Katalog

4 NİSAN 2012 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kılıçdaroğlu, Obama’nın kuryesi olmakla da suçladığı Erdoğan’a ağır eleştiriler yöneltti 5 şahlanmış bir 12 Eylül... Aslında bu konuyu ben değil, Mehmet Kutlular, Mehmet Şevket Eygi yazsa, Süleyman Demirel çıkıp anlatsa daha iyi olmaz mı? ??? Ben 12 Eylül 1980 darbesinden 9 ay sonra gözaltına alındım bir gece yarısı... Burada yaşadıklarımı anlatmayacağım... O süreçte darbeyi destekleyen çok politikacı gördüm... 12 Eylül kimi hayatları kökünden kuruttu, aileler perişan oldu, çocuklar babalarını ancak 20’li yaşlarda görebildi. 32 yıldır yurtdışında yaşayan arkadaşlarım var... Ben onların acılarını, hüzünlerini, aile bağlarının nasıl koptuğunu çok iyi bilirim... Paris’te, Berlin’de, Londra’da karşılaşmışımdır çoğuyla... Bir lokantada bir iki kadehten sonra gözleri buğulanır, akşamın alacakaranlığında öfkeyle karışık bir sunturlu küfür savururdu onlar. Sonra susar ve hiç konuşmazlardı... Güneşe doğru yürüyen bir çiçeğin tutkusu kirpiklerine yansırdı. ??? 12 Eylül salt ölümler, kitap yakmalar, işkenceler, zindanlar değildir... Hayatların yok oluşu, tükenişidir! Adı bilenen ve bilinmeyen gençlerimizin, bilim insanlarımızın, devrimcilerin, sosyalistlerin, demokratların, Türklerin, Kürtlerin, Lazların, Çerkezlerin, bu coğrafyada yaşayan tüm yurtseverlerin yaşadıkları o dönem unutuldu. 12 Eylül faşist askeri cuntasının yaptıkları belli... Bu dava çok eksik başlıyor, Ankara’da DAL’daki işkenceciler, Diyarbakır, Aydın, Eskişehir cezaevinde yaşananlar ve onların sorumluları nerede? 12 Eylül faşist darbesi 1983 seçimlerinden sonra da sürdü... ??? Turgut Özal döneminden söz ediyorum... Özal darbecilerin kurduğu hükümette, ekonomiden sorumlu başbakan yardımcısı değil miydi, ANAP’ın kuruluş aşamasına dek? Biz bunları konuşmadan, tartışmadan, katillerden, işkencecilerden, soygunculardan hesap sormadan sadece Evren ve Şahinkaya’yı mı yargılayacağız? ‘Din bezirgânı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Kuran’ı yolsuzluğa peçe yaptılar. Eğitimi kesintili, yolsuzlukları kesintisiz hale getirdin. Din bezirgânı” sözleriyle Başbakan Tayyip Erdoğan’ı hedef aldı. Başbakan Erdoğan’ı “Obama’nın kuryesi” olarak nitelendiren CHP lideri, “Bizi parmakla gösteriyorlar, diyor Başbakan. Sizi parmakla göstermiyorlar, parmakla çağırıyorlar. Obama aynen kullanıyor, deliğe süpürmüyor” dedi. Kılıçdaroğlu’nun dün partisinin grup toplantısında yaptığı değerlendirmeler ana başlıklarıyla şöyle: İzmir’deki dava: Metro ? AKP’nin eğitimi kesintili, yolsuzluğu kesintisiz hale getirdiğini söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu, ‘’Getirdiler Kuranıkerim’i 20 milyar dolarlık yolsuzluğa peçe yaptılar. Kime peşkeş çekeceksiniz 20 milyar doları?’’ dedi. AKP hükümetinin uygulamalarını postmodern zulüm olarak nitelendiren Kılıçdaroğlu, ‘’12 Eylül’de zorunlu din dersi getirmişti, faili meçhulleri unutturdu mu, Erdal Eren’i unutturdu mu? Sen de unutturamayacaksın Erdoğan. Yaptığın zamları, yapacağın zulmü de unutturamayacaksın’’ dedi. deyince bunu ilk seslendirenler CHP’lilerdir. İlk metro temelini atan CHP’lilerdir. İzmir kendi olanaklarıyla metroyu yapıyor, açıyor. Bir de Ankara ve İstanbul’a bakın, iki beceriksiz yönetici metro işini yapamadı, Ulaştırma Bakanlığı bile, pes yahu, yapamadınız, bundan sonra ben yapacağım, dedi. Bir özkaynaklarının hesabını veren belediyeye bakın, bir