla satın alan ya da kabul eden kişi ya da kişiler bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ve 5 bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılacak. ? Bir eserle ilgili olarak, usulüne uygun biçimde temin edilmiş bandrolleri başka bir eser üzerinde tatbik eden kişi, 1 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 1500 güne kadar adli para cezası; hileli olarak bandrol temin eden kişi 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası; yetkisi olmayan kişilere bandrol temin eden kişi, 1 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılacak. ? Herhangi bir TV kanalı ya da radyo ile yazılı basın telif hakkını ödemeden herhangi bir eseri yayımlayamayacak. İlimedebiyat, müzik, işitselgörsel (sinema) ve güzel sanatlar olmak üzere dört sektörde ortak lisanslama birimi kurulacak. ? Sahibi belli olmayan ve “öksüz eserler” olarak bilinen eserleri kullanmak isteyen kişiler de gazete ilanı gibi prosedürlere uymak zorunda kalacak. Bu eserlerin bedeli ortak lisanslama birimine ödenecek. Borusan Quartet konseri önce cepte ? Kültür Servisi Türkiye’nin tanınmış oda müziği topluluklarından biri olan Borusan Quartet, ‘Feel the Connection’ projesiyle 1 Nisan’da sanatseverlerle önce sanal platformda buluştu. Esen Kıvrak, Çağ Erçağ, Olgu Kızılay ve Efdal Altun’dan oluşan Borusan Quartet’in proje kapsamındaki ilk sahne performansı 1 Mayıs’a kadar sadece mobil telefon ve tablet bilgisayar üzerinden Borusan Kültür Sanat’ın web sitesine yapılan girişlerde izlenebilecek. 19. İSTANBUL CAZ FESTİVALİ KAPSAMINDA KONSER VERECEK Morrissey de İstanbul’un konuğu ÖLÜMÜNÜN 32. YILINDA ANILIYOR Kaftancıoğlu için anma etkinliği Kültür Servisi TRT İstanbul Radyosu Prodüktörü, gazeteci, yazar Ümit Kaftancıoğlu, öldürülüşünün 32. yılında “Ümit Kaftancıoğlu’nu Anma Etkinliği” ile anılıyor. “8. Öykü Ödülleri”nin de sahiplerini bulacağı etkinlik, 7 Nisan’da saat 19.00’da Bakırköy Yunus Emre Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek. Adnan Özyalçıner, Mehmet Güler, Öner Yağcı, Zeynep Aliye, Dr. Ali Naki Kaftancıoğlu, Dr. Canan Kaftancıoğlu ve Öztürk Tatar’dan oluşan seçici kurulun birinciliğe “Garnik ile Şaşik” adlı öyküsü ile Ayşe Başak Kaban’ı, ikinciliğe “Vapurdaki Okurun ve 77 Sayfalı Kitabın...” adlı öyküsü ile Fuat Sevimay’ı, üçüncülük ödülüne ise, “Sultanı Gören Var mı?” öyküsü ile Ayla Şenel’i değer gördüğü “8. Öykü Ödülleri” de etkinlik kapsamında sahiplerine verilecek. 11 Nisan 1980’de evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitiren Kaftancıoğlu, 1935 yılında Ardahan’da dünyaya geldi. Cilavuz Köy Enstitüsü’nü bitiren Kaftancıoğlu, bir süre Türkçe öğretmenliği yaptı, türlü soruşturmalardan sonra öğretmenlikten uzaklaştırıldı. Kaftancıoğlu, “Dönemeç”, “Yelatan”, “Tüfekliler”, “İstanbul Allak Bullak” gibi öykü ve romanları kaleme almıştı. Sarkis’in baladı Hollanda’da çalacak Kültür Servisi Çağdaş sanatçı Sarkis, Boijmans Van Beuningen Müzesi ve Rotterdam Belediyesi’nin daveti üzerine, haziran ayında Rotterdam Denizaltı İskelesi’nde yaklaşık 5.000 m2’lik bir yerleştirme çalışması gerçekleştirecek. Sarkis, “Ballads” adlı yerleştirmesinde on yedinci yüzyılda yaşamış olan Hollandalı ressam Pieter Saenredam’ın kilise iç mekânlarından esinle, iskeleyi kutsal bir buluşma yerine dönüştürüyor. Mekânın formatı, özel aydınlatma ve kırk üç çandan oluşan çan sesiyle, kutsal bir atmosfer yaratılmasını sağlıyor. Serginin küratörlüğünü Nicolette Gast yapıyor. Geçen yaz Denizaltı İskelesi’nde Elmgreen ve Dragset’in “The One & the Many” adlı çalışması ve 2010’da da, Van Lieshout Atelyesi’nin çalışmalarının büyük bir bölümünün sunumunun yapıldığı bir sergi açılmıştı. Beş yıl boyunca her yaz, çağdaş sanat alanında önde gelen bir sanatçı, özellikle bu mekân için tasarlanmış büyük bir yerleştirme çalışması gerçekleştirecek. Yirminci yüzyılın başlarından kalma bu endüstriyel miras, şu anda, eğitim, kültür ve yenilikçi ticari girişimler için kullanılmak üzere yeniden düzenleniyor. 