de beceriksiz iki belediyeye bakın. Becerikli yöneticimiz 397 yıl hapisle yargılanıyor. Din kisvesi altında dinin içini boşaltırsan buna karşı çıkacak parti CHP olacaktır. Kuran’ı yolsuzluğa peçe yaptılar: Getirdiler Kuranı İnönü gemicik almadı: İnönü’ye gittim hafta sonu. İnönü’ye ne verdik, sadece bir soyadı verdik, mal mülk edinmedi, dünyalık yapmadı, çoluk çocuğuna gemicikler almadı, her kuruşun hesabını verdi. Türkiye tarihinin en büyük yozlaşmasını yaşıyoruz. İnançlarımızın da içini boşaltıyorlar. kerim’i 20 milyar dolarlık yolsuzluğa peçe yaptılar. Kime peşkeş çekeceksiniz 20 milyar doları? Kuran’ı kılıfa koyuyorsunuz, duvara asıyorsunuz, diyor. Evet, biz Kuran’ı başımızın üstünde taşırız, oyalı işlemeli kılıfın içine koyarız, ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İstanbul Milletvekili Şafak Pavey’e, Uluslararası Lions Kulüpleri Birliği’nin kurucusu Melvin Jones adına ödül verildi. İtalya’nın Ankara Büyükelçiliği’nde düzenlenen ödül töreninde Pavey’in insan hakları, insani yardım ve küresel barış konusundaki uluslararası çalışmalarından dolayı “Melvin Jones Dostluk Ödülü”ne layık görüldüğü belirtildi. Törende konuşan Pavey, bir ödülün yaşanan sorunlara dikkati çekebilmesinin çok önemli olduğunu söyledi. Şafak Pavey’e ödül CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dün partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada gündeme ilişkin değerlendirmeler yaptı. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) yeri zamanı gelir alır, okuruz, ona her zaman saygı duyarız. Sen bunu istismar edersen sana “din bezirgânı” derim. Bizim başucumuzda olan o Kuran’da şunlar yazılıdır; yalan söylemeyeceksin, kul hakkı yemeyeceksin, riyakârlık yapmayacaksın. Sen bunlardan hangisine sahipsin? Yırtık ayakkabıyla geldim diyordu Erdoğan. Nerede senin yırtık ayakkabın? Yedi sülalene yetecek mal varlığı edindin. Kul hakkı yemedim, diyebiliyor musun? Keçiören’de ikisi çocuk 5 kişi hayatını kaybetti. Evlerinde doğalgaz var, kullanamıyorlar, kömürden zehirlendiler. CHP’nin aile sigortası olsaydı o aileye bedava doğalgaz verilecekti, o insanlar ölmeyecekti. Postmodern zulüm: Kenan Evren, 12 Eylül’de zorunlu din dersi getirmişti, faili meçhulleri unutturdu mu, Erdal Eren’i unutturdu mu? Sen de unutturamayacaksın Erdoğan. Yaptığın zamları, yapacağın zulmü de unutturamayacaksın. Askeri dönemin yaptığı zulmü bu millet unutmadı, postmodern diktatörün zulmünü de unutmayacaktır. Bir elleri yağda bir elleri balda, çocuklar açlıktan ölüyor. Gözünüz ne zaman doyacak? Bir sınır söyleyin getirip verelim, düşün bu milletin yakasından. Çalmayı bilmem: Beyefendi, benim için, bunlar hesap yapmayı bilmiyorlar, diyor. Ben gerçekten bazı hesapları hiç bilmem. Dört işlem var; toplama çıkarma, bölme, çalma. Dilim sürçtü sanmayın. Ben çalmayı bilmiyorum, bunların çarpmadan anladığı bu. İki Sanıklı 12 Eylül Davası (!) 12 Eylül darbesinin davası bugün başlıyor... Her ne kadar Seçim ve Siyasi Partiler yasaları gibi baskıcı rejimin ürünleri ortada dursa da darbecilerin bugün yargılanmaya başlaması önemli. Askeri darbeler, bu toplumu her dönem ileriye değil geriye götürmüştür. Darbeler, işkence, ölüm, baskı getirir... Ve Türkiye’de darbeler Atatürk ilkelerini, laikliği, demokrasiyi koruyup kollama adına yapılır. Benim yurdumun insanı hâlâ darbeleri, hele hele 12 Eylül’ü savunur, Kenan Evren ve arkadaşlarına söz ettirmez, onlar olmasaydı ülkenin karanlığa gömüleceğini öne sürer. Bu yazıyı okuyan çoğu kişi, biliyorum “Sen anarşiyi savunuyorsun, darbe yapılmasaydı çocuklarımız ölecekti” deyip, onlarca insanımızın ister sağcı ister solcu olsun niçin öldürüldüğünün nedenini hiçbir zaman düşünmeyeceklerdir. ??? Gerçekten 12 Eylül askeri darbesi niçin yapıldı? Akan kanı durdurmak için mi yoksa ABD için mi? Darbe, Abdi İpekçi, Doğan Öz, Kemal Türkler, Ümit Kaftancıoğlu, Cevat Yurdakul, Gün Sazak, Balgat, Bahçelievler, İnciraltı yurtları, Kahramanmaraş, kanlı 1 Mayıs katliamları için mi yapıldı? Bu darbe derinliğine tartışılmadan, kontrgerilla gerçeği konuşulmadan, 24 Ocak Kararları, IMF masaya yatırılmadan içi boş bir dava olur. Bu darbe, Türkiye işçi sınıfının örgütlü gücü DİSK’i alaşağı etmek için yapılan, Türkiye’nin muhafazakârliberal demokrat bir çizgiye çekilmesi için sermaye sınıfının ve kimi politikacıların desteğiyle gerçekleşen, ABD destekli bir kıyımdır. Yine bu darbe salt 95 yaşındaki Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya’yla sınırlı değildir... İşkenceciler, katiller, kontrgerilla neden bu davada yok? Tarikat şeyhleriyle pazarlık yapmış, onların desteğiyle ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen “Kamu Görevlileri Sendikaları Yasası”nda değişiklik yapan yasa tasarısının görüşmeleri sırasında elektrik ve doğalgaza yapılan zamlarla ilgili tartışma yaşandı. MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan hükümete “Siz memleketi yönetmeyi bilmiyorsunuz” diye yüklendi. CHP Sinop Milletvekili Engin Altay ise tasarıda grev hakkının tanınmadığını belirterek “Toplusözleşme var, grev yok. Bu, çalışanlarla alay etmektir” diye konuştu. Obama’nın kuryesi Yağmur gibi zam ‘Yönetmeyi bilmiyorsunuz’ Yağmur gibi zamlar geldi. Millet başka şeyleri tartışsın, biz zamları geçirelim. Bu da din istismarcılığıdır. Dolar yükseldi, doğalgazı dışarıdan alıyoruz, ondan yükseliyor, diyorlar. Dolar, ocak ayına göre düşmüş. Doğalgaz fiyatı da düşmüş. Niye bu millete yalan söylüyorsun? Pedagojiden anlamıyorsun, enerjiden de anlamıyorsun. 6070 korumayla gezecek beyefendi, biri konuşunca da boğazını sıkacak. Başbakan konuşuyor, dinleyen de sanacak ki İslamiyeti bu adam getirdi Türkiye’ye. Erdoğan konuşuyor, altta TRT son dakika geçiyor “Elektriğe zam” diye. Bunu söyledim de inşallah o spotu geçen TRT çalışanının işine son vermezler. Eğitimi kesintili hale getirdik, diyor. Evet eğitimi kesintili hale getirdin, yolsuzlukları kesintisiz hale getirdin. AKP yardakçısı MemurSen’e de sesleniyorum: Nisana kadar zam almadınız, memurun yüzüne nasıl bakıyorsunuz? Bizi parmakla gösteriyorlar, diyor Başbakan. Sizi parmakla göstermiyorlar, sizi parmakla çağırıyorlar, haberin yok senin. Obama, Recep Bey’i kucaklamış yine, götürüyor... Kuryesi, öbür taraftan Tayyip Bey’in omuzundan ‘hışt, gel’ diyor, bakıyoruz, Davutoğlu bir maraton havasında koşarak gidiyor, gözleri Obama’ya dikili. Bunu görünce gururum incindi, koskoca Türkiye Cumhuriyeti’ni nasıl bu hale getirdiniz? Zapsu, bunu kullanın, deliğe süpürmeyin, demişti. Obama aynen kullanıyor, deliğe süpürmüyor. İran’da Ahmedinecad istiskal etti, koskoca Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı’sın, binip uçağa Türkiye’ye gelmen lazım. Gelemez, Obama izin vermemiş, kuryelik yapacak. Ne zamandan beri Türkiye Cumhuriyeti başbakanlığından kuryeliğe indin? BDP GENEL BAŞKANI SELAHATTİN DEMİRTAŞ: Biz