2 Haziran’da açılacak sergi 30 Eylül’e dek devam edecek. stanbullu hayranlarının dört gözle beklediği Morrissey, temmuzda tekrar İstanbul’da olacak. İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı tarafından bu yıl 319 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilecek 19. İstanbul Caz Festivali kapsamında konser verecek Morrissey, ilk kez 2006’da Türkiye’ye gelmişti. İngiliz alternatif rock müziğinin efsane ismi, 19 Temmuz’da Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde festivalin kapanış konserinde sahnede olacak. İsmini kurucusu ve vokalisti olduğu, 80’li yılların önemli müzik gruplarından The Smiths ile duyuran Morrissey, “Everyday is Like Sunday”, “Let Me Kiss You”, “First Of The Gang” ve “You Have Killed Me” gibi hit şarkılarla adını rock dünyasının unutulmayacak isimleri arasına yazdırdı. İstanbul Caz Festivali programında yer alan konserlerin biletleri 28 Nisan’da satışta olacak. İ Bir ‘Sabah Yıldızı’: Sabahattin Ali Metin Avdaç’ın yönettiği belgesel, özgürlük yolunda hayatını kaybedenlere adandı Kültür Servisi 64 yıl önce yitirdiğimiz yazar Sabahattin Ali, ölüm yıldönümünde yaşamöyküsünü anlatan “Sabah Yıldızı” adlı belgesel filmin gala gösterimiyle anıldı. Yönetmenliğini Metin Avdaç’ın üstlendiği, “özgürlük yolunda hayatını kaybedenlere” adanan film, adını Sabahattin Ali’nin lakabından alıyor. Oyuncu Sevilay Zubi’nin sunduğu, Rutkay Aziz ve Işık Yenersu’nun Sabahattin Ali’nin şiirlerinden örnekler sunarak renklendirdiği galaya Sabahattin Ali’nin kızı Filiz Ali, Sabahattin Ali’nin 1912 yılında doğduğu Bulgaristan’daki Ardino Belediyesi’nin Başkanı Resmi Murat, Aydın’ın Kuyucak Belediye Başkanı Ali Ulvi Akoğlu da katıldı. Kırklareli Kültür Varlıkları Derneği Başkanı Erdoğan Kantürer’in ormanda Sabahattin Ali’nin öldürüldüğü rivayet edilen yeri göstermesiyle başlayan 115 dakikalık film, Cumartesi Anneleri’nin “Türkiye’nin önemli bir aydını, Sabahattin Ali’nin 64 yıldır faili meçhul, ailesi ve dostlarının adalet arayışı sürüyor” mesajıyla noktalanıyor. Filmde, Filiz Ali’nin yanı sıra, Aydın Ilgaz, Korkut Boratav, Konya’dan öğrencisi Mustafa Tanrıkul, Cüneyt Gökçer, Rasih Nuri İleri, Halet Çambel, Bella Eskenazi, Zülfü Livaneli gibi isimlerin anıları, tanıklıkları belge ve fotoğraflarla aktarılıyor. Filmde Hıfzı Topuz’un Sabahattin Ali’nin ormanda değil karakolda öldürüldüğü iddiasına da geniş yer veriliyor. Filiz Ali’nin “İyi niyetle yapılmış, zengin malzeme kullanılmış bir belgesel” değerlendirmesinde bulunduğu filmin sonbaharda gösterime girmesi için ise destek arayışları sürüyor. Gölgeler ve Suretler Güney Kıbrıs’ta ? Kültür Servisi Yönetmen Derviş Zaim’in son filmi “Gölgeler ve Suretler” 7 Nisan’da Güney Kıbrıs’ta gösterilecek. 1963 yılında Kıbrıs’ta yaşanan Türk ve Rum toplumları arasındaki çatışmaları konu alan film, Rum kesiminde gösterilecek ilk Türk filmi olma özelliğini taşıyor. Yönetmen Derviş Zaim de bu özel gösterim için Güney Kıbrıs’ta olacak. Film, 1963’te Kıbrıs’ta başlayan olaylar sırasında bir Karagöz kuklacısı olan babasından ayrı düşen genç kızın geçirdiği dönüşüm ve olgunlaşma sürecini anlatıyor. C MY B C MY B