paketten bıktık, siz açıklamaktan bıkmadınız ANKARA (Cumhuriyet Büro ketlerden bıktık Allah, billah aşsu) BDP Genel Başkanı Selahat kına, siz bu paketleri açıklamaktan tin Demirtaş, AKP hükümetinin bıkmadınız” diyen Demirtaş, söz“yeni Kürt stratejisi” olarak su lerini şöyle sürdürdü: “Devletin Kürt sorunuyla ilişkinulan planın 20 yıldan bu yana tartışılan planlardan farklı olmadığını si psikopata bağlanmış durumda. ancak yine de müzakereye hazır ol Ya benimsin ya toprağın, şeklinde... Ne çözüyor ne rahat duklarını belirtti. bırakıyor. Bu bir taktik Demirtaş, partisinin grup hamle oyalama... Bu kotoplantısında Bingöl M Tinuyu görüşerek mi çözpi Cezavi’nde 75 yaşında mek istiyorsun, buyrun gözleri görmeyen şeker kapımız açık. Müzakerehastası tutuklunun yaşanin zeminini birlikte yamını yitirdiğine dikkat çeratalım. Şu an zemini yok, kerek cezaevlerinin “işsiz de biliyorsunuz. 2.5 kencehaneye” dönüştüyıl yürüttüğünüz müzağünü söyledi. Bu olayın kere niye durdu, bunları Türkiye’de “idam cezası ? Kürt sorunu açıklayın önce. Bir koşul kaldırıldı” diyenlere ibret vesikası durumunda oldu konusunda 70’ten olarak söylemiyorum ama ğuna işaret eden Demirtaş, fazla rapor, çözüm, yapacağımız görüşme canlı yayınlansın istiyo“Türkiye’de idam cezası vardır, kimse idam ceza plan hazırlandığını rum televizyonlarda kim ve bunların önemli ne istiyor, kim neye karsı yok demesin” dedi. şı çıkıyor, Türkiye toplu“Faşizan” baskıların kısmının mu bunu bilsin. Ama öysürdüğü bir ortamda biri“güvenlikçi” le şartlı şurtlu değil.” lerinin Kürt sorunuyla ilgili perspektiften Son yapılan zamları da “yeni strateji” diye bir şeyi ortaya attığını ancak bakan çözümler eleştiren Demirtaş, AKP hükümetin “sahiplenmeolduğunu ifade hükümetinin Türkiye Cumhuriyeti’in en yüksek “dodiğine” işaret eden Deeden Demirtaş, ğalgaz zammı”nı yaptığımirtaş ancak bu süreçte Başbakan Tayyip Erdo yine de çözüm için na işaret etti. Türkiye’nin ğan’ın “terörle mücadele, görüşmeye hazır Çin’den sonra büyümede olmasıyla övündüsiyasi uzantılarıyla müolduklarını belirtti. ikinci ğüne dikkat çeken Demirzakere” sözünü önemsetaş, ancak Türkiye’nin sosdiklerini ifade etti. Kürt sorunu konusunda 70’ten fazla rapor, yoekonomik gelişmişlikte 92. sıraçözüm, plan hazırlandığını ve bun da olduğuna dikkat çekti. Vatanların önemli kısmının “güvenlikçi” daşların zamlara ve yüksek vergileperspektiften bakan çözümler oldu re karşı daha fazla sokağa çıkıp tepğunu ifade eden Demirtaş, 1992’den, ki göstermeleri çağrısında bulunan günümüze kadarki “Kürt soru Demirtaş, “Çünkü alınan vergiler nu”yla ilgili haberlerin yer aldığı ga size cop, biber gazı ve tazyikli su zete kupürlerini gösterdi. “Biz bu pa olarak dönüyor” diye konuştu. Hükümet, ‘beklemediği yerden’ aldığı yargı bağımsızlığı uyarısına bozuldu ? ADANA (Cumhuriyet) Adana’da radikal dinci terör örgütü Hizbullah’a yönelik merkez Yüreğir ilçesinde düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 8 kişi emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. 8 zanlı adliyeye sevk edildi. Zanlıların El Kaide’ye bağlı örgüt kamplarında silahlı eğitim aldıkları ileri sürülüyor. 8 Hizbullahçı tutuklandı Kılıç, AKP’yi kızdırdı ? Haşim Kılıç’ın yargıdaki kuşatmaya ilişkin uyarılarına Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ‘ın tepkisi yargıyı suçlamak oldu. Erdoğan da hiçbir erkin diğerini kuşatmasına müsaade etmeyeceklerini savundu. Muhalfet ise Kılıç’ın sözlerini geç ama olumlu buldu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın “yargının kuşatma altında olduğuna” ilişkin açıklamalarına hükümetten sert tepki geldi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hiçbir erkin diğerini kuşatmasına müsaade etmeyeceklerini belirtirken CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kılıç’a “Geç ama güzel açıklamalar” diyerek destek verdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TBMM’de gazetecilerin soruları üzerine Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç’ın yaptığı açıklamalarını değerlendirdi. Türkiye’nin kuvvetler ayrılığı üzerine kurulu bir sisteme dayandığını belirten Erdoğan, “Bunun yasama, yürütme, yargı organı vardır. Bu erklerin hiçbirisinin bir diğerini kuşatma yetkisi söz konusu değildir” dedi. AKP’nin bir erkin özellikle kendisini kuşattığı dönemi yaşayan bir parti olduğunu kaydeden Erdoğan, “Bunu görMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de Kılıç’ın geçmişten ders çıkartarak sorumluluk taşıdığı mevkinin gereği olarak önemli bir uyarıda bulunduğunu kaydetti. Bahçeli, dük, bunu tecrübe etmiş, görmüş siyasi parti olarak da ülkemizde hiçbir erkin bir diğerini kuşatmasına biz de asla müsaade etmeyiz. Mücadelemiz de bu istikamette yürümüştür. Zaten demokratik parlamenter sistemin de esası budur” diye konuştu. erkes kendi işini yapsın’ Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ da herkesin kendi işini yapması durumunda parlamenter sistemin daha iyi işleyeceğini belirtti. Yargının da kendini yasama ve yürütmenin yerine koymasının doğru olmadığını kaydeden Bozdağ, Kılıç’ın açıklamalarında hükümete dönük bir mesaj olmadığını ifade etti. Hükümetin yargıyı etki altına aldığına ilişkin ufacık bir emarenin gösterilemeyeceğini savunan Bozdağ, “Ancak baktığımız zaman pek çok konuda yargının kararlarıyla kendini yürütmenin yerine koyduğu, yü“Bu uyarıya önce kendisi sonra beraber olduğu yargı unsurları eğer katılırlarsa Türkiye’de yargının siyasallaştırılması ve yargının belli amaçlarla kullanılmasının ‘H ? İstanbul Haber Servisi İngiltere Bilim ve Üniversitelerden Sorumlu Devlet Bakanı David Willetts, Türkiye ve İngiltere üniversiteleri arasındaki bilimsel çalışmalardaki ilişkileri güçlendirmek amacıyla İstanbul Teknik Üniversitesi’ni (İTÜ) ziyaret etti. Willetts, İTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin’le birlikte üniversite bünyesinde üretilen çeşitli projeleri inceledi. İngiliz bakan Willetts İTÜ’de rütmenin alanını daralttığı görülüyor. Bunun onlarca örneği var” dedi. Bozdağ, “Yürütmenin yaptığı işler de idare mahkemelerinin denetiminde. Yani yargıyı kuşatması fiilen mümkün değil. Doğru bir şey de değil. Böyle bir şey de zaten yok. anayasanın 125’inci maddesi açık; yargı hukuka uygunluk denetimi yapar, bu yetkisini yerindelik denetimi şeklinde kullanamaz. Yargı kendini idarenin yerine koyamaz. Ama geçmişte gördük. 367 kararını biz vermedik, yargı verdi. Daha bunun gibi onlarca örnek gösterilebilir” diye konuştu. eç ama güzel açıklamalar’ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın açıklamalarını dinlediniz mi” yönündeki soruya “Dinledim. Geç ama güzel açıklamalar” diye yanıtladı. önüne geçilmiş olur. O bakımdan geç olsa da olumlu bir konuşma olduğunu belirtmek istiyorum. İnşallah bu konuşmasına sadık kalır” diye konuştu. ‘G Bahçeli: İnşallah konuşmasına sadık kalır C MY B C